Katalog

SAYFA CUMHURİYET 15 ŞUBAT 2012 ÇARŞAMBA 18 SPOR ŞİKE VE TEŞVİK PRİMİ DAVASINA F.BAHÇE BAŞKANI AZİZ YILDIRIM DAMGA VURDU ‘Memleket elden gidiyor’ SAMİ GÜREL Spor dünyasının gündemini değiştiren şike ve teşvik primi davası, dün Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ndeki mahkemede başladı. F.Bahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın ‘2 numaralı sanık’ olarak gösterildiği davanın ilk gününde kimlik tespiti yapılırken iddianamenin ilk sayfaları okunabildi. Duruşma arasında önemli açıklamalarda bulunan Yıldırım, “Ne şikesi, ne şike davası; memleket elden gidiyor” diyerek hakkındaki iddiaları yalanladı. Duruşmanın ikinci bölümünde, içinde Aziz Yıldırım’ın da bulunduğu bir grup salona erken alındı. Bu bölümde Yıldırım, duruşmanın sabah bölümünün başında yaptığı gibi yine salonda bulunan yakınlarının ve F.Bahçeli yöneticilerin yanına gelerek selamlaştı. F.Bahçe Başkanı, daha sonra gazetecilerin bulunduğu bölüme gelerek “Dün (önceki gün) ‘Memleket elden gidiyor’ diye açıklamalar yapmıştım. Siz hâlâ televizyonda, basında şikeden bahsediyorsunuz. Ne şikesi, ne şike davası; memleket elden gidiyor. Korkmayın, biz korkmuyoruz. Erkek adam bin defa değil bir defa ölür. Bizde de tapeler var, bizde gerçekler var. Konuşuldukça her şeye ortaya çıkacak. İbrahim Akın’a 100 bin dolar para verdiğim söyleniyor. Bunu ispat etsinler kendimi köprüden aşağıya atarım. Ekranlarda hakkımda atıp tutan herkesle çıkışta görüşeceğim. Herkes tapeyi görecek, ne tapelermiş be. Biri bir şey atıyor, herkes inanıyor. TV’ler ve gazeteler de bunu devam ettiriyor. Böyle şike mi olur? Türk sporu nereye gidiyor, oraya baksınlar. Türk sporu elden gidiyor. Ne yazık ki spor medyası içinde korkaklar var. Çok önemli açıklamalar yapacağım. Bugün yarın siteye koyarlar” dedi. Yıldırım, Olgun Peker’in Fenerbahçe yöneticisi olduğunun yazıldığını belirterek, “İnsan bir araştırır, nasıl gazetecisiniz” dedi. ‘MUSTAFA KEMAL’İN ASKERLERİYİZ’ ziz Yıldırım ve yöneticilere destek vermek için yaklaşık bin taraftar dün Silivri’ye geldi. 20 otobüsle ve çok sayıda özel aracın oluşturduğu konvoyla Silivri’ye ulaşan taraftarlar 38 metre uzunluğunda üzerinde Fenerbahçe Kulübü’nün ilk armasının bulunduğu ve “Alın terimiz şerefimizdir” yazılı bir pankart açtı. “Sana kalkan ellere kalkan olacağız, Sevgi eylem gerektirir, Sevdamızın peşindeyiz. Silivriliyiz Fenerbahçeliyiz, Sana söz yine baharlar gelecek, Sevdamıza kelepçe vuramazsınız, Her şeyin farkındayız, sonuna kadar yanındayız” yazılı çok sayıda pankart ve dövizler taşıyan taraftarlar, tutuklu olan eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ lehine, futbol yorumcusu Erman Toroğlu ile bazı basın kuruluşları aleyhine tezahürat yaparken “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye bağırdı. Taraftarlar için kumanya dağıtıldı. İZLENİM HİLMİ TÜRKAY A Genç Delikanlı Aziz Yıldırım DURUŞMAYA DEV KATILIM ? Duruşmaya, tutuklu sanıklar Olgun Peker, Aziz Yıldırım, Mecnun Otyakmaz, İlhan Ekşioğlu, Şekip Mosturoğlu, Tamer Yelkovan, Cemil Turan, Bülent Uygun, Abdullah Eker, Abdullah Karakuz, Ahmet Çelebi, Ali Kıratlı, Çoşkun Çalık, Haldun Şenman, Mehmet Yenice, Ömer Ülkü, Sami Dinç, Selim Kımıl, Talat Emre Koçak, Yusuf Turanlı, Abdullah Başak, Hakan Karaahmet katıldı. Aralarında Tayfur Havutçu, Ahmet Ateş, Alaatin Yıldırım, Ümit Karan, İskender Alın ve Korcan Çelikay’ın da yer aldığı 25 tutuksuz sanık ise salonda hazır bulundu. Duruşmayı, F.Bahçe Başkanvekili Nihat Özdemir, yönetim kurulu üyeleri Cihan Kamer, Ali Koç, Vedat Olcay, Mithat Yenigün, Nihat Özbağı, Serhat Çeçen, Semih Özsoy, Abdullah Kiğılı, Ünal Uzun, Ömer Temelli, Turan Şahin, Hakan Dinçsay, Murat Özaydınlı, yaklaşık 100 gazeteci ile kulüp temsilcilerinin de aralarında bulunduğu yaklaşık 300 kişi izledi. ‘GÜNLERİM AĞLAYARAK GEÇİYOR!’ Bir gazetecinin “Mehmet Ali Aydınlar’ın istifasını nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusunu Yıldırım, “Mahkemedeyiz şimdi. Bana ne. Siz tapeleri okuyun” şeklinde cevapladı. Gazetecilerin, hangi koğuşta kaldığı sorusuna “Ben de bilmiyorum” yanıtını veren Yıldırım, “Tek başınıza mı kalıyorsunuz” diyenlere de, “Memleket davalarına bakın” cevabında bulundu. Yıldırım, basın mensuplarının, “Cezaevinde hangi kitabı okuyorsunuz” sorusuna, gülerek “Nereden sevdim o zalim kadını” yanıtını verirken “Günleriniz nasıl geçiyor” sorusuna da, “Ağlayarak geçiyor” açıklamasını yaptı. Kulüp başkanı olduğu için 24 saat spor yaptığını söyleyen Yıldırım gazetecilerle sohbeti sırasında yanına yaklaşan tutuklu sanık Abdullah Başak’a hitaben, “Mini Cooper’e binmek için zayıflıyor musun” dedi. Başak da gazetecilere dönerek, “Bir bana bakın, bir de Mini Cooper’e... Alsam, Cooper mı alırım. Mini Cooper benim belime geliyor” dedi. Yıldırım daha sonra verdiği cevaplara ilişkin şaka yaptığını söyledi. Bülent Uygun da Aziz Yıldırım’ın yanına gelerek gazetecilerle konuştu. Uygun’un Yıldırım’ı kastederek, “Başkanım ejderha gibidir her şeyi tek tek cevap vererek püskürtür” demesi üzerine Fenerbahçe Başkanı da, “Onun için buradayız” yorumunu yaptı. Gün ışığı ortaya çıkmadan Silivri’ye yol alıyoruz. Dondurucu bir soğuk, bazı yerlerde beyaz örtü kalkmamış. Konvoylar halinde F.Bahçeli taraftarların doldurduğu otobüslerin yanımızdan geçtiğini görüyorum. Cezaevine varmamız 4045 dakikayı buluyor. Adım başı jandarma. Yakın aralıklarla kimliklerimizi göstermek zorunda kalıyoruz. Ancak herhangi bir zorluk yok. Duruşma salonuna girmek için kapıya yaklaşıyoruz. Basın kartımızla birlikte telefonlarımızı teslim edip, verdikleri kartı boynumuza asıyoruz. Önce ‘kafe’ bölümüne geçiyoruz, sıcak çay beni kendime getiriyor. Sonra yavaş yavaş salona doğru ilerliyoruz. Burası oldukça büyük. Basının yoğun ilgisi karşısında yetkililer bize sunulan yeri genişletiyor. Yine karşımda sayıları 120130’u bulan avukat ordusu. Çalışmalar son aşamaya geliyor. F.Bahçe yönetimi tam kadro ‘izleme’ bölümünde yerini alıyor. Burada aynı zamanda hem tutuklu hem de tutuksuz yargılananların yakınları bulunuyor. Saatler 09.15’i gösterdiğinde ara kapıdan tutuklular ‘tek sıra’ halinde içeriye giriyor. Hepsi takım elbiseli. Aziz Yıldırım’ın koltuğunun altında ‘üç’ kabarık dosya olduğunu görüyorum. Aziz Başkan, Mecnun Otyakmaz’ı “Gel başkan” diye yanına oturtuyor. Yıldırım’ın avukatlarından Abdullah Kaya, başkanın önüne dizüstü bilgisayar getiriyor. Aziz Yıldırım açıyor ekranı ve daha önceden ‘şike’ olduğu iddia edilen maçları izlemeye başlıyor. Mecnun Başkan da kendisine iştirak ediyor. Bazı tutuklular, tutuksuzların yanına giderek sarmaş dolaş oluyor. Şekip Mosturoğlu’nun gözlerinin dolduğunu görüyorum, çok zayıflamış. Ayakta zor duruyordu sanki. Bülent Uygun, İlhan Ekşioğlu, Cemil Turan, Tamer Yelkovan yerlerinden kalkıp, Ümit Karan, Serkan Acar, Samet Güzel, Hasan Çetinkaya, Yavuz Ağırgöl ve Tayfur Havutçu’dan oluşan bölüme gelip, kısa süreli de olsa sohbete dalıyorlar. Sonra Aziz Yıldırım ile Mecnun Otyakmaz geliyor buraya. Aziz Başkan koltuğundan kalktığında izleme bölümündeki arkadaşlarına, aile dostlarına el sallamaya başlıyor. Yöneticilerden bazılarının başkana kendilerini göstermek için yoğun çaba harcadıklarına tanıklık ediyorum... Başkanın el sallaması, şakalaşması 5 dakikayla sınırlı kalıyor. Keyfi yerinde, gülücükler atıyor, gençleşmiş. 20 yaşında delikanlı görüntüsü çiziyor, fazla kilolarını atmış. Saçları ağırmış olsa da sağlığı çok iyi. Sanırım zaman buldukça spor yapıyor. ‘Sabıkanız var mı?’ Saat 09.35’te ‘Duruşma başlıyor’ anonsu yapılıyor. Herkes koltuğuna dönüyor. Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, ‘kimlik tespiti’ yapılacağını açıklıyor. Başlıyor tek tek tutuklulara sormaya... ‘Ahmet.. Mehmet..Ali..’ derken sıra geliyor Aziz Yıldırım’a. Ana adı, baba adı... Doğum tarihi.. Aylık kazancınız; “30 bin TL”, göreviniz: “Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı”, Sabıkanız var mı? Yanıt: “Buraya gelene kadar yoktu”... Sonra tutuksuzlara geçiliyor. O da bitiyor, bu kez sırada avukat yoklaması var. Aziz Yıldırım’ı 8 avukat temsil ediyor. Önleri dosyalarla dolu. Sürekli başkanla temas halindeler. Başkan bir şey söyledikçe dosyaları karıştırmaya başlıyorlar. Öğleni bulmak üzereyiz. Sıra geliyor iddianamenin okunmasına. Ancak okunmadan önce Mehmet Ekinci bir açıklama yapmak istiyor: “İddianameyi süratli bir şekilde okuyup bitirmek istiyoruz. Her şey süratli olacak. İddianamenin özeti için talepte bulunuldu ancak heyet olarak bizler tamamının okunmasına karar verdik. Şurası iyi bilinsin ki biz sporu, takımları yargılamıyoruz. Her birinin 100 yıllık değerleri var. Bizim görevimiz yargılama yapmak. Eğer dosyada bir yanlışlık, bir yakıştırma, bir olgu varsa bunu çözecek olan bizleriz. Bu iddianameyi dört gün içinde bitirip Çağlayan’a dönmek istiyoruz.” Ardından 406 sayfadan oluşan iddianamenin okunmasına geçiliyor. Uzun sürecek. Medya ‘mola’yı tercih ediyor. Ancak biraz fazla gürültü yapılmış olmalı ki Ekinci’den önce “Sessiz olun, düzeni bozmayın” tepkisi, ardından salon görevlilerine “Kapıları kilitleyin” uyarısı geliyor. Giren giriyor, giremeyen dışarıda kalıyor. Bir saatlik dinlenme ve yemek arasında Aziz Yıldırım salon çıkışında medyayla sohbete giriyor. Başkanın her sözü manşetlik. Ağzına geleni söylüyor da söylüyor, hiç kimseden çekinmeden. Peki neden yapıyor bunları? Eşi, çocuğu, dostları için değil, F.Bahçe için... Salonun dışına çıktığımda köftesucuk kokuları burnuma geliyordu. Silivri, Kadıköy olmuştu. Bir tarafta Sarı Lacivertli yandaşların tezahüratları, diğer yanda kurulan çadırların içinde ısınma turları. F.Bahçeliler, ‘Sevgililer Günü’nü sevgililerinden uzak, burada kutluyorlardı. Her birine helal olsun. Bugün iddianamede ikinci perde günü... Yine takipte olacağız.. ? DUYGU DOLU ANLAR F.Bahçe Asbaşkanı İlhan Ekşioğlu’nun avukatı, Sarı Lacivertli yöneticinin kızıyla görüşmesi için mahkeme heyetinden izin aldı. F.Bahçe Mali İşler Müdürü Tamer Yelkovan’ın avukatı da oğlu için izin aldı ve Sarı Lacivertli idareci çocuğuyla hasret giderdi. ‘AYDINLAR F.BAHÇE BAŞKANI OLAMAZ’ ziz Yıldırım, avukatları aracılığıyla yaptığı açıklamada istifa eden TFF Başkanı Mehmet Ali Aydınlar’a tepki gösterdi ve “Asla F.Bahçe’ye başkan olamazsın” dedi. Yıldırım açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “3 Temmuz’dan bu yana yürütülen kampanyanın organizatörleri ve fırsatçıları, bir bir gerçek yüzlerini sergilemektedirler. Sözümüz sanadır Aydınlar. Şunu bilmelisin ki Holding sahibi olabilirsin, TFF Başkanı olabilirsin hatta bir gün çok daha büyük mevkilerde bile olabilirsin. Ama asla Fenerbahçe Başkanı olamayacaksın. Sen ve senin arkandaki zihniyetin buna gücü yetmeyecek. En acılı günlerinde, senin yanında olan dostlarına yaptığın gibi görevinden ayrılırken mesai arkadaşlarına ihanet edip gitmedin mi? Sırf zor günlerini atlatabilmen için sana yönetim yetkisi devredilen voleybol şubesini ilk 6 ayında kaosa sürükleyip, düzeltmem için bana gelmedin mi? Sezon başında verdiğin paraları geri almak için gün aşırı Fenerbahçe Kulübü’nü arayıp taciz etmedin mi? Fenerbahçe’nin büyüklüğünü unutarak, voleybolda kazanılan başarıları kendine mal ederek, kendini F.Bahçe’nin üzerinde görmedin mi? Fenerbahçe Genel Kurulu’nun seçtiği Fenerbahçe Yönetim Kurulu’nu hiçe sayarak, TFF Başkanı sıfatıyla, teknik direktörümüze, puan silme kararını dikte ettirmeye çalışıp gereken cevabı almadın mı? Bırak Aziz Yıldırım’ı, Fenerbahçe Başkanının yargılandığı bu davada, Aziz Yıldırım düşmanlarını bile gölgede bırakacak şekilde, duruşma öncesi, üstelik yine Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe düşmanlarının programlarında, bizi suçlu ilan etmeye kalkmadın mı? Fenerbahçe’nin büyüklüğünü anlayamayan, televizyonlarda Fenerbahçe Başkanlığını parayla satın almaya kalkanların öyküleri, şanlı F.Bahçe tarihinde yer alamaz.” A ? Aziz Yıldırım, F.Bahçe başkanlığının 14. yıl dönümünde, Sarı Lacivertli taraftarların cep telefonlarına sesli mesaj gönderdi. Yıldırım’ın taraftar kart sahibi F.Bahçelilerin telefonlarına SMS gönderdiği belirtilerek, başkanın sesinden kaydedilen mesaj yayımlandı. Fenerbahçe Asbaşkanı Ali Koç, destek vermek için Silivri’ye gelen taraftarlara teşekkür etti. TARAFTARA SESLİ MESAJ ‘YARGILANAN SPOR DEĞİL’ ? İddianamenin okunmasına başlanmadan önce Aziz Yıldırım’ın avukatı Abdullah Kaya söz alarak, “Biz yargılamanın hızlı olması açısından iddianamenin okunmasını istemiyoruz. Usul ekonomisi yapılsın” dedi. Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci, “Duruşma hızlı gitsin istiyorsanız biz buna varız zaten. İddianameyi burada okuyup yargılamanın diğer kısmını Çağlayan’da yapmayı planlıyoruz. İddianamenin okunduğu dört günlük süreyi telafi edeceğiz. Mart ayına 15 günlük duruşma koyacağız. Biz burada iddianameye bağlıyız. Biz burada sporu yargılamıyoruz. Biz burada takımları yargılamıyoruz. Hepsi yüzyıllık değerlerimiz. Varsa bir yanlışlık bir yakıştırma bunları ayıklayıp karar vermek bizim görevimiz” diye konuştu. Fotoğraflar: FATİH ERDOĞDU etkilemek’ten başka bir şey değildir. Ve o yüzden kimse Aziz Yıldırım’ın avukatları aracılığı ile akşam saatlerinde yaptığı açıklamanın dozajını falan ağır bulmasın. Elbette Yıldırım’ın Aydınlar’ın oğlunu kaybettiği günlere vurgu yapması pek etik değil, ama eski TFF Başkanı çıkıp, yargıyı etkileyecek ifadeler kullanıyorsa F.Bahçe Başkanı da “Şu an için başkanlığı düşünmüyorum ama” diyen gelecekteki halefinin tüm açıklarını gözler önüne serer! Hele Aydınlar, bir TV kanalında şu anki seçilmiş F.Bahçe yönetiminin gözde isimleri Ali Koç, Nihat Özdemir ve Cihan Kamer’i, ‘Samimiyetsizlik ve cehennem yoluna taş döşemekle’ suçlamışken! Son günlerdeki ‘Farsi’ deyişle yazıyı noktalıyorum; men dakka dukka, “Vurma, vurulursun...” SEVGİLİLER GÜNÜ KUTLAMASI ? Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci’nin salondaki sıcak tavırları dikkat çekti. Ekinci yargılananlara “Çocuğunuz var mı” sorusundan sonra çocuğu olanların hepsine “Allah bağışlasın” derken duruşma sonunda “Sevgililer günü kutlu olsun, umarım sevdiklerinize kavuşursunuz” dedi. ? Kimlik tespiti sırasında Aziz Yıldırım, evli 2 çocuk babası olduğunu ifade ederek aylık gelirinin 30 bin TL olduğunu anlattı. Yıldırım, Mehmet Ekinci’nin mesleğini sorması üzerine “İnşaat mühendisi ve Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanıyım” dedi. Mahkeme Başkanı Ekinci tarafından sabıkası olup olmadığı sorulan Yıldırım, “Buraya gelene kadar sabıkam yoktu” yanıtını verdi. Bunun üzerine Ekinci de “Burada da sabıkanız yok şu an” dedi. Bülent Uygun da evli ve bir çocuk babası olduğunu ifade ederek, teknik direktörlük yaptığını ve tutuklanmadan önce aylık gelirinin 300 bin TL olduğunu söyledi. ? İddianame okunurken Aziz Yıldırım suçlamaları gülerek dinledi. Duruşma öncesi Yıldırım, avukatının bilgisayarından F.Bahçe maçlarının özetini izledi. ? Büyük duruşma salonunda bugün Balyoz davası görüleceğinden şike duruşması küçük salonda yapılacak. ? F.Bahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu yakınlarını izleyiciler bölümünde görünce gözyaşlarını tutamadı ve ağladı. ? Göksel Gümüşdağ ve Serdal Adalı duruşmada yer almadı. ? İddianame okunmaya başlayınca avukatların büyük bölümünün salonu terk etmesine sinirlenen Mehmet Ekinci giriş çıkışları yasakladı. Tutuklulara ihtiyaç izni veren Ekinci, Yıldırım ve Bülent Uygun aynı anda salondan ayrılmak isteyince ‘İki kişi gidemezsiniz, Bülent Bey siz yerinize geçin’ dedi. ? Şikâyetçi Erman Toroğlu’nun avukatı konuşurken salondaki izleyicilerden gelen tepkiler üzerine Mehmet Ekinci uyarıda bulundu. AÇIKLAMADAKİ VAHİM İDDİA ? F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın açıklamalarında göze çarpan en önemli kısım ise “Bu davada yargılanan futbolcuların lisanslarını askıya aldırıp “Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe aleyhinde tanıklık yapmak” kaydıyla lisanslarını serbest bırakacağını teklif ve vaad etmedin mi?” ifadesi oldu. Şike ve teşvik primi davasının ilk duruşmasında hâkim karşısına çıkan F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım, zehir zemberek bir açıklama yaptı. Hedefinde eski TFF Başkanı ve gazetelerin yazdığı kadarıyla gelecekteki F.Bahçe Kulübü Başkan adayı Mehmet Ali Aydınlar vardı. Diyordu ki Aziz Yıldırım: “..holding sahibi olabilirsin, TFF Başkanı olabilirsin hatta bir gün çok daha büyük mevkilerde bile olabilirsin. Ama asla Fenerbahçe Başkanı olamayacaksın! Sen ve senin arkandaki zihniyetin buna gücü yetmeyecek” Ve ekliyor, “Fenerbahçe’nin büyüklüğünü anlayamayan, televizyonlarda Fenerbahçe başkanlığını parayla satın almaya kalkanların öyküleri, şanlı Fenerbahçe tarihinde yer alamaz…” Evet, F.Bahçe internet sitesinde SPOR YORUM ARİF KIZILYALIN yayımlanan bu açıklama gösteriyor ki, Aydınlar’ın ‘Fenerbahçe Başkanlığı’ hayali suya düşmüştür. Yanlış anlaşılmasın, Aziz Yıldırım dedi diye değil. Aydınlar’ın bir dediğinin diğerini tutmaması, kararsızlığı ve medya üzerinden bir camiaya vermeye çalıştığı mesajlar nedeniyle kapanmıştır Sarı Lacivertli kulübün kapıları eski TFF Başkanı’na. Yan sütundaki ‘Yıldırım’ açıklamaları ayrıntılarıyla okumukta fayda var. Özellikle üzerinde ‘tarafsızlık’ gömleği varken, Metris Cezaevi’nde Men Dakka Dukka! bulunan F.Bahçe Başkanı’na “Merak etme, F.Bahçe küme düşmeyecek” demesi, Sarı Lacivertli ekibin teknik direktörüyle puan silme pazarlığı yapması sportif açıdan kabul edilemez hareketlerdir. Ne var ki daha acısı, yargı süreci başlarken Aydınlar’ın TV’lere yaptığı durum değerlendirmesidir. Anımsayın, Aydınlar’ın Rıdvan Dilmen ve Aykut Kocaman’a kapalı kapılar arkasındayaptığı yorumu: “Yöneticiler şike yapmış ama...” Kusura bakmayın bunun adı ‘yargıyı C MY B C MY B