23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada raların RTE’ye yakın olanların TV’ler kurup siya- sal amaçlarla kullandığı, örneğin parti kurma aşamasındaki AKP’lilerin de bu olanaktan yarar- landığı öne sürülünce… Başbakan sinirleniyor, ka- balaşıyor. CHP lideri Deniz Baykal kimi örneklere daya- narak bu iddiaları aylardır söylüyor. Savcılık Fener skandalıyla ilgili soruşturma başlatınca RTE birden karşı saldırıya geçti. Anayasa Mahkemesi’nin CHP’nin devletten al- dığı bir trilyonu nerelerde kullandığının saptana- madığını içeren kararına dayanarak Baykal’ı suç- lamaya girişti. Baykal’ın yanıtı gayet açık: RTE’ye “Suçlama- yı ispat et. Savcılar da devletin olanakları da em- rinde. Hakkımda suç duyurusunda bulun. Savcı- ları harekete geçir. İspat edemez, suç duyurusunda bulunmaz, savcıları harekete geçirmezsen… na- mertsin, namert!” diye seslendi. Çağrıyı duymazlıktan gelen RTE, Baykal’a yük- lenmeye devam etti. Sürekli yinelediği dayanağı yüksek mahkemenin tescil ettiği bir karar! Bu noktada RTE’nin siyasal etik açısından kimliği ortaya çıkıyor. İşine geldiği zaman daha önceki kimi söylem- lerinin tam tersini söyleyerek kullanmak ve doğası gereği çuvaldızı başkasına batırmadan iğneden na- siplenmemek! RTE’nin bu iniş çıkışlarına, bir söylediğinin tam aksini savunmasına alışmasına alıştık. Lakin şa- şırmamak olanaksız: Anayasa Mahkemesi’nin ittifaka yakın oyla ba- şında bulunduğu partinin “laiklik karşıtı hareketlerin odak noktası olduğunu tescil eden kararını kabul etmediğini” açıklayan dünkü Başbakan, sanki bu- günkü Başbakan değil! “Ben mertim” diyor da başka bir şey demiyor. Bu, nasıl mertlikse?.. Yargının tarafsızlığına… yargı kararlarına boy- nunun kıldan ince olduğuna inandığını söyleyen bir Başbakan var karşımızda. Ama bu Başbakan; adı Deniz Feneri gibi yüz- yılın dolandırıcılığına karışan… güvenilirliği, temiz sicil sahibi olmayı gerektiren bir görevde bulunan RTÜK Başkanı Zahid Akman söz konusu olun- ca… tam gaz tornistan ediyor. RTÜK’ten sorumlu Başbakan Yardımcısı olarak göreve getirdiği, Zahid Akman’ın istifa etmesini is- teyen Bülent Arınç’ı “bu, onun kişisel kanaatidir” diye değerlendiriyor. Yardımcısını harcıyor. Durmadan yargının aldı- ğı alacağı kararları saygıyla karşıladığını söyleye gelen RTE: Savcılığın RTÜK Başkanı hakkında başlattığı so- ruşturma tamamlanmadan Akman’a tam destek veriyor: “Tanıdığımız kadarıyla temiz bir arkadaşımız olarak bildik, biliyoruz” diyebiliyor. İşine geldi mi yargıya övgü. İşine gelmediği za- man Ergenekon skandalına adı karışana tam destek! Bir günde ekran önünde iki tutarsız davranış ve dün söylediğini bugün yadsıma mahareti göste- ren bir Başbakan’ı var AKP’nin! AKP’nin genel merkeziyle örgütü; bu partiye ve genel başkanına oy verenler ne kadar övünse az- dır. Baykal’a saldırırken kendi gerçeğini yine gör- mezden geliyor: “Baykal, bu Başbakan, gelmiş geç- miş en kaba başbakandır, diyor. Bunu da mı sa- mimiyetinden söylüyor?” Hayır Bay RTE… Baykal içtenlikle yadsınamaz bir gerçeği açıklıyor: Gelmiş geçmiş en kaba başbakan, bu Başba- kan! SAYFA 13 HAZİRAN 2009 CUMARTESİCUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI İstanbul B 28 Edirne PB 29 Kocaeli Y 27 Çanakkale PB 27 İzmir A 32 Manisa A 33 Aydın A 36 Denizli PB 35 Zonguldak Y 23 Sinop Y 25 Samsun Y 25 Trabzon Y 24 Giresun Y 24 Ankara Y 29 Eskişehir Y 27 Konya Y 27 Sıvas Y 25 Antalya PB 31 Adana Y 32 Mersin Y 30 Diyarbakır Y 34 Şanlıurfa B 35 Mardin B 31 Siirt Y 32 Hakkâri B 22 Van Y 23 Kars Y 20 Oslo Y 16 Helsinki Y 15 Stockholm Y 17 Londra Y 21 Amsterdam B 21 Brüksel B 21 Paris Y 24 Bonn PB 22 Münih PB 23 Berlin PB 21 Budapeşte PB 24 Madrid B 39 Viyana PB 23 Belgrad PB 24 Sofya PB 25 Roma Y 25 Atina Y 29 Zürih PB 26 Moskova Y 28 Aşkabat Y 34 Astana Y 24 Taşkent PB 36 Bakû B 27 Bişkek Y 25 Tiflis Y 32 Kahire A 35 Şam A 34 Ülke geneli parçalı, za- manla çok bulutlu, Mar- mara’nın doğusu İç Ege, Batı Akdeniz’in iç kesim- leri, Doğu Akdeniz, İç Anadolu, Karadeniz ara- lıklı sağanak ve gök gü- rültülü sağanak yağmur- lu geçecek. Hava sıcak- lığı kuzey ve iç kesimler- de 3 ila 5 derece azala- cak, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacak. Yeni Türk Vatandaşlõğõ Kanunu Prof. Dr. Rona AYBAY “Bu takdirin kulla- nılmasına ilişkin esas- ların tespiti Bakanlar Kurulu’nun yetkisin- dedir” (m. 11/2). Bu hükmün uygulanma- sõyla, bazõ yabancõ dev- letlerin vatandaşlarõnõn Türk vatandaşlõğõnõ ka- zanmalarõ halinde, ön- ceki vatandaşlõklarõyla ilişkinin kesilmesinin zorunlu kõlõnabileceği anlaşõlmaktadõr. Ya- bancõ devletler arasõn- da böyle bir ayrõma gi- dilmesinin “siyasal” nitelikli nedenleri ola- bilir; vatandaşlõk veri- lecek kişilerin, Türk vatandaşlõğõnõ belli ya- bancõ devletlerin va- tandaşlõğõ ile birlikte kazanmalarõ “sakınca- lı” sayõlabilir. Ancak, tersi durumda, yani ha- len Türk vatandaşõ olanlarõn bu “sakınca- lı” devletlerden birinin vatandaşlõğõnõ kendi isteğiyle kazanmasõ ha- linde, yeni TVK’de en- gelleyici bir hüküm yoktur. Sonuç Yeni TVK, yurtdõ- şõnda uzun yõllar yaşa- yan ve geçimini sağla- yan Türk’lerin, bulun- duklarõ ülkenin vatan- daşlõğõnõ kazanmalarõnõ “tehlikeli” ve “sakın- calı” bir durum ol- maktan çõkarmõştõr. So- run Türkiye açõsõndan çözüme kavuşturul- muştur. Ancak, bu çö- zümün yabancõ devlet- leri bağlamayacağõnõ, yani örneğin Alman- ya’nõn, vatandaşlõk ver- mek için Türk vatan- daşlõğõyla ilişkinin ke- silmesi koşulunu ara- dõğõnõ da unutmamak gerekir; yani, bundan sonrasõ Almanya’ya düşmektedir. Baştarafı 2. Sayfada Genelkurmay soruşturuyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genel- kurmay İletişim Daire Başkanõ Tuğgeneral Me- tin Gürak, terör örgütüyle mücadelede ABD ile yapõlan istihbarat paylaşõmõnõn süreceğini söyledi. Gürak, Taraf gazetesinde yayõmlanan Genel- kurmay Harekât Başkanlõğõ’na ait olduğu iddia edilen belgelere dayanõlarak yapõlan “AKP ve Gülen’i Bitirme Planı” haberinin tüm yönleriyle incelenmesi amacõyla “Askeri savcılığa derhal emir verildiğini” de belirtti. Gürak, Genelkurmay Karargâhõ’nda düzenle- diği basõn toplantõsõnda dün Taraf gazetesinde Ge- nelkurmay Harekât Başkanlõğõ belgelerine da- yandõrõlan “AKP ve Gülen’i Bitirme Planı” baş- lõklõ habere ilişkin şu değerlendirmeyi yaptõ: “Bugün bir gazetede Genelkurmay Baş- kanlığı Harekât Başkanlığı’nın hazırladığı iddia edilen bir planla ilgili olarak haber ve yo- rumlara yer verildiği görülmüştür. Konunun tüm yönleriyle incelenmesi maksadıyla Ge- nelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı’na derhal bir soruşturma emri verilmiştir.” ‘Her yönüyle araştırılacak’ Gürak, “Böyle bir belgenin varlığı mı, yoksa sızdığı konusu mu soruşturulacak?” so- rusuna, “Size onunla ilgili açıklamamın o bö- lümünü tekrar okuyorum. Konunun tüm yönleriyle incelenmesi maksadıyla soruş- turma emri verilmiştir” diye konuştu. Taraf gazetesinde dün manşetten yayõmlanan haber, “Ergenekon” soruşturmasõ kapsamõnda tu- tuklu bulunan emekli Albay Levent Göktaş’õn avukatõ Serdar Öztürk’ün bürosunda yapõlan ara- mada ele geçirilen ve Genelkurmay Harekât Baş- kanlõğõ 3. Bilgi Destek Şube Müdürlüğü’ne ait ol- duğu savunulan belgelere dayandõrõldõ. Haberde Albay Dursun Çiçek tarafõndan hazõrlandõğõ savunulan planda, “AKP içindeki ajanların harekete geçirileceği, Ergenekon sa- nığı olan subayların savunulacağı, milliyet- çi partilerin tabanının genişletilmesi için ça- lışılacağı, Kurtlar Vadisi dizisinin imajının kirletilmeye çalışılacağı” yönünde hedefler dile getiriliyor. Planda, “Işık evlerinde silah ve mühimmat bulunması sağlanarak Gülen ce- maati silahlı terör örgütü ilan edilecek” gibi ifadelerin yer aldõğõ da iddia ediliyor. Poyrazköy silahları... Genelkurmay İletişim Daire Başkanõ Gürak, Poyrazköy’de bulunan silahlarõn Türk Silahlõ Kuv- vetleri’ne (TSK) ait olduğu yönündeki haberle- re de değindi. Gürak, Genelkurmay Başkanõ Or- general İlker Başbuğ’un 29 Nisan’da yaptõğõ top- lantõyõ anõmsatan Gürak, “Şu anda bu konula- ra ilişkin kafası karışık olanlara ve kafaları ka- rıştıranlara söz konusu iletişim toplantısında verilen bilgileri bir defa daha dikkatle oku- malarını tavsiye ederiz” dedi. Gürak, ABD ile anlõk istihbarat paylaşõmõnõn sürüp sürmediğine ilişkin soruya da Genelkurmay Başkanõ Başbuğ’un ABD ziyaretinde konuya de- ğindiğini belirterek “Herhangi bir problem yok. Devam ediyor” diye konuştu. Tuğgeneral Gürak, askerin hazõrladõğõ iddia edilen plan hakkõnda inceleme yapõldõğõnõ açõkladõ ‘28 Şubat’õn rövanşõ mõ alõnõyor?’ HATİCE TUNCER HİLAL KÖSE Ergenekon davasõnõn 101. oturu- munda savunmasõnõ sürdüren, tu- tuksuz sanõk Prof. Dr. Kemal Alem- daroğlu’nun avukatõ Metin Çe- tinbaş, “Bu dava, 28 Şubat’ın rövanşının alınması davası mı? Kaçak güreşerek, imalarda bu- lunularak bir sonuca varılmaz” dedi. İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahke- mesi’nce Silivri Cezaevi’nde gö- rülen davaya devam edildi. Avukat Çetinbaş, 1 Haziran günü öğleden sonra başladõğõ savunmasõna dün de devam etti. Gizli tanõk Dilova- sı’nõn açõklamalarõnõ ele alan Çe- tinbaş, “Birçok kişiyi öldürdü- ğünü kabul eden bir insanın açık- lamasıyla birilerinin suçlanması kabul edilemez. 1960’tan 1990’lı yıllara dek çeşitli dönemlerden söz ediyor. Komplo teorisi bile ol- mayacak bu açıklamalara karşı beyanda bulunduğumuz için üzüntü duyuyoruz” dedi. Çetinbaş, Hizbullahçõ Hüseyin Velioğlu’nun asker kişilerin yanõnda saygõlõ dav- ranmasõnõn, askerlerle örgütsel faa- liyet yürüttüğü anlamõna gelmeye- ceğini dile getirerek, “Bu onun kendini çok iyi gizlediğini göste- rir. Hizbullah ana davası yetkili mahkemesinde görülmüştür. O dosyada olmayan suçlamalarla suçlu yaratılması hukuka aykırı- dır” dedi. Çetinbaş, iddianamede gizli tanõklarõn, ne kişi ne zaman ne de olay anlattõklarõnõ, düşünceleri- ni dile getirdiklerini söyledi. Avukat Çetinbaş, “Bu dava 28 Şubat’ın rövanşının alınması da- vası mı? 28 Şubat davası ise, on- ların yargılanması isteniyorsa, onların kimler olduğu bellidir” di- yerek, şöyle devam etti: “28 Şu- bat’ın yargılanması yapılmak is- teniyorsa, bunun yolu, kenardan köşeden, yuvarlak suçlamalar yapmak değildir. O dönemin Ge- nelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları hakkında soruştur- ma açılır. Kaçak güreşerek, ima- larda bulunularak bir sonuca varılmaz. 28 Şubat’ı sorgulamak da bu savcıların görevi değildir.” ‘Gözaltılara altyapı oluşturmak için tertip’ İstanbul Haber Servisi - Erge- nekon soruşturmasõ kapsamõnda tu- tuklanan avukat Serdar Öztürk, Taraf gazetesinde yayõmlanan ve “Genelkurmay Harekât Başkan- lığı” için hazõrlandõğõ ileri sürülen belgenin kendisine ait olmadõğõnõ söyledi. Öztürk’ün avukatõ Hasan Gürbüz, “Önümüzdeki günlerde, bazı muvazzaf subay ve muvaz- zaf generallerin gözaltına alın- masının altyapısını oluşturmak için yapılan bir tertiptir” dedi. Emekli subay, Ergenekon soruş- turmasõ kapsamõnda tutuklanan Le- vent Göktaş’õn avukatõ Serdar Öz- türk, Taraf gazetesinde dün yayõm- lanan “AKP ve Gülen’i bitirme planı” başlõklõ haberi yalanladõ. Öztürk’ün avukatõ Hasan Gürbüz, Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulu- nan müvekkili ile görüştükten son- ra cezaevi önünde basõn açõklamasõ yaptõ. Öztürk gözaltõndayken, ofi- sinde bulunduğu ileri sürülen belge ve mermilerle ilgili parmak izi in- celemesi yapõlmasõnõ istediklerini söyleyen Gürbüz, “Bu belgelerin ve mermilerin Serdar Öztürk’e ait olup olmadığı bu şekilde anla- şılacaktı. Ancak, parmak izi in- celemesi yapılmadı. Müvekkilim, bulunduğu ileri sürülen mermi ve belgeleri kabul etmiyor” dedi. Ergenekon soruşturmasõnõn ana hedefinin en başõndan itibaren TSK olduğunu söylediklerini dile geti- ren Gürbüz, “Bu iddiamız dün ya- yımlanan düzmece belge ile ka- nıtlandı. TSK’yi komplocu, ter- tipçi, iftiracı gibi gösteren belge- nin TSK’ye ya da müvekkilime ait olması mümkün değildir” di- ye konuştu. Haberdeki amacõn TSK’nin yõpratõlmasõ ve YAŞ ön- cesi TSK’deki bazõ tayin ve terfile- rin etkilenmesi olduğunu savunan Gürbüz, “Önümüzdeki günlerde, bazı muvazzaf subay ve muvaz- zaf generallerin gözaltına alın- masının altyapısını oluşturmak için yapılan bir tertiptir” dedi. ‘Emniyet içindeki malum grubun komplosu’ Gürbüz, 10 Haziran’da savcõlõğa başvurarak belgelerin Genelkur- may’a ait olup olmadõğõnõn sorul- masõnõ istediklerini söyleyerek “Önceki gün de Genelkurmay Başkanlığı’na dilekçe gönderdik. Belgelerin savcılıktan istenip, TSK’ye ait olup olmadığının be- lirlenmesini ve soruşturma açıl- masını talep ettik. Kısıtlama ka- rarı olduğu için, dün yayımlanan belgeyi ve diğerlerini biz görme- dik” diye konuştu. Soruşturmanõn gizliliğinin ihlali nedeniyle savcõlar ve Taraf gazetesi hakkõnda suç du- yurusunda bulunacaklarõnõ dile ge- tiren Gürbüz, şöyle konuştu: “So- ruşturmanın gizliliği savcıların namusudur. Bu soruşturmada savcılar başından beri namusla- rına sahip çıkmadılar. Ben belge- lerin savcılardan değil Emni- yet’ten çıktığını düşünüyorum. Savcılar gerekli hassasiyeti gös- termiyorlar.” Serdar Öztürk’ün bütün iddiala- rõn yalan olduğunu söylediğini ak- taran Gürbüz, emniyet içinde yu- valanmõş bir grubun TSK’ye kom- plo kurup, iftira attõğõnõ savundu. “Bunu müvekkilimin bürosuna yerleştirdikleri belgelerle yapı- yorlar” diyen Gürbüz, Taraf’ta yayõmlanan belgenin Samanyolu TV’de yayõmlanan “Şubat Soğu- ğu” adlõ dizinin senaryosu olduğu- nu iddia etti. Gürbüz, “Müvekki- limde böyle bir belge yok. TSK’de olduğunu düşünmek de iftiradır. Emniyet içinde küme- lenmiş malum cemaatin gizli ör- gütlenmesinin bu belgeleri büro- ya koydu. Bütün polis teşkilatını suçlamıyorum” diye konuştu. O din âlimine 21 bin Avro AYKUT KÜÇÜKKAYA Dõşişleri Bakanõ Ahmet Da- vutoğlu’yla ismi karõştõrõlan Trakyalõ din âlimine Alman- ya’daki Deniz Feneri e.V. 2005 yõlõnda 21 bin Avro havale et- miş. Frankfurt Savcõlõğõ iddia- namesine göre kurban alõmõ için gönderilen söz konusu bu parayla ilgili belgeler ise çe- lişkili. Hürriyet Gazetesi Genel Ya- yõn Yönetmeni Ertuğrul Öz- kök dün Hürriyet gazetesindeki köşesinde internet sitelerinde de ilgi gören “Artık Kuran’ı An- lıyorum” başlõklõ bir yazõ ka- leme aldõ. Yazõnõn bir bölümü şöyle: “Önümde bir ‘Kuran’ duruyor. Geçen ay yayınlan- mış. Başlığı şöyle: “İniş sıra- sına göre Kur’an: Akıl ve Bilim Işığında Kur’an’ın Türkçe çevirisi.” Yayına hazırlayan Sadõk Türkmen. ...Sadık Türkmen, bu çevi- riyi yaparken kimlerden ya- rarlanmış, onun bir listesini de vermiş. O listeye bakarken, bir isim dikkatimi çekti. Ahmet Davutoğlu. Bu işin cahili olduğum için, ‘Acaba Dõşişleri Bakanõmõz mõ?’ diye düşündüm. En iyisi bir uzmanına so- rayım deyip, nekahetin key- fini ballandıra ballandıra çı- karan Ahmet Hakan’ı ara- dım. ‘Hayõr, bir isim benzerliği. O Batõ Trakyalõ bir din âlimidir. Dõşişleri Bakanõ ile karõştõrõlõr’ dedi. O Davutoğlu, bizim taraf- tan, yani ‘suyun ötesinden’ biriymiş.” Özkök’ün yazõsõnda geçen ve Ahmet Hakan’õn da Batõ Trak- yalõ din âlimi olduğunu söyle- diği bu isim Türkiye’de büyük tartõşmalar yaratan Alman- ya’daki bağõş skandalõ Deniz Feneri e.V.’nin iddianamesin- de de geçiyor. İddianamedeki o bölüm ise şöyle: “...2005 yılında 77 bin 500 Avro IIARC Istanbul Der- neği’ne, 21 bin Avro da Fon- datsia’ya, Ahmet Davutoğ- lu’na havale edilmiş. Bu pa- raların gerçekten nerelere kullanıldığı ile ilgili belgeler ve paraların miktarı ve alan- larla ile ilgili veriler çelişki- lidir. Örneğin, kurban bay- ramından sonra, kurban bay- ramı için verilmiş olması...” YAYIN YASAĞI KARARI Genelkurmay Başkanlõğõ Askeri Mahkemesi, Taraf’ta yer alan “AKP ve Gülen’i Bitirme Planı” başlõklõ haber konusundaki soruşturmayla ilgili belgelerin içeriği hakkõnda yayõn yapma yasağõ konulmasõna, 5271 sayõlõ Ceza Muhakemesi kanununun 153/2,3. maddesi uyarõnca, yakalanacak kişi- nin veya şüphelinin ifadesini içeren tutanak ile bilirkişi raporlarõ ve adõ ge- çenlerin hazõr bulunmaya yetkili olduklarõ diğer işlemlere ilişkin tutanaklar hariç olmak üzere, müdafiilerin soruşturma dosyasõnõn içeriğinin incelen- mesi ve belgelerden örnek alõnmasõ haklarõnõn kõsõtlanmasõna karar verdi. DENİZ FENERİ İDDİANAMESİNDEKİ DAVUTOĞLU Hayali ihracat operasyonu İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, İstanbul’da 14 ayrı il- çede 34 ayrı adrese operasyon düzenlendi. Operasyonda paravan şirketler kurarak hayali ihracat yaptığı öne sürülen 5’i vergi dairesi çalışanı 26 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerle birlikte değişik kurum ve kuruluşlara ait mü- hürler, çok sayıda fatura, kaşe, ve 2 ruhsatsız tabanca ele geçirildi. 7 kişi serbest bırakılırken emniyette ifadeleri alınan 19 şüpheli, “teşekkül halinde 5607 sayılı kaçakçılıkla mücadele kanununa muhalefet”, “resmi belgede sahtecilik”, “rüşvet almak ve vermek”, “hayali ihracat yapmak” ve “Vergi Usul Kanunu’na muhalefet” suçlarını işledikleri gerekçesiyle adliyeye sevk edildi. Yetkililer, şüphelilerin “çoban, çaycı” gibi durumdan haberi olma- yan kişilerin üzerine şirket kurduğu ve naylon fatura kullanarak 2007 yılın- dan bu yana yaklaşık 500 milyon TL işlem hacmi oluşturduklarını belirtti. ÖZTÜRK YALANLADI ErgenekondavasõduruşmasõndaAlemdaroğlu’nunavukatõÇetinbaşsavunmasõnõsürdürdü SUSURLUK BELGESİ EKSİK GÖNDERİLDİ Duruşmanõn talepler bölümünde söz alan İP Genel Başkanõ Do- ğu Perinçek, MİT’e bir ihbar mektubuyla birlikte gönderilen ve sa- nõklara da verilen 6 CD’nin içerisindeki “Fabrikatör” adlõ belge- ye dikkat çekerek, Aydõnlõk dergisinin şubat 2000 yõlõnda “MİT’in Hizbullah’ı kullandığına” ilişkin haber yapõlmasõnõn üzerine dö- nemin MİT Müsteşarõ Şenkal Atasagun’un İşçi Partisi’ne ve ken- disine savaş açtõğõnõ ileri sürdü. Perinçek “Ergenekon bize karşı ku- rulmuş” diye konuştu. İP’nin yõllardõr Atatürk’ün eserlerini ya- yõmladõğõnõ söyleyen Perinçek “Bu davayı açan Ergenekondur, gladyodur. Siz Amerika ile Türkiye halkı arasında hakemlik ya- pıyorsunuz. Bunlar Atatürkçülüğü NATOtürkçülük yaptılar” dedi. Mahkeme Başkanõ Köksal Şengün, Başbakanlõk Teftiş Ku- rulu’ndan istenen Kutlu Savaş’õn hazõrladõğõ Susurluk raporunun dos- yaya gönderildiğini ancak bazõ sayfalarõnõn eksik olduğunu kaydetti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle