17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 EYLÜL 2011 SALI CUMHUR YET SAYFA HABERLER Ergenekon’dan tutuklu CHP Milletvekili ve yazarımız Mustafa Balbay mahkemeyi eleştirdi 7 ‘Yasamaya müdahale var’ HAT CE TUNCER İkinci Ergenekon davasında iki yılı aşkın süredir tutuklu bulunan CHP İzmir Milletvekili ve gazetemiz yazarı Mustafa Balbay, kendisini “İktidar mahkemesinde yargılanan bir muhalif milletvekili” olarak tanımladı. Balbay, dünkü duruşmada kendisine söz verilmediği için yapamadığı konuşma metninde mahkeme heyetine “Milletvekili seçilmiş olmama karşın tutukluluğun devamına karar vermekle bana fiilen ‘siyasi haklardan men’ cezası vermiş durumdasınız” dedi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi bitişiğindeki duruşma salonunda görülen İkinci Ergenekon davasına bir ayı aşkın sürenin ardından dün devam edildi. Davanın 131. duruşmasında Tutuksuz sanıklara geçildi İkinci Ergenekon davasında tutuklu sanıkların sorgu ve savunmaları tamamlanarak tutuksuz sanıklara geçildi. 2009 yılında başlayan dava, 3. iddianameyle birleştirildi. Sivas’ta Ermeni Cemaati lideri Minas Durmazgüler’e suikast planı iddialarına ilişkin açılan iki dava ile Avukat Yusuf Erikel’in sanık olduğu Kayseri Belediyesi’nden Ergenekon’a para aktarıldığna ilişkin dosya ile de birleştirilen davada toplam 118 kişi yargılanıyor. Davada 2 yılda toplam 35 sanığın ilk savunmaları ve çapraz sorgusu yapıldı. ruşmayı aralarında CHP Grup Başkanvekilleri Emine Ülker Tarhan, Muharrem İnce ve İsa Gök’ün de aralarında bulunduğu 21 CHP’li milletvekili izledi. konuşmasının yazılı metninde, Ekim’de TBMM’nin 24. dönem çalışmalarının başlayacağına dikkat çekerek “O gün Meclis’in 550 üyesinden biri olarak beni oylarıyla TBMM’ye gönderen halkı temsil etmek için göreve başlamak istiyorum” dedi. 1950’de Mümtaz Faik Fenik, 1957’de Osman Bölükbaşı, 2007’de Sebahat Tuncel’in seçimi kazanmalarının ardından yargılandıkları mahkemece serbest bırakıldıklarına işaret eden Balbay şöyle devam etti: “Hapisteyken mil Hasan Hüseyin Özese başkanlığındaki heyette, mahkemeye yeni atanan hâkim Fatih Mehmet Uslu ile birlikte Sedat Sami Haşıloğlu ve Hüsnü Çalmuk yer aldı. Çapraz sorgusu yapılan Oğuz Bulut’tan sonra davadaki tutuklu sanıkların savunmalarının tamamlanacak olması nedeniyle mahkeme, daha önce tahliye edilen tüm sanıklara davetiye gönderdi. Duruşmaya emekli Orgeneral Hurşit Tolon ve CHP Ankara milletvekili Sinan Aygün’ün de yer aldığı 24 tutuksuz sanık katıldı. Du Başkan söz vermedi Yoklamanın ardından el kaldırarak söz isteyen Mustafa Balbay’a Başkan Özese, başını sallayarak söz vermeyeceğini ifade etti. Balbay, mahkemede dile getirmek istediği konuları kâğıda dökerek basın mensuplarına gönderdi. Balbay, yapamadığı letvekili seçilme durumu geçmişte üç kez yaşanmıştır. Yarım asrı aşan bu siyasi ve yargısal gelenek ilk kez sizin heyetinizin verdiği kararla bozulmuş, demokrasi ve özgürlük kaybetmiştir.” Mahkeme heyetini “Tutukluluğumun devamına karar vermekle bana fiilen ‘siyasi haklardan men’ cezası vermiş durumdasınız” diye eleştiren Balbay, şunları kaydetti: “Bu ceza özgürlüğün kısıtlanmasından sonraki en önemli yaptırımdır. Uygulamakta olduğunuz yasalar TBMM’ce yapılmaktadır. Yasalardan öte yeni bir anayasa yapmak iddiasında olan Meclis’te 12 oyun bile büyük önemi vardır. Tutukluluğa devam kararınız, yasama işlevini sakatlamaktadır. Dolaylı olarak yasamaya müdahale etmiş durumdasınız.” Yanarak Can Veren Mahkumlar Van’dan, başka davaları için İstanbul’a getirilmek istenilen beş hükümlünün cezaevi aracında çıkan bir arıza sonunda yanarak ölmeleri olayı, sadece küçük sorumlular hakkında soruşturma açılarak kapatılabilir mi? İnsan hayatının kimi eşya ya da hayvanlardan daha önemsiz olarak değerlendirildiği ülkemizde bu sorunun yanıtı “Ne yazık ki evet” olarak verilebilir. O zaman da ya birkaç gardiyan veya jandarma eri ya da bilemediniz bir cezaevi yöneticisi hakkında kovuşturma yaparak dosyanın kapatılması olasıdır. Oysa bugünün Türkiye’si, kentleri arasında sürekli havayolu taşımacılığı yapılan bir ülke düzeyine geldiği için, tutuklu ya da hükümlü de olsalar insanlarının uzak mesafeler arasında eski taşıtlarla nakledilmesini anlamak güçtür. Başka bir anlamda o kişiler için işkence olarak da algılanacak bir yolculuktur. Bu nedenle, söz konusu feci kazanın sorumluları hakkında açılacak bir soruşturmada sorgu sandalyesine oturtulacak olanlar aşağıdan yukarıya doğru sıralarsak, Ceza ve Tutukevleri Genel Müdürlüğü ile Adalet Bakanlığı olacaktır. Oysa Sayın Adalet Bakanı, olayı öğrenir öğrenmez gittiği Van’da yaptığı açıklamada, olayın sorumlularını kendi makamının yakınlarında değil; Van’daki cezaevinin duvarları arasında arayarak hedef saptırmıştır. Olayı basite indirirken sorunu Van, Kayseri ya da ülkenin herhangi bir yerinde değil, yöneticilerimizin kafalarında aramalıyız: “İnsanımıza değer veren bir toplum muyuz” sorusunu Cumhurbaşkanı’ndan başlayarak herkesin kendine sorması, o arayışın cevabını ortaya çıkarabilir. Cezaevlerinin büyük bir bölümünün hâlâ insanların yaşamasına elverişli olmadığını görebiliriz. Dahası, şüpheli ya da hükümlüleri birbirlerinden ayırarak, tutukluluk sürelerinin ucu açık oluşunu TBMM Başkanı’ndan başlayarak öteki sorumlularına kadar bir dizi eski yeni politikacının, parlamenterin, dahası bakanların dert yanma araçları olarak istismar etmelerinden soyutlayabiliriz. O tür dert yanlışları “Arkadaşlar siz sadece toplumun gazını almakla yetinmek istiyorsunuz. Oysa göreviniz bunlar değil mi?” diye sorguya çekebiliriz. Bu kadarcık zahmeti kendisine reva görmeyen bir toplum olarak yetinmek istersek… O zaman hiç kimseye söyleyecek sözümüz kalmaz. Daha başka yangınlar sonunda başka insanlarımız da yanarak can vermeye devam ederler. KEMAL YAZICIOĞLU Savcı Usta, Hrant Dink davasında esas hakkındaki görüşünü açıkladı Eski müdür ifadeye AL CAN ULUDAĞ ‘Cinayeti Ergenekon işledi’ H LAL KÖSE ANKARA Eski özel harekâtçı Ayhan Çarkın’ın itirafları üzerine başlatılan faili meçhuller soruşturmasını yürüten özel yetkili savcı Hakan Yüksel, eski İstanbul Emniyet Müdürü Kemal Yazıcıoğlu’nu tanık sıfatıyla ifadeye çağırdı. Yazıcıoğlu’na Kumarhaneler Kralı Ömer Lütfi Topal’ın öldürülmesi ile bu cinayetle ilgili gözaltına alınan Ayhan Çarkın’ın da arasında bulunduğu üç özel harekâtçının dönemin İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın girişimiyle Ankara’ya sevk edilerek serbest bırakılması olayının sorulacağı öğrenildi. Özel yetkili Ankara Cumhuriyet Savcısı Hakan Yüksel’in yürüttüğü 5 faili meçhul soruşturmasına sonradan dahil edilen Topal cinayetiyle ilgili araştırma derinleştiriliyor. Bu kapsamda savcı, eski İstanbul Emniyet Müdürü Kemal Yazıcıoğlu’nu Ankara’ya ifadeye davet etti. Topal cinayetinde yaşanan olaylar zincirinin önemli tanığı Kemal Yazıcoğlu’nun vereceği ifadeler, soruşturmanın Mehmet Ağar’a uzanmasını sağlayabilecek. Ömer Lütfi Topal, 28 Temmuz 1996’da uğradığı silahlı saldırıda öldürülmüş, olay yerinde bulunan Kalaşnikof marka silahın şarjörünün üzerindeki koli bandında Abdullah Çatlı’nın parmak izine rastlanmıştı. Zanlılara ait terk edilmiş halde bulunan bir araçta ise o dönem sadece Özel Harekât Dairesi’nin envanterinde bulunan UZİ marka silah ele geçirilmişti. Yaklaşık bir ay sonra ihbar sonucu özel timciler Ayhan Çarkın, Oğuz Yorulmaz ve Ercan Ersoy, Topal cinayetiyle ilgili İstanbul Emniyeti tarafından gözaltına alınmış ancak Mehmet Ağar’ın devreye girmesiyle 3 özel timci serbest bırakılmıştı. Bu duruma tepki gösteren Kemal Yazıcıoğlu da rahatsızlığını dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile Başbakan Necmettin Erbakan’a iletmişti. 22 Aralık 1996 tarihinde Çankaya Köşkü’nde liderler zirvesinde Cumhurbaşkanı Demirel, konuyu liderlere anlatırken Yazıcıoğlu’nun kendisine, “Ömer Lütfi’yi vuranları bulduk. Ankara merkez geldi, bizim elimizden aldı” dediğini aktarmıştı. Zirveye katılan ve halen hayatta olan Mesut Yılmaz, Tansu Çiller ve Deniz Baykal’ın da ilerleyen günlerde tanık olarak dinlenebileceği belirtiliyor. Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davada esas hakkındaki görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı Hikmet Usta, cinayetin Ergenekon terör örgütünün Trabzon’da faaliyet gösteren bir hücre yapılanması tarafından işlenmiş olduğunu iddia etti. Polis muhbiri Erhan Tuncel, azmettirici Yasin Hayal’in de aralarında bulunduğu 7 sanığa “Anayasal düzenini ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 20. oturumuna tutuklu sanık Erhan Tuncel katıldı. Tutuklu sanık Yasin Hayal ise akıl hastası olup olmadığının araştırılması için Adli Tıp’ta gözetim altına alındığı için duruşmaya gelmedi. Savcının esas hakkındaki görüşünü açıklamasına tepki gösteren müdahiller, avukatları ve izleyiciler duruşma salonunu terk etti. İzleyiciler “Hrant’ın katili aynı zamanda bu adalettir” diye tepki gösterirken avukat Fethiye Çetin, çok önemli deliller mahkemeye gelmeden esas hakkındaki görüşün açıklanmasının usule aykırı olduğunu söyledi. Dolmabahçe’de toplanan Hrant Dink’in arkadaşları, “Unutmayacağız” yazılı bir pankartla Beşiktaş’taki Barbaros Parkı’na yürüdü. Bandista’nın şarkılarıyla destek verdiği grup adına açıklama yapan Agos editörü Pakrak Estukyan, Başbakan Erdoğan’a hitaben yazılan mektubu okudu. Estukyan, “Beşinci yılına yaklaşan adalet arayışımız kadük kalmıştır. Zaten katil, polis, bayrak ve muzaffer gülümseme kahramanlık posterinde poz vermişti” dedi. Duruşmayı CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu, yazar Adalet Ağaoğlu, BDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder de izledi. (Fotoğraf: UĞUR DEMİR) Arkadaşları eylem yaptı 3 kişiye 64 biner lira ANKARA (AA) On Numara’da kazanan numaralar 5, 8, 11, 13, 14, 16, 18, 21, 24, 30, 36, 38, 41, 48, 55, 56, 58, 59, 60, 75, 76, 80 olarak belirlenirken 10 bilen 3 kişi 64 bin 117 lira kazandı. Çekilişte 9 bilenler 1441 lira, 8 bilenler 77 lira, 7 bilenler 14.40 lira, 6 bilenler 2.40 lira ve hiçbir numarayı tutturamayanlar 1.85 lira alacak. içinde olsa...’ ‘Dava Ergenekon Cinayete ilişkin devam eden iki ayrı soruşturmanın olduğunu belirten savcı Usta ise 86 sayfalık mütalaasını yazılı olarak mahkemeye sundu. Savcı Usta, soruşturmanın Ergenekon soruşturmalarının içerisinde yürütülememesinden kaynaklı sorunlar nedeniyle, Trabzon’da kurulan bu hücre yapılanmasının üst yapı ile irtibatlarının tam olarak ortaya çıkarılamadığını kaydetti. Usta, Dink cinayeti, McDonalds isimli işyerinin bombalanması ve diğer eylemlerin salt milliyetçilik duyguları kabaran gençler tarafından işlenmiş olmasının mümkün olmadığını ifade ederek, “Eylemlerin, Erhan Tuncel ile Yasin Hayal yönetiminde Ergenekon terör örgütünün Trabzon’da faaliyet gösteren bir hücre yapılanması tarafından işlenmiş olduğu değerlendirilmektedir” dedi. Usta, sanıkların ideolojik amaçlarla hareket ettiklerini belirterek katı bir ulusalcı anlayışa sahip olduklarını dile getirdi. Suç tarihlerinde sanıklarla ilgili Trabzon Emniyet Müdürlüğü’nce yapılan istihbari dinlemelerdeki pek çok ses kaydının imha edildiğini ifade eden savcı Usta, Erhan Tuncel, Yasin Hayal ve Mustafa Öztürk’e ait iletişim kayıtlarının 1 Kasım 2006 ve 4 Nisan 2007 tarihli tutanaklarla imha edilmesi nedeniyle sanıklarla, üst yapı arasındaki hiyerarşik bağlantının kesin olarak ortaya konamadığını belirtti. Trabzon hücre yapısının faaliyetleri ile Ergenekon terör örgütünün genel eylem planı prensipleri arasında hiçbir fark olmadığı söyleyen savcı, sanıkların “cinayetleri tek başlarına gerçekleştirmelerini kabul et menin mantıken doğru olmadığını” vurgulayarak cinayetleri Ergenekon davası ile ilişkilendirdi. Usta, sanıkların, Dink suikasti, Mc Donalds’ın bombalanması, Santa Maria Katolik Kilisesi rahibinin dövülmesi, Trabzon Havalimanı’nda asılsız bomba ihbarı ve Orhan Pamuk’a tehdit eylemlerini gerçekleştirdiklerini kaydetti. tılmasının planlandığını ifade etti. Kaç yıl istendi? Savcı, Erhan Tuncel ile Yasin Hayal’in ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle, Tuncel’in 193 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. 5 sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilmelerini ve tutuklanmalarını talep eden savcı, tutuksuz 9 sanığın ise 3 yıl 9’ar aydan 20 yıla kadar hapsini istedi. Müdahil Hosrof Dink, “Gerçek katillerimizi bulamadıkça da biz birbirimizin yüzüne bakamıyacağız. Şunun cevabını istiyoruz. Gerçek katilleri kimler koruyor” diye sordu. Rakel Dink ise “Vatanımızın şanlı geçmişine bir şan daha katıldı. Onları alkışlıyorum, böyle bitirmek isteyenleri...” dedi. M LL P YANGO ÇEK LD 1.5 miyon TL : 435239 150 bin TL :520144 10 bin TL :452777 Bin TL: 029672 057787 132657 236051 402062 300 TL: 000483 006511 021924 027082 053846 055998 056615 059465 059759 060840 065503 072745 091684 097134 104817 108821 111886 112591 115412 117229 117458 121681 145786 147951 152737 164703 166899 172545 177063 184592 189388 190717 191627 194805 201305 208082 210204 215721 224069 227043 237622 244923 259775 264713 276938 277385 284497 288787 297758 303625 303932 310600 312580 324289 325096 325503 330290 331637 335324 340754 342591 355386 358983 366129 371415 382689 392677 395213 400557 401359 413557 414748 416499 420794 436087 439327 444219 454562 491400 495543 502245 510826 510940 511125 511143 521674 523028 524034 545086 549214 552246 552834 556485 563862 565267 567001 571180 593043 593422 597412 200 TL: 000803 012038 019266 026876 029003 030588 030746 031158 035218 047051 048688 053445 066026 067929 071457 076557 083326 095105 095537 096069 097013 097893 099129 106614 113424 128214 131252 132464 136141 141948 144011 145063 148184 164115 166987 168443 169042 169328 181328 184676 185857 186736 188056 189136 193425 198847 214386 216785 218475 219159 223429 224468 225512 231043 231317 232014 234344 234448 235835 242115 242197 261057 261116 263264 264508 267525 276078 287939 288922 292064 303919 308473 316340 319796 323710 330583 336394 338459 341543 342414 344619 350966 352028 354993 359203 359921 360140 362709 363150 365496 369052 371523 373693 388768 390165 394539 400613 401495 403302 404688 405766 405962 407308 407946 411714 417224 419410 419520 427639 430215 431525 434828 442375 451990 456104 462811 462913 463236 467087 468677 471266 474079 476241 480344 481696 483722 485684 489108 494228 500874 503003 505355 512921 516199 521191 532720 533944 538425 539825 541448 554830 557249 564320 564564 566896 567262 585840 586085 597922 599070 100 TL : 00621 01460 02549 14213 15045 18212 21036 21071 23271 23347 24087 25379 28312 29379 34764 37236 41782 43298 46020 47115 52108 52797 53947 54227 55954 58859 60370 60597 61918 62085 63345 64464 64673 65005 66254 70466 72391 73017 78177 78371 81304 81644 81714 82122 82145 85929 86124 88440 98509 99077 80 TL: 0160 1171 1623 3255 3919 4479 5235 5604 6104 6332 6333 7117 7180 8344 8736 8904 9004 9091 9568 9826 40 TL : 027 185 211 341 525 630 695 749 826 900 24 TL : 07 22 26 31 93 Amorti : 4 ve 5 Balyoz’dan da alıntı Mütalaanın ikinci bölümünde, Ergenekon, Balyoz, Kafes Eylem Planı ve Zirve Yayınevi cinayeti iddianamelerinden alıntı yapan savcı, Balyoz Planı’nda, gayrimüslimlerin de hedef alındığına, gözaltına alınacak medya mensupları listesinin yirminci sırasında Hrant Dink isminin yazılı olduğunu söyledi. Savcı Usta, Kafes Eylem Planı’nda Agos gazetesinde ses bombasının patla ‘Alkışlıyorum’ Balyoz’da bir tutuklama daha Balyoz yargıçları hakkında suç duyurusu İstanbul Haber Servisi Balyoz davasında bakan İstanbul 10 Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ömer Diken ile üye yargıçlar Ali Efendi Peksak ve Murat Üründü hakkında yanlı yargılama yaptıkları, kanıtlara avukatlara vermeyerek savunma hakkını kısıtladıkları gerekçesiyle HSYK’ye suç duyurusunda bulunuldu. Avukat Celal Ülgen ve Hüseyin Ersöz tarafından Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanlığı’na gönderilen dilekçede şu ifadeler yer aldı: “Yakınılan yargıçlar, sanıklar ve sanık avukatları tarafından davanın yasal zeminin bulunmadığı, bir çete tarafından özel amaçlı olarak kurgulandığı ve bu kurgulamada bir kısım savcı ve emniyet mensubunun yer aldığı yadsınamaz delilleri ile ortaya konmasına karşılık ‘maddi gerçeğin’ ortaya çıkmasına yönelik hiçbir işlemde bulunmamışlardır.” Öte yandan, 27 Mayıs’ta İkinci “Amirallere Suikast Girişimi” davası kapsamında tutuklanan Kurmay Albay Ümit Metin, “Balyoz Planı” soruşturması kapsamında da tutuklandı. ‘İLK KEZ YURDAKUL İÇİN UYGULANDI’ İstanbul Haber Servisi Ergenekon kapsamında açılan Odatv davasında tutukluyken eşini kaybeden Doğan Yurdakul’un avukatı Hüseyin Ersöz, Jandarma görevlilerinin hiçbir kusuru olmadığını belirterek uygulamadaki aksaklığa açıklık getirdi. Yurdakul’a mahkeme tarafından izin verildikten sonra Jandarma görevlileri ile koordinasyon toplantısında konunun gündeme geldiğini anlatan Ersöz, “Jandarma yetkilileri kanunda yasal süre olarak 2 tamgün ifade edilmesine karşın geceleri Sincan Cezaevi’nde geçirileceğini belirtmişlerdir” dedi. Bunun üzerine Silivri Cumhuriyet Savcılığı ve Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü’ne başvurduklarını belirten Ersöz, şunları anlattı: “Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Sefa Mermerci, Yurdakul’un geceleri evinde kalabileceğini ifade etmişlerdir. Jandarma yetkililerinin izin vermediği bu konu ise tarafımızdan şu ana kadar hiç dile getirilmemiştir.” Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de konuyu gündeme getirdiğini belirten Ersöz, şunları kaydetti: “Aslında vicdanları sızlatan bu uygulamanın yanlışlığı kamuoyunda tartışmaya açılmıştır. Buradaki temel eksiklik daha önce pratiği olmayan bir kanun maddesinin uygulanmasından kaynaklanan koordinasyonsuzluktur. Müvekkilimiz nezdinde ilk kez uygulama bulan Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin Uygulanmasına Dair Kanun’un 116. maddesinin 2. fıkrasında yaşanan sıkıntılar bu yolla gündeme taşınmıştır.” Savcı ‘Reis’i okuyor Bu arada savcı Hakan Yüksel’in Susurluk manzarasını daha net görmek için dönemin karanlık ilişkilerini anlatan kitapları incelediği ve son olarak tutuklu gazeteciler Soner Yalçın ve Doğan Yurdakul’un birlikte kaleme aldığı Abdullah Çatlı’nın yaşamöyküsü ve ilişkilerinin anlatıldığı “Reis, Gladio’nun Türk Tetikçisi” isimli kitabını okuduğu öğrenildi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle