18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 13 HAZİRAN 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Kara Liste! Türkiye’nin kerteriz noktası olarak yöneticilerince kabul edilen örgütler arasında ikisi önde geliyor. Avrupa Birliği ve Uluslararası Çalışma Örgütü. Ama her nedense ikisi de gözden düşmüş gibi. Belki de yöneticilerimiz, Türkiye’nin sorunlarından kimilerini daha önemli görüyorlar ve yan çizmeyi yeğ- liyorlar. Hani, ağır kaçacağını düşünmesem “Önce konu- şup sonra düşünme alışkanlığı gelenekselleşti” di- yeceğim. Türkiye bir zamanlar yine Uluslararası Çalışma Ör- gütü’nün kara listesindeydi. Özellikle 12 Mart 1971 ara rejimi ve ardından gelen 12 Eylül 1980 darbe- sinin başlıca icraatları arasında çalışanların hakları- nın tırpanlanması vardı. Özellikle Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ve bağlı sendikalar bir süre görev yapmak- tan alıkonulmuş, ardından da 12 Eylül yönetiminin atadığı kayyumların eline verilmişti. Bütün sendikalar için grev yasaklanmış, toplu iş sözleşmelerini bağıtlama yetkisi de Yüksek Hakem Kurulu’na bırakılmıştı. Asgari ücretin belirlenmesinde nasıl hükümetin gö- rüşü geçerli oluyorsa, işçi haklarının ve zam oran- larının belirlenmesi de Yüksek Hakem Kurulu’nun ter- cihine bağlı kılınmıştı. Kamu görevlilerinin sendikalaşma hakları ise tümden yoktu. Kamu çalışanları, nice kayıplar ve sürgünler kar- şılığında örgütlenme haklarına ulaştılar. Ama o noktada durduruldular. Çünkü toplusözleşme yetkisine benzediği savu- nularak “toplu görüşme” kavramı gibi, yine tercih hak- kını hükümete bırakan garip bir yaklaşımla karşı kar- şıya bırakıldılar. Her Uluslararası Çalışma Örgütü toplantısı önce- sinde, örgütün görmezden gelinen sözleşmelerinin imzalanacağı yolunda açıklamalar yapıldı, sözler ve- rildi. Aplikasyon Komitesi çalışmalarında verilen yaldızlı vaatlerin sayesinde yaratılan hoşgörü ortamı, Tür- kiye’yi kara listeye alınma ayıbından kurtardı. Örgüt de uyarılarla yetinme yolunu seçti. Uluslararası Çalışma Örgütü’nün 98’inci toplan- tısında ise sözün bittiği yere gelindi. Artık Türkiye de Uluslararası Çalışma Örgütü’nün kara listesinde. “O listede başka hangi ülkeler var?” sorusunu yanıtlamak insanı üzüyor. İşte birkaçı: Be- larus, Kolombiya, Guatemala, Myanmar, Pakistan, Filipinler, Swaziland. Bir kısmı yeni yeni bağımsız- lığına kavuşmuş, bir kısmı da sömürgeciliğin alış- kanlıklarından henüz kurtulamamış ülkeler. Dilerim bu görüntü, Türkiye’yi yönetenleri de ra- hatsız ediyordur ve kara listeden çıkmanın gereklerini yerine getirmeyi düşünüyorlardır. Kuşdili Çayırı, salı ve cuma günleri dışında Kadı- köy’ün nefes alınabilecek ender yerlerinden biriydi. Bir başka önemi de, Türkiye’de ilk Türkçe özel ga- zetenin (Ceride-i Havadis / 1840) yayımlanmasına yol açan olayın geçtiği yer olmasıydı. Salı Pazarı’nı başka yere taşıyarak boşalacak ala- na çok katlı alışveriş merkezi yapılması için belirle- nen imar durumunun yürütmesi durduruldu. Önem- li bir yeşil alan adayının (şimdi beton) ranta kurban edilmesi de böylece suya düşmüş oldu. Bir Kadıköylü olarak sevinenler arasındayım. Durdurma gerekçe- sini bilemiyorum ama, umarım, olası bir İstanbul dep- reminde sığınılabilecek tek düz alan oluşu da unu- tulmamıştır. [email protected] Halkõn yanlõş yönlendirilmesine ‘dur demek’ amacõyla Ulusal Beslenme Platformu kuruldu ‘Sağlõksõz nesil yetişiyor’İstanbul Haber Servisi - Türkiye’de bes- lenme, gõda ve sağlõk konularõnda toplumu bi- limsel veriler ile etik kurallar çerçevesinde bil- gilendirmek amacõyla çeşitli dallardaki bilim in- sanlarõ bir araya gelerek “Ulusal Beslenme Plat- formu”nu kurdu. Platform Başkanõ Prof. Dr. Pe- rihan Arslan, “Her yıl yanlış politika nede- niyle 5 milyon çocuk devlet eliyle fastfood kül- türüyle tanışmaktadır” derken Platform Ge- nel Sekreteri Prof. Dr. Temel Yılmaz da plat- formun beslenme ve halk sağlõğõ konularõnda hal- kõn yanlõş yönlendirilmesine “Dur demek!” amacõyla kurulduğunu söyledi. Beslenme ve diyetetik, endokrinoloji ve me- tabolizma uzmanlarõ, gõda bilimcile- ri başta olmak üzere tõbbõn diğer uz- manlõk alanlarõndan oluşan 20 üniversite, Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştõrma Kurumu’ndan (TÜBİTAK) 55 profesörün bir araya gelerek kurduğu Ulusal Bes- lenme Platformu, dün Taksim Hyatt Regency Hotel’de düzenlenen basõn toplan- tõsõ ile kamuoyuna tanõtõldõ. Platform Genel Se- kreteri Prof. Dr. Yõlmaz, medyada halk sağlõğõ konusunda bilgi kirliliği olduğunu belirterek, dünyanõn hiçbir ülkesinde hekimlerin medya ara- cõlõğõyla hastalarõ yönlendirmediğini, reçete yazmadõğõnõ söyledi. Yõlmaz, “Özellikle kanser, diyabet, kalp-damar has- talıkları ve obezite alanındaki bil- gi kirliliği nedeniyle hastalar bi- limsel tedavi yöntemlerinden uzaklaştırılmakta, tedavileri ak- samaktadır. Hastayı görmeden, muayene etmeden reçete yazmak, has- tayı yönlendirmek suçtur. Platform olarak bilgi kirliliğinin de önüne geçmek üzere ça- lışmalar yapacağız” dedi. Gazi Üniversitesi Tõp Fakültesi İç Hastalõk- larõ Anabilim Dalõ öğretim üyesi Prof. Dr. İlhan Yetkin, “Televizyondan bir profesör, bir gün keten tohumunun tiroid hastalığına iyi geleceğini anlatıyordu. Oysa tiroid ile ilgili kanserler, nodüller, kistler gibi farklı hasta- lıklar var. Bunların hepsine bilimsel olmayan tek çözüm getirmek çok üzücü” dedi. Ulusal Beslenme Platformu Başkanõ Prof. Dr. Perihan Arslan da beslenme sorunlarõ nedeniyle ülke- mizde kõsa boylu (bodur) insan sayõsõnõn yay- gõn olduğuna dikkat çekti. Yõldõz Teknik Üni- versitesi Kimya Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Pala ise ülkemizde gõ- da üretiminin yüzde 50’sinin kayõt dõşõ olduğunu anõmsatarak, “Halkımız gıda güvenliği açı- sından risk altındadır” dedi. YÖK’TEN DANIŞTAY’A TEPKİ: ‘Yanlış karar alıyorlar’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - YÖK, yatay ge- çiş yönetmeliğinde yaptõğõ değişiklikle öğrencile- re farklõ fakültelere yatay geçiş olanağõ sağladõ. Değişiklikle ilahiyat fakültelerinin öğrencileri de, üniversite senatolarõnõn karar almasõ ve geçiş ya- põlacak bölümün Türkiye genelindeki en düşük giriş puanõna sahip olmalarõ durumunda, kendi üniversitelerindeki istedikleri fakülteye yatay ge- çiş yapabilecek. YÖK Başkanvekili Prof. Dr. İz- zet Özgenç, dün gazetecilere yönelik bilgilendir- me toplantõsõ düzenledi. Özgenç, 1 Ağustos’ta başlamasõ planlanan tõp fakültelerindeki rotasyon uygulamasõnõn Danõştay tarafõndan yürütmesinin durdurulmasõna sert tepki gösterdi. Bunun tama- men hukuka aykõrõ bir karar olduğunu belirten Özgenç, “YÖK, aldığı kararın hukuka uygun olduğunu ve aldığı kararın arkasında olduğu- nu açıklamak ister” dedi. Danõştay’õn hukuka aykõrõ da olsa aldõğõ karara meydan okumadõklarõ- nõ belirten Özgenç, kararõn gereği ne ise yapõlaca- ğõnõ kaydetti. Özgenç, “Ama bu karar yanlıştır. Bu karar hukuka uygun değildir. Danıştay bu kararın yanlış olduğunu bilerek vermiştir. İn- sanların yanlış hukuki değerlendirmesinden kaynaklanan bazı hukuki yanlışlıklar olabilir. Bu karar yanlış olduğu bilinerek verilen bir karardır. Biz Danıştay’ı yanlış kararından geri adım atmaya davet ediyoruz” diye konuştu. Düzenlemeyle tüm üniversitelerde öğrenciler ge- rekli şartlarõ sağlamalarõ ve üniversitelerin senato- larõnõn bu yönde karar almalarõ durumunda farklõ puan türlerindeki bölümler ve fakülteler arasõnda yatay geçiş yapabilecek. Buna göre, ilahiyat fa- kültesinde okuyan öğrenciler, üniversite senatola- rõnõn bu yönde bir karar almalarõ ve geçiş yapõla- cak bölümün Türkiye genelindeki en düşük giriş puanõna sahip olmalarõ durumunda kendi üniversi- telerindeki istedikleri fakülteye yatay geçiş yapa- bilecekler. Böylece ilahiyat fakültesinde okuyan bir öğrenci gerekli şartlarõ taşõmasõ durumunda tõp ya da hukuk fakültelerine geçebilecek. ‘Talabani ile affı konuşmam’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Parti Meclisi’nde gelişmeleri değerlendiren Genel Başkan Deniz Baykal, af konusunu değerlen- dirirken yeri ve zamanõnda kullanõlmasõ ge- rektiğini belirterek “Eğer terör örgütü silahla- rõnõ bõrakõr, cephanesini teslim eder, terör ta- mamõyla izole olursa, o zaman bir barõş proje- si olarak af gündeme gelebilir” dedi. “Affa hiçbir zaman izin vermem” anlayõşõnõn yanlõş olduğunu söyleyen Baykal, toplumun barõşõ ve ülkenin geleceği açõsõndan konunun değer- lendirilmesi gerektiğini söyledi. Baykal, Irak Cumhurbaşkanõ Celal Talabani’den gelen da- vet için de “Sanki Kürt sorununu, PKK’ye af- fõ konuşacakmõşõz gibi bir hava var. Bu konu- larõ Talabani ile konuşmam” dedi. Erdoğan korumasını kovdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tayyip Erdoğan, partisinin kadõn ve gençlik kollarõ başkanlõklarõnõn düzenlediği yerel yö- netimler konferansõna katõldõ. Erdoğan TBMM çalõşmalarõnõ kilitleyen muhalefet partilerini “Temmuzda tatil matil yok, tatil bi- ze haram olsun” diyerek tehdit etti. Salondan ayrõlõrken bir grup vatandaşõn taleplerini din- leyen Erdoğan, bir yurttaşõ engelleyen ko- rumasõnõ “Gönderin gitsin bu korumayõ, böy- le koruma istemiyorum” diyerek kovdu. Yüksekova’da 7 asker yaralı Yurt Haberler Servisi - Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinde dün akşam saatlerinde meydana ge- len patlamada 7 asker yaralandõ. Yüksekova- Dağlõca yolu Yeni Mahalle mevkiinde iki as- keri aracõn geçişi sõrasõnda patlama meydana geldi. Patlama sonucu yoldan geçen askeri araç ve yol kenarõndaki birçok evin camlarõ- nõn kõrõldõğõ ve patlamadan sonra askerlerin havaya ateş açtõklarõ öğrenildi. Hakkâri Valisi Muammer Türker, “Patlamada 7 asker cam kõ- rõklarõndan kaynaklõ, hafif yaralandõ ve olayla ilgili inceleme devam ediyor” dedi. Patlama sonrasõnda güvenlik güçleri ile mahalle sakin- leri arasõnda gerginlik yaşandõğõ ileri sürüldü.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle