18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Gelenler gidenler, ağzından çıkacak tek olum- lu cümleye bakan başkan aday adayları… Lakin düşünen tek adam günlerce önce Mec- lis Başkanlığı’na layık gördüğü milletvekilini sap- tamış… rahat.. hevesli aday adaylarıyla nafile gö- rüşmeler yapıyor. Köksal Toptan mı? Hayır, hayır! Düşünen tek adam aylarca önce Köksal Top- tan’ı başkanlığa aday göstermeyeceğini duyum- satmadı mı? Bir gece yarısı AKP’nin siyaset etiğine aykırı bir davranışla askerleri sivil yargıya gönderen yasa değişikliğini sağlayan AKP önergesinden haberi olmadığını söyleyen Köksal Toptan’ın bu tutumunu partisel yararlara aykırı bulan sözler söylemedi mi? Söyledi ve Köksal Toptan’ı günler önce def- terden sildi. Kimdi Köksal Toptan? Tarafsız Meclis Başka- nı. Üstelik tarafsızlığı CHP ve MHP tarafından da onaylanan bir başkan. Meclis’teki muhalefet partilerinin tarafsızlığını onayladığı bir kişiyi, ancak Batılı bir siyaset ve ta- bii devlet adamı yine başkanlık koltuğunda gö- rebilir. Ne ki RTE için tarafsızlık demek; AKP düme- ninde, RTE’nin gösterdiği yönde parlamentoyu yö- netmek.. iktidarın demokratik kurallara aykırı dü- şen girişimlerini (örneğin askerlere karşı bir gece yarısı darbesini) savunan adam olmak, demek. Düşünen adam bir hafta düşündü, düşündü ve kendine uygun TBMM Başkanı buldu: Başbakan Yardımcılığı’ndan Adalet Bakanlığı’na gönderdiği.. son kabine düzenlemesinde ba- kanlıktan da uzaklaştırdığı (ve… AKP’nin Antal- ya’da yerel seçimleri yitirmesinden sorumlu tut- tuğu) Mehmet Ali Şahin’i aday gösterdi. Elbette böyle bir karar verecek ve Köksal Top- tan’ı elbette harcayacaktı. Zira; RTE’nin bir özlemi var: Devleti türbanlaştırmak! Mehmet Ali Şahin’le devletin tepe noktaların- daki üç önemli koltukta (Cumhurbaşkanlığı’nda, Meclis Başkanlığı’nda ve Başbakanlık’ta) oturan kişilerin eşleri artık türbanlı. Bir türbanlılar cumhuriyetiydi özlemi RTE’nin; Şahin’le bu özlemi gideriyor. Köksal Toptan’a gelince, zaten eğitimci tür- bansız eşiyle AKP üst kadroları arasında “sırıtı- yor”du. RTE’ye göre; iki türbanlı, bir türbansız baş AKP’ye yakışmıyordu! Köksal Toptan muhafazakâr bir siyasetçi; ama hiçbir zaman şeriatçı bir düzen, dinci bir devlet yanlısı olmayan bir siyasetçi. Köksal Toptan RTE’ye uygun bir aday değildi zaten. Atatürk Cumhuriyeti ilkelerine bağlı bir mu- hafazakârdır, siyasetçidir yıllardır tanıdığımız Köksal Toptan. Ya Mehmet Ali Şahin? RTE’nin imam-hatipten okul arkadaşı ve sonradan hukuk okuyarak avu- katlığa başlayan, bir siyasetçi. Ne oluyor şimdi: Tencere yuvarlanıyor kapağı- nı buluyor. Meclis Başkanlığı’nın tarafsızlığı anayasada kalıyor artık. Muhalefet Köksal Toptan’ı aday gösterecek olursa RTE; Köksal Toptan’a oy vereceğini açık- ladı. Fakat: RTE’de Meclis Başkanı’nda olması gereken ta- rafsızlık kültürü zaten yok! Hiç değilse Meclis Başkanlığı seçiminde uz- laşma, diyalog kültürü de yok! RTE TBMM’ye tarafsız bir başkan aramıyordu ki, muhalefetin açıklamalarına kulak assın… Mehmet Ali Şahin’in adaylığı kesinleşince CHP; Şahin’in Milli Görüş geleneğinden geldiğine işaret ettikten sonra; “Başbakan’ın çok yakın çevresinden biri. Öyle anlaşılıyor ki, Başbakan, Meclis Başkan- lığı’nı da tümüyle vesayet altına alıyor” dedi. MHP’nin açıklaması daha sertti: “Başbakan çok partili hayatın dinamiği olan organa kapalı kapılar ardında atama yapmaya çalışıyor. Grup başkanı veya başkanvekili seçer gibi bakıyor. Bu tipik iki- yüzlü siyasettir.” Başkanlık seçimi, Kürt açılımı üzerindeki yan- daş kalemlere Devlet Bahçeli’nin “12 kötü adam” diyen söylemi değil günün haberi. Günün haberi; şehitlere “kelle” dediği gerek- çesiyle Şehit Anaları Dayanışma Derneği Başka- nı ile kimi üyelerinin RTE hakkında açtıkları 3 (ya- zı ile üç) kuruşluk tazminat davasını kazanmala- rı ve: Olayın ilginç olan yanı ise; altı şikâyetçinin üç kuruşu ancak icra takibinden sonra 20’şer lira 86 kuruş olarak alabilmeleri... Haber hem olayı hem de muhatap aldığı kişiyi yakından tanıtmıyor mu? SAYFA 5 AĞUSTOS 2009 ÇARŞAMBACUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI İstanbul PB 32 Edirne Y 36 Kocaeli PB 34 Çanakkale PB 34 İzmir A 37 Manisa A 38 Aydın A 40 Denizli A 39 Zonguldak B 28 Sinop A 29 Samsun A 29 Trabzon PB 30 Giresun PB 30 Ankara A 34 Eskişehir A 35 Konya A 32 Sıvas A 31 Antalya A 38 Adana A 35 Mersin A 34 Diyarbakır A 40 Şanlıurfa A 40 Mardin A 36 Siirt A 38 Hakkâri A 28 Van A 28 Kars PB 26 Oslo Y 23 Helsinki Y 20 Stockholm Y 25 Londra Y 24 Amsterdam PB 27 Brüksel PB 26 Paris PB 27 Bonn A 29 Münih A 29 Berlin PB 26 Budapeşte Y 28 Madrid A 39 Viyana PB 26 Belgrad Y 27 Sofya Y 26 Roma PB 29 Atina PB 32 Zürih B 27 Moskova Y 22 Aşkabat A 35 Astana B 25 Taşkent A 37 Bakû A 31 Bişkek B 26 Tiflis Y 33 Kahire A 34 Şam A 37 Ülkemizin kuzey ke- simleri parçalı bu- lutlu, Rize, Hopa ile akşam saatlerinde Edirne ve Kırklareli çevreleri kısa süre- li ve yerel sağanak ve gök gürültülü sa- ğanak, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Nasõl ve Neden Ölüyoruz? Her gün korkunç trafik kazalarõnda yitir- diğimiz canlarõ düşünün. Cehalet ve ihmal- kârlõk yüzünden Karadeniz’de sel felaketi ile çok sayõda insan kaybettik. Soba zehirlen- mesinden ve tüp patlamasõndan sayõsõz insan ölüyor. Düğünlerde kutlama amaçlõ milletvekilleri eşliğinde ve çocuklarõn elinde patlayan si- lahlar ölümlere yol açõyor. Çõlgõna dönüp ka- rõsõnõ, çoluğunu çocuğunu kurşun yağmuru- na tutanlar var. Kõzõ amca oğluna değil, teyze oğluna ver- diler diye koca bir sülale katledildi. Çocuk- larõn futbol oynadõğõ sahaya girip kavga eden ailelerden 3 ölü çõktõ. Hayata dönüş operasyonu ile çok sayõda genç insan yitirdik. En acõklõsõ dağlarda bu memleketin gençleri birbirini öldürüyor. Mayõna basarak ölenler, yõllar boyu töre ci- nayetleri ile ölen genç kõzlarõmõz. Hangi bi- rine yanacaksõnõz. Nasõl bir toplum bu, nasõl ilkel, nasõl has- talõklõ bir toplum?.. Ama yazõk ki terörden, darbeden, Ergenekon’dan, Kürt açõlõmõn- dan bu derin toplumsal yaralarõ konuşup tar- tõşmaya, gündeme getirmeye fõrsat yok. 22 akademisyen toplumdaki feodalite ilişkilerini, aşiret baskõlarõnõ ve ataerkil aile yapõsõnõ vur- guluyor. Ama bunlar öncelik kazanmõyor. Sürüp gidiyor bu trajediler. Bir gün uya- nacağõz; hastalõklarõmõzõ anlayõp doğru teş- hisler koyarak birlikte tedavi arayacağõz umudunu taşõyorum. Sevgili Demirtaş so- runlarõmõzõ tartõşõrken, dertleşirken seni çok ama çok arayacağõz. Baştarafı 2. Sayfada Prof. Dr. Alemdaroğlu’nun avukatõ Çetinbaş, Ergenekon sanõklarõnõn Danõştay davasõndan ayrõlmasõnõ istedi ‘Sanõklara ağõr geliyor’HATİCE TUNCER/HİLAL KÖSE Birinci Ergenekon davasõnõn tutuk- suz sanõğõ Prof. Dr. Kemal Alemda- roğlu’nun avukatõ Metin Çetinbaş, “Başta müvekkilim olmak üzere bu davanın sanıklarına, Danıştay davası sanıklarıyla aynı dosyada yargılan- mak ağır geliyor. Bir an önce Da- nıştay suikastı sanıklarının ifadesi- ni alın” dedi. MİT’ten gönderilen ya- zõda Tuncay Güney’in hiçbir zaman diliminde ve hiçbir konumda müste- şarlõkta çalõşmadõğõ yinelendi. İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkeme- si’nce Silivri Cezaevi’nde görülen bi- rinci Ergenekon davasõnõn 103. oturu- muna, Danõştay saldõrõsõnõn faili Al- parslan Arslan ise getirildikten kõsa bir süre sonra jandarma eşliğinde sa- londan ayrõldõ. Savunmasõna 518. say- fadan devam eden Çetinbaş, iki dava- nõn birleştirilmesinin, Danõştay sanõk- larõnõn ceza almalarõnõn gecikmesinde önemli rol oynayacağõnõ savundu. Çe- tinbaş iddianamede gazetemiz imtiyaz sahibi İlhan Selçuk’un 23 Ocak 2008 tarihinde yayõmlanan “İktidar Parti- si Zanlı” başlõklõ yazõsõ nedeniyle “Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı üzerinde baskı oluşturmayı amaç- ladığı, akabinde de Ergenekon terör örgütünün Teori Tasarım ve Se- naryo Planlama Birimi’nin gerekli çalışmalara başladığı görülmüştür” şeklinde suçlamalar yöneltildiğine dik- kat çekti. Çetinbaş, “Selçuk’un Yar- gıtay Başsavcısı’nı tehdit ettiği ge- rekçesiyle savcı dava açmış mıdır? Anayasa Mahkemesi, iktidar parti- sinin irticai faaliyetlerin odak nok- tası olduğu kararını verip ağır bir para cezasına çarptırırken savcılar İlhan Selçuk’u örgüt adına hayali tehditle suçluyor” dedi. ‘İşlemeye devam edeceğim’ Tutuklu sanõk emekli Tuğgeneral Veli Küçük, duruşmada Sevr Ant- laşmasõ, İstanbul’un İngiliz işgali dönemi, Kurtuluş Savaşõ, mütareke basõnõ, Kaymakam Kemal Bey davasõ ile Ergenekon davasõnõ karşõlaştõrdõ. Küçük, “Türkan Saylan’ın da cena- zesine toplum sahip çıktı. Bana is- nat edilen suçları hiçbir zaman iş- lemedim. Atatürk’ün gençliğe hi- tabesinde ‘birinci vazifen’ dediği va- zifeleri yaptığım için suçlandım. Bu suçları işlemeye devam edeceğim” dedi. Yapõlanlarla “TSK’nin yasal yetkisi olan Türkiye Cumhuriye- ti’ni koruma ve kollama görevinin engellenebileceğinin” düşünüldü- ğünü anlatan Küçük, “Talimatı ok- yanus ötesindeki Bahai şeyhinden gelmektedir. TSK paçasını hainle- re kaptırmayacaktır. BOP Eşbaş- kanı Padişah Recep Bey kündeye kendisi gelecek, Türk adaletine he- sap verecektir” diye konuştu. Tutuklu sanõk Kemal Kerinçsiz de mahkeme heyetine yönelik eleştiri- lerde bulunarak, “Beşiktaş Adliye- si’nde 2003’ten beri tarikatçı bir kadrolaşma olduğunu biliyorum. Bu benim değil HSYK’nin de dü- şüncesidir” dedi. Mahkeme Başka- nõ Köksal Şengün, Kerinçsiz’i uya- rarak, “Kendi adına konuş” dedi. Sorular Güney’e ulaşmamış Tutuklu Sevgi Erenerol’un avukatõ Vural Ergül, ifadeleri iddianameye dayanan Tuncay Güney ile internet üzerinden görüştüğünü, adli ma- kamlar aracõlõğõyla gönderilen soru- larõn kendisine ulaşmasõnõ beklediğini ve heyete selam söylediğini anlattõ. Başkan Şengün ise “Ama ifade ver- mekten kaçındığı için evrakın iadesi söz konusu Dışişleri Bakanlığı’na” diye bilgi verdi. Savcõ Mehmet Ali Pekgüzel, ön- ceki günkü oturumda İşçi Partili sa- nõklarõn ve Muzaffer Tekin’in mah- keme başkanõndan izin almadan mah- keme salonunu terk etmesinin du- ruşmanõn disiplinine aykõrõ olduğunu vurguladõ. İP Genel Başkanõ Doğu Pe- rinçek, savcõnõn açõkladõğõ görüşleri- ne tepki göstererek, “Sizde hiç mi vic- dan yok?” diyerek tepki gösterdi. ‘MİT’in şemaya katkısı yok’ Tuncay Güney’in havaalanõ giriş çõkõş kayõtlarõnõn sorulmasõ üzerine MİT’ten mahkemeye gönderilen ya- zõda, kayõtlarõn bir ay süreyle saklan- dõğõ, bunun dõşõnda herhangi bir kay- dõn bulunmadõğõ ifade edildi. Yazõda Güney’in İstanbul Emniyet Müdürlü- ğü’ndeki sorgusuna MİT’ten ve Ge- nelkurmay’dan herhangi bir görevlinin katõldõğõna ilişkin bir bilgilerinin ol- madõğõ bildirildi. Yazõda, tartõşmalõ Er- genekon şemasõnõn 6 CD ve Güney’in anlatõmlarõ sonucu hazõrlandõğõ yine- lenerek MİT’in bu şema ve bilgi notuna katkõsõnõn olmadõğõ belirtildi. Savcılıktan Okkır için ‘yazılı emir’ TEKİRDAĞ (AA) - Tekirdağ Cumhuri- yet Başsavcõlõğõ, Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda tutuklandõktan sonra sağlõk sorunlarõ nedeniyle tahliye edilmesinin ar- dõndan hastanede ölen işadamõ Kuddusi Okkõr’la ilgili olarak Adalet Bakanlõğõ’na yazõ gönderdi. Başsavcõlõk, Okkõr’õn tutuk- lu bulunduğu dönemde “usulüne uygun muayene yapmadõklarõ ve muayene sonuç- larõnõ uygun kaydetmedikleri” gerekçesiy- le, 15 doktor hakkõnda açõlan ve mahke- mece reddedilen iddianameyi “yazõlõ emir” yoluyla Adalet Bakanlõğõ’na gönderdi. Bugün Berat Kandili Haber Merkezi - Kurtuluş, af ve arõnma an- lamõna gelen ve Ramazan ayõnõn da habercisi olan Berat Kandili, bugün kutlanacak. Berat Kandili dolayõsõyla bir mesaj yayõmlayan Di- yanet İşleri Başkanõ Ali Bardakoğlu, kandil- lerin insanlara, hõzlõ bir şekilde geçen hayatta durup düşünme, öze dönme olanağõ sundu- ğunu belirtti. Diyanet İşleri Başkanlõğõ, Berat Kandili dolayõsõyla Mardin’de Kürtçe, Arapça ve Türkçe olmak üzere 3 ayrõ dilde ve 3 ayrõ camide mevlit okutacak. Esenyurt’ta PTT aracı soyuldu İstanbul Haber Servisi - Esenyurt’ta bir PTT aracõ kimliği belirsiz kişilerce soyuldu. Mesai sonrasõ 4 farklõ PTT şubesinden gün- lük hasõlatõ toplayan 34 PTT 51 plakalõ araç Esenyurt Namõk Kemal Mahallesi Adnan Kahveci Bulvarõ üzerinde içerisinde 2 kişi olduğu ileri sürülen bir kamyonet tarafõndan durduruldu. Araçtan inen silahlõ kişiler, ara- cõn sürücüsünü etkisiz hale getirdikten sonra PTT aracõnõ alarak kaçtõlar. Bir süre sonra çaldõklarõ aracõ bõrakan hõrsõzlar PTT aracõ- nõn içerisindeki 4 adet para torbasõna da yan- larõna alarak izlerini kaybettirdiler. ‘Herkese harç kredisi verilecek’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Mü- dürü Hasan Albayrak, son günlerde basõn or- ganlarõnda çõkan “bir grup öğrencinin harç zammõna yaptõklarõ protesto” haberleri ile ilgi- li olarak açõklama yapõlmasõ ihtiyacõ doğduğu- nu belirtti. Albayrak, “2009-2010 öğretim dö- neminde Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu’na müracaat eden bütün öğrencilere katkõ (harç) kredisi verilecek” diye konuştu. ‘Sorun tüm öğrencilerin sorunu’ İstanbul Haber Servisi - Öğrenci Gençlik Sendikasõ (Genç-Sen) üyeleri, üniversite harç zamlarõna ilişkin Şişli’deki DİSK Genel Mü- dürlüğü’nde basõn toplantõsõ düzenledi. Genç- Sen üyesi İstanbul Üniversitesi Fizik Bölümü öğrencisi Şükrü Oral, geçimini ve öğrenim gi- derlerini sağlamak için barda çalõştõğõnõ, duru- mu ile ilgili bir gazetede yer alan haberden sonra, haberi okuyan ve isminin açõklanma- masõnõ isteyen bir okurun harç masraflarõnõ üstlenmek istediğini belirtti. Oral, birçok üni- versite öğrencisinin aynõ sorunla karşõlaştõğõna dikkat çekerek çözüm için, adõna yapõlan bağõ- şõ Genç-Sen’e aktaracağõnõ söyledi. Kesici alet izine rastlandı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Şõrnak’õn Beytüşşebap ilçesinde başlarõ taşla ezildikten sonra göğüslerine sõkõlan ve tek kurşunla öldürülmüş halde bulunan DTP’li Necman Ölmez ve Ferhat Ediş’in otopsi ra- porunda, sõrt bölgelerinde kesici alet izine rastlandõğõ belirtildi. Köylüler, bunun “Han- çer Timi”nin işareti olabileceğini savundu. Komünist Partisi’nin efsane üyesi Sarkis Çerkezyan hayatõnõ kaybetti İstanbul Haber Servisi - Komünist Sarkis Çerkezyan (94) Kumkapõ’daki evinde öldü. Çerkezyan, sağlõk sorunlarõ nedeniyle bir süredir Surp Põrgiç Hastanesi’nde tedavi görüyordu. Gençliğinde marangozluk yapan Çerkezyan, Kumkapõ’daki marangoz atölyesindeki gizli sarnõçta sakladõğõ bir matbaa makinesiyle uzun yõllar Türkiye Komünist Partisi’nin (TKP) yayõn organõ “Atılım”õ bastõ. 1960 sonrasõ Türkiye İşçi Partisi (TİP) üyesi olan Çerkezyan “Dünya Hepimize Yeter” adlõ kitabõnda 1955’te yaşanan 6-7 Eylül olaylarõna değinmişti. Çerkezyan, o dönemi ve komünist oluşunu şu sözlerle anlatõyordu: “İki halkın birbirlerine düşman olması baştakilerin marifeti. Komünist oldum, iki halkın yararına olduğunu düşündüğüm şeyleri yaptım. Halklarımızın benzer acılar yaşamaması için uğraştık. Emeklerin boşa gitmediğini düşünüyorum.” Çerkezyan’õn 40 yõllõk dostu Belge Yayõnlarõ Yönetmeni Ragıp Zarakolu, Çerkezyan ile 1968’de TİP Eminönü ilçesinde tanõştõklarõnõ belirterek “Hayatını marangozluk yaparak geçirdi ama müthiş bilgili bir insandı. Maddi nedenlerle lise eğitimini yarıda bırakmış. 1915 trajedisine değinmekten çekinmeyen ancak halkların kardeşliğini isteyen bir insandı. Düsturu kardeşlik, eşitlik ve özgürlüktü” dedi. Sarkis Çerkezyan için bugün İstanbul Kumkapõ’daki Meryem Ana Kilisesi’nde tören düzenlenecek. Çerkezyan, Hrant Dink’in de defnedildiği Balõklõ Ermeni Mezarlõğõ’nda toprağa verilecek. Özgürlüğe adanan bir ömürÖzgürlüğe adanan bir ömürÖzgürlüğe adanan bir ömürÖzgürlüğe adanan bir ömürÖzgürlüğe adanan bir ömür Sõnõrda barõş nöbeti ? Kadınlar çözüm için eylem yapacak DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Kürt sorununda barõşçõl demokratik çözümü için ortak hareket etme kararõ alan Barõş İçin Kadõn Girişimi Hakkâri’deki Berçelan Yaylasõ’nda “Sıfır Noktası’nda Barış Nöbeti” düzenleyecek. “Söyleyecek sözü- müz barışı geliştirecek gücümüz var” sloganõyla Diyarbakõr ve Ankara’da yapõlan toplantõlarõn ardõndan Kürt sorununda barõşçõl ve demokratik çözümü geliştirmek için Berçelan Yay- lasõ’nda barõş nöbeti tutma kararõ alan Barõş İçin Kadõn Girişi- mi, resmi izin aldõ. 7 Ağustos’ta İstanbul, Ankara, İzmir ve Di- yarbakõr’dan yola çõkan girişim üyeleri 9 Ağustos’ta Hakkâ- ri’nin Berçelan Yaylasõ’nda toplanacak. Gazetecilere açõkla- malarda bulunan DTP PM üyesi Zeynep Yıldız, eylemin tek amacõnõn barõş olduğunu vurgulayarak, eylemin yol güzergâh- larõnda arama yapõlmamasõ için başvuruda bulunduklarõnõ da söyledi. Yõldõz, “Barışsever, kardeşliği esas alan, yüreğini barış için açan kadınları Hakkâri’ye bekliyoruz” dedi. 15 yaşõnda kör oldu ? Polisler hakkında suç duyurusu ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Bölücü Terör örgütü PKK lehine düzenlenen sokak eyleminde polisin müdahalesi sõ- rasõnda sağ gözüne plastik kurşun isabet eden 15 yaşõndaki Salih Kayra, görme yetisini yitirdi. Salih Kayra’nõn ailesi polisler hakkõnda suç duyurusunda bulunacaklarõnõ açõkla- dõ. Babasõ Tevfik ve annesi Hikmet Kayra ile birlikte İn- san Haklarõ Derneği’nde (İHD) açõklama yapan Salih Kayra, izinsiz bir eyleme katõlmadõğõnõ, sigara almak için girdiği bakkaldan çõkarken gözüne kurşun isabet ettiğini söyledi. Salih Kayra, olayõ anlatmamasõ ve şikâyetçi ol- mamasõ için tehdit edildiğini de savundu. Kayra’nõn avu- katlõğõnõ da üstlenen İHD Adana Şube Başkanõ Beyhan Bayhan Günyeli de polisler hakkõnda suç duyurusunda bulunacaklarõnõ açõkladõ. Beyhan Günyeli, “İşte polisleri koruyup kollarsanız bir çocuk kör olur. Asıl suçlular işkencecileri koruyup kollayanlardır” diye konuştu. Rumların katliam itirafıHaber Merkezi - Tiyatrocu Atilla Olgaç’õn Kõbrõs Barõş Ha- rekâtõ’nda görev aldõğõnõ ve esir Rumlarõ öldürdüklerini ileri sür- mesinin ardõndan Türkiye’yi AB’ye şikâyet eden Rumlarõn, harekât sõrasõnda esir aldõklarõ 20 Türk mücahidi canlõ olarak uçu- rumdan attõklarõ ortaya çõktõ. Rum yazar Panikos Neokle- us’un 1974 Kõbrõs Barõş Harekâtõ sõrasõnda askerlik yapan Rumla- rõn anõlarõnõ derlediği “Kıbrıs’ta 1974’te Göz Ardı Edilenler” ad- lõ kitap Rumlarõn, Türklere yap- tõklarõ katliamõ ortaya çõkardõ. Hürriyet gazetesinde yer alan haberde, katliamlar 20 Temmuz 1974 gecesi yaşandõ. Kõbrõslõ Türklerin elinde bulunan Doğ- ruyol tepesindeki mevziler, Rum komando taburuna bağlõ birlik- lerin baskõnõna uğradõ. Rum ko- mandolar baskõnda esir aldõkla- rõ 20’ye yakõn mücahidi canlõ canlõ uçuruma atarak katletti. Şu anda öğretmenlik yapan Di- mos Dimitriu, “Türkleri gafil avladık. Kaçmayı başarama- yanlar ya öldürüldüler ya da esir düştüler. Esirler yaklaşık 30 kişiydi. Akıbetlerinin ne ol- duğunu bilmiyorum” dedi. Ha- rekât sõrasõnda arkadaşlarõ kat- ledilen Kõbrõslõ Türk Vedat Tok- soy da arkadaşlarõnõn cesetlerini günler sonra uçurumun dibine inerek bulduklarõnõ belirtti. Tok- soy, “Çoğunun üzerinde kur- şun yarası yoktu. Esir düştük- ten sonra canlı canlı atılmış- lardı” dedi. YAZAR NEOKLEUS’UN KİTABINDA 1974’TE YAŞANANLAR ANLATILDI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle