Katalog

20 L ucescu’dan sonra yaklaşık on iki yıldır Beşiktaş’ın akıllı ve isabetli transfer yaptığına bir daha tanık olamadık. Demirören dönemi Beşiktaş’ın ne gereksinimlerine göre ne de bütçesine göre transfer yaptığı dönem oldu. Tam tersine menajerlerin uygun gördüğü transferler dönemi başladı. Avrupa’da önce şöhretli olup daha sonra inişe geçen futbolcuları fahiş fiyatlarla transfer etme dönemiydi bu. Hiçbir şekilde Beşiktaş’ın kültürüne, taraftar profiline uygun olmayan. Ama bu transfer anlayışındaki köklü değişim Demirören tarafından “Artık flaş transferlerle Fenerbahçe’nin yerini alıyoruz” şeklinde övünme nedeni olarak lanse edildi ki işin en acıklı yanı da buydu zaten. Hiçbir gerçek Beşiktaşlının “gibi olmak”tan hoşlanmayacağı ortadayken. Aynı senaryo SPOR ‘Tur şansları eşit’ Başakşehir Avrupa arenasında Platini FIFA başkan adayı Medipol Başakşehir, tarihinde ilk kez bugün Avrupa’da maça çıkacak. UEFA Avrupa Ligi 3. ön eleme turunda Başakşehir bugün deplasmanda Hollanda’nın AZ Alkmaar takımıyla saat 20.30’da karşı karşıya gelecek. Rövanş 6 Ağustos’ta İstanbul’da oynanacak. EDİTÖR: CUMHUR ÖNDER ARSLAN TASARIM: ERSİN ÖZTEKİN UEFA Başkanı Michel Platini, 26 Şubat 2016’da yapılacak seçimde FIFA başkanlığına aday olduğunu resmen açıkladı. Rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarının ardından istifasını sunan Blatter’in koltuğuna aday olan Platini’nin, 6 konfederasyondan 4’ünün desteğini aldığı bildirildi. Perşembe 30 Temmuz 2015 C, ‘Yeni Fenerbahçe’yi nasıl buldunuz’ ve ‘Shakhtar Donetsk karşısında tur şansı var mı’ diye sordu, otoriteler yanıtladı: BAĞIŞ ERTEN Fenerbahçe’de teknik direktör Vitor Pereira’nın maç içinde Diego’ya ulaştırdığı not tartışma yarattı. H ‘Yeni demek için bile erken’ Beşiktaş’ta “Her kuruşun hesabını soracağız” vaatleriyle iktidarı devralan Fikret Orman yönetimi de ancak birkaç ay süren yeniden yapılanma girişiminin ardından Demirören yönetimlerinin transfer politikasını sürdürmeyi tercih etti. Değerinin çok üstünde futbolcu transferleri, günü kurtarma transferleri devam etti. Ve ediyor.. Quaresma’nın transferi niye mesela? Üstelik nasıl gönderildiği de arkasından konuşulanlar da dün gibi hafızalardayken. Sırf bir kısım taraftarın hoşuna gider diye o kadar para niye veriliyor? Daha doğrusu sokağa atılıyor? Oysa ki Beşiktaş’ın eksikleri apaçık ortada. Mesleğe başladığım ilk yıllardan itibaren en fazla tekrarladığım şeydir; bir takımın ilk ve son adamının önemi. Çünkü kaleci ve santrafor her ne kadar futbol takım oyunu olsa da kale ağzında farklılık yaratabilen kişilerdir hep. Onların ekstra başarılı bir tek hamlesi bile takımın başarısında tayin edici olabilir. Peki Beşiktaş’ta kalenin ve santrafor mevki sinin sorunsuz olduğunu söyleyebilir miyiz? Tamam, Demba Ba’nın boşluğu Mario Gomez’le doldurulmaya çalışılacak. Ne var ki son vuruşlarda pek başarılı olamayan ve 30 yaşına gelmiş Gomez’in Beşiktaş’taki performansı soru işaretli. Tek umudum Gomez’in Alman disiplinine sahip olması yani profesyonelliği. Kaleci sorunu ise yıllardır sürüyor Kartal’da. Bu konuda en başarılı kulüp Galatasaray. Her zaman kalesini çok iyi bir kaleciye teslim ediyor. Ve sonuçlarını da alıyor zaten. Ayrıca sadece iyi bir kaleci almakla da iş bitmiyor. Kaleci antrenörlerinin taktiksel açıdan geliştirici de olması gerekiyor. Oysa ki bizde kaleci antrenörlüğü genellikle kulübün eski kalecilerine iş bulma kapısı gibi. Çünkü kaleci antrenörlüğü antrenörlükten sayılmıyor. Tolgay’ın altı ay olmayacağını düşünürsek orta alanda da ileri geri çalışan yaratıcı oyuncu eksiği var SiyahBeyazlıların. Ve bu açığı da Gökhan İnler transferiyle çözümlemeye çalışıyor yönetim. Ama şöyle bir yeni transferlere ya da adaylara baktığımızda Quaresma, Gomez ve İnler’e harcanacak paraların mali açıdan darboğazdaki Beşiktaş’ta karşılığını ne kadar bulacağı belli değil. Ne var ki yönetim için önemli olan şöhretli oyuncular transfer etmek ve taraftarı yeni oyuncularla umutlandırmak. Ve artık şu çok net: Beşiktaş’ta yetenekli genç oyuncularla ekonomik, istikrarlı, dengeli ve geleceği olan bir takım yaratma projesi sadece seçim vaadi olarak geçmişte kaldı. Orman yönetimini onca ekonomik zorunluluk bile o eski, köhnemiş, günü kurtarma zihniyetinden uzaklaştıramadı. Ve hem Beşiktaş hem de ülke futbolu için ele geçen tarihi fırsat böylece heba edildi. Feda lafta kaldı enüz ‘Yeni Fenerbahçe’ diye bir şey izlemiyoruz. Bazı yenilikler var. Önde basmaya çalışan, daha hücumcu bir takım. Ama ‘yeni’ demek için erken. Ki, bazı sorunlar da belirgin biçimde gözüküyor. Burada soru şu: Halihazırda göze çarpan sorunlar geçici mi, yapısal mı? Orta sahadaki ikilinin ‘fazla defansif’ kalması ve hücum etkinliği yaratamaması, sağlam kurgulu defanslar karşısında çift forvetin takım savunmasını zayıflatması, Diego’nun tüm istekliliğine rağmen pasaportunda hücumcu yazması ve o yüzden ‘coğrafi’ olarak fazla önde konuşlanması gibi sıkıntılar eğer takım mühendisliğinin yarattığı ‘statik’ sorunlarsa, ‘Yeni Fenerbahçe’ için tartışma büyüyecek demektir. Ama bu kadro o kadar zengin, yaratıcı ve geniş ki her an bir panzehir bulabilir gibi duruyor. Shakhtar karşısındaki o ilk yarıdan sonra, maçı 20 galip bitirebilirdi SarıLacivertliler. Sanırım en büyük ‘yeni’lik işte bu kapasite. l Shakhtar karşısında deplasmana 00’la giden tüm takımlar maçın favorisi değildir. Buna son şampiyon Barcelona bile dahil. Son yıllarda Manchester United, Bayern’e yenilmemiş, Chelsea’yi devirmiş bir takım var karşımızda. Ama şu da var: hem bu Shakhtar o Shakhtar değil. Hem de Lucescu takımlarının hedef olmayan maçlarda tökezleme ihtimali az değil. Panzehiri bulabilirler İlk ve son adam Lucescu faktörü Lucescu realizmi bu maç için olsa da olur olmasa da olur diye düşünüyor olabilir. Neticede en iyi olduklarında bile en fazla bir kez Şampiyonlar Ligi çeyrek finali gördüler. Bu sene en iyi dönemleri değil. Geçen sezon şampiyonluğu kaybettiler. Bu sene en önemli şey lig. Fena formül değil mi? Hem elde Nani ve van Persie varsa onlar bitti demeden bitmez gibi sanki. fatih erdoğdu Kaleci antrenörlüğü Bir gecede 3 milyon TL eçen sezon derbiler dışındaki maçlara fazla ilgi göstermeyen Fenerbahçe taraftarı, 700 gün sonra çıkılan Avrupa mücadelesinde tribünlerin neredeyse tamamını doldurdu. Sezon öncesi 35 bin kombine satan, bu maç için de yaklaşık 10 bin bilet satışa sunan SarıLacivertliler, 2 milyon TL civarında bir kazanç sağladı. Fenerium’dan da 1 milyon TL civarında ürün satışı yapan Fenerbahçe, bir gecede 3 milyon TL’yi aşan bir gelir elde etti. ERMAN TOROĞLU G ‘Bu takım gol atar ama yer de’ F enerbahçe çok yeni bir takım. Hem futbolcular yeni, hem teknik direktör. Şimdi en basit örneği vereyim, her köyden bir dana alıp çitlerin arkasına koyarak üretim çiftliği oluşturamazsınız. Zaman gerekiyor. Ve bu basit bir iş değil. Üstelik değişik tipte, farklı özelliklere sahip ve en önemlisi deneyimli isimleri bir kapta eritmek zordur. Takım oyununu izleyemedik. Bunun için en az 10 hafta beklemek gerekiyor. l Fenerbahçe’nin her zaman tur şansı var. Bu oran hâlâ yüzde 50. Risk aldılar, gol yememeyi ön planda tuttular. Şimdi orada atacakları bir golün 2 gol sayılacağını biliyorlar. Fenerbahçe bu yapısı ile gol atar atmasına, ne var ki gol de yer. Artık çok atıp, az yemek gerekiyor. Gün kurtulsun yeter İşte o notun sırrı hilmi türkay cem dizdar S F ‘Doping diskalifiyesi yok’ .Bahçe’nin Shakhtar Donetsk’li Fred’in dopingli çıkmasına rağmen maçta forma giymesi üzerine yaptığı itirazı Türkiye Dopingle Mücadele Komisyonu Genel Koordinatörü Prof. Dr. Rüştü Güner yorumladı. Güner, UEFA doping yönetmeliğince bir takımın 2’den fazla sporcusunun dopingli çıkması halinde diskalifiye olacağını aksi takdirde müsabakalarda yer alabileceğini söyledi. Vitor Pereira hakhtar maçı bitti, rövanşta ne olur bilinmez ama iki önemli husus var. Biri rakip takımda doping numunesi pozitif çıkan Fred’in F.Bahçe’ye karşı oynaması. Diğeri SarıLacivertli kulübün devre arasında bu duruma yaptığı ‘hükmen galibiyet’ itirazı. UEFA aldığım duyumlara göre karşılaşmadan önce Shakhtar’a ‘oynatmayın’ uyarısında bulunmuş. Ancak Lucescu nedense bu kararı önemsememiş. Fred, 90 dakika sahadaydı. Futbolcunun 2. numunesi açılmadı. Yine doping çıkarsa 1 yıl men edileceği konuşuluyor. Top şimdi UEFA’da. Teknik Direktör Vitor Pereira, F.Bahçe’nin çok güçlü bir takım olacağını söyledi ve rövanş için iddialı konuştu, “Tur için tüm gücümüzü ortaya koyacağız. İki iyi takımın maçıydı. Uzun yıllar birlikte oynayan oyunculardan kurulu ve ay nı teknik direktörle çalışıyorlar. Bir hata turu götürebilirdi. 2. yarı daha iyiydik. Çok zor bir rövanş var. İkinci maça cesur çıkacağız ve oradan mutlu ayrılacağız.” Pereira maç içerisinde Diego’ya not gönderiyor. Bir an Mancini de aynısını yapardı diye düşündüm. İşte o merak edilen notun içeriği; “Bir taktik organizasyonla ilgili nottu. Diego da zeki bir oyuncu. Ona mesajı hızlı bir şekilde iletebileceğimi düşünüyordum ve o da bunu yaptı. Notu oyun iyi gitmediği için gönderdim. Tüm takıma direktifleri verebilmem için ideal bir yoldu.” Sağ bekte görev yapan Hasan Ali’ye ayrı parantez açan Pereira, “Hasan Ali’den maçtan önce sağ bek oynamasını istedim. Gökhan son antrenmanda sakatlandı. Hasan Ali’den elinden geleni yapmasını istedim. Çok zor bir görev onu bekliyordu. Performansıyla saygımı kazandı. Çok mutluyum. Ona saygım vardı şimdi bir kat arttı” dedi. ‘Taktik amaçlı gönderdim’ K ‘İlk yarı sonunda pusulayı buldular’ anımca 34 haftaya daha ihtiyaçları var. Ancak bu süre daha da kısalabilir. Çünkü Shaktar maçının ilk 30 dakikasındaki dağınıklığı ve dengesizliği önce kenardan gelen ‘pusula’ sonra da oyuncu değişiklikleriyle hızla toparladılar. Maçın ikinci yarısındaki ‘daha olgun oynama biçim’ bana bunları düşündürttü. l Bu seviyelerde turu geçme oranı yüzde 5050’dir. Gol yemediğiniz sürece bu oran korunur. Turu geçmek için süreyi ne kadar kısaltırsanız o denli avantaj sağlarsınız. Fenerbahçe bu oranı korurken, Shakhtar ilk 30 dakikada yakaladığı şansları kullanamadı ve oyunun dengeye gelmesini önleyemedi. Fenerbahçe pekala Lviv’deki maçın son 1520 dakikasında turu geçecek şansı/şansları yaratabilir. Kadrosu bunun için hayli elverişli... C M Y B