27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 24 Haziran 2015 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: SERPİL ÜNAY Tofaş’ta işçi kıyımı TOFAŞ’ta aralarında direnişte işçilerin sözcülüğünü yapanların da olduğu 142 işçi işten atıldı. Metal İşçileri Birliği, diğer fabrikalardaki metal işçilerini Tofaş işçisine desteğe çağırırken, cuma günü tüm metal işLEVENT çilerini üretimi GENCELLİ durdurma çağrısı yaptı. Bursa’da metal işçilerinin direnişinin ardından dün sabah Tofaş fabrikasında 10 işçi kartlarının basmaması üzerine işMetal fabrikalarında çalışan işçiler Tofaş’ın önünde toplanarak işçilere destek sloganı attı. ten çıkarıldıklarını öğrendi. Daha sonra işten çıkarılan işçi sayısıınn 16.00 vardiyasında önce 80’e sonra 142’ye ulaştığı bildirildi. Metal İşçileri Birliği’nden (MİB) yapılan açıklamada, “Metal işçisi greve hazırlanırken, patronlar kıyım yaparak kavgayı öne aldılar. Haydi metal işçisi 3 talebimizi için direnişe” denildi. İşçiler taleplerini şöyle sıraladı: Boch sözleşmesi baz alınarak ücret iyişleştirilmesi yapılsın. Eylemlerden dolayı soruşturma ve işten atma yapılmasın. İşten atılan işçiler geri alınsın.” MİB’in açıklamasında sorunun Tofaş, Renault, Delphi, ekonomi 9 Metal direnişinin yaşandığı fabrikada 142 kişi işten atıldı. ‘İşçi greve hazırlanıyor, patronlar kavgayı öne aldı’ diyen Metal İşçileri Birliği üretimi durdurma çağrısı yaptı Ford’un sorunu olmadığı belirtilerek, tüm fabrikalardaki metal işçileri Tofaş işçisi ise dayanışmaya çağrıldı. MİB, 26 Haziran’da metal işçisinin Türkiye genelinde üretimi durduracağını açıkladı. MİB’den yapılan açıklamada,”MESS’in sadaka zammını başına çalmak için büyük greve hazırlanalım” denildi. MİB’in çağrısı üzerine diğer metal fabrikalarındaki işçiler Tofaş fabrikasının önünde toplanarak işçilere destek sloganı attı. Molada olan Tofaş işçisinin ise fabrikadan çıkmasına izin verilmedi. l BURSA Büyümenin niteliği ve kayıt dışı sermaye akımları iyasi gündemimizin hareketlendiği şu günlerde sessiz sedasız çok önemli iki veri yayımlandı: Ulusal gelir hesapları ve ödemeler dengesi istatistikleri. TÜİK tarafından yayımlanan ulusal gelir istatistiklerine göre Türkiye ekonomisi 2015’in ilk üç aylık döneminde “reel olarak” sadece yüzde 2.3 büyüme gösterdi. Türkiye ekonomisinin “potansiyel” büyüme hızı diye nitelenen yüzde 5’lik hedefe göre, bu rakam oldukça düşük bir performansı dile getiriyor. Söz konusu büyümenin ardında yatan en önemli etkenin özel şahısların tüketim harcamalarındaki yüzde 4.5 oranındaki genişleme olduğu, buna karşın sabit yatırım harcamalarının büyümeye katkısının sıfır; ihracatın ise yüzde 0.1 olduğu görülüyor. Yani ulusal ekonomi, “iç tüketim kaynaklı” ve “zayıf” bir büyüme performansı sergilemeye devam ediyor. Bu, kabaca 2012 başından beri böyle. İkinci veri setimiz ise “ödemeler dengesi” altında adlandırdığımız döviz akımlarına ilişkin. TC Merkez Bankası’nın nisan dönemi verilerine göre, bu yılın ilk dört ayında dış açığımız (cari işlemler açığı) 14.5 milyar dolar düzeyinde. Bu rakam, 2014’ün ilk dört ayındaki 16.4 milyar dolarlık açık ile karşılaştırıldığında sanki bir iyileşme olduğu izlenimi yaratabilir. Ancak dış açığın finansmanında gözlenen bozulma bu yargımızı güçleştiriyor. Şöyle ki, bu yılın ocaknisan dönemindeki 14.5 milyar dolarlık cari işlemler açığının 5.7 milyar dolarlık bölümü “finansal sermaye” girişleriyle karşılanmış. Ancak hâlâ 8.7 milyar dolarlık bir açık söz konusu. Bu açığın 1.7 milyar doları rezervlerden kapatılmış. Geriye kalan 7 milyar doları ise “net hata ve noksanı kalemi” altında ifade edilen “kayıt dışı” ve “kaynağı belirsiz” döviz girişleriyle yamanabilmiş. Yani, içinde bulunduğumuz yılın ilk dört ayında kayıt dışı sermaye girişleri, cari işlemler açığının finansmanında en önemli “olanak” olarak gözüküyor. Adı üstünde, “kayıt dışı ve kaynağı belirsiz” sermaye akımlarına dayalı bir finansman biçiminin dış açığın ve dolayısıyla iktisadi büyümenin sürdürülebilmesinin önündeki en önemli engel olduğunu belirtmeye gerek dahi yok. Türkiye “spekülatif kaynaklı, sağlıksız dış finansmana dayalı büyüme” içinde. HHH Aslında yakın döneme ilişkin verilerin analizi bu sürecin 2012’den bu yana hızlanarak devam ettiğini gösteriyor. 2012’de milli gelirimiz yüzde 2.12 büyürken net hata ve noksan altında ifade edilen kayıt dışı sermaye girişleri sadece 346 milyon dolar idi. Büyüme hızı 2013’te yüzde 4.19, 2014’te ise yüzde 2.86 oldu. Aynı yıllarda kayıt dışı sermaye girişleri 2.7 milyar dolar ve 3.6 milyar dolara yükselmiş idi. 2015’in sadece ilk dört ayında ise söz konusu rakam 7 milyar dolar ile spekülatifyönlü büyümenin belirleyicisi konumundadır. Buraya kadar dile getirdiğimiz gözlemleri daha net bir biçimde sergilemek için aşağıdaki şekilden yararlanacağız. Şekilde 2012 sonrası dönemde iki dikey eksende, iki ayrı veri sergileniyor: Sol eksende milli gelirin büyüme hızları (yüzde olarak), sağ eksende ise kayıt dışı sermaye akımları (milyon dolar olarak) var. S Faize dokunmadı erkez Bankası (TCMB), genel seçim sonrasında siyasi belirsizliğin devam ettiği bir ortamda gerçekleştirdiği ilk Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında, piyasaların beklediği gibi, kısa vadeli faizleri değiştirmedi. Gecelik borçlanma faizini yüzde 7.25, politika faizini yüzde 7.5, borç verme faizini yüzde 10.75, piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkânı faiz oranını ise yüzde 10.25’te sabit tuttu. Merkez, gelecek dönemde pa Ermenistan’da zam ayaklanması Ermenistan’ın başkenti Erivan’da yaklaşık 5 bin kişi, elektrik fiyatlarına yapılan yüzde 17 ile 22 arasındaki zammı Cumhurbaşkanlığı Sarayı önünde protesto etti. Güvenlik güçleri tarafından Bagramyan Caddesi’ne giderken durdurulan göstericilere sert müdahalelerde bulunuldu. M ra politikası kararlarının ise enflasyon görünümündeki iyileşmenin hızına bağlı olacağını belirtti. PPK metninde, son dönemde yaşanan döviz kuru hareketlerinin çekirdek enflasyon eğilimindeki iyileşmeyi geciktirdiğine dikkat çekildi. Gıda fiyatlarında beklenen kısmi düzeltmenin katkısıyla kısa vadede enflasyonun düşeceği belirtildi. TCMB’nin haziran beklenti anketinde, yıl sonu TÜFE beklentisi yüzde 7.77’ye yükselmişti. l Ekonomi Servisi İpotekli konut satışları arttı Türkiye genelinde ipotekli konut satışları mayısta bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 34.7 artarak 40 bin 86 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 37.2 oldu. Nisan ayında toplam konut satışları yüzde 42.7 artarken, kredili konut satışları yüzde 96.5 artışla iki katına çıkmıştı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Konut Satış İstatistikleri verilerine göre, Türkiye genelinde konut satışları 2015 Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 19.4 artarak 107 bin 888 oldu. Yunanistan tavizlere tepkili Yunanistan’da hükümet temerrüde düşmekten kurtulmak için yeni bir bütçe teklifi sunarken, Yunan yasa yapıcılar Atina’nın borç görüşmelerinde verdiği tavizlere tepkili. Parlamento başkan vekili Alexis Mitropoulos, Yunan Mega TV’ye yaptığı açıklamada, “Bizim gördüğümüz kadarıyla bu program... bizim tarafımızdan geçmekte zorluk yaşar” dedi. Yunanistan’ın teklifi vergilerin yükseltilmesini, servet vergisi getirilmesini, emeklilik yaşının kademeli olarak 67’ye çıkarılmasını öngörürken, kreditörlerin talep ettiği emeklilik maaşları ve ücret kesintilerini içermiyor. Doğan’ın kâğıt davası düşüyor argıtay Ceza Genel Kurulu, Doğan Holding yönetim kurulu başkanı Aydın Doğan ve kızı Hanzade Doğan Boyner’in de aralarında bulunduğu 4 sanığın yargılandığı “kağıt davasının” usulüne uygun açılmadığına karar verdi. Karar, 23’e karşı 24 oyla alındı. Bu karar sonrası 2008’den beri süren dava düşecek. İstanbul Başsavcılığı, davanın yeniden açılmasına Y karar verirse süreç sıfırdan başlayacak. Dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın 17 Aralık sonrası internete düşen ses kaydında bizzat yakından takip ettiği davanın mahkumiyetle sonuçlanmasını istediği ortaya çıkmıştı. Erdoğan’la konuşan dönemin Adalet Bakanı Sadullah Ergin ise beraat kararı veren hakimin “Alevi” olmasından yakınmıştı. Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) 2008 yılında yaptığı şikayeti üzerine Aydın Doğan, kızı Hanzade Vasfiye Doğan Boyner, İmre Barmanbek ve Ali Rıza Temuroğlu hakkında, kağıt ve baskı malzemesi temin eden şirketlere haksız kazanç sağlandığı gerekçesiyle SPK Kanununa muhalefet suçundan 8 yıl 9 aya kadar hapis isteliyle dava açılmıştı. Kaynak: TÜİK Ulusal Hesaplar; TC Merkez Bankası Ödemeler Dengesi İstatistikleri İki seri arasındaki bağlantı şekilden izlenebilir. 2012’de NHN kalemindeki “yavaş” seyir ile ekonomideki durgunluk başta, 2013’te NHN’deki artış büyümedeki ivmelenme ile birlikte gerçekleşmiş. 2014’ün çeyrek dönemler itibarıyla görünümünde de büyüme ve NHN arasındaki sıkı bağlantı izlenebilir. Ancak 2015’e gelindiğinde artık çok daha yüksek kayıt dışı sermaye girişi yaşanmasına karşın, büyüme performansındaki durgunluk önlenememiş durumda. 1990’lı yıllardan beri süregelen kısa vadeli sıcak para girişleri, yerini giderek daha da istikrarsız ve tehlikeli olan kayıt dışı sermaye girişlerine bırakmış konumda. Türkiye, hızla kaynağı belirsiz döviz girişleri ile beslenen çarpık bir büyüme sürecine sürükleniyor. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle