Katalog

21 KASIM 2012 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR in Benyam D’leri ’in C Sönmez anbul ve İst ri Resitalle lan ça serisinde lie Ophé ’ın Gaillard sesi un çellosun ımda kulaklar an m uzun za ı tınlad 15 TÜYAP Onur Ödülleri sahiplerini buldu Kültür Servisi 31. yılında “Çocukluğum Yurdumdur Çocuk ve Gençlik Edebiyatı” temasıyla kitapseverlere kapılarını açan İstanbul Kitap Fuarı’nın Onur Gecesi’nde, Onur Yazarı Ödülü yarım asırlık yazın hayatında çocuk edebiyatının duayen ismi olan Gülten Dayıoğlu’na verildi. İstanbul Sanat Fuarı bünyesinde ise Türk heykel sanatına önemli katkılarından dolayı Sanatçı Onur Ödülü Prof. Dr. Rahmi Aksungur’a verilirken; Eleştirmen Onur Ödülü Doç. Dr. Zeynep Yasa Yaman’a, Sanatsever K u r u m Onur Ödülü Grafist İstanbul Uluslararası Gra TÜYAP Yön. Kur. Başkafik Tasarım nı B. Ünal, Gülten DayıGünleri Et oğlu ve TÜYAP Genel k i n l i k l e r i Koor. D. Kavukçuoğlu düzenleyicisi Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Grafik Tasarım Bölümü’ne ve Koleksiyoner Onur Ödülü ise Lucien Arkas Arkas Sanat Merkezi’ne verildi. Bu yıl, 620 yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımı ile gerçekleşen 31. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı, kitapseverleri 250 etkinlik ve yüzlerce imza ile buluşturuyor. İstanbul Sanat Fuarı da yirmi iki yılını geride bırakırken yurtiçi ve yurtdışından 100’den fazla sanat galerisi ve sanat kurumuna ev sahipliği yapıyor. Yaylı çalgılar ailesinden viyola ve viyolonselin (çello) sesi insan sesine en yakın olan tınıdadır. Hele J.S.Bach’ın çello solo için yazılmış süitlerinde kocaman bir orkestranın renklerini ve insanoğlunun tüm duygularını yaşıyabilirsiniz. Geçen hafta, bir yanda, elime yeni ulaşan Benyamin Sönmez’in CD’leri, öbür yanda İstanbul Resitalleri serisinde çalan Ophélie Gaillard’ın çellosunun sesi kulaklarımda uzun zaman tınladılar. Galliard bir orkestra zenginliğinde seslendirdi Bach’ın 1. ve 2. süitini. Müziğin önüne geçmeyen düz siyah bir giysi içinde, dinleyicisiyle bağları koparmadan, onu sahneye doğru çekerek müziğiyle tümleştirdi. O dinletide derin duygular içinde ağlayabilen çellonun sesini duydum. Geçen yıl 1 Aralık tarihinde, 28 yaşında yitirdiğimiz Benyamin Sönmez’in elde Çello insan gibi ağlar kalan kayıtlarından oluşan Matteo Goffriller adlı usOphélie CD’sini dinlerken de Gailtanın çellosuyla çalıyorlard’ın Emirgan korusunu du. Herhalde o çalgı da Gaillard’ın 1737 şenlendiren Bach süitlebundan sonraki yorumFrancesco Gofriller rinde bu acıyı yaşadım. cularının elinde hep yapımı çellosu sanki Gaillard’ın 1737 FranBenyamin’e ağıt yakacesco Gofriller yapımı caktır. Benyamin Sönmez’in çellosu sanki BenyaBenyamin’in kaygenç yaştaki ölümüne min’in genç yaştaki ölüdından Elgar’ın anıtsal ağıt yakıyordu. müne ağıt yakıyordu. O konçertosunu dinliyoçello J.S. Bach döneminden rum. Bu konçertoyu ünkalmaydı. Yapıldığı özel ağaç, lendiren Jacqueline de Pre özel fırınlama, özel cila yüzyıllade 44 yaşında MS hastalığından rın tınısını günümüze taşıyordu. Benya ölmüştü. O da 1962’de Benyamin gibi min de 18. yüzyıl Venedik yapımı, 27 yaşındayken bu konçertoyla parla mıştı. Benyamin ölümünden bir yıl önce bu konçertoyu CSO’da çalmış, bütün dikkatleri üstüne çekmişti. Benyamin, çalgısına hâkimiyeti ve ateşli tamperamanıyla kendini kanıtlamıştı. Bremen’de bir işçi çocuğu olarak dünyaya gelmiş, geleneksel sazları dinleyerek büyümüş, 14 yaşında Ankara Konservatuvarı’nda viyolonsele başlamış. Yuri Başmet’in aracılığıyla Moskova’da Natalia Gutman’ın himayesine alınmış ve yıllarca onunla çalışmıştı. Çellonun en büyük isimlerinin ustalık sınıflarına katılmış, ünlü festivallerde dünya müzik çevrelerine kendini tanıtmıştı. Genç yaşında ölmeseydi ve daha geniş olanaklara sahip olsaydı, parlak bir kariyeri olacaktı. Onun anısına ÇAĞSAV tarafından canlı kayıtlardan derlenmiş 2 CD’lik bir albüm hazırlanmış. Beethoven, Chopin, Brahms normal S. Tuluğ Tırpan, M. Dürrüoğlu gibi Türk bestecilerini de seslendirmiş. İkinci CD’de E. Erdinç yönetimindeki Hacettepe Senfoni’yle Dvorak’ın konçertosu, Omri Hadari yönetimindeki CSO ile Elgar’ın konçertosu yer alıyor. Keşke daha iyi koşullardaki kayıtlar olsaydı elimizde. Yine de ÇAĞSAV’a teşekkürler. Contemporary İstanbul Çağdaş Sanat Fuarı 1. Uluslararası Grafik Tasarım Sempozyumu Yedinci yılında yeniliklerle ? Dünyanın en önemli galerileri arasında sayılan Marlborough Gallery, Andipa Gallery, Opera Gallery, Galerie Michael Schultz gibi uluslararası ve Türkiye’nin önde gelen galerilerinin katıldığı fuar, İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı ile İstanbul Kongre Merkezi’nde 2225 Kasım tarihleri arasında gerçekleşecek. Kültür Servisi Türkiye’nin en kapsamlı uluslararası çağdaş sanat fuarı Contemporary İstanbul (Cİ) galeri, koleksiyoner ve sanatseverleri İstanbul’da yedinci kez bir araya getiriyor. Dünyanın en önemli galerileri arasında sayılan Marlborough, Andipa, Opera Gallery, Galerie Michael Schultz gibi uluslararası ve Türkiye’nin önde gelen galerilerinin katıldığı fuar, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı ile İstanbul Kongre Merkezi’nde Akbank Private Banking sponsorluğunda 2225 Kasım tarihleri arasında gerçekleşecek. Dün bir basın toplantısıyla tanıtılan fuarın Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli, Türk çağdaş sanatının yanında çevre ülkelere de ev sahipliği yaparak İstanbul’un merkez haline gelmesini amaçladıklarını belirtti: “Her yıl giderek artan ilgi gösteriyor ki, hedeflediğimiz noktaya emin adımlarla ilerlemekteyiz. Dünya sanat piyasasına yön veren birinci halkadaki 5 bin kişiyi İstanbul’a çekmek en önemli hedefimiz.” Contemporary İstanbul Genel Koordinatörü Prof. Dr. Hasan Bülent Kahraman ise Cİ’ye 57’si yurtdışı, 45’i yurtiçi olmak üzere 100 çağdaş sanat galerisinin katılacağını söyledi. “Türkiye’de özellikle son on yılda yeni bir koleksiyoner grubu oluştu. Bu yıl fuara hem Batılı galerilerin katkısı önemli, hem de Doğu Avrupa ve Balkan ül Grafik tasarım konuşuluyor Kültür Servisi Bu yıl ilk kez gerçekleştirilen GRAD I “Grafik Tasarımının Geleceği” başlıklı Uluslararası Grafik Tasarım Sempozyumu başladı. Doğuş Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi tarafından üniversite kampusunda düzenlenen etkinlik, Marmara Üniversitesi Müzik Bölümü öğretim üyelerinden piyanist Hyun Sook Tekin’in açılış konseriyle başladı. Yarın sona erecek sempozyuma katılan isimler arasında Doç. Dr. Sergio Olivotti, Prof. Tevfik Uçar, Prof. Ayşegül İzer, fakülte dekanı Prof. Nazan Erkmen gibi grafik alanındaki önemli isimler yer alıyor. Sempozyum kapsamında “İstvan Orosz Afiş Sergisi”, Sergio Olivotti tarafından hazırlanan “Afiş Tasarımı” ve Leeds Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Paul Wilson ve Yrd. Doç. Abdullah Taşcı tarafından yapılacak “Font Tasarımı” başlıklı iki ayrı çalıştay da yer alacak. Say’ın Antalya Piyano Festivali’nde çaldığı eseri artık çok daha olgun ve berrak Melek Mezopotamya’yı korusun ERSİN ANTEP Hasan Bülent Kahraman, Akbank Private Banking Genel Müdür Yrd. Saltık Galatalı ve Ali Güreli. kelerinden gelen galeriler, Hollanda galerileri yeni bir açılımın eşiğinde bulunduğumuzu bize açıkça duyurmaktadır” dedi. Ağırlıklı İngiltere, Hollanda ve İspanya’dan olmak üzere VIP kart sahibi yabancı koleksiyonerlerin sayısının 900 olduğunu açıklayan Güreli ayrıca, gelecek yıl, genç sanatçıları kapsayan ve yeni medyanın da yer aldığı bir fuar daha düzenleyeceklerini duyurdu.Uzakdoğu’nun en önemli merkezlerinden Kore’den çağdaş sanat eserlerinin sanatseverlerle buluşacağı “Kore’den Çağdaş Sanat”, fuarın bu seneki yenilikleri arasında yer alıyor. Öte yandan Cİ tarafından üç ayda bir yayımlanan ICE, fuar özel dosyasıyla hem basılı sayı hem de dijital haliyle takip edilebilir. Sayılarla Contemporary İstanbul Ansen’in Jack Nicholson heykeli Sanatçı sayısı: 600 Eser sayısı: 3000 Yurtdışından nakliyesi yapılan eser sayısı: 1610 Sergilenen eserlerin toplam değeri: 120 milyon dolar Beklenen ziyaretçi sayısı: 70000 Fuar toplam alanı: 16000 m2 13. Antalya Piyano Festivali’nin açılış konserinde aynı zamanda festivalin sanat yönetmenliğini de üstlenenFazıl Say’ın 3. Senfonisi “Mezopotamya”yı izleyenler, müziğin imgelem gücüyle 55 dakika boyunca heyecanlandı, düşüncelere sürüklendi. Gürer Aykal idaresindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası (BİFO), 1617 Kasım akşamları ilk kez sahnesine çıktığı festivalin açılışını, Say’ın solistliğinde Çaykovski’nin 1. Piyano Konçertosu ile gerçekleştirdi. Solist olarak, son dönemin en iyi icralarından birini çıkaran Say, gür tonuna karşın Yamaha piyano tercih etti. Sonrasında Say, Aykal ve BİFO; Carolina Eyck (theremin), Çağatay Akyol (bas blokflüt) ve Bülent Evcil (bas flüt) ile birlikte İKSV siparişi olan “Mezopotamya”yı müzikseverlere anlattı, betimledi. 23 Haziran’da, Haliç Kongre Merkezi konserindeki icrasına göre çok daha olgunlaşmış ve berraklaşmış olan eser, ezgileri, anlattığı hikâye ile etkileyiciydi. Türk kültürünün en çarpıcı temennilerinden olan “Allah koru sun” söylemi, “Melek, Mezopotamya’yı Korusun”a dönüştü. 10 bölümlü eserde, ovada oynayan iki çocuk, gerçek varlıkları yanında imgeledikleri kavramlarla pekişen Güneş, Ay, Dicle, Fırat gibi olgularla mekân olgusu netleşti. Bas flüt ile sembolize edilen çocuğun kurşunla vurulması, theremin ile ifade edilen meleğin iyilik çabaları, gözler önüne serildi... Say’ı da yetiştiren piyano pedagogu Kamuran Gündemir anısına her yıl düzenlenen “Genç Yetenekler” konseri ise biri Rus olmak üzere, dört genç piyanisti kazandırdı müzik dünyamıza. Chopin tutkunu Cem Esen, ODTÜ Geliştirme Vakfı Lisesi’nde öğrenimini sürdüren Can Çakmur, olgun Liszt icrasıyla Victor Maslov ve daha genç yaşta pedal kullanımlarıyla müzik cümleleme konusunda hassaslaşmış Merve Akyıldız; dolu dolu bir programın derin zevkini aşıladı. Chick Corea, Gidon Kremer, Gülsin Onay, Midori, Özgür Aydın, Buika gibi ünlü sanatçıların katıldığı festivalin programı; www.antalyapiyanofestivali.com adresinden öğrenilebilir. ([email protected])