28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 17 Eylül 2015 haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ÇAĞLA SEVİNDİK 6 ’ten Sahibi kimse ortaya çıksın em Küçük adında biri, önceki gece AHaber adlı bir TV kanalında, Genel Yayın Yönetmenimiz Can Dündar’ın MİT tarafından öldürülmemesini (ABD ve CIA’ye gönderme yaparak) eleştirmiş(!). Bu kişi, gazeteci kılığına bürünerek, siyasi iktidarı eleştiren gazetecileri ve gazeteleri açık şekilde tehdit ettiği halde devlet yetkililerinden hiç kimsenin, “Sen kimsin?”, “Bu ne cüret?” diye sormamasından aldığı cesaret ve destekle adeta bir suç makinesi gibi davranmaya devam ediyor. Cem Küçük adındaki kişiyle bir işimiz olmaz; akıl sağlığına dair ciddi kuşkularımız olan birini değil, bu kişiyi her akşam ekranına taşıyanları, gazetelerinde bu kişiye sütun açanları, onun tehditlerine yol veren devlet yöneticilerini, görmezden duymazdan gelen savcıları, onu, basını susturmak için piyon olarak kullanan karanlık güçleri dikkate alıyoruz. Ve onlara sesleniyoruz: Bu piyonun arkasına gizlenerek kurtulamazsınız! Bunun hesabını sorarız! Peşinizi bırakmayız! Siyasi iktidarın sahibine biat etmeyip çok ağır siyasi, ekonomik, hukuki baskılara karşın gazetecilik yapmaya çalışan kişi ve kurumların üzerine saldırtılan bu kişinin marifetleri, en sonunda Cumhuriyet Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni’nin dev C Gazeteyi bile şaşıran Yiğit Bulut’a ne kadar güvenilir Cumhurbaşkanına ‘Defol geri zekâlı’ demek suç değil ransa eski CumhurbaşkaF nı Nicolas Sarkozy, Şubat 2008’de Paris Tarım Fuarı’nı ziyaretinde, elini sıkmayan çiftçiye “Defol git, geri zekâlı” dedi. Ağustos ayında Sarkozy bir kenti ziyaret ederken, bu kez Fransa vatandaşı Hervé Eon, “Defol git, geri zekâlı” pankartı açtı. Hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret” suçundan dava açılan Eon, 30 Avro para cezasına çarptırıldı. Karar onandı. Fransız, “İfade özgürlüğüm ihlal edildi” diye AİHM’de dava açtı. Ve AİHM, Eon’a verilen cezayumhurbaşkanı’nın baş C ekonomi danışmanı Yiğit Bulut, TRT’ye çıkmış, sözüm ona “Derin Analiz” yapmış ve sallamış: “Durmuş Yılmaz’ın ayakkabılarını Hürriyet gazetesi manşet yaptı, tam sayfa dedi ki ‘Evinin önüne ayakkabılarını koyuyor’. Eşi şöyle, çocuğu böyle, ayakkabısı böyle... Adamı psikolojik olarak rahatsız ettiler, devam eden süreçte 6 puan faiz arttırmak zorunda kaldı. O süreci herkes çok dikkatli takip etsin. Hürriyet gazetesinin Durmuş Yılmaz yayınlarına ve arkadan gelen faiz artışlarına bakın. Evinin önünde ayakkabı olması manşete çıkacak haber mi? Ama bir insanı psikolojik olarak rahatsız etmek için yerleşik medyanın kullandığı unsur bu. 6 puan faiz artışı oldu.” Biraz hafızayı zorladık, o haberi let tarafından hâlâ öldürülmemesinin eleştirilmesine kadar gelmiştir. Bunu söyleyen, herhangi biri değildir; devletin (başta istihbarat kurumu olmak üzere) çeşitli kurum ve yetkilileriyle samimi ilişkide ve irtibatta olduğu bilinen birisidir. Bu vahim olayı savcılığa, adliyeye götürmenin bugünlerde pek sonuç alıcı bir yol olmadığının bilincindeyiz. Yargı kurumunun son dönemdeki performans ve işlevini dikkate aldığımızda, anılan kişiyi ve söylemini aklama ihtimalinin de çok kuvvetli olduğunu düşünüyoruz. Bundan dolayı, bu vahim olayı tarihe ve geleceğe kayıt düşmek için kamuoyuyla paylaşıyoruz. Açıkça öldürme amaçlı bir hedef gösterme anlamı taşıyan bu tehdidin, kişisel bir husumetten kaynaklanmadığı ortadadır. Tersine bu tehdit, devletin, “Suriye’ye gönderilen insani yardım malzemesi” olarak açıkladığı şeyin, büyük çapta silah ve mühimmat malzemesi olduğunu belgeleyen görüntü ve bilgilerin yayımlanmasından kaynaklanmıştır. Bu nedenle, sıradan birinin hezeyanları sayarak gülüp geçmek yerine, bu hezeyan sahibinin sahiplerine sesleniyoruz: Bir açıklamanız olacak mı? la ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine oy çokluğuyla karar verdi. Gazeteci Bekir Coşkun da, bu davayı hakkında açılan bir davada emsal olarak gösterdi. Siz yine de Türkiye’de böyle bir şey demeyin, başınız derde girer. Hürriyet değil, 20 Nisan 2006’da Akşam gazetesi yapmıştı. Ve habere imza atan Deniz Güçer Yiğit Bulut birçok ödül aldı. Şimdi anlayın Yiğit Bulut’un danışmanlığını ve ekonominin bu hale niye geldiğini... Gazeteci gözüyle Kıbrıs barış sürecinde neler oluyor? Kuzey Kıbrıs Türk Basın Konseyi Başkanı ve bir grup Kıbrıslı Türk gazeteci İstanbul’daydı. Kıbrıs’taki “Barış Süreci”ni de anlattılar. Türk ve Rum liderlerinin “Barış Süreci” görüşmelerinde, Rum tarafına haberler sızıyor, ancak Türk tarafına haber sızmıyor. Rumlar, adanın bir “Rum Adası” olarak ve tümüyle kendilerine verilmesinde ısrarlı. Sınırların kalkmasını ve kuzeydeki mallarını geri almayı istiyorlar. Türkiye’den 40 yıl önce göç etmiş Türklerin orada doğmuş çocuklarını bile Kıbrıslı saymıyorlar. Bir gazeteci, “KKTC lideri Mustafa Akıncı, Türk askerine işgalci demesiyle tanınıyordu ve AKP’nin yoğun desteğiyle seçildi. Adada bir şeyler dönüyor ama bizim haberimiz yok” diyor. Haberler böyle. Bayramda konserler iptal edilsin mi, edilmesin mi? öz KKTC’den açılru Gündeş, Muazzez mışken, buradaErsoy, Yıldız Tilbe, ki tüm kumarhaneler orHadise, Linet, Ferhat tak bir kararla, Kurban Göçer, Sıla, Selami Bayramı konserlerini ipŞahin, Candan Ertal etti. çetin, Gülben Ergen, Kumarhane temsilcileErol Evgin konserleri ri artan terör olayları ve olmayacak! şehit haberleri nedeniyle Tek karşı çıkan ise uzun bir toplantı yapıp Muazzez Ersoy oldu: Muazzez Ersoy bu kararı aldı. “Ekibimiz var, sazAlınan bu karar neticesi Vollarımız var, bu insanlar ne yapakan Konak, Aşkın Nur Yencaklar. Keşke iptal yerine yardım gi, Funda Arar, Sibel Can, Ebyapalım denilseydi.” S Cumhuriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Gazetecileri fişliyor Menderes, Zorlu ve Polatkan anıldı Adnan Menderes, Fatih Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan, idam edilişlerinin 54. yıldönümünde Topkapı’daki anıt mezardaki kabirleri başında anıldı. Törene, Adalet Partisi Kurucu Genel Başkanı Vecdet Öz, Adalet Partisi Kurucu Teşkilat Başkanı Halil İbrahim Şahinler ve partililer katıldı. Tören sonrasında açıklama yapan Vecdet Öz, “Demokrasi mücadelesi verdiler.Yeter söz milletin dedikleri anda demokrasi savunuculuğunu hayatlarıyla ödemişlerdir” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet tar gazetesi yazarı Cem Küçük, gazetecileri hedefine koydu. Aydın Doğan’ı, sahibi olduğu Hürriyet gazetesini ve gazetenin yazarı Ahmet Hakan’ı 11 Eylül tarihli yazısında hedef gösteren Küçük, gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar için de önceki gün “Can Dündar gözaltına alınmalıydı. ABD’de olsa CIA hukukla çözmezdi” ifadelerini kullandı. Yazarımız Celal Başlangıç’ı da “Bu adam açık ve aleni bir PKK militanıdır” sözleriyle hedef gösterdi. Küçük’ün gazetecileri hedef gösteren açıklamaları şöyle: l 9 Eylül’deki yazısında Ahmet Hakan’ı tehdit etti: İstersek seni sinek gibi ezeriz. Bugüne kadar merhamet ettik de hâlâ hayatta Star gazetesi yazarı Cem Küçük açıklamaları ve yazılarıyla gazetecileri hedef gösterdi Terör baskını ÖNCEDEN YAZDI soruşturması K kaygı verici D S üçük, Kayseri’de Boydak Holding’e yönelik operasyondan hemen önce de “Kayseri gibi FETÖ’nün belli gücünün olduğu yerde devlet hemen her şeyi biliyor. Savcı ve polisler yapıyı çözdükleri için bu illerde kim kimdir ortaya çıkarıldı” diye yazmış ve cemaati hedef alan en kapsamlı operasyonun yakın zamanda İzmir’de gerçekleştirileceğini ve 1200 kişilik bir liste olduğunu öne sürmüştü. Operasyonun ardından da Cem Küçük, Twitter hesabından, “Kayseri Emniyet Müdürü İbrahim Kulular’ı tebrik ediyorum” diye yazdı. li adam vardı. Bu adam açık ve aleni bir PKK militanıdır ve böyle bir terörizm kuyrukçusu adam Doğan’ın kanalında Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne hakaretler yağdırdı. Savcılara PKK terör örgütü propagandası yapılan ve şehit askerlerimizin katillerinin övüldüğü bu yayınla ilgili suç duyurusunda bulunuyorum. Türk yargısı gereğini yapmalıdır. kalabiliyorsun. Küçük tepkiler üzerine sözlerinin yanlış anlaşıldığını ifade etmişti. Can Dündar’a... l Can Dündar için savcılara çağrıda bulundu (A Haber’deki yayından): Bu ülkede MİT TIR’ları olayı oldu. Bu ülkenin yatak odasına girildi. Yani MİT TIR’ları içindeki görüntüler, ona ait en gizli, devletin mahrem bilgilerini Cumhuriyet gazetesi yayınladı. Savcıların orada harekete geçmesi lazımdı. Geçti ama işte yayın yasağı oldu; casusluk denildi. MİT TIR’ları olayının bir benzeri ABD’de yaşansaydı, ya da herhangi bir gazete, New York Times gibi, CIA TIR’larını yayınlasa, içindekileri deşifre etseydi, hukukla bu işi çözmezlerdi. CIA’yle ilgili haber yapan bir gazeteci intihara zorlandı. Şirin Payzın’a... l Şirin Payzın’a ‘vatana ihanet’ suçu yükledi: PKK propagandalarına alan açan Şirin Payzın, Barış Tünay ve Aydın Doğan sizler de yargıya hesap vereceksiniz. Utanmadan üç günde 40 şehidimize rağmen hâlâ PKK’lı terör yandaşlarını ekrana çıkarabiliyorsunuz. Ahmet Hakan’a... Aydın Doğan’a... l Doğan’ı ‘bozguncu’, Başlangıç’ı ‘terörist’ ilan etti (12 Eylül’deki yazısından): Aydın Doğan ve medya çetesi uslanmıyor, arlanmıyor ve utanmıyor. Doğan’ın emrindeki medya utanmazca Türk devleti aleyhine bozguncu faaliyetlere devam ediyor. İşte daha iki gün önce PKK’ya terör örgütü diyemeyen Şirin Payzın’ın programında tam bir PKK terör örgütü militanı olan Celal Başlangıç isim Ezgi Başaran’a... l Ezgi Başaran’ı ‘PKK militanı’ olmakla suçladı: Ezgi Başaran’ın PKK militanı gibi olduğunu bilmeyen mi var? Başaran bu konuda PKK yandaşı Ahmet Hakan ve Şirin Payzın’dan da beterdir. l ANKARA/Cumhuriyet HDP’den sekiz ilde özel strateji 7 Haziran sonuçlarını analiz eden HDP, 8 ilde 2 bin ile 9 bin arasında değişen oy oranıyla kaybedilen milletvekilliklerini alabilmek için söz konusu illere özel strateji uygulayacak. Aydın’da 5 bin oy daha fazla alınırsa; Elazığ’dan 6 bin daha fazla oy alınırsa, Hatay’dan 6 bin oy daha fazla alınırsa birer milletvekili daha çıkacak. Batman’da 2 bin daha fazla oy alınırsa vekil sayısı 3’ten 4’e çıkarken, Muş’ta 2 bin 500 oy daha fazla alınırsa vekil sayısı 2’den 3’e yükselecek. Bingöl’de de 5 bin oy daha fazla alınması durumunda vekil sayısı 1’den 2’ye çıkarken; Siirt’te 8 bin oy daha fazla alınmasıyla vekil sayısı 2’den 3’e yükseliyor. Şanlıurfa’dan da 9 bin oy daha fazla alınması durumunda vekil sayısı 5’ten 6’ya çıkıyor. l MAHMUT LICALI/ANKARA oğan Grubu’na yönelik “terör örgütü propagandası yapmak” iddiasıyla soruşturma başlatılmasıyla ilgili yazılı açıklama yapan Basın Konseyi, “Soruşturma başlatıldığını kaygı ve endişeyle öğrenmiş bulunuyoruz” dedi. Güncel siyasi gelişmeler ve baskıların etkisiyle demokratik bir toplumda vazgeçilmez role sahip özgür basının bu işlevini inkâr eden bir sonucun çıkmasının, Türk demokrasisi açısından onarılmaz yaraya yol açacağının belirtildiği açıklamada “Bu bakımdan, söz konusu soruşturma ifade ve basın özgürlüğüne ilişkin uluslararası kurallara ve insan haklarına saygılı olarak yürütülmelidir” denildi. Öte yandan ABD Ankara Büyükelçisi John Bass, 2 kez saldırıya uğrayan Hürriyet Gazetesi’ne geçmiş olsun ziyaretinde bulundu. l Haber Merkezi Cem Küçük Davutoğlu’ndan BOYNUKALIN’A DESTEK GİBİ SÖZLER Dost ortamında söylemiş! aşbakan Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile MKYK krizi yaşanması nedeniyle Binali Yıldırım’ın genel başkan adaylığının gündeme geldiği kongreyle ilgili ilk kez konuştu. Davutoğlu, “Şu olmuş ya da bu olmuş, 1353 delege benim üzerimde mutabakat sağlamıştır, bu iş bitmiştir” dedi. Davutoğlu, AKP Gençlik Kolları Başkanı Abdürrahim Boynukalın’ın Hürriyet’e ilişkin sözleri için “Dost ortamında söylemiş” dedi. NTV’de dün canlı yayına çıkan Davutoğlu, kongreyle ilgili Erdoğan’ın MKYK listesi üzerinde ağırlığını koyduğu, Yıldırım’ın genel başkanlığının gündeme geldiğine ilişkin haberlerin anımsatılması üzerine, Türkiye’nin kaderiyle AKP’nin kaderinin örtüştüğünü, partide ortaya çıkabilecek herhangi bir sorunun ülke sorununa dönü B şebildiğini söyledi. Davutoğlu, “Eğer parti içinde ikinci kaderler oluşturmaya çabası olursa o zaman partinin de Türkiye’nin de kaderi etkilenir” dedi. Partide herkesin herkese eşit uzaklıkta ve yakınlıkta olduğunu kaydeden Davutoğlu, “İnsanın olduğu yerde sorun, hırs olmaz mı olur, bunları aşacak olan bu değerlerimizdir” dedi. Dedikodulara itibar edilmemesi gerektiğini belirten Davutoğlu, son derece karizmatik ve başarılı bir liderden sonra 1353 delegenin mutabakatıyla genel baş ‘1353 bana yeter’ DİSK Genel Başkanı Kani Beko, Suruç katliamının ardından yaptıkları basın açıklamasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla hakkında başlatılan soruşturma kapsaKani Beko mında dün savcılığa ifade verdi. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nda yarım saat ifade verdikten sonra adliye çıkışında konuşan Beko “Bu tür soruşturmalar bizi doğruları söylemekten alıkoyamayacaktır” dedi. l Haber Merkezi Beko: Doğruları söylemeye devam kan seçilmesinin kendisi için büyük bir şeref olduğunu söyledi. Binali Yıldırım’ın delegeden 900 imza topladığı haberlerinin sorulması üzerine Davutoğlu, “Onunla bununla ilgilenmedim, çok işim vardı. 1353 delegenin desteği bana yeter” diye konuştu. AKP Gençlik Kolları Başkanı Boynukalın’ın Hürriyet Gazetesi yönetici ve yazarlarına “Bunlar dayak yememiş hiç, bizim hatamız bunlara zamanında dayak atmamak olmuş” sözlerinin anımsatılması üzerine Davutoğlu, bu sözleri tasvip etmediğini, ancak Boynukalın’ın bu sözleri dost ortamında söylediğini iddia etti. ‘Yezid, Başbakan’ın örtülü Fuat Avni’den yeni iddia ödeneğini kullanıyor’ witter’da yaptığı paylare hazineden para pul yok. T şımlarla fenomen haliAma Yezid’in seçim çalışmane gelen Fuat Avni yeni iddi ları için musluklar sonuna alarda bulundu. Fuat Avni attığı tweetlerde “Yezid”in saraydaki israfın ve kullandığı örtülü ödeneğin boyutlarının daha fazla ortaya dökülmesini istemediğini öne sürerek “Yezid, 1 Kasım seçimlerini hayatmemat meselesi görüyor. Seçime katılan partilekadar açıldı. Yezid, kendi örtülü ödeneğini kullanmıyor. İsrafsaray’ın ve avanelerin harcamaları başbakanlığın örtülü ödeneğinden karşılanıyor” iddiasında bulundu. Fuat Avni, Boydak’a yapılan operasyonu da “Yarınki kumpasın merkezi Kayseri” diye duyurdu. l Haber Merkezi Kuran’a hakaret davasında yakalama kararı nternete düşen ses kayıtlarında ‘Her Cuma günü Twitter’dan bir ayet salladığını’ söyleyen ve “Bakara makara” şakasıyla tartışılan eski AB bakanı Egemen Bağış’ın şikâyetçi olduğu “Kuranı Kerim’e hakaret” davasında sanık G.A. İ hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Duruşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı sanığın yurtdışına kaçtığını duyduklarını söyledi. Davada aralarında Erdoğan’ın da olduğu 22 kişi şikâyetçi olmuştu. l İSTANBUL/Cumhuriyet C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle