18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 DUNYA BD yönetimi, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’a destek için Rus askeri yığıldığı ve Rus pilotlarının IŞİD’e karşı hava operasyonu yaptığı iddiasıyla Rusya’ya karşı harekete geçti. Washington, Yunanistan ve Bulgaristan’a Rus uçaklarına geçiş izni vermemeleri için baskı yapıyor. Dün Sofya, geçen hafta hava sahasından Rus uçağı geçişine izin vermediğini duyurdu. Bulgar Savunma Bakanı Nikolay Nençev “Ruslar kargonun insani yardım olduğunu bildirdi. Ama bizim dışişleri bunun silah olduğu istihbaratı aldı” dedi. Bulgar Dışişleri, kararı NATO baskısından azade aldıklarını savundu. Daha önce Atina, ABD’nin 124 Eylül arası geçecek iki Rus uçağına izin verilmemesini talep ettiğini, ama son anda Rusya’nın rota değiştirdiğini belirtmişti. Dün NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg “Rusya’nın Suriye’ye asker ve uçak konuşlandırdığı haberlerinden endişeliyim” derken, Moskova Atina ve Sofya’dan açıklama talep etti. Rus Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov “Yunan ve Bulgar ortaklarımızın şüpheleri varsa, sorunun ne olduğunu izah etmeliler. Biz uçaklarımızın rotası, amacı ve kargosunu bildiriyoruz. Daha önce sorun çıkmamıştı” dedi. Suriye ordusunun yardıRuhani ‘Aylan diş tedavisi uğruna öldü’ Avustralya’dan Liberal Partili Senatör Cory Bernardi, Aylan ile ailesinin 3 yıldır Türkiye’de yaşadığını söyledi. Bernardi, “Baba diş tedavisi görebilmek için ailesini tekneye bindirdi. Yoksa Türkiye’de tehlikede değillerdi, kaçtıkları bir şey yoktu” dedi. EDİTÖR: GÜLRİZ ERGÖZ TASARIM: BETÜL BERİŞE Vatandaşlık teklifine ret Bodrum’da cansız bedeni sahile vuran Aylan’ın babası Abdullah Kurdi, Erdoğan’ın kendisine T.C. vatandaşlığı teklif ettiğini söyledi. Kurdi, “Türk hükümetinin teklifinden onur duydum. Ama şimdi kabul edemem” dedi. Çarşamba 9 Eylül 2015 ALMANYA Her yıl 500 bin sığınmacı alırız Rusya’yla havada kriz ABD Atina ve Sofya’ya ‘Suriye’ye giden Rus uçaklarına izin verme’ diye baskı yapıyor. Bu talebe uyan Sofya’dan Moskova açıklama talep etti Tusk bugün Ankara’ya gelip Erdoğan ile görüşecek. Aşırı sağcıların gün aşırı sığınmacı merkezi kundakladığı, halkınsa Suriyelilere kucak açtığı Almanya’dan iddialı bir açıklama geldi. Başbakan Yardımcısı Sigmar Gabriel “Almanya’nın her yıl bir milyona yakın mülteciyi alıp topluma sorunsuz entegre edemeyeceğini, ancak en az 500 bin sığınmacıya kapısını açmaya yıllarca devam edebileceğini” söyledi. Gerekçe olarak Almanya’nın ekonomik gücüne işaret eden Gabriel, diğer AB ülkelerinin de paylarına düşen sayıda sığınmacı kabul etmesi gerektiğini vurguladı. AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, sığınmacı krizinin “yıllarca sürecek bir eksodosun başlangıcı” olduğunu belirtti. Tusk, bugün Türkiye’ye gelip Cumhurbaşkanı Erdoğan’la, yarın Başbakan Davutoğlu’yla görüşecek. A ma ihtiyacı olduğunu, Rus askerlerinin sadece eğitim verdiğini söyleyen Bogdanov, Suriye’ye asker yığma ve Tartus’taki Rus deniz üssünü tam teşekküllü askeri üsse çevirme planı olmadığını savundu. Suriye Savunma Bakanı Ümran Zubi de Suriye’de Rus askeri faaliyeti olmadığını, bunu Amerikan ve Suudi medyasının kasıtlı uydurduğunu söyledi. Öncesinde Rus Dışişleri Sözcüsü Mariya Zaharova, Rusya Zaharova ile Suri ye arasında geçmişte yapılmış pek çok askeri anlaşma olduğunu hatırlattı. “Suriye’nin terörle savaşına destek amacıyla her zaman askeri yardım gönderdik ve göndereceğiz” diyen Zaharova, Devlet Başkanı Vladimir Putin’in IŞİD’le savaş planını anıp “Yardım Putin’in planı kapsamında. Amacımız, tüm uluslararası aktörleri, Suriye’nin tüm komşuları Müdahalenin sonu nı, Suriye’deki tüm muhalefet gruplarını bir araya getirip çabaları birleştirmek” dedi. Zaharova Rusya’nın ABD ve Suudi Arabistan’la Esad’ın gitmesi için anlaştığı iddialarına şu yanıtı verdi: “Batı’daki bazı siyasi çevreler hatalarından ders çıkaramıyor. Bunun trajik sonuçlarıyla Avrupalılar yüzleşiyor. Ortadoğu’ya zalim müdahaleleri Avrupa’nın arka bahçesinde büyüyen bir istikrarsızlık yarattı. Terörist tehdit katlanarak arttı. Sosyal mühendislik yapılan Suriye, Irak, Libya, Afganistan’dan her gün binlerce sığınmacı Avrupa’ya akıyor. Rusya’yı da sahte haberlerle bu batağa çekmeye çalışıyorlar.” Nedenler, nasıllar ve inadına barış! ürkiye ahalisi olarak en büyük zaafımız belki de “nedenler ve nasıllarla” ilişkimiz. Gözümüze gönlümüze hoş geliyorsa, tuttuğumuz tarafa uyuyor yahut çıkarlarımıza denk düşüyorsa “nedenlere/nasıllara” pek takılmıyoruz. Zaten “balık hafızayla” namlıyız. “Nedenler/ nasıllarla” ilişkisi zayıf toplumların “analitik akılları” da zayıf olur. Böylece mantık ve rasyonel düşünceye az yer kalır. Toplu histeri daha kolay yayılabilir. HHH Otoriter tek lidere dayalı, biatkâr toplumuyla bir tek parti devleti hedeflerken 7 Haziran hezimetini sindiremeyen siyasal İslamcı zihniyetin elindeki en önemli kozlardan birisi de bu. “Yalandolantalan” düzeninin çatırdadığı son iki yıldır biteviye kutuplaştırdıkları insanların hislerini tırmalayarak, ülkemizi kanlı bir iç savaşa sürekleyen politikalarına zemin bulacaklarını düşünüyorlar. Söylemlerinin/edimlerinin, hemen ortaya serilen yalanlarının geniş kitleler nezdinde asla doğru düzgün sorgulanmayacağına çok inanıyorlar. Bu inançla stratejilerini çizdiler. HHH Suruç’ta IŞİD’e mal edilen şaibeli katliam ve vahşi örgüte Türkiye’nin desteğini gerekçe gösteren PKK’nin yine şaibeli biçimde iki polisin canını almasıyla düğmeye basıldı. 27 Temmuz tarihli yazımda benimsenen stratejiyi “Cehennemin kapıları stratejisi” başlığıyla özetlemiştim. Hem IŞİD hem de çatışmasızlık sürecini çöpe atarak PKK/PYD’ye “iki cephede” savaş açan bu stratejinin üç unsurunu sıralamıştım. Bir. Suriye’de rejim devirme ısrarıyla siyasal İslamcı ideolojinin taşıyıcıları için alan açmak. İki. IŞİD’le savaşta parlayan Suriye Kürtlerini dizginlemek. Üç. “Çözüm sürecini” siyasi bekaları uğruna çöpe atıp erken seçimde ipleri ele almak. Şimdi tabloya bakın: Bir. ABD’ye İncirlik verildi, topyekun safsata olan “ılımlı muhalif” retoriği üzerinden ittir kaktır şimdilik işler yürüyor. “Tampon bölge” emelleri için Avrupa’ya akan Suriyeli sığınmacılar “meze yapılıyor”. “Ilımlılar” ne IŞİD’e dokunabildi ne hedeflendiği gibi Halep’i ele geçirebildi. BM dahil her tür barış girişimi muhaliflere “reddetmeyin nasılsa işe yaramaz” türü “şark kurnazı” telkinlerle baltalanıyor. İki. ABD açıkça IŞİD’le savaşta PYD’nin ortağı olduğunu beyan etti. Ankara’yı defalarca yalanladı. Üç. Stratejinin en hızla devreye sokulan ayağı kaçınılmaz olarak içeride. Yolsuzluk ve talan düzenini tehdit edecek her koalisyon olasılığı baltalandı. “7 Haziran’da milli iradenin tecellisiyle yeni bir döneme adım attıktan sonra iç ve dışarıdan eşzamanlı terör saldırılarına hedef olduk...” yalanı eşliğinde çatışmasızlığa son verildi. Adım attıkları yeni dönem seçim darbesi yedikleri dönemdi. Terör saldırılarının şaibesi ise ilerde aydınlanacak. Ama bölgede adım adım 1990’ların korku iklimi hâkim kılındı. En büyük engelleri yüzde 15 tokadı yedikleri HDP ve milliyetçilerin bile gözünde parlamış Selahattin Demirtaş’tı. Demirtaş’ın PKK’ye “amafakat demeden silahları susturun” mesajlarını ya gizlediler yahut manipüle ettiler. “Cehennemin kapıları stratejisinin” uygulanmasında en büyük ortakları ise PKK. Kimse 10’larca genç askerin, polisin öldürülmesi “savunma savaşı”, “öfkeli gençlik durdurulamazla” izah edemez. HHH Artık “takıyye”ye gerek duymuyorlar. “400 vekil verseydiniz..” söylemi de “seçimden ne çıkarsa çıksın seni başkan yaptıracağız” söylemi de bunun sembolleridir. Yaşadıklarımız İhvan ruhunun tezahürü. İktidarı ele almaya güçleri yetmeyenleri kan ve silahla bir ülkeyi kana bularlar. Örneği Suriye’dir. Hiç hazzetmedikleri demokratik mekanizmaları kullanarak takıyye eşliğinde iktidarı ele geçirenleri ise asla bırakmaz. Unutmayalım. Neden/nasıllarla ilgilenmedikçe, çatışmacı ruh kök salacak, toplumsal hafızamızı yitireceğiz. Barışı ısrarla istemekten, kimin barış, kimin savaş istediğini görmekten ve savaş isteyenleri defetmekten başka çaremiz yok. T İran Suriye için her müzakereye var Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın savaşa çözüm için Rusya’nın planını kabul ederken, İran’ın planını reddettiği iddia edildi. Nükleer anlaşma sonrası Tahran’ı ziyaret edenler kervanına Avusturya Cumhurbaşkanı Heinz Fischer de katılırken, ortak basın toplantısında İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’ye Suriye hükümetine destek politikası soruldu. Ruhani, “Bugün Suriye’de öncelik demokrasi, muhalefet, anayasayı reforme etmek mi?” diye sorup kendi yanıtladı: “Öncelik kan dökülmesini durdurmak, görece güvenlik sağlamak ve sığınmacıların evlerine geri dönmesi.” Ancak bundan sonra demokrasi, muhalefet ve seçimi görüşmenin vaktinin geleceğini belirtti. Suriye’nin geleceğine halkın seçimle karar vermesini istedi. Suriye’de çözüm için tüm ülkeleri işbirliğine çağıran İran lideri, ABD ve Suudi Arabistan’a atıfla “Gelecekte Suriye’de güvenlik ve demokrasiyi yerleştirecek her türlü müzakerede yer alır, bölge ülkeleri olsun, uluslararası çevreler olsun, konuşulması gereken herkesle konuşuruz” dedi. İspanya Dışişleri Bakanı’nın ardından Avusturya Dışişleri Bakanı Sebastian Kurz da IŞİD’le savaşta pragmatik davranıp Esad’la birlikte çalışılması ve Rusya ile İran’ın katılımının şart olduğunu söyledi. ALMANYA Bild fotoğrafsız çıktı, sor neden Suriyeli minik sığınmacı Aylan’ın cansız bedeninin görüntülerini yayımladığı için eleştirilen Bild gazetesi tepkilere gerek yazılı gerekse dijital yayınında fotoğraf alanlarını boş bırakarak yanıt verdi. Gazetecilikte fotoğrafın haber açısından önemini, Aylan’ın sığınmacı krizine dair derin bir farkındalığa yol açtığını vurgulayan Bild, fotoğrafı, Vietnam savaşının sembolü haline gelen napalm bombasından kaçan kız çocuğunun fotoğrafıyla kıyaslayıp “İnsanların dünyayı değiştirmesi için önce gerçeği görmesi gerekir” dedi. Esad’la çalışılmalı IRAK Seks kölesi IŞİD’den öç aldı Irak’ta IŞİD’in seks kölesi yaptığı bir kadın, örgütün bir komutanını öldürdü. El Sumari TV’ye konuşan Kürdistan Demokrat Partisi sözcüsü Seyid Memuzini, üç ay önce IŞİD’in esir alıp seks kölesi olarak zulmettiği kadının, kendisini komutası altındaki militanlarla zorla evlendiren IŞİD komutanı Ebu Anas’ı 5 Eylül’de Musul’da öldürdüğünü anlattı. Kadının Ezidi olduğu öne sürüldü. Midilli patladı patlayacak ürkiye’den akan sığınmacı selinin ilk duraklarından olan Yunanistan’ın Midilli Adası’nda 25 bin sığınmacıyla güvenlik güçleri arasında tansiyon yükseliyor. Yunanistan Göç Bakanı Yiannis Mouzalas adanın “patlamanın eşiğinde” olduğunu belirtti. 85 bin nüfuslu Midilli’den başkent Atina’ya yeterli sayıda feribot kaldırılmaması yüzünden sığınmacılar isyanda. Feribota almak için kurulan kayıt noktalarında uzun kuyruklar oluşurken, sığınmacılar arasında sıra kavgaları çıkıyor. Kuyrukta bekleyenler arasında bayılanlar oluyor. Günde ortalama 1000 sığınmacının gemilerle anakaraya taşındığı Midilli’ye her gün daha fazla sığınmacı geliyor. Feribota binmek için yaklaşık 10 gün olan bekleme süresi artıyor. Önceki gece içinde bulundukları koşulları protesto ederek merkezdeki yolları kapayan sığınmacılar zaman zaman bölge halkı ve güvenlik güçleriyle gerginlik yaşadı. Coplu polisler sığınmacılara saldırdı. Bunun üzerine Yunan hükümeti ve BM, İSRAİL ‘Erdoğanizmin daniskası’ Bibi İsrail Başbakanı Benyamin (Bibi) Netanyahu, “Erdoğanizmin daniskası” tavır sergilemekle eleştirildi. Yahudilerin yeni yılı öncesi planlanmış tüm söyleşilerini Facebook mesajıyla iptal ettiğini açıklayan Bibi “Ülke için büyük hizmetler veriyor, çok çalışıyoruz. Özellikle de güvenlik ve terör konularında. Bu yüzden gelecek seçimlerde yeniden görevimin başında olmam gerektiği konusunda talepler alıyorum” dedi. Bunun üzerine yoğun eleştiriler alan Bibi’ye “Kamuoyuna açıklama borçlu olduğuna inanmıyor” diye çıkışan? İşçi Partisi vekili Merav Michaeli, “Erdoğanizmin daniskası” yorumunu yaptı. JPost’un haberinde Michaeli’nin “basın özgürlüğünü bastıran otoriter Türk lideri atıf yaptığı” belirtildi. T Midilli’ye ek görevli gönderip ek gemi seferleri koydu. Futbol sahası sığınmacıların kayıt işlemlerinin yapılacağı alana dönüştürüldü. Sığınmacılara set çekmeye çalışan Macaristan da gitgide karışıyor. Önceki gece Sırbistan’dan giren yüzlerce ‘Arap teröristler’ Polis coplarla... sığınmacı, Macar polisinin engellemelerini aşarak başkent Budapeşte’ye yürümeye başladı. Macar polisi gruba biber gazıyla saldırdı. Macar yetkililer, sığınmacılar arasında iki “Arap terörist” tespit ettiklerini iddia ederken, kimliklerini açıklamadı. Cihatçıların sığınmacılarla birlikte Avrupa’ya sızdığı yaygın bir iddia. LATİNLER ÇAĞIRIYOR Brezilya, Arjantin, Venezuela ve Şili, sığınmacıları kabule hazır. Brezilya Başkanı Dilma Rousseff, sığınmacılara kollarını açan video yayımladı. Venezüella Başkanı Nicolas Maduro, 20 bin Suriyeli kabul edeceklerini söyledi. Danimarka’dan ‘gelme’ ilanı Danimarka Yabancılar ve Uyum Bakanlığı, Suriyeli sığınmacıların gelmesini önlemek için Lübnan gazetelerine İngilizce ve Arapça ilanlar verdi. Danimarka’da karşılaşacakları sorunları anlatan ilanlarda, süresiz oturma iznine başvuranların iyi derece Danca konuşması gerektiği, sığınmacılara sosyal yardımların yarıya indirildiği, geçici oturma izni alanların ilk yıl için ailelerini yanlarına aldıramayacağı, süresiz oturma izni alanların beş yıl sonunda ailelerini getirebileceği, iltica talebi reddedilenlerin kısa süre içinde sınır dışı edileceği ve bu işlemi hızlandırmak için özel bir merkez kurulduğu belirtildi. Danimarka medyası, aynı ilanların yayımlanması için Türkiye’den de beş gazeteyle görüşüldüğünü açıkladı. Midilli’ye ayak basanlar ellerini açıp dua ediyor (üstte). Adadan her gün feribotlarla Yunan anakarasına sığınmacı taşınmasına rağmen, hâlâ 25 bin sığınmacı var ve arkası kesilmiyor. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle