Katalog

Çarşamba 18 Kasım 2015 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: ZARİFE SELÇUK Korku maç iptal ettirdi Hannover’deki AlmanyaHollanda dostluk maçı, bombalı saldırı olacak ihbarı üzerine iptal edildi. Stat içinde bomba aranırken, stat çevresinde patlayıcı yüklü araç bulunduğu iddia edildi ihatçılar Avrupa futbolunu da vurdu. Cuma günkü Paris saldırılarında FransaAlmanya dostluk maçının oynandığı Stad de France stadının canlı bombaların hedef almasının ardından, AlmanyaHollanda dostluk maçı güvenlik gerekçesiyle iptal edildi. Almanya’nın göçmenlerin yoğun yaşadığı kentlerinden Hannover’daki stat kapıları dün gece maçın başlamasına 1.5 saat kala açılmıştı ki, 15 dakika sonra maçın iptali ve stadın tahliyesi emri geldi. Hannover Emniyet Müdürü Volker Kluwe “Birilerinin stadyumda patlayıcı düzenek infilak ettirmek istediğine dair elimizde somut kanıt var” dedi. Kluwe, tahliyeden bir saat önce aldıkları ilk tehdidin sahte çıktığını, ilk buldukları nesnenin zararsız olduğunu aktarıp ekledi: “Bu kez saldırı planlandığına dair ciddi bir ipucu var.” İlk alarmda statta bir valiz bulunduğu iddia edildi. haber 7 C mas de Maiziere “Merkez garı kısmen kapatıldı, toplu taşıma kısmen yapılmıyor” dedi. Polis Hannvoer 96 kulübüne ait olan stadı kuşatıp yolları kapattı. İkinci stat olan TUI Arena’daki konserin ise yapılıp yapılmayacağı ilk etapte netleşmedi. Tüm bunlar Fransa’nın evsahipliğindeki 2016 Avrupa Şampiyonası ile ilgili güvenlik endişelerine tuz biber ekti. Taraftarlara “Panik olmadan stadı hızla terk edin” anonsu yapılırken, Almanya ile Hollanda milli takımlarının oyuncuları güvenli bir yere götürüldü. Teröre boyun eğmediklerini göstermek için stada gidip maçı izlemeye hazırlanan Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Hannover havaalanından Berlin’e geri döndüğü belirtildi. ‘Sebep Sensin’ Demeden Olmaz ilimsel bilginin sonuçları tüm dünyaya akademi dışında, ekonomik ilişki ve teknolojiyle yayılıyor. Ama ekonomilerin de bilimsel bilginin de farklı coğrafyalarda farklı nedenlerle aynı hızla gelişmediği bir gerçektir. Tarihin anlattığı; farklı gelişen coğrafyaların birbirinin düşmanı, köstekleyicisi olduklarıdır. Burada kendini hep üstün gören, gerçekte teslimiyetçi ideolojilerden, bundan sonuna kadar yararlanan emperyal heveslerden söz ediyoruz. HHH Şimdi hepimiz hızla koyulaşan, kimilerinin “3. Dünya Savaşı” demekten kendini alamadığı bir alaca karanlıktayız. Herkesin kendine göre bir tanımı, tarifi var. O yoldan gidersek bizi de yanıltması kaçınılmaz olan tarife göre; “bir yanda İslamcı terörün, öteki tarafta uygarlığın yer aldığı” bir dünya savaşı bu. Kategorik olarak reddetmeyi salık veriyorum. “Tarafları” iyice irdelemeden bu tezi kabul edemeyiz. Ortadoğu’daki geri kalmışlığı, geri kalmışlıkta İslamın rolünü araştıracaksanız tarihin derinliklerine dalmanız gerekecektir. HHH O kadar geçmişe gitmeyelim ama İslam ülkelerinde araştırmanın, bilginin dogmalara yenildiği tarihten bu yana Batılı böbürlenmenin; emperyal heveslerin, acımasız sömürgecilik uygulamalarının, geri kalmışlığı büyük bir mutlulukla keşfeden oryantalizmin, derin, birbirinden çok farklı öfkeli çıkışlara yol açtığı bir gerçektir. Öfkenin baş kışkırtıcısı onu büyük bir ustalıkla kullanabileceğinden emin olan emperyalist Batı oldu. Batı için büyük tehlike, bu öfkeyi doğru bir rotada geliştirme potansiyeli taşıyan sosyalizmdi. Onun en azından bir süre için devreden çıkartılmış olması bugün bir Frankenstein olarak Batı’nın rüyalarına giren İslamcı terörün hız kazanmasının da nedenidir. HHH İslam âleminde dogmatizmin kesin egemenliğinin ilanı olan dönemlere kadar gitmeyelim. Ama malzeme oralardadır. Şimdi yine sorunu El Kaide, IŞİD vb. olarak tarif ediyor, onları yaratanların kimler olduğunu, hangi verimli arazide büyük bir özenle nasıl yetiştirdiklerinin bilinmesini ise istemiyorlar. Kendi coğrafyalarında dinin dogmatizminin nasıl yenilgiye uğratıldığını biliyorlar, ama Ortadoğu’daki bağnazlığın kurbanı olan halkların sorunu kendilerinin çözmesinden yana olmak işlerine gelmiyor. HHH Ortadoğu’da kafa kesen, “cennet umudu” ile kendini patlatan terör dalgasının sona ermesi emperyalist müdahalenin reddi ile mümkündür. Terörün kışkırtıcılarının kitabında utanmak yoktur. Irak’ta terörü serbest bırakan savaşın sahibi onlardı. Mısır’da halkın devrimci isyanını çalanlar onlardı, Libya’da uzun süre sönmeyecek terörün zincirlerini serbest bırakan onlardı. Ve şimdi yine toplanıyor, dağılıyor, tekrar toplanıyor; zenginlikleri elden kaçırmamak için sureti haktan görünmeyi nasıl başarabileceklerini tartışıyorlar. HHH G20 buluşması da böyle bir buluşmaydı. Ama “artık yeter” denilebilir mi? Zamanı geldi mi, hiç değilse yakın mı? İslamcı terörü emperyalistler durdurmazlar. Ona ihtiyaçları var. Teröre ihtiyacı olmayanlar bu toprakların insanlarıdır. Çare onların ellerinde, tekrara düşmeden yaratıcı olmayı başarırlarsa, yaşadıkları uzun, yorucu, unutulduğu varsayılan çok da uzak olmayan tarihin içindedir. B Merkel geri döndü Polis stadda arama yaptı. Stadın yakınında bomba yüklü bir araç bulunduğu iddia edildi. Bu sözler statta patlayıcı bulunduğuna yorulurken, stadın yanında ambulans görüntüsü verilmiş patlayıcı yüklü bir araç bulunduğu, bununla stada dalıp katliam işlemenin planladığı iddiası patlak verdi. Bild gazetesi hem cihatçı saldırganların hem de stada patlayıcı yerleştirilmesinin sözkonusu olduğunu iddia etti. Bild’e göre uyarıyı yapan Fransa istihbarat servisi. Bomba şüphesiyle merkez garı da tahliye edildi. İçişleri Bakanı Tho Gar, yollar kapandı İntikam timi gibi iyarbakır’ın Silvan, Bismil ve Sur ilçelerindeki sokağa çıkma yasakları ile ilgili incelemelerde bulunan CHP heyeti tarafından hazırlanan raporda, sokağa çıkma yasağının uygulandığı bölgelerden halkın daha önce tahliye edilmediği, mahallelerin savaş alanına çevrildiğine işaret edildi. Raporda, ev, okul ve camilerin duvarlarına yapılan “Esedullah timleri burada” şeklindeki FIRAT yazıların da opeKOZOK rasyonlara katılan personelin “intikam duygusuyla hareket ettiği” kuşkusu doğurduğuna işaret edildi. Raporda yer alan tespitlerden bazıları şöyle: HALK YIKIMA UĞRADI Zaten yoksul olan mahallelerde insanlar işlerinden yoksun kaldıkları için ekonomik ve sosyal yıkıma uğradı. ÇOCUKLARDA TRAVMA 3 yıl süren çözüm sürecine büyük umut bağlayan bölge insanı yaşanan çatışma süreci nedeniyle kamu otoritelerine ve güvenlik kuvvetlerine güven duymakta zorluk çekiyor. Özellikle çocuklar travma geçiriyor. İnsanlar mahalleleri sessizce terk etmeye başladı. TARAFLARDA ÖFKE VAR Çözüm sürecinden sonra yaşanan ve kentlere taşınan bu yoğun çatışmalar sonucunda halk çatışmanın taraflarına eşit oranda olmasa bile öfke duymaya başladılar. Bu durumun 40 yıl yaşanan süreçte bir ilk. YASAK NORMALLEŞTİ Valiliklerce, 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu dayalı olarak ilan edilen sokağa çıkma yasaklarının yasal ve anayasal dayanaklarının bulunduğuna dair kamuoyunda yaygın şüpheler var. Toplumda sokağa çıkma yasaklarının bir idari pratik haline dönüşeceği endişesi hâkim. HALK TAHLİYE EDİLMEDİ Sokağa çıkma yasağının ilan edildiği bölgelerden halk daha önce tahliye edilmediği ve üstüne üstlük mahallelerin adeta savaş alanına çevrilmesiyle so SİLVAN’DAN GELEN GÖRÜNTÜLER CEHENNEMİ ANLATIYOR D nuçlanan operasyonların halkın can ve mal güvenliğini açık bir şekilde tehlikeye attığını, sivil ölümlerinin bir nedeninin de bu olduğu, ayrıca operasyonlardan sonra yapılan incelemelerin evlerin okulların, camilerin, duvarlarına yapılan yazılamalardaki ifadelerin (örneğin esadullah timleri burada şeklindeki) güvenlik için yapılan operasyonlara katılan personelin maksadını aşarak adeta intikam duygusuyla hareket ettiklerine dair kuşkular uyandırdığı, özellikle de Silvan’da tepelere konuşlu tanklardan top atışı yapılmasının hiçbir izahının bulunmadığı ve ülkenin iç savaşa sürüklendiği görüntüsü verildiği, CHP Diyarbakır milletvekili adayı Naci Sapan, raporda işaret edilen duvar yazılamalarına işaret ederek, “Özellikle bu konunun aydınlatılması gerekiyor. Bu mesajın kaynağını kimse tespit edemedi. Yazılamaların yapıldığı yer benim doğup büyüdüğüm mahalle. İnsanlar o dönemde pencerelerden kafalarını bile çıkaramamışlar. Bunun kim olduğu açıklığa kavuşturulmalı” dedi. l ANKARA Korku filmi değil ‘Esedullah Timi’ne inceleme ALİCAN ULUDAĞ çişleri Bakanlığı, Silvan’da özel İ harekât polislerinin yazdığı duvar yazılarına inceleme başlattı. PKK’nin gençlik yapılanması YDGH üyeleri tarafından duvarlara “PKK ve özyönetim”, “PKK burada TC nerede”, “Burası mezarınız olacak” yazılarına karşın, operasyonun tamamlanmasının ardından Özel Harekât Polisi ile Jandarma Özel Harekât timleri tarafından “Türk’ün gücünü göreceksiniz”, “Türk Sen övün değilsen itaat et”, “Esedullah Timi burada”, “Devlet geldi” gibi yazıların yazılması dikkat çekmişti. Jandarma Genel Komutanlığı da operasyonun tamamlanmasının ardından, provokasyona açık şekilde yaya olarak askerlerin çıkarılmasına ilişkin soruşturma başlattı. Askeri kaynaklar, soruşturmanın komuoyuna, “cezalandırma için soruşturma açıldı” mantığıyla duyurulmasına tepki gösterdi, soruşturma illa ceza anlamına gelmez” değerlendirmesini yaptı. Tekbirli, kurşunlu şarkılı ‘kutlama’ ırnak’ın İdil ilçesinde özel Ş harekât polislerinin operasyon öncesi görüntüleri dehşete düşürdü. YouTube’a 16 Kasım’da “Diyarbakır’da terörist kalmadı bu da kutlamamız.! Ya Allah Bismillah.!!” notuyla paylaşılan videonun Şırnak’ın İdil ilçesinde önceki gün operasyondan önce çekildiği belirtildi. Görüntülerde yüzü siyah kar mas Ankara bombacısı kredi kartı dolandırıcısı çıktı keli özel harekât polisleri, Akrep tipi zırhlı polis araçları ve TOMA’ların önünde toplanıyor. Bir polisin sırtına Türk bayrağı astığı görülürken, polis araçlarında Mustafa Yıldızdoğan’ın “Ölürüm Türkiyem” şarkısı çalıyor. Ellerinde ağır silahlar bulunan özel harekâtçılar havaya binlerce mermi sıktıktan sonra tekbir getiriyor. l Yurt Haberleri A nkara’da 102 yurttaşın yaşamını yitirdiği canlı bomba saldırısını gerçekleştiren IŞİD militanlarını Gaziantep’ten Ankara’ya getiren aracı kullandığı belirlenen ve polisin Gaziantep’te evine yaptığı baskın sırasında üzerindeki bombaları patlatan İbrahim Halil Durgun’un kredi kartı komisyonculuğu yaptığı, bu yolla piyasayı 1 milyon 100 bin TL dolandırdığı belirtildi. Habertürk’ün haberine göre Durgun ikinci eşi ile evlendikten sonra Suriye’ye gitti ve eğitim aldı. Tahir Elçi: Keskin nişancılar vurdu SELİN GÖRGÜNER Diyarbakır Barosu Başkanı Elçi Nusaybin’de öldürülen Selamet Yeşilmen’in otopsi raporunu değerlendirdi M PKK’ye çağrı: Sivil alandan uzaklaşın azlumDer, Diyarbakır şubesi, Silvan’la ilgili raporunu açıkladı. MazlumDer Yönetim Kurulu üyesi Derya Tanrıverdi, yasağın uygulandığı 3 mahalleden yaklaşık 25 bin kişinin evlerini terk ettiğini belirterek, güvenlik güçlerince duvarlara yazılan yazıların sivillere yönelik nefret durumuna işaret ettiğini, bunu yazanların saptanarak, soruşturma açılmasını istedi. PKK ve YDGH’ye çağrıda bulunan Tanrıverdi, “PKK tarafından çatışmalar derhal sivil alandan uzaklaştırılmalı, gündelik hayatı şiddet kullanmak suretiyle aksatan YDGH silahlı eylemlerini, yol kesme ve benzeri hareketlerini durdurarak legal alana dönmeli ve şiddete dayalı hareket tarzını terk etmelidir” dedi. l DHA usaybin’de geçen pazar günü evinin önünde vurularak yaşamını yitiren Selamet Yeşilmen’in otopsi raporunu gazetemize değerlendiren Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, Yeşilmen’in keskin nişancılar tarafından kullanılan mermisi normalden daha hızlı giden ve N vücutta parçalanan bir silahla vurulduğunu belirtti. Mardin Adli Tıp Kurumu’nda yapılan otopside Yeşilmen’in “penetran (aşırı delici) cisim yaralanmasına bağlı kemik kırığı ve çoklu organ yaralanmasına bağlı kanama” nedeniyle hayatını kaybettiği belirtildi. Otopsi tutanağında Yeşilmen’in ölümüne neden olan silahla ilgili bir bulgudan bahsedilmezken, vücudundan çıkarılan altı metal parçasının ne tür bir mühimmat olduğunun saptanması açısından balistik inceleme için Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesine karar verildi. Kaymakamlık, Yeşilmen’in şarapnel parçasıyla öldüğünü, bölgede operasyon olmadığını savundu. Otopsi raporunu değerlendi ren Elçi, “Penatran cisim yaralanması dedikleri aşırı delici bir cismin neden olduğu yaralanma türüdür. Raporu incelediğimizde Yeşilmen’in ölümünde keskin nişancıların kullandığı normalden daha hızlı giden mermi türünün kullandığı görülüyor. Bu silahtan çıkan mermi normalden çok daha hızlı gittiği için vücudun içinde dağılarak parçalanıyor. Kırıklara ve çoklu organ yaralanması sonucu ölüme neden oluyor. Vücutta bir giriş izi dışında birden çok çıkış noktası oluşuyor. Otopsi raporunda belirlenen iç batın ve göğüs içi kısmındaki çoklu organ harabiyeti de bu tespiti doğruluyor. Cizre’de sokağa çıkma yasağı sırasındaki ölümlerde de bu tür bilgiler aldık ” dedi. C M Y B