Katalog

Perşembe 19 Mart 2015 haber EDİTÖR: CANER ÖZTÜRK TASARIM: BARIŞ AKTAŞ 4 Kılıçdaroğlu önseçime girecek İzmir, Antalya ve İstanbul’daki resti gören CHP lideri tarihi bir karar aldı Anonim Şirket de Böyle Yönetilmez umhurbaşbakan durmuyor, her an, her yerde, her konuda konuşuyor. Baksanıza daha geçen gün, değerli pop şarkıcımız Erol Büyükburç’un ölümü üzerine ne dedi: Erol Büyükburç’un ölümünün özellikle yarınki bir program öncesinde gerçekleşmiş olması düşündürücüdür. Ardından da ekledi: Bu bir adli tıp konusudur. Bunun sonucu bize verilecektir. Bu sözleri duyunca şaştım kaldım. Oysa, faizleri düşürmeyen Merkez Bankası başkanını vatan hainliğiyle suçlayanın, 79 yaşında kalp ve şeker hastası birinin geçirdiği kalp krizi üzerine bu söylediklerine de şaşırmamak gerek. Bütün bunların ışığında Tayyip Bey’in pazar günü Balıkesir Ekonomi Ödülleri 2015 töreninde söyledikleri de yadırganmamalıdır. İşadamlarına şunları söylüyor Tayyip Bey: Sizler bir işadamı gibi bu ülkenin yönetilmesini istemez misiniz? Benim derdim ne biliyor musunuz? Bir anonim şirket nasıl yönetiliyorsa Türkiye de öyle yönetilmelidir. Çok yeni bir görüş değil aslında, 24 Ocak 1980 kararlarıyla Türkiye’yi küreselleşmeye eklemleyen ve “serbest piyasa” kurallarını her şeyin üstünde tutan Turgut Özal da devletin şirket gibi yönetilmesini savunmuştu. HHH Özal’ın devleti şirket gibi yönetme önerisi de bir defasında bermuda şort ile onur kıtasını teftişi de çok yadırganmıştı. Pek de haksız değildi yadırgayanlar, öyle ya! Çok partili rejim ile iktidara gelen ve sevgilisiyle halvet olduğunda hanımefendinin yüksek emniyet görevlisi kocasını apartmanın kapısına nöbetçi dikerek, ülkeyi babasının çiftliği gibi yöneten Menderes bile şortla kıta teftiş edecek kadar ileri gitmemişti. Gerçi Menderes “Ben orduyu yedek subaylarla bile idare ederim” diyecek, üniversite hocalarını “Kara cüppeliler” diye küçümseyecek, “Ben odunu aday göstersem seçtiririm!” buyuracak kadar devlet ciddiyetiyle bağdaşmayan davranışlarda bulunuyordu ama tören kıtasını şortla teftiş edecek kadar da ileri gitmiyordu. Her neyse, kendine özgü bir insan olan ve beğenin beğenmeyin, Türkiye’de amaçladığı doğrultuda bir dönüşümü gerçekleştiren Özal, devleti şirket gibi yönetmekten söz ederken aslında piyasanın kurallarına uygunluğu ve rekabet yeteneğini ön plana çıkarmayı kastediyordu. Tabii, bu şirket gibi yönetmek, “Özallaştırma” denen kendine özgü özelleştirmeleri, kimi sektörlerin yabancı sermayenin eline geçmesini de oyunun kuralları arasında kabul ediyordu. HHH Tayyip Bey’in devleti anonim şirket gibi yönetmek benzetmesine de bu açıdan yaklaşıyorum. Ama söylemek gerekir ki, bir anonim şirket de Tayyip Bey’in devleti güya yönetmeye çalıştığı gibi yönetilmez. Piyasa ekonomisinden yana olabilirsiniz ama bilin ki piyasanın kuralları buyurganın keyfine göre biçimlenmez. Sizin dolar insin demenizle dolar inmez, TL’nin değeri artsın demenizle TL’nin değeri artmaz. Anonim şirketler ekonominin kurallarına göre yönetilirler, ekonominin kuralları emirle oluşmaz. Ayrıca anonim şirketlerin de bütün şirketler gibi uymaları gereken hukuk kuralları vardır, bunlara uyulur ve devlet gibi anonim şirketler de hırsızlıkların, yolsuzlukların üstü kapanarak yönetilmez. Anonim şirketler zart zurt ile hiç yönetilmezler; anonim şirketin zart zurtçu yöneticisine ilk genel kurul toplantısında işten el çektirilir. Kısacası, anonim şirketler de Tayyip Bey’in Türkiye’yi güya yönetmeye kalktığı şekilde yönetilmez. C CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, büyük bir sürpriz yaparak İzmir’den önseçime girme kararı aldı. Kılıçdaroğlu, İzmir 2. bölgeden, 57. sıradan ön seçime katılacak. Kılıçdaroğlu dün Genel FIRAT Merkez’de yapılan MYK topKOZOK lantısı sonrası iki sürpriz görüşme gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu, önce Genel Merkez’deki makamında İzmir İl Başkanı Bedri Serter ile 1 saat süren bir görüşme yaptı. Serter’e kararını bildiren Kılıçdaroğlu, ardından Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu da telefonla aradı. Serter, karardan mutluluk duyduklarını ifade etti. me girmişti. 1991’de ise SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, Kılıçdaroğlu’nun tercih ettiği İzmir 2. bölgeden ön seçime katılmıştı. Perde arkasında rest var CHP liderinin kararında, İzmir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun yaklaşık bir ay önce kentte düzenlenen bir törende, rest olarak yorumlanan Kılıçdaroğlu’na “İzmir’den önseçim daveti”nin yanı sıra, eski Genel Başkan Deniz Baykal’ın Antalya, eski Genel Sekreter Önder Sav’ın Ankara ve Mustafa Sarıgül’ün de İstanbul’dan önseçime girme kararlarının etkili olduğu öğrenildi. Kılıçdaroğlu’nun bu kararı sonrasında, büyük bölümü kontenjan adaylığı için başvuru yapan 17 kişilik MYK listesinin nasıl bir tutum izleyeceği merak konusu oldu. MYK’de yalnızca Veli Ağbaba ve Ercan Karakaş önseçim başvurusu yapmış, diğer tüm adaylar kontenjandan yana tavır koymuştu. Aday adayları ile ilgili listelerin YSK’ye son ve rilme tarihi 24 Mart. Dolayısıyla bu tarihe kadar MYK’deki bazı isimlerin de kararlarını gözden geçirecekleri CHP kulislerinde konuşuluyor. Kılıçdaroğlu’nun kararı İzmir’de de büyük yankı buldu. Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına ilişkin haberlerin duyulmasının ardından CHP İzmir örgütü dalgalandı. Kılıçdaroğlu’nun kararı, İzmir 2. bölgede dengeleri de değiştirdi: 13 ve 5. sıraların kontenjan olacağının açıklanmasının ardından, Kılıçdaroğlu’nun ön seçim kararıyla birlikte 2. bölgede 3 olan kontenjan sayısının 2’ye düşürüldüğü öğrenildi. Bu kararda önseçime katılan İzmirli adayların mağdur olmamasının gözetildiği vurgulandı. l ANKARA / İZMİR Dengeleri değiştirdi İnönü’lerden sonra ilk Kılıçdaroğlu, sürpriz kararıyla 24 yıl aradan sonra önseçime katılan ilk CHP Genel Başkanı olacak. Daha önce 1969’da İsmet İnönü önseçi AYM Başkanvekili Kaleli’nin oğlu Kutay Kaleli’nin AKP’den aday adaylığı krize yol açtı KP’nin 17 Aralık sonrası çıkardığı tartışmalı yasaların tamamında verdiği iptal kararlarıyla son dönemde hükümetin ERDEM boy hedefi haline geGÜL len Anayasa Mahkemesi (AYM), bir milletvekili aday adaylığı başvurusu nedeniyle seçimin de konusu haline geldi. Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Serruh Kaleli’nin oğlu Kutay Kaleli’nin, AKP’den milletvekili aday adayı olmasının aile içinde de “krize” neden olduğu ortaya çıktı. Oğlunun adaylık konusunu kendi konumu açısından “kullanışlı” bulan ve büyük rahatsızlık yaşayan Serruh Kaleli, “Oğlum arkadaşlarının teşvikiyle benim yokluğumda adaylık başvurusunda bulunmuş. O sırada ben yurtdışındaydım. Dönünce durumu öğrendim, konuştum, adaylığını geri çekti. Ancak hâlâ aday diye yazılıyor. Bu mahkemeye ve bana yönelik hesapların bir parçası” dedi. AYM, 17 Aralık sonrası çıkarılan yargı, MİT, internet yasakları alanındaki yasaları durduran kararlarıyla iktidarın boy hedefi haline gelmişti. Özellikle AYM Başkanı Haşim Kılıç ve Başkanvekili Serruh Kaleli, iktidarın hedefinde ilk iki sırada yer alan isimler oldular. Bu iki isimden Kaleli, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından ‘Oğlumu zorlamışlar’ A Kutay Kaleli’nin 2011’deki düğün töreninde nikâh şahitliklerini dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Cemil Çiçek ve Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç yapmıştı. (Fotoğraf odatv’den alınmıştır) 2005’te AYM üyeliğine atandı. Kaleli, özellikle AKP hakkında 2008’de açılan kapatma davasındaki kritik oyuyla ağır eleştirilerle karşılaştı. Kaleli, “AKP’nin kapatılması yerine hazine yardımından yoksun bırakılması” yönünde oy veren üyeler arasında yer aldı. Kaleli, AYM’deki yapısal değişimin ardından bireysel başvurulara bakan mahkemenin 1. Bölüm’ün başkanlığını yürütmeye başladı. Başında olduğu bölüm, birçok önemli hak ihlali kararına imza attı. Kaleli, AYM Başkanlığı seçiminde Haşim Kılıç’ın başkan adayıydı. Hükümetin desteklediği Zühtü Arslan’ın kazandığı seçimlerde Kaleli ise 6 oy almıştı. İşte bu gelişmelerin ardından 7 Haziran seçimleri için aday adaylıkları başvuruları başladı. Ve geçtiğimiz günlerde Kaleli’nin oğlu Kutay Kaleli’nin Ankara 1. bölge adaylığı için AKP’ye başvuruda bulunduğu haberleri ortaya çıktı. Kaleli’nin oğlunun AKP’den aday adaylığı, yine büyük bir tartışmayı da beraberinde getirdi. Bu haber üzerine aradığımız Serruh Kaleli’nin anlatımlarından ise adaylık olayının arkasında çok farklı gelişmeler olduğu gerçeği ortaya çıktı. Kaleli’nin anlatımları şöyle: “Oğlumun adaylığıyla ilgili haberler doğru değil ve maksatlı. Kimse bu haberleri yaparken oğlumu ve beni aramıyor. Kimsenin gerçeği öğrenmek gibi bir derdi yok. Herkes geriye doğru kafasında oluşturduğu senaryoya malzeme arıyor. Oğlumun adaylığı konusu da doğrudan bana ve Anayasa Mah kemesi’ndeki konumuma ilişkin bir hesabın parçası. Benim bildiğime göre oğlum, kendi arkadaş çevresi tarafından aday olması için zorlanmış. Zaten ben Anayasa Mahkemesi’nde beni çok yoran son başkanlık seçimleri sonrası kafam da moralim de bozulmuştu. İzin aldım yurtdışına çıktım. Ben tabii dönünce bu haberleri duydum ve oğlumla görüştüm. Kendisine bulunduğumuz konumda siyaset tercihinin akıllı olmayacağını, yanlış olacağını, AYM üyesi olarak beni de yıpratacağını anlattım, kendisi de bu görüşlere katıldı ve adaylığını geri çekti. Ancak hâlâ aday diye yazılıyor. Bu mahkemeye ve bana yönelik hesapların bir parçası. Benim için ‘kendisi olsa şaşırmazdık’ yazıyorlar Bu adaylık konusuyla bana ‘Artık ağzınla kuş tutsan bile kaybedeceksin’ mesajı veriliyor. Biz bugüne kadar her türlü baskıyı gögüsleyerek buralara geldik. Ancak ben başkanlık seçiminde de yalnız bırakıldım. Üstelik oğlumu kastederek bana ‘Kendisi AKP’den aday olsa şaşırmazdık’ diye yazanlar bile var. Maalesef Türkiye’de artık herşey herkese söylenebiliyor. Bir ay bile kalmadı başkanvekilliğimiz de bitecek (AYM Başkanvekilliğinin 7 Nisan’da sona erecek olmasını kastediyor). Ondan sonra ben de daha rahat olacağım.” Adaylığın perde arkası Senaryoya malzeme Cumhuriyet 7 Haziran seçiminin vekil aday adaylarını tanıtıyor MHP Son gün sürprizleri İstanbul Milletvekili Engin Alan yeniden milletvekili olmak için adaylık başvurusunda bulunmazken, eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz aday oldu. SELDA GÜNEYSU MHP’DE MİLLETVEKİLLİĞİ İÇİN BAŞVURULAR DÜN SONA ERDİ 7 Haziran seçimleri için 20 bin polise Doğu görevi Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), 7 Haziran seçimlerine dönük “seçim güvenliğini sağlama” gerekçesiyle büyük bölümü DoğuGüneydoğu, yani HDP’nin etkin olduğu 18 kente 3 ay önceden 20 bin polis sevk ediyor. 2011 seçimleri öncesindeki güvenlik önlemleri ile karşılaştırıldığında, EGM’nin yeni genelgesiyle “güvenliği” sağlanacak kent sayısının 3 kat, “güvenliği sağlayacak” polis sayısının 6 kat artırılması dikkat çekti. 3 ay boyunca görev yapacak polislerin, bulundukları illerde oy kullanacakları belirtildi. HDP Hakkâri Milletvekili Adil Zozani, İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk’e soru önergesi yönelterek konuyu TBMM’ye taşıdı. İnsan Hakları Derneği (İHD) Başkanı Öztürk Türkdoğan da seçmenin özgür iradesinin olumsuz etkileneceğini belirtti. l ANKARA /Cumhuriyet HP’de 7 Haziran’da gerçekleştirilecek genel seçimler için milletvekilliği aday adaylığı başvuru süreci dün sona erdi. İstanbul Milletvekili, emekli Korgeneral Engin Alan’ın yeniden milletvekili olmak için adaylık başvurusunda bulunmaması partide yankı bulurken, eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın aday olacağı haberleri MHP’yi hareketlendirdi. Eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Kürt şarkıcı Şivan Perver ile kucaklaştığı için dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’a “kına” gönderen şehit babası Mehmet Gencer, eski Sayıştay Başkanı Mehmet Damar, CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal’ın oğlu Erkan Haberal da MHP’den milletvekilliği için aday adaylığı başvurusunda bulunan isimler arasında yer aldı. MHP’de aday adaylığı başvurularının son günü hareketli saatler yaşandı. Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın aday adaylığı için MHP’den başvuruda bulunacağına yönelik iddiaları kulislere yansıdı. Ancak Kılıç, daha sonra yaptığı açıklamada, “herhangi bir şekilde aday olmayacağını, müraacatının da bulunmadığını” açıkladı. Ancak MHP’ye asıl şok İstanbul Milletvekili, emekli Korgeneral Engin Alan’dan geldi. Alan’ın adaylık başvurusunda bulunmamasının nedenlerinden birinin M Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan’ın hafta sonu Hürriyet gazetesinde yer alan söyleşisinde “Ergenekon ve Balyoz diye ifade edilen olayların tamamında bir hayal kurulduğu ve birtakım şeylerin yapıldığı belli. Birtakım hevesler olduğunu gördük, yakaladık. Devlet Bey bu tuzağa düşmedi” şeklindeki sözlerinin olduğu ileri sürüldü. Celal Adan’ın sözleri için MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli “doğru söylemiş” demişti. Partiden “Engin Alan, uzun zamandır yeniden milletvekili olmak istemediğini çeşitli ortamlarda beyan ediyordu. Asli işinin askerlik olduğunu söylüyordu” açıklamaları geldi. Partiye aday adaylık başvurularında bulunanların çoğunun çözüm sürecini “ülkeyi bölmeye dönük süreç” olarak değerlendirenlerin oluşturduğu dile getirilirken, Şırnak’ta, PKK tarafından 1994 yılında şehit edilen Piyade Astsubay Serhat Gençer’in babası Mehmet Gençer de Ankara 1. bölgeden aday adaylığı için başvuruda bulundu. Gencer, Şivan Perver ile kucaklaştığı için dönemin Başbakanı Erdoğan’a “kına” göndermişti. Bunun yanı sıra Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Ali Yücelen, eski Sayıştay Başkanı Mehmet Damar, ANAP kökenli, eski Enerji Bakanı Zeki Çakan da MHP’den aday adaylığı başvurusu yaptı. Eski Emniyet Müdürü Seçkin Mutlu da İstanbul 3. bölgeden başvurdu. l ANKARA Erdoğan’la polemik yaşamıştı 11.Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Çankaya Köşkü’nde ekonomi danışmanlığını da yapan, Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz da dün MHP’ye resmen adaylık başvurusunda bulundu. Durmuş Yılmaz, son olarak ekonomi konusundaki açıklamaları nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaşadığı polemik ile kamuoyu gündemine gelmişti. 2011 seçimlerinde Ergenekon davasından tutuklu olduğu dönemde CHP milletvekili seçilen ve 7 Haziran’daki genel seçimler için yeniden adaylık başvurusunda bulunmayan CHP İstanbul Milletvekili Prof. Mehmet Haberal’ın oğlu Erkan Bülent Haberal da dün genel merkezde adaylık başvurusunda bulundu. Yılmaz Haberal Şehit babası da aday adayı Damar Yücelen Haberal başvurdu Çakan Mutlu C M Y B