Katalog

SAYFA CUMHURİYET 1 MART 2012 PERŞEMBE 6 HABERLER Eğitime ergenlik ayarı MAHMUT LICALI ANKARA AKP’nin okulöncesi eğitimi zorunlu hale getirmek yerine, ilköğretim çağı yaş grubunu bir yaş düşürme hazırlığı; ilköğretimin 513 yaş aralığına inmesiyle birlikte İslam inancına göre mükellefiyet çağına giren kız çocuklarını “yatılı okul”, “karma eğitim” ve “türban yasağına” takılmalarını kısmen engelleyecek. İmamhatip okullarına başlama yaşı da 10’a düşecek. TBMM Milli Eğitim Komisyonu’nda oluşturulan alt komisyonda görüşülen 8 yıllık kesintisiz eğitimi kesintili hale getiren düzenlemede yapılan köklü değişikliklerle ilköğretime başlama yaşı bir yaş düşürülerek kız öğrencilere “ergenlik ayarı” yapılırken yeni sistemin 20122013 eğitimöğretim yılından itibaren başlaması benimsendi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) 71 ilde zorunlu olarak uyguladığı okulöncesi eğitimi zorunlu eğitim kapsamına almak yerine ilköğretime başlama yaşını 60 aya (5 yaşına) düşürülmesi “ilköğretim çağı yaş aralığını” değiştirecek. 614 olan ilköğretim çağı yaş grubu, 513 yaş aralığına inecek. Böylece 1214 yaş aralığında ergenliğe giren kız çocukları 13 yaşında ilköğretimden mezun olarak İslam inancına göre henüz mükellefiyet çağına girmeden örgün eğitimi tamamlamış olacak. Bu da İslam inancına göre kız öğrencilerin örgün eğitime devam etmeme nedenleri olan karma eğitim, yatılı okul ve türban yasağını kısmen ortadan kaldıracak. İlköğretim 4. sınıftan sonra açıköğretime geçiş imkânı 8. sınıfa çıkarılarak ilköğretimi tamamlayan kız öğrencilerin zorunlu ortaöğretimi de örgün değil, yaygın eğitim kapsamında tamamlaması sağlanacak. Okula başlama yaşının düşürülmesiyle birlikte imam hatip okullarına gitme yaşı da 910’a düşürülmüş olacak. İmam Hatip Liseleri Mezunları Derneği (ÖNDER), TBMM Milli Eğitim Komisyonu’nda oluşturulan alt komisyona sunduğu raporda kız öğrencilerin mükellefiyet çağına göre eğitim programı düzenlenmesini önerdi. Raporda, özellikle Doğu ve Güneydoğu’da farz, gelenek, inanç ve vicdani yönelim dolayısıyla İslam inancına göre mükellefiyet çağındaki kız çocuklarının yatılı okullara karma ortama ve zorunlu eğitimin dayatması dolayısıyla örgün ortama katılmasının engellendiği savunularak; kız çocukları için karma eğitim yerine kızerkek öğrencilerin ayrı ayrı okuduğu okulların açılması talep etmişti. İlköğretim ikinci kademede temel derslerin yanı sıra çok sayıda seçmeli ders konulacak. İlköğretim ikinci kademeye başlayan öğrenciler ilgi, yetenek ve isteklerine seçmeli dersleri seçerek diledikleri mesleklere yönelmelerine yönelik eğitim almaları sağlanacak. Söz konusu düzenlemeyle ilköğretim ikinci kademede imam hatip liselerinin açılıp açılmayacağı tartışmalı hale getirildi. Öneride ilköğretim birinci kademeden sonra açılması düzenlenen açıköğretim programları ortaöğretime kaydırılarak 8. sınıf sonrasına getirildi. Ayrıca hangi açıköğretim programlarının açılacağına Bakanlar Kurulu’nun karar verme yetkisi de öneriden çıkarılırken zorunlu eğitim kapsamına alınan ortaöğretimin örgün eğitimin yanı sıra yaygın açıköğretimle de okunmasına olanak verildi. Bakanlar Kurulu’na yeni modeli 1 yıl erteleme yetkisi tanındı. ÖNDER önermişti İ lköğretim çağı yaş grubunu bir yaş düşürme hazırlığı; ilköğretimin 513 yaş aralığına inmesiyle birlikte İslam inancına göre mükellefiyet çağına giren kız çocuklarını “yatılı okul”, “karma eğitim” ve “türban yasağına” takılmalarını kısmen engelleyecek. İktidar, CHP ve Suriye İktidarın Suriye’de izlediği “koçbaşılık” politikası, ulusun güvenliğini tehlikeye düşürücü niteliktedir. Olaylar hızla gelişiyor! Suriye üzerindeki Washington odaklı bütün görüşmelerin içinde Erdoğan ve Davutoğlu vardır... ABD ve AB, doğrudan Suriye’ye askeri müdahaleye yanaşmıyorlar, çünkü: a) Bu ekonomik krizde bu kadar pahalı bir savaşı göze alamıyorlar, b) Rusya (Çin) ve İran, Suriye’nin arkasında, c) ABD ve AB Suriye’ye BM Güvenlik Konseyi’nden karar çıkartamadılar ve şimdilik müdahale için yasal bir zemin bulamadılar, ama örneğin güttükleri Arap Birliği’ni Suriye’nin üzerine salmak için her türlü karanlık dolabı çeviriyorlar... Bir de, Suriye’nin Dostları adı altında, Arap + Türkiye + AB ülkelerinden katılımlara oluşturdukları ve Beyaz Saray’dan yönetilen platform da, Suriye’ye müdahale için olanaklar yaratmaya çalışıyor... Şimdilik, tek alternatifleri, iç savaşı büyütmek... Türkiye dahil, ABD güdümlü medya, iç çatışmalarda ölümleri sanki büyük bir gözyaşı ile duyuruyor... Ah vahları göklere tırmanıyor... İstedikleri ise şu: Bu kadar az ölüm yetmez... Suriye’de onarellişer değil, her gün yüzer beş yüzer biner insanın ölmesi! Suriye’deki iç savaş ne kadar kanlı geçerse... Ne kadar çok ölüm olursa... Hele hele kadınlar ve çocuklar ölürse... Bu ülkeye yapılacak her türlü müdahale için uygun zemin hazırlanmış olacak. ??? AKP iktidarı, ikinci sınavında. İlk sınav 2003 Irak savaşıydı ve Meclis’in asker göndermeyi reddetmesi, ABD’de hiç iyi karşılanmadı. Ama iktidar, ABD’ye Irak savaşında her türlü kolaylığı fazlasıyla göstererek, hatalarını giderdi! 2005’lerde, biliyorsunuz, ABDAKP ilişkilerinde güven tazelemede en büyük arabuluculuğu Cüneyt Zapsu yapmıştı. Orada bir konferansta “Bu adamı silmeyin, süpürüp atmayın, kullanın” mesajını vermişti... Bu mesajın kaynağını iyi okuyan Amerikalılar, iktidara daha büyük destek verdi. AKP’nin güçlü ve istikrarlı siyasal iktidarı için gerçekleştirilen bütün siyasal operasyonlara en büyük destek de hep oradan geldi. Böylece ülkeye büyük ölçüde uluslararası para akışı da sağlandı. İktidar, bugüne kadarki bütün icraatlarını kolayca gerçekleştirdi... Şimdi ABD, Suriye için, bunun faturasını iktidarın burnuna dayatıyor... ??? Diyor ki: Suriye’de ana rol sana düşüyor. Bak seni Obama’nın dünyadaki en yakın 6 dostundan biri ilan ettik. BOBMOP, Medeniyetler İttifakı, BM Terorizme Karşı Mücadele Platformu eşbaşkanı yaptık... Şimdi bütün bu unvanların gereğini yap. Bölgenin terörist ülkeleri Suriye ve İran’ın “demokratikleşmesi” için rol senin... Ankara, bir yandan CHP’ye ve güvendiği medyaya el altından “Suriye’de savaşa girmeyeceğiz, ordu göndermeyeceğiz...” mesajları gönderiyor... Öte yandan, savaşa girme pozisyonu için hazırlıklarını hızla yapıyor. Ve ağızlarından kaçırıyorlar: Irak’ta masada değildik, Suriye’de masadayız! Masada ancak savaşın tarafı oturur! Demek ki, her türlü olasılığa açık, açık çek yazılmış durumda! Ankara, ABD’nin Suriye baskısına dayanamaz, çünkü iktidarıekonomisi buna bağlı. Ancak dışarıdan para akışı ile karşılayabildikleri dış açıkları, kısa sürede ekonomik krizi tetikler.. Ama kendimizi içinde bulacağımız savaş da, aynı sonucu doğurabilir... Suriye’nin çökertilmesi için kolları sıvayan Arap ülkeleri, Türkiye’ye, “Korkma, sana 50100 milyar dolar savaş tazminatı vermeye hazırız” gibi bir açık çek verdiler mi? ??? Suriye, iktidar ve Türkiye için belirleyici bir etkene dönüşüyor. Tabii arkasından İran da. İktidarın en yumuşak karınlarından birisi oluştu. CHP, iyi bir politika oluşturmalı... Örneğin, Suriye ile “sıfır sorun” döneminde Hatay ve benzeri illerde çok kazanan ticaret erbabı ve yatırımcılar kan ağlıyor. Çünkü her şey bıçak gibi kesildi. Suriye ile hedeflenen 4 milyar dolarlık ticaret yerlerde sürünüyor. Ayrıca bizle hiç ilgisi olmayan bir savaşa, taşeronluğa hayır... Bu kadar açık ve seçik her şey... Suriye çökerse, Türkiye’nin de ulusal birliğini tehlikeye düşürecek olasılıklar hızla artacaktır... Çıraklık yaşı düşürülmedi Alt komisyon çocuk işçiliğinin önünü açacağı ve Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) Türkiye tarafından da onaylanan sözleşmesine aykırı olduğu gerekçesiyle eleştirilen “çıraklık yaşını 11’e indiren” düzenleme hükümleri de yasa önerisinden çıkardı. Buna göre çıraklık yaşı bugünkü mevcut düzenlemelerde olduğu gibi 14 yaş olarak kalacak. Üniversiteye girişte adayların okul başarılarının yansıtıldığı ortaöğretim başarı puanı hesaplamasında değişiklik yapıldı. Teklife göre ortaöğretim bitirme başarı notlarının en küçüğü olan 100 puan 250 puana yükseltildi. Buna göre adayların sınav puanına eklenen en düşük okul başarı puanı 12’den 30’a yükseltilecek. Böylece öğrencilerin üniversiteye girişte “okul” yerine “kişisel başarıları” ön plana çıkacak. Ayrıca meslek lisesi kökenli adaylara kendi alanlarına ilişkin tercih yaptıkları durumunda eklenen artı puanın katsayısı 0.06’dan 0.04’e indirildi. Buna göre meslek lisesi kökenli adaylar kendi alanlarında tercih yaparken en fazla 30 puan alırken, yeni düzenlemeyle 20 puan alacak. Söz konusu düzenlemeler 2013 yılında yapılacak üniversiteye giriş sınavında uygulanacak. İmam hatip yaşı 10 Erbakan, Ecevit, Erdoğan düzenlemesi Alt komisyonda yasa önerisine Zonguldak Üniversitesi’ne Bülent Ecevit, Konya Üniversitesi’ne Necmettin Erbakan, Rize Üniversitesi’ne de Recep Tayyip Erdoğan’ın isimlerinin verilmesine yönelik hükümler eklendi. YALOVA’DA PROJE Okulda Kuran kursu FARUK KIRTAY Bahane gerçekçi değil TEPAV gelişmiş ülkelerdeki eğitim sistemini raporlaştırarak 4+4+4 teklifini değerlendirdi FIRAT KOZOK YALOVA Yalova İl Milli Eğitim Müdürlüğü, kent merkezi ve ilçelerde tüm okulları çok amaçlı toplantı, kurs ve çeşitli etkinlikler için mahalle halkının kullanımına açıyor. Yalova İl Milli Eğitim Müdürlüğü, “Okullar Hayat Olsun” projesinin eseslarını internet sitesinde yayımladı. Proje kapsamında okullarda uygulanacak seminer ve kurslar arasında Kuran ve Arapça kursları da yer aldı. Müdürlüğün internet sitesinde okullarda uygulanacak seminer, kurs ve çeşitli etkinlikleri belirleyen 22 başlık bulunuyor. Uygulanacak kurslar arasında, Kuran Kursu, Arapça, güreş, halıcılık, ebru sanatı gibi konular yer aldı. Mart ayı sonunda hayata geçecek projeyle birlikte Yalova genelindeki tüm okullarla halk eğitim merkezi, eğitim saatleri dışında hafta sonlarında ve yaz aylarında halkın hizmetine açılacak. ÇIĞ’DAN ‘OKUY UN’ Ç AĞRISI İstanbul Haber Servisi Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ, Bakırköy Belediyesi Sanat Evi ve Kent Müzesi’nde kitaplarını imzaladı, okurlarıyla söyleşti, gençlere de “Okuyun, okuyun, okuyun” çağrısı yaptı. Yoğun ilgi gören 96 yaşındaki Muazzez İlmiye Çığ, “Sabahları yüzümü yıkadıktan sonra bu yaşımda bile ilk işim kitap okumaktır. Özellikle Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyetimizin kuruluşu ve devrimlerle ilgili bilinmeyenleri çok değerli yazarlarımızın kitaplarından öğrenebilirsiniz” dedi. Konuşması sırasında Atatürk’ün tarihe çok meraklı olduğunu dile getirerek, “Atatürk tarihe o kadar meraklıydı ki halkımızın da tarihe ilgisini çekmek için bankalara bile Sümerbank, Etibank gibi isimler koydu. Sümerolojinin de isim babası kendisidir” dedi. Bakırköy Belediye Başkan Yardımcısı Gülten Tozanlı da yaptığı konuşmada, “Çığ gibi değerli bir büyüğümüzün fikirlerini paylaşması bizi çok mutlu etti. Yarın sabah benim de ilk işim yarım saat erken kalkıp kitap okumak olacak” diyerek duygularını paylaştı. Çığ söyleşinin ardından kitaplarını imzaladı. C MY B C MY B Mahalle halkından gelen talepler doğrultusunda da belirlenen kurslar verilecek. Yalova İl Milli Eğitim Müdürü Ahmet Yurtman, tüm okulların sınıfları, kütüphaneleri, bilgi teknoloji sınıfları, konferans salonları ve bahçelerinin halkın ihtiyacına göre kullanılacağını açıkladı. Yurtman, “Yalova merkez, ilçe ve beldelerde belediye başkanlıkları ve orman işletme müdürlüğünün aktif katkılarıyla okullarımızın topluma açık yaşam merkezlerine dönüştürülmesini hedefliyoruz. 5 yıl devam edecek olan ‘Okullar Hayat Olsun’ projesi protokolü çerçevesinde okul bahçeleri orman işletme müdürlüğü ile ağaçlandırılacak ve bakım hizmetleri verilecektir” diye konuştu. T alepler doğrultusunda kurs verilecek CHP: Teklif geri çekilsin ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. Toplantının arından yazılı bir açıklama yapan CHP Sözcüsü Birgül Ayman Güler, MYK toplantısında ağırlıklı olarak, “4+4+4” olarak anılan ilköğretim sisteminin de ele alındığını ifade etti. Partisinin 8 yıllık zorunlu eğitimin çağdaş uygarlığın gereklerini karşılama zorunluluğuna en uygun sistem olduğu görüşünde olduğunu belirten Güler, getirilen tasarının ailelerin, öğretmenlerin, uzmanların ve ilgili bakanlıkların tartışmasına açılmadığını ifade etti. Güler şu ifadeleri kullandı: “CHP MYK, bu teklifin derhal geri çekilmesini; eğer hükümet istiyorsa, hükümetin bu konuyu olması gerektiği gibi doğru süreçleri işleterek yasa tasarısı olarak gündeme getirmesini önerdi ve annelere çocuklarınıza, çocuklarınızın geleceğine sahip çıkın çağrısı yaptı.” Güler, Fransa’da 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarının reddinin suç sayılmasını öngören yasanın iptal edilmesini memnuniyetle karşıladıklarını belirtti. ANKARA AKP’nin 8 yıllık kesintisiz eğitimin yerine 4+4+4 modeline ilişkin rapor hazırlayan TOBB’a bağlı Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), Türkiye’nin eğitimde örnek alması gereken ülkelerin, yasa önerisinde sunulduğu gibi ABD, Fransa ve İngiltere değil, eğitimde en başarılı ülkeler olarak kabul edilen Avustralya, Yeni Zelanda, Finlandiya ve Danimarka olması gerektiğini bildirdi. Rapora göre, dünyada genel gelişmişlik sıralamasında ilk 7 içerisinde yer alan bu ülkeler, uyguladıkları 910 yıllık kesintisiz eğitim programlarıyla da dünyanın eğitimde ilk 5’ini oluşturuyor. Raporda, Türkiye’deki 15 yaş üstü nüfusun yüzde 42’sinin ilkokul ve altı seviyede eğitime sahip olduğuna dikkat çekilerek, 8 yıllık kesintisiz eğitimin bu oranı son yıllarda bir ölçüde iyileştirdiğine vurgu yapıldı. TEPAV’ın araştırmasında yer verilen saptamalar, ana hatlarıyla şöyle: Avustralya’da 10 yıl zorunlu eğitim var. Avustralya’nın çeşitli bölgelerinde eğitim farklı şekillerde düzenlenmiş ancak ilköğretim minimum kesintisiz 6 yıl sürüyor. Mesleki eğitim ise 10 yıllık kesintisiz eğitimden sonra başlıyor. Yeni Zelanda’da 10 yıl zorunlu eğitim var. Ebeveynler 616 yaş arasındaki çocukların her gün okula gitmesini sağlamak zorunda. En kısa süreli kesintisiz eğitim veren okullar 6 yıllık, ancak yaygın okul tipi 8 yıllık kesintisiz veren ilköğretim okulu. Mesleki eğitim zorunlu eğitimin son yıllarında başlıyor. Eğitimde örnek ülkelerden Finlandiya ve Danimarka’da 9 yıl zorunlu eğitim var ve ilköğretim kesintisiz 9 yıl. Özetle, kanun teklifinde sunulan “gelişmiş ülkelere benzeyelim” gerekçesi de ikna edici değil. Eğitimde başarılı olan çağdaş ve gelişmiş ülkelerin hepsi teklif edildiği gibi kademeli ve mesleki eğitimin erken başladığı eğitim sistemlerine sahip değil. Bu ülkelere baktığımızda kesintisiz ve zorunlu eğitimin en az 6 yıl ama yaygın olarak 89 yıl olduğunu, mesleki eğitimin ise 10. yıldan önce başlamadığını görüyoruz. Bu bilgiler kanun teklifindeki kademeli eğitim ve mesleki eğitimin erken başlatılması önerileriyle çelişiyor. Türkiye’de 15 yaş üstü nüfusun yüzde 42’si ilkokul ve altı seviyede eğitime sahip. Yani 4 yıldan fazla eğitim alamamış bir insan ordumuz var. 8 yıllık eğitim sistemi bu tabloyu iyileştirmeye başlamıştı. Bu sebeple, eğer başka gerekçeleri yoksa, bu kanun teklifini yapanların tekliflerini gözden geçirmelerinde fayda var. ‘Bu geriye gidiştir’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Bursa Milletvekili Turhan Tayan, AKP’nin kesintili eğitim önerisinin ilköğretimde tüm kazanımları kaybetmek anlamına geleceğini belirtti. “Bu geriye gidiştir” diyen Tayan şunları söyledi: “AKP bu hedefe varırsa; kız çocukları 4 yıllık bir eğitimle kaderlerine terk edilecek, erkek çocuklar da çırak adayı olacaktır. Her şeyden önemli olan ilköğretimin 8 yıldan 12 yıla çıkarılması değil, ilköğretimin kesintisiz ve zorunlu olmasıdır.” Tayan, 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitim kararıyla 15 yılda eğitimin düzeyinin yükseldiğini kaydetti. ‘Sömürüye hayır’ İstanbul Haber Servisi Ulusal Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (USTKB) Dönem Sözcüsü İlhan Gülek, eğitimde 4+4+4 formülüyle, özellikle kızların okumasının engellenmek istendiğini ve ucuz işgücü yaratmanın amaçlandığını söyledi. Gülek, “3 Mart 1924’te çıkarılan Eğitim ve Öğretim Birliği Yasası’nı hiçe sayarak sözde eğitim yapan cemaatlerle, halifelik özlemi çekenlerle kol kola girdiler” dedi. Gülek, USTKB’nin eğitimin en az kesintisiz 12 yıl olmasını, anaokulunun da zorunlu eğitim kapsamına alınmasını istediğini belirtti.