19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 MAYIS 2012 PAZARTESİ [email protected] 12 Obama’ya saldırı iddiası ? Haber Merkezi ABD’de Başkan Barack Obama’nın kampanya karargâhına saldırı planladıkları iddiasıyla 3 kişinin tutuklandığı bildirildi. Amerikalı savcılar, çarşamba gecesi, NATO zirvesinin yapılacağı Chicago kentinde tutuklanan Brian Church (20), Vincent Betterly (24) ve Jared Chase’in Obama’nın yanı sıra polis karakolları ve devriye arabalarının aralarında olduğu başka hedeflere de saldırı planladıklarını belirtti. Savcılar, şüphelilerin molotofkokteylleri hazırlamaya çalışmakla suçlandıklarını ifade etti. DIŞ HABERLER ABD, Suriye’de bulunduğu öne sürülen silahların kontrol altında tutulması için acil durum planları yapıyor Kimyasal silah kaygısı Dış Haberler Servisi ABD’de yayımlanan Washington Post gazetesi, Suriye’de kimyasal silah bulunduğunu öne süren ABD ve Ortadoğu’daki müttefiklerinin, bu silahları koruma altına almaya yönelik planlar yaptıklarını yazdı. Gazete, bir istihbarat yetkilisine dayanarak Şam yönetiminin kimyasal silahlar üzerindeki kontrolünü kaybetmesinden ve silahların El Kaide gibi radikal İslamcı örgütlerin eline geçmesinden endişe eden ABD ve müttefiklerinin “El Kaide tarafından ele geçirilen bir şehri geri almak dahil, her şey için acil durum planları” yaptığını bildirdi. Haberde, Türkiye ve İsrail’in de aralarında bulunduğu bazı bölge ülkeleriyle bir dizi ikili görüşme yapıldığı da belirtildi. Gazete, “Suriye krizi kötüleşirken ABD ve müttefikleri, kimyasal silahları koruma altına alma planlarına hız verdiler” başlıklı haberinde, en az 7 ülkeden istihbarat ve askeri yetkililerin planlama çalışmalarına katıldığını yazdı. Washington Post, bölgede artan askeri eğitim çalışmalarının bu yöndeki hazırlıklara denk düştüğüne, bu ay Ürdün’de ender rastlanan, 19 ülkenin katıldığı, çokuluslu bir askeri tatbikat yapıldığına dikkat çekti. Haberde, işbirliğinin İngiltere, Türkiye, İsrail, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni içine alacak şekilde genişlediği ve bir dizi ikili görüşme gerçekleştirildiği vurgulandı. sürülen isimlerden bazıları da televizyonda canlı yayına çıktı. İstanbul Titanik’e Benzemesin İZ TV’de İstanbul ile ilgili bir program izliyorum; uzmanlar ellerindeki raporlara göre değerlendirmeler yapıyorlar; Üçüncü Boğaziçi Köprüsü’nün bağlantı yolları ile birlikte maliyeti yaklaşık 6 milyar dolarmış. Önümüzdeki 810 yıllık süre içinde 360 milyar dolarlık gelir (ya da rant) yaratacağı söyleniyor. Arazi değer artışları, yeni gelişecek yerleşim birimleri, inşaat ve ticaret faaliyetleri çevreye dev bir gelir (rant) yaratacak boyutlarda. İstanbul’un nüfusu 25 milyona dayanacak; yaratılan yeni cazibe merkezleri nüfus göçünü tavana vurduracak. 1980’de Nagoya’da (Japonya) UNDP tarafından düzenlenen “Metropoliten Planlaması ve Yönetimi” konulu uluslararası konferansa katılmıştım. Dünyadaki büyümekte olan kentlerdeki, “üçüncü Boğaziçi Köprüsü örneğinde olduğu gibi”, etkilerinin artı ve eksileri enine boyuna tartışıldı. Ben de “dünya ticaret merkezleri” ile ilgili bir sunum yapmıştım. Kentlerin büyüme karşısında değişen yaşam standartları ve yeni altyapı gereksinimleri dünyanın en ünlü uzmanları tarafından değerlendirildi. Özellikle önceden görülemeyen “dolaylı etkiler” analiz edildi; Kentin nüfus yapısına, yaşam koşullarına ve çevre sorunlarına olan etkisi ele alındı. Kente getireceği iktisadi ve sosyal bedeller analiz edildi. Kültürel dokudan su kaynaklarına kadar her alandaki olası sonuçlar ve dolaylı etkiler tartışıldı. İZ TV’deki programı izlerken 1980’deki konferansı anımsadım; İlk bakışta yönetimler açısından 810 yılda yaratılacak 360 milyar dolarlık gelir ya da rant öne çıkıyor. Bu sanki kimileri tarafından, yoktan var edilen “bir değer” ya da refah artışı gibi ele alınıyor. 10 ya da 15 yıl içinde getireceği bedeller düşünülmüyor ya da boş veriliyor. Örneğin 25 milyonluk İstanbul’un su kaynakları tükenecek. Bu dev nüfusla mega kent İstanbul nefes alamayacak bir noktaya gelecek. Zaten bozuk olan “insandoğa dengesi, tamamen ortadan kalkacak”. Kuzeyden gelen temiz havası artık kirli esmeye başlayacak. Bugün zaten keşmekeş durumda olan ulaşım sorunu, kenti yaşanamaz hale getirecek. Koca kent, bir canavar gibi kendi kendini yemeye başlayacak. Büyük sosyal ve kültürel sorunlar yaşayan kent, dev yapısıyla bir kısırdöngü içine girecek. O zaman 360 milyar dolarlık gelir (ya da rant) kat kat fazlasıyla geri ödenmeye başlanacak. yakınında bomba Suriye’nin başkenti Şam’da Birleşmiş Milletler (BM) gözlemci heyetinin başkanı Tümgeneral Robert Mood’un ziyareti sırasında yola yerleştirilen bir bomba patladı. Bir araca hasar veren bombanın herhangi bir kayba yol açmadığı bildirildi. Mood ve kendisini takip eden gazetecilerin patlama anında olay yerine 150 metre mesafede oldukları öğrenildi. Gözlemcinin Suikast iddiaları Suriye’de dün sabah saatlerinde rejime bağlı üst düzey bazı yetkililerin suikasta uğradığı iddia edildi. Silahlı muhalif örgüt Sahabe Tugayı’nın iddiası başka bir kaynaktan teyit edilemezken Suriye devlet televizyonu ve haber ajansı haberi yalanladı. Öldürüldüğü öne Lockerbie bombacısı öldü ? Dış Haberler Servisi İskoçya’nın Lockerbie kasabası üzerinde 1988 yılında bir Pan Am uçağına saldırı düzenlemekten mahkum olan eski Libyalı istihbarat görevlisi Abdulbaset El Megrahi 59 yaşında kanser nedeniyle öldü. 270 kişinin öldüğü saldırıyla ilgili mahkum edilen tek kişi olan El Megrahi, 2009 yılında serbest bırakılmıştı. 20 BİN KOMANDO ‘Güney Kıbrıs’a İsrail askeri’ LEFKOŞA (AA) İsrail’in, Kıbrıs Rum kesimi ile İsrail arasında döşenecek petrol boru hattı ile Rum tarafına inşa edilecek doğalgaz terminalinin güvenliğini sağlamak amacıyla Rum tarafına 20 bin komando yerleştirmek istediği bildirildi. Rum hükümetine yakın kaynaklardan alınan bilgiye göre Kıbrıs Rum kesimine 16 Şubat 2012’de günübirlik ziyarette bulunan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas arasındaki görüşmelerde konu gündeme geldi. Aynı kaynaklara göre, Hristofyas görüşmede Netanyahu’dan İsrailli işadamlarının KKTC’de yatırım yapmamasını istedi. Netanyahu ise bu isteğe karşılık hava ve deniz üssü talep ederek “Hava ve deniz üssü verin, İsrail askeri üsse yerleşsin, İsrail Meclisi’nden, yatırımı yasaklayan bir kararı anında çıkartırım” dedi. Tarafların anlaşması halinde, santral inşaatında çalışacak yaklaşık 10 bin İsraillinin ailesini de Rum tarafına getirdiğinde en az 30 bin İsrailli Limasol’a yerleşecek. Buna 20 bin asker de eklenirse Limasol’da 50 bini aşkın İsraillinin yaşayacağı “küçük bir İsrail” kurulacak. AA Brindisi kentinde 1 öğrencinin ölümüne yol açan saldırı binlerce kişinin katıldığı gösterilerle protesto edildi. ASLI KAYABAL Nepal’de çatışma ? Dış Haberler Servisi Nepal’de genel grev çağrısına uymayanlara saldıran protestocularla polis arasında çatışma çıktı. Protestocuların, genel greve uymayan 20’den fazla araç sahibinin araçlarına saldırarak yaktıkları, olaylar sırasında 52 kişinin gözaltına alındığı bildirildi. Eylemciler, gazetecilere de saldırdı. MİLANO İtalya’nın Brindisi kentinde önceki gün MorvilloFalcone meslek lisesine düzenlenen bombalı saldırıyla ilgili başlatılan soruşturmada, kameraların kaydettiği bir görüntüde yer alan ve uzaktan kumandayla bombayı patlatan kişinin belirlendiğini belirten savcılık, saldırganın kimliğinin bilindiğini, İtalyan olan saldırganın yakalanması için çalıştıklarını açıkladı. Brindisi Savcılığı’nın yürüttüğü soruşturma çerçevesinde iki kişinin gözaltına alındığı, bu kişilerin sorgusunun devam ettiği, gözaltındaki kişilerden birinin elektronik sistemler konusunda uzman profesyonel bir asker olduğu da bildirildi. İtalyan Breivik’i mi? Saldırının hemen ardından yapılan ilk yorumlarda öğrencileri hedef alan bombanın ardında mafyanın rolü olabileceği vurgulanmasına karşın, Brindisi Savcılığı mevcut veriler ışığında terör saldırısı ve Norveç’te katliam gerçekleştirerek 77 kişinin ölümüne yol açan Anders Behring Breivik gibi bireysel bir saldırgan olasılığı üzerinde yoğunlaştı. Ancak Brindisi Savcılığı’nın şu aşamada çok zayıf bir olasılık olmasına karşın organize suç örgütü olasılığını da incelediği vurgulandı. İlk kez bir okulun ve öğrencilerin hedef alındığı Brindisi’de, organize suç örgütlerinin bugüne kadar çocukları ve gençleri hedef almadığı anımsatılıyor. Saldırıda 16 yaşında bir kız öğrenci yaşamını yitirmiş, 6 kişi de yaralanmıştı. Uzun vadeli plan gereği Kent planlaması ve yönetimi uzun vadeli projeksiyonlara ve planlara dayanır. Kısa ve orta vadeli “doğrudan etkiler” yanında ve bundan çok daha önemli olarak ,“dolaylı olumsuz etkiler” uzun dönemde yaşanmaya başlar. Bu hesapların yapılarak “artıların ve eksilerin alt alta değerlendirilip sonucun ortaya konması gerekir”. Çünkü dolaylı etkilerin getireceği sorunların devreye girmesiyle birlikte, artık geri dönülemeyecek bir süreç yaşamını sürdürecektir. Kısa vadeli çözüm amacı ile getirilen projelerin uzun vadeli sonuçları birlikte hesaplanmak zorundadır. İnsanın neredeyse, “Şu çılgın kanal projesi devreye sokulsa da İstanbul Boğazı ve İstanbul kenti kurtulsa diyesi geliyor”. Meseleye sadece, “biz kısa ve orta vadede 360 milyarlık bir gelir (ve rant) yaratacağız, bu bize yeter de artar” diye bakamayız. Böyle yaparsak dünyanın bu en güzel kentine ihanet etmiş oluruz ve bu yanlışın bedelini yalnız yarının 25 milyonluk İstanbul insanı değil Türkiye halkının tamamı da fazlasıyla öder. İstanbul kenti bir yüzünde dev AVM’leri ve otelleriyle süslenir ve zenginleşir görünürken öte yandan yeşilini, suyunu, öz kültürünü, tarihi değerlerini betonlaşması ve kalabalıklaşmasıyla yok etmektedir. Hâlâ güzel olan bu kenti Titanik gibi, yavaş yavaş, güle oynaya batırmayalım. O yalnız bizim değil dünyanın da mirasıdır. İnceliği ve nezaketi ile sevgisi bir an olsun eksilmeyen, İTÜ öğrencisi kızımız Cansu’nun yol göstericisi rehberi ağabeyimiz Rusya’dan protesto notası DENİZ BERKTAY TANER DORTUNÇ’u kaybettik. Üzüntümüz çok derin. Sevenlerinin başı sağ olsun. EDEOĞLU AİLESİ (Perihan Ali Cansu Alican) KİEV Rusya, İstanbul’da önceki hafta düzenlenen ve Türk hükümetinin desteğiyle gerçekleşen sempozyumlarda Rusya karşıtı mesajlar verildiği gerekçesiyle Türkiye’ye protesto notası iletti. Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında, İstanbul’da 13 Mayıs’ta düzenlenen Uluslararası Kafkasya Sempozyumu’nun sonuç bildirgesinde, “Rusya ve onun yandaşlarına karşı mücadelenin, Çeçen lider Doku Umarov önderliğinde bulunan ve Rusya’ya karşı cihat yürüten mücahitlerin desteklenmesi” çağrısında bulunulduğu belirtildi. Protestonun Türkiye’nin Moskova Büyükelçiliği’ne iletildiği bildirilen açıklamada ayrıca, 12 Mayıs’ta İstanbul’da düzenlenen bir diğer sempozyumda “Çerkez Soykırımı”nı anma etkinlikleri düzenlenmesi kararı alınmasından da rahatsızlık duyulduğu kaydedildi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle