Katalog

11 AĞUSTOS 2012 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER TRT Genel Müdürü Şahin, ‘Yasa yoluyla, mahkeme kararıyla kadrolaşıyorum’ dedi 5 birleştirir vadilerde... Sevgi! Aşk! Tutku! Bizim kuşak için vazgeçilmezdir! Kayıp çocuklar için de ağlarız, içimiz kanar... Terörün bir insanlık suçu olduğunu biliriz... Onun için “Terör nereden gelirse gelsin bir insanlık suçudur” diye Kadrolaşma itirafı AKŞAM GAZETESİ FIRAT KOZOK Tarih Kanla Yazılmasın... Geçmişin içinde yaşananlar içimizi acıtıyor... O topraklarda binlerce yıllık tarih, uygarlık ve kültür yatıyor... Yüreğini, vicdanını, sevgisini o topraklarda çoğaltmış insanlar şimdilerde ölüm kusuyor. Tarihin kalıntılarında korku tünelleriyle karşılaşırken, bir çığlığı duyuyoruz. Bir yandan PKK terörüyle uğraşan Türkiye, kendi öz evlatlarını o topraklara gömüyor... Burnumuzun dibinde bir iç savaş var! Esad rejimi “yıkıldı yıkılacak” denirken hâlâ dimdik ayakta duruyor. Esad’ın savaş uçağı var, helikopteri var, askerinin “muhalif güçleri” Halep’in mahallelerinden çıkardığı kesin. Peki kim bu muhalifler? Bunların Afganistan’dan, Çeçenistan’dan, Türkiye’den, kimi Arap ülkelerinden gelen El Kaide ve Taliban militanları olduğunu “cümle âlem” biliyor. ??? Esad rejimini savunduğumuz falan yok... Gerçek olan, “muhalif” ya da “Özgür Suriye Ordusu” adı verilen bu silahlı militanların Suriye’de “İslam devleti” kurma peşinde olan güçler olduğu. Nedense bu gerçekler medyamız tarafından perdeleniyor. El Kaide militanlarını savunan avukat Halep’te çatışmada öldürülüyor. Kaç Türk yurttaşı var Halep’te “muhalif cephe”de Esad güçleriyle savaşıp ölen? Bunların demokrasi ve özgürlükle uzaktan yakından ilişkileri yok. O nedenle Esad rejimi ayakta... Üstelik yanında Rusya, Çin ve İran bulunuyor. ??? Yaşamı acılarla, darbelerle, ölümlerle, hapislik günleriyle, işkencelerle geçen bir kuşaktan gelenler, gerçeklerin karşısında sessiz kalamaz... Onlar konuşur, yazar, çizer! Teslimiyetçi değildir! Yaşamı çoğaltmak, demokrasiyi ve özgürlükleri geliştirmek için çabalarlar. Nice kayıplar, genç ölümler, bizi 8 yazarla yollar ayrıldı İstanbul Haber Servisi Akşam gazetesinde ekonomik nedenlerden dolayı aralarında Serdar Akinan ve Nagehan Alçı’nın da bulunduğu 7 köşe yazarının işine son verildi. Akşam gazetesi yönetiminin aldığı kararla köşe yazarları Serdar Akinan, Nagehan Alçı, Barış Bardakçı, Burhan Ayeri, Ali Saydam, Cemalettin Taşçıoğlu, Turgay Şeren ve gruba bağlı Güneş gazetesinden Ahmet Çavuşoğlu’yla yollarını ayırdı. Akinan, Hakkâri ve Suriye olayları ile ilgili AKP politikalarını eleştirmesinin ardından Başbakan Erdoğan’ın “O yazıları not ediyoruz” sözlerinin etkili olup olmadığı konusuna medya sitelerinde açıklık getirdi. Akinan, “Kararı bana yönelik operasyon olarak değerlendiremem. Bu ekonomik sebeplerle alınmış bir karar. Gazeteciyiz, yolumuza devam ederiz” dedi. Bolu’da gazetecilere saldırı ? İstanbul Haber Servisi Bolu Gündem Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Süha Alparslan ve Yazıişleri Müdürü Ayşegül Topçu, yaptıkları baz istasyonu haberi nedeniyle 3 Ağustos’ta üç kişinin saldırısına uğradı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), muşta, sopa ve bıçak kullanan saldırganların serbest bırakıldıklarını ve gazetecilere yönelik tehditlerin sürdüğünü belirterek yetkilileri göreve çağırdı. TGC’nin açıklamasında, gazetecilere saldırıların olağan hale getirildiğine dikkat çekildi. ANKARA TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, kurumda göreve başladıktan sonra personel sorununu hizmet alımı yöntemiyle çözmek istediklerini, ancak örgütlü sendikanın bunu yargıya taşıyarak kendilerine “yasa yoluyla kadrolaşmanın yolunu açtığını” söyledi. Şahin, “Nedeni şu; kardeşim ben hizmet alımı yöntemiyle personel ihtiyacımı karşılıyordum. Sen dedin ki; yok normal KPSS’den al. Ben de alacağımızın 4 katını talep ediyoruz ya, bu 4 katın içinden bana en yakın olanını alıyorum. Eğer kadrolaşmaksa evet burada da kadrolaşıyoruz. Personel politikamız bu arkadaş” dedi. Şahin, Eurovision şarkı yarışmasındaki puanlama sistemini eleştirirken de “Azerbaycan olmasaydı, ‘Acaba bu sene katılmasaydık ne olurdu?’ diye arkadaşlarımla biz bunu uzun uzun kendi aramızda tartıştık” diye konuştu. Şahin, bir grup gazeteciyle iftar yemeğinde buluştu ve kurum çalışmalarıyla ilgili soruları yanıtladı. Her yıl tartışma konusu olan Eurovision şarkı yarışmasını ve yarışmadaki puanlama sistemini eleştiren Şahin, “Can Bonomo birkaç alternatife baktıktan sonra hoşumuza giden bir isimdi. Çok iyi temsil etti. Ama kimi gönderirseniz gönderin bir şekilde eleştiriliyorsunuz. Yedinci olması da yarışmadaki ülkelerin birbirlerini bir şekilde kollamalarından kaynaklanıyor” dedi. Şahin, TRT’nin iletişim fakültesi mezunlarına ağırlık vermesi gerektiği yönündeki bir eleştiri üzerine, personeli en iyi eğitim al ? Şahin, TRT Genel Müdürlüğü görevine geldikten sonra kuruma hizmet alımı yöntemiyle personel almak istediğini fakat HaberSen nedeniyle bunu gerçekleştiremediğini söyledi. Alacağı personelin dört katını talep ettiğini, KPSS’yi kazananlar içinden kendine en yakınları işe aldığını belirten Şahin, ‘’Eğer kadrolaşmaksa evet burada da kadrolaşıyoruz. Personel politikamız bu arkadaş” diye konuştu. mış kişilerden oluşturmaya çalıştıklarını söyledi. kuruma geçmişte sözleşmeli, kaşeli, geçici personel, götürü bedelli gibi isimler altında kayıt dışı çok sayıda personel alındığını belirtti. Şahin, göreve geldikten sonra bunu kaldırarak “hizmet alımı yöntemiyle personel almak istediklerini” kaydetti. ‘Fazla istiyoruz’ Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Maalesef iletişim mezunu arkadaşlarımız da KPSS’de tabiri caizse çakıyorlar. Yani mesela 97100 arasındakileri alıyoruz. Bunun içinde iletişim mezunu ya hiç yok ya da 12 tane. Biz de ÖSYM’ye diyoruz ki en yüksek puan alan, üniversite mezunu, şu şu özellikle arkadaşların 4 katını bize gönderin. Onlar gönderiyor ama içlerinde iletişim mezunu yok. Mühendislik var, eğitim, hukuk var ama iletişim yok. Peki ne yapayım ben şimdi? Spikerlikte de 8 katını istiyoruz. Niye 8 kat, çünkü burada farklı özellikler ortaya çıkıyor. Ya aksan ya fiziksel özellikler ya dil bilgisi yeterli olmuyor.” Sıkça gündeme gelen TRT’de kadrolaşma haberlerinin anımsatılması üzerine konuyla ilgili de değerlendirmeler yapan Şahin, ersonel politikamız bu arkadaş’ Ancak bu konunun TRT’de örgütlü KESK’e bağlı HaberSen’in başvurusu üzerine yargı tarafından durdurulduğunu kaydeden İbrahim Şahin, “Şimdi yasa yoluyla, mahkeme kararıyla kadrolaşıyorum. Şimdi sendika dahil kimse bir şey diyemiyor. Nedeni şu; kardeşim ben hizmet alımı yöntemiyle personel ihtiyacımı karşılıyordum. Sen dedin ki; yok normal KPSS’den al. Ben de alacağımızın 4 katını talep ediyoruz ya, bu 4 katın içinden bana en yakın olanını alıyorum. Eğer kadrolaşmaksa evet burada da kadrolaşıyoruz. Personel politikamız bu arkadaş” diye konuştu. ‘P haykırırız... Tarlada bulduğu bir bombayla parçalanarak ölen 9 yaşındaki çocuğumuz için de ağlarız, Foça’da, Şırnak’ta şehit düşen askerimiz için de... Din, dil, ırk, mezhep ayrımcılığı yapmayız... Bayrağa sarılı tabutları kaldırılırken gözyaşları dökeriz, 13 yaşındaki Veysi’yi toprağa verirken hıçkırıklara boğuluruz. ??? Biz sevdalıyızdır, acıları bilen bir kuşak olarak. Barışa ve kardeşliğe doğru yürürken haykırırız: “Savaş değil barış!” Emperyalizmin tezgâhına gelenleri, dün olduğu gibi bugün de uyarırız... Kürt sorununu çözeceğim diye yola çıkıp işi çıkmaz sokağa götürenleri eleştiririz. Suriye gerçeğini görmeyip emperyalizmin taşeronluğunu üstlenenlere şu soruyu sorarız: “Akdeniz’in sularına gömülen uçağımızı kim düşürdü?” Halkı aydınlatmak, toplumu bilgilendirmek siyasal iktidarın görevidir. Halk olup biteni bilmeli, aydınlatılmalıdır... Demokrasi dört yılda bir seçim yapmak değildir... Şemdinli’de neler oluyor? Bilen var mı? Yok! ??? Ne demiştik? Geçmişi yaşatan içimizdeki acıdır. Artık bu acıların bitmesini istiyoruz... Türkler ve Kürtler. Bu coğrafyada yüzyıllardır birlikte yaşıyoruz... Terörün bir insanlık suçu olduğunu bilmeliyiz bunca ölümlerden sonra... Musa Anter de öldürüldü Uğur Mumcu da... Türk aydınları da öldürüldü Kürt aydınları da... Yaşadığımız coğrafya, binlerce yıllık tarih, uygarlık ve kültür... Kanla sulanmasın artık! C MY B C MY B