Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
si hiçbir ülkede bu denli söz özgürlüğüne, bu den-
li düşünce özgürlüğüne rastlanamaz!
İdamdan kıl payı kurtulan, binlerce insanın ka-
nını akıtan, müebbetle cezalandırılan Öcalan
adındaki terörist acaba Kürt sorununa nasıl bir çö-
züm yumurtlayacak diye ağzının içine bakılıyor.
Yalnız hükümet değil… “öteki medya” dediği-
miz kuruluşlarda, yatağa Öcalan ne diyecek, ne
buyuracak diye giriyor. Sabahları ya avukatların-
dan ya da internet kanalı diye açıkladığı dayat-
maları… işte terörist başı da federal devlete
karşı… diye neredeyse zafer naraları atıyorlar.
Oysa Öcalan adındaki hükümlünün çözüm
modeli diye öne sürdüğü formül; evet devlet ola-
cakmış ama “bir tarafta da Kürt ulusu olacak, dev-
let Kürtlerin demokratik ulus olma hakkını tanıya-
cak” diyor.
Öyle bir cumhuriyet ki… ülkeye yeni bir düzen
getirmeye girişiyor; -şimdilik- dolaylı yoldan iki
ulustan kurulu, Kürtlere “ulus olma hakkını kabul
edecek” bir cumhuriyet öneriyor.
Misyon sahibi bir Türk gazetecisi aracılığıyla,
Öcalan’dan önce terör örgütünün dayatmalarını
açıklayan Murat Karayılan adındaki dağdaki
terörist; bu kez Fransız Le Monde gazetesine ver-
diği demeçte bir adım daha ileri gitti: “Türkiye biz-
den özür dilesin!” diyor.
İmralı’daki Kürt ulusunun devlete ortak olma-
sını, dağdaki ortağı ise devletin özür dilemesini is-
tiyor.
Meydanı boş buldular: İyice azıttılar!
Ayrışmaya, bölünmeye açılan yolda önlerine çı-
kan bir iki engeli bertaraf etmek için her türlü ola-
nağı kullanıyorlar.
Birinci engel MHP. İkinci engel CHP ve hükü-
metin etkisini fazla önemsemediği sonuncu en-
gel ise şehit aileleri.
MHP, açılıma ilk günden beri sert.
Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin kimi parti kon-
grelerindeki konuşmalar, yenir yutulur cinsten ko-
nuşmalar değil.
Türkücü kimliği ile aydın sınıfının önünde yer alan
ya da siyasete hasbel kader girmiş, üstelik CHP
gibi bir partiden nasılsa milletvekili olmuş kimileri
ise; ana muhalefet partisini içeriği bilinmeyen Kürt
açılımına destek vermeye zorluyor.
CHP, Bahçeli kadar sert görünmemeye çaba
gösteriyor. Soruna “demokratik hakları genişleterek
çözüm bulunmasına karşı değil”; ancak kimi ko-
şullarla…
Baykal “ayrışma, bölünme, Kürtçe eğitim gibi
kabul edilemez” koşullar olmazsa… Üniter dev-
let, anayasanın değiştirilemeyecek maddelerinde
sağlam güvence alabilirse… RTE ile görüşebile-
cek!
Ama Sayın Baykal; düne kadar hükümetin gi-
rişimlerine büyük umut bağlayan Demokratik
Toplum (Kürt) Partisi’nin Grup Başkanvekili De-
mirtaş bile artık; “Başbakan’ın yakın bir dönem
öncesine kadarki konuşması farklı, şimdiki ko-
nuşması farklı” diyor.
Bu, şu demek! Aman dikkat Baykal: RTE bugün
söylediklerini yarın değiştirebilir.
Devlet Bahçeli’nin MHP Erzurum İl Kongresi’nde
yaptığı bir benzetmenin yarınlarda temel bir söy-
lem olmayacağını kim güvence verebilir?
Şöyle diyordu Bahçeli: “Erzurum Kongresi ya-
pılırken İstanbul’da Damat Ferit sadrazamdı.
Damat Ferit’in İçişleri Bakanı Adil Bey, milli da-
vayı engellemekle meşguldü.
MHP Kongresi yapılırken Ankara’da Başbakan
RTE.
90 yıl sonra bugün RTE’nin İçişleri Bakanı Be-
şir Bey, milli birliği baltalamak için Başbakan’dan
aldığı talimatı yerine getiriyor.”
Bu ülke AKP yönetiminde öylesine özgürdür ki…
RTE’nin Büyükada’ya gelişinden önce MHP İlçe
Başkanlığı tarafından astırılan ve Mevlana’nın söz-
lerinin bulunduğu afiş… apar topar kaldırıldı. Afi-
şin bir bölümünde şunlar yazılıydı:
“Kör cehalet çirkefleştirir adamı. Suskunluğum
asaletimdendir. Her lafa verecek bir cevabım var
lakin bir lafa bakarım laf mı diye. Bir de söyleye-
ne bakarım laf mı diye.”
Ne var bu sözlerde alınacak?
Adını yazmaya gerek yok; kimilerini ya da biri-
ni özetleyen bu sözler yaşadığımız gerçekleri özet-
lemiyor mu?
SAYFA 18 AĞUSTOS 2009 SALICUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
İstanbul PB 20
Edirne B 33
Kocaeli PB 30
Çanakkale B 30
İzmir A 33
Manisa B 35
Aydın A 38
Denizli PB 37
Zonguldak PB 26
Sinop PB 28
Samsun B 29
Trabzon Y 27
Giresun Y 28
Ankara PB 32
Eskişehir B 30
Konya B 29
Sıvas PB 29
Antalya B 31
Adana PB 34
Mersin B 33
Diyarbakır A 39
Şanlıurfa A 40
Mardin A 37
Siirt A 39
Hakkâri B 29
Van PB 28
Kars Y 27
Oslo Y 19
Helsinki Y 19
Stockholm Y 21
Londra PB 23
Amsterdam Y 21
Brüksel Y 23
Paris PB 27
Bonn PB 26
Münih PB 26
Berlin Y 26
Budapeşte PB 32
Madrid PB 37
Viyana Y 31
Belgrad PB 28
Sofya PB 28
Roma B 30
Atina B 32
Zürih Y 29
Moskova Y 24
Aşkabat B 36
Astana B 27
Taşkent B 33
Bakû B 27
Bişkek B 33
Tiflis Y 27
Kahire B 32
Şam B 38
Ülkemizin kuzey ve
iç kesimleri parça-
lı bulutlu, Doğu Ka-
radeniz kıyıları ile
Ordu, Artvin, Kars
ve Ardahan çevre-
leri aralıklı sağanak
ve gökgürültülü sa-
ğanak diğer yerler
az bulutlu ve açık
geçecek.
1. KOŞU: F: Surlarõn (4), P: Kõrõmboy (3), PP:
Eladeniz (2), S: Lepto (1).
2. KOŞU: F: Güneşbey (4), P: Elvira (11), PP:
Asaletim Yeter (9), S: Meriçbey (5).
3. KOŞU: F: Demirkaya (4), P: Kandezi (11),
PP: Yalman (8), S: Baytok (2).
4. KOŞU: F: Gülüm Fedai (6), P: Edasoylu (10),
PP: Kaynaklõgüzeli (3), S: Siverek Yõldõzõ (1).
5. KOŞU: F: Polatalp (7), P: Cumcumkõzõ (10),
PP: Sonefendi (9), S: Saitev (8).
6. KOŞU: F: Negresco (4), P: Wazdano (7), PP:
Mentor (1), S: Cemboy (6).
7. KOŞU: F: Büyük Ramses (3), P: Paparazzi
(4), PP: Bir Güzel (7), S: Coşkunprenses (1).
8. KOŞU: F: Deep Girl (8), P: Speed Master (6),
PP: İşportacõ (2), S: Clapton (4).
9.
K O Ş U :
F: Du-
manlõ (4),
P: Arpak
(3), PP:
Fatmacan
(2), S: Er-
kardeş (5).
ALTILI GANYAN
6 7 4 3 8 4
10 10 6 3
3 9 2 2
1 8 4 5
4/9 4 11
7/8 3/11
Belge bakanlığı yalanlıyor
Adalet Bakanlõğõ, Cihaner’e yönelik soruşturmanõn başka nedenlerle açõldõğõnõ açõkladõ
ancak soruşturma belgesinde İsmailağa cemaatine ilişkin sorularõn yer almasõ dikkat çekti
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Erzurum Başsavcõlõğõ,
İsmailağa cemaatine yönelik ara-
larõnda tanõnmõş isimlerin de bu-
lunduğu gözaltõ kararlarõnõn uy-
gulanmamasõnõ değerlendirirken
önemli olanõn “nedenli-neden-
siz” gözaltõ işlemi yapõlmamasõ
olduğunu savundu.
Başsavcõlõk ömür boyu hapis is-
temiyle dava açtõğõ tüm sanõkla-
rõn tutuksuz olmasõna ise yanõt
vermedi. Adalet Bakanlõğõ da ce-
maat soruşturmasõnõ başlatan Er-
zincan Başsavcõsõ İlhan Cihaner
hakkõnda soruşturma yapõldõğõnõ
doğruladõ. İsmailağa cemaatine
yönelik soruşturmadaki ilginç
olaylarla ilgili haberlerimiz üze-
rine Erzurum Başsavcõlõğõ bir
açõklama yaptõ. Açõklamada, Er-
zurum Başsavcõlõğõ’nõn Erzincan
Valiliği’ne gönderdiği talimat ya-
zõsõnõn tamamõnõn gazetede kul-
lanõlmamasõnõn tarafsõzlõkla bağ-
daşmadõğõ savunuldu. Kupür ola-
rak belgenin habere konu olan
“önemli bölümüne” gazetede
yer verilmesini kötü niyetli olarak
nitelendiren başsavcõlõğõn, “Ya-
zımızın kopyala-kes-yapıştır
mantığı ile kırpılarak verilmek
suretiyle tarafsız gazeteciliğinizi
ne ölçüde icra ettiğinizi tüm
Türkiye’ye göstermiş bulun-
maktasınız” değerlendirmesi dik-
kat çekti.
Karar niye uygulanmadı?
Açõklamada, aralarõnda İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanõ
Kadir Topbaş, Yeni Şafak’õn
sahibi Ahmet Albayrak, ce-
maatin lideri Mahmut Ustaos-
manoğlu, kamuoyunda Cüppeli
Ahmet Hoca olarak bilenen Ah-
met Mahmut Ünlü, işadamõ
Mehmet Çelik ve cemaat lideri-
nin halefi olduğu savlanan Metin
Balkanoğlu’nun da bulunduğu
kişiler hakkõnda çõkarõlan gözal-
tõ kararlarõnõn neden uygulanma-
dõğõna açõklõk getirilmedi.
Dosyaya ne oldu?
Erzurum Başsavcõlõğõ, gözal-
tõna almama kararõ için “Bir
Cumhuriyet savcısının görevi
nedenli-nedensiz şekilde kişile-
re yönelik gözaltı işlemi yap-
ması değildir ” gerekçesini gös-
terdi. Başsavcõlõk, bu kişilerle il-
gili ek takipsizlik kararõ verilip ve-
rilmediği, dosyadaki konumlarõ-
nõn şu anda ne olduğu konusunu
ise hiç değerlendirmedi. Erzu-
rum Başsavcõlõğõ’nõn çarpõtõldõğõnõ
savunduğu, Erzincan savcõlõğõ-
nõn yetkisini kaldõrdõğõna ilişkin
bildirim, resmi yazõya şöyle yan-
sõmõştõ: “Gerek emniyetin ve
gerekse jandarmanın CMK’nin
250. maddesi kapsamındaki
suçlar bakımından sadece Er-
zurum Özel Yetkili Cumhuriyet
Başsavcılığı’mızca talimat ve-
rileceğinden, bir başka ifade
ile yerel Cumhuriyet başsavcı-
lığının (Erzincan) bu tür suçlar
bakımından yetkisinin tarafı-
mızdan kaldırılması nedeniyle
kolluğa yerel (Erzincan) Cum-
huriyet başsavcılığınca verilen
talimatın hukuki dayanağının
Baştarafı Arka Sayfada
Ortada çok can sõkõcõ bir durum var. Sanõrõm
bu işten ne Kültür Bakanlõğõ ne Sanat Kültür ve
Turizm Emekçileri Sendikasõ ne de 2010 Yü-
rütme Kurulu memnundur. Sonuçta onarõm
için ayrõlan önemli bir miktar para var ve ona-
rõm yapõlamõyor. Gelinen durum biz yurttaşla-
rõ da ilgilendiriyor, daha doğrusu en çok bizi il-
gilendiriyor. Kamunun bu iş için ayrõlmõş parasõ
resmen atõl durumda ve bizler neredeyse bir bu-
çuk yõla yakõn bir zamandõr opera ve bale için
tek doğru dürüst mekânõmõz olan AKM’den yok-
sunuz.
Ben kişisel olarak, bu ülkeyi hep çok zengin
ama beceriksiz eski zaman ailelerine benzetirim.
Her şey vardõr, han, hamam ama çok başlõlõk ve
iletişimsizlik ağõr bastõğõndan işler yürümez. Her-
kes çõrpõnõp durur ve zamanlar geçer.
Şimdi İstanbul 2010 Kültür Başkenti Ajansõ,
Sanat Kültür ve Turizm Emekçileri Sendikasõ ve
Kültür Bakanlõğõ yetkililerine bir görev düşüyor.
Bir araya gelmek ve nerelerde bir iletişim hatasõ
olduğunu bulmak ve bir an önce AKM’nin ona-
rõmõna başlamak.
Örneğin kültür sanat ve turizm emekçilerinin
açtõğõ davada bilirkişiler binanõn ön cephesindeki
değişikliklere itiraz etmişler, ayrõca binanõn dõş
cephesine eklenecek ayrõ bir merdivenle çõkõlacak
lokantanõn yapõmõna karşõ çõkmõşlar; içeride,
özellikle de fuayelerde yapõlmasõ planlanan
değişiklikler binanõn gücünü azaltacak demiş-
ler, boya ve terzi atölyelerinin binadan çõkarõl-
masõna itiraz etmişler. Ancak 2010 Ajansõ ise bu
projenin verilen ilk proje olduğunu ve daha son-
ra projenin çeşitli uzman uyarõlarõ dikkate alõ-
narak yeniden düzeltildiğini söylüyorlar.
Bu düzeltilmiş projelerden mahkemenin ha-
beri yok. Şimdilerde işleri çabuklaştõrmak için,
9. İdare Mahkemesi’nin kararõna itirazõn Kültür
Bakanlõğõ tarafõndan hemen yapõlmasõ ve de-
ğiştirilen proje üzerinden yeni ve alõşõlmõşõn dõ-
şõnda çok hõzlõ bir değerlendirme yapõlõp işe baş-
lanmasõ gerekiyor.
12 Mart döneminde küçücük bir kõzken yak-
tõğõm iddiasõyla içeri alõndõğõm bir bina için yõl-
lar sonra “Ne olur bir an önce onarın” diye
feryat eden bir yazõ yazacağõm hiç aklõma gel-
mezdi. Ama artõk tarih olmuş bu binada gü-
zelim arya seslerini değil, farelerin ayak ses-
lerini duymak canõmõ sõkõyor. Farelere dur de-
mek bu kadar zor mu?
Uyan Ey AKM!
/
IŞIL ÖZGENTÜRK isilozgenturk gmail.com
bulunmadığından gereğine te-
vessül edilmemesine emniyet
ve jandarmanın hassasiyetle
uyması konusunda destekleri-
nizi bekler...”
‘Soruşturma sürüyor’
Adalet Bakanlõğõ da yaptõğõ
yazõlõ açõklama ile İsmailağa ce-
maatine yönelik soruşturmayõ
başlatan Erzincan Başsavcõsõ İl-
han Cihaner hakkõnda soruşturma
başlatõldõğõnõ doğruladõ. Cihaner
hakkõndaki soruşturmanõn halen
sürdüğünü açõklayan bakanlõk,
soruşturma raporunun bakanlõğa
ulaşmadõğõnõ bildirdi. Bakanlõk,
Cihaner hakkõndaki soruşturma-
nõn İsmailağa cemaati soruştur-
masõ nedeniyle başlatõlmadõğõnõ
savundu. Adalet Bakanlõğõ mü-
fettişlerinin 18 Haziran 2009 ta-
rihli soruşturma belgesinde, ko-
nunun İsmailağa cemaati hak-
kõndaki soruşturma olduğu açõk-
ça görülüyor. Belgede, Başsavcõ
Cihaner’in yanõtlamasõ istenen
konu “İsmailağa cemaati men-
subu olduğu anlaşılan şüpheli-
lerin hangi suç örgütünü kurup
üye oldukları, amaçlarının ne
olduğu... İsmailağa cemaatin-
den başka aynı şekilde faaliyet
gösteren grup/tarikat/cema-
at/örgüt yapılanmaları olduğu
şüphesinin doğduğundan ba-
hisle bir kısım suçların işlenip
işlenmediğinin araştırılmasını
talep ettiğiniz yazıda bahsetti-
ğiniz şüphe ve soruşturmayı
gerektiren delillerin neler ol-
duğu...” diye yer almõştõ.
Belçika’da cezaevi protestosu
BRÜKSEL (AA) - Belçi-
ka’daki Jamioulx hapishane-
sinde 8 Ağustos’ta gardiyanla-
rõn müdahalesi sonucu yaşamõnõ
yitiren Mikail Tekin’in (31)
ölümü, Türk ve Belçikalõlardan
oluşan grup tarafõndan protes-
to edildi.
Charleroi’da toplanan göste-
riciler, Tekin’in fotoğraflarõyla
birlikte çeşitli pankartlar taşõ-
yarak sloganlar attõ. Protesto
gösterisine katõlanlar, haberle-
rinde “Geceyarısı Ekspresi”
filmine atõfta bulunarak, ko-
nuyu saptõrma girişiminde bu-
lunan Belçika basõnõnõ eleştire-
rek, “Jamioulx Ekspresi” pan-
kartlarõ taşõdõ. Gösteriye katõ-
lanlar arasõnda, aynõ hapisha-
nede, 18 ay önce hayatõnõ kay-
beden Olivier Adnet (31) isim-
li tutuklunun annesi Dorice
Meirsschaut de bulundu. Mi-
kail Tekin’in babasõ İlhami
Tekin, polislerle görüştüğünü,
ölümün şiddetten kaynaklandõ-
ğõnõn polis tarafõndan da kabul
edildiğini, Mikail’in önce 3
gardiyan tarafõndan dövüldü-
ğünü, bunlara daha sonra 10
gardiyanõn daha katõldõğõnõ be-
lirtti. Tekin, Belçika basõnõnõn
olayõ örtbas ettiğini, hapisha-
nelerde isyan çõkmasõndan kor-
kulduğunu söyledi.
hayal
ürünü’ELÇİN POYRAZLAR
WASHINGTON - ABD’nin önde gelen
üniversitelerinden Johns Hopkins’e bağlõ
Orta Asya-Kafkasya Enstitüsü ve İpek Yolu
Çalõşmalarõ Programõ için Ergenekon dava-
sõna ait geniş kapsamlõ bir rapor hazõrlandõ.
İngiliz gazeteci Gareth Jenkins’in kaleme
aldõğõ “Gerçekle fantezi arasında: Türki-
ye’nin Ergenekon Soruşturması” başlõklõ
83 sayfalõk raporda iddianamelerde savu-
nulduğu gibi Ergenekon isimli bir örgütün
var olduğuna yönelik hiçbir kanõtõn olmadõ-
ğõ ancak AKP yandaşlarõ ve İslamcõ kamp-
taki komplo teorisyenleri için bu “kurgu-
nun görmezden gelinemeyecek kadar el-
verişli” olduğu değerlendirmesi yer aldõ.
ABD’de Ergenekon soruşturmasõna yöne-
lik olarak hazõrlanan en kapsamlõ rapor ol-
ma özelliği taşõyan belgede, tutuklananlarõn
çoğunun AKP karşõtlõğõ dõşõnda ortak nokta-
larõnõn bulunmadõğõ yer aldõ. Gazetemizin
imtiyaz sahibi ve başyazarõ İlhan Selçuk ve
Ankara Temsilcimiz Mustafa Balbay’a yö-
nelik geniş yer verilen raporda Selçuk’un İs-
lamcõlarõ suçlamak için üye olduğu gizli ör-
güte kendi gazetesine bomba attõrdõğõ ve
sonra yazõsõnda İslamcõlarõ suçladõğõ yönün-
deki savlarõn “tümüyle mantıksız” olduğu
belirtildi. Raporda ikinci iddianamede Bal-
bay’õn üst düzey askerlerle görüşmelerine
yönelik notlarõnõn yer aldõğõ ve Balbay’õn bu
notlarõn çoğunun gerçek olduğunu kabul et-
tiği ancak bazõ yerlerde değişiklikler yapõl-
dõğõ ve yeni malzemelerin eklendiği yönün-
deki açõklamalarõna dikkat çekildi.
‘Asıl korku otoriter devlet’
Ergenekon örgütünün var olduğuna yöne-
lik kanõtlarõn “Açıkça güvenilmez, eski ga-
zeteci, sahtekâr ve fanteziler kuran Tun-
cay Güney’den gelmesinin de endişe verici
olduğu” ifade edildi. Soruşturmanõn
1990’larda “derin devlet”in iyi belgelen-
miş eylemlerinin üzerine gitmediğine işaret
edilen raporda “Asıl korku, Türkiye’de
çoğulcu bir demokrasiye doğru değil, oto-
riter tek parti devletine doğru atılan bü-
yük bir adım olduğu yönünde” denildi.
İddianamelerde atõfta bulunan tüm belgele-
rin gerçekte var olan değil farazi bir örgütü
tanõmladõğõnõn vurgulandõğõ raporda “İlginç
olan, iddianame büyük ve muazzam güç-
lü olarak resmettiği bu örgütün nasıl fi-
nanse edildiğini açıklamak için hiçbir gi-
rişimde bulunmuyor” denildi. Raporda
ayrõca yeraltõndan çõkan silahlarõn Ergene-
kon denilen örgütle bağõ bulunduğu yönün-
de kanõt bulunamadõğõna da dikkat çekildi.
‘Komplo teorisyeninin ürünü’
Rapordaki bazõ değerlendirmeler şöyle:
İddianame kendi içinde tutarlõ bile ol-
mayan çelişkiler, dedikodular, spekülasyon-
lar, yanlõş bilgiler, mantõksõzlõklar, saçma-
lõklar ve yalanlarla dolu.
Ergenekon’un yalnõzca siyasi fabrikas-
yon olduğu söylenemez. Hiç kuşkusuz sav-
cõlar örgütün varlõğõna içtenlikle inanõyor ve
çelişkileri ve mantõksõzlõklarõ ya göremiyor-
lar ya görmek istemiyorlar.
Ergekenon soruşturmasõnõn düş kõrõk-
lõklarõndan biri tamamen ayrõ olay ve birey-
lerin hayali bir örgüte yansõtõlmasõ. Savcõlar
herhangi adli bir soruşturmanõn en temel il-
kesi olan kanõtlardan yola çõkmayõ göz ardõ
ettiler.
Orduyla ilişkili laik ultra-milliyetçileri
Türk tarihindeki her siyasi şiddet eyleminde
sorumlu tutmak orduya olan itibarõ da sarsõ-
yor. Ayrõca İslamõ da terörle ilişkilendir-
mekten uzaklaştõrõyor.
Soruşturmada tanõmlandõğõ şekliyle Er-
genekon örgütü bir komplo teorisyeninin
hayal ürünü. Ancak hayal ürünü bir örgütü
ortaya çõkarmak için yüzlerce kişinin tutuk-
lanmasõ ve gözaltõna alõnmasõ endişe verici.
‘Örgüt
ABD’DE ERGENEKON YORUMU
Ataköy ihalesi iptal
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - TOKİ, İstanbul’un
Bakõrköy ilçesi Ataköy sahi-
lindeki, kamuoyunda tartõş-
malara neden olan arazilerin
kiralama ve satõşõna ilişkin
ihaleleri, İstanbul 5. İdare
Mahkemesi’nin kararõ uya-
rõnca iptal etti.
TOKİ’den yapõlan açõkla-
mada, “19 Ağustos 2009’da,
saat 15.00’te, Ankara’da
Toplu Konut İdaresi Top-
lantı Salonu’nda yapılacağı
duyurulan İstanbul’un Ba-
kırköy ilçesi Zeytinlik Ma-
hallesi Ataköy sahilinde bu-
lunan 564 ada 158, 161 ve
162 numaralı parsellerin sa-
tış ihalesi ile aynı tarihte, ay-
nı adreste saat 16.00’da ya-
pılacağı duyurulan Ataköy
sahilindeki 564 ada 160 par-
selin kiralama ihalesinin
durdurulduğu” belirtildi.
Yörede oturanlar, alanõn
yeşil alan olarak ilan edilme-
sini isterken TOKİ, gerekli ye-
şil alanõ ayõrdõklarõnõ, kalan
bölümün devlete gelir olarak
değerlendirilmesini istedik-
lerini açõklamõştõ.
TOKİ MAHKEME KARARINA UYDU
Fabrikada patlama
SAKARYA (Cumhuriyet) -
Sakarya’nõn Geyve ilçesindeki
bir havai fişek fabrikasõnda
meydana gelen patlamada bir ki-
şi öldü, 28 kişi yaralandõ.
Geyve’nin Gazipaşa Mahal-
lesi’nde bulunan Coşkunlar
Havai Fişek Oyuncak Kimya
Sanayi Şirketi’ne ait tesislerde
dün saat 15.00 sõralarõnda henüz
bilinmeyen nedenle patlama ol-
du. Patlamada 33 yaşõndaki
Mehmet Arõcõ yaşamõnõ yitirdi,
28 kişi yaralandõ. Yaralõlarõn
16’sõ Toyotasa Travmatoloji ve
İlkyardõm Hastanesi, 6’sõ Ak-
yazõ Devlet Hastanesi, 6’sõ da
Sakarya Eğitim ve Araştõrma
Hastanesi’ne kaldõrõldõ. Patla-
mayla birlikte fabrikanõn bir
bölümü çökerken, Adapazarõ,
Hendek ve Akyazõ’dan çok sa-
yõda ambulans ve itfaiye ekibi
sevk edildi. Yangõn güçlükle
söndürüldü. Tesislerin kapsül
üretim merkezinde geçen 21
Mayõs günü meydana gelen pat-
lamada da üç işçi yaralanmõştõ.
İşçilerin büyük bölümünün pat-
lama sõrasõnda yemekhanede
olmasõ facianõn yaşanmasõnõ
engellemişti.
SAKARYA’DA HAVAİ FİŞEK FACİASI