22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 12 AĞUSTOS 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA DİZİ 9 B atõlõlar Afrika’ya teknik yardõm pro- jeleri ile etkili olmaya çalõşõrken, Çin ve Hindistan yardõm projelerinin yanõnda ve bu yardõmlarõn sağladõğõ at- mosferden yararlanarak Afrika paza- rõnda söz sahibi oldular. Kim yaparsa yapsõn bütün yardõmlarõn asõl amacõ; daima kaynaklarõ sömürmek veya sömürmeye hazõrlõktõr. 1982 yõ- lõnda henüz karõşõklõklarõn başla- madõğõ bir zamanda, Somali’ye ilk gi- dişimde, bir dökümhanede ABD yardõmõ projesine tanõk oldum. Projedeki ABD’li yönetici ve proje ekibindeki Somalililer bütün Somali’yi ev ev dolaşõyor, evlerde yakõlan ağaçlardan örnek top- luyor ve bu dökümhanenin içlerindeki nem mik- tarõnõ belirliyorlardõ. Bu projenin ülkenin demo- grafik yapõsõnõ ve olanaklarõnõ belirlemekten baş- ka ne amacõ olabilirdi? ABD ilerdeki girişimleri için ilk adõmlarõnõ atõyordu. Türkiye’nin Afrika’ya ilgisi 1990 yõlõnda Tür- kiye’nin Somali’ye yaptõğõ 1 milyon dolar tutarõnda gõda yardõmõ projesi ile başladõ. O sõrada Afri- ka’daydõm ve Dõşişleri ve DPT’ye, gõda yardõmõ- nõn geçici olduğunu, uzun süreli ve Somalililerin kendi ürünlerini kendilerinin üretmesinin amaç- landõğõ bir yardõmõn daha yerinde ve kalõcõ oldu- ğunu belirten bir rapor yazdõm ve DPT bünyesinde bir Türk İşbirliği Ajansõ’nõn (Turkish Agency for Cooperation, TAC) kurulmasõnõ önerdim. Ayrõca, Dõşişleri Bakanlõğõ’na, bu ülkelerde Sümerbank’õn mağazalar açarak, Çin’in ve Hindistan’õn yaptõğõ gibi, mağazalardaki elemanlarõ aynõ zamanda ti- cari istihbarat elemanlarõ olarak kullanmalarõnõ önerdim. Dõşişlerinden hiçbir yanõt alamadõm. DPT ilgililerinin yakõn desteğiyle DPT bünye- sinde TAC’õ kurdum. TAC’õn Gelişme Projeler, Danõşmanlõk, Eğitim ve Gönüllüler şeklinde dört alanda Afrika’ya ve gelişmekte olan ülkelere yardõm yapmasõ planlandõ. Eğitim konunda birçok ülkeyle anlaşma yapõl- dõ. Yurtdõşõna çeşitli alanlarda eğitim görmek üze- re gönderilen öğrencilerin geri dönmemeleri ve- ya döndükten sonra ofis hizmetlerini tercih etmeleri, bu ülkeleri bilhassa yüksek lisans düzeyinde eği- tim için yurtdõşõna öğrenci göndermekten alõkoy- maktaydõ. TAC’õn projelerinden biri, Afrika’nõn sorunlarõnõ göz önüne alarak, gelişmekte olan ül- kelerin elemanlarõnõn işyerlerinden ayrõlmadan eği- tilmesini amaçlamaktaydõ. Dõşişleri Bakanlõğõ, Dõş Ticaret Müsteşarlõğõ ve YÖK ilgililerinin katõlõmõyla onaylanan ve 2.5 mil- yon dolarlõk parasal desteği gerektiren projenin ger- çekleştirilmesi kararõnõn arkasõndan 1991-92 yõl- larõ arasõnda birçok Afrika ülkesine bu amaçla burs önerildi, Türkiye ile bu ülkelerin yetkilileri arasõnda ikili uluslararasõ anlaşmalar imzalandõ. Bu burslarõn ne derece önemli olduğuna örnek olarak, “Zaire’nin Türkiye’nin önerdiği 1 mil- yon dolar yerine 60 adet bursu tercih etmesi ve Zaire hükümeti ile bu konuda yapılan anlaşma, Botswana Dışişleri Bakanı’nın Türk heyetinden verilecek ilk bursların sayıları dördü bulan li- sans eğitimli dışişleri personeline ayrılması ri- cası ve Botswana hükümeti ile bu konuda ya- pılan anlaşma, Tanzanya Sanayi Bakanı’nın ve- rilecek ilk bursların Sanayi Bakanlığı perso- neline ayrılması ricası ve Tanzanya hükümeti ile yapılan anlaşma, Çad hükümeti ile yapılan anlaşma, Zambiya hükümeti ile yapılan an- laşma, Sudan hükümeti ile yapılan anlaşma” gösterilebilir. Eğitilmesi istenen personel, bakanlõklarõn üst dü- zey personeli olup gelecekte alõnacak uluslarara- sõ kararlarda önemli rol oynayacak kişilerdi. Bu per- sonel işyerlerinden uzun süre ayrõlmadan eğitile- cekleri için dört yõl süren eğitimleri sõrasõnda Tür- kiye’yi tanõyacak, Türkiye ile yakõn bir ilişki için- de bulunacaklardõ. Yine programõn ayrõntõlarõnda görüleceği gi- bi eğitilen personel kendi iş alanlarõnda ülke- lerinde karşõlaştõklarõ sorunlarõ, her yõl iki de- fa eğitimi organize eden merkeze yazõlõ olarak bildireceklerinden, kuruluşlarõmõzõn ve bu ül- kelerin pazarlarõna girmek isteyen sanayicile- rimizin yararlanacağı büyük bir istihbarat ağı meydana gelecekti. İmzalanan anlaşmalara rağmen, Türk hükü- metleri Afrika’yõ 2.5 milyon dolara değer bir önem- de görmediğinden, bu proje gerçekleştirilememiştir, imzalar unutulmuş, verilen sözler tutulmamõştõr. Afrika’nõn önemi ancak son bugünlerde anla- şõlmõş olacak ki Ankara Üniversitesi’nde Afrika Araştõrmalarõ Merkezi kurulmuştur. Bu merkezin kurulmasõnda emeği geçen herkese bu vesile ile teşekkürü borç bilirim. “Türkiye’nin Afrika’ya ilgisi 1990 yõlõnda Türkiye’nin Somali’ye yaptõğõ 1 milyon dolar tutarõnda gõda yardõmõ projesi ile başladõ. O sõrada Afrika’daydõm ve Dõşişleri ve DPT’ye, gõda yardõmõnõn geçici olduğunu, uzun süreli ve Somalililerin kendi ürünlerini kendilerinin üretmesinin amaçlandõğõ bir yardõmõn daha yerinde ve kalõcõ olduğunu belirten bir rapor yazdõm ve DPT bünyesinde bir Türk İşbirliği Ajansõ’nõn kurulmasõnõ önerdim.” Somalililer yabancıların yüzyıllardır karada yaptıkları korsanlıkları örnek alarak denizde korsanlık yapmaktadırlar. Yapılan, yabancıların ülkelerinde yarattığı kargaşa ortamında yaşama, var olma savaşıdır. Buna rağmen, bu korsanlık olayının gerisinde yine beyazların tezgâhları olup olmadığını, bir şekilde beyazların kendi çıkarları için bu insanların alet edilip edilmediklerini düşünmeden edemiyorum. Somali Korsanlarõ Afrika’ya kim yardõm ederse etsin, kim proje sunarsa sunsun gerçek hepsinin daima tek bir hedefe yöneldiğiydi Amaç her zaman sömürmekti B İ T T İ DÜZELTME: ‘Bir başka açıdan Somali ve Somali Korsanları’ dizisinin yazarı Prof. Dr. Nihat G. Kınıkoğlu’nun adı dünkü sayımızda yanlışlıkla Prof. Dr. Nihat G. Kıvrıkoğlu ola- rak yazılmıştır. Düzeltir, kendisinden ve okurlarımızdan özür dileriz. ALPER TURGUT SIVAS - Cumhuriyet Üniversitesi’nde okuyan “Sıvas Gençlik Derneği Girişimi” üyesi öğrenciler, 15 ay önce ABD, Avrupa Birliği ve AKP karşõtõ protestolara katõlmõşlar ve bir karikatür sergisi açmaya hazõrlandõklarõ sõrada gözaltõna alõnmõşlardõ. Mahkemeye çõkartõlan öğrencilerden beşi tutuklanmõş ve bir yõlõ aşkõn süre dosyalarõ “gizli” kalmõştõ. Sonunda iddianameyle haklarõnda dava açõldõ. Beşi tutuklu 13 öğrenci haklarõnda düzenlenen iddianameyle “yasadışı örgüt üyesi olmak” ve “örgüt propagandası yapmak”la suçlanõyorlar. Sõvas’ta 16 Mayõs 2008 günü bahar şenliklerinden dönen sol görüşlü öğrencilere demir sopalarla saldõranlar, yedi öğrenciyi hastanelik ettiler. Üniversite öğrencileri, baskõ ve saldõrõlarõ protesto etmek için ertesi gün kent merkezinde ve daha sonraki günlerde de üniversite kampusunda gösteriler düzenlediler. 23 Mayõs 2008 günü Sõvas Eğitim-Sen binasõnda, “Ortak düşman Amerika’dır” başlõklõ karikatür sergisi açmak isteyen öğrencilerden 29’u, polisin sabaha karşõ gerçekleştirdiği ev ve yurt baskõnlarõ sonucunda gözaltõna alõndõlar. Mahkemeye çõkartõlan tüm öğrenciler salõverildi. Ancak serbest bõrakõlan öğrencilerden beşini polis birkaç saat sonra yeniden gözaltõna aldõ. Tekrar mahkemeye çõkartõlan Sõvas Cumhuriyet Üniversitesi öğrencileri Erbil Çınar, İbrahim Karadaş, İlker Ekiz, Mustafa Doğan ve Ali Ekber Kalender bu kez tutuklanarak cezaevine konuldular. DOSYA ‘GİZLİ’ KALDI Halkõn Hukuk Bürosu avukatlarõ, dosyanõn tam bir yõlõ aşkõn süre boyunca “gizli” kaldõğõnõ, dosyadan belge alõnmasõnõn gizlilik kararõyla önlendiğini belirterek, bu süre zarfõnda hem öğrencilerin, hem de öğrenci ailelerinin perişan olduğunu vurguladõlar. Avukatlar, üçü mühendislik, biri biyoloji biri de mermer teknikleri öğrencisi olan sanõklarõn, tutuklanma nedenlerini ve neyle suçlandõklarõnõ bilemedikleri gibi eğitim hayatlarõnõn da sekteye uğradõğõnõ ifade ettiler. Bu mağduriyetler sürdüğü sõrada yaklaşõk bir buçuk yõl sonra 160 sayfalõk iddianame ile dava açõlabildi. Tutuklu beş öğrenci dõşõnda Ezgi Osan, Mustafa Kaya, Selma Doygacı, Biran Tanrıverdi, Emre Özkaya, Osman Minik, Uğur Aydın ve Hasan Varol Sığırcı da tutuksuz yargõlanacak. Yaşlarõ 21 ile 25 arasõnda değişen 13 öğrenci, “yasadışı örgüt üyesi olmak” ve “örgüt propagandası yapmak” gibi iddialarla yargõlanacaklar. Türk Ceza Kanunu’nda örgüt üyeliği ve bunun propagandasõnõ yapma suçlarõnõn cezasõnõn üst sõnõrõ yaklaşõk 20 yõl hapis cezasõ olarak gösteriliyor. İ ddianamede “Tespit edilen örgütsel faaliyetler” başlõğõ altõnda sõralananan eylemlerden bazõlarõ ise şunlar: 1 - “Açlığa ve adaletsizliğe karşı 1 Mayıs’ta alanlara” ibareli ve “Gençlik Derneği Girişimi” imzalõ “trikleme” (küçük kâğõtlara yazõlmõş sloganlar) yapõlmasõ... 2 - “1 Mayıs’ta alanlara AKP’nin açlığın ve adaletsizliğin iktidarı olduğunu haykıralım” yazõlõ ve “HÖC” (Haklar ve Özgürlükler Cephesi) ibareli kuşlama yapõlmasõ. 3 - “Türkiye’de hukuk yok, polis sahte belge düzenleyip dernek kapatıyor, insan tutukluyor” yazõlõ ve “Temel Haklar” imzalõ pankart asmak. 4 - “Ne Amerika Ne Avrupa Bağımsız Türkiye İşbirlikçiliğe Son” yazõlõ “Gençlik Dernekleri Federasyonu” imzalõ bildiri dağõtmak, afiş yapõştõrmak, basõn açõklamasõ yapmak ve bu açõklamaya katõlmak. 5 - “Bağımsız Türkiye şiarını yükselteceğiz” başlõklõ Gençlik Dernekleri Federasyonu imzalõ bildiri dağõtmak. 6 - 12 Mart Gazi olaylarõ hakkõnda basõn açõklamasõ yapmak, 19 Aralõk 2000 “Hayata Dönüş” operasyonu ve 16 Mart (yedi öğrencinin öldürüldüğü İstanbul Beyazõt’taki katliam) ile ilgili basõn açõklamalarõna katõlmak. 7 - 2005-2006 yõllarõndaki 1 Mayõs gösterilerine katõlmak, 1 Mayõs 2008 eylemi için İstanbul’a gelmek. 8 - 2006 ve 2007 yõllarõnda gerçekleştirilen Pir Sultan Abdal’õ anma etkinliklerinde stant açmak, Yürüyüş dergisi ile Grup Yorum isimli müzik grubunun CD ve kasetlerini satmak. 9 - “Nevruza çağrı” başlõklõ bildiri bulundurmak. ‘SERGİ İLANI SUÇ SAYILDI’ 10 - Samsun’da düzenlenen “Sağlık ve Sosyal Güvenlik” mitingine katõlmak. 11 - “Yeni Sömürge Türkiye’de Eğitim Kurultayı”na katõlmak. 12 - “Ortak düşman Amerika’dır Karikatür Sergisi”nin ilanõnõ yapmak. 13 - 16 Mart ile ilgili açõklamanõn Yürüyüş dergisi ile Gençlik Federasyonu isimli web sitesinde haber olarak yayõmlanmasõ. DARAĞACI’NDA ÜÇ FİDAN DELİL OLDU Güvenlik güçlerinin, öğrencilerden ele geçirdiği ve iddianamede “delil” olarak kabul edilen materyallerden bazõlarõ ise şunlar: “Yürüyüş” ve “Ülkemizde Gençlik” dergileri, Marksçõ Leninci Felsefe Sözlüğü, “Anka Destanı” adlõ bir kitap, Cezmi Ersöz’ün “Suçtur Umutsuzluğa Kapılmak”, Nihat Behram’õn “Darağacında Üç Fidan” ve Montaigne’in “Denemeler” isimli eserleri, 1968 öğrenci lideri Mahir Çayan’õn mezar fotoğrafõ, Gençlik Dernekleri Federasyonu isimli bir blok defter ve bol miktarda popüler edebiyat dergisi “K Dergi”. Sõvas Gençlik Derneği Girişimi üyesi öğrencilerin ilk duruşmasõ, 18 Ağustos 2009 günü Erzurum 2. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Mitinglere katõlmak da suç delili sayõldõ Geçen yõl AKP, ABD ve AB karşõtõ eylemlere katõlan ‘Sõvas Gençlik Derneği Girişimi’ üyesi gençler için yõllarca hapis cezasõ istenecek Kitap okudular, örgüt üyesi oldular Nihat Behram’ın Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının öyküsünü anlattığı ‘Darağacında Üç Fidan’ adlı kitabı da suç delilleri arasında gösterildi. nihatkınıkoglu@gmail.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle