Katalog

12 ŞUBAT 2012 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER YargıSen Başkanı Eminağaoğlu, Fidan yasasındaki tehlikeye dikkat çekti 7 CİHANER: TARTIŞMANIN NEDENİ KÜRT MESELESİ, HEDEF BAŞBAKAN Ya acemice ya da maksatlı ‘CIA de faydalanır’ ? Eminağaoğlu, “Kamu görevlisi olma koşulu, hatta vatandaş olma koşulu dahi getirilmemiştir. Bunun anlamı, bağımsızlığın ortadan kalkması, emperyalizme teslim olunması, ayrıca saltanat yaratılmasıdır. CIA dahil her türlü yabancı ajanların bu çerçevede görev yaptıkları, yaptıkları o görev nedeniyle soruşturulamamaları amaçlanmaktadır” dedi. İLHAN TAŞCI ‘Fidan’ın tutuklanan 2 MİT’çiden farkı ne’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner, hükümetin MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın özel yetkili mahkemelerce yargılanmasına başbakan izni getiren yasa değişikliği yapma planını “Erzincan’da 2 MİT mensubunun tutuklanmasına alkış tutarak ‘hemen açığa alınsınlar’ diyenler, şimdi Müsteşar için aynı yasayı değiştiriyor. Tarih AKP’lilerin kafasına vura vura öğretiyor gerçekleri” diye değerlendirdi. Cihaner, Cumhuriyet’e şu değerlendirmelerde bulundu: “Tarih en büyük öğretmen. Kendi savundukları olaylar üzerinden kafalarına vura vura öğretiyor iktidara. Erzincan’da 2 MİT mensubunun tutuklanmasına açık yasa hükmüne rağmen destek verdiler. Beni HSYK Kanunu hükümlerine rağmen görevden alarak tutukladılar. İlker Başbuğ için de, anayasa hükmüne rağmen ÖYM’de yargılanarak tutuklanmasını desteklediler. Bugüne kadar hep hukuku kenara ittiler. O dönem yargılanan MİT mensupları ve Orgeneral Saldıray Berk için ‘açığa alınarak yargılansınlar, aklanıp gelsinler’ propagandası yapan hükümet şimdi suspus. O MİT görevlilerinin 67 ay tutuklu kalmasına duyarsız kaldılar. O zaman hiç böyle yasa değişikliği getirmeyi öngörmediler. Şimdi ne oldu? Hakan Fidan, Emre Taner ve diğer MİT mensuplarını teşkilatın diğer yargılanan mensuplarına göre değerli kılan nedir? Suç olarak tanımlanmış bir eylemi suç olmaktan çıkarıyorsunuz.” Cihaner, şunları kaydetti: “Hükümet çok sıkışmış durumda. Çömlek patladı. Asıl hedefin Başbakan olduğu açık. Bir eylem suç ise onun talimatını veren de suç işlemiştir. Özel yetkili savcı ‘Görev ve sıfatı ne olursa olsun soruştururum’ diyor. O zaman soruşturduğu kişinin cumhurbaşkanı ya da başbakan olması onu çok ilgilendirmiyor. Burada sorun hukuki değil siyasi gözüküyor. Kürt sorununun çözümünde izlenecek yöntem konusunda çatışma var.” ANKARA YargıSen Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile istihbaratçıları KCK soruşturmasının dışına çıkartmaya yönelik yasa önerisinin yaratacağı risklere dikkat çekti. MİT Yasası’na ilişkin değişiklik teklifini değerlendiren Eminağaoğlu, Başbakan tarafından özel bir görev ifa etmek üzere görevlendirenlere izin koşulu getirilmesinin “ya çok acemice ya da çok özel bir amaç için yapılan bir düzenleme” anlamına geldiğini söyledi. Eminağaoğlu, bunun gerekçelerini şöyle anlattı: “Çünkü burada kamu görevlisi olma koşulu aranmadığı gibi kamu görevlisi olmayanlar için de ayrıca vatandaş olma koşulu dahi getirilmemiştir. Konu ve görevin içeriği dahi belli değildir. Bu nedenle acemice değil, bilinçli hazırlanan bir metin ise ki öyle olduğu anlaşılmaktadır; bunun anlamı, bağımsızlığın ortadan kalkması, emperyalizme teslim olunması, ayrıca saltanat yaratılmasıdır. CIA dahil her türlü yabancı ajanların bu çerçevede görev yaptıkları, yaptıkları o görev nedeniyle soruşturulamamaları amaçlanmaktadır. Ayrıca Başbakan istediği herkese, kendi çevresine, her türlü olayda özel görev verdiğini ileri sürerek, tam bir saltanat hali yaratılmaktadır.” Kamu görevlisi olmayanlar için Kamu Gö revlilerinin Yargılanması Hakkındaki Yasa ve Danıştay Yasası’ndaki bu konularda Birinci Daire’yi görevli kılan hükümlerin uygulanamayacağına işaret eden Eminağaoğlu, “Başbakan’ın işlemi de normal bir idari işlem gibi yargıdan da bağışık tutulamayacağından, genel kurallar uyarınca idari yargıda denetlenme konusu gündeme gelecektir. Orada da yargı bağımsızlığının hangi düzeyde yaşandığı ortaya çıkacaktır. Bu düzenleme, açıkça hukuk devleti ilke ve kuralları yönünden de anayasaya aykırıdır” yorumunu yaptı. ‘Geçiçi madde eklenmezse...’ MİT mensupları ve Başbakan’ın özel olarak görevlendirdiği kişiler için getirilen bu düzenlemenin hukuk devleti yönünden, denetlenebilir şeffaf ve demokratik devlet yönünden asla savunulamayacağını anlatan Eminağaoğlu, “Ceza yargılama hukukunun derhal uygulanma ilkesi uyarınca da, geçici madde eklenmediği sürece yapılan değişiklik, devam eden dava ve soruşturmaları kapsamaz. Düzenleme, hukuk devleti olmak ya da olmamak konusundaki tercihin yansımasıdır” dedi. ‘Çözüm ÖYM’leri kaldırmak’ Hükümetin “özel yetkili mahkemeleri işlerine geldiği gibi kullanmak için” yalnızca MİT Yasası’nda değişikliğe gitmesini eleştiren Cihaner, “Sorun yasa sorunu değil, zihniyet sorunu. Sorunu çözmek isteseler tek maddelik kanunla ÖYM’leri toptan kaldırırlar. Onu yapmak yerine MİT Kanunu’nu değiştirerek kişiye özel kanun çıkarıyorlar. ÖYM’lere dokunmuyorlar çünkü işlerine geldiği gibi kullanacaklar. Daha içeri atılacak aydınlar ve yurtsevler var da o nedenle ÖYM’lere dokunmuyorlar” diye ekledi. KILIÇDAROĞLU, BAŞBAKAN’IN HALKA AÇIKLAMA YAPMASINI İSTEDİ ‘Kişiye özel yasa yapılamaz’ Kazan: Çok tehlikeli bir gidiş ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski baro başkanı avukat Turgut Kazan, MİT görevlilerinin ifadeye çağrılmasını siyasal tercihe karşı tavır olarak nitelerken, “Çok tehlikeli bir gidiştir. Demokrasiyle bağdaşmaz. Bunu MİT’e dönük formüllerle çözmeye çalışmak yanlıştır. Gerçekçi çözüm, CMK’nin 250, 251 ve 252. maddelerinin kaldırılmasıdır” dedi. Önce şike soruşturmasında bilek güreşine başlandığını, sonra anayasanın 148. maddesine rağmen, emekli Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un terör örgütü kurmuş olmakla suçlanıp tutuklandığını anımsatan Kazan, MİT görevlilerinin ifadeye çağrılmasını eleştirdi. Kazan, “Ama, Erzincan soruşturmasıyla zirveye çıkan, bu yasaya/anayasaya ve hukuka aykırı uygulama yıllardır sürüyor. Yasayla bir Frankenstein yaratıldı. Aldı başını gidiyor. Bizler, özel yetkili, geniş yetkili, istisnai yetkili, olağanüstü yetkili, süper yetkili savcılık ve yargı olamaz dedik, dinletemedik. Sınırsız yetki keyfiliğe yol açar, ucu herkese dokunur dedik, anlatamadık. İşte, şimdi o gerçeği yaşıyoruz. Ve Başbakan’ın değerlendirmesine karşı, Tolon’la bir adım daha attılar. Fidan olayında ise, doğrudan Başbakan hedef alınmıştır. Siyasal tercihe karşı bir tavır konulmuştur. Çok tehlikeli bir gidiştir. Demokrasiyle bağdaşmaz. Ancak, sorunu MİT’e dönük formüllerle çözmeye çalışmak yanlıştır. Kişiye özel düzenleme yapılmış ve diğer haksızlıklara göz yumulmuş olur” değerlendirmesini yaptı. ? CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Demokrasinin ve kanun önünde eşitliğin olduğu bir ülkede kişiye özel düzenleme yapılmaz. Ülkeyi sıkıyönetim mahkemelerinden kurtaralım” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve eski Müsteşar Emre Taner ile 2 üst düzey görevlinin özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından KCK soruşturması kapsamında ifadeye çağrılmasıyla başlayan “ifade krizine” karşı hükümetin özel yasa çıkarma girişimini değerlendiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Demokrasinin ve eşitliğin olduğu bir ülkede kişiye özel düzenleme yapılmaz” dedi. Kılıçdaroğlu, hükümetin MİT görevlilerini “ifade vermekten korumak” için TBMM Başkanlığı’na sunduğu yasa tasarısına ilişkin Twitter’dan değerlendirmelerde bulundu. Kılıçdaroğlu “Hem söyledik hem kanun teklifi verdik; CMK’nin 250, 251 ve 252’nci maddelerini kaldıralım, özel yetkili mahkemeleri kapatalım dedik. AKP yarattığı canavardan kurtulmaya çalışıyor, ama hukuku dolanarak bu iş olmaz. Gelin ülkeyi bu sıkıyönetim mahkemelerinden kurtaralım. Diğer yandan Başbakan bu sürecin iç ve dış aktörlerini, hedeflerini ve neyi tasarladıklarını halka tüm çıplaklığı ile anlatmalıdır.” Kılıçdaroğlu, İTÜ Evi’nde düzenlenen konferansta da “Başbakan’ın hayatının en büyük hatasını yapmakta olduğunu belirterek” MİT Yasası’nda değişiklik öngören teklifi okudu. Kılıçdaroğlu, “Bu kanun Tayyip Erdoğan’a devlet içinde, özel çete kurma yetkisi veren kanundur. Böyle bir rezalet herhalde dünya hukuk tarihine girecektir. Son 40 günde yaşadığımız en tehlikeli, en trajik olay budur” dedi. Kılıçdaroğlu, Fidan ve 4 MİT’çiyi ifadeye çağıran Savcı Sadrettin Sarıkaya’nın soruşturmadan alınmasıyla ilgili de “Dokunan yanmaya devam ediyor. AKP adalete bir düğüm daha atmıştır” dedi. Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ise yasa değişikliğini “Millet iradesinin bir önemi yok, önemli olan iktidarın nasıl baktığıdır” şeklinde değerlendirdi. C MY B C MY B