26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
AKP iktidarı ile Gülen Cemaati arasında- ki sıkı-fıkı ilişkiler artık iyice açığa çıktı. Pek çok yazar gibi Mehmet Ali Birand da 23 Temmuz Perşembe günkü yazısında bu ilişkileri irdelemiş. Birand yazısına “Bazı yorumcular yanlış bir yaklaşımla, Ak Parti (AKP) ile Fethullah Gülen Hareketini aynı potaya koyuyorlar. Ayrıca herşeyin altında Gülen hareketinin parmağı aranıyor. Erdoğan-Gülen koalisyonunun Tür- kiye’yi başka yerlere götürdüğü ileri sürülüyor” diyerek başlamış. Esas olarak AKP ile Gülen Cemaati’nin ay- nı potaya konulmasını yanlış bulduğunu söylüyor. Ama hemen ardından şöyle devam ediyor: “Doğrudur, bir çok konuda Erdoğan ile Gü- len aynı görüşlere sahipler. Genelde aynı değerlerde buluşuyorlar. Ayrıca AKP’nin ikti- dara gelişinde Gülen cemaatinin büyük des- teği olduğu da ortada. Özetle, Erdoğan-Gü- len koalisyonu, zaman zaman gerginlikler, gö- rüş ayrılıkları olmasına rağmen bugüne kadar devam etti.” Yani Birand’a göre AKP ile Gülen Ce- maati’nin aynı potaya konması yanlış ama Erdoğan ile Gülen birçok konuda aynı gö- rüşlere sahip ve aralarında koalisyon var! Arkadan ilginç sorular soruyor: “Acaba kim kimi kullanıyor? Bu ortaklık en çok kimin işine geliyor? Erdoğan-Gülen koalisyonu sürer mi, yoksa sonuna geliniyor mu?” Yazısına AKP ile Gülen Cemaati arasındaki farklara değinerek devam eden, birinin ama- cı iktidarda kalmak olan bir parti, ötekinin ise İslam felsefesine dayalı bir cemaat olduğunu vurgulayan Birand, bu arada şöyle de bir sap- tamada bulunuyor: “Gülenciler daha Müslüman, Kuran’a daha bağlı bir sistemden yana oldukları izlenimini veriyorlar. İslamın politikadaki yerini önem- siyorlar.” Yani siyasal parti olan örgüt AKP ama Ce- maat olan Gülenciler de İslamın politikada- ki yerini önemsiyor. Bence AKP ile Gülenciler arasındaki iliş- ki tam bu noktada bir bütünlük ifade ediyor: “İslamın politikadaki yeri ve iktidar.” Birand yazısının sonunda bu ilişkiyi ve bu ilişkinin geleceğini şöyle tanımlıyor: “AKP, Gülen’e önemli bir koruma veriyor, meşruiyet sağlıyor ve çalışmalarını engelle- meden yürütmesine imkân veriyor. Eskiden, Gülen Hareketi, sürekli kuşku ve kaygı içinde yaşar, Devlet’in ne zaman, nerede vuracağı- nı tahmin etmeye çalışırlardı. Artık rahatlar. Gülen de AKP’ye hem medyası, hem de tüm cemaatiyle büyük bir destek veriyor. Bu da kolay kolay vazgeçilemeyecek bir avan- tajdır. Kısa ve orta vadede görülen, bu ortaklığın tüm sorunlarına rağmen, hiç değilse önü- müzdeki genel seçimlere kadar devam ede- ceğidir. Seçim sonuçlarına göre, herkes ken- di pozisyonunu yeniden gözden geçirecektir.” Görüldüğü gibi Birand’a göre bile AKP ile Gülen Cemaati arasındaki ilişki tam bir sim- biyoz; her ikisi de birbirinin sırtından, birbiri- ni sömürerek yaşamını sürdürüyor… Ve bu simbiyoz seçimlere kadar böyle devam edecek. Yalnız Birand yazısında çok önemli bir it- tifak öğesini ihmal etmiş: Malum dava! Hani şu Başbakan’ın, savcısı olduğunu söylediği… Hani şu Fethullahçıların, arkasında ABD’nin olduğunu iddia ettikleri… Hani şu cemaat mensuplarının ABD’ye gi- dip destek aradıkları… Malum dava! Hem AKP hem de Gülen Cemaati tara- fından kendilerine karşıt olan herkesi sindir- mekte, Türkiye’yi dönüştürmekte kullanıl- mak istenen dava! Birand’ın yazısı, özellikle de yukarda alın- tıladığım giriş bölümü bu malum dava bağ- lamında okunduğunda çizdiği manzara daha iyi anlaşılıyor. [email protected] www.kongar.org CMYB C M Y B 25 TEMMUZ 2009 CUMARTESİ AYDINLANMA EMRE KONGAR Bir Parti, Bir Cemaat, Bir Dava Doğanõn intikamõ ERDOĞAN ERİŞEN ORDU - Büyük tepkilere yol açan ve durdurulmasõ yö- nündeki mahkeme kararlarõna karşõn 19 yõlda tamamlanan, açõldõğõndan bu yana her yõl bir bölümü tamir edilen 544 kilometrelik Karadeniz Sahil Yolu, bölgede yaşanan sel fe- laketinin ardõndan büyük za- rar gördü. Samsun, Ordu, Giresun ve Rize’de yaşanan sel afetleri- nin nedenleri tartõşõlõrken, Karadeniz Sahil Yolu’ndaki aksaklõklar bir kez daha gün- deme geldi. Selde 19 yõlda ta- mamlanan ve tamamõna yakõ- nõ deniz dolgusuyla yapõlan yolun büyük bölümü tahrip oldu. Yapõm aşamasõnda do- ğal güzellikleri yok eden yol- dan geriye, sahil kesimindeki 150 köy ve plajdan sadece 10’u kalabildi. ANAP döne- minde ihalesi yapõlarak farklõ firmalara verilen 4.9 milyar dolarlõk projenin 1 milyar do- lar pahalõ fiyata ihale edildiği belirlendi. Meclis Yolsuzluk- larõ Araştõrma Komisyonu ise zararõ 600 milyon dolar ola- rak açõkladõ. Bir bakanõ da Yüce Divan’a yollayan Kara- deniz Otoyolu’nun 544 kilo- metrelik kõsmõ için 4.2 milyar dolar harcandõ. ‘ELLERİ KIRILSIN’ Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise Karadeniz Oto- yolu’nun tamamlanmasõnõn kendilerine nasip olduğunu belirterek açõlõşõnõ son genel seçimler öncesinde büyük bir şovla gerçekleştirmişti. Aynõ dönemin Çevre ve Orman Bakanõ Osman Pepe ise “Yapanların eli kırılsın” di- yerek projeye sert tepki gös- termişti. Bugün hâlâ aynõ gö- revde bulunan Ulaştõrma Ba- kanõ Binali Yıldırım da “çok yanlış bir proje” diyerek, “Karadeniz Otoyolu akılsız- ca devreye sokulan bir pro- je. Taşımacılık denize para- lel yapılmaz” demişti. FELAKET SÜRECEK Mimarlar Odasõ Ordu Şu- besi Başkanõ Mehmet Özçe- lik, Karadeniz’de sel felaket- lerinin süreceği uyarõsõnda bulunarak, “Aşırı yağmur- larda dere yatakları yeter- siz kalıyor. Sahil yollarının da bu dolgularla çok yük- seltilmesi nedeniyle yağmur sularının denize ulaşması engelleniyor, sonuçta da şe- hir merkezlerinde ciddi sel baskınları ve büyük can ve mal kayıpları olmaktadır” dedi. Devletin Karadeniz Sa- hil Yolu’nun yapõmõnda ka- mu ve doğa menfaatini değil düşük maliyet ve bazõ çevre- leri düşündüğünü vurgulayan Özçelik, “Doğa, verdiğimiz zararı bizden çok fazlasıyla geri alıyor” diye konuştu. Karadeniz otoyolunun tünel ve viyadüklerle iç kesimden geçirilebileceğini anlatan Öz- çelik şöyle devam etti: “En güzel örneği Bolaman-Ordu arasıdır. Bölgede deniz dol- gusu yapılmadan yol iç ke- simden viyadük ve tüneller- le geçildi. Bu iş Karade- niz’in tamamında yapılabi- lirdi. Ama tam tersi yapıla- rak dolgu ile doğal olmayan göletler oluşturuldu.” Başbakan’õn büyük bir şovla açtõğõ Karadeniz Otoyolu’nun ne kadar hatalõ birprojeolduğuyaşanansonsellerlebirliktebirkezdahagözlerönüneserildi Ordu İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Bahri Özüdoğru da “Bugün yaşananlar ne bir afet ne de bir sürprizdir. Birkaç milyon dolar tasarruf düşüncesinin ağır faturasıdır” dedi. Böylesine büyük bir yatırımın ciddi bir araştırma yapılmadan uygulamaya geçtiğini vurgulayan Özüdoğru, “Birkaç milyon dolar ucuz olacak düşüncesi bugün pahalı bir faturayı ortaya koydu. Ölen onlarca kişi, yok olan doğa, maddi kayıplar bu faturanın acı bedelidir” diye konuştu. ‘Acı bir bedel’ (Fotoğraf:AA) Doğu’da sağanak Yağış bölgede dört gün daha etkili olacak. Muş’ta bir yurttaş otomobilini akıntıya kapılmaması için iple balkonuna bağladı Yurt Haberleri Servisi - Doğu Anadolu Bölgesi’nde etkili olan şiddetli yağõş, ya- şamõ felç etti. Bingöl’de sele kapõlan bir otomobilde mah- sur kalan ve aralarõnda ha- mile bir kadõnõn da bulundu- ğu 3 kişi yurttaşlar tarafõndan kurtarõldõ. Muş’ta bir yurttaş, otomobilini selde akõntõya ka- põlmamasõ için iple evinin balkonuna bağladõ. Etkili ya- ğõşta bölge genelinde tarõm arazileri zarar gördü. Karadeniz Bölgesi’nde fe- lakete neden olan yağõş Do- ğu’yu da etkisi altõna aldõ. ÖNEMLİ UYARI Erzurum Tekman’da şid- detli yağõş nedeniyle oluşan taşkõn sonrasõ Yuvakli Köp- rüsü zarar gördü. Yuvakli, Yiğitler, Alabayir, Gökoğlan, Kayaboğaz, Kõrõkhan, Koç- yayla, Kaleyci ve Erence köy- lerinde su baskõnlarõ nedeniyle tarõm arazileri zarar gördü. Yetkililer yağõşlarõn bölgede 3-4 gün daha etkili olacağõnõ belirterek dolu ve yõldõrõm olaylarõna karşõ uyardõ. Muş’un Yaygõn beldesi ile Dağarasõ ve Ziyaret köyle- rinde etkili olan yağõş nede- niyle de bazõ evleri ve ekili alanlarõ su bastõ. Yaygõn’da Abdulmecit Işõk, otomobilini akõntõya kapõlmamasõ için ip- le evini balkonuna bağladõ. Ardahan’da da yağõş nede- niyle Kazlõköy’de 12 ev, ahõr ve 2 işyerini su bastõ. Sular İl Sivil Savunma Müdürlüğü ekiplerince tahliye edildi. Doğayı yok eden Karadeniz Otoyol Projesi hakkında birçok mahkeme durdurma kararı vermişti. Ancak kararlar, doğa katliamını da durduramadı. 19 yılda tamamlanan yol hizmete açıldı ancak endişeler gerçek olmaya başladı. Özellikle uzmanların ve çevrecilerin “afetleri engelleyemeyiz” açıklamalarının ne kadar haklı olduğu sel felaketleriyle gözler önüne serildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle