23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 AĞUSTOS 2012 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER İstanbul Y Edirne PB Kocaeli Y Çanakkale PB İzmir B Manisa B Denizli B Zonguldak Y Sinop Y Samsun Y Trabzon Y Giresun Y PB Ankara 30 33 30 31 32 33 33 25 25 26 24 25 29 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB B B B B B B B B B B B Y 26 28 26 37 36 34 38 38 34 37 32 29 29 Oslo PB Helsinki Y Stockholm Y Londra PB AmsterdamPB Brüksel B Paris B Bonn B Münih B Berlin B Budapeşte B Madrid B Viyana B 24 23 23 29 31 33 35 35 33 33 31 34 30 Belgrad B 31 Sofya PB 28 Roma B 31 Atina B 32 Zürih B 32 Moskova PB 23 Aşkabat A 40 Taşkent A 40 Baku B 31 Bişkek A 38 Tiflis Y 31 Kahire A 36 Şam A 38 Ülkemizin kuzey kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Marmara’nın doğusu, Batı ve Orta Karadeniz ile Düzce, Kars ve Ardahan çevrelerinin sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerlerin az bulutlu ve açık geçeceği tahmin ediliyor.Yağışların Doğu Karadeniz kıyıları ile Ordu ve Sinop çevrelerinde kuvvetli olması bekleniyor. 7 TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 19 Ağustos PKK’lilerin BDP heyetinin yolunu kesmesi konusunda Kışanak “O karşılaşmadan mutluyuz” dedi. ‘İstedikleri kadar ceza verebilirler’ Haber Merkezi BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak ve milletvekilleri, Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde sivil toplum örgütü temsilcileri ile bir araya geldi. Kışanak ve milletvekilleri, ardından da Yüksekova’nın Dağlıca yolu üzerinde bulunan Bostancı köyüne gitmek üzere yola çıktı. Ancak askerler güvenlik gerekçesi ile Kışanak ve milletvekillerine izin vermedi. Bunu üzerine geri dönen Kışanak, Kamışlı Jandarma Karakolu yakınında başlatılan savcılık incelemesi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kışanak, Kürt sorununun mahkeme koridorlarında çözülebilecek bir sorun olmadığını belirterek, “Bizim yaşadığımız, yasadışı bir şey değil. Son derece doğal, son derece gerçek bir durumla karşılaştık. Biz o karşılaşmadan mutluyuz. Onları dinlemek, onların hangi koşullarda, nasıl bir mücadele verdikleri, bizim açımızdan anlamlıydı, önemliydi. O yüzden istedikleri kadar soruşturma açabilir ve ceza verebilirler” dedi. Cuma günü bu köşede 28 Şubat soruşturmasının tek tutuklu sivil sanığı, eski YÖK Başkanı Prof. Kemal Gürüz’ün, hakkındaki iddialara ve iki aya yaklaşan tutukluluk haline itirazları yer aldı. Yazının ardından kendisi gibi kimya profesörü olan eşi Prof. Güniz Gürüz aradı. Güniz Gürüz, eşinin suçsuzluğunun kanıtlanması ve en azından yargılamasının tutuksuz sürebilmesi için gece gündüz uğraş veriyor. Eşi ve akademi camiasındaki dostları Kemal Gürüz hakkında bilim dünyasında ses getiren kampanyalar başlatmışlar. Bu çerçevede başta ABD olmak üzere dünyanın önde gelen bilim insanları Gürüz’ün tutuksuz yargılanması için uluslararası bir mesaj zinciri oluşturmuş. İnternet üzerinden de Türk hükümetine çağrı yapan birden fazla imza kampanyası başlatılmış. Harvard’dan Cezaevine Davet gelen bilim insanlarına ev sahipliği yapan “Weatherhead Uluslararası İlişkiler Merkezi”, Sincan F Tipi Cezaevi’nde yatan Gürüz’e resmi davet göndermiş. 20056 akademik yılını Harvard’da misafir öğretim görevlisi olarak geçiren Gürüz, kaldığı süre içinde yazdığı kitabı nedeniyle UNESCO tarafından hazırlanan “100 Ses BAYRAMA TUTSAK GİRENLER Kemal Gürüz’ün yanı sıra, aralarında gazetemiz yazarı Mustafa Balbay’ın da bulunduğu milletvekilleri, Tuncay Özkan, Soner Yalçın ve Zeynep Kuray gibi çok sayıda meslektaşımız; iyi yetişmiş askerler ve yüzlerce üniversite öğrencisi aylardır, yıllardır özgürlüklerinden mahrum bırakılmış durumdalar. Ailelerinden ve dostlarından ayrı girmek zorunda kaldıkları bu bayramda, onlar için özgürlük dileriz. Umudumuz gelecek bayramları sevdikleriyle birlikte geçirmeleridir. Tüm okurlarımıza iyi bayramlar. Eylülde Harvard’a bekleriz Bu kampanyaya son olarak dünyanın en prestijli üniversitelerinin başında gelen Harvard Üniversitesi katılmış. Üniversitenin, alanında önde – Yüksek Öğrenimin 10 Yılına Katkı Yapanlar” listesine girmişti. Barack Obama, Tony Blair, Kofi Annan gibi isimler Gürüz ile birlikte yer almıştı. Güniz Gürüz’den bir kopyasını edindiğim davet mektubunda, Weatherhead Merkezi Direktörü Steven Bloomfield şöyle diyor: “Sizi bu sonbaharda Weatherhead’da ziyaretçi öğretim görevlisi olarak aramızda görmek istiyoruz. Merkezimizdeki meslektaşlarınız ve Harvard camiasıyla işbirliği içinde, daha önce büyük ses getiren ‘Uluslararası Eğitim, Küreselleşme Işığında Uluslararası Öğrenci Hareketliliği’ başlıklı çalışmanızı daha da ilerleteceğinizi şimdiden öngörebiliyorum. Sizin Harvard’da olduğunuz 2005 yılından bu yana o çalışmanıza ilgi çok daha fazla artmış durumda. Davetimizi kabul ederek, eylül ayında başlayacak yeni eğitim yılında aramızda olmanız umuduyla.” Prof. Gürüz’ün Sincan’daki koğuşundan çıkarak Türk bilimini Harvard’da tekrar başarıyla temsil etmesini dileriz... GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Bakanlık, şiddeti önlemek için mağdur kadının profilini çıkaracak İş haritaya kaldı SEVİL ARINAN ANKARA Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, kadına yönelik şiddeti engelleme çalışmaları kapsamında şimdi de şiddet gören kadınların haritasını çıkarmaya hazırlanıyor. Şiddet gören kadının profilini çıkarmak için Avrupa ülkelerinde uygulanan modelleri inceleyip Türkiye’deki “töre ve namus” cinayetlerini de kapsayan şiddet veri taban sistemi hazırlayacak olan Bakanlık, harita ve veri sisteminden çıkan sonuçlar çerçevesinde uygun modeli benimseyecek. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın temmuzaralık 2012 dönemine ilişkin hazırladığı beklentiler raporunda, kadına yönelik şiddeti önleme çalışmaları kapsamında “Kadına Yönelik Şiddet Veri Tabanı/Sistem Oluşturulmasına İlişkin Etüd Proje”sini yaşama geçireceği kaydedildi. Projeye göre kadına yönelik şiddetle ilgili öncelikle güncel ve sağlıklı verilerin toplanması planlanırken, “töre ve namus cinayetleri”ni de kapsayan şiddet verileri bir araya getirilecek. Sonrasında toplanan bilgiler çerçevesinde oluşturulacak “veri taban sistemi”yle şiddetin izlenmesine dayanan bir politika yaşama geçirilecek. Ayrıca Türkiye’deki kadına yönelik şiddetin mevcut durumu, takibi ve tespiti için “haritalama” çalışması yapılacak. Harita hazırlama çalışmaları kapsamında ülke genelinde şiddet gören kadınların profili teker teker çıkarılacak. Beklentiler raporunda öne çıkan diğer hedefler şöyle özetlendi: 12 ilde Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri açılacak. Çeşitli illerde sığınma evi açılması için çalışma yapılacak. Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü ile Almanya Federal Cumhuriyeti BadenWürttemberg Eyaleti Uyum Bakanlığı arasında yurtdışındaki kadının statüsünün geliştirilmesi için “işbirliği protokolü” imzalanacak. Kadın sığınma evlerindeki personelin kapasitesi geliştirilecek. Kadına yönelik şiddetin önlenmesine yönelik hazırlanan yasa kapsamında hazırlanan ya da hazırlanacak projelerle ilgili çalışmalara devam edilecek. Genelkurmay Başkanlığı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı arasında “Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Geliştirilmesi ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Kurumsal Kapasitenin Güçlendirilmesi, İşbirliği ve Eşgüdümün Artırılmasına Dair Protokol” imzalanması planlanıyor. Görüşmeye çağırdı 8 kez bıçakladı BALIKESİR (Cumhuriyet)Balıkesir’de bir kişi, barışma teklifini kabul etmeyen ayrı yaşadığı eşini parkta bıçakladı. 8 yerinden bıçaklanan kadın, hastaneye kaldırıldı. M.A, birkaç kez telefonla konuştuğu eşini, barışmak istediğini söyleyerek Şehitler Parkı’na görüşmeye çağırdı. Yaralanan kadının çığlıkları üzerine olay yerine gelen yurttaşların müdahalesiyle durdurulan M.A gözaltına alındı. Balıkesir Çocuğunun önünde karısını öldürdü BURSA(Cumhuriyet) İnegöl ilçesinde oturan Arzu Korkmaz (25), dün öğlen saatlerinde sokakta karşılaştığı eski eşi Resul Güçlü (31) tarafından, 4 yaşıdaki oğlunun gözleri önünde bıçaklanarak öldürüldü. Cinayet sonrası İnegöl Cumhuriyet Savcılığı soruşturma başlattı. 2 çocuk annesi olan Arzu Korkmaz’ın, şiddetli geçimsizlik nedeniyle Resul Güçlü’den boşandığı belirtildi. BDP’lilere inceleme VAN (Cumhuriyet) BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak başkanlığında, önceki gün Hakkâri’nin Şemdinli ilçesi Bağlar köyünde incelemede bulunan BDP’li milletvekillerinin, terör örgütü PKK üyeleri tarafından yolunun kesildiği yönünde bazı basın yayın organlarında yer alan haber, fotoğraf ve görüntüler, Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 10. maddesinden sorumlu Van Cumhuriyet Başsavcıvekilliği’ni harekete geçirdi. Bazı internet sitelerinde yer alan video kayıtlarını izleyen başsavcıvekilliği, milletvekilleri ile teröristler arasındaki samimi konuşmalar ve sarılmaların bir yol kesme eylemi olarak gözükmediğini, “BDP’li milletvekilleri ile teröristlerin buluşması” olarak değerlendirileceği kanaatine vararak konuyla ilgili inceleme başlattı. “terör suçları” arasında yer alacak. Böylece zaten yeterince geniş olan terör tanımına bir de “tatildeyken Meclis’i toplamaya tam teşebbüs” eklenecek. Meclis’in toplanmasına karşı olabilirsiniz, “Zaten yetkilerin tümü bende, bir şey gerekirse ben karar alırım, size ne oluyor” diyebilirsiniz ama, böyle bir çağrının terör örgütünün ekmeğine yağ süreceği propagandasına pes! Terör örgütünün ekmeğine ne yağ sürer? Dalgalı olarak yükselen terör eylemleri karşısında her anlamda ülkenin bütünlüğünü temsil eden Meclis’in, iktidarıyla muhalefetiyle özel gündemle toplanıp, çare araması mı? Yoksa bütün partilerin ayrı telden çalıp dağınık bir tablo sergilemesi mi? ??? Turgut Özakman’ın “18811938 Atatürk, Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet Kronolojisi” kitabı “tarih otoyolu” gibidir. Yıl yıl, gün gün ne olmuş, art arda okuduğunuzda pek çok çıkarımda bulunursunuz. O kitabı ne zaman elime alsam her seferinde farklı çağrışımlarla kapatıyorum. Sözlük gibi de kullanıyorum desem yeridir. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Meclis’in 14 Ağustos Salı günü toplanması için yaptığı çağrının tartışıldığı günlerde Özakman’ın kitabının 1922 yılı bölümünü açtım. Kurtuluş Savaşı’nın en ateşli günleri. Özakman’ın büyük bir birikimin sonucu olarak oluşturduğu kronolojide, Atatürk cephe ile Meclis arasında adeta mekik dokuyor. Atatürk’e 3’er aylık uzatmalarla verilen başkomutanlık, sürekli denetleniyor. Uzatma dönemleri tartışmalara neden oluyor. Kitabın 139. sayfasından 6 Mayıs 1922 tarihini özetleyen paragrafı aynen aktarıyorum: “Atatürk’ün başkomutanlığının ve yetkilerinin 3 ay daha uzatılması. Üçüncü uzatma. Süresi 4 Mayıs’ta biten kanun uzatılmaz. Bugün Atatürk uzun bir konuşma ile eleştirileri ve iddiaları yanıtlar; kanunun 3 ay daha uzatılması 11 ret, 11 çekimser oya karşı, 177 oyla kabul edilir.” Düşünün... Kurtuluş Savaşı devam ederken Meclis’te yoğun tartışmalar oluyor, Mustafa Kemal tüm eleştirilere saatlerce yanıt verip ikna etmeye çalışıyor. Sonunda oylama yapılıyor... Özetle, savaşın kaderi Meclis’te belirleniyor. Bugünkü iktidar mantığıyla sormak gerekirse; Meclis’te Atatürk’ün başkomutanlığını denetleyen toplantılar Anadolu’yu işgal eden düşman kuvvetlerine cesaret mi veriyordu? Hayır, Kurtuluş Savaşı’nı etekemiğe büründürüyordu. Özakman’dan 19202122 yıllarını okuyunca şu saptama daha net ortaya çıkıyor: Kurtuluş Savaşı’nın ardından büyük bir kuruluş savaşı verildi. Bu anlamda, 9 Eylül 1922 aynı zamanda başlangıçtı. Ancak cephede savaş sürerken Meclis’in açık olması, temel kurumların yasa çıkarılarak oluşturulması, kurtuluşla kuruluşun iç içe geçtiğini gösteriyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerindeki sağlamlıkta bunun da payı var. ??? Cumhuriyetin 100. yılına göz dikenlerin o temelleri anlamaya çalışmasında fayda var. TBMM’nin toplanmasının terör örgütünün işine yarayacağını iddia etmek, en hafif anlatımla meşruiyetini o zeminden alan iktidarın varlık nedenini sorgulamak demektir. Ağacın toprağı reddetmesi gibi bir şey. TBMM, Şemdinli’nin güvenliğini Şam’dan başlatan iktidarın neredeyse umurunda değil. Oysa parlamento sadece rejimin değil, iç barışın da kalbidir. Sevgili Müşfik Kenter Bu satırları kaleme alırken Müşfik Kenter’i kaybettiğimiz televizyonda son dakika haberi olarak geçiyordu. Yıllar önce Can Yücel’in Shakespeare çevirilerini okuyordum. Hamlet’ten şu diyalog aklımda kaldı: “ Bir tiyatro grubu geliyor... Kenterler mi?” Can Yücel, Shakespeare’i tam Türkçeye çevirmiş, Kenterler’i evrensel yerine koymuştu. Acı haberi öğrenince gözümün önüne ilk Yıldız Kenter geldi. Usulca ayağa kalkıp eğildim; havalandırmaya çıkıp gökyüzüne yöneldim. “Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür” diyen herkesin başı sağolsun. Üç partiden BDP’lilere tepki ‘Başbakan’ın sorumluluğu’ Haber Merkezi Hakkâri’nin Şemdinli ilçesinde temaslarda bulunan BDP milletvekillerinin yol üzerinde PKK’lilerle bir araya geldiği görüntülere hükümet ve muhalefetten sert tepki geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran yaptığı açıklamada, görüntülerin kabul edilemez olduğunu belirterek, “Başbakan Tayyip Erdoğan, ‘Türkiye’nin her yerinden sorumluyuz’ diyordu. Bu görüntüler üzerine sorumluluğunun gereklerini yerine getirsin” diye konuştu. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay da katıldığı etkinlikte, “Herkesin bir tahammül noktası var, aklınızı başınıza devşirin” yorumunda bulundu. AKP Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik ise sosyal paylaşım sitesinde yaptığı açıklamada, yol kesen PKK’nin CHP milletvekilini kaçırıp, BDP milletvekilleriyle sohbet etmesini “gizli bir mesaj” olarak değerlendirdi. Terör örgütünün “PKK Kürdü” olmayan herkesi hedefe aldığını söyleyen Çelik, “En büyük asimilasyon ve inkâr politikası budur” dedi. MHP lideri Devlet Bahçeli yayımladığı bayram mesajında, “Yeni moda olan ön ve yol kesme veya şeklen adam kaçırma stratejisi bugünlerde şeytani hesapların parlamento zemininde malum simalarla yürütülmeye çalışıldığına işaret etmektedir” dedi. Şehit polise hazin veda VanEdremit karayolunda konteynır kentin güvenliğini sağladığı sırada, terör örgütü PKK’nin düzenlediği saldırıda şehit edilen polis memuru Abdurrahman Doğan (30) için Van Emniyet Müdürlüğü Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü bahçesinde tören düzenlendi. Yakınlarının desteği ile güçlükle ayakta durabilen anne Züleyha Doğan, terörü lanetlerken, baba Sabri Doğan da oğlunun tabutuna sarılarak gözyaşı döktü. Vali Münir Karaloğlu, Doğan’ın, depremzedelere yardımcı olmak için gönüllü olarak Van’a geldiğini kaydetti. Şehit polisin cenazesi Bitlis’in Güroymak ilçesine bağlı Değirmen köyünde toprağa verildi. Müsteşar Emek istifa etti ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Abdülkerim Emek, suç örgütüne üye olma suçlamasıyla açılan dava nedeniyle önceki gün istifasını verip, yıllık izne ayrıldı. Hakkında 4.5 yıla kadar hapis cezası istenen Emek’in, hakkındaki işlemi beklemeden izne ayrılması, Başbakanlık’ta şok etkisi yarattı. İstifanın henüz kabul edilmediği belirtildi. Şahin’e taşlı saldırı Emekçi katliamı protesto edildi HAKKÂRİ (Cumhuriyet) Gezi ve incelemelerde bulunmak üzere Hakkari’de bulunan İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, iftar sonrası Cumhuriyet Caddesi üzerinde esnafla sohbet ederek yurttaşlarla birlikte kahvede çay içti. Bu sırada bir grup gösterici Bakan Şahin’i yuhalayıp taş attı. Bakan Şahin, korumalar tarafından kafeye götürüldü. Gösterici grubun taşlı saldırısı üzerine polis olaylara müdahale etti. Savaş alanına dönen caddede güvenlik görevlileri, göstericileri dağıtmak için biber gazı ve tazyikli su kullanıp havaya ateş açtı. ? İstanbul Haber Servisi Güney Afrika Cumhuriyeti’nde zam talebiyle greve çıkan 30 maden işçisinin güvenlik güçleri tarafından katledilmesi Dev Sağlıkİş tarafından Güney Afrika Konsolosluğu önünde protesto edildi. Dev Sağlıkİş Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, olayın Türkiye ile benzerlikler taşıdığını vurgulayarak, havayolu işçilerinin, TEKEL işçilerinin, enerji işçilerinin uğradığı baskıya dikkat çekti. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle