Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
31 AĞUSTOS 2009 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 6
BİLİM ve SİYASET
ORHAN BURSALI
Türkiye Bir Mucizedir
30 Ağustos zaferle bitmeseydi, yukarıdaki
“Sevr” haritası gerçekleşecekti… Dahası, bu ha-
ritanın Kurtuluş Savaşı öncesine ait olduğunu
anımsarsak, bu harita bile gerçekleşmeyecekti.
Acaba bize ayrılan “beyaz bölge” var olabilecek
miydi?
“ah benim geçmişteki devinimlerim
vay benim yürekli ölülerim
kızgınlığım size değil efendim
kendime
ben bize
bizden sonrakilere iletilmek üzre devrettiğiniz
bayrağı arıyorum
birileri üstüne basıyor
çekip alamıyorum
ve çok utanıyorum”
Şair Selah Özakın “Otuz Ağustos Ağıdı”
başlıklı son şiirinde, kısa bir Türkiye manzarası
çizdikten sonra böyle diyordu.
Başkomutanlık Savaşı ile kuruluşu kesinleşen
Türkiye’nin dünya sahnesine çıkışı şunun şura-
sında 87 yıllık geçmişe sahip. Gerçi Kurtuluş Sa-
vaşı’na katılmış son askeri kaybettik. Zaferle bir-
likte yeni bir ülküye ve ülkeye gözünü açan be-
beklerden binlercesi henüz aramızda yaşıyor. On-
ları birinci nesil kabul edersek, henüz 4-5 nesil
bir arada yaşamaktadır.
Bugünkü Türkiye bir mucizedir.
Böyle bir ülke, bir ulus, bir devlet yaratılama-
yabilirdi.
Eğer Atatürk adını alacak olan Mustafa Ke-
mal ve ona inanan arkadaşları ve kumandanlar,
kendilerine bir “vatan” edinme çabasına giriş-
meselerdi!
Ve bu arayışları sonuçsuz kalsaydı, örneğin 30
Ağustos zafer değil yenilgi olsaydı! O zaman, dün
bu köşede Doğan Kuban’ın Türkler üzerine se-
naryosu gerçekleşecekti.
Türkiye bir mucizedir dedim. Buna rastlantı-
lar da diyebilirsiniz. “Eğer”lerle, yol ayırımlarıy-
la, doğru kararlarla dolu bir serüven sonucu or-
taya çıkan bir ülkeyiz.
Özel yeteneklerle donatılmış evrensel bir liderin
varlığının, onun büyük iradesinin ve inanılmaz
inancının ürünü bir mucize.
Bir millet yaratılmaya çalışıldı. Atatürk’ün bü-
tün devrimleri buna yöneliktir.
Millet kolay, kendiliğinden oluşmuyor.
Millet için, dil, tarih, toprak gibi unsurlar yet-
mez. Bunlar, ortaçağda ve daha öncesinde de
yeryüzünde bulunuyordu.
Millet veya ulus, kapitalizmin bir ürünüdür. Sa-
nayi devrimi, kentleşme, burjuva demokratik dev-
rimleriyle temel hak ve özgürlükleri, cumhuriyet,
uluslaşmanın altyapısını oluşturdu.
Ama bunlar da yetmedi: Bir ekonomik birlik
ve ekonomik zenginlik, yukarıda saydığımız
millet olma unsurlarının harcını oluşturdu!
Mustafa Kemal bu nedenle ekonomik kuruluş
başarılamazsa, Kurtuluş’un tam gerçekleşme-
yeceği düşüncesindeydi!
Uzun bir süredir yaşadıklarımıza baktığımız-
da, aslında uluslaşmanın eksik kaldığını söyle-
yebiliriz.
Ülkemizde Sevr’in savunucularının varlığına;
Kurtuluş Savaşı’na ve kuruluş çalışmalarına
saldıranların “fikri çeşitlilik ve demokrasi” gibi zır-
va gerekçelerle baş köşelerde ağırlanmalarına;
Türkiye üzerine dış hesapların özellikle yaratılan
tarihi anlarda ortaya çıkmasına bakılacak olur-
sa...
... Türkiye uluslaşmayı ve kuruluş aşamasını
başaramamıştır!
Şüphesiz, 30 Ağustos zaferi kazanılmış ancak
uluslaşma sürecine aykırı düşünceler, gruplar,
eylemler, zayıf da olsa hep var olagelmiştir.
Bugünse bu düşüncelerin güçlü siyasi söy-
lemlere kavuşmasını, dahası iktidar veya yer yer
iktidar bile olabilmesini nasıl açıklayabiliriz?
Ancak uluslaşmanın kesintiye uğraması ile.
Uluslaşma derken, Kürtlerin de bu ulusun bir
parçası olarak bu ülkeye, bu devlete, geçmişe
sahiplenmesini de katıyorum.
Osmanlılık özentili, din devleti özentili, özde
Kurtuluş Savaşı ve Atatürk düşmanı, dini refa-
ransları çok güçlü siyasal akımın bugün belirle-
yici duruma yükselebilmesini nasıl açıklayabili-
riz?
Uluslaşmada, “ekonomik zafer”in eksik kal-
masıyla.
Zenginlik yaratılabilseydi, Türkiye için bir ara-
da ve çağdaş yaşamanın adı olurdu.
Ne etnik ne de dini ayrımcılık, ülkenin kade-
rini belirleyebilecek bir güce ulaşabilirdi.
Ve büyük güçlerin Türkiye üzerine plan prog-
ram ve baskıları bir sonuç vermezdi.
Var oluşumuzu Büyük Zafer’e borçluyuz.
Hepsine, sonsuz minnet borcumuz var.
Türk Silahlı Kuvvetleri “Güçlü Ordu- Güçlü Tür-
kiye” sloganıyla Büyük Zaferi kutluyor.
Bu genel doğrudur. Bunu mümkün kılacak
olansa, sürekli dış kaynak girdilerine muhtaç ol-
mayan, kendi yaratıcı gücünü harekete geçire-
bilmiş, ekonomide başarmış bir Türkiye olduğunu
hepimiz biliyoruz.
Buna ne kadar yakınız veya uzağız?.. İşte or-
ta vadede bütün mesele de budur.
obursali@cumhuriyet.com.tr
CHP lideri Baykal törenleri eşiyle izledi, Bakan Özak İstiklal Marşõ’nõ eli cebinde okudu
İlklerin Zafer BayramõANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 30
Ağustos Zafer Bayramõ ve Türk Silahlõ Kuv-
vetleri (TSK) Günü’nün kutlamalarõnda ger-
çekleştirilen ilkler ön plana çõktõ. TSK, kut-
lamalarda her kademedeki personelinin tem-
sil edilmesine ve yalnõzca tören birliklerinin
değil, belli başlõ her birlikten temsilcilerin yer
almasõna özen gösterdi.
Kutlamalarda ön plana çõkan notlar şöyle:
Kutlama ve törenlere pek katõlmama-
sõyla bilinen Ana muhalefet partisi CHP’nin
lideri Deniz Baykal, Atatürk Kültür Merke-
zi’ndeki (AKM) törenlere, basõnõn önüne
çõkmayan eşi Olcay Baykal ile geldi. Bir ara
törenlere eşiyle katõlmayan Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, Baykal’õn eşi Olcay Bay-
kal ile sohbet etti.
TSK’nin kutlamalardaki yeni yaklaşõ-
mõnõn ipuçlarõ dün gerçekleştirilen törenlere
yansõdõ. Önceki kutlamalara ağõrlõkla tören bir-
likleri katõlõrdõ. Bu kutlamalarda TSK’nin gö-
rev alanlarõnõ yansõtan birlikler yer aldõ. Kõb-
rõs’ta görev yapan Türk birliklerini temsilen
bir piyade taburu, bölücü terörle mücadele
eden birliklerden temsilci olarak Kayseri
Hava İndirme Komando Tugayõ ve Güney-
doğu’dan gelen iç güvenlik birlikleri geçit tö-
reninde yer aldõ.
Son dönemde TSK’nin başta Afganis-
tan olmak üzere yurtdõşõnda aldõğõ görevle-
re yoğun olarak katõlan Ankara Mamak’ta ko-
nuşlu 28. Mekanize Piyade Tugayõ da tören-
lere katõldõ. Geçit töreninde yer alan birlikler
hem TSK’nin tarihini vurguluyor hem de fii-
li olarak yürüttüğü görev alanlarõnõ temsil edi-
yordu.
Törene katõlan personelin kademeleri-
ne de özen gösterildi. Her kuvvetten ve Jan-
darma Genel Komutanlõğõ’ndan katõlõmlar
sağlanõrken, rütbe konusunda da subay, ye-
dek subay, astsubay ve uzman erbaşlarõn ka-
tõlõmõ sağlandõ. Ayrõca TSK’deki görevleriyle
son dönemde ön plana çõkan kadõnlar bu tö-
rende farklõ şekilde kendini gösterdi. Törene
katõlan Kara Harp Okulu Subay Taburu’nun
flamasõnõ, birliğin önünde bir kadõn subay ta-
şõdõ.
TSK’de üstün başarõ gösteren birlikle-
re verilen sancaklar da bu törenlerde alan-
lardaydõ. Bir birliğin “namusu, şan, şeref
timsali” olarak bilinen sancaklardan 50’si An-
kara’da, 10’u ise yurdun değişik yörelerindeki
kutlamalarda halkõn önüne çõktõ.
AKM’deki kutlamalarda bir ilk de Ge-
nelkurmay Başkanõ Başbuğ’dan geldi. Daha
önce Van ve Afyon ziyaretlerinde halkla soh-
bet eden, sokağa çõkarak halkõn arasõna karõşan
Başbuğ, törenlerin sona ermesinin ardõndan
beklenmedik bir şekilde halkõn bulunduğu tri-
büne yöneldi. Başbuğ, halktan yoğun ilgi gör-
dü, alkõş aldõ.
Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün gel-
mesiyle tören başladõ ve İstiklal Marşõ okun-
du. İstiklal Marşõ’na protokol tribünündeki
herkes ayakta eşlik etti. Ancak Devlet Bakanõ
Faruk Özak’õn İstiklal Marşõ’nõ sağ eli ce-
ketinin cebinde söylediği gözlendi.
Bu yõlki Zafer Bayramõ kutlamalarõnõn
sloganõ “Güçlü Ordu, Güçlü Türkiye” ya-
zõsõ ile büyük kõrmõzõ harflerle yazõlõ olarak
tören alanõna yerleştirildi. Davetlilerin tri-
bününde ise “Ordumuz, Türk birliğinin,
Türk kudret ve kabiliyetinin, Türk va-
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 30
Ağustos Zafer Bayramõ ve Türk Silahlõ Kuv-
vetler Günü nedeniyle Genelkurmay Başkanõ
Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ’un verdiği re-
sepsiyona siyaset, iş dünyasõ ve sanatçõlardan
yoğun katõlõm oldu.
30 Ağustos Zafer Bayramõ ve TSK Günü re-
sepsiyonu dün Ankara’daki Merkez Ordu-
evi’nde gerçekleştirildi. Resepsiyonda verilmesi
planlanan konser, 4 askerin şehit olmasõ ne-
deniyle iptal edildi. Faruk Saraç’õn Ata-
türk’ün giydiği kõyafetlerinden oluşan defile-
si ise belgesel eşliğinde sunuldu. Devletin zir-
vesinin resepsiyona tam kadro katõldõğõ göz-
lendi. Resepsiyona davetiye gönderilen iş
dünyasõ, siyaset ve sanat çevresinden de çok sa-
yõda kişi katõldõ. Ergenekon kapsamõnda gözal-
tõna alõnan emekli generallerden Tuncer Kı-
lınç ve ATO Başkanõ Sinan Aygün de resep-
siyonda yer aldõ. Sinan Aygün, resepsiyona ka-
tõlan Anayasa Mahkemesi Başkanõ Haşim
Kılıç’la bir süre sohbet etti.
Erdoğan: Ne olmuş gerçekten?
Başbakan Erdoğan, resepsiyonda bir gaze-
tecinin, “açılım sürecinde 4 tane şehit, ne ya-
pılması gerekiyor?” sorusu üzerine Erdoğan,
“Ben insan olarak olaya baktığımda demok-
ratik açılım sürecini baltalamaya çalışan, en-
gellemeye çalışan bir girişim olarak değer-
lendiriyorum. Tabii şu anda milli birlik
projesi kapsamında demokratik açılım de-
vam ediyor. Bunların en önemli yanı olan te-
rör sorunu ile mücadele kararlılıkla de-
vam ediyor, devam edecek” yanõtõnõ verdi.
“Demokratik açılım projesinin bir kardeş-
lik projesi” olduğunu öne süren Erdoğan,
“Bunu engellemeye çalışan mihraklara kar-
şın, bizim durmamız mümkün değil. Bu-
günkü olayın nasıl olup olmadığının da bir
neticesini de almamız lazım. Bunu da inşal-
lah yetkililerden alacağız. Ne olmuş ger-
çekten” dedi. New York Times gazetesinin IMF
ile ekonomik değerlendirmeleri nedeniyle
“dalga geçmeye” başladõğõnõn anõmsatõlmasõ
üzerine Erdoğan, “daha çok dalga geçerler”
karşõlõğõnõ verdi. CHP Genel Başkanõ Deniz
Baykal, Başbakan Erdoğan’õ, randevu verme
konusunda reddetmek istemediğini ancak Tür-
kiye’ye zarar verecek bir konuyu kabul ede-
meyeceğini dile getirdi. MHP lideri Devlet Bah-
çeli ise Kürt açõlõmõna ilişkin tavõrlarõnõn seçimle
ilişkilendirilmesinin “seviyesizlik” olduğunu
söyledi. Bahçeli, İçişleri Bakanõ Beşir Atalay’õn
bugün yapacağõ basõn toplantõsõyla ilgili olarak
da “Sürecin dışında olduğumuz için yarın
(bugün) Atalay’ın söyleyeceklerini merak et-
miyorum” diye konuştu.
Resepsiyona katõlan Yargõtay Başkanõ Hasan
Gerçeker, HSYK’nin yapõsõnõ değiştirmeyi ön-
gören yargõ reformuna ilişkin sorularõ yanõtla-
dõ. Gerçeker, “HSYK’nin yapısının değişti-
rilmesi yargı bağımsızlığına aykırıdır” de-
ğerlendirmesini yaptõ.
Zafer Bayramõ kutlamalarõnda “rutinin dõşõna çõkma, halkõ kutlamalara daha
çok katma” çabasõ gözlendi. Bu kapsamda Ankara’da gerçekleştirilen
törenlerdeki etkinlikler hem içerik hem de görüntü olarak ilklerle doluydu.
Genelkurmay Başkanõ Orgeneral Başbuğ’un verdiği resepsiyona devletin zirvesi tam kadro katõldõ
Resepsiyona şehit gölgesi
tanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesidir”
yazõlõ pankart asõldõ.
Törenleri TRT adõna izleyen kamera-
man Fatma Betül Gürtekin’in sõcağa karşõ
saçlarõnõ “bone” benzeri bir bere ile örttüğü
gözlendi.
Kutlamalar kapsamõnda Cumhurbaşkan-
lõğõ Muhafõz Alay Komutanlõğõ’na bağlõ askerler
Ankara’da yürüyüş gerçekleştirdi. TRT Anka-
ra Radyosu’nun önünde saat 15.00’te başlayan
yürüyüşe subay ve astsubay dahil toplam 350
personel katõldõ. Yürüyüş boyunca alay bandosu,
10. Yõl, Muhafõz Alayõ ve Sakarya marşlarõnõ
çalarken askerler eşlik etti. Marş aralarõnda as-
kerler, “Vatan sana canım feda” ve “Her şey
vatan için” diye yürüyüş kararõ saydõlar. Yü-
rüyüş sõrasõnda yol kenarlarõndaki yurttaşlar as-
kerlere sevgi gösterisinde bulundu. Bir grup
yurttaş, “Türkiye laiktir laik kalacak”, “Şe-
hitler ölmez vatan bölünmez”, “Bu can senin
Türkiye” diye slogan attõ. Yürüyüş güzergâhõ
üzerinde çok sayõda çocuk Türk bayrağõ salla-
yarak askerleri selamladõ. Bazõ yurttaşlar ise yü-
rüyüş yapan askerlere çiçekler attõ.
BAKAN ATALAY’IN BASIN TOPLANTISI BUGÜN KURUM KAPATILDI, İŞÇİLER MÜSTAHDEM OLDU
Köy Hizmetleri’nde kıyım
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Başbakan Recep Tayyip Erdo-
ğan’õn 2002 genel seçimleri öncesi
seçim meydanlarõnda “Köy Hizmet-
leri’ni kapatacağız” savõnõn yaşama
geçirilmesinin ardõndan binlerce işçi
mağdur oldu. 2005’te İl Özel İdarele-
ri Genel Sekreterliği’ne devredilen
Köy Hizmetleri Genel Müdürlü-
ğü’nün (KHGM) 29 bin işçisi, köyler
yerine ilçelere gönderilerek uzmanlõk
alanlarõ dõşõndaki işlerde çalõştõrõlma-
ya başlandõ. Bununla da yetinmeyen
hükümet, bazõ vasõflõ işçilerin Milli
Eğitim Bakanlõğõ’na bağlõ okullarda
“müstahdem” olarak görev yapmasõ-
na karar verdi.
YSE, Toprak-Su ve Toprak-İskân
kuruluşlarõnõn birleştirilmesi ile
1984’te kurulan KHGM, 2005 Şu-
bat’õnda “Zarar ediyor” gerekçesiy-
le tüm personel görev, yetki, makine,
teçhizat ile birlikte İl Özel İdareleri
Genel Sekreterliği’ne devredildi. Tür-
kiye genelinde birçok hizmet sunan
yaklaşõk 29 bin vasõflõ işçi, köylerden
ilçelere gönderilerek uzmanlõk alanla-
rõ dõşõndaki işlerle görevlendirildi.
Bunun yanõ sõra bazõ illerde, yõllarca
köy yollarõna ve sondaj çalõşmalarõna
hizmet vermiş yüzlerce dozer, grey-
der ve kepçe operatörü okullarda elle-
rine süpürge ve paspas verilerek
“müstahdem” olarak görevlendirildi.
Köy Hizmetleri araçlarõnõn satõlmasõ
ve hizmetlerin taşeronlara devredile-
rek satõlan araçlarõn tekrar kiralanma-
sõ da uygulamanõn mantõğõnõ ortaya
koymaya yetiyor.
Yol-İş Sendikasõ Genel Başkanõ
Ramazan Ağar, Köy Hizmetleri’nin
geçmişte yanlõş tanõtõldõğõna dikkat
çekerek, “Kurum, ‘Gereksiz işçi ça-
lõştõrõlarak zarar ediliyor’ ve ‘İşe git-
meden para kazanõlõyor’ gerekçele-
riyle kapatıldı” dedi. KHGM’nin
çalõşma tempolarõnõn gayet iyi gittiği
bir dönemde kapatõlmasõna tepki gös-
teren Ağar, “Emeklilik yaşını bu ik-
tidar 65’e çıkardı ama nedense bi-
zim 50 yaşındaki işçimizi emeklili-
ğe zorluyor” diye konuştu. Eski
KHGM Diyarbakõr çalõşanõ ve 3.5
yõldõr bir ilköğretim okulunda müs-
tahdem olarak görev yapan Mehmet
Mehdi Güvener, ortada ciddi bir rant
olduğunu belirterek “Burada 3 yıl
önce aylığı 12 bin TL’ye bir grey-
der kiralandı. Yılda 144 bin TL
ediyor. Greyderi satın almak ister-
seniz fiyatı 60 bin TL” dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - İktidar ve muhalefet partileri
arasõnda Kürt açõlõmõ nedeniyle kar-
şõlõklõ eleştiriler sürerken; Kürt açõ-
lõmõnda kritik bir haftaya giriliyor.
Dün Başbakan Recep Tayyip Er-
doğan ile görüşen İçişleri Bakanõ
Beşir Atalay, bugün bir basõn top-
lantõsõ düzenleyerek açõlõmla ilgili
olarak yaptõğõ görüşmeler ve bun-
dan sonraki süreçle ilgili açõklama-
lar yapacak. Demokratik Toplum
Partisi (DTP), 1 Eylül Dünya Barõş
Günü nedeniyle Diyarbakõr’da mi-
ting gerçekleştirecek.
Kürt açõlõmõnda kritik bir döne-
mece giriliyor. İçişleri Bakanõ Be-
şir Atalay, bugüne kadar yapõlan
çalõşmalar ve bundan sonra hükü-
metin süreci nasõl yöneteceğiyle
ilgili bir basõn toplantõsõ düzenle-
yecek. Başbakan Erdoğan ile dün
Başbakanlõk merkez binada 1 saat
15 dakika süren bir görüşme ya-
pan Atalay, bugün de yaptõğõ gö-
rüşmelerle ilgili bilgi verecek ve
siyasi partilere yeniden “katkıda
bulunun” çağrõsõnda bulunacak.
Atalay’õn kõsa ve orta vadede bun-
dan sonra yapõlacak çalõşmalarla
ilgili olarak da bilgi vermesi bek-
leniyor. DTP, Diyarbakõr’da 1 Ey-
lül Dünya Barõş Gü-
nü’nde miting düzen-
leyecek. DTP’nin aynõ gün
Terör örgütü PKK lideri
Abdullah Öcalan’õn yol
haritasõnõ açõklayabilece-
ği belirtiliyor. DTP, ben-
zer bir mitingi de 3 Ey-
lül’de Van’da gerçekleşti-
recek. DTP Genel Başkanõ
Ahmet Türk, “1 Eylül’de
meydanlarda olacağız ve
taleplerimizi dile getirece-
ğiz. 1 Eylül’ü, Dünya Barış
Günü’nü çok önemli görü-
yoruz. Diyarbakır’daki
miting halkımızın
barış sesi olacak-
tır. Kanın
durmasını is-
temek için
önemli bir
gündür.
Halkımızın
barış çaba-
larına des-
tek verece-
ğine inanı-
yorum”
diye
konuş-
tu.
‘Açılımda’ kritik hafta
Yaklaşık 4 bin kişinin katıldığı resepsi-
yonda verilmesi planlanan konser, 4
askerin şehit olması nedeniyle iptal
edildi. (Fotoğraflar: NECATİ SAVAŞ)