Katalog

18ŞUBAT2011 CUMA CUMHURİYET SAYFA ve Hazırtayan: 15 FİGEN ATAIAY îlköğretim 9. sınıf öğrencüerinde 'Avrupalılık BilincV oluşturulması amacıyla atölye çalışmalan yapılacak Avrupa'da Hukuk Programı Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi IGUL Direktörlüğü, öğrenci ve avukatları Avrupa'nm hukuk merkezi Freiburg, Strazburg ve Lahey'e götürecek. 39 Mayıs 2011 tarihleri arasmda gerçekleşecek "Avrupa Birliği Hukuku Sertiflka Programı" kapsammda Freiburg ve Strazburg üniversitelerinde seminerler düzenlenecek, Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi, Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu ziyaret edilecek. Programda iki günlük Paris gezisi de yer alıyor. İngilizce bilen 15 kişi ile sınırlandırılan programa katılmak isteyen öğrenci ve hukukçular, chekim@bahcesehir. edu.tr adresine eposta aracılığıyla başvuruda bulunabilirler. 'Avrupalı' nasıl olunur? İstanbul Bilgi Üniversitesi AB Enstitüsü, Beyoğlu Belediyesi sınırlan içerisinde yer alan 9. sınıf öğrencilerine, "Avrupalılık bilinci"nin yükseltilmesi amacıyla atölye tarzmda eğitimler düzenliyor. "Avrupa Gemisi" başlıklı bu proje ile Beyoğlu Belediyesi Gençlik Merkezi'nde sohbet şeklinde verilecek olan eğitimlerde, Beyoğlu Belediyesi sınırlan içerisinde yer alan yaklaşık 20 okuldaki 9. sınıf öğrencilerinin "Avrupalıhk üzerine düşünmele GÖRÜŞ AHMET TAN Adalet Tutulması RTE para birimiyle, "BirAllahkuruş" yemeyelim! Bu iktidar rastgele bir iktidar değil. Sadece rastlantılar iktidarıdır! hakkını Maksat aslanlık/kaplanlık! Başbakan yardımcısı, 4 ay önce söylediği bir lafı düzeltiyor: "Ben, bu ordu iyi ki savaşa girmemiş derken eski ve emekli generalleri kastetmiştim!" diyor... 24 saat geçmiyor... Hooop... Eski komutanların neredeyse tümü içeriye alınıyor... Yanında yüzde 10 kadar da muvazzaf, bonus! HSYK'yi yapılandıran işporta yasa için CHP, Anayasa Mahkemesi'ne başvuru hazırlığına geçiyor... Aynı saatlerde HSYK heyeti de "Balyoz Yargıçları"n\n görev yerlerinin değiştirilme nedenini açıklıyor: "(Mahkeme heyeti), resmi sıfatlarının gerektirdiği saygınlık ve güven duygusunu sarsacak niteliklerde davranışlarda bulunma, irtikapta bulunma ve ruşvet alma iddialannı içeren soruşturmalar nedeniyle görev yerleri değiştirilmiştir!" Görevden alınan yargıçların irtikap yani, cebir yoluyla menfaat temin ettiğinden ve rüşvet aldığından söz ediliyor. Ama sadece görev yerleri değiştiriliyor!.. Artık, Başbakan, Adalet bakanı, HSYK başkanı, hangisi insaf ve izan önceliğine sahipse lütfen biri açıklasın! Görev yeri değiştirmek nasıl bir ceza veya önlem?.. Saygınlık ve güven duygusunu sarsacak davranışları tespit edilen ve irtikapla, rüşvetçilikle suçlanan bu ağır ceza yargıçları, şimdi hangi il veya ilçenin adliyesinde adalet dağıtacaklar? O il veya ilçenin yurttaşlarının kulakları o kadar mı uzun, akılları o kadar mı kısa? Ki bu tür şaibeli yargıçlara layık görülmekte! *** Rastlantı iktidarı dedikya... Bu iktidar hakkında da "resmi evrakta sahtecilik, kalpazanlık" iddiaları var. Ama iktidar görevinin başında... Türk Silahlı Kuvvetleri komuta kademesinin yüzde 10'unu yargılayan Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin tamamı ise "irtikap ve rüşvetle" sürgünde! Ama ortaya konmuş ne evrak var, ne kanıt ne de bir tek belge! Hani şeffaflık, hani ileri demokrasi! Rastlantı iktidarında sadece yürütme değil dümen suyuna girmiş bütün kurumlar rastlantısallaşıyorlar. Vesallıyorlar... Başbakan sallayınca bakanları durur mu? Onlar daha beter sallıyor: Ardından cıvataları gevşetilen tüm kurumlar sallamaya başlıyorlar... İki salla bir bağla. AKP'nin ilkyıllarında, naçiz köşemde, halk arasmda "Avukat tutma, hâkim tut!" anlayışının yaygınlaştığını yazmıştım: Bu sözü Hürriyet nedense çok beğenmiş ve adımı da vererek 7 Eylül 2003'te "sürmanşet" yapmıştı. Yetmemiş... Ertesi günlerde Oktay Ekşi ve Ertuğrul Özkök peş peşe ismimi özellikle zikrederek yazılar yazmışlardı. Herhalde bendenize iltifat olsundan ziyade, herhangi bir rastlantıya bizzat maruz kalmamak için... Ama ne yazık ki, bu saygın iki meslektaşımızın ikisi de daha sonra farklı biçimlerde iki ayrı türden bu iktidarın rastlantılarına maruz kaldılar... Elbette o malum söz de küçük bir anlam kaymasına uğradı: Bu iktidar artık "avukat yerine hâkimleri tutuyor!" Tuttuğu hâkimleri abat ediyor... Tutmadığı hâkimleri de ya bedbaht ya da berbat. • Eğitimin sonunda Avrupalılık bilincinin artması, öğrencilerin hoşgörü, birlikte var olma, eşitlik, demokrasi gibi kavramları içselleştirmesine katkıda bulunmak hedefleniyor. ri" amaçlanıyor. Avrupalılık, çokkültürlülük ve Avrupa vatandaşlığmdan doğan hak ve yükümlülüklerin anlatıldığı eğitimlerle, aynca gençlerin yaşadıklan sokak, kent, ülke ile bağlantılı ancak çok daha büyük bir bütünün parçası olduklannı kavramalan, bunun getirdiği hak ve sorumluluk bilincini edinmeleri de amaçlanıyor. Eğitim sonunda ise Avrupalılık bilincinin artması, öğrencilerin hoşgörü, birlikte var olma, eşitlik, demokrasi gibi kavramları içselleştirmesine katkıda bulunmak hedefleniyor. Sohbetlerde, "Avrupa hakkında neler biliyoruz?", "AB nedir?", "AB'ye girmek Türkiye için iyi midir?", "AB neler yapar?", "AB'nin amaçları", "Parlamento", "Konsey", "Komisyon", "Genişleme", "Avrupalılar" konuları konuşulacak. Beyoğlu Belediyesi Gençlik Merkezi'nde yapılacak eğitim çalışmalannın, tekrarlanan toplantılar, eğitilen öğrencilerin sınıflarında ders içinde yapacağı bilgilendirme konuşmalan ile süreklilik kazanması da hedefler arasmda bulunuyor. ••• ••• Türk Eğitim Derneği'nin "Tam Eğitim Bursu Sınavı", 9 Nisan 2011 tarihinde yapılacak. Başarılı ama maddi olanaklan smırlı öğrencilerin katılabileceği smava başvuru süresi, 11 Mart Cuma günü sona erecek. Dernek, Tam Eğitim Bursu verdiği çocuklarm sayısmı 10 bine çıkarmayı hedefliyor. Adaylar, www.turkegitimdernegi.org.tr sayfasmdan smav kriterleri hakkmda bilgi alabilir, online başvuru yapabilir ya da 0312 418 06 14 /159 numaralı telefonu arayabilirler. TED Sınavı 9 Nisan'da İTÜUIUC işbirliği İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), ABD'dekiUniversity of Illinois at UrbanaChampaign (UIUC) ile 3 + 2 modelinde uluslararası ortak lisans ve yüksek lisans programlan için protokol imzaladı. Protokole göre, 3. sınıfı tamamlayan tüm İTÜ İnşaat Mühendisliği lisans öğrencileri şartlan sağlamalan durumunda; 2 yıl UlUC'de okuyup İTÜ'den lisans; UlUC'den ise yüksek lisans diploması almaya hak kazanacaklar. ••• CumhuriyetSatrançTurnuvası Özel Bölge Hastaneleri'nce düzenlenen "Cumhuriyet Satranç Turnuvası"nm büyükler kategorisinde lise son sınıf öğrencisi Ahmet Bolat şampiyon oldu. Küçükler kategorisinde ise 14 yaş ve altmda Serhan Bengül; 12 yaş ve altmda Tuğrulhan Göker ve 10 yaş ve altmda Ulaş Deniz birinciliği kazandılar. Young Leaders Projects, Kadir Has Üniversitesi, Columbia University, University of Bath ve New York Film Academy'nin ortaklaşa düzenlediği "Career Discovery Program", 2627 Şubat ve 0506 Mart 2011 tarihlerinde Kadir Has Üniversitesi ev sahipliğinde yapılacak. Şizofrenik Bir Yaklaşım!9 MERİÇ VELİDEDEOĞLU Başlık, İtalya'nın gözde yurttaşlarından Umberto Eco'ya ait. Gerisi de var; şöyle: "Bir şizofren tarafından yönetilmek istemiyorum!" Bunu kimin için söylediği, böylece anlaşılıyor; Başbakan Berlusconi'ye sesleniyor. Berlusconi için neler söylenmedi ki... Ama bunlar yüzyılımızın ünlü düşünürlerinden biri olan Umberto Eco'nun, Başbakan'a koyduğu "tanı" ile eşdeğerde değildir. Berlusconi'nin "şizofrenik" olarak nitelenen "yaklaşımı"nın içeriğine gelince; Brezilya'da tutuklanan bir İtalyan teröristin, bu ülkede değil de İtalya'da yargılanmasını isteyerek, "ülkesinin yargısına güvenini", uluslararası bir bağlamda ortaya koyan Başbakan'ın, "suçlanan kendisi" olunca yargıya, yargıçlara güvenmediğini açıkça belirtmesi. U. Eco'yu bu denli üzen, ayağa kaldıran bu durum, bizim için tam bir "çerez"\\k; yani fındık fıstıkyemek gibi... Sekiz özellikle son üçyıldır, yargı, eğer AKP iktidarını eleştirenleri cezalandırmışsa baş üstüne; ama AKP'yi, iktidarını, hele Başbakan Erdoğan'ı mahkum etmişse vur beline kazmayı... Bizce, U. Eco, pek çıtkırıldımlık (!) yapmış. "Şizofren" dediği Başbakan, kendisini suçlayan "savcı"ları, "yargıç"ları uzmanlıkları dışındaki kenar kıyı görevlere atayıp çil yavrusu gibi dağıttı mı? Dahası, evet dahası da var; örneğin Başbakan Berlusconi, ellerini göğsüne vurup: "Ben bu davanın savcısıyım!" diye haykırsaydı ne diyecekti U. Eco? Bu açıkça "şizofrenik yaklaşım"dan daha öte, daha derin bir durum olduğuna göre... "Delirium" mu derdi acaba? Yoksa, us'unu (aklını) yitirmişsin "sayıklama"sı mı? Peki, bir de şunu duysa: Var olmayan, bütünüyle "düşsel", genelgeçer söylemle "sanal" bir "terör örgütü" yaratılıp; dünyaca tanınan bilim insanlarını, üniversite rektörlerini, hocalarını, yazarları, siyasal parti ve sendika başkanlarını, avukatları, yaşamını terörle savaşıma adamış komutanları, yeni mezun gencecik subayları, tanınmış gazetecileri, televizyoncuları vö'leri "düşsel terör örgütüne" üye "terörisf'ler, "darbeci"ler diye suçlayıp tutuklayarak, bir tutukevinde "ikiüç" yıldır, sorgulanmadan, suçlarının ne olduğunu bilmeden "depolanma"larına ne derdi? Bitmedi; bir ülke için pek değerli olan "bu" insanları suçlayan iddianamenin dayandığı "deliHerin sahte olduğunu, çoğunun "polis" tarafından kotarıldıklarını duysa ne yapardı? Ülkenin "ordu"sundaki generallerin "yüzde onu"nun "bu" delillere dayanarak tutuklandığını işitse ne düşünürdü? Tüm "bu" olup bitenler karşısında; ülke insanlarının büyük çoğunluğunun: "Aa! Olamaz bu!" çığlığıyla, ya da aralarında yaptıkları bitmez tükenmez tartışmalarla "yetindiklerini" öğrenseydi ne söylerdi? "Cinnet" getirip hiçbir şey söyleyemezdi diye düşünüyorum. Çünkü, Berlusconi'nin yargıya, yargıçlara yalnızca kızmasına bile başkaldıran Umberto Eco; hiç zaman yitirmeden Milano halkıyla birlikte "eylem"e geçmiş, "yüz binlerin" başını çekmişti. 230yönetim biriminde aynı anda alanlara aktılar ünlü savcı Di Pietro ile birlikte. Ve Berlusconi "yargı"ya '7?a\/a/e"edildi, "7 Nisan" günü yargılanmak üzere... Bize gelince... Umberto Eco, son yapıtı olan "Kitaplardan Kurtulabileceğinizi Sanmayın"\n biryerinde; tavuklar, karşıdan karşıya geçmek için yapmaları gerekeni ancak "100 yılda öğrendiler!" der. Bizde, hem tavukların, hem horozların "yüzyılı" henüz daha dolmadı. 6 HAYVANLAR ISMAIL GÜLGEÇ ••• KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK [email protected]. tr ••• ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail. com Mustafa Balbay'ın yargı için koyduğu hukuk yetmezliği ve adalet tutulması teşhisi çok yerinde... Tedavi için halkın sandığa yumruğunu vurması tek çözüm. ••• B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 1/ Tıpla ilgili olan, | tıbbi. 2/ Kısa namMu bir top... Eskit^bir Türk sanatı olan 3 kâğıt oymacılığma A verilen ad. 3/ Brezilya'nm plaka 5 imi... Adale... Çi 6 [email protected] çeği, böreği ve te ? razisi vardır. 4/ KaeOSTÇfttN BEN DE YfRÖG ragöz oyunundaki 8 ÜR6UTUB* U¥E OLACA&1M kambur cücenin adı. 9 5/ Bir işi ya da bir malı birçok istekli arasmdan en uygun koşullarla kabul edene bırakma... Karışık renkli. 6/ Yunan mitolojisinde intikam tanrıçası. II En kısa zaman süresi... Argoda silahlı hırsızlığa verilen ad. 8/ İlave... İçine ok konulan tork urgenc @yahoo. com ba ya da kılıf. 9/ Toplumda ya da bireyde, ölçü ve değerlerin çökmesi sonucunda oluşan dengesizlik durumu... Avuç içi. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bir işyerinde bir kişinin, diğer çalışanlar tarafından taciz edilmesi. 2/ "Dağkırlangıcı" da denilen küçük bir kuş... Hayvanlara vurulan damga. 3/ Tavlada "iki" sayısı... Mali'nin başkenti. 4/ Tohumluk küçük soğan. 5/ Yunan mitolojisinde savaş tanrısı... Bir nota. 6/ Yurdumuzda kurulmuş yirmi bir Köy Enstitüsünden biri... Verme, ödeme. II Bir nota... Mısır unu, pekmez ve nişastayla yapılan bir tatlı. 8/ Soylu... Yer çatlağı. 9/ İskambilde koz... İri taneli bezelye. HAYAT EPIK TIYATROSU MUSTAFA BILGIN OTOBÜSTEKİLER KEMAL URGENÇ [email protected] C M B