Katalog

19 AĞUSTOS 2014 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ortadoğu uzmanlarından Henri Barkey, ABD müdahalesinin örgütü caydırmayacağını söyledi 9 IŞİD bölgeyi mezhep savaşına sürüklüyor Hiç kuşkusuz ABD harekâtı Kürtlerin ciddi olarak moralini artırmıştır. Ancak İD için bu harekât caydırıcı olmayacak, aksine uluslararası çapta şöhretini meşrulaştırıcı bir zemin olacağı için de büyük memnunluk duyacaktır. İD’nin Irak içlerine ilerlemesi bölgeyi bir mezhep savaşına itmesi tehlikesini doğuracaktır ki bunun sonuçlarını ne Türkiye’nin, ne Irak’ın, ne Ürdün’ün, ne Suudi Arabistan’ın bertaraf etmesi mümkün olacaktır. li nedeni. Ana muhalefet kendisine çekidüzen vermezse, hatta radikal bir değişimden geçmezse, ilelebet muhalefet olarak kalacaktır. Değişimden de eskiye dönüşü, ki bazı muhalefet üyeleri bunu öneriyor, ima etmiyorum. AGİT gözlemcilerinin seçimlerde Erdoğan’ın her türlü devlet imkânını kullanarak usulsüz bir seçim kampanyası yürüttüğü saptamasını nasıl karşıladınız? H.B. Erdoğan hem devlet imkânlarını kullanarak hem de kendisine yakın medya kuruluşlarının destekçi ve muhalefeti neredeyse inkâr eden bütün tezlerini yüzde yüz savunan pozisyonundan yararlandı. Bu, bu açıdan bakıldığında hiç de eşit şartlarda yapılmış bir seçim değildi. Bütün bunlara ek olarak öbür adaylara karşı AKP’nin muazzam bir parasal üstünlüğü de bulunuyordu. Türkiye’nin güneyinde dehşet olayları yaşanıyor. IŞİD ya da İD’nin Erbil kapılarına dayanması üzerine Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Başkanı Barzani ve Ankara’nın, Washington’un yardımını istemesini nasıl karşıladınız? H.B. ABD’nin havadan insani yardım ve İD’nin belli mevzilerini bombalaması biçimindeki müdahalesi devam edip genişlese de, sadece Irak halkı, Kürtler ve Irak merkezi hükümetine toparlanmaları için zaman kazandıracaktır. Hiç kuşkusuz ABD harekâtı Kürtlerin ciddi olarak moralini artırmıştır. Ancak İD için bu harekât caydırıcı olmayacak, aksine uluslararası çapta şöhretini meşrulaştırıcı bir zemin olacağı için de büyük memnunluk duyacaktır. İD’nin Suriye ve Irak içlerine ilerlemesi bütün bölgeyi bir mezhep savaşına itmesi tehlikesini doğuracaktır ki bunun hesap edilemeyecek sonuçlarını ne Türkiye’nin, ne Irak’ın, ne Ürdün’ün, ne Suudi Arabistan’ın ne de Lübnan’ın bertaraf etmesi mümkün olacaktır. Bu son İD tehdidi Bağdat’la Erbil’in aralarındaki anlaşmazlıklara uzlaşmayla bir çözüm bulmaları için fırsat doğuracaktır. Kürtler İD saldırılarına direneceklerse Bağdat’ın, Türkiye’den bile gelse silah ve öbür yardım ların Kuzey Irak’a ulaşmasını sağlamak zorundadır. oy oranıyla seçimi kazanabilirdi. Yandaş medyanın zafer çığlıklarına rağmen Erdoğan daha yüksek bir oy oranıyla seçimi alsaydı manevra kabiliyeti de çok daha fazla olurdu. Bütün bunların ışığında hukuki açıdan başkanlık sistemini getirmesi zor olacak. AKP’nin gelecek seçimlerde anayasayı değiştirecek kadar milletvekili bulması zor. Erdoğan referanduma götürmeye kalkışabilir, ama bu da onun açısından çok riskli bir strateji. Çünkü Erdoğan, kendisinden sonra gelecek olan başbakanın popülaritesine kendi geleceğini bağlamış olacak. Peki, Erdoğan hakkındaki bütün yolsuzluk ve yasaları hiçe sayma suçlamalarına rağmen sizce hâlâ nasıl bu kadar yüksek bir oy almış olabilir? H.B. Bunun nedeni gayet basit: Türkiye 2002’ye kıyasla çok daha müreffeh bir ülke. Bir sürü alanda, sağlık ve eğitim alanında önemli adımlar atabilmiştir. Bunlar daha önce unutulan, görülmeyen, dikkate alınmayan halk yığınları açısından çok önemli gelişmeler. Bir de tabii ki muhalefetin projesiz, fikirsiz yola çıkması... Bu kadar yıldan sonra ana muhalefetin başarısızlığı AKP’nin ve Erdoğan’ın kazanabilmesinin en önem İstanbul’a Taşınıyor, ‘Akil Adam’ Oluyor İşte Gül’ün Yol Haritası Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Çankaya Köşkü’nde son 10 gününe girdi. Bugün Köşk’te cumhurbaşkanı olarak son resepsiyonunu sivil toplum örgütlerine verecek. Sonra da 28 Ağustos’ta yapılacak devirteslim törenine odaklanacak. LEYLA TAVŞANOĞLU Washington’daki önde gelen Türkiye ve Ortadoğu uzmanlarından Henri Barkey’le son Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonuçları ve İD’nin (IŞİD) Ortadoğu’ya dehşet salan saldırıları karşısında Kürtlerin direnç gösterememelerinin nedenlerini konuştuk. Barkey, önümüzdeki dönem Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığında Türkiye’yi eşi görülmemiş çalkantıların beklediğini tahmin ediyor. Barkey ayrıca yakın ve orta vadede bağımsız büyük Kürdistan devletinin kurulmasının da mümkün olamadığına dikkat çekiyor. Özellikle de Barzani’nin Irak merkezi hükümetinin kontrolü olmadan Kürt petrolünün üçüncü ülkelere Türkiye aracılığıyla satılmasının Washington’da tepkiyle karşılandığı mesajını açık açık veriyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aldığı yüzde 51.8 oy cumhurbaşkanı seçilen Tayyip Erdoğan’a çok istediği başkanlık rejiminin önünü açabilir mi? H.B. Aldığı oy oranı birinci tur zaferidir. Ancak bu Başbakan Erdoğan’ı ve yakın yandaşlarını düş kırıklığına uğratmış olmalıdır. Bu seçim sonuçlarının alınmasının üzerinden daha 24 saat bile geçmeden oynanmaya başlanan siyaset oyunları, onu sonuna kadar destekleyen yandaşlarının bütün iddialarına rağmen Erdoğan’ın elinin o kadar da güçlü olmadığını gösteriyor. Türkiye önümüzdeki dönem, tarihinde görülmemiş siyasi çalkantılar dönemine girebilecektir. Erdoğan, seçim kampanyasını bugüne kadarki cumhurbaşkanlarının hiçbirine benzemeyeceği sinyalleri veren bir söylem üzerinden yürütmüştür. Türkiye’nin parlamenter sistemi yürütme yetkisini başbakan ve Bakanlar Kurulu’na vermesine rağmen Erdoğan ülkeyi Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nden yönetmeyi amaçlamaktadır. CHP ve MHP’nin tartışmalı çatı adayı İhsanoğlu’na karşı çıkan pek çok MHP ve CHP seçmeninin sandığa gitmeyişiyle Erdoğan çok daha yüksek bir rdoğan ‘A’ tipi törenle karşılanacak Gül, 7 yıl önce görevini Ahmet Necdet Sezer’den Çankaya Köşkü’nde “sessiz” bir biçimde devralmıştı. Bir Köşk kaynağının deyişiyle “Boş bir Çankaya Köşkü” bulmuşlardı. Ancak şimdi Erdoğan ile yapılacak devir teslim günü için “A tipi devlet töreni” hazırlığı talimatı verildi. Erdoğan, TBMM’de yemin ettikten hemen sonra Çankaya Köşkü’ne gidecek. Gül kendisini yabancı devlet başkanları için uygulanan A tipi devlet törenine göre şeref kıtası ile birlikte karşılayacak. İki cumhurbaşkanı şeref kıtasını birlikte selamladıktan sonra tören salonuna geçecekler. Devir teslim yapılacak salonda yasama, yürütme ve yargı organlarının üst düzey yöneticileri, muhalefet partilerinin genel başkanları, yabancı büyükelçiler, milletvekilleri ve basın mensupları da olacak. Devir teslim töreninin ardından da eski ve yeni cumhurbaşkanlarının katılacağı bir resepsiyon verilecek. Abdullah Gül ve ailesinin 29 Ağustos sonrası dönemde ikamet yeri ise İstanbul olacak. Gül’ün İstanbul’a taşınma aşamasında belli bir süre şu anda kaldığı Dışişleri Konutu’nu kullanabileceği belirtiliyor. Gül’e devlet geleneklerinde belirtilen ve önemli bir bölümünü koruma polislerinin ve idari çalışanların oluşturacağı “yeterli sayıda maiyet” sağlanacak. Cumhurbaşkanı Gül’ün İstanbul’da bir çalışma ofisi de kurması bekleniyor. Eski cumhurbaşkanları Süleyman Demirel ve Ahmet Necdet Sezer konuklarını evlerinde ağırlamayı tercih ediyorlar. Gül’ün çalışma ofisinin konumu ise henüz netleşmedi. Ofisin İstanbul’da yaşayacağı konutunun içinde ya da çok yakınında olması çok güçlü bir olasılık olarak değerlendiriliyor. Gül ile birlikte değişik alanlarda bilgi birikimlerinden faydalanmak için atadığı kendi başdanışmanları da Köşk’ten ayrılacak. Bunlar arasında Zeynep Damla Gürel, Durmuş Yılmaz, Ahmet Ertürk ve Ahmet Sever yer alıyor. Gül’ün görev süresi boyunca bürokrasiden Çankaya Köşkü’ne atanan kamu görevlileri ise yeni cumhurbaşkanı görevine başladığında ya geldikleri kamu kurumlarına dönecek ya da bürokraside başka görevlere atanmayı bekleyecek. Bunların başında Genel Sekreter Mustafa İsen geliyor. Cumhurbaşkanlığı tarihinde üst üste iki cumhurbaşkanı ile görev yapan cumhurbaşkanı genel sekreteri bulunmuyor. Yeni cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da genel sekreterlik gibi son derece kritik bir göreve kendisine yakın bir ismi getirme olasılığı çok yüksek. Cumhurbaşkanı Gül, kısa süre önce yaptığı açıklamada partisi AKP’ye döneceğini belirtmişti. Ancak yakınındaki isimlerden edindiğimiz bilgi, görevinden ayrılır ayrılmaz “günlük” siyasetin içinde yer almayacağı şeklinde. Yurtdışında ABD eski başkanlarının, yurtiçinde ise Demirel’in yaptığına benzer biçimde üniversite ve sivil toplum örgütlerinde Türkiye ve uluslararası meseleler hakkında bilgi ve deneyimlerini paylaşması bekleniyor. Köşk kaynakları 29 Ağustos’tan itibaren “11. Cumhurbaşkanı” sıfatına sahip olacak Gül’ün izleyeceği yol için, “Bir çeşit akil insan rolüne sahip olacak. Akademik camiada, sivil toplum kuruluşlarında ve düşünce kuruluşlarında Türkiye’nin ve dünyanın meseleleri hakkında bilgi ve deneyimleri ışığında görüşlerini paylaşacak” değerlendirmesini yapıyorlar. E Gül İstanbul yolcusu Kürtlerin bağımsızlığına kim hayır diyebilir Siz son yazılarınızdan birinde bağımsız bir Kürdistan devletinin kısa ve orta vadede kurulması olanağı bulunmadığı görüşünü savunuyorsunuz. Neden? H.B. Bakın, Kürtler bağımsız bir devlet istiyorsa kim onlara hayır diyebilir? Iraklı Kürtler bu amaçla en çok yol alan gruptur. Büyük olasılıkla da Suriye’deki kardeşleriyle birlikte bağımsızlığı ilk onlar tadacaktır. Ama bu Türkiye ve İran topraklarını da içine alan bir panKürdistan kurulacağı anlamına gelmemektedir. Çünkü her iki ülkenin devlet altyapıları çok güçlüdür ve kendi kendilerini yenileme yeteneğine sahiptir. Bu arada, bölgeye yönelik esas tehdit bölünme değil, İD’nin daha fazla tahkim olanağı elde etmesidir. Kürtlerin daha güçlü ve iyi askeri malzemeye ihtiyaçları vardır. Bağdat bunu yıllarca engellemiştir. Ayrıca Irak’ta da yeni yaklaşımlara girme becerisini gösterecek bir hükümetin olması gereklidir. Washington’un bağımsız bir Kürdistan’a yaklaşımı sizce nasıl olur? H.B. Pek çokları gibi ABD de kendisi için yeni sorunlar ortaya çıkaracak bağımsız bir Kürdistan yerine uzlaşmayla doğal olarak ortaya çıkacak bir Kürdistan’a göz yumar. Çünkü Washington uzun zamandır Irak’ı ve sorunlarını unutmak istemektedir. Çalışma ofisi de olacak Kadrosu da ayrılıyor EZİDİ DOKTOR ŞIRNAK’TA Savaş travması yaşayan çocuklara sosyal etkinlikler düzenleniyor Yine gülebilsinler diye MAHMUT ORAL Avrupa’dan yardıma geldi IŞİD’in Irak’ın Sincar (Şengal) bölgesindeki saldırılarından kaçarak Türkiye’ye sığınan Ezidiler, Şırnak’ın Silopi ilçesindeki deprem konutlarında ağırlanıyor. Belediye, AFAD ve kaymakamlık tarafından sıcak yemek verilen, sağlık taramasından geçirilen ve temel ihtiyaçları karşılanan Ezidilere Avrupa’daki Ezidilerden de yardım geldi. Küçük yaşlarda ailesiyle Irak’tan İsviçre’ye göç eden ve aldığı eğitimin ardından doktor olan Staffan Hasan da soydaşlarına yardım için Silopi’ye geldi. Hasan, “Kaçarken yolculuk sırasında hastalanan Ezidiler var. Savaş mağduru oldukları için psikolojileri bozulmuş. Bazen onlarla konuşmak onlara ilaçtan daha faydalı oluyor. Hasta olanların ilaçları anında karşılanıyor” dedi. Türkiye’ye sığınan Ezidi doktor İbrahem Abdi Reşşo da Silopi’de halktan ve yetkili kurumlardan destek gördüklerini belirterek herkese teşükkür etti. Öte yandan ABD Senatosu’ndan Bryan Stout ve Thomas Hernandez, Batman Belediyesi’ni ziyaret etti. Stout ve Hernandez, Belediye Eşbaşkanları Sabri Özdemir ve Gülistan Akel’den bölgeye sığınan Ezidiler hakkında bilgi aldı. DİYARBAKIR IŞİD saldırılarından kaçarak Şırnak’ın Silopi ilçesinde DBP’li belediye tarafından afet konutlarına yerleştirilen 340 Ezidi, Mardin’in Midyat ilçesinde AFAD kampına gönderildi. Diyarbakır’da ise belediyeler savaş travması yaşayan çocuk ve gençlerin sosyal hayata tutunabilmesi için sosyal, sportif ve kültürel etkinlikler düzenliyor. Şırnak’ın Silopi ilçesine sığınan 900 Ezididen 340’ı Midyat ilçesinde AFAD tarafından hazırlanan kampa gönderildi. Sınırı yasadışı yollardan geçerek Silopi’ye ulaşan ve Senan İdin Kız Öğrenci Yurdu’na yerleştirilen 130 Ezidi de Midyat’a gönderildi. Böylece Midyat’a gönderilen Ezidilerin sayısı 500’ü aştı. Diyarbakır’da ise belediyelerin sahip çıktığı ve sosyal tesislere yerleştirilen Ezidilerin temel ihtiyaçlarının karşılanması ve sağlık taramalarının yapılmasının ardından savaşın travmasını atlatmaları için de sosyal, spor Atölyelerde drama, resim, yüz boyama, müzik, akıl oyunları, Latin alfabesiyle Kürtçe dil, spor ve oyun etkinlikleri düzenleniyor. Akil adam olacak tif ve kültürel etkinliklere başlandı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Çocuk Hizmetleri Şube Müdürlüğü 713 yaş grubundaki 80 çocuğa yönelik atölyeler oluşturdu. Atölyelerde drama, resim, yüz boyama, müzik, akıl oyunları, Latin alfabesiyle Kürtçe dil, spor ve oyun etkinlikleri düzenleniyor. Ayrıca çocuklara yönelik akşam açık havada sinema gösterimleri de düzenleniyor. Çocukların daha iyi beslenmesi için her gün meyve dağıtımı yapılırken, 46 yaş arası çocuklara yönelik olarak okul öncesi eğitimi Kürtçe olarak uzman eğitmenler tarafından veriliyor. Gençlere yönelik havuz, futbol, voleybol, kort ve masa tenisi, fitnes, müzik, sinema ve şehri tanıtan geziler düzenleniyor. CHP’den Silopi’deki Ezidilere ziyaret CHP genel başkan yardımcıları Sezgin Tanrıkulu ve Veli Ağbaba, CHP Genel Sekreter Yardımcısı ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Hilal Dokuzcan, Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar’ın da bulunduğu CHP heyeti, Şırnak’ın Silopi ilçesine 3 kilometre uzaklıktaki deprem konutlarına yerleştirilen Ezidileri ziyaret etti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu, tarih boyunca Ezidilerin defalarca soykırıma uğradığını belirterek “Yanı başımızda katliama maruz kalmış bu insanların pasaportları olmadığı için, ülkeye girişlerine izin verilmiyor. Ben burada hükümetin aldığı tutumu kınıyorum. Vahşetten kaçan insanlar nasıl yanlarına pasaport alabilir? Bu nedenle kapı açılmalıdır. Bu kadar büyük imkânlara sahip olan devletin yardımlarını Ezidi halkına yapmamasını şiddetle kınıyorum” Sezgin Tanrıkulu ve Murat Hazinedar dedi. Heyet ziyaretin ardından, Cizre’de bulunan eski Diyarbakır bağımsız milletvekili Şerafettin Elçi ile eski DEP milletvekili Orhan Doğan’ın mezarlarını ziyaret etti. çocuklarla yakından ilgilendi. (AA) rdoğan’ın tek ricası: 30 Ağustos Gül’ün Köşk’teki çalışma ekibi ile Erdoğan’ın Başbakanlık’taki çalışma ekipleri devir teslim için henüz yakın mesai içine girmemiş durumda. Başbakanlık tarafı, Köşk’ten tek bir ricada bulunmuş: Devir teslimden iki gün sonrasında yapılması gereken 30 Ağustos Zafer Bayramı resepsiyonunun hazırlıklarının mevcut Çankaya Köşkü kadrosu tarafından yapılmasını istemişler. Bu istek doğrultusunda 30 Ağustos resepsiyonu hazırlıkları Gül’ün protokol ve basın ekiplerince sürdürülüyor. E ABD’li senatörler Batman’da