27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA 12 umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Paris’teki İklim Zirvesi’nde görüşmeyen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, gazetecilere Rus uçağı konusunun, Paris’te yaptığı neredeyse tüm görüşmelerde ele alındığını belirterek “Tüm mevkidaşlarım beni dikkatle dinledi ve çoğu, en azından Türkiye’yi tehdit etmeyen bir Rus uçağını vurmanın lüzumsuz olduğu konusunda benimle hemfikir” dedi. Rus jetleri havadan havaya füzeyle kalktı Türkiye’nin Suriye’de Rus uçağı düşürmesinin ardından, dün Rus savaş uçakları ilk kez havadan havaya füzeler de taşıdı. Rus Hava Kuvvetleri “Su34 bombardıman uçağı ilk kez yalnızca OFAB500 ve KAB500 bombalarıyla değil, 60 km. menzilli havadan havaya füzelerle de göreve çıktı’’ dedi. dishab@cumhuriyet.com.tr TASARIM: ZARİFE SELÇUK Bakan Suudi hediyesi saati kabul edince... Britanya Dışişleri Bakanı Philip Hammond, Magna Carta törenleri sırasında Suudi milyarder Şeyh Marey Mübarek Mahfuz bin Mahfuz’un 1950 sterlin (8500 TL) değerindeki saat hediyesini kabul ettiğinin ortaya çıkmasının ardından, eleştirilerin hedefi oldu. Britanya’da bakanların 140 sterlinin üzerinde hediye kabul etmesi yasak. Salı 1 Aralık 2015 Philip Hammond ErdoğanPutin düellosu C Uçağın düşürülmesiyle ilgili ellerin‘Hasasi alıyor, açıklasınlar’ de yeni kanıtlar olduğunu belirten Putin, Erdoğan iftira ile bir “Mesele, Suriye’deki yere varılmayacağını beTürkmen halkını savunlirterek “DAİŞ terör örmak değil. Türkmenler gütünden petrol alan kiişin bahanesi. Uçağımışilerden biri, Rus ve Suzı Suriye’den İŞİD petriye vatandaşı olduğu, rol kervanlarını rahatAmerikan Hazine Baça Türkiye’ye girişini kanlığı tarafından söylesağlamak için vurdular. nilen George Hasasi’dir. Son günlerde ‘emri ErÖnce bunu açıklasınlar” doğan vermemiş’ diyordedi. Rusya’nın iddialalar. Bunun artık hiçbir “IŞİD’i neden destekliyorrı üzerine Erdoğan “Böyönemi kalmadı” açıklasunuz” şeklinde soru soran le bir şey ispat edildiği masını yaptı. Moskova’nın terör ko Rus gazeteciye Erdoğan eliy anda bizim milletimizin le sus işareti yaparak yanıt asaleti şunu gerektirir. nusunda Türkiye ile verdi. Erdoğan’ın danışmanı Ben bu makamda duruzun zamandan beri problemleri bulunduğu Mustafa Varank ise gazeteci mam ama sayın Putin’e nin üzerine yürüdü. diyorum, ‘sen o makamnu da dile getiren Puda durur musun?’ Butin, “Rusya’da ve özelgün bunu buradaki bazı liderlerle de paylikle Kafkaslar bölgesinde bizimle savalaştım” dedi. Erdoğan ayrıca Türkiye’nin şan teröristler çoğu zaman Türkiye’de bir G20 ülkesi olduğunu vurgulayarak, peydahlanıyor. Türkiye yönetimi hima“Türkiye, bir kabile devleti değildir. Aynı yesi altında bir süre saklandıktan sonmasayı beraber paylaştığımız bir ülkenin, ra Rusya topraklarında terör eylemlebize bu tür bir şey yapması hazmedilir deri düzenliyor. Biz Türkiye yönetimiyle ğildir” dedi. l Haber Merkezi defalarca bu konuyu gündeme getirdik, nilgun@cumhuriyet.com.tr nilgun@ l Putin: Uçağımızı petrol için vurdular l Erdoğan: İspatlasınlar bırakırım Türkiye’den yardım görmedik” dedi. Putin’e basın toplantısı düzenleyerek yanıt veren Erdoğan, “Türkiye DAİŞ’ten petrol alıyor yakıştırması ahlaki değil” ifadelerini kullanarak, “Yasal yollarla nereden petrol, doğalgaz alıyoruz hepsi bellidir. Terör örgütleriyle bu tür alışverişi yapacak kadar haysiyetsiz değiliz. Bunlar belge ile ortaya konulmalı bunları görelim. Bilgim dahilinde böyle bir şey bugüne kadar olmamıştır. Bugüne kadar yasal yollardan petrol almışızdır” dedi. Bir Rus sanatçı ilişkilerin bozulmasını böyle protesto etti. Erdoğan Kimi Silivri’de kimi ‘Wiltcher’s’ta... ejimin star gazetecilerden Abdülkadir Selvi Başbakan’la Brüksel’in ünlü “Steingenberger Wiltcher’s” otelinde kalmış. “Davutoğlu ile aynı otelde kalıyoruz” diye övünerek anlatıyor. Zaten Brüksel’e giderken de “Başbakan’ın uçağında” birlikte gitmişler. Anca beraber, kanca beraber... Et, tırnaktan ayrılmaz misali. “Siyasi güçle basının” yapışık ikiz gibi eklemlenmiş halinin en güzel örneği. Biliyorsunuz buna “embedded gazetecilik” deniyor. Bizim “embedded”lerin T24’te Davutoğlu ile uçakta çekilmiş bir resimleri de var. “Embedded”liğe Kabataş’ta “level” atlatan İsmet Berkan dışında, hepsi “hazırol” pozisyonunda. Hepsi de erkek. Hepsinin elleri önlerinde kenetlenmiş... R Yeni kanıtlar var Vladimir Putin Erdoğan susturdu Varank kovaladı ‘Tutsakların mektubu cebimde!’ P Erdoğan’ın Putin ile görüşmek için yaptığı girişimler sonuç vermedi. Ama Erdoğan yine de pes etmedi mayacağı bir zamanlamayla zirvedeki konuşmasını yaptı. Erdoğan, gazetecilerin Putin’le görüşme ihtimaline dair sorularını yanıtlarken “Türkiye olarak biz ilk gün talebimizi yaptık, şu anda cevap bekliyoruz” dedi. Görüşmeyecek Obama araya girdi DAVUTOĞLU İLE MEDVEDEV DE KAPIŞTI Davutoğlu’nun NATO temasları sırasında “Hiçbir ülke bizden özür beklemesin. Türk hava sahasını koruma vazifemizi yerine getirdiğimiz için hiçbir Türk başbakan ya da cumhurbaşkanı özür dilemez” sözlerine Rusya Başbakanı Dimit Medvedev ri Medvedev sert yanıt verdi: “Türk yetkililer hem özür dilemeyip hem de yaptırımların kalkması için görüşme talep ederek tuhaf pozisyonlar alıyor. Lüzumsuz açıklamalar yapıyor. Buna yorum yapmak fazla olur.” utin’le görüşme çabaları sonuçsuz kalan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, pes etmedi! Arabuluculuk etmesi için aradığı Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev’den olumlu yanıt değil nasihat alan Erdoğan, Kremlin’in “Görüşme yok” açıklamasına rağmen, Putin’den yanıt beklediğini belirtti. Dün Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Putin’in Erdoğan ile görüşme yapıp yapmayacağı sorusuna “Böyle bir görüşme söz konusu değil. Görüşme olmayacak.” dedi. Zirvenin aile fotoğrafına geç kaldığı için dahil olmaması bile Rus medyasında “Erdoğan ile ortak fotoğrafta dahi yer almak istemiyor” diye yorumlanan Putin, Erdoğan’la karşılaş Putin, programda olmamasına karşın ABD Başkanı Obama ile görüştü. Obama, düşürülen uçak nedeniyle üzüntüsünü Putin’e iletti. Öte yandan ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Elizabeth Trudeau, günlük basın toplantısında, “Türkiye ve kendi kaynaklarımızdan kanıtları içeren bilgiler, Rus uçağının Türk hava sahasını ihlal ettiğini gösteriyor” dedi. IŞİD’den Türkiye’ye 8 ayda 800 milyon dolarlık petrol Rusya’nın ardından İran ve Irak’ta da Türkiye’nin IŞİD petrolü aldığı iddiaları gündeme geldi. İddiaya göre petrol karaborsada satılıyor IŞİD her yıl 1 milyar doları nasıl topluyor? ŞİD’in önemli bir gelir kaynağı, Irak ve Suriye’de ele geçirdiği topraklarda bir devlet gibi topladığı vergi ve cezalar. New York Times’a göre “IŞİD’in yağmacı ve şiddetli bürokrasisi, kontrolü altında yaşayanların elindeki Amerikan dolarları, Irak dinarları ve Suriye pound’larını son kuruşuna kadar sıkıp alıyor”. Soğutuculu kamyonuyla Ürdün’den Irak’a dondurma taşıyan Muhammed Kirayfawai, militanlara ayda 3 kez 300 dolar verdiğini ve karşılığında kontrol noktalarından geçerken gösterdiği IŞİD mühürlü bir fatura aldığını anlatıyor. Cihatçılar bozuk farlara dahi trafik cezası kesiyor, su ve elektrik faturaları topluyor, kamu binalarını kiraya veriyor. Musul’da Osmanlı döneminden kalma emniyet binasını meyve sebze pazarına dönüştüren IŞİD, bir tezgahtan yılda 2 bin 500 dolar kazanıyor. Vergi adından hazzetmeyen militanlar “zekât” adı altında haraç topluyor. Sigara içenler ya da kıyafet yönetmeliğine uymayanlar kırbaçlanmalarının yanı sıra ceza da ödüyor. IŞİD tüm bu faaliyetlerden yılda neredeyse bir milyar dolar kazanıyor. Üstelik bu gelir kaynağı yaptırımlar ve hava saldırılarından da etkilenmiyor. ŞİD’in Irak ve Suriye’de ele geçirdiği topraklarda ürettiği petrolü Türkiye’ye sattığını söyleyen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ardından bölge ülkelerinden de benzer açıklamalar geldi. İran Petrol, Gaz ve Petrokimya Ürünleri İhracatçılar Birliği Başkanı Hasan Tacik, başkent Tahran’da düzenlediği basın toplantısında Türkiye’nin IŞİD’den petrol aldığını söyledi. “Türkiye, ihtiyacı olan petrolün bir kısmını IŞİD’den temin ediyor. IŞİD, günde 700 ila 800 bin varil petrolü yarı fiyatına Türkiye’ye satıyor” diyen Tacik, Türkiye’nin bu yüzden İran’dan yaptığı bazı petrol ürünleri ithalatını azalttığını ileri sürdü. Davutoğlu sonra Brüksel’e inince AB liderlerine “Biz Avrupalıyız!” diyor. Hangi Avrupa ülkesinde böyle sırf “erkekler kulübünden” oluşan bir “embedded” basın var? Hangisinde yazdıkları haberlerden dolayı kendisini kodeste bulan gazeteciler var? “Kendinden menkul bu Avrupalılığa” kim inanır? Bu bir yana... Gazetecilerin Silivri’ye tıkıldığı ve dünyanın bunu konuştuğu sırada tam, “Biz Başbakan’la Brüksel’de ünlü Wiltcher’s otelinde kaldık” demeye insan utanır. Kimi Wiltcher’s da, kimi Silivri’de... Kim “embedded” kim değil buradan anlayın. Davutoğlu’nun uçağındaki medya mensupları “Silivri’deki gazeteciler” ile “Avrupalılığın” bir araya gelemeyeceğini hatırlatmamışlar ama İtalya Başbakanı Renzi konuyu Brüksel’de açmış. Brüksel’de masada bulunan 28 AB liderini kasteden Renzi, “Buradaki hepimiz hapisteki iki gazetecinin mektubunu aldık. Bunu yok varsayamayız. İnsan hakları çıtasını yüksek tutacağımızı bilin!” diye konuşmuş. İtalyan gazetelerinde yer alan bu sözler nedense bizim gazetelerde yok. Gelelim zirvenin içeriğine... Bizim “embedded”ler; “TürkiyeAB görüşmelerini lütfen mülteci zirvesi olarak görmeyin” diye üsteliyor. “Ciddi bir değişim eşiğinde” imişiz. “AB uçağı burnunu kaldırmışmış”... ‘Taktik zirve’ I I ‘Cihatçılara oksijen’ Russia Today’e konuşan Irak eski ulusal güvenlik danışmanı Muvaffak Rubai, IŞİD’in son 8 ay içinde Türkiye karaborsasında 800 milyon dolarlık petrol sattığını söyledi. IŞİD petrolünün uluslararası petrol fiyatının yarısından azına satıldığını söyleyen Irak milletvekili, “Bu petrol ya Türkiye’deki rafinerilerinde işlenip yerel piyasaya ya da Akdeniz üzerinden dünya piyasasına satılıyor” dedi. Petrol ticaretini IŞİD’e oksijen desteğine benzeten Rubai, “Oksijeni keserseniz IŞİD boğulur” diye konuştu. Türk hükümetinin petrol kaçakçılığından haberdar olmamasının imkansız olduğunu belirten vekil, “Tacirler karaborsa petrolü Türk istihbaratının ve emniyetinin himayesinde alıyor” dedi. IŞİD militanlarının da sınırda ve İstanbul’daki hastanelerde tedavi edildiğini öne sürdü. Avrupa’ya kaçan Ezidi bir kadın ve oğlu 26 Kasım’da Yunanistan’da böyle görüntülenmişti. Türkiye’de köle pazarları ELMAS TOPCU lman birinci televizyon kanalı ARD, IŞİD’in esir aldığı Ezidi kadın ve çocukları köle olarak satmasını belgelediği haberinde, Türkiye’de çok sayıda köle satış irtibat bürosu bulunduğunu gösterdi. Bu bürolara başvurarak yakınlarını kurtarmak isteyen Ezidi ailelerin talebi üzerine kameralar 11 yaşındaki bir çocuk ile 3 çocuklu Hüda Elias adlı kadının geri alınması için harekete geçen Ebu Mital adlı Kürt aracıya eşlik etti. Ebu Mital’e, pazarlığı ve yazışmaları yaptıktan son A ra, talep edilen parayı teslim etmesi için Gaziantep’e gitmesi ve haber beklemesi söylendi. Mital, Antep’te Whatsapp üzerinden gelen bir mesajla gideceği IŞİD irtibat bürosunun adresini ve parayı teslim edeceği kişinin adını öğrendi. 11 yaşındakı erkek çocuğun kurtarılması için 15 bin dolar teslimatı da gizli kamerayla kaydedildi. Aracı kişi, parayı Antep’te sadece Suriyelilerin çalıştığı IŞİD irtibat bürosuna teslim etti. Burada paranın tam olup olmadığı para 250 kadın kurtarıldı sayma makineleriyle kontrol edildi. Ardından Suriye’de bir otelde bekleyen Ebu Mital’e paranın ulaştığına dair Whatsapp üzerinden mesaj geldi, çocuğun teslimatı için birinin onunla telefonla bağlantıya geçeceği iletildi. Ebu Mital, son bir yılda 250 Ezidi kadın ve çocuğu IŞİD’den geri aldığını ve bunun için örgüte 2.5 milyon dolardan fazla para ödediğini anlattı. IŞİD elindeki Ezidi kadın ve çocukları numaralandırarak, fotoğraflarıyla birlikte dijital ortamda satışa sunuyor. Genç kadınlar için 20 bin dolar talep ediliyor. Avrupa basınına baktığınızda oysa tam katıksız bir “Eski tas, eski hamam” tablosu çıkıyor ortaya. “Türkiye’nin isteği üzerine” (El Pais) düzenlenen buluşma; “taktik bir zirve” (La Stampa) diye tanımlanıyor. “Her şeyi konuş, hiç hayır deme, zamana yay. Çetrefil mevzulara girme” (Repubblica) şeklinde özetlenen “taktik zirve” için değerlendirmeler özetle şöyle: “Söylenenlerle, düşünülenler arasındaki mesafe, Avrupa diplomasisinde nadiren bunca büyük olur. Avrupalılar Türklere 3 milyar (Avro) vaat ediyor ama bunun ne zaman ve kim tarafından verileceği belli değil. Vize liberalizasyonu diğer vaat. Bu da sırf öğrenciler ve belli meslek grupları için olacak. Brüksel ayrıca bir dizi müzakere başlığı açmayı da taahhüt ediyor. Burada da başlık açmak ve kapamak arasındaki süre (kim öle, kim kala!) çok uzun olabiliyor. Hele Renzi’nin dediği gibi yüksek ‘Avrupa standartlarının çıtası’ kullanılırsa. Buna rağmen Ankara ile şu esnada tekrardan ‘ayrıcalıklı ilişkiler’ kurmak için 28 hükümet başkanının Brüksel’e gelmesi, Erdoğan rejimi için siyasi bir zaferdir. Türkiye’nin IŞİD karşıtı koalisyonda ve Batı içinde marjinalleştiği bir dönemde, Rus uçağının düşürüldüğü, iki gazetecinin hapsedildiği ve Kürt avukat (Elçi’nin) tam öldürüldüğü sıradaki bu zirve, Erdoğan’a şiddetle ihtiyaç duyduğu uluslararası bir saygınlık cilası vermiştir!” Demek ki neymiş? Türkiye’ye yeniden “üyelik” havucu gösterilerek, sil baştan “ayrıcalıklı bir ilişki” kurulmuş. İstenen hep bu değil miydi? “Ayrıcalıklı ortaklık”... Eski tas eski hamam. Tellaklar bile aynı. İsrail barış sürecinde AB ile ilişkileri dondurdu srail hükümeti, Avrupa Birliği’nin (AB), illegal Yahudi yerleşimlerinde üretilen mallarla ilgili kararına tepki olarak birliğin Filistinİsrail barış sürecindeki rolünü askıya aldı. İsrail Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Emanule Nahson, yaptığı yazılı açıklamada, “(Başbakan Benyamin Netanyahu’nun talimatı doğrultusunda) AB ile barış süreci ile alakalı tüm iletişim kanalları kapatıldı” ifadesini kullandı. AB, 11 Kasım’da, İsrail işgalindeki Batı Şeria’da yerleşim birimlerinde üretilen ürünlerde “İsrail malı” etiketi kullanılmasını engelleyen bir karar almıştı. İ C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle