Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 AĞUSTOS 2009 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
SÖYLEŞİ 9
CMYB
C M Y B
Kurtulmuş: Top
taca atılacaktır
İZMİR (AA) - Saa-
det Partisi Genel Başkanõ
Numan Kurtulmuş, “Eğer
hükümet yeni anayasa ka-
rarlõlõğõnõ rafa kaldõrõrsa
(demokratik açõlõm) tartõ-
şõlõp top taca atõlacaktõr”
dedi. Partisinin İzmir teş-
kilatõ tarafõndan Gaziemir
ilçesindeki bir tesiste dü-
zenlenen iftar programõna
katõlan Kurtulmuş, burada
yaptõğõ konuşmada, hükü-
metin “demokratik açõlõm”
çalõşmalarõnõ değerlendir-
di. Türkiye’nin “kurulu-
şundan bu yana karşõ kar-
şõya kaldõğõ en ciddi sorun
hakkõnda” birkaç gün tar-
tõlõşõp rafa kaldõrma zihni-
yetiyle adõm atõlmamasõ,
konunun günlük siyasetin
malzemesi olmamasõ, iyi
niyet ve kararlõlõğõn elden
bõrakõlmamasõ gerektiğini
dile getiren Kurtulmuş,
konu hakkõnda en net gö-
rüşü kendilerinin ortaya
koyduğunu öne sürdü.
Şandır: Ülkeyi
parçalarsınız
MERSİN (AA) -
Mersin’de 30 Ağustos tö-
renlerine katõlan MHP
Grup Başkanvekili Meh-
met Şandõr, gazetecilerin
“demokratik açõlõm” çalõş-
malarõ ile ilgili sorularõ
üzerine etnik kimlik teme-
linde sorunlarõn tartõşõlma-
ya ve çözüm aranmaya
başlanmasõ halinde, bulu-
nacak çözümlerin, ayrõş-
maya, cepheleşmeye ve
sonunda çatõşmaya sebep
olacağõnõ ileri sürdü. Şan-
dõr, “MHP olarak õsrarla
vurguladõğõmõz nokta bu-
dur. Biz Türkiye’nin so-
runlarõnõ tartõşmaya hazõ-
rõz. Ama bu sorunlarõ, bir
etnik kimliği özne yaparak
tartõşmaya kalkarsanõz, bu
ülkeyi parçalarsõnõz” dedi.
AKP ve özellikle Başba-
kan Erdoğan’õn Avrupa
dayatmalarõ doğrultusunda
Türkiye’de milli azõnlõklar
yaratmak istediğini iddia
eden Şandõr, “Bugün Kürt-
ler için açõlan bize göre
ihanet bohçasõ, yarõn diğer
etnik gruplara da açõlacak
mõ? Türkiye’de Sayõn Baş-
bakan tarafõndan 36 tane
olduğu iddia edilen etnik
ve alt kimlikler, siyasal
birtakõm hak ve özgürlük-
lere kavuşturulacaksa, o
zaman Türkiye’yi azõnlõk
cehennemine dönüştürü-
rüz” diye konuştu.
Yakupoğlu yeni
genel sekreter
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - SHP Ge-
nel Sekreterliği’ne Hulki
Yakupoğlu seçildi. SHP’de
kurultay sonrasõ bu görevi
üstlenen Ahmet Abakay’õn
istifasõyla boşalan genel
sekreterlik için dün ger-
çekleştirilen parti meclisi
toplantõsõnda seçim yapõl-
dõ. Son kurultayda parti
meclisine seçilen Hulki
Yakupoğlu, SHP’nin yeni
genel sekreteri oldu. Yaku-
poğlu, Erdal İnönü ve Mu-
rat Karayalçõn’õn genel
başkanlõklarõ döneminde
basõn danõşmanõ olarak gö-
rev yapmõştõ.
Ellerinde patladı
MARDİN (Cumhu-
riyet) - Mardin’in Kõzõlte-
pe ilçesi Damlalõ köyünde
oturan Ali Özdemir (13)
ile kardeşi Halime Özde-
mir (15), tarlada çalõşõrken
bulduklarõ, cinsi henüz be-
lirlenemeyen patlayõcõ ci-
simle oynamaya başladõ.
Cismin ellerinde patlamasõ
sonucu iki kardeş yaralan-
dõ. Yaralõlar, askeri heli-
kopterle Diyarbakõr Asker
Hastanesi’ne sevk edildi.
EMİNE KAPLAN
ANKARA - CHP’nin Kürt sorununun çözü-
müyle ilgili raporlarõnõn mimarõ, CHP Genel Se-
kreter Yardõmcõsõ Algan Hacaloğlu, sorunun çö-
zümü için bütün siyasi partilerin katkõ vermesi
gerektiğini, ancak AKP hükümetinin bu konu-
da yeterli birikim ve önderlikten yoksun oldu-
ğunu söyledi. CHP’yi çözüme katkõ vermemekle
suçlayan Başbakan Tayyip Erdoğan’a “Önce
CHP programını oku” çağrõsõnda bulunan
Hacaloğlu, anadil ve vatandaşlõk kavramlarõ kur-
calanmadan, üniter yapõya dokunulmadan bir çö-
züm aranmasõ gerektiğini söyledi. Hacaloğ-
lu’nun, sorularõmõza verdiği yanõtlar şöyle:
- AKP hükümeti temsilcileri, MGK bildi-
risinin ardından sürecin devlet projesi ol-
duğunu belirttiler. Size göre işletilen süreç
bir devlet projesi mi, yoksa hükümet mi böy-
le lanse etmeye çalışıyor?
- İlk önce sorun nedir, onun tartõşõlmasõ lazõm.
Sorun, demokratikleşme çerçevesinde Türkiye
Cumhuriyeti yurttaşõ olan Kürt köken ağõrlõk-
lõ yurttaşlara, Doğu ve Güneydoğu’ya ekono-
mik ve demokratik talepleri içeren bir konu. Bu-
rada eksiklikler var mõ, çok ciddi eksiklikler var,
bu bir sorundur. Konuya terör girdiği zaman
devlet işin içine giriyor. Sosyal, ekonomik, de-
mokratik, kültürel ve bireysel haklar boyutu bir
siyasal pakettir. TBMM’nin ve hükümetin yü-
kümlülüğünde çözümlenmesi gereken bir ko-
nudur. İşin içine güvenlik girdiği zaman TSK,
MİT ve vesaire istihbarat işin içine giriyor. O
zaman konu güvenlik boyutuyla MGK’nin
kapsam alanõndadõr. Asker çok net ortaya koy-
du. ‘Olayın güvenlik boyutu ile sorumlulu-
ğumuzun gereğini yapıyoruz’ diyor. Biz
CHP olarak konunun ikiye ayrõlmasõ, başõndan
beri böyle yaklaştõk. Ekonomik siyasal bir
proje vardõr.. bir de terörle mücadele vardõr. Te-
rörle mücadele, siyasal ekonomik haklarõn el-
de edilmesi için bir meşruiyet alanõ, yaptõrõm
alanõ olamaz. Terörün bir güvenlik sorunu
olarak çözümlenmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Bildiriyi değerlendirdiğimizde olayõn iki aya-
ğõnda da devlet projesi şöyle işliyor, güvenlik
boyutuyla MGK’yi ilgilendiriyor.
‘HÜKÜMET SORUNU TANIMLASIN’
Ortada bir kargaşa var. Siyasi boyutun ilgi-
lisi Meclis’tir, siyasetçilerdir. Çözmekle so-
rumlu olan yükümlü kesim de hükümettir.
Burada siyaset derken bu alanõn dõşarõya tecrit
edilmemesi gerekir. Siyaset, sivil toplum ör-
gütlerinin özellikle sorunu yaşayanlarõn ta-
leplerini TBMM’ye aktarabilmesi lazõm. Bu ka-
nallar halktan kopuk olarak tartõşõlõyor. Ay-
dõnlarõn ve medyanõn bir bölümü vardõr. Han-
gi bölümleri vardõr, yandaş bölümleri vardõr. Do-
layõsõyla bu alanda bütün tartõşmalar tek ayak-
ta yürütülüyor, yere basmõyor. Bu konu gü-
venliği de kattõğõmõz zaman bir devlet projesi
olarak ele alõnmalõdõr. Genelkurmay Başkanõ
Orgeneral İlker Başbuğ’un açõklamasõnõn ar-
dõndan birdenbire hava değişti. Sanki her şey
iyi veya kötü bir yönde gidiyordu, inanõlmaz bir
şekilde gerekli uyarõyõ aldõ herkes.
- AKP hükümeti, CHP ve MHP’yi çözümü
istememekle, önerilerini ortaya koyma-
makla suçluyor. Ancak hükümetin kendisi
de ortaya bir öneri paketi koymuyor. Bunu
nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Hükümet, önce sorunu tanõmlasõn. Yani kim-
se terörün Türkiye’de ‘Dilimizi konuşamıyo-
ruz, bireysel kültürel haklarımız verilmiyor’
eksikliği içinde başladõğõna bizi ikna edemez.
Terörün bir siyasi projesi vardõ, dün de vardõ bu-
gün de var. Bunun doğru tanõmlanmasõ lazõm;
doğru tanõmlamazsanõz beyinler karõşõyor,
AKP’nin de beyni karõşõk. Bir cehalet ve kafa
karõşõklõğõ içinde. Hazõrlõksõz ve birikimsiz. Bir
siyasi prim konusu yaparak Güneydoğu’da
kaybettiği oylara yönelik olduğunu düşünüyo-
rum. Bir diyalogsuzluk var. Mesela bize gel-
mediler. Gelseler ‘hayır’ mõ diyecektik, ne di-
yeceğinizi bilerek gelin. Çünkü biz hazõrlõklõ-
yõz. Parti programõmõzda sorunun çözümüne yö-
nelik her şey var. AKP sözcüleri yoğun bir şe-
kilde ‘CHP olaya köstek oluyor, destek ver-
miyor’ kampanyasõ yürüttüler. Bizim diyece-
ğimiz açõk, yõllardõr raporlar hazõrlõyoruz.
‘BU FIRSAT KAÇIRILMASIN’
- AKP’nin Kürt açılımının ABD destekli ol-
duğu, hatta ABD’de yapılan toplantılarda şe-
killendirildiği yönünde eleştiriler var.
AKP’nin 7 yıldır iktidarda olmasına karşın
konuyu şimdi gündeme getirmesi de eleştiri-
liyor. Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Türkiye’nin bu konuda açõlõm ve çözüme ih-
tiyacõ var. Birincisi, demokratikleşme ve bölgesel
dengesizliklerin giderilmesi, bireysel kültürel
haklarõn her etnik kökenden yurttaşlara sağlan-
masõ. İkincisi terör bitmeli, çatõşma bitmeli, akan
kan durmalõ. ABD, Vietnam’da 80 bin askeri-
ni kaybetti, bu ölümler ABD toplumu tarafõndan
taşõnamaz hale gelince apar topar her şeyi bõra-
karak oradan çekildi. Türkiye’nin kaderi bu ola-
maz. İki boyutu var; ne o kadar şehit verebili-
riz ne de konuyu yarõm yamalak bõrakarak, apar
topar her şeyi bõrakõp konuyu kendi kaderine terk
edebiliriz.. TSK, Atatürk’ün kurduğu Cumhu-
riyetin varlõğõna, bütünlüğüne yönelik bir tehdit
unsuru olarak algõladõğõ için bu mücadeleyi ve-
riyor. O da bitmeli.. nasõl biter? Bu konuda bil-
dikleri varsa, MİT Müsteşarõ ‘herkesle görü-
şüyoruz’ demişti. Başka kanallardan ilişkiler var.
Bir çözüm için bir yere yaklaştõlarsa, bu siyasal,
ekonomik, kültürel haklara yönelik pakete doğ-
rudan ilgilendirmeden bu konuda çözüm sağ-
lansõn. Eğer o çözüm sağlanõrsa Türkiye halkõ
da gerekli vicdani görevini yapar. Normalleşme
ve bir hoşgörü dönemi yaşanõr. Bunun sõnõrlarõ
o zaman tartõşõlõr, mutlaka sõnõrlarõ olacaktõr. Var-
sa böyle bir fõrsat, ABD de katkõ yapacaksa ge-
reğini yapsõnlar, biz de bilelim.
- Bu süreci bir fırsat olarak görüyor mu-
sunuz?
- Toplumun yüzde 70’i olumlu karşõlõyor. Bu
fõrsat, özünde yitirilmesin, doğru tanõmlamalar
yapõlmasõ lazõm. Bunun çözümünde birinci ola-
rak TSK, istihbarat, güvenlik güçleri olacak; dev-
let idaresi olacak. İkincisi belediye başkanlarõ,
belediye meclisleri olacak. Üçüncüsü TBMM
olacak, dört de hükümet olacak. Sivil toplum ör-
gütleri olacak. Burada talepleri dile
getiren halk olacak. Aydõn so-
rumluluğu dediğimiz burada
ortaya çõkõyor. Bu fõrsat ka-
çõrõlmasõn diyorum, toplum-
da yaratõlan beklenti açõsõn-
dan.. Bu noktaya geldiyse so-
nuçlandõrõlsõn.
AKP hükümeti, önce sorunu tanõmlasõn.
AKP’nin de beyni karõşõk. Bir cehalet ve
kafa karõşõklõğõ içinde. Hazõrlõksõz ve
birikimsiz. Bir siyasi prim konusu yaparak
Güneydoğu’da kaybettiği oylara yönelik
olduğunu düşünüyorum.
Güneydoğu’ya milli gelirin yüzde 3’ü
aktarõlmalõ. Biz bölgede 4 alanda pozitif
ayrõmcõlõk öneriyoruz. Eğitimde, kamu
yatõrõmlarõnda, iş ve istihdamda, GAP ve
bölgesel projelerin tamamlanmasõnda, kamu
yatõrõmlarõnda pozitif ayrõmcõlõk diyoruz.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õ
uyarõyoruz: Kürt sorununun çözümü
ayrõştõrõcõ değil kaynaştõrõcõ olmalõ.
Etnisiteyi eğitime sokmayõn, milli
kimlik kavramõyla oynamayõn, üniter
devlet yapõmõza dokunmayõn.
CHP Genel Sekreter Yardõmcõsõ Algan Hacaloğlu, Kürt sorununun çözümü için bütün siyasi partilerin katkõ vermesi
gerektiğini ancak Erdoğan hükümetinin bu konuda yeterli birikim ve önderlikten yoksun olduğunu söyledi
- Bugüne kadar ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda böl-
geye yönelik birçok paket açıklandı, ancak bunlarda başarılı
olunamadı. Sizce bunun nedeni nedir?
- Bölgeye yönelik en ufak bir şey getirilmedi, bölgede fanta-
zilerden öte girişimci kalmadõ. Bölge insanõ olan girişimciler ba-
tõda. Özel girişimcilik çözüm getirmedi, kamu yatõrõmlarõ böl-
geden esirgendi. GAP’a üvey evlat muamelesi yapõldõ, sulama
kanallarõ olduğu gibi duruyor. Oysa GAP, oranõn kabuğunu kõr-
masõ için en büyük fõrsat. Kõsa vadede aile işletmelerinin, ev eko-
nomisinin ayağa kaldõrõlmasõ, desteklerin verilmesi lazõm. Ön-
ce yoksulluğun aşõlmasõ, sosyal devletin ayağa kaldõrõlmasõ la-
zõm. Sosyal devlet eğitimde, sağlõkta, altyapõda, sosyal güven-
likte olmalõ. Feodal yapõ kõrõlarak kõrsal bölgede yoksul ailelerde
kadõnlara vatandaşlõk ödemesi yapõlmalõ. En azõndan deneme ola-
rak başlasõnlar. İç göç inanõlmaz sõ-
kõntõ yaratmõştõr. Geçici istihdam
politikasõ uygulamak lazõm.
- Bölgedeki ekonomik sorunların
çözümü için ne kadarlık bir kaynak
ayrılması gerekir size göre?
- Nereden bakarsanõz bakõn mil-
li gelirin yüzde 3’ünü bu amaçla
aktarmanõz gerekir. Anadolu’nun
köylerinde Güneydoğu’yu arat-
mayan yerler de var, oralara da el
atõlmalõ. Ama buraya bir pozitif ay-
rõmcõlõk yapma zamanõ gelmiştir, hat-
ta geçmektedir.
İktidar hazırlıksız ve birikimsiz Başbakan Erdoğan’a uyarı Bölgeye pozitif ayrımcılık
-Başlatılan süreç, sonuçlandı-
rılabilir mi? AKP’nin bu açılı-
mının sorunu çözeceği konu-
sunda ümitli misiniz?
- Burada en büyük sõkõntõ, ik-
tidar partisinin kendi içinde homo-
jen parti olmamasõ, böyle bir projeyi taşõ-
yacak önderlikten yoksun.. söylemleri
flu, çelişkili olmasõ da bundan kaynakla-
nõyor. Demokrasi kültürü eksik bu hükü-
mette. Aç paylaş, düşünceler paylaşõl-
madõğõ süreci hiç kimse katkõ sağlaya-
maz. Çok iyimser değilim. Keşke çözül-
se diyorum, yaratõlmõş olan bu umut
herkesi önce negatif değil pozitif düşün-
meye sevk eder. Tüm partilerin sürece
katkõda bulunmalarõ zorunluluğu vardõr.
Meclis’teki bütün partileri meşru partiler
olarak sayõyorum. Ancak DTP’nin söy-
lemlerinde tezatlar görmekteyiz. Eğer
böyle giderse, bu, projenin hayata geçi-
rilmesinde ciddi sõkõntõ yaratõr. DTP’ye
kendini toparlama fõrsatõ verilmeli.
- Başbakan, CHP’nin çözümsüzlüğü istedi-
ğini, sürece katkı vermemesi durumunda
1989 raporunu dikkate alacaklarını söyledi.
Kürt sorununun çözümü konusunda somut
önerileriniz nedir?
- Başbakan Erdoğan, önce bizim parti prog-
ramõmõzõ okumalõ. Biz bu konularda AKP’den
bir değil onlarca adõm öndeyiz. Onlarda bu biri-
kimin olmadõğõnõ görüyoruz, parti programla-
rõnda görüyoruz. Bizim parti programõmõzda
bunlar net olarak ortaya konmuştur. Anadil,
kültürel diyaloğun; resmi dil ise siyasal birliğin
aracõdõr. Bu ilkeler temelinde, her etnik köken-
den yurttaşõmõz, bu arada Kürt kökenli yurttaş-
larõmõz kendi özgür irade ve talepleri içinde
kendi anadilini özgürce kullanabilmeli, özel
dershaneler veya kurslar gibi kurumlar kurarak
öğrenebilmeli, kendi anadillerinde gazete, der-
gi, kitap yayõmlayabilmeli, yayõn yapabilmeli,
kültürel etkinliklerde bulunabilmelidir. Devle-
tin görevi bizce Kürtçe yayõn yapmak değil, bu-
nu devlet güdümlemesin, güdümlü yayõn olma-
sõn, devlet politikasõ olmasõn, bunu halk yapsõn.
O zaman Ermenice, Rumca yayõn yapmasõ la-
zõm. O zaman ben vatandaşõm diyen herkesin
hakkõ doğar. Devlet bunlara pozitif ayrõmcõlõk
yapabilir, katkõ da sağlayabilir, teşvik edebilir.
AKP hükümeti, ‘Bölgeye özel sektör eliyle ya-
tırım yapılacak, devlet yatırım yapmayacak’
diyor. Biz ise aksine devlet öncülüğünde bir ge-
lişmenin tarafõndayõz. Devlet oraya gitmeyince
bölge çözülmüştür. Başbakanõ uyarõyoruz. Bi-
rinci uyarõmõz, Kürt sorununun çözümü ayrõştõ-
rõcõ değil kaynaştõrõcõ olmalõ. Etnisiteyi eğitime
sokmayõn, milli kimlik kavramõyla oynamayõn,
üniter devlet yapõmõza dokunmayõn. İkinci uya-
rõ, kadõnlara pozitif ayrõmcõlõk uyguluyoruz.
Biz bölgede 4 alanda pozitif ayrõmcõlõk öneri-
yoruz. Eğitimde, kamu yatõrõmlarõnda, iş ve is-
tihdamda, GAP ve bölgesel projelerin tamam-
lanmasõnda, kamu yatõrõmlarõnda pozitif ayrõm-
cõlõk diyoruz. Bunlarla uyumlu bir paketle ge-
lirseniz size yardõmcõ olmak görevimizdir.
- Siz Kürt sorunuyla ilgili raporlar hazırladınız. CHP’nin çözüme
yaklaşımı nedir? Bu süreçte Türk vatandaşlığı tanımının yeniden
yapılması, Kürtçe eğitim yolunun açılması önerileri tartışılıyor.
- En çok tartõşõlan konu Türklük meselesi. Genelkurmay Başkanõ Or-
general İlker Başbuğ, bundan evvel Harp Akademileri’nde bir konuşma
yaptõ. O konuşmayõ düşününce aynõ noktada mõdõr bilmiyorum, bir daha
okumasõnõ istiyorum. Orada ‘Türkiyelilik’ dedi. Çok değerli bir komu-
tan olmasõna rağmen kõrmõzõ çizgilerin ne olduğuna o gün o kadar dikkat
etmemişti bence. Türk milli kimliği, bir etnik kimlik değildir, bunu ne
yazõk ki DTP’li arkadaşlarõn böyle görmediğini biliyorum. Bunu AKP’li
arkadaşlarõn bir bölümü de böyle görmüyor. O zaman anayasayõ yanlõş
yorumluyorsunuz demektir. Türk milleti etnik tanõm değildir, herkesi
birleştiren ulus olma bilincinin kökleştirilmesinin bir simgesidir. Türk
vatandaşõ, bu tanõm içinde Türk milletinin vatandaşlõk haklarõyla ilgili
bağlantõsõdõr. Türk milletinin yaşadõğõ, kurduğu devlet anlamõndadõr. Bu-
rada her etnisiteden insanõ barõndõran, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşõ ol-
mayõ kapsayan bir şeydir. Burada her etnik kesimden, etnik kökeni ne
olursa olsun herkesi kapsayan Türk milleti, insanlardan oluşan vatandaş-
larõmõz gibi açõlõmlar yapõlabilir. Bu insanlarõn tümü Türkiye milletini
oluşturur, onlarõn vatanõ da Türkiye devletidir denilebilir. Ama mesele,
niyetin ne olduğu... Biz o bağlamda Türk milli kültürü tanõmõndan hiç
rahatsõz değiliz, bunun değiştirilmesinden yana değiliz. Bu bağlamda
anayasaya, bunu açabilecek deyimler konulabilir, bundan rahatsõz olma-
yõz. Ama Türk milli kimliği tanõmõndan kimse rahatsõz olmasõn. Bundan
rahatsõz olursak başka şeylerden de rahatsõz olabiliriz. Bunlarõ kaşõmaya-
lõm. Biz kesinlikle üniter devletten yanayõz. Yerinden yönetim, katõlõmcõ
yönetim anlayõşõnõ benimsiyoruz; özerklik demiyorum. Bugünün koşul-
larõnda bölge yönetimleri gibi açõlõmõn yanlõş yorumlanacağõnõ düşünü-
yorum. İleride kendi iç entegrasyon düzeyi arttõrõlõrsa, halkõn doğrudan
katõlõmõnõ sağlayabilecek, yöneten ile yönetilen arasõndaki alanõ kõsalta-
bilecek yapõlanmalara daha sõcak bakõlabilir. Kõrmõzõ çizgiler korunmak
kaydõyla çözümlerin içeriği kadar zamanlamasõ da önemlidir. Resmi dil
Türkçedir, bu mutlaka korunmalõdõr. Bölünmeye neden olacak en temel
şey resmi dilin Türkçe dõşõnda diğer etnisitelere açõlmasõ olur.
‘TÜRK MİLLETİ ETNİK TANIM DEĞİL, HERKESİ BİRLEŞTİREN BİR SİMGEDİR’
‘AKP TAŞIYAMAZ,
İYİMSER DEĞİLİM’
>>
>>
>>‘AKP’DEN ONLARCA
ADIM ÖNDEYİZ’
‘AKP’nin beyni karõşõk’
>>
‘GÜNEYDOĞU’YA MİLLİ GELİRİN YÜZDE 3’Ü AKTARILSIN’
CHP’yi çözüme katkı verme-
mekle suçlayan Erdoğan’a
“Önce CHP programını
oku” çağrısında bulunan
Hacaloğlu, “Biz bu konular-
da AKP’den bir değil onlar-
ca adım öndeyiz. Onlarda
bu birikimin olmadığını gö-
rüyoruz, parti programların-
da görüyoruz” dedi.
‘ERDOĞAN CHP PROGRAMINI OKUSUN’
?
(Fotoğraflar:NECATİSAVAŞ)