18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 NİSAN 2013 PAZARTESİ HABERLER CUMHURİYET SAYFA 5 Kılıçdaroğlu, Roman çalıştayı sonuç bildirgesinin açıklandığı toplantıda iktidara seslendi ‘Taksim’e izin verin’ İstanbul Haber Servisi CHP’nin düzenlediği 3. Roman Çalıştayı sonuç bildirgesinin açıklandığı açık hava toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Roman yurttaşların eşit yurttaşlık hakkı istediğini CHP olarak sonuna kadar savunacaklarını söyledi. 1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanmak istenmesine de değinen Kılıçdaroğlu, “1 Mayıs’ın kavgasız geçmesini istiyoruz. İşçiler Taksim’i istiyorlarsa bıraksın, izin versinler. Siyasi iktidar toleranslı yaklaşmalı” dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, İstanbul milletvekili Süleyman Çelebi ve eski CHP milletvekili Çetin Soysal’ın geçen günlerde Kumburgaz’da Roman yurttaşların sorunlarının ve taleplerinin dinlendiği 3. Roman Çalıştayı sonuç bildirgesi Kılıçdaroğlu’nun katıldığı açık hava toplantısında açıklandı. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen’in evsahipliğinde gerçekleşen etkinlikte konuşan Kılıçdaroğlu, “CHP olarak yurttaşların kimlikleri ve inançları ne olursa olsun bir arada yaşayacağımızın sözünü veriyoruz. Çünkü bu ülkeyi hep beraber kurduk. Roman yurttaşlarımızın eğitim, barınma ve kültürel bir çok sorunu olduğunu biliyoruz. Onlar artık kömür ve makarna değil iş ve aş istiyoruz diyorlar. CHP olarak yurttaşları AKP’li Kadın Vekillerin ‘Kadın Hassasiyeti’ AKP’li kadın milletvekillerinin, Bakan Fatma Şahin’i kızdıran CHP’li Kamer Genç’e gösterdikleri tepki ve kadın konusundaki hassasiyetleri akıllara geçmişte yaşanan benzer olayları getirdi. Genç’i önce TBMM Başkanlığı’na, sonra da düzenledikleri basın toplantısıyla kadın örgütlerine şikâyet eden AKP’li kadın vekillerin bu hassasiyeti bakalım geçmişteki olaylara ne kadar yansımış: 2006’da AKP Çankırı Milletvekili Hikmet Özdemir TBMM’de “kadınların cehennemlik” olduğuna ilişkin dini bir kitap dağıttı. AKP’li kadın vekiller sessiz kaldı. 2009’da Bakan Veysel Eroğlu seçim gezisinde kendisinden iş isteyen kadınlara “Evdeki işler yetmiyor mu?” diye karşılık verdi. AKP’li kadın vekiller yine sessiz kaldı. 2011 yılında dönemin AKP Ünye Tanıtım ve Medya Başkanı sosyal medya üzerinden başı açık kadınlar için “Örtüsüz kadın perdesiz eve benzer. Perdesiz ev ya satılıktır ya da kiralıktır” diye yazdı. AKP’li kadınlar bu konuya bile bir açıklama yapmadı. 2012 yılında Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç CHP’li Aylin Nazlıaka’ya TBMM kürsüsünden “Bir evli bir bayan milletvekili, bir çocuğu olan milletvekili kendisiyle ilgili organını nasıl böyle açıkça konuşabilir, nasıl bundan yüzü kızarmaz” diye konuştu. AKP’li kadın vekillerden her zamanki gibi yine ses çıkmadı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan iktidarı boyunca her fırsatta kadınlardan önce 3, sonra 5 çocuk doğurmalarını istedi. Kürtaj konusuyla kadınların bedenleri üzerinden siyaset yaptı; ancak AKP’li kadın vekillerden Erdoğan’ı savunan demeçler vermekten öte bir ses çıkmadı. AKP içinde kadınlara yönelik aşağılayıcı açıklamaları yapanlar ve davranışta bulunanlara yönelik hassasiyeti “sessiz kalarak” (!) gösteren AKP’li kadın milletvekillerinin Genç’i şikâyet etmeye çağırdıkları kadın örgütlerinin bu olayları nasıl değerlendirir, bilinmez. Ancak kadın hassasiyeti konusunda ne kadar hassasiyet sahibi oldukları gün gibi ortada! CHP LİDERİ KÖYCEĞİZ’DE SESLENDİ ‘Kimseye pabuç bırakmayız’ ÖZCAN ÖZGÜR Roman yurttaşlar Kılıçdaroğlu’na büyük ilgi gösterdi. (Fotoğraf: ERHAN KIZILGÜL) ‘Eşit yurttaşlık istiyoruz’ Marmara Bölgesi Roman Dernekleri Federasyonu Genel Sekreteri Sinan Karaca Öztürk çalıştayın sonuç bildirgesinde Romanların eşit yurttaşlık istediğini dile getirdi. Öztürk taleplerini şöyle sıraladı: “Eşit şartlarda eğitim istiyoruz ve önyargı istemiyoruz. Yaşadığımız alanlar korunmalı. Kültürel faaliyetlerimiz turizme açılmalı. Ders kitaplarında Romanlara da yer verilmeli ve asimilasyondan vazgeçilmeli.” Federasyon Başkanı Serdal Özbayraklar da Romanların 1 kilo bulgur ve kömür ile kandırma döneminin bittiğini, artık kendilerinin de yönetenler tarafında olmak istediğini söyledi. Konuşmaların ardından Romanlar şarkılar eşliğinde göbek attı. mızın sorunlarının çözümü için çalışmalarımızı ortaya koyacağız” dedi. Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Kandil’in açıklamaları ve müzakere sürecinin sorulması üzerine, “Toplumun kafasında ciddi kaygılar var. Kandil ya da Öcalan’dan bir şeyler geliyor ancak siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve yurttaşların kafasındaki sorular yanıtlanmadı. Siyasi iktidar bu konu ile ilgili bir an önce kafasındakileri açıklamalıdır” dedi. MUĞLA CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2B Yasası’yla arazileri köylünün değil, başkalarının almasının amaçlandığını belirterek “Eskiden köylü milletin efendisiydi, şimdi köylü AKP iktidarının süpürgesi oldu” dedi. Kılıçdaroğlu, Muğla Köyceğiz’de AKP’li Toparlar Belediyesi önünde halka seslendi. Kılıçdaroğlu, AKP’nin uygulamasıyla toprakları köylünün almasının mümkün olmadığını kaydetti. Kılıçdaroğlu, “O topraklar ananızın ak sütü gibi helaldir, sizin malınızdır. Kimse elinizden alamaz” dedi. Bu sırada kalabalık arasından bir kişinin, “Amerika alacak” diye bağırması üzerine Kılıçdaroğlu, “Hiç meraklanmayın. Ne İsrail’e, ne Amerika’ya. CHP bu ülkede olduğu sürece hiç kimseye pabuç bırakmayız. Neden siz rayiç bedelle vatandaşa veriyorsunuz? 30, 40, 50, 100 milyar tutmuş. Köylü nereden verecek bu parayı” dedi. Başta CHP olmak üzere muhalefet partilerine ait belediyeler iktidar kıskacında Soruşturma baskısı ADRESLERİ BİLİNMİYOR 827 Suriyeli nerede? ALİCAN ULUDAĞ ANKARA İçişleri Bakanı Muammer Güler, son 10 yılda 332 bin kişinin Türk vatandaşlığından çıktığını belirtirken, 124 bin yabancının ise Türk vatandaşlığına geçtiğini açıkladı. Güler, Türk vatandaşlığına geçen 3 bin 725 Suriye uyruklulardan 2 bin 898’nin adres kayıt sisteminde kaydının olduğunu bildirdi. Bu durumda 827 Suriyelinin nerede oturduğu bilinmiyor. CHP Milletvekili Gürkut Acar’ın soru önergesini yanıtlayan Bakan Güler, Türkiye’ye gelen Suriyeli sığınmacı sayısının 22 Mart tarihi itibarıyla 280 bin 132 olduğunu kaydetti. Güler bunlardan 90 bin 81’inin ülkelerine göre döndüğünü aktardı. 25 Şubat 2013 tarihli verilere geri, 20032012 yılları arasında toplam 332 bin 484 kişinin Türk vatandaşlığından çıkmasına izin verildi. Yıllara göre istatistiklere bakıldığında vatandaşlıktan çıkanların sayısında düşüş olduğu gözlendi. Türk vatandaşlığını kaybedenlerin rakamı ise 8 bin 197 oldu. Bunların tamamı 200320042005 yıllarında vatandaşlığı kaydetti. 20032012 yılları arasında Türk vatandaşlığına alınan yabancı uyruklu kişi sayısı ise 124 bin 803 olarak belirlendi. Son 10 yılda 44 bin 100 kişi Bulgaristan uyrukluğundan çıkıp Türk vatandaşlığına geçti. Bunu 15 bin 604 kişi ile Azerbaycan, 7 bin 809 ile Rusya, 6 bin 734 ile KKTC, 6 bin 396 ile Afganistan, 4 bin 690 ile Kazakistan, 3 bin 725 ile Suriye, 2 bin 504 ile Kırgızistan, 2 bin 432 ile Yunanistan, 2 bin 397 ile Irak, 2 bin 376 ile Almanya, 1858 ile Özbekistan, 1808 ile Moldava, 1590 kişi ile Çin izledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye’de 2009 yerel seçimlerinin ardından CHP’li belediye başkanları hakkında ortalama 2.5 soruşturma başlatılırken AKP’li belediye başkanlarında bu oran 1.2, MHP’li ve BDP’li belediye başkanlarında ise 1.7 oldu. İçişleri Bakanı Muammer Güler tarafından açıklanan 2009 yerel seçimlerinin ardından hakkında soruşturma izni verilen belediyelere ilişkin veriler muhalefetin soruşturma baskısıyla boğuştuğunu gösterdi. Buna göre, 2009 yılındaki yerel seçimlerin ardından bugüne kadar belediye başkanları ile ilgili 1521 soruşturma izni verildi. AKP’li belediye başkanları hakkında 599, CHP’li belediye başkanları hakkında 454, MHP’li belediye başkanları hakkında 231 ve BDP’li belediye başkanları hakkında 96 soruşturma izni verilirken; 141 soruşturma izni ise diğer partilere mensup belediye başkanları ‘YILDIRMA VE İTİBARSIZLAŞTIRMA OPERASYONU’ 2009 yerel seçimlerinden sonra ortaya çıkan tabloyu değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, sorunun yalnızca soruşturma izni sayısında değil, bu yetkinin kullanış biçimiyle de ilgili olduğunu belirtti. Günaydın, “CHP’li belediyelere yönelik sabaha karşı ve yandaş medya eşliğinde yapılan baskınlar, bir itibarsızlaştırma operasyonu şeklinde sürdürülmektedir” dedi. CHP’li dört büyükşehir belediyesinin üçüne operasyon düzenlendiğini anımsatan Günaydın, AKP’li olan 10 büyükşehir belediyesinden hiçbirine bugüne kadar bir operasyon yapılmadığını ifade etti. Günaydın, AKP hükümetini başta Kayseri olmak üzere Ankara ve İstanbul büyükşehir belediyelerini aynı yöntem ve kararlılıkla soruşturması gerektiğine işaret etti. Meclis’in Silueti Ne Olacak? Meclis kampusu uzunca süredir bir şantiye görünümünde. Bir yandan milletvekilleri için geniş, sekreterdanışman odalı, konferans salonlu akıllı mı akıllı yeni bina yapımı sürerken, diğer yandan askerlerin boşalttığı binalar tadilattan geçiriliyor. Ama bir sürü “çarpıklığı” da beraberinde getirerek. Çünkü, mimarisi “yatay yerleşim” şeklinde olan TBMM kampusuna yeni yapılan milletvekili halkla ilişkiler binası tam bir tezat oluşturuyor. 6 katı yerin altında olmak üzere toplam 11 kattan oluşuyor ki, ne TBMM ana binasının ne de Meclis içindeki diğer binaların dokusu ve mimarisiyle uyuşuyor. Meclis ana binasının görüş alanını neredeyse tamamen kapatmış durumda. Tabii bir başka çarpıklık ise “ağaç kıyımı”nın hızla sürmesi. AKP hükümeti döneminde “tasarruf” gerekçesiyle Meclis’in servis otobüsleri kaldırıldığı için, milletvekilleri ve 5 bine yakın personel de işe doğal olarak kendi özel araçlarıyla geliyorlar. Meclis’in hemen her yeri “açık otopark”a dönmüş olmasına karşın yine de otoparklar yetersiz kalmış durumda. TBMM yönetimi, işte o araçlara yer açabilmek için, eskiden askeri tabura ait olan bir alandaki güzelim ağaçları kestirdi. Bununla da yetinilmedi, şimdi “bahçe lokantası” olarak kullanılan eski askeri gazino bahçesindeki devasa ağaçlar da “budanma” görünümü altında epeyce bir “seyreltildi”. Ne yazık ki, siyasetin kalbinin attığı Meclis’teki bu ağaç kıyımıçevre katliamına, bir Allah’ın kulu da çıkıp “Durun ne yapıyorsunuz? Meclis’in silüetini bozuyorsunuz” diye itiraz etmedi. hakkında oldu. Verilere göre en fazla soruşturma izninin AKP’li belediye başkanları hakkında verildiği görülse de, partilere göre belediye başkanları sayılarıyla soruşturma izinleri karşılaştırıldığında bu durumun tam tersi olduğu ortaya çıkıyor. 500 belediyeye sahip AKP’de soruşturma izni verilme oranı yüzde 120 olurken, 454 belediyeye sahip CHP’de bu oran yüzde 245’e çıkıyor. Başka bir deyişle AKP’li her belediye başkanına ortalama 1.2 soruşturma açılırken, CHP’li her belediye başkanına ortalama 2.5 soruşturma izni verilmiş durumda. 134 il ve ilçe belediyesi olan MHP de bu oran yüzde 172 olurken, 55 beliyeye sahip BDP’de ise soruşturma izni oranı yüzde 174 olarak hesaplanıyor. EV HAPSİNDE TUTULAN 77 YAŞINDAKİ BABAYİĞİT’İN BİR SAATLİĞİNE DIŞARI ÇIKMASINA İZİN VERİLDİ Ayşe Sayın, Erdem Gül, Mahmut Lıcalı [email protected] Kelepçe gevşetildi Fotoğraf: İBRAHİM AKTAŞAA ‘Barış gelsin’ Nazife Babayiğit Türk ve Kürt’ün kardeş olduğuna vurgu yapıp, Türkiye’de kardeşçe ve özgürce yaşamak istediklerini belirterek, şunları kaydetti: “Başbakan ülkeye barış getirsin, kan dökülmesin, kardeş kardeşi vurmasın, yeter artık. 4 tane torunum asker, bir oğlum ve bir torunum da dağda. Eskiden askerlik 4 seneydi. Babam askerde şehit oldu, mezarı Giresun’da.” KOCAELİ (AA) “Terör örgütüne yardım ve yataklık” suçundan yargılandığı davada verilen hapis cezasının ev hapsine dönüştürülerek elektronik kelepçe takılan 77 yaşındaki Nazife Babayiğit’in belirli saatlerde dışarı çıkmasına izin verildi. Nazife Babayiğit’in gelini Çiçek Babayiğit, kayınvalidesine “yardım yataklık” suçundan verilen cezanın, daha sona ev hapsine çevrildiğini anlattı. Kayınvalidesinin ayağına 2 aydır elektronik kelepçe takıldığını ifade eden Babayiğit, “Olayın kamuoyuna yansımasından sonra Adalet Bakanlığı’nın devreye girmesiyle annem dışarıya çıkabiliyor. Cihazı değiştirdiler, komşunun yanına gidebiliyor, evin bahçesinde dolaşılabiliyor. Gün içinde 14.0015.00 saatlerinde dışarıya çıkabilir” diye konuştu. Nazife Babayiğit ise Kürtçe yaptığı konuşmasında, “Yetkililerin yaptığımız çağrıya cevap vermesinden çok memnunum. Kelepçe gevşetildi, dışarıya çıkabiliyorum gezebiliyorum. Biz adaletimize güveniyoruz. İnşallah gevşetilen kelepçe, çözüm sürecine umut olur, inşallah barış getirir” dedi. Ali Ekber Çiçek anıldı İstanbul Haber Servisi Türk Halk Müziği sanatçısı Ali Ekber Çiçek, ölümünün 7. yılında Şişli Belediyesi tarafından Güre’deki mezarı başında yaptırılan anıt mezarda anıldı. Törene katılan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, “Türkiye’nin hükümetlerin tayin ettiği değil, halkın gönlünde taht kuran akil adamlara ihtiyacı var” dedi. Sarıgül törende, Çiçek’in eşi Günay Çiçek ve kızı Ebru Çiçek ile bir süre sohbet etti. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Sarıgül, “Soruyorum size halkımız savaşta mı? Bize barışı sağlıyoruz diyenler dikkat etsin, barış düşmanlarına esir düşmesinler. Barış sözcüleri, insanları birbirine düşman etmesinler yeter, Anadolu insanı yoksul, aş arıyor, iş arıyor, adalet arıyor” dedi. ‘Çözüm sürecine umut olur’ ? Yurt Haberleri Servisi CHP Milletvekili Kamer Genç, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’e yönelik sözleri üzerine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yazı göndererek uyarılmasını isteyen TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e tepki gösterdi. Balıkesir’in Bandırma ilçesinde bulunan Genç, gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Genç, “Çiçek eğer benim konuşmamı anlayacak kapasitede değilse o makamı terk etsin. Bana karşı kendisinin özel bir kini var. Benim yasalara aykırı bir konuşmam varsa içtüzük var, anayasa var. Ona göre işlem yapacak kabiliyeti varsa var. Gidip CHP grubuna yalvaracağına gelsin bana yalvarsın. Bu aczin ifadesidir” dedi. Genç’ten, Çiçek’e: Gelip bana yalvarsın C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle