15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 22 N SAN 2011 CUMA 6 HABERLER 1. DÜNYA ÇOCUK OYUNLARI 4/C’yi protesto gösterilerinde orantısız güç kullanılan TEKEL çalışanlarına bu kez de dava açıldı İşçiler için hapis istemi 4/C statüsüne karşı eylem yapan TEKEL işçileri ve dönemin D SK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, TKP Genel Başkanı Erkan Baş ve birçok sendikacı hakkında 8’er yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TEKEL işçilerinin, 78 gün boyunca 4/C statüsüne geçirilmelerine karşı yaptıkları eylemin ardından bir ay sonra tekrar Türkİş Genel Merkezi önüne gelmek istemeleri üzerine çıkan olaylarla ilgili; CHP İstanbul Milletvekili adayı Süleyman Çelebi ve TKP Genel Başkanı Erkan Baş ile çok sayıda sendikacının da arasında bulunduğu 111 kişi hakkında, 8’er yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Özelleştirilen TEKEL’de çalışan işçiler, 15 Aralık 2009’da 4/C statüsüne karşı Türkİş Genel Merkezi önünde oturma eylemi başlatmışlardı. Bu kapsamda çadır kuran işçilerin eylemi 78 gün sürmüştü. İşçiler Danıştay’ın lehlerine verdiği karar sonrası 1 Mart 2010’da çadırları sökerek başkentten ayrılmışlardı. 1 aylık aradan sonra 1 Nisan’da başkente dönen işçiler, eylem alanı olan Türkİş Genel Merkezi’nin önüne gitmek istemiş ancak polis buraya yaklaştırmamışgruplara sesli ikaz yapıldığı ifade edilen iddianamede, buna karşın protestocuların eylemi saat 21.30’a kadar devam ettirdikleri, gruplar halinde şehrin merkezindeki cadde ve sokakları trafiğe kapattıkları belirtildi. Bir şüphelinin evrakının, yaşının küçük olması nedeniyle ayrılarak, Çocuk Suçları Soruşturma Bürosu’na gönderildiği bildirilen iddianamede, 111 kişinin, “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’na muhalefet ettikleri” iddiasıyla 3 yıl 6’şar aydan 8’er yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları istendi. Sanıklar arasında CHP İstanbul Milletvekili adayı Süleyman Çelebi, TKP Genel Başkanı Erkan Baş, DİSK Genel Başkanı Tayfun Görgün, Tek Gıdaİş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, EğitimSen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç, eski KESK Genel Başkanları İsmail Hakkı Tombul ve Sami Evren gibi çok sayıda sendikacı ile YSK’nin bağımsız milletvekili adaylığının iptaline karar verdiği Çiçek Otlu da bulunuyor. Sanıklar, Ankara 19. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak. Gökçek kopya çekti iddiası SEV L ARINAN TEKEL işçilerinin 4/C statüsüne karşı yaptıkları eylemlerde polis orantısız güç kullanmıştı. Müdahale sırasında birçok işçi gazdan etkilenmiş ve polis tarafından darp edilmişti. tı. Kızılay çevresinde barikat kuran polis, yer yer işçilere gaz bombalarıyla müdahale etmişti. Yaklaşık bir yıl önce gerçekleşen bu olayla ilgili Basın Suçları Soruşturma Bürosu Savcılığı iddianame hazırladı. İddianamede, Tek Gıdaİş Sendikası’nın, TE KEL işçilerinin 4/C statüsüne geçirilmelerini protesto etmek amacıyla Ankara’da 1 Nisan 2010’da eylem organize ettiği ifade edildi. Sendika yöneticilerinin, tüm illerden otobüsle Ankara’ya gösterici taşıdığı, “yasadışı” gösteriye valiliğin izin vermediği kaydedilen iddianamede, bu amaçla sabah saatlerinden itibaren Kolej ve Kızılay civarında gruplar halinde toplanan eylemcilerin, yolları kapatmaya ve gösteri yapmaya başladıkları belirtildi. Türkİş Genel Merkezi ve çevresi ile diğer noktalarda toplanan ANKARA Eski spor yazarı Ömer Altay, Ankara Anakent Belediyesi’nin önderliğinde yapılacak “1. Dünya Çocuk Oyunları”nın kendi projesi olduğunu, Belediye Başkanı Melih Gökçek’in kendine mal ettiğini iddia etti. Mağduriyetini Başbakan Tayyip Erdoğan’a da ilettiğini söyleyen Altay, “35 yıllık emeğim, alın terim elimden alındı. Gökçek projemi sahiplenip koca kafalı kedilerle şov yapıyor. Gökçek, başkalarının tepesine binip iş yapıyor” dedi. Ankara Belediyesi tarafından düzenlenecek 1. Dünya Çocuk Oyunları, 24 Nisan 1 Mayıs günleri arasında başkentte gerçekleştirilecek. Oyunlara sayılı günler kala Melih Gökçek’le ilgili ciddi bir iddia ortaya atan eski spor yazarı Ömer Altay, belediyenin Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanı Ahmet Recep Tekcan’ın da işin içinde yer alarak projesini kopyaladıklarını öne sürdü. Altay, “Melih Gökçek, büyük bir telaşa kapılarak benim Konya’da düzenlediğim ve küçük çapta kalan oyunları izinsiz Ankara’da yapacak. (...) 35 yıl emek verdiğim eserim harfiyen kopyalandı. (...) Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü de bu olayı biliyor. Bana bir yıl önce 177 bin TL bütçe ile resmen onay verildi. Belediyeye ise bu organizasyon için tam 5 milyon TL bütçe ayrıldığını öğrendim” diye konuştu. Öte yandan Anakent Belediyesi, Cumhuriyet Ankara’nın okurlarla buluşturduğu, yazarımız Işık Kansu ile çizerimiz Murat Sayın’ın hazırladığı “Ankara Kedisi Misket” adlı karikatür dizisindeki “Kedi Misket”i de kopyalayarak Dünya Çocuk Oyunları’nın maskotu yaptı. Kopyalamayla ilgili yasal işlem hazırlıkları başladı. HAKLARINDA DAVA AÇILAN SEND KACILAR TEPK L : ‘ leri demokrasi komikliği’ MUSTAFA ÇAKIR ANKARA TEKEL işçilerinin eylemine katılan sendikacılar, haklarında Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’na muhalefetten dava açılmasını eleştirdi. DİSK Genel Başkanvekili Tayfun Görgün “sözün bittiği yerde” olduklarını belirtirken, TEKEL işçilerinin örgütlü bulundukları sendika olan Tek Gıdaİş Sendikası’nın Başkanı Mustafa Türkel de, “Başbakan ‘ileri demokrasiden’ bahsederken, demokrasinin nerelere geldiği görülüyor” dedi. Sendikacıların haklarında açılan davaya ilişkin değerlendirmeleri şöyle: D SK Genel Başkanı Tayfun Görgün: Bu sözün bittiği yer oluyor herhalde. AKP’nin “ileri demokrasi” komikliği bunlar. Sendika yöneticilerinin işçilerin eylemlerine katılmaktan daha doğal hangi görevi olabilir. Bu bizim görevimiz. Asıl katılmazsak suç. Katılmazsak ayıp. Dava açılmasına olanak sağlayan yasaların yürürlükte duruyor olması ayıp aslında. Bu ayıp da TBMM’de çoğunluğu bulunan iktidar partisine aittir. Türkiye adına da ayıptır. Tek Gıda ş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel: Olay günü Kızılay, sanki sıkıyönetim, olağanüstü hal dönemleri gibi yaklaşık 1112 bin polis tarafından ablukaya alınmıştı. Konfederasyonumuz olan Türkİş’e git memize bile izin verilmedi. Oysa orası bizim “evimiz.” Bizim güvenlik güçlerine dava açmamız gerekirken savcılık bizim hakkımızda dava açmaya karar vermiş. Açsınlar, biz yargılanırız. Ancak bizi yargılamak sorunları çözmeyecek. Şu anda TEKEL işçileri 4/C’de kuralsız, güvencesiz çalıştırılıyor. Yargılama bu gerçeği ortadan kaldırmayacak. Bu dava ilk değil, son da olmayacak. Bu konuda ülkenin başbakanı “ileri demokrasiden” bahsederken demokrasinin nerelere geldiği görülüyor. “İlerisini” bırakın, demokrasiden bile bahsetmek mümkün değil. EğitimSen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç: Bu sürecin asıl suçluları TEKEL işçileri ya da bizler değiliz. O gün Ankara sokaklarını tarafiğe kapatan, Kızılay Meydanı’nı savaş alanına çevirip bizleri gaz bombaları ve coplarla karşı karşıya bırakan güvenlik görevlileri, amirleri ve bu emri verenlerdir. Basın açıklaması en doğal haktır. O gün bu hak güvenlik güçleri ve emri verenler tarafından engellenmiştir. Eski KESK Genel Başkanı smail Hakkı Tombul: Tek Gıdaİş Sendikası’nın çağrısıyla yapılan TEKEL eylemine katıldım. Demokratik bir hak arama eylemidir. Bundan dolayı dava açılması da “ileri demokrasinin (!)” göstergesidir. Bu antidemokratik uygulamalara derhal son verilmelidir. BUGÜN K LYOS MEZARLIĞI’NDA UĞURLANACAK Kurdaş yaşamını yitirdi İstanbul Haber ServisiKurucu Meclis Üyesi, eski Maliye Bakanı ve ODTÜ’nün ilk rektörlerinden Prof. Dr. M. Kemal Kurdaş (91) önceki gün Ankara’da yaşamını yitirdi. Kurdaş’ın cenazesi bugün Teşvikiye Cami’nde cuma namazının müteakip kılanacak cenaze namazının ardından Kilyos Mezarlığı’nda toprağa verilecek. 1920’de Bursa’da doğan Kurdaş ilk, orta, lise ve Siyasal Bilgiler Fakültesi’ndeki üniversite öğrenimini Devlet burslu olarak tamamladıktan sonra, 1943’te Maliye Bakanlığı’nda çalışmaya başladı. 1953’te Hazine Genel Müdür Yardımcısı oldu. 1956’da IMF’de çalışmaya başlayan Kurdaş, 27 Mayıs 1960 devriminden sonra Türkiye’ye döndü ve Maliye Bakanı olarak hükümette yer aldı ve yeni anayasayı hazırlamakla görevli Kurucu Meclis üyeliği yaptı. 1961’de bakanlıktan ayrılarak ODTÜ Rektörlüğü görevini üstlenen Kurdaş sekiz yıl bu görevi yurüttü. Çoğu kendi alanında ilk olan pek çok sanayi kuruluşunun Türkiye ekonomisine kazandırılmasına katkıda bulundu. Yaşamı boyunca yüzlerce arkeolojik eserin kurtarılmasını sağlayan Kurdaş, Ankara’ya kazandırdığı milyonlarca ağaç ile de Ağa Han Mimarlık Ödülü’ne değer görülmüştü. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle