29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 NİSAN 2014 PAZARTESİ 4 HABERLER ‘Rüşvet saati’ vergi dışı Gümrük Bakanlığı, eski Bakan Zafer Çağlayan’a rüşvet olarak verildiği iddia edilen 700 bin liralık kol saatinin kişisel eşya olarak nitelendirildiği için hiçbir gümrük işlemi yapılmadığını açıkladı MAHMUT LICALI ANKARA Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’a rüşvet olarak verildiği iddia edilen İsviçre’den alınan 700 bin TL değerindeki saatin, yolcunun beraberindeki “kişisel eşya statüsünde” olduğu için vergi muafiyeti kapsamında olduğunu bildirdi. Bakan Yazıcı, Çağlayan’ın mal bildirim listesine de aldığı belirtilen 700 bin liralık saatle ilgili soruyu, “Yurtdışına giren çıkan bir kişi olarak sizin saatinize, gözlüğünüze, üzerinizde bulunan şahsi eşyanıza bakılıp kontrol edilme diği gibi aynı uygulama bütün vatandaşlarımızda da uygulanmaktadır” diye yanıtladı. 17 Aralık ve Rüşvet Operasyonu’na adı karışan eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan hakkında kamuoyunda en çok tartışılan iddiaların başında kendisine rüşvet olarak hediye edilen 700 bin TL değerindeki saat olmuştu. İddiaya göre Çağlayan’ın “Patek Philippe 5101G” markalı saati beğenmesinin ardından söz konusu saat İsviçre’nin Cenevre kentinden özel olarak satın alındı ve Türkiye’ye getirilerek Çağlayan’a iletilmek üzere özel kalemine verildi. 300 bin franka alındığı belirtilen saatin; dönemin kuruyla 700 bin TL değerinde olması kamuoyunda haftalarca tartışılırken, Çağlayan’ın TBMM’ye sunduğu mal bildiriminde söz konusu saati de dahil ettiği ortaya çıkmıştı. Servet değerinde ama... Servet değerindeki saatin Türkiye’ye girişinde vergi alınıp alınmadığı da tartışma konusu olurken MHP Ankara Milletvekili Öz can Yeniçeri’nin bu konu hakkında verdiği soru önergesine Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’nın verdiği yanıt 700 bin TL’lik saatin Türkiye’ye nasıl girdiğini gösterdi. Yeniçeri, saatin Türkiye’ye sokulurken gümrük beyanı yapılıp yapılmadığını; saatin KDV bedelinin ne kadar olduğunu; bu bedelin tahsil edilip edilmediğini sordu. Gümrük ve Ticaret Bakanı Yazıcı, servet değerindeki söz konusu saati Gümrük Yasası’na göre çıkarılan Bakanlar Kurulu kararına göre “yolcu beraberi kişisel eşya listesi” kapsamına soktu. Bu tür eşyaların vergi muafiyeti kapsamında olduğunu kaydeden Yazıcı, yolcunun giyinip kuşanmasına mahsus eşyalar ile seyahat eşyasının bu kapsamda değerlendirildiğini bildirerek, bütün dünyada uygulamanın bu yönde olduğunu kaydetti. Yazıcı, bu kapsamda giriş çıkış yapan yolcuların ihbar, şüphe olmaması durumunda giysi, saat, gözlük, kolye ve telefon gibi şansi kullanıma mahsus eşyalarının kontrolünün yapılmadığını belirtti. ‘Kişisel eşyalar Şiddete Sürüklenen Toplum… CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Büyük Millet Meclisi içinde saldırıya uğradı. Olaya hazırlandığı çok açık birisi attığı yumrukla ülkenin nereye götürüldüğünü kanıtladı: Şiddet toplumuna. Şiddet artık buralara geldi. Cumhurbaşkanı’nın, Başbakan’ın “Geçmiş olsun” telefonları elbette yeterli olmamıştır. Olay kişisel bir kazaya uğrama değildir, kasıtlı bir demokrasi suikastıdır. Devlet ve hükümet en sert tutumla olaya müdahale etmeliydi. Edilmedi. Nilgün Cerrahoğlu konunun bu yanına çok doğru değindi. Şiddet artık toplumun her alanına yayılmıştır ve kabul görmektedir. Nasıl mı? HHH FenerbahçeGalatasaray derbisi. Melo (GS) Emre’nin (FB) peşinde, onu sinirlendirmeye çalışıyor. Niyeti belli oluyor ama faul sınırlarını da biliyor. Amaç, Emre’nin yanlış bir tepki vermesini sağlayıp oyundan attırmak. Emre bunu anlıyor ama dayanamıyor, yanlışı yapıyor, oyundan atılıyor. Melo dilini çıkarıp “gördün mü, seni attırdım” demeye getiriyor. İkisi de önemli oyuncular ama Melo’ya verilen görev bu. Futbol buralara gelmiş durumda. Trabzonspor ile Fenerbahçe artık futbol oynayamaz duruma gelmiş. İlişki kan davasına dönmüş. Şiddet artık toplumun her alanında egemen. Neredeyse her gün, bir aile içlerinden biri tarafından silahla vurularak inanılmaz bir felaket yaşıyor. Her gün artık neredeyse değil bir kadın öldürülüyor ya da öldüresiye dövülüyor. Şiddet, toplumun sorun çözme yöntemi olmuş. Toplum buna alıştırılmış ve şiddet meşrulaştırılmış. Öfke, şiddet, güç kullanma toplumun her alanında üstün gelme, haklı olduğunu kanıtlama, doğru bildiğini yapma yöntemi olmuş durumda. Üstelik, bunu yapanlar doğru bulunuyor, haklı bulunuyor, taraftar topluyor, yandaşlar kazanıyor. Bu durumda saldıran kazanıyor, savunan kaybediyor. HHH Siyaset alanına öfkeyi ve şiddeti yöntem olarak sokan ve bunu savunan Başbakan’dır. “Öfke bir hitabet biçimidir” demişti. Orada kalmadı, öfkeyi, şiddeti, saldırıyı bir politik yöntem olarak kullandı. Hem kendisi kullandı hem de partisini o yönde teşvik etti. Bu yolda kendisini kabul ettirdi. Hem içerde, hem dışarda bu yolu kullanarak kendisine bir kimlik yarattı. Başbakan, öfkeli, kızdığı zaman aklına geleni söyler, içinden geleni yapar, unutmaz, geri adım atmaz, iradesi güçlü bir kişiliktir. Bu kişiliği politik kimliği yapan Erdoğan, bu kimlikle kazandığını gördü ve bunu sürdürdü. Toplumun şiddete dönük yanı bu etkiyle güçlendi, herkes bu etkiyi kendi gücüne, kendi tipine göre yorumladı. Böylece şiddet bir sorun çözme yöntemi olarak toplumsal kabul gördü. Bu olaylar birbirinden bağımsız değildir. Polis şiddetinin kaynağı da budur, kentlerde yaygınlaşan şiddetin toplumsal kaynağı da budur. HHH Uygarlık, haklı ve güçlü karşı karşıya geldiği zaman ortaya çıkar. Uygar kültürde haklı güçlüden korkmaz, hakkını savunur ve alır. Uygar olmayan kültürde haklı güçlünün yumruğu altında ezilir ve haklı iken haksız olur. Seçimler yapıyorsunuz. Bakın bakalım, haklı olan mı kazanıyor, güçlü olan mı? Sabahtan akşama çalışıyorsunuz. Haklı olan mı kazanıyor, güçlü olan mı? Toplumunuz haklı olanın peşinden mi gidiyor, güçlü olanın peşinden mi? Topluma egemen olan haklılık mıdır, güçlülük mü? Geleceğiniz bu sorunun yanıtındadır. Başınıza gelen de gelecek olan da kendi seçiminizdir. Gerçek bu… kontrol edilmiyor’ Gümrük Yasası’na göre değeri 430 Avro’yu geçen eşyalar gümrük mevzuatına göre vergi işlemine tabi tutulurken Yazıcı, önerge sahibi Yeniçeri’ye verdiği yanıtta, “Yurtdışına giren çıkan biri kişi olarak sizin saatinize, gözlüğünüze vb. üzerinizde bulunan şahsi eşyanıza bakılıp kontrol edilmediği gibi aynı uygulama bütün vatandaşlarımıza uygulanmaktadır” açıklamasını yaptı. Yazıcı, söz konusu edilen saatin modeli, değeri ve menşeinin iddia mahiyetinde olduğunu belirterek “Eşyanın ticari nitelikte olduğu sübuta ermedikçe gümrük mevzuatı açısından işlem yapılması mümkün değildir” ifadesini kullandı. CHP’de Kutlu Doğum açılımı SİNAN TARTANOĞLU ANKARA CHP, Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Şebi Arus ve Kutlu Doğum programlarında olmak üzere yılda sadece iki kere dini konularda konuşabildiğini, AKP’nin ise bunu engellemek için program değiştirdiğini belirleyince bu hafta Ankara’da alternatif bir Kutlu Doğum etkinliği düzenlemeye karar verdi. Önceki gün düzenlenen Kutlu Doğum programına Kılıçdaroğlu’nun konuşmaması için Başbakan Tayyip Erdoğan’ın katılmadığını ama Erdoğan için bu hafta mutlaka bir program hazırlanacağını belirten CHP’li İhsan Özevlana da bizim kes, “Mevlana da bizim Hz. Muhammed de bizim, demek istiMuhammed de’ diyorlar yorlar. Bu tavır ne Mevlana’nın Hafta boyunca birçok ilde düzenruhuna, ne de Hz. lenen Kutlu Doğum etMuhammet’in evrenselkinliklerinin bir ya da liğine yakışır” dedi. birkaçına Erdoğan’ın Kutlu Doğum haftası mutlaka katılacağıönceki gün Ankara Arenı, oralarda uzun uzun na Spor Salonu’nda dükonuşacağını ve kazenlenen etkinlikle başmuoyunda sadeladı. Önceki yıllarda siyace bu sözlerin yer busi parti genel başkanlarılacağını belirten Öznın katılımı ile düzenlenen kes, “Kılıçdaroğlu’nun etkinliğe bu yıl Başbakan Mevlana ve Kutlu DoErdoğan katılmadı. Progğum münasebetiyramda Cumhurbaşkale yılda sadece iki tanı Abdullah Gül ve CHP ne dini konuşması Genel Başkanı Kemal Kıoluyordu. Böyleliklıçdaroğlu vardı. le ikisini de engelliSon bir kaç yılın Şebi yorlar. ‘Mevlana da biİhsan Özkes Arus programlarını birlikzim Hz. Muhammed de te değerlendiren CHP Parbizim, demek istiyorti Meclisi üyesi İstanbul Milletvelar. Bu Mevlana’nın ruhuna, Hz. kili İhsan Özkes, “Önceki yıllarMuhammet’in evrenselliğine yada Şebi Arus töreninde Başbakışmıyor. Demokrasiye de küllikan Erdoğan konuşuyordu. Kılıçyen aykırı” tepkisini gösterdi. daroğlu da konuşuyor, dini koÖzkes, parti yönetimi ile bu konulardaki görüşlerini aktarabilinuyu değerlendirdiklerini, Erdoğan yordu. Ancak son iki yıldır iki töiçin yapıldığı gibi Kılıçdaroğlu için rende de Başbakan Erdoğan kode alternatif bir program düzennuşmuyor, bir ya da iki gün önleyecekleri bilgisini verdi. Özkes, “Kutlu Doğum haftası içinde ce İstanbul’da alternatif bir Şebi Ankara’da Genel Başkan Kemal Arus ya da Mevlana temalı bir etKılıçdaroğlu’nun ve CHP’nin dikinlik düzenleniyor. Devlet protoni konulardaki görüşlerini aktakolünün uygulandığı Konya’daki rarak bir etkinlik düzenleyecekesas törende konuşmuyor. Başlerini” belirtti. bakan konuşmadığı için Kılıçdaroğlu da konuşamıyor” dedi. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen Kutlu Doğum programlarında da aynı tavrın gözlendiğini dile getiren Özkes, “Kutlu Doğum programlarında da Kılıçdaroğlu konuşurdu. Deniz Baykal da konuşurdu. Bu yıla kadar böyle ayrı bir düzenleme yoktu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül teşrif etti. Başbakan Erdoğan gelmedi. ‘Gül’ün olduğu Erdoğan’ın olmadığı yerde siyasi parti konuşması olmaz’ dediler. Kılıçdaroğlu’nun katılımını Gül’ün katılımı üzerinden yine engellediler” ifadelerini kullandı. Erdoğan, Kutlu Doğum etkinliğinde Gülen’i eleştirdi ‘M ‘Dinde iftira olmaz’ SİBEL BAHÇETEPE malından, maddi olandan yardım bekleyenler, hiç şüphesiz hem aldatan hem de aldananİstanbul’da “Kutlu Doğum lardır” dedi. Haftası” nedeniyle düzenlenen Allah’tan başkasına kulluk edeetkinlikte konuşan Başbakan nin kaybettiğini kaydeden ErRecep Tayyip Erdoğan, isim Başbakan’ın konuşmadoğan, isim vermeden Fethulvermeden ABD’de yaşayan sı sırasında salonda arılah Gülen ve cemaate yüklendi ve Fethullah Gülen ve cemaate za nedeniyle kısa süreözetle şunları söyledi: “Kuranıyüklendi. Erdoğan “İnsanlara li elektrik kesintisi yaşankerim dışında delil arayan, yoiftira atmak, insanların iffetdı. Erdoğan konuşmasına lundan sapmıştır. Masum, telerine dil uzatmak, insanların bir süre ara verdi. Sosmiz, saf insanların duygulamahremlerine girmek, bunyal medyanın gündemine rı üzerine bir çıkar şebekesi asları kaydedip tehdit ve şande oturan elektrik kesintila bina edilemez. İnsanlara iftaj aracı olarak kullanmak, si, “Kediler bu kez Sinan tira atmak, insanların iffetleridinimizin hiçbir ilkesiyle asErdem’de miydi?” şeklinne dil uzatmak, insanların mahla bağdaşmaz” dedi. Başbade yorumlara neden oldu. remlerine girmek, bunların kaykan, yine medyayı hedef alarak dedip tehdit ve şantaj aracı ola“Medya dedikoduyu değil, ifrak kullanmak bu dinin, güzel tirayı değil, söylentiyi değil dinimizin, hiçbir ilkesiyle asla bağdaşmaz. İşkalpte olanı yani hakkı manşetine taşıyabilite onun için tekrar ediyorum, çıkar şebekeleyor, gerçekle harf arasında samimiyet kurarinin kirli oyunları adına istismar edilen karbiliyorsa dürüst medyadır” diye konuştu. deşlerime, işte onun için tekrar hatırlatıyoBaşbakan Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile rum; bize Allah yeter, bize Kuran yeter, bize birlikte Ataköy Sinan Erdem Spor Salonu’nda âlemlere rahmet olarak gönderilmiş Hazreti Diyanet İşleri Başkanlığı’nca düzenlenen Kutlu Nebi yeter. Sınırlar belliyken, helal ve haram Doğum Haftası programına katıldı. Çok sayıda dairesi belliyken, örgüt çıkarları adına sınırlayurttaşın da katıldığı programda, Kuranıkerim ve rı aşmak, helal ve haram dairesinden çıkmak, ilahiler okundu, Hz. Muhammet’in hayatı anlaiman ve samimiyet dairesini de terk etmektetıldı. Erdoğan, kalbinde nefret olanın, kin olanın, dir. Açık açık ifade etmeliyim ki din, ne devkalbi kararmış olanın dili her ne söylerse söyleletin ne siyasetin ne de arzularına yenik düşsin inandırıcılıktan tamamen uzak olacağını belirterek “Diliyle ‘yalnız sana kulluk ederiz’ deyip, müş hırslıların elinde elverişli bir imkân olakalbiyle putlara, güce, mal ve evlatlara tamah rak görülemez. Samimiyetle isar etmek zorundayız. Bize düşen, samimiyet imtihanını edenler, takdir edersiniz ki gerçek müminler başarıyla geçmektir. ” değildirler. Kalbiyle güçten, hırstan, dünya Yine mi kediler? l BDPHDP’li kadın vekiller, KCK davasından çıkan kararı böyle kutladı ‘Hırsız Var’a beraat Haber Merkezi Manisa’da çantasından çıkan “Dikkat hırsız var” yazılı pankartla Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla hakkında 6 ay ile 2 yıl hapis istemiyle dava açılan Türkiye Gençlik Birliği (TGB) Manisa İl Temsilciliği üyesi Hüseyin Tavas beraat etti. Başbakan Erdoğan’ın geçen 28 Aralık’taki Manisa mitingi öncesinde 7 TGB üyesi gözaltına alındı. Çantasında, “Dikkat hırsız var” yazılı panretten Manisa kart bulunan Tavas hakkında, Başbakan’a haka dı. Mahkeı açıl avas mu d de ka esi’n hkem a Ma 4’üncü Sulh Cez Erdoğan’a akan Başb kartın me Tavas’ın çantasından çıkan pan rı verdi. kara eraat iyle b kçes gere ediği yönelik hakaret içerm Tahliye selfie’si Diyarbakır’da önceki gün KCK davasından tutuklu 48 sanığın serbest bırakılmasının ardından tahliyeleri sevinçle karşılayan BDP’li kadın vekiller, kararı “cep telefonuyla kendi fotoğrafını çekerek yayımlamak” anlamına gelen “selfie” çektirerek kutladı. BDP Iğdır Milletvekili Pervin Buldan, diğer kadın milletvekilleriyle “tahliye selfie’si” çektirdi. Buldan, fotoğrafı “Arkadaşlarımızın zindandan çıktığını duyduğumuzda biz :)” mesajıyla paylaştı. Selfie pozunda, Pervin Buldan, HDP Eşbaşkanı Sebahat Tuncel, Mülkiye Birtane, Nursel Aydoğan, Gülser Yıldırım, Selma Irmak, Ayla Akat Ata yer aldı. Fotoğraf: AA Ankara’da alternatif etkinlik düzenlenecek
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle