Katalog

26 HAZİRAN 2012 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Başbakan muhalefet liderlerine “bilgilendirme” adı altında son kertede yani “tebligat” yapıyor. Liderler.. kendilerine “tebliğ edilen” bu bilgilerle yetinecekler ve ağızlarını maazallah! eleştiri/uyarı haklarını kullanmak için açmaya yeltenmeyecekler. Yeltenirlerse.. hükümet adına birisi çıkıp derhal “vatan haini” suçlamasına varan ifadelerle.. kendilerine hadlerini bildirecek… Bunun adı.. “demokrasi” olacak… Bu yüksek demokrasi değerleri uğruna komşularla “savaş eşiğine” gelinecek… Üstüne üstlük bunlar “derinlikli dış politika”, “komşularla sıfır sorun” diye atıp tutulurken olacak… “Derinlikli dış politika”nın derin sularında(!) kulaç atarken; ezelden beri birbirine düşman olan iki ülke hem “Suriye”, hem “İsrail” ile kanlı bıçaklı olunacak… Her iki ülkeyle kanlı bıçaklı olunurken; “büyük devlet” nutukları atılacak, “bölgesel güç” postaları konulacak; ama her taraftan şamar oğlanı gibi tartaklanılacak… Bir yanda… “Mavi Marmara” baskınıyla yaşanacak.. Diğer yanda “uçak düşürülmesine” maruz kalınacak… Ankara’nın boy ölçüsünün alındığı şu son badirenin ardından saatler boyu sessiz kalınacak… 9 Suriye ile ‘Uçak Krizi’ Ne tuhaf, ne gerçeküstü/gerçekötesi/akıl almaz bir durum değil mi? Şam ile bu noktaya güya Suriye’de “demokrasi”, “demokratik açılım” olmadığı için geldik. Suriye ile yaşanan son uçak krizi ardından, Türk gazetelerinde küçük bir gezinti bile oysaki “demokrasi” ve “insan hakları”, “insan faktörüne” dayalı değerler üzerinden Şam’a dayılanacak son ülkenin Türkiye olduğunu ortaya koyuyor. Pankart açtıkları için 8.5 yıl alan üniversitelilerden… 600 öğrencinin bu nevi suçlardan Türk hapishanelerinde tutuklu bulunmasından… Demir parmaklıklar ardında 100’e varan gazeteci tutulmasından ve bu sayının Çin, İran’daki hapis gazetecilerin toplam sayısından fazla olduğundan filan söz etmeyeceğim… Son olayda… yaşamlarını yitiren iki pilota verilen yerlere bakın… Gazetelerde pul kadar köşeler ayrılmış… Üzerinde sadece “Kayıp pilotların postalları bulundu!”, “Aileler endişeli!” türünden satırlar okunuyor… Sevda Tepesi’nin talan öyküsü Satışa Özal ve Dalan önayak olmuştu OKTAY EKİNCİ Fısıltı Gazetesi Uçağın düşürülmesinin ardından saatler geçtiği halde aklı başında bir açıklama duyamadık devletten. Suriye’de muhalefeti Türkiye’nin silahlandırdığına dair çıkan haber ve iddialarla ilgili de çok net bir şey duyamadık. Devletten, yetkililerden net bir açıklama yok ama kafasına esen televizyonlarda sorunu çözüyor. Uzmanlar, stratejistler ve tartışmacılar aslında çoğu zaman hemen hemen hiç bilmedikleri teknik ayrıntılar konusunda bile fazlasıyla konuşma heveslisi... Bu, karakol baskınında da, savaş uçağının düşürülmesinde de böyle… Fazla farketmiyor. ??? Zaten genel olarak her konuda konuşan belli kişiler var ki onların böyle ayrıntılarla ilgilenecek hali de yok. Onlar zaten her konuda sürekli ahkâm kesiyor. Ama en azından belli konuların uzmanı diye çağırılanların biraz daha ders çalışması gerekmez mi? Terör saldırılarıyla ilgili bölgeye belki hayatında gitmemiş insanların saldırı ayrıntılarını tartışması biraz komik oluyor. ??? Ama bizde asıl sorun, herhangi bir olayda, ister deprem olsun, ister terör saldırısı olsun, ister başka bir konu, ilk ağızdan bir açıklama duymanın imkânsız olması... Bu tür açıklamalar, ortalık bir sürü dedikoduyla dolduktan sonra internet sitelerinden yapılıyor. Başbakan, kendisinin de bazen hâkim olmadığı konularda soruları cevaplamak durumunda kalıyor. Devlet yönetimiyle bile ilgili inanılmaz iddialar ortaya atıldığında net bir açıklama gelmiyor. Açıklamalar geciktikçe de fısıltı gazetesi tiraj alıyor. Bu konularda yapılması gereken, kamuoyunda merak edilen, heyecan uyandıran konularda sorumlu kimse onun hemen çıkıp gerekli açıklamayı yapması, en azından mantıklı bir durum değerlendirmesini sunması değil mi? ashington ve Londra’nın gazı Taa ki… Clinton Washington’dan… İngiltere Dışişleri Bakanı Hague Londra’dan duruma müdahil olup sert çıkana kadar! Clinton’ın; “ABD, küstah ve kabul edilemez eylemi mümkün olan en güçlü şekilde kınamaktadır” demesi, Hague’nün aynı saatlerde, “Esad rejimi dokulmaz/cezasız kalabileceğini düşünmek yanlışına düşmesin. Esad rejimi davranışlarından sorumlu tutulacaktır!” diye tavır koyması ardından… Başbakan Erdoğan laf ola beri gele de olsa… nihayet iki gün sonra… “Sinekle uğraşmayız!” tonunda bir şeyler söyleyebilecek... Argo olacak ama… Washington, Londra gazıyla gerdeğe girmek böyle bir şey işte! Bundan sonra neler olabileceğini kestirmek için henüz erken… Ama bu uçak krizi ardından Londra’ nın misal! uygun bulacağı bir “tampon bölge” formülü karşımıza çıkarılırsa şaşmayın… Krize bu türden bir çözüm yaklaşımı, Ankara’dan çok önce neden Londra’nın sesinin bu kadar yükseldiğini açıklar aslında. İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague’ye baksanıza, herkesten net ve en kesin ifadeleri o kullanıyor: “Esad rejimi cezasız kalmayacak!” diyor. Şam’a kesilecek bileti Londra her zamanki gibi! çoktan hesaplamış olmalı ki; bu gözdağını veriyor. W aşkalarına ‘demokrasi’ dersi verirken Siyasi iradenin günlerdir kendisini tekrar eden, incir çekirdeğini doldurmayan demeçlerine sayfalar ayrılıyor ama hayatlarını en verimli çağlarında yitiren iki genç pilota ilişkin haberler birer dipnot gibi geçiliyor… Türkiye’de insan yaşamına verilen değer bu! Bu kadar marjinal. Böyle bir ülke konu komşuya sonra; “Sen insanların hayatını hiçe sayıyorsun!” diye müdahil olmaya kalkıyor… Başkalarına üst perdeden “demokrasi dersi” veriyor… Ve fakat kendi ülkesinde ana muhalefet liderine ağız açtırmıyor… Niye? Kılıçdaroğlu; “Suriye’nin yaptığı Erdoğan politikalarına bir misillemedir. Gene de sineye çekilemez!” demiş. Az ve öz bir durum tespiti yapmış. Sen misin bunu söyleyen? Ardından ana muhalefet partisi liderine Ömer Çelik’ten salvo üstüne salvo geliyor... “CHP Genel Başkanı, Suriye’nin uçağımızı düşürmesini, Türkiye’nin Suriye politikasına bağlayarak, Suriye’ye mazeret ve hafifletici sebep üretiyor” diyor AKP Genel Başkan Yardımcısı Çelik; “Kılıçdaroğlu Esad’ın mesaj taşıyıcılığını ve Baas eylemlerinin yorumculuğunu yapıyor!” B Tarih 26 Mart 1984, Pazartesi sabah saatleri... Pazar günkü yerel seçimlerde, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile birlikte 15 ilçedeki belediye başkanlığını ANAP adaylarının kazandığı ilan edilmektedir. Yeni büyükşehir belediye başkanı Bedrettin Dalan, diğer ANAP’lı başkanlarla ellerini başlarının üzerinde buluşturarak basına ortak “zafer” pozu verirken, Cumhuriyet muhabiri Fatih Güllapoğlu’nun “Hazır mısınız” sorusuna diyor ki: “ Ekip hazır, 16 arıyız..” Güllapoğlu sıkıştırıyor: “ İstanbul’un sorunlarına çözüm için seçim propagandasında söylediğiniz sır kaynak neydi?” on söz Dalan artık gizhükümetin lemiyor; “ Suudi AraŞimdi, aradan çeybistan’dan 250 rek asır geçtikten sonmilyon dolarlık ra İstanbul Büyükşehir kredi...” Belediye Meclisi’nin Tarih 13 Eylül AKP’li üyelerince ka1984, Perşembe... bul edilen imar değiSuudi Arabistan şikliğinde Sevda TeBaşbakan Birinci pesi’ne bu kez “turisYardımcısı Veliaht İstanbullu sanatçı Gürol Sözen, tepenin adıyla ilgili tik tesis” izni veriliyor. Prens Abdullah öyküyü şöyle anlatır: “Yıl 1931. Kandillili Valentino Bir özel “saray” değilbin Abdülaziz, döVahit, Sefer Bey’in kızı Belkıs’a sevdalıdır. Vahit, se de “saray gibi bir nemin ANAP’lı Milli Mücadele’de Fransızlara karşı çıkmış bir komiotel”e sağlanan imar Başbakanı Turgut serin oğludur. Sefer Bey, kızını soylu ve zengin birine olanağıyla Suudi AraÖzal ’ın konuğu vermek ister. Bu onulmaz aşk, Boğaziçi’nin de hüznübistan Kralı Abdullah’ın olarak İstanbul’dadür aslında. Çünkü Belkıs ve Vahit bir gün Kandilli amacına ulaşmasına yedır. İstanbul Büsırtlarında buluşurlar her zamanki gibi. Belkıs’ın aişil ışık yakılıyor. Ne var yükşehir Belediye lesi ise engellemeye çalışır bu buluşmayı. Vahit, yeni ki Boğaziçi Yasası’na Başkanı Bedrettin teğmen çıkmıştır. Çam, çınar ve erguvan ağaçları göre bu gibi öngörüDalan, bu önemli arasında iki el silah sesi duyulur. Boğaziçi’ndeki nüm bölgesine giren kokonuğu ağırlamak umutsuz sevdayı, doğanın sonsuzluğu beklemektedir. ruluk alanlarda turistik için Topkapı SaraO gün bugün, arkadaşlarının adlandırdığı ‘Sevda Tetesis uygulanabilmesi yı’nda tam “41 çepesi’ Boğaziçi’nin anı defterine kaydedilmiştir...” için belediyenin imar şit yemek”ten oludeğişikliği yapması yetşan bir “sultan sofrası” kurdurur. emekli Süvari Albay Emin Dır miyor. Yasada “Boğaziçi İmar O kadar ki sofrayı kuran Konyalı vana’dan dinlemiştik. İşte özeti; Yüksek Koordinasyon Kurulu” Lokantası’nın sahibi Doğan Bey, “ Asla niyetli değildik. Zaten adıyla tanımlanan ve Başbakan bir ton malzemeyle hazırlanan 500 imar yasağı gelmişti. İsteseydik başkanlığında 12 bakandan oluşan kg yemekten artan tatlılara hayıf yasaktan önce biz inşaat yapar heyetin de aynı değişikliği uygun lanmakta, “turistlere satma” iz dık. Birçok alıcıyı da geri çevir görmesi gerekiyor. Yani Sevda nini koparınca rahatlamaktadır. miştik. Fakat Dalan çok ısrar et Tepesi’nde son söz aslında hüküti; pazarlık için makamına ça mette. Eğer Başbakan’la birlikte dioğaz’da ‘yer seçme’ ğırdı, Prens’in adamları ‘İstanbul ğer 12 bakan da bu karara onay veYemekteki resmi konuların dı kazanacak’ deyince onları tasdik rirse, Başbakan Erdoğan’ın her fırşında “gayri resmi” konuşulan ise eden kaş göz işaretleriyle bizi 800 satta söylediği “Özal’ın izindeyiz” Veliaht Prens Abdullah bin Ab milyon dolara razı etti...” (İstan sözü Sevda Tepesi’nde de gerdülaziz’in, İstanbul’a 250 milyon bul’u Sarsan On Yıl: 19831993 / çekleşmiş olacak... dolar destek çıkmasının yanı sıra bu kente olan sevgisini “Boğaziçi’nde bir yazlık saray” yaparak da kanıtlamak istemesidir. Bu nedenle programda da değişiklik yapılır ve Boğaziçi’nde “yer beğenilmesi” gezisine dönüşür. Özal “gereğinin yapılmasını” istemiş, uygun yerleri Prens’e gösterme görevi de Dalan’a kalmıştır. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın en hararetle önerdiği arazi ise halk arasında adı “Sevda Tepesi” olan, KüçüksuKandilli sırtlarındaki Dırvarna ailesine ait 57 dönümlük koruluk alandır... Bu gerçek öykünün ilerleyen aşamalarını, Sevda Tepesi’ni Dalan’ın ısrarı üzerine Prens’e 800 milyon dolara satan vârislerden Sevda adı nereden geliyor? Oktay EkinciAnahtar Kitaplar) Sevda Tepesi işte bu pazarlıkla el değiştirdikten sonra, imar yasağını aşmak için ünlü mimarlara “saray projesi” sipariş edildi; derken Arabistan’daki mimarların da “Arap tarzı” bir yapı tasarladıkları öğrenildi; ancak hem Boğaziçi Yasası’ndaki “öngörünüm bölgesine getirilen kesin inşaat yasağı”, hem de Koruma Yasası’ndaki “1. derece sit alanında yapılaşma yasağı” nedeniyle hiçbir proje gerçekleştirilemedi... Yine Dalan, bu yasaklara rağmen arazinin neden Araplara satıldığını soran Cumhuriyet’e şu yanıtı veriyordu: “Veliaht Prens’i İstanbullu yapmak bizim için onurdur. Ondan sonra bin işadamı daha gelir, ev ve iş sahibi olur...” (Cumhuriyet31 Temmuz 1990) S 10 milyar dolar sorusu ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın, Suudi Kralı’nın İstanbul Sevda Tepesi’ndeki arazisine imar izni verilmesiyle ilgili olarak “Kral ailesi Türkiye’ye yardımcı oluyor. 10 milyar dolar tutarında bir yardımı oldu” şeklinde basına yansıyan sözlerini, 24 saat sonra, “Arap ülkelerinden Türkiye’ye 10 milyar dolar ve hatta daha fazla kaynak gelebilir dedim” diyerek düzeltmesi soru önergesine konu oldu. CHP Milletvekili Umut Oran, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yanıtlaması istemiyle verdiği önergede, “10 milyar dolarlık ‘yardım’, bütçe sistematiği içerisinde Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ve eklerinin hangi faslına yazılmıştır, yazılacaktır veya yazılabilir, bu meblağ hangi yol ve yöntemle Türkiye’ye giriş yapmaktadır?” diye sordu B T.C. ÇERKEZKÖY İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI DOSYA NO: 2011/5130 Esas. Bir borçtan dolayı satışı yapılacak taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri; Tekirdağ İli Çerkezköy İlçesi Kapaklı Beldesi 605 ada 21 parsel sayılı 915,42 m2 ana taşınmaz üzerindeki 330/9147 arsa paylı Zemin kat 1 nolu bağımsız bölüm mesken cinsindeki taşınmaz 55.000,00 TL. muhammen bedelle satılacaktır. HALİHAZIR DURUMU; Mesken Turgut Özal Cad. Serçe Sk. Vatan Apartmanı adresinde, bodrum kat + Zemin Kat + 3 normal katlı B.A. yapı tarzında inşa edilmiş binanın zemin katındadır. Mesken salon, 2 oda, mutfak, banyo, wc, hol ve koridordan ibarettir. Mesken 80 m2 alanlıdır. Salon ve odalar laminat parke, ıslak hacimler seramik ile kaplıdır. Duvarlar saten, tavanlar tavan boyalıdır. Kartonpiyerlidir. Pencereler pvc, iç kapıları amerikan, giriş kapısı çeliktir. Mesken Kapaklı Beldesinde yolu stabilize olup, elektrik, su, çöp toplama gibi belediye hizmetlerinden yararlanır konumdadır. Her türlü ulaşım imkanına sahiptir. İMAR DURUMU: Ayrık nizam 4 kat imarlıdır. SATIŞ ŞARTLARI VE GÜNLERİ; l) Yukarıda ayrıntıları ile belirtilen taşınmazın birinci satışı 03.08.2012 Cuma günü, saat 14.20’den 14.30’a kadar, Çerkezköy İcra Müdürlüğünde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa bunların alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile en çok artırana ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak kaydı ile aynı taşınmazın ikinci satışı 13.08.2012 Pazartesi günü saat 14.20’den 14.30’a kadar, Çerkezköy İcra Müdürlüğünde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak kaydı ile artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artırma bedelinin tahmin edilen kıymetin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi gerekir. Aksi halde satış talebi düşecektir. 2) Satışa iştirak edeceklerin muhammmen bedelin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı, istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. İhale damga resmi, tapu alım harcı ve masrafları ve KDV alıcıya aittir. Tapu satım harcı, birikmiş vergiler ve tellaliye resmi satış bedelinden ödenir. 3) İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgelerle birlikte on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4) Satış bedeli hemen veya verilen müddet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133. maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelinin yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca bir hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden tahsil edilecektir. 5) Şartname,ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6) Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmaları, ayrıca İİK.nun 127. maddesi gereğince, işbu satış ilanının, tapuda adresi bulunmayan ve adli tebligatı iade olan diğer ilgililer hakkında da tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 12.06.2012 (İc. İf.K.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 40220) T.C. İZMİR 15. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTIRMA SURETİYLE SATIŞ İLANI DOSYA NO: 2012/102 Esas Satılmasına Karar Verilen Gayrimenkul Tapu Kaydı, Cinsi, Kıymeti, Evsafı; TAPU KAYDI: İzmir İli, Narlıdere İlçesi, Yeniköy Mahallesinde kain, tapuya 37 cilt, 3606 sayfa, 6665 Ada, 1 Parselde kayıtlı, zemin kat, 23 nolu bağımsız bölümlerde dükkan olarak kayıtlı taşınmaz. ADRESİ: llıca mah. Koç sok. No:1 zemin kat 23 nolu (1/B kapı nolu) dükkân Narlıdere /İZMİR İMAR DURUMU: İzmir Narlıdere Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 05.01.2012 tarih ve M.35.3.NAR. 0.13.00.00/5314 sayılı yazısı gereğince satışa konu taşınmazı “İnkişaf Bölgesinde Konut Alanına isabet Etmekte Olup YolKanal bedeli ödendikten sonra yazılı nizamda inşaat yapılır. Parsel içerisinde mevcut ruhsatlı binalar bulunmaktadır, inşaatın nizamı ayrık, yüksekliği Max 24.80 m.(çatı katsız), kat adedi Max 8 kat” denilmektedir. ÖNEMLİ ÖZELLİKLERİ: Borcun konusu taşınmaz yüksek gelir grubu kişilerin ikamet ettiği bir muhittedir. Altyapı ve belediye hizmetleri gelmiştir. Planlı yerleşimin uç noktasındadır. Zeytin sokaktan yeni açılan marbel yolunun başlangıcına yakındır. Taşınmazın üzerinde 8 katlı B.A. bina vardır. Bina jeotermal enerji ile ısıtılmaktadır. Dükkân binanın zemin katında bulunmaktadır fakat dükkân binanın girişine göre sol tarafta olup, bu kısımda bulunan 4 adet dükkânın ara duvarları kaldırılmış tek dükkân olarak kullanılmakta iken, dış doğramaların da söküldüğü fotoğraflarla tespit edilmiştir. Satışa konu dükkân halen boş ve kullanılmamaktadır, içinde wc’si yoktur. %25 yıpranması vardır. 23 nolu dükkân net 10,56 m2 alanlıdır. Yerler plaka kaplıdır. Dükkânın yeri ve m2’si, Narlıdere Belediyesinden alınan ve rapor ekinde ibraz edilen belgelerden tespit edilmiştir. Parsel ayrık nizamda 8 kata imarlıdır. Bina buna uygun yapılmıştır. MUHAMMEN BEDELİ: Satışa konu taşınmazların yeri, imarı ve bina özelliklerini belirten taşınmaz dükkanın paranın satın alma gücü, serbest alım satım rayiçlerine göre, arsa payı ve bina dahil, yıpranması düşülerek, natamam vaziyetteki durumları itibariyle, peşin değerleri 12.000,00TL(Onikibintürklirası) takdir edilmiş ve bu muhammen bedel üzerinden satışa çıkarılmıştır. SATIŞ ŞARTLARI: 1) Gayrimenkulun 1. satışı, 24.08.2012 günü Saat: 10.00 ile 10.10 arasında İZMİR ADLİYESİ 15. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ BAYRAKLI/İZMİR adresinde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 03.09.2012 günü saat: 10.00 ile 10.10 arasında İZMİR ADLİYESİ 15. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ BAYRAKLI/İZMİR adresinde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. İkinci artırmada ise rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve tahmin edilen kıymetin %40’ını ve satış masraflarını geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. 2) Artırmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen kıymetin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Resmi ihale pulu, tapu alım harcı ve masrafları, gayrimenkulun teslim masrafları ile tahakkuk edecek KDV alıcıya aittir. Tapu satım harcı, taşınmazın aynından doğan birikmiş vergiler ile dellaliye resmi satış bedelinden ödenir. 3) Taşınmazı satın alanlar, ihaleye alacağına mahsuben iştirak etmemiş olmak kaydıyla, ihalenin feshi talep edilmiş olsa bile, satış bedelini derhal veya İİK. md.130 gereğince verilen süre içinde nakden ödemek zorundadırlar. 4) İpotek sahibi alacaklılar ile diğer ilgililerin ve irtifak hakkı sahiplerinin gayrimenkul üzerindeki haklarını, hususiyle faiz ve masrafa dair iddialarını dayanağı belgeler ile 15 gün içerisinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu siciliyle sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 5) Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içerisinde ödenmezse İİK.nun 133. maddesi gereğince ihale feshedilir, İki ihale arasındaki farktan ve temerrüt faizinden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 6) Şartnameler ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairemizde açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 7) Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2012/102 E. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları, 8) Satış ilanı ilgililere tebliğe gönderilmiş olup, satış ilanı herhangi bir sebeple ilgililere tebliğ edilemeyecek olması durumunda işbu ilanın tebliğ yerine geçeceği ilanen tebliğ olunur. (İİK. m. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 40125) Sevgili Babamız, Canımız HÜSEYİN YALÇIN Gittin gideli eski tadımız yok, ama rahat ol. KEPİRTEPE KÖY ENSTİTÜSÜ’NÜN çorak toprağında aldığın değerleri koruyor kolluyor, verdiğin öğütlerin değerini biliyoruz. Çalıştığın yerlerde, Burdur ve İzmir’de, Efsane olmuşsun biliyoruz. Seni çok özlüyoruz. 26 Haziran 2012 A İL ES İ Erzincan Meslek Yüksekokulu’ndan almış olduğum geçici mezuniyet belgemi kaybettim. Hükümsüzdür. Burhan Parlar C MY B C MY B