15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Olaylar ve GOrUSler KÜLTÜR SANAT Cuma 13 Kasım 2015 lek, Sabancı, Demirel, İnönü, Vehbi Koç... Aşklar, kavgalar, kıskançlıklar, dayanışmalar... Buluşmalar, dağılmalar... Düşler ve düşüşler... Dinmeyen heyecan... Müşfik Kenter, Şükran Güngör, Kâmran Yüce ve daha niceleri... Ve hep “elini taşın altına koyan bir Yıldız Kenter”! Yıldız Kenter’in hayat hikâyesi, tiyatromuzun övünç kaynağı, eşsiz bir sanatçıyı ayrıntılarıyla tanıtmakla yetinmiyor, aynı zamanda ülkenin son elli, atmış yıllık kültür yaşamına da ışık tutuyor. Sanatdevlet ilişkisini de irdeliyor. Dünyanın başka bir ülkesinde olsa bugüne dek Yıldız Kenter heykelleri dikilmiş, okul kitaplarında ona sayfalar ayrılmış olurdu. Kenter Tiyatrosu ulusal ve evrensel bir kültür merkezi olurdu. Şimdiki gibi yokluğa, hiçliğe terk edilmezdi! Alın okuyun kitabı, bana hak vereceksiniz... İşte tadımlık birkaç satır: “Her şeyin kıymetini çok iyi bildik, çünkü her şeyimiz çok azdı, çok hesaplıydı. Yine de elinden geldiğince, hiçbir şeyden mahrum etmedi annem bizi. Ders verdi, tercüman olarak çalıştı. Hiç durmadı. Ama annemin yanı sıra, bir çocuk olarak en fazla mesuliyeti de ben yükleniyordum. (…) Gün oldu komşu evlere bile gittim temizlik yapmak için. İki elin çıkardığı sesi duymaya o zamandan alıştırdılar beni: ‘Öyle temiz yıkıyorsun ki bulaşıkları, bravo! Senden daha iyi tertipleyen yok bu evi, bravo!’ O iki elin çıkardığı sesi duymak benim zaafım oldu. Bana bakılsın, ben sevileyim, ben beğenileyim. Bu bir zaaftır, ama ben bu zaafı bugün de bir güce dönüştürmeye çalışmaktayım. Her gelen yeni iş bir imtihan oluyor. Ben hem seviyorum hem korkuyorum o imtihandan. Ama o ses yok mu, o ses? Beni peşinden sürükleyen çok cazip bir zaaf o. Çocukken de peşinden giderdim, şimdi de gidiyorum.” Teşekkürler Yıldız Kenter. Teşekkürler Dikmen Gürün. İyi ki varsınız! Egemenler Twitter’ı neden sevmez? Prof. Dr. A. SELAMİ SARGUT Başkent Üniversitesi 16 [email protected] EDİTÖR: ÖZGÜR MUMCU ve SİNEM USER KARA rwell’in 1984 adlı yapıtı, insanoğlu için öngörülen olumsuz ütopyaların en çarpıcı öykülerinden birini anlatır. Gücü ele geçiren egemenlerin teknoloji yardımıyla iktidarlarını nasıl pekiştirdiklerinin öyküsüdür. İkinci Dünya Savaşı’na sürükleniş serüvenini, savaşın tragedyalarını, soluksuz yaşayan entelektüeller savaş sonrası büyük bir umutsuzluk içindeydiler. Güce bir türlü doymayan egemenlerin toplumları totaliter rejimlere sürükleyecekleri korkusunu yaşıyorlardı. Teknolojinin savaşmaya niyetli egemenlerin ellerine verdiği silahların yok edici gücü gün be gün artıyordu. Üstelik gelişen teknolojinin egemenlerin yönetilenler üzerindeki denetim gücünü artırıcı etkileri de söz konusuydu. Bilginin toplanması ve dağıtımını denetleme mekanizmaları, teknoloji nedeniyle merkezleşme eğilimi gösteriyor, bireyin bilgi edinme, paylaşma olanakları kısıtlanıyordu. Orwell’in 1984’ü umutların tükendiği, demokrasi beklentilerinin yittiği bir bağlamda yazılmıştır. Orwell’in dünyası totalci iktidarların emrine girmiş, totalci teknolojileri anlatır. Merkezi bilgisayarlar ve onların rahip ve rahibeleri vardır. Yapılar, bireylerin anlık denetimlerini yapan egemenlerin emrindedirler. Ağabey hepimizi gözetlemektedir. Orwell’in dünyası sanayi devriminde kalmış bir dünyaya benzemektedir. Oy O Sosyal medya araçları güç eşitleyici niteliklere sahiptir. Bireylerin hareket alanını genişletmekte, ulaşılmaz olanları yakına getirmektedir. menleri rahatsız eder. Hemen “sen kim oluyorsun?” ya da “haddini bil!” benzeri babalanmalar başlar. Toplumsal statülerini, egemenlik pozisyonlarını kişisel donanım, eğitim ve uzmanlık yerine resmi güç tabanı üzerine kurmuş olanlar, güç mesafesi azaldıkça daha fazla gürültü çıkarırlar, çatışma olanakları yaratırlar. İşin sonu kural ve yasa dışı kaba güç gösterilerine ulaşır. Güç mesafesinin önlediği demokratik katılım, Twitter gibi sosyal medya aracılığıyla sağlanabilmektedir. sa toplumlar sanayi ötesine dönüşmeye başladığında teknolojinin gelişme yönü yeni seçenekler yaratmaya başladı. Önce transistörün, ardından yüksek kapasiteli bilgisayar çiplerinin gündeme gelmesi geleceği değiştirdi. Egemenlerin denetimindeki dev bilgisayarlar, küçük kişisel bilgisayarlara dönüşerek bireylerin emrine girdi. Merkezdeki gücün bir bölümü, kişisel bilgisayarlar aracılığıyla paylaşıma açılmaya başladı. Her kişisel bilgisayarın doğrudan denetlenmesi zorunluluğu yasal ve toplumsal açıdan güç merkezlerinin işini zora soktu. Güç mesafesi Bireylerin özgürlük alanlarının daraltıldığı, gücün merkezde toplandığı toplumsal ve siyasal yapı lar, yönetenlerle vatandaşlar arasındaki güç mesafesini büyük ölçüde açar. Geçmişten taşınan değerler, ülkemiz insanını, yüksek statü ve pozisyona sahip kişilerin, kendisinden daha güçlü olduğuna inandırır ve güç mesafesini kabullenmesine neden olur. Böylesi bir inanç halkın, statü ve gücün kaynağının kendisi olduğu gerçeğini kavramasını zorlaştırır. Bu durum güç tekeli kurma peşindeki siyasetçilerin işine gelir. Çünkü halka hesap verebilir olmaktan kurtulurlar. Yüksek güç mesafesi, acımasızca kullandıkları güçleri aracılığıyla toplumu kolayca yönlendirme ve yönetme olanağını sağlar. Yüksek güç mesafesi sorgusuz bir itaatin yollarını açar. Bu nedenle güç mesafesindeki en ufak bir aşınma bile ege Güç mesafesinin yüksek olduğu ülkelerde Twitter gibi sosyal medya araçlarının etkisi büyük olmaktadır. Sosyal medya araçları, yönetenlerin yüksek tutmaya çalıştıkları güç mesafesi için tehdit oluşturmaktadır. Twitter’ın üzerine bu denli gidilmesi, ulaşılmaz sanılan güçlülere ulaşmada oldukça etkili olduğunu göstermektedir. Sosyal medya araçları güç eşitleyici niteliklere sahiptir. Bireylerin hareket alanını genişletmekte, ulaşılmaz olanları yakına getirmektedir. Güç mesafesi nedeniyle gazetecilerin sormaya, köşe yazarlarının yazmaya korktuğu konular gündeme gelebilmektedir. Güç mesafesinin önlediği demokratik katılım, Twitter aracılığıyla sağlanabilmektedir. Düşünceler üretilebilmekte, eleştiriler yöneltilebilmektedir. Güç mesafesinin engellediği sesini çıkarma özgürlüğü sosyal medya aracılığıyla gündemdedir. Sosyal medya süregelen bir “gezidir”. Güç mesafesinin azalması güçlülerin hesap verebilirliği açısından yeni olanaklar getirecektir. Güç eşitleyici mi? özü hiç dolandırmadan söyleyeceğim: Dikmen Gürün’ün yazdığı “Tiyatro Benim Hayatım: Yıldız Kenter’in Hayat Hikâyesi” (Yapı Kredi Yayınları) muhteşem bir eser. Elimden düşürmeden soluk soluğa okudum. Anımsayarak, gülümseyerek, öfkelenerek, eğlenerek, öğrenerek, şaşarak, üzülerek, sevinerek, kahrolarak okudum... Dikmen Gürün’ün başarısı, Yıldız Kenter’in yaşamöyküsünü anlatırken duyguyla düşünce arasında; genelle özel olan arasında; bilimsel araştırmayla edebiyat tadı arasında kurduğu dengede... Gözleme, araştırmaya, Yıldız Kenter’le üç yıla yakın bir süre birlikte çalışmaya, Türkiye ve dünya tiyatrosuna ilişkin kültürel birikime, sayısız görüşmeye, farklı kaynaklara ulaşmaya, bilgiye, düşünceye, duyguya dayalı bir çalışma. Değerlendirme, yorumlama, sentezleme gücüyle taçlanan bir çalışma. Hiç Sönmeyen Yıldız ‘Tiyatro Benim Hayatım’ S Alkışlar, alkışlar Evet kitap titiz bir bir araştırmanın ürünü. Çocukluğundan günümüze Yıldız Kenter’in yaşamı: Çabası, var olma nedeni, tutkusu, aşkı, özel tiyatro serüveni, cesareti, çevresi, Kenter Tiyatrosu’nun yenilikçiliği (Pinter, Osborn, Wesker), yerli oyun öncülüğü (M.C. Anday, N. Cumalı, H. Sayın), Çehov tutkusu, öğretmenliği, bir “okul” oluşturması, o “Kenterler Okulu”ndan yetişen yüzlerce öğrenci... Kendi özel tiyatrolarını kurmak için o bina için verilen savaş, mücadele... Ulunay, Burhan Fe Tiyatro hâlleri TEŞEKKÜR Gonca Büyüktaş’ı yitirişimizin ardından acımızı paylaşan, desteklerini esirgemeyen tüm çalışma arkadaşlarımız, akrabalarımız ve dostlarımıza teşekkür ediyoruz. 10 Kasım 2015 salı günü, sonsuzluğa uğurladığımız Canımız Annemiz T.C. AYBASTI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN (AİLE MAHKEMESİ SIFATIYLA) ESAS NO: 2009/15 Esas KARAR NO: 2013/94 DAVACI: İSMAİL GÜRSES 20939570016 Esenli Mah. Boğmalık Mevkii Sok. No. 7 Aybastı/ ORDU VEKİLİ: Av. BİLGE HİLAL ÇALIŞKAN İstiklal Cad. 1. Sokak Aybastı/ ORDU DAVALI: EVELYN MARİA LUİSE HAİDACHER 6060 Hall İn Tirol Krajnecstrasse 12 A Tirol Avusturya DAVA: Tenfiz Tanıma DAVA TARİHİ: 13/01/2009 KARAR TARİHİ: 18/04/2013 Davacı İSMAİL GÜRSES aleyhine mahkememizde açılan tanıma ve tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda: HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle 1Davanın KABULÜNE Ordu ili, Aybastı ilçesi, Esenli Mahallesi cilt: 4, hane: 113, BSN. 60 sırasında kayıtlı 20939570016 TC No’lu, İsmail Gürses ile Avusturya uyruklu 24.11.1968 doğumlu Evelyn Maria Luise Haidacher Gürses’in BOŞANMALARINA ilişkin Avusturya Hall in Tirol Sulh Mahkemesi’nin Bölüm 2, 6 Aralık 1996 tarih ve 21.11.1996 kesinleşme tarihli boşanma kararının TENFİZİNE Alınması gerekli 8.70 TL harcın davacıdan tahsiline Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına Dair davacı vekilinin yüzünde davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/04/2013 İşbu ilanın ilan tarihinden itibaren 7 gün sonra yapılmış sayılacağına dair tebliğ yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 14/05/2013 “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 179097) BÜYÜKTAŞ AİLESİ T.C. ELAZIĞ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN 2014/511 ESAS Davacı, LG Electronics Tic. Aş. ile davalı Teknopazar Elek. Eşya İnş. Mal. Kırt. Gıd San. Tic. Ltd. Şti. arasında mahkememizde görülmekte olan iflas (iflasın açılması) davası nedeniyle; Açılan bu davanın duruşması 19/01/2015 günü saat 09.05’e bırakılmıştır. İİK.’nin 158/2. ve 166/2. maddeleri uyarınca alacaklıların, itiraz etmek isteyenlerin ve davaya katılmak isteyenlerin işbu ilan tarihinden itibaren 15 gün içinde mahkememize müracaat etmeleri ilanen tebliğ olunur. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 98654) T.C. İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI Esas No: 2015/377 Esas Davacı 5 KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ile Davalılar YUNUS ÇOBANOĞLU, ERDOĞAN GÜMRÜKÇÜ, HAVA ZERENÜZ vd. arasında mahkememizde görülmekte olan Kamulaştırma (Bedel Tesbiti Ve Tescil) davası nedeniyle; Mahkememizde dava konusu; İstanbul İli. Sancaktepe İlçesi, Paşaköy Mahallesi, 610 parsel sayılı taşınmazın, Kuzey Marmara Otoyolu (3. Boğaz Köprüsü) projesi kapsamında kamulaştırma işlemlerinin yürütülmesi için Ulaştırma Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğünün 18/06/2014 tarih ve 64 sayılı Kamulaştırma İşlemine Başlama Kararı alındığı, anılan karara istinaden kamulaştırma bedelinin tespiti talep edilmiş olup, kamulaştırma ile ilgili diğer bilgiler aşağıda gösterilmiştir. 1 Kamulaştırılacak taşınmaz malın tapuda kayıtlı olduğu yermevkiipaftaadaparsel numarasıyüzölçümüvasfı: İstanbul İli, Sancaktepe İlçesi. Paşaköy Mahallesi. 610 parsel sayılı, arsa vasfındaki taşınmazın kamulaştırılacak 4.052,81 m2’lik kısım. 2 Taşınmazın maliki; Türkan Çobanoğlu, Sabri Çobanoğlu, Saadet Yavuz, Abdulcebbar Çobanoğlu, Gevi Çobanoğlu, Sedat Çobanoğlu, Yunus Çobanoğlu, Verdi Çobanoğlu, Erdoğan Gümrükçü, Mehmet Özcan, Vedat Çobanoğlu, Elif Nazlı Çobanoğlu, Celal Bülbül, Murat Siyok, Ahmet Tekin Bostancı, Yalçın Düzgün, Kasım Keçioğlu, Ali Soykan, Kibriye Şengün, Salih Demirkara, Halil İbrahim Özadanır, İsmail Özadanır, İhsan Özadanır, Mustafa Şahin, Cemal Kavalı, Necmiye Koşansu, Şadiye Korateş, Havva Zerenüz. 3 Kamulaştırmayı yapan idarenin adı: KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ, 4 2942 sayılı kanunun 14. maddesi uyarınca tebligat tarihinden itibaren 30 gün içinde kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal ve maddi hatalara karşı adli yargıda düzeltim davası açılabilir. 5 Açılacak davalarda husumetin KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE yöneltilmesi gerekmektedir. 6 Otuz günlük yasal süre içinde kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal davası açanların dava açtıklarını ve yürütmenin durdurulması kararı aldıklarını belgelendiremedikleri takdirde kamulaştırma işlemi kesinleşecek mahkememizce tespit edilecek kamulaştırma bedeli üzerinden taşınmaz mal kamulaştırmayı yapan idare adına tescil edilecektir. 7 Mahkememizce tespit edilecek kamulaştırma bedeli hak sahipleri adına Türkiye Vakıflar Bankası Sancaktepe Şubesine yatırılacaktır. 8 Davaya ve taşınmaz malın değerine ilişkin tüm savunma ve delillerin tebliğ tarihinden itibaren 2 (iki) hafta içerisinde mahkememize yazılı olarak bildirilmesi gerekmektedir. Keyfiyet 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 4650 sayılı Kanunun 5. maddesi ile değişik 10/4. maddesi uyarınca duyurulur. 20.02.2015 “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 176497) T.C. ÇORLU 1. İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2015/129 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Tekirdağ ili, Çorlu ilçesi, Muhittin mah, 2110 ada, 1 parselde yer alan, 8.879,00 m2 yüzölçüme sahip arsa üzerinde 1/54 arsa paylı, 20 numaralı dubleks mesken bağımsız bölümdür. Taşınmazın adresi, Zafer mah, Göksu sok, S.S. Gariban Yapı Kooperatifi No:4/20 Çorlu/Tekirdağ’dır. Çorlu Belediyesi plan ve proje müdürlüğünden yapılan araştırma sonucu ayrık nizam, 2 kat konut alanında bir kısmı da jeolojik açıdan sakıncalı alanda kalmakta olup; TAKS: 0,30 Emsal: 0,60 yapılaşma koşuluna sahiptir. Taşınmaz bodrum + zemin + bir normal + çatı katından oluşmaktadır. Betonarme karkas olarak inşa edilmiş yapının, dış cephesi akrilik esaslı boya ile boyalı, pencere doğramaları PVC doğrama çift cam olu, bina dışında ahşap pergule yapılmış bölümü mevcuttur. Binada mevcut durumda bağımsız olarak ayrılmış olan bodrum katın giriş kapısı çeliktir. Yapının zemin + normal + çatı katı bir bütün olarak kullanılmaktadır. Bu bölümünde giriş kapısı çeliktir. Dubleks meskenin zemin katı antre, banyo, ve salon hacimlerinden oluşmaktadır. Meskende iç mahal kapıları amerikan panel kapıdır. Salon zemini laminat parke, duvarları duvar kağıdı ile kaplı, tavanı alçı tavan üzeri dekoratif boyalıdır. Banyo duvarları tavana kadar fayans kaplı zemini seramiktir. Meskende üst katlara ahşap merdivenle çıkılmaktadır. Binanın 1.normal katında 2 adet oda ve banyo mevcuttur. Banyoda duş teknesi ve lavabo bulunmakta olup; zemin ve tavana kadar duvarlar seramik kaplıdır. Kattaki odaların duvar ve tavanları boyalı durumdadır ancak muhtelif bölgeler rutubete maruz kalmıştır. Yapının çatı katı bütün olarak tek mahal şeklinde kullanılmaktadır. Çatı tavan kaplaması ahşap lambiri, zemini ahşap döşemedir. Bu bölümden bitişik meskene geçiş için kapı bulunmaktadır. Mesken içerisinde panel radyatörler mevcut olup; kombi bulunmamaktadır. Keşif günü taşınmazın bodrum katının kapalı olması sebebiyle içerisine girilememiş ve değerlendirme yapının mimari projesi üzerinden yapılmıştır. Projesine göre bodrum katta kömürlük ve sığınak mahalleri bulunmaktadır. Taşınmaz yapı ruhsatına göre toplamda 149,m2 alana sahiptir. Kıymeti: 210.000,00 TL, KDV Oranı: %1 Yüzölçümü: 149 m2, Arsa Payı: 1/54 İmar Durumu: Ayrık nizam, 2 kat konut alanında bir kısmı da jeolojik açıdan sakıncalı alanda kalmakta olup; TAKS:0,30 Emsal:0,60 yapılaşma koşuluna sahiptir. Kaydındaki Şerhler: 1. Satış Günü: 23/12/2015 günü 11:00 11:10 arası 2. Satış Günü: 18/01/2016 günü 11:00 11:10 arası “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” Satış Yeri: Çorlu Belediyesi Kültür Merkezi Mezat Salonu, Tekirdağ Yolu Üzeri Satış şartları: 1 ihale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacaktan, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2015/129 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 16/10/2015 (İİK m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. (Basın: 177337) C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle