Katalog

Salı 8 Eylül 2015 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Davutoğlu, kara haberi kaçta aldı? Başbakan’ın Dağlıca’daki saldırıdan 1520 dakika sonra bilgilendirilmiş olması gerektiğine dikkat çekiliyor ürkiyeHollanda maçının son 10 dakikasıydı. (A) MilİF AR li takım, KIZILYALIN Oğuzhan ve Arda’nın golleriyle maçı koparmış, son düdük için geriye sayım sürerken Torku Konya Stadı’ndaki coşku da tavan yapmıştı. Taraftarlar, futbolcular ve teknik kadro Dağlıca’daki terör saldırısında şehit düşen onlarca vatan evladından habersiz seviniyorlardı. Gollerle coşan, halkı selamlayan, etrafa gülücükler dağıtanlar arasında 4 yaşındaki şehit çocuğu ile protokol tribününe gelen Başbakan Ahmet Davutoğlu ile AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Bakanlar ve milletvekilleri de vardı. Maçın 80. dakikasına kadar bu görüntü devam etti. Neden sonra Dağlıca’daki kanlı pazarın farkına varılmış olsa gerek, Başbakan’ı getiren zırhlı seçim otobüsü, VIP girişin önüne çekildi ve Davutoğlu ile beraberindekiler maçın son 10 dakikasında stattan ayrıldı. AĞır konuklar sadece son golü izleyemiyordu milli gecede. O ana kadar ki tüm pozisyonları izlemişler, hatta maçın devre arasında hatıra fotoğrafları çektirip bol bol gülücük dağıtmışlardı etraftakilere... haber 5 İçim kan ağlıyor... çurumun kenarında, dağların kuytuluklarındaydık artık... Umudumuzu yitirmiş, acı ve hüzün sarmalında yaşamaya çabalıyoruz... Sözün bittiği yerdeyiz! Kan gölünün ortasındayız! Nasıl çıkacağız, nasıl demokrasiyi bir yaşam biçimine dönüştüreceğiz? Cumhuriyet’in dünkü manşeti aslında her şeyi tüm çıplaklığıyla özetliyordu: “Dağlıca’da Kanlı Pazar!” Sıcak mı sıcak bir İzmir gecesinde, Karşıyaka Bostanlı’da haberi ilk duyduğumda eski CHP milletvekili Hakkı Ülkü’yle çevre eylemlerinden söz edip milli takımımızın Hollanda’yla oynadığı maçın ikinci yarısını izliyorduk... Haberi ilk duyduğum an telefona sarıldım, önce Erdem Gül’ü ardından Murat Sabuncu’yu aradım. İçimdeki çığlık gecenin içinde dalga dalga yayıldı... Dağlıca’da PKK, kalleş, kanlı tuzağını kurmuş, çok sayıda Mehmetimiz şehit düşmüştü. Henüz TSK’den resmi bir açıklama yapılmamıştı. Büyük bir saldırıydı. Acımasız, hain bir pusu! Adını ister terör örgütü koyun ister, ister gerilla, bu hain, kahpece tuzaklarla hiçbir yere ulaşamaz. PKK’nin arkasında hangi emperyal güçler ve istihbarat birimleri var?.. Hem kırsalda hem kentlerde egemenlik kurmak için silahlı güç kullanıyor... İşin ilginç yanı bu arada özerklik ilan edip Kürt halkına gözdağı verip HDP’yi yüzde 10 barajının altına çekmeye çalışıyor... HHH Acılar içinde kıvranıyorum... Bu memleket, yaşadığımız bu coğrafya bizim... 7 Haziran seçimlerinden sonra ve özellikle Suruç katliamı, bir gün sonra Ceylanpınar’da iki genç polisimizin evlerinde kurşunlanarak öldürülmesi... Kim öldürdü iki polisimizi! PKK önce, cinayeti üstlendi daha sonra “Hayır biz yapmadık” diye açıklamada bulundu... Katiller iki PKK’liydi ve kimi istihbarat birimleriyle birlikte çalıştıkları kulaktan kulağa dolaşmaya başladı... Derin PKK, derin devlet ve çatışma ortamı! U T Acılı aileleri ziyaret etti Başbakan Davutoğlu, önceki günkü programı kapsamında önce Hakkâri’de şehit olan Jandarma Uzman Onbaşı Mustafa Özata’nın ailesini ziyaret etti. Basına kapalı gerçekleşen ve yaklaşık 30 dakika süren görüşmenin ardından Davutoğlu ve beraberindekiler İstanbul Sultanbeyli’deki Fatih Polis Merkezi’ne yönelik bombalı saldırının ardından çıkan çatışmada şehit olan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Bomba İnceleme ve İmha Şube Müdürü Beyazıt Çeken’in ailesini ziyaret etti Başbakan Ahmet Davutoğlu, A Milli Futbol Takımı’nın Hollanda maçını İstanbul’da şehit düşen emniyet amiri Beyazıt Çeken’in 4 yaşındaki oğlu Cevdet’le birlikte izledi. 18.50’de stada geldi Kamuoyu ve başta CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu olmak üzere pekçok kesim Başbakan Davutoğlu ile devlet erkânını, şehit haberlerini bile bile maç izlemek, gollere sevinmekle suçluyor. Öncelikle Dağlıca’daki saldırının başlama saati olan 15.30, sosyal medya ve gayriresmi ajanslarda şehit haberlerinin dönmeye başladığı saat olan 18.00 hesaba katılırsa, maça tam 18.50’de seçim otobüsü ile gelip, stat kapısında TFF Başkanı Yıldırım Demirören ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç tarafından karşılanan Davutoğlu’nun son yılların en büyük terör saldırısından habersiz olma olasılığı yok gibi. Şehit haberlerinin iyice netleştiği 19.00 ile 19.45 aralığındaki zaman sürecinde maçı büyük bir heyecanla protokolden izleyen Davutoğlu, kendisi için Torku Arena Stadı’na açılan dev bayrakları büyük bir keyifle seyredip, elinden tutarak tribüne getirdiği 4 yaşındaki şehit çocuğu minik Cevdet’le şakalaştı. Maçın devre arasında ise Davutoğlu, büyük bir başarıya imza atan Görme Engelliler Futbol Takımı’nı, 114 No’lu locada ziyaret etti. Locaya Akif Çağatay Kılıç ile inen Davutoğlu’na, stat içindeki mescitte akşam na mazını kılan AKP’nin ağır topu Mehmet Ali Şahin ile devlet protokolü de eşlik etti. Yayıncı kuruluş Show TV’nin bir bölümünü naklen yayımladığı bu ziyarette Davutoğlu ve yanındakilerin keyfi bir hayli yerindeydi, hatta Şahin, görme engelliler takımının taklitleriyle ünlü oyuncusu Ercan’ın sunduğu parodiyi izleyip kahkahalar attı. Maçın kalan bölümünü izlemek üzere 2. yarıda yeniden protokoldeki yerini alan Davutoğlu maçın sonlarına kadar danışmanları ile görüştü, bu arada cep telefonu aracılığı ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la da konuştu ve Ankara’daki kriz toplantısına katılmak üzere 80. dakikadan sonra stattan ayrıldı. Bu saat, stat yetkililerince doğrulandı. Ve ayrıldı Başbakanlık ve bakanlıkla ra yakın kaynaklar, 15.30 ’da başlayıp sosyal medyada 18.00 civarı ses bulmaya ba layan Dağlıca saldırısı ve şte rör olaylarının Başbakan ve bakanlara en kötü olasılıkl a 1520 dakika içinde iletilm iş olacağını öne sürdüler. Ad ı nın açıklanmasını istemeyeeski bir Bakanlık danışma n nı, “Biz danışmanların bir gör e vi de ülkedeki gelişmeleri bakanlarımız ve Başbakan’a ile mektir. Belki olayın ayrın ttısı iletilmemiş olabilir ama Da ca saldırısı ve şehit olduğ ğlıun Başbakan’ın bilmeme iht u imali yok” ifadesini kullandı. ‘Bilmeme ihtimali yok’ Kimin için? Kürt halkı için mi? Hayır değil... Kandil kendi egemenliğini sürdürmek için yapıyor, yaptırıyor bu alçak eylemleri. Barış! Umut! Kardeşlik! Sevgi! Uçurumun kıyısındayız... Olan Türk ve Kürt analarına, babalarına, kardeşlerine oluyor... Kana kan, intikam duyguları körükleniyor, siyasi rant peşinde olanlar “Başkan Baba” düşü kuruyor... Ha gayret bir adım daha... Hep birlikte aynı gemide, aynı otobüste, aynı coğrafyada. Hayatı elimizden almak, çalıp götürmek isteyenlere ve derin güçlere karşı birlik ve beraberlik içinde olmanın zamanıdır... Türkler ve Kürtler kardeştir! Kan gölünden beslenenler amaçlarına ulaşamayacak, iç savaş isteyenlerin kurdukları hayaller yıkılacaktır. Biz bu oyunu, tuzakları, derin güçleri, PKK’yi, Hizbullah’ı yakılan köyleri, ormanları, büyük göçü yaşadık... Kin ve nefret tohumları ekerek Türkleri ve Kürtleri kışkırtmak kimseye yaramayacak, yaşanan ölümler hepimizin acısı olacaktır... HHH Dağlıca’daki saldırı Doski Vadisi’nde yaşandı... Aynı bölge geçmişte yine pek çok kanlı eyleme tanıklık etti... 2007’de 12, 2012’de 8 asker şehit düşmüştü... Yine yoksul ailelerin çocukları şehit düşüyor, yoksul ailelerin çocukları etkisiz hale getiriliyor... Polis, asker... Hepsi ama hepsi yoksul ailelerin çocukları... Esnaf, üretici, memur... Bu ülkeyi ayrıştırarak, etnik kimlik üzerinden siyaset yapmak derin milliyetçilik çukuruna batmak, iç savaş çıkartmaktır... Etnik çatışma çok tehlikelidir... Eğer böylesine tehlikeli, ayrıştırıcı tuzağa düşersek, uçurumdan aşağı yuvarlanırız... Onun için teröre karşıyız; barışı, kardeşliği yaşam biçimi olarak görüyoruz. İçim yanıyor, içimiz yanıyor! C M Y B