Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8 MART 2013 CUMA kultur@cumhuriyet.com.tr 16 KÜLTÜR Görselliği şahane, içeriği bahane u Amerikan sinemasının farklı anlatım yolları arayan, özgün, inanç sahibi yönetmeni Terrence Malick’in Venedik’te eleştirmenleri bölen, hatta yuhalanan yeni filmi ‘To the WonderAşkın İzleri’, içerdiği yoğun dinsel boyutuyla 138 dakika süresince resmen iç bayıyor. Seine nehri romantizminden Lüksemburg parkı görüntülerine ve gelgit olayıyla ünlü SaintMichel dağına dek seyirciye Fransa’nın görülesi mekânlarında kısa bir turistik gezi yaptırarak ve Fransızca dinleterek başlayan yeni Terrence Malick filmi “To the WonderAşkın İzleri”, Amerikalı Neil’in (Ben Affleck) Paris’te sevdalandığı, 10 yaşındaki çok bilmiş kız çocuğu Tatiana’nın da annesi olan, Slav kökenli Marina’yı (Olga Kurylenko) alıp yeni bir hayat kurmak üzere yeni dünyaya (Oklahoma’ya) uçurmasıyla açılıyor. Ama bu tutkulu aşk zamanla solup sararınca ve eski göz ağrısı çiftlik kızı Jane’e (Rachel McAdams) rastlayınca Neil’in bencilce yüzüstü bıraktığı Marina, kızıyla ülkesine dönüyor. Zaten Amerikan hayat tarzına pek uyum sağlayamamış, üvey baba Neil’le de pek geçinememiş kızını babasına postalayıp tekrar yeni dünyanın yolunu tutan Marina, kurşun, kadmiyum atıklarıyla toprağın zehirlenip kirlendiği yörenin kilisesinde görev yapan, mutsuz, karamsar rahip Quintana’nın (Javier Bardem) kaygılı ve şüpheci vaazlarından medet umuyor; içten içe sorguladığı aşk, sadakat, ihanet, fedakârlık, inanç, yalnızlık, vb. gibi kavramlara dair yanıt ararken... Malick’in; 1950’lerde Teksaslı, orta sınıftan, 3 çocuklu bir ailenin fazlasıyla otobiyografiğimsi ve Dostoyevskivari bir babaoğul çatışması içeren hikâyesini eksen alıp teolojik yaklaşımla bilimsel bakışı harmanlayarak evrenle yeryüzünün oluşumu, varoluşumuz, ölümdoğum, Hıristiyanlık, hayatın nasıl başladığı ve anlamı hakkındaki yorumlarını çarpıcı bir görsellikle tıka basa üstümüze boca eden; karakterlerin duygusal dünyalarını yansıtan iç seslere ve alternatif hikâyeleme yöntemlerine odaklanan, müzik kullanımıyla etkileyici bir lirik atmosfer de yaratan, tartışmalı ama Altın Palmiye’ye değer bulunan “Tree of LifeHayat Ağacı”nın (2011) ardından çektiği bir film “To the WonderAşkın İzleri”. Malick, uzun aralıklarla azöz üreten, 42 yıllık filmografisinde sadece 6 film yer alan bir yönetmen. 1944’te doğduğu Teksas’ta büyümüş, felsefe eğitimi görmüş ama serbest gazetecilik yapa ‘To the WonderAşkın İzleri’ bugün gösterime giriyor HAFTANIN SİNEMA ÇİZELGESİ AŞKIN İZLERİ / TO THE WONDER: Altunizade Capitol Spectrum 14 11.30 14.00 16.30 19.00 21.00 (Cuma, C.tesi 23.30); Ataköy Galleria Cine People 11.15 13.20 15.25 17.30 19.35 21.40 (Cuma, C.tesi 23.45); Bakırköy Cinema Pink (Carousel) 11.30 14.00 16.30 19.00 21.30 (Cuma, C.tesi 00.00); Bakırköy Cinemaximum (Marmara Forum) 11.00 13.30 16.00 18.30 21.00 (Cuma, C.tesi23.30); Beylikdüzü Cınema Pınk (Perla Vısta) 11.30 14.00 16.30 19.00 21.30 (Cuma, C.tesi 00.00); Beyoğlu Atlas 12.00 14.15 16.30 19.00 21.30; Caddebostan Cınemaxımum (Budak) 11.30 14.00 16.40 19.20 21.50 (Cuma, C.tesi 00.30); Esentepe Cinemaximum (Astoria) 11.00 13.30 16.00 18.30 21.15 (Cuma, C.tesi 23.45); Etiler Cinema Pink (Akmerkez) 11.30 14.00 16.30 19.00 21.30; Florya Cinemaximum (Aqua Florya) 11.15 13.45 16.15 18.45 21.15; İstinye Cinemaximum (İstinye Park) 11.00 13.30 16.15 19.00 21.45 (Cuma, C.tesi 00.15); Kozyatağı Cinemaximum (Palladium) 11.45 14.15 16.45 19.15 21.45 (Cuma, C.tesi 23.15); Levent Cinema Pink (Metro City) 11.30 14.00 16.30 19.00 21.30 (Cuma, C.tesi 00.00) GELMEYEN BAHAR: Avcılar Pelican Mall Cinema Pink 11.00 13.30 16.15 19.00 21.45; Bahçelievler Metroport Cine Vip 11.15 14.00 16.45 19.30 22.15 (Cuma, C.tesi 24.30); Florya Cinemaximum (Aqua Florya) 12.00 15.00 18.00 21.00 (Cuma, C.tesi 24.00); Güngören Cinemaximum (Kale) 11.00 13.45 16.30 19.15 22.00; Altunizade Capitol Spectrum 14 12.45 15.45 18.45 21.45; Ataköy Cinemaximum (Ataköy Plus) 11.00 13.45 16.30 19.15 22.00 (Cuma, C.tesi 23.45); Ataköy Galleria Cinepeople 11.00 13.35 16.10 18.45 21.20 (Cuma, C.tesi 23.55); Bağcılar 212 AVM Cinemarine 11.15 13.45 16.15 19.00 21.45; Bağcılar Site 12.00 15.00 18.00 21.00; Bahçeşehir Cinemaximum (Akbatı) 11.30 14.30 17.30 20.30 (Cuma, C.tesi23.30); Bakırköy Cinemaximum (Capacity) 11.45 14.45 17.45 21.00; Bakırköy Cinemaximum (Marmara Forum) 12.00 15.00 18.00 21.00 (Cuma, C.tesi24.00); Kayaşehir Cinema End 11.00 13.30 16.00 18.30 21.00; Bayrampaşa Akvaryum Coşkun Sabah 11.00 13.45 16.30 19.15 21.45 (Cuma, C.tesi 23.45); Bayrampaşa Cinemaximum (Forum İstanbul) 11.00 13.45 16.30 19.15 22.00; Beylikdüzü Beylicium Favori 12.00 15.00 18.00 21.00; Beylikdüzü Favori White Corner 12.00 15.00 18.00 21.00; Beylikdüzü Perla Vista Cinema Pink 11.00 13.30 16.15 19.00 21.45 (Cuma, C.tesi24.15); Çatalca Favori 12.30 15.30 18.30 21.30; Çekmeköy Beşyıldız 11.30 14.00 16.30 19.00 21.30; Çemberlitaş Şafak Movieplex 11.30 14.30 17.30 20.45; Esenler Espri Site 12.00 15.00 18.00 21.00; Esenyurt Cinemaximum (Marmara Park) 12.00 15.00 18.00 21.00; Fatih Cinemaximum (Historia) 12.00 15.00 18.00 21.00; Halkalı Arena Park Site 12.30 15.30 18.30 21.30 KADINLAR: Beyoğlu Beyoğlu 12.15, 14.30, 16.45, 19.00, 21.15; Esentepe Cinemaximum 11.30, 14.00, 16.15, 18.30, 21.00; Levent Cinemaximum 11.30, 14.00, 16.30, 19.00, 21.30; İstanbul Nişantaşı City’s Citylife 11.00, 13.15, 15.30, 20.15, 22.30. MUHTEŞEM VE KUDRETLİ OZ: Altınuzade Capitol 16.30, 19.15, 22.00; Ataköy Cinemaximum 13.45, 19.15, (Cuma, C.tesi) 00.00; Bahçeşehir Cinemaximum 18.00, 21.00; Bakırköy Cinemaximum 13.45, 19.15, 22.00, (Cuma, C.tesi) 23.30; Bakırköy Cinemaximum 19.15, 22.00, (Cuma, C.tesi) 00.00; Bayrampaşa Cinemaximum 14.30, 17.30, 20.30, (Cuma, C.tesi) 23.15; Beyoğlu Cinemaximum 11.00, 13.45, 16.30, 19.15, 22.00; Beyoğlu Majestik 16.30, 19.00, 21.30; Caddebostan Cinemaximum 19.10, 22.00; Cinefly 16.30, 19.45, 22.00; Esenyurt Cinemaximum 14.30, 20.30, (Cuma, C.tesi) 23.30; Etiler Cinecity 21.45, (Cuma, C.tesi) 00.15; Fatih Cinemaximum 16.15, 19.00, 21.45; Florya Cinemaximum 15.00, 21.00, (Cuma, C.tesi) 00.00; Göztepe Avşar Optimum 19.00, 21.45; Güngören Cinemaximum 11.15, 22.00; Halkalı 212 AVM 21.30; Haramidere Cinetech Torium 12.00, 15.00; İstinye Cinemaximum 13.45, 16.30, 19.15, 22.00; Kadıköy Atlantis 16.30, 19.00, 21.15; Kadıköy Cinemaximum 15.15, 18.15, 21.15, (Cuma, C.tesi) 00.15; Kadıköy Rexx 11.00, 13.30, 16.00, 18.30, 21.00; Kozyatağı Cinemaximum 15.00, 18.15, 21.15; Kozyatağı Cinepol 16.00, 18.30, 21.00; Kozyatağı Kozzy Avşar 19.00, 21.45; Kozyatağı Wings Cinecıty Trıo 1915, 2200, (Cuma, C.tesi) 00.30; Levent Cinemaximum 15.15, 18.15, 21.15, (Cuma, C.tesi) 00.15; Maltepe Cinemaximum 18.00, 21.15, (Cuma, C.tesi) 00.00; Mecidiyeköy (Profilo) 11.00, 13.35, 16.10, 19.00, 21.30, (Cuma, C.tesi) 23.30 EVE DÖNÜŞ: SARIKAMIŞ 1915: Altınuzade Capitol 11.45, 14.15, 16.45, 19.15, 22.00; Ataköy Cinemaximum 11.15, 13.45, 16.15, 18.45, 21.15, (Cuma, C.tesi) 23.45; Bahçelievler Metroport AVM Cinevip 11.00, 13.15, 15.30, 17.45, 20.00, 22.15; Bahçeşehir Cinemaximum 11.00, 13.45, 16.30, 19.15, 22.00; Bakırköy Cinemaximum 11.30, 14.00, 16.30, 19.00, 21.30, (Cuma, C.tesi) 23.45; Bakırköy Cinemaximum 11.30, 14.00, 16.30, 19.00, 21.30, (Cuma, C.tesi) 00.00; Bayrampaşa Cinemaximum 11.15, 13.45, 16.15, 19.00, 21.30; Beyoğlu Cinemaximum 11.00, 13.30, 16.00, 18.30, 21.00, (Cuma, C.tesi) 23.45; Caddebostan Cinemaximum 11.00, 13.30, 16.10, 18.50, 21.30, (Cuma, C.tesi) 00.10; Esentepe Cinemaximum 11.00, 13.30, 16.00, 18.45, 21.15, (Cuma, C.tesi) 23.45; Esenyurt Cınemaximum 11.00, 13.30, 16.00, 18.30, 21.00, (Cuma, C.tesi) 233.0; Fatih Cinemaximum 11.30, 14.00, 16.30, 19.00, 21.30, (Cuma, C.tesi) 23.45; Florya Cinemaximum 11.30, 14.00, 16.30, 19.00, 21.30, (Cuma, C.tesi) 00.00; Güngören Cinemaximum 11.00, 13.30, 16.00, 18.30, 21.00, (Cuma, C.tesi) 23.00; Halkalı 212 AVM 11.15, 13.45, 16.15, 18.45, 21.15; Haramidere Cinetech Torium 11.30, 13.40, 16.00, 18.20, 20.50; İstinye Cinemaximum 11.00, 13.30, 16.00, 18.30, 21.00, (Cuma, C.tesi) 23.30 UZUN BOYLU ESMER ADAM: Ataköy Galeria Cinepeople 11.15, 13.15, 15.15, 17.15, 19.15, 21.15(Cuma, C.tesi) 23.15; Ataköy Plus Cinemaximum 11.30, 14.00, 16.30, 19.00 21 00 (Cuma, C.tesi) 23 30; Carousel Cinema Pink 12.45, 15.00, 17.15, 19.30, 21.45(Cuma, C.tesi) 24.00; Marmara Forum Cinemaximum 11.00, 13.00, 15.15, 17.30, 19.45, 22.00 (Cuma, C.tesi) 24.00; Beylikdüzü Beylicium Favori 11.30, 13.30, 15.30, 17.30, 19.30, 21.30; Beyoğlu Fitaş Cinemaximum 11.10, 14.00, 16.15, 18.45, 21.15; Beyoğlu Majestik 11.30, 14.00, 16.30, 19.00, 21.30; Çemberlitaş Şafak Movieplex 11.00, 13.00, 15.00, 17.00, 19.00, 21.00; 0 Levent Metro City Cinema Pink 12.45, 15.00, 17.15, 19.30, 21.45(Cuma, C.tesi) 24 00; Nişantaşı City Life 11.00, 13.15, 15.30, 17.45, 20.00, 22.15 (Cuma, C.tesi) 24 30; Ortaköy Feriye 14.30, 16.45, 19.00, 21.15; Suadiye Movieplex 11.00, 13.00, 15.15, 17.30, 19.45, 22.00 (Cuma, C.tesi) 24.15. rak yazaryönetmenliğe transfer olmuş 1970’lerin başında. “BadlandsKanlı Toprak” (1973), “Days of HeavenCennet Günleri” (1978) gibi 2 kült filmle yönetmenliğe başlayıp şimdiden efsaneleşmiş, “gamlı baykuş” T. Malick’in seyrettiğimiz son eseri, 20 yıl ara verdikten sonra sinemaya döndüğü “The Thin Red Lineİnce Kırmızı Hat”la Berlin’de Altın Ayı kazandığı 1998’de yitirdiği eski karısına adadığı “Aşkın İzleri”, “Hayat Ağacı”ndaki gibi yine alışılmış anlatı yapısını parçalayıp kolayca seyredilerek algılanmasını zorlaştıran üstadın belki de (yaklaşık 2.5 saat süresince) katlanılması en zor, dini referanslardan geçilmeyen filmi. Aslında en gözde karakteri olan ‘doğa’ya karşıt, bencil ve hoyrat insanoğlunun yıkıcılığını teşhir etmeyi, enfes pastoral manzaralar çekmeyi seven, duygusal inişçıkışların, çeşitli anı parçalarının birbirine eklenmesiyle oluşan, panteist bir bakış açısının ürünü, renkli, zengin bir kolaj estetiğindeki kendine özgü üslubuyla konvansiyonel sinemaya sırtını dönen Malick’in kimilerince rahatsız edici bir misyonerlik çabası sayılan, evren ve varoluş üstüne meditasyon niteliğindeki en kişisel ve evrensel eseri “Hayat Ağacı”ndaki anlatısal tarzını, arayışlarını, takıntılarını, tasvirlerini, içsesler, monologlar, metaforlar eşliğinde aynen sürdürdüğü “Aşkın İzleri”, sonuçta içini baydığı meraklısına zorlu bir seyir deneyimi yaşatıyor 138 dakika boyunca. J. Bardem, B. Affleck, O. Kurylenko gibi yıldızların rol aldığı, yönetmenin gözde kameramanı Emmanuel Lubezki’nin görüntülediği, tartışmalı içeriğine karşın beylik deyişle tam bir görsel şölen niteliğindeki T. Malick imzalı bu anılar, izlenimler, göndermeler, çağrışımlar kolajına herkes katlanamaz. 1949’un Los Angeles’ında kimsenin karşı çıkmaya cesaret edemediği, acımasız mafya babası, boksör eskisi Mickey Cohen’in suç imparatorluğu tüm kente korku salmıştır. Politikacıları, polisi, yargıç ve kanun adamlarını arkasına almış; yoluna çıkanları parçalatan, yakan, matkapla oyan, hatta kendi elemanlarını bile korkunç işkencelerden geçiren, gaddar bir psikopat olan Cohen’e (ağır makyaj altındaki Sean Penn kötü adamı oynuyor) karşı, eski kurt bir polis şefi (Nick Nolte) tarafından gizli bir özel ekip kurmakla görevlendirilmiş çavuş J. O’Mara’yla (Josh Brolin) J. Wouters (Ryan Gosling) ikilisi, yasaların ve L. Angeles polis örgütünün yapamadığını başaracaktır. Senaryosunu, Paul Lieberman’ın gerçeklere dayanan kitabından Will Beal’in yazdığı, 2009 yapımı ilk filmi zombi komedisi “Zombieland”le dikkat çekmiş ‘Suç Çetesi’ değil Kahramanlar Mangası Ruben Fleischer’in yönettiği, geçen hafta “Suç Çetesi” adıyla gösterime giren “Gangster Squad” beylik hikâyesi, klişe karakterleri ve aşırı stilize anlatımından çok S. Penn, J. Brolin, R. Grosling, Emma Stone, Robert Patrick ve Giovanni Ribisi’den oluşan, parlak oyuncu kadrosuyla ilgi toplayan, fondaki model otomobilleri ve giysileriyle 1950’li yıllarda geçen bir dö nem ve gangster filmi. 1950’lerin iktidarla bütünleşmiş, dokunulmazlığını satın almış ve kentin uyuşturucu, silah ve kadın ticaretini ele geçirmiş, Capone benzeri gerçek bir mafya babasının hayatına dayanarak kotarılmış, vasat bir TV filmi yapaylığında gelişip sonuçlanan “Suç Çetesi”nin yer yer sürükleyici kılınmış temposuna, kimi eleştirel saptamalarına, aksiyon ve şiddet sahnelerindeki kimi ayrıntılarına kapılmaması zor, kara film türüne tutkun sinemaseverlerin. Konusuyla Brian De Palma’nın yılların unutturamadığı, ilk dönem başyapıtı “The Untouchables”ı (1988) akla getirip hemen çakma bir “Dokunulmazlar” izlenimi uyandırsa da, sonuçta ‘kara film’den çok şiddetin tavan yaptığı modern bir suç gerilimi denebilecek bu “Suç Çetesi”, meraklısına salık verilebilir. ANDREW NICCOL’UN YÖNETTİĞİ ‘THE HOST’ 29 MART’TA GÖSTERİME GİRİYOR İnsan Dünya’nın kurdudur ASLI SELÇUK Sinema tarihinde başka gezegenlerden gelen yaratıkların insan bedenlerini tutsak edip yerküremizi ele geçirmeleriyle ilgili çok sayıda başarılı bilimkurgu yapıldı: Invasion of the Body Snatchers (Ceset Yiyenlerin İstilası/1956), The Man Who Fell to Earth (Dünyaya Düşen Adam/1976), The Thing (Şey/1982), The Day the Earth Stood Still (Dünyanın Durduğu Gün/2008) bunlardan birkaçı. 50 ülkede hemen çevrilen, 110 milyon baskı yapan, 235 hafta New York Times’ın en çok satanlar listesinin başında kalan Alacakaranlık Efsanesi serisinin yazarı Stephenie Meyer’in beyazperdeye uyarlanan son romanı The Host (Göçebe), ABD ile aynı anda 29 Mart’ta ülkemizde gösterime giriyor. Yakın bir gelecekte ruhlar adlı parazit yaratıklar Dünya’yı ele geçirirler. Bu ruhlar insanların bedenlerini kuşatıp içsel varlıklarını yok ederler. Küçük bir topluluk uzaylılara karşı direnir, kaçıp gizlenerek yaşamayı sürdürür. Ele geçirilen insanların dış görünümlerinde belirleyici parlak mavi gözlerden başka bir değişiklik olmasa da belleklerini yitirirler. Melanie Stryder’ın (Saorise Ronan) bedenine Wan u ‘The Host’, 50 ülkede hemen çevrilen, 110 milyon baskı yapan, 235 hafta New York Times’ın en çok satanlar listesinin başında kalan Alacakaranlık Efsanesi serisinin yazarı Stephenie Meyer’in beyazperdeye uyarlanan son romanı. derer adlı bir ruh girer. Bazı insanlar bu parazitlere direnirler, Melanie’de onlardan biridir. Melanie yıllarca bu ruhlardan kaçmayı başarmıştır, içindeki ruha karşı savunmasını onu değiştirebilmek için sürekli konuşarak, sevdiği insanlarla olan anılarını anlatıp paylaşarak yapar. Tutkulu, savaşımcı Melanie bir gün Wanderer’in onu sevdiklerinin yanına götüreceğini umut eder, tek başına yaşama tutunmuş, küçük kardeşi Jamie’ye (Chandler Canterbury) de bakmıştır, serttir, güçlüdür. Wanderer ise ince bir ruhtur, anlayışlı ve kibardır, asla öfkelenmez, kıskanmak duygusu nedir bilmez. Melanie’yle Wanderer’i avcı ruhlar izlerler, baş avcı (Diane Kruger) eninde sonunda Melanie’nin Wanderer’i direnişçilerin yanına götüreceğinden emindir. Wanderer’den daha güçlü algıları olan Melanie, Jared (Max Irons) adlı bir insana âşıktır, kardeşi Jamie’yi çocuğu gibi sever. Bir süre sonra Wanderer’i kız kardeşi gibi algılamaya başlar. Avcı ruhların amacı direnişçilerin sığınağını bulup onları yok etmek, gezegeni eksiksiz kolonileştirmektir. İnsanlığın yazgısı Melanie’nin elindedir, bedeni kuşatılsa da savaşmakta direnir, herkesin belleği silinirken o sevdiklerine sıkı sıkı sarılır. The Host’u özgün bir görsel dili olan, bilimkurgu türünde ustalaşmış Andrew Niccol (Gattaca, Lord of War/Savaş Tanrısı, In Time) yönetiyor. 600 sayfalık romandan 2 saatlik bir dramatik bilimkurgu yapan Niccol romana oranla filmine daha belirsiz, karanlık, daha fazla şiddetle yaklaşıyor. Yönetmenin versiyonunda avcılar kendi türlerini bile öldürüyorlar. Baş avcı uzlaşmacı, kibarken insanlarla yakınlaşınca yapısı hızla bozulup sinik, yalancı, dengesiz oluveriyor. Bütçesi 45 milyon dolar olan bağımsız yapım The Host felsefi açıdan ilginç bir soru soruyor: Ruhların insanları yok etmek için Dünya’yı kuşattığını sanıyoruz, sonra iyi niyetli olduklarını anlıyoruz. Wanderer’i tanıdıkça insanlar olmaksızın yerküremizin mutlu bir yer olacağını düşünüyoruz. İnsanın en büyük düşmanı yine insan değil mi? Stephenie Meyer hem The Host’un tanıtımını yaparken hem de romanın devamı Avcı’yı yazıyor.