26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 MART 2012 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER G CHP’DEN KILIÇ İÇİN ENSORU 7 mönü’deki birçok ev sahibinin varlıklı olması ve evlerin mirasçısının çok olması nedeniyle restorasyon yerine satmayı tercih ettiklerini iddia etti. Tiryaki, “Bu evin arkasındaki bir ev 8 teneke peynire satılmış. Buraları kimsenin aldığı yok. Burada bir evin 5 bin liraya alıcısı yok” ifadelerini kullandı. Tiryaki, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sayın Bakanımız evini 2008’de almış ve restore ettirmiş. Şahıs satmış. Şahıstan Ahmet’in, Mehmet’in ev alma hakkı yok mu bu memlekette?” Tiryaki, evlerin ucuza alındığı yönündeki iddiaların da gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek evin emlak değeri olduğunu, bunun muhtarlar, ticaret odaları, emlakçiler odası ve Maliye Bakanlığı yetkililerinin oluşturduğu bir komisyon tarafından belirlendiğini söyledi. ‘Haksız kazanç sağladı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP, Altındağ Belediyesi’nin yürüttüğü Hamamönü “sağlıklılaştırma projesi” kapsamında düşük bedelle ve belediyenin bürokratına verdiği vekâletle ev alan Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç hakkında verdiği gensoru önergesinde, Kılıç’ın siyasetçi kimliğini kullanarak haksız kazanç sağladığı ve fırsatçılık yaptığı vurgulandı. CHP şunlara dikkat çekti: Evlerin ucuza alınması ve hemen arkasından belediyece restore edilerek muazzam bir bedel artışı sağlanması, siyasi nüfuz kullanılarak haksız kazanç elde edilmesi, hangi evin restore edileceğini bilen projeden sorumlu bir belediye bürokratının bu alışverişe aracı olması, siyasetçiye ve devlete olan güveni bü yük ölçüde zedelemiş, siyasetçi, bürokrat ekseninde kurulan işbirliğinin ne denli büyük boyutlara ulaştığını gözler önüne sermiştir. Kılıç’ın günlerdir sessiz kalması siyasi nüfuz kullanmaktan ve fırsatçılıktan pişman olmadığı izlenimlerini güçlendirmektedir. YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI: Tiryaki çark etti Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki ise Bakan Kılıç’ın aldığı 2 taşınmaza ilişkin yaptığı açıklamada, Ankara Temsilcimiz Utku Çakırözer’e daha önce yaptığı açıklamayı değiştirdi. Tiryaki, Çakırözer’e Kılıç’ın aldığı evle ilgili olarak “evlerin şu anda değil ama 34 yıl sonra rant yaratacağını” söylemişti. Tiryaki dün de Hama Ağar’ın cezası onansın ? Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Susurluk davası kapsamında, Emniyet Genel Müdürü olduğu dönemle ilgili “cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturmak” suçundan yargılanan Mehmet Ağar’a verilen 5 yıl hapis cezasının onaylanmasını istedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Mehmet Ağar hakkında Susurluk davası kapsamında, “cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturmak” suçundan verilen 5 yıl hapis cezasının onanmasını istedi. Ağar ile ilgili Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan tebliğname, temyiz incelemesini yapacak Yargıtay 9. Ceza Dairesi’ne gönderildi. Sanık Ağar hakkında “cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturmak” suçundan verilen 5 yıl hapis cezasının temyiz istemi incelenen tebliğnamede, Ağar hakkında verilen 5 yıl hapis cezasının onanması istendi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, önümüzdeki günlerde dosyayı ele alacak. Tebliğnamenin, temyiz incelemesini yapacak 9. Ceza Dairesi için bağlayıcı niteliği bulunmuyor. Ancak tebliğnameye aykırı bir karar çıkması halinde başsavcılık isterse dosya yerel mahkemeye gitmeden karara itiraz edebilecek. İtiraz edilmesi halinde dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından görüşülecek. Ağar, Susurluk davası kapsamında, Emniyet Genel Müdürü olduğu dönemle ilgili “cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturmak” suçundan yargılanıyor. Danıştay 1. Dairesi, Ağar’ın, “cürüm işlemek için silahlı teşekkül meydana getirmek” suçu yönünden lüzumu muhakemesine, eylemine uyan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) “suç işlemek için örgüt kurmak” başlıklı 220. maddesi gereğince yargılanmasına karar vermişti. Danıştay İdari İşler Kurulu da 1. Daire’nin kararını onayarak dosyayı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na göndermişti. Ağar’ın vali statüsünde olduğu gerekçesiyle dosya Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nde görüşülmüştü. Ağar’ın, isnat suç tarihinde Emniyet Genel Müdürü olduğuna işaret eden daire, görevsizlik kararı vererek dosyayı Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’ne iletilmek üzere Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na göndermişti. Dosyanın gönderildiği Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi de, ‘görevsizlik’ kararı verdiği dosya, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmişti. Mahkeme, Mehmet Ağar’ı, Susurluk davası kapsamında Emniyet Genel Müdürü olduğu dönemle ilgili “cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturduğu” iddiasıyla yargıladığı davada 5 yıl hapis cezasına çarptırmıştı. Ankara Pursaklar’da imar alanında başlayan skandal, yargılama boyutuyla sürüyor Arsaları ‘yürüttüler’ SERTAÇ EŞ ANKARA Ankara’nın Pursaklar ilçesindeki AKP’li belediyede yaşanan imar usulsüzlüğü, bağımsız belediye meclisi üyesi Hüseyin Aygün’ün suç duyurusu ile ortaya çıktı. Bazı arsaların bulundukları değeri düşük yerlerden, değeri daha yüksek kent merkezine “yürütülmesi” olayına yeğeni ve damadı nedeniyle adı karışan Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Atma ile gelişmelere tepki gösteren İmar Komisyonu Başkanı Halil Elverdi görevlerinden istifa etti. Aynı konu nedeniyle anakent belediye encümeni üyeleri yargılanıyor. Ancak Pursaklar Belediye Başkanı AKP’li Selçuk Çetin ve ekibi hakkında soruşturma açılması istemi İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin tarafından reddedildi. Ankara Pursaklar’daki olay Hüseyin Aygün’ün 12 Ağustos 2010 tarihinde cumhuriyet savcılığına yaptığı suç duyurusuyla resmiyet kazandı. Daha sonra iddiaları Ankara Valiliği uzmanları araştırarak rapor haline getirdi. AKP’li belediye İmar Komisyonu Başkanı Halil Elverdi ile yeğeni Adnan Aygen ve damadı Murat Kılınç ’ın isimlerinin olaya karışması üzerine Pursaklar Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Atma görevlerinden istifa etti. Ankara Valiliği uzmanı Yıldız Poyraz’ın yaptığı incelemede, “İmar Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi ile İlgili Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin amacını aşan ve hükümleriyle bağdaş mayacak şekilde uygulamada bulunulduğu” gerekçesiyle Pursaklar Belediye Başkanı Selçuk Çetin, belediye encümeni kararında imzaları bulunan Belediye Başkan Yardımcısı Vedat Demir, Bilgi İşlem Müdürü Yıldırım Gülyaz, Hizmetler Müdürü Hasan Kocakuşak, belediye meclisi üyeleri İsmail Çoban ve Hakkı Bayır hakkında yasal işlem yapılması istendi. KENDİNİ SAVUNDU: ETİK PROBLEM YOK Partisinin grup toplantısında kendisini savunan Bakan Suat Kılıç, ev almasında etik bir sorun görmediğini belirterek “O evde devletin ve belediyenin bir tek küflü çivisi yoktur” dedi. Kılıç, gazetecilerin konuyla ilgili sorularını yanıtlarken CHP’nin gensoru önergesiyle TBMM gündemini meşgul etme çabası içinde olduğunu savunurken “Bir bakanın da bir milletvekilinin de kaynağını izah edebildiği takdirde gayrimenkul almasında etik bir problem olduğu kanaatinde değilim” dedi. Kılıç, grup toplantısının basına kapalı bölümünde, bir kitapçık halinde bakanlığın icraatıyla ilgili sunum yaparken konuyu ev olayına getirdi. Kılıç, “Bu kardeşinizin sizin başınızı önünüze eğdirecek hiçbir işi olamaz. Söz konusu o evde devletin ve belediyenin tek bir küflü çivisi yoktur” diye konuştu. Kılıç, CHP’nin gensorusundaki iddiaların külliyen yalan olduğunu ileri sürdü. Bu arada AKP’nin yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi, Hamamönü projesini yürüten AKP’li Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki ile görüşerek Kılıç’ın eviyle ilgili ortaya çıkan iddialar ve tartışmalar konusunda bilgi aldı. Bakan izin vermedi İddiaları ve valiliğin incelemelerini ciddiye alan İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı, Çetin ve ekibi hakkında soruşturma izni istedi. Bakan Şahin, iddiaların “varsayım” olduğu gerekçesiyle Çetin hakkında soruşturma açılması istemini 11 Aralık 2011 tarihinde reddetti. Ancak aynı iddialar nedeniyle 15 Aralık 2011 tarihinde Ankara Valiliği’nin verdiği izinle anakent belediye encümeni üyelerinin yargılamaları idare mahkemesinde sürüyor. Yargılanan anakent belediye encümeni, yargılandığı planı iptal etti. Arsalar geriye gitti Yaşanan tartışmalar nedeniyle Pursaklar’da bütün inşaat izinleri uzun süre askıya alındı. Geçen hafta anakent belediye meclisine bir öneri getirildi. Öneriyle birlikte daha önce kent merkezine “yürütülen” 10 parsel yeniden eski bölgelerine “götürüldü.” Ancak üzerine bina yapılan üç parsel eski yerlerine taşınamadı. Bunun için de plana bir not düşülerek binalarda müteahhit payı dışında kalan bölümler belediye ve maliyeye bırakıldı. Afganistan’ın başkenti Kâbil’de düşen helikopterde şehit olan Uzman Çavuş Önay Vurucu için memleketi Erzurum’da tören düzenlendi. Subay elbiseli Emirhan babasına asker selamı verdi, fotoğrafıyla hasret giderdi. Şehidin kardeşi de ağabeyinin kamuflaj elbiseleriyle tabutun başında nöbet tuttu. Kızı Azra’nın birinci yaş gününde cenazesi getirilen şehidin annesi Meryem, babası Mehmet, eşi Arzu gözyaşlarına boğuldu. Oğlunun tabutun önünde fenalık geçiren Meryem Vurucu, “Yavrum sana doyamadım. Vatan sağ olsun” diye konuştu. 20 bin kişinin katıldığı törenin ardından şehidin cenazesi Karskapı Şehitliği’nde toprağa verildi. İkmal Üsteğmen Okan Melikoğlu için Ordu’da tören düzenlendi. Törene İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin de katıldı. Şehidin eşi Melike Melikoğlu, eşinin tabutuna sarılarak ağladı. Şehidin cenazesi Boztepe köyündeki aile mezarlığında toprağa verildi. Şehit Binbaşı Şükür Bağdatlı içinse Ordu’nun Fatsa ilçesinde ikindi vakti tören düzenlendi. Bağdatlı’nın yakınları, tabutu başında gözyaşı döktü. Rahatsızlanan şehit yakınlarına sağlık görevlileri müdahale etti. (Fotoğraf: AA/MUHARREM AKSAKALLI) Kâbil şehitleri uğurlandı Bakanlık, Pozantı Cezaevi raporunda 6 personel için sadece görevi ihmal suçlamasıyla soruşturma önerdi Tacize göstermelik ceza ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adalet Bakanlığı, Pozantı M Tipi Çocuk Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’yla ilgili raporunu tamamladı. Raporda, 10 çocuğa “kötü muamele”, 8 çocuk hakkında ise “cinsel taciz” suçlamasıyla adli işlem yapılmasının yerinde olacağı belirtilirken mağdur çocuk sayısı açıklanmadı. Cinsel taciz suçu için yapılanlar “popo sıkma, cinsel organ gösterme” ve “tecavüze teşebbüs” aşaması olarak sayıldı. Cezaevinin 6 personeli için ise yalnızca “görevi ihmal” suçlamasıyla soruşturulma önerilmesi dikkat çekti. Adalet Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Pozantı M Tipi Çocuk Kapalı Ceza İnfaz Kurumu ile ilgili Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü denetim uzmanlarınca yapılan incelemeye ilişkin raporun sonuç bölümüne yer verildi. Raporun tam metninin, Pozantı Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülmekte olan adli ve idari soruşturmalara dahil edilmek üzere ilgili cumhuriyet başsavcılığına gönderildiği bildirildi. Açıklamada, cezaevinde gündeme getirilen iddialara ilişkin, özel denetimle ilgili yapılan incelemede, cezaevindeki çocuklar, ceza infaz kurumu yöneticileri ve in ? Adalet Bakanlığı hazırladığı Pozantı Cezaevi ile ilgili raporunda, 10 çocuğa “kötü muamele”, 8 çocuk hakkında ise “cinsel taciz” suçlamasıyla adli işlem yapılmasının yerinde olacağı belirtilirken mağdur çocuk sayısı açıklanmadı. Cinsel taciz suçu için yapılanlar “popo sıkma, cinsel organ gösterme” ve “tecavüze teşebbüs” aşaması olarak sayıldı. faz koruma memurlarıyla yüz yüze görüşmeler yapıldığı kaydedildi. Taraf gazetesinde haber olan eski tutuklu T.T ile ilgili tespit ve inceleme tutanağı ile ekleri, hükümlü ve tutukluların suç gruplarını gösterir listeler, hükümlü ve tutukluların infaz bilgilerine ait cetveller, yıllara göre hükümlü ve tutuklular tarafından verilen dilekçeler, gelen giden mektuplar ve ziyaretçi sayılarını gösterir listeler, kantinde satılan emtianın fiyatlarını gösterir liste, hükümlü ve tutuklu beyanlarına ait inceleme tutanakları ile ekleri, personelin beyanlarına ait inceleme tutanakları, İnsan Hakları Derneği ve Akdeniz Belediye Başkanlığı Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’nden alınan yazı ve ekleri, bina ve yerleşim durumu, sağlık, eğitim öğretim ve psikososyal yardım servislerinin işleyişiyle ilgili raporların da detaylı incelendiği kaydedildi. Akdeniz Belediyesi’nce düzenlenen “Toplumsal Travma Çalışmaları, Grup Çalışması Deneyimi Raporu”nun da incelendiği kaydedildi. Açıklamada, bu raporda, “cezaevi ve gözaltı deneyimi olan çocukların duygu ve düşünceleri üzerine gözlemler yapıldığı ve birtakım genel izlenimler ortaya konulduğu, çocukların yaşadığı insan hakları ihlallerinin ortaya çıkmamasının üzerlerinde büyük bir travma yarattığı gibi hususların ele alındığı” belirtilerek bu tespitler ışığında kurumda kalan çocukların durumunun değerlendirildiği ifade edildi. Açıklamada, incelemeler ve alınan beyanlar neticesinde yapılan değerlendirmede, şu sonuca varıldığı kaydedildi: “(Kötü muamele ve cinsel taciz) iddiaları yöneltilen tutuklu çocuklar; E.U, Z.K, K.T, O.T, F.G, E.D, M.A, E.Ç, O.A, Z.T, C MY B C MY B ‘Adli işlem yapılsın’ R.İ, Y.T, M.S, S.B, B.Y, N.E, Y.T ve F.D (18 kişi) hakkında adli işlem yapılması gerektiği, kurum idaresinin sorumluluğu bakımından konu değerlendirdiğinde, 15 Eylül 2011’de kurumdan ayrılan dönemin kurum müdürü ile 5 Eylül 2011’den itibaren görev yapmaya başlayan mevcut kurum müdürü, dönemin iki ikinci müdürü, iki infaz koruma başmemuru hakkında (6 kişi) adli ve idari yönden işlem yapılmasının yerinde olacağı, hazırlanan raporun, adli ve idari yönden gereğinin yapılması için ilgili cumhuriyet başsavcılığına gönderilmesi kanaatine varılmıştır.” Edinilen bilgiye göre, haklarında adli işlem yapılması istenen çocuklardan 10’u “kötü muamele”, 8 çocuk ise “cinsel taciz” ile suçlandı. Haklarında işlem yapılması istenen toplam 18 kişinin adi ve terör suçlarından cezaevinde bulundukları belirtildi. Haklarında adli işlem yapılması öngörülen cezaevinin 6 görevlisi için ise yalnızca “görevi ihmal” suçundan istemde bulunulması dikkat çekti. Cinsel taciz suçuna dayanak olarak ise “popo sıkma, cinsel organ gösterme” ve “tecavüze teşebbüs” sayıldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle