Katalog

CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Hürriyet dün bir resim yayımladı. “Tarihi” Irak gezisini izleyen gazeteciler özel uçakta Çankaya’daki AKP’liyi dinliyorlar. Bir kişi dışında resimdeki gazetecilerin 7’si (üs- telik gazeteciler arasında aşırı muhafazakâr, hat- ta Feto gazetesinde yazanlar da var) Çanka- ya’dakinin Kürdistan dediğini söylüyor. Dönekliğin kitabını yazan Milliyet yazarı Hasan Cemal, hayır demedi, diyor. Böylece ve bundan böyle Hasan Cemal Çan- kaya’dakinin özel uçağında bir koltuğu garantilemiş oluyor. Çankaya’daki neden inkâr yoluna saptı? Uçakta “Kapalı kapılar ardında kapsamlı bir ça- lışma” olduğunu söyleyerek yeni açılımlara gebe günler yaşadığımızı söyleyen kendisi değil mi? Beş yıldır on yıldır terör örgütü karşıtı gibi gö- rünen, ne ki sonuç itibarıyla inandırıcı olmayan açıklamalar yapan Talabani’nin “PKK ya silah bı- rakır ya da Irak’tan gider” sözlerine yeni bir dün- ya yaratıyormuş gibi sarılan Çankaya’daki AKP’li değil mi? Çankaya’dakinin “açılımı” devlet politikası mı- dır, değil midir? Kişisel bir politik görüş müdür? Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’e göre, “Onun politikaları şahsi değil. Devletimizi ve mil- letimizi temsil ettiğine göre devlet politikasıdır”. Oysa, bizim gibi düşünenlere göre, Çanka- ya’daki, ulusun bütününü değil, içinden çıktığı, kendisini Köşk’e gönderen AKP’yi temsil ediyor. Tek bir sözüne hak vermek gerekiyor Çanka- ya’dakinin: “… Çok zor konularla uğraşıyoruz… Böyle ze- deleyici, lüzumsuz tartışmalara girmemizin (veya kendisi gibi böyle tartışmalar açacak açıklamalar yapmanın) anlamı yok!” “Lüzumsuz tartışmalara girmemizin anlamı yok”, ama Kürdistan açılımının ucu açık. Üstelik nere- ye varacağını kendisi söylüyor. K. Irak’ta yuvalanan terör örgütünü ortadan kal- dırmak amacıyla Barzani’ye Kürdistan tanımını ar- mağan ediyor. O Barzani ki, Çankaya’dakinin Irak’ı ziyaret ede- ceği kesinleşir kesinleşmez soluğu Avrupa’da aldı. Yerine değişik bir sıfatla ama aynı ağzı kullanan Neçirvan Barzani’yi konuşturdu. Barzani (ve Talabani de) terör örgütünün sila- hı bırakmasına sıcak bakıyor, ama bu sonucun alı- nabilmesi için genel af çıkarılmasını ön koşul ola- rak öne sürüyorlar. Genel af sadece dağdaki teröristi indirmeyecek; ellerini, vicdanını 30 bin kişinin kanıyla yıkayan ka- til başının İmralı’dan çıkmasını sağlayacak! Bugün Kürdistan’ı tanıyan günümüzün yöneti- cileri, yarın Öcalan’ın affına yeşil ışık yakabilirler. Gelişmelere bakalım: İmralı’nın affı için ufaktan başlayan istekler giderek yoğunlaştı. Toplumsal hareketlerle genel af tezgâhlanıyor. Bu iktidar bir zaman sonra terör örgütünün or- tadan kaldırılmasını sağlama gerekçesiyle Öca- lan’ı da affetmek gerektiğinden söz eder, bu yol- da bir adım atarsa... Neden şaşıralım? Ne diyor Çankaya’daki: “Bu (PKK) bittiğinde (Kürdistan dediği ile ilişkiler de çok iyi bir şekilde devam eder ve)… sınır olmaz”. Şu açıdan doğru bu söylem: Bu kadronun ayırımcılığa, bölücülüğe prim ve- ren davranışlarının, yapılmaması gerekenleri yap- maktaki amaç ve ihtiraslarının… evet, evet… sı- nırı yok, olamaz da! İstanbul Y 9 Edirne Y 9 Kocaeli Y 12 Çanakkale B 10 İzmir Y 15 Manisa Y 14 Aydın Y 16 Denizli Y 14 Zonguldak Y 12 Sinop Y 15 Samsun Y 18 Trabzon B 18 Giresun Y 16 Ankara Y 10 Eskişehir Y 10 Konya Y 11 Sıvas Y 7 Antalya Y 18 Adana Y 16 Mersin Y 17 Diyarbakır Y 12 Şanlıurfa Y 14 Mardin Y 14 Siirt Y 13 Hakkâri B 5 Van B 6 Kars B 5 Oslo PB 1 Helsinki PB 0 Stockholm PB 3 Londra Y 13 Amsterdam Y 9 Brüksel Y 8 Paris Y 12 Bonn Y 9 Münih Y 7 Berlin Y 10 Budapeşte B 11 Madrid B 25 Viyana Y 8 Belgrad Y 11 Sofya B 9 Roma Y 15 Atina Y 16 Zürih B 10 Moskova B 3 Aşkabat B 17 Astana B 11 Taşkent Y 25 Bakû B 11 Bişkek PB 24 Tiflis PB 18 Kahire B 23 Şam PB 17 Ülke geneli parçalı çok bulutlu, Doğu Anado- lu’nun doğusu ile Doğu Karadeniz kıyıları dışın- da yağışlı geçecek. Ya- ğışlar yağmur ve sağa- nak, Akdeniz’de kuvvetli olmak üzere gök gürül- tülü sağanak, Erzurum, Erzincan ve Trakya ile Çanakkale çevrelerinde karla karışık yağmur şeklinde olacak. SAYFA CUMHURİYET 26 MART 2009 PERŞEMBE 18 HABERLERİN DEVAMI Kanadoğlu: Yasadõşõ önlemEski Adalet Bakanõ Hikmet Sa- mi Türk, cezaevinin amacõnõn aynõ zamanda rehabilitasyon ol- duğuna işaret ederek “Bakanlı- ğım döneminde Küçük Oteller kitabının yazarı Sevan Nişanyan cezaevinde çalışmalar yaptı. Oteller kitabını yazmasına ola- nak tanıdım. İnternet bağlantı- sı olmayan bilgisayar verdik. Aynı şekilde Fikret Başkaya’ya da dışarıyla internet bağlantısı olmayan bilgisiyar verip kitap yazmasına müsaade ettik. Bir defa kitap yazılabileceği konu- sunda şüphe yok” dedi. Yazõ dizisinin yayõmlanmasõnõn da sakõncasõ olmamasõ gerektiği- ni vurgulayan Prof. Dr. Türk, şunlarõ söyledi: “Geniş düşün- mekte yarar var. Cezaevinden milletvekili seçilerek parla- mentoya gelenler var. Zaten yazıların içeriğinde suç teşkil eden unsurlar varsa işlem ya- pılır. Ama yazmasında sakınca yok. Ben sakınca görmem. Öz- gürlüğü bağlayıcı bir ceza için sadece cezaevinde zamanını ge- çirir demek doğru değil. Ceza çekiyor ama bir gazetecinin dü- şünce üretmeye devam etme- sinde sakınca görülmemeli.” ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Gazetemiz Ankara Tem- silcisi Mustafa Balbay’õn günlük yazõ yazma istemi ve yazõ dizisi- ne uygulanan sansüre tepkiler sürüyor. Yargõtay Onursal Cum- huriyet Başsavcõsõ Sabih Kana- doğlu, “Hiçbir hükümlü için ve aynı hükümlere tabi tutula- cak olan tutuklular için doğru- dan doğruya yasadışı birtakım önlemler alma hukuka uygun olmaz, hukuka aykırıdır” dedi. Eski Adalet Bakanõ Prof. Dr. Hikmet Sami Türk de bakanlõ- ğõ döneminde pek çok yazarõn ce- zaevinde kitap yazmasõna bile izin verdiğini vurgulayarak, “Öz- gürlüğü bağlayıcı ceza çekiyor ama bir gazetecinin düşünce üretmeye devam etmesinde sa- kınca yoktur” değerlendirmesi- ni yaptõ. Yargõtay Onursal Cumhuriyet Başsavcõsõ Kanadoğlu, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazõ Hakkõnda Kanun’un 60. ve 66. maddelerinin hükümlünün ifade özgürlüğünü ve haberleşme hak- kõna ilişkin uygulanacak hüküm- leri getirdiğini belirterek “Hü- kümlüye tanınan bu hakların aynı biçimde yasanın 116. mad- desinde tutuklular hakkında da uygulanmasını öngörmüştür. Alınabilecek tedbirlere karşı infaz hâkimliğine başvuruda bulunmak olanaklıdır” dedi. Kanadoğlu, bir tutuklunun ifa- de özgürlüğünden ve haberleşme hakkõndan mahrum kõlõnmasõ için Ceza İnfaz Yasasõ’nda sayõlan birtakõm eylemlerde bulunmasõ gerektiğini kaydetti. Sabih Kanadoğlu, “Kendili- ğinden herhangi bir tedbir al- mayı gerekli göstermeyen bir durumda bu özgürlüklerin ve hakların kısıtlanması insan te- mel hak ve özgürlüklerine de aykırılık oluşturur. Hükümlü- ye tanınan hakların tutuklu- dan esirgenmesi hiçbir zaman düşünülemez. Hiçbir hükümlü için ve aynı hükümlere tabi tu- tulacak olan tutuklular için doğrudan doğruya yasadışı bir- takım önlemler alma hukuka uygun olmaz, hukuka da aykı- rıdır” değerlendirmesini yaptõ. Yazıcıoğlu’nu taşıyan helikopterdüştü SERMET ÇUHADAR KAHRAMANMARAŞ - Seçim çalõşma- larõ için Kahramanmaraş’tan Yozgat’a giden BBP Genel Başkanõ Muhsin Yazıcıoğlu’nu taşõyan helikopter, Kahramanmaraş’õn Gök- sun ilçesi Hacõömerli köyü Berit Dağõ mev- kiinde düştü. Askeri helikopterlerin de katõl- dõğõ ve gece saatlerine kadar süren arama çalõşmalarõnda Yazõcõoğlu, BBP Sivas İl Başkanõ Erkan Üstündal, BBP Sivas İl Başkanõ Yardõmcõsõ Yüksel Yancı, Beledi- ye Meclis Üyesi Murat Çetinkaya, İHA Muhabiri İsmail Güneş ve pilotun bulundu- ğu helikopterin enkazõna ulaşõlamadõ. BBP Genel Başkanõ Muhsin Yazõcõoğlu dün seçim çalõşmalarõ için partisi tarafõndan Kahramanmaraş’õn Çağlayancerit ilçesinde düzenlenen mitinge Medair şirketinden ki- ralanan Bell 206 L-4 tipi helikopterle gele- rek partililere seslendi. Yazõcõoğlu, konuş- masõnda Hazine’den yardõm almadan siya- set yapan tek siyasi parti olduklarõnõ, ilk de- fa helikopter kiralayarak miting yaptõklarõnõ söyledi. Yazõcõoğlu mitingin ardõndan, İHA muhabiri İsmail Güneş ve pilotla birlikte 6 kişinin bulunduğu helikopterle Yozgat’õn Yerköy ilçesindeki mitinge gitmek üzere sa- at 15.30 sõralarõnda Çağlayancerit’ten ayrõl- dõ. Bir süre sonra helikopterle irtibat kesilir- ken yapõlan araştõrmada Göksu ilçesi Hacõ Ömerli köyü mevkiindeki 3 bin 500 rakõmlõ Berit Dağõ kesimine düştüğü anlaşõldõ. Çelişkili açıklamalar İHA Genel Müdürü Fevzi Kahraman, saat 16.40’da helikopterde bulunan muha- birleri İsmail Güneş ile görüştüğünü, muha- birin ayağõndan ciddi yara aldõğõnõ söyledi- ğini bildirdi. Muhabir Güneş’in acil yardõm isteğinde bulunduğunu ifade eden Kahra- man, ancak daha sonra iletişimin kesildiğini belirtti. BBP Genel Sekreteri Yalçın Top- çu, telefonla görüştüğü Kahramanmaraş Valisi’nin “BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun, ambulansla Göksun Devlet Hastanesi’ne hareket ettiği ve sağ- lık durumunun da iyi olduğunu söyledi- ğini” açõklamasõ kafa karõşõklõğõna neden oldu. Topçu daha sonra yaptõğõ açõklamada “bilgi kirliliği” yaşandõğõnõ söyledi. Farklõ açõklamalarõn gelmesi üzerine Başbakan- lõk’ta kriz merkezi oluşturularak çalõşmala- rõn koordineli yapõlmasõ sağlandõ. Fõrtõna ve yoğun sisin yaşandõğõ bölgede arama kur- tarma çalõşmalarõna; 2 gece görüş imkânõna sahip helikopter, Casa tipi uçak, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Genelkurmay Başkan- lõğõ’na ait birer helikopter ve yaklaşõk 250 kişilik bir ekip katõldõ. Yazõcõoğlu, içinde bulunduğu otomobilin 13 Mayõs 2007’de Bolu tünelinde, 25 Ağus- tos 2007 Sõvas’õn Akõncõlar ilçesinde yaptõ- ğõ kazalarõ hafif sõyrõklarla atlatmõştõ. Gazetemiz okurları dün de Cumhuriyet’in Şişli’deki merkez binasının bahçesinde bir araya gelerek gazetemiz Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay için tuttukları 2 saat- lik nöbeti sürdürdü. “Balbay çıkacak yine yazacak”, “Susma sustukça sıra sana gelecek”, “Biz susarsak kim konuşacak” sloganları atan Cumhuriyet okurları, “En büyük tehlike geriye gidişin hızı değil, heyecanı yitirmektir” yazılı dövizler taşıdı. Gazetemizin önünden geçen araçlar da her gün olduğu gibi kornalarına basarak gazetemize ve okurlarımızın eylemine destek verdi. Okurlarımız, pazar- tesiden perşembeye her gün 11.00 - 13.00 saatleri arasında gerçekleştirdikleri ey- lemlerinin, Balbay cezaevinden çıkıp yeniden yazmaya başlayana dek süreceğini vurguladılar. Öte yandan Balbay’ın “tecritte” tutulması ve yazılarının engellen- mesine tepki gösteren Ankara Aydınlığı Girişimi, “Balbay, diğer tutuklulardan ayrılmakta, havalandırmaya bile tek başına çıkarılmaktadır. Bu öç alma tavrının hukukla ilgisi yoktur” açıklamasını yaptı. (Fotoğraf: SERKAN YILDIZ) Balbay’a destek sürüyor Nüfus cüzdanõmõ kaybettim. Hükümsüzdür. ÖMER YAĞCI 1. KOŞU: F: Zeyno Ana (13), P: Dilber Kardeşler (4), PP: Yağõztay (7), S: Adelet (9). 2. KOŞU: F: Yargõç (7), P: Alfazlõ (1), PP: Odinbeyinkõzõ (11), S: Çam- ka (8). 3. KOŞU: F: Towervint (13), P: Chi (2), PP: Water Dancer (3), S: 4. KOŞU: F: Soylu Melek (13), P: İlgünkõz (12), PP: Vartanlõ (7), S: Bilbay (1). 5. KO- ŞU: F: Kenndrea (7), P: Fides (6), PP: Wicked World (5), S: Lovely Blaze (9). 6. KOŞU: F: Aksi Çocuk (4), P: Haskara (5), PP: Tankurt (3), S: Sonumut (7). 7. KOŞU: F: Doğanhan (2), P: Sharply Drawn (3), PP: Back Bay (6), S: Wist Me Luck (9). 8. KOŞU: F: Ya- rasa (5), P: Sadra- zam (7), PP: Gü- lözkan (6), S: Ak- duman (4). 9. KO- ŞU: F: Ateşağa (5), P: Mediterranean (4), PP: Kargõlõ Ağasõ (3), S: Cardio Dancer (7). ALTILI GANYAN 13 7 4 2 5 5 6 3 7 4 5 6 6 3 9 4 7 4 1 10 Örgüt siyaset için adõm atacağõnõn ipuçlarõnõ veriyor Hizbullah Parti mi Kuracak?.. DİYARBAKIR - Güneydoğu’da iki terör örgütünün faaliyetleri de aynõ dönemlerde baş- ladõ. PKK 27 Kasõm 1978’de kurulurken, Türk Hizbullahõ’nõn temelleri 11 Şubat 1979’daki İran devriminin hemen ardõndan atõldõ. Marksist örgüt 30 yõl içinde salt terör faaliyetleriyle değil, politik yaşama müda- halesiyle de gündemde kaldõ. Oysa dinci grup siyasallaşmayõ beceremedi! Peki, 8 yõl önce çöküş sürecine giren Hizbullah 29 Mart se- çimlerinde kimi destekleyecek?.. Aslõnda Hizbullahçõlar; örgüt lideri Hüse- yin Velioğlu’nun 17 Ocak 2000’de İstan- bul’daki polis operasyonunda öldürülme- sinden 4 yõl sonra ilk kez kapsamlõ bir öze- leştiri vermişti. Bu açõlõm en az CIA kadar giz- liliğe önem veren ve üzerindeki sis perdesi- ni her dönemde kalõnlaştõrmayõ başaran Hiz- bullah’õn siyasi yapõsõnõ da deşifre etmişti. Örgütün “İ. Bagasi” ismiyle ilk kez “Ken- di Dilinden Hizbullah” adõyla yayõmladõğõ kitapta örgütlenmeden iç kavgaya, eylem- lerden PKK ile çatõşmaya, Gaffar Okkan sui- kastõndan Velioğlu’nu ölüme götüren gafle- te kadar bir dizi itirafa yer verilmişti. Bu ki- tap aynõ zamanda örgütün ilk basõn bülteni ni- teliğindeydi. PKK’den farklı yöntem uyguladı Örgüt siyasallaşmanõn altyapõsõ için ise PKK’den farklõ bir yöntem uyguladõ. Örne- ğin 2004 yõlõndan itibaren aralarõnda Musta- zaf-Der’in de bulunduğu çok sayõda dernek kurarak Güneydoğu illeri ile batõdaki büyük kentlerde örgütlenmeye başladõ. Örgütün “Doğru Haber” adlõ bir gazetesi ile çok sayõda web sayfasõ da bu çabalara katkõ sunuyor. Güneydoğu’da her seçim döneminde Hiz- bullah’õn bağõmsõz adaylar çõkaracağõ konu- şuldu. Ancak örgüt en azõndan son 10 yõlda kendi adayõnõ deşifre ederek böyle bir giri- şimde bulunmaktan özenle kaçõndõ. Örgütün 29 Mart tavrı 29 Mart seçimleri yaklaşõrken Güneydo- ğu’da örgütün tavrõ da merak ediliyordu. Hiz- bullah bu merakõ önceki gün yayõmladõğõ bir bildiriyle gidermeye çalõştõ. Örgütün basõn bürosu görevini de üstlenen “Hüseynisev- da” adlõ web sitesinden Cumhuriyet’e bir mail gönderildi. Hizbullah’õn örgütlenmeye her koşulda devam edeceği vurgulanan “Müslüman halkõmõza” başlõklõ mektupta şu görüşlere yer verildi: “Hizbullah’ın seçimlerle ilgili tavrının ne olacağı konusunda yapılan spekülasyonlar üzerine bir açıklama yapmayı gerekli gör- dük. Hizbullah cemaati bugüne kadar siyasi bir partiyi desteklemediği gibi özel olarak bir siyasi partiyi hedef de edinmemiştir. Ta- kip ettiği strateji gereği bu konuda sessiz kalmış ve Müslüman halkı seçimlerde ken- di tercihleriyle baş başa bırakmıştır. Eğer legal siyasi alanda bir mücadele verilecek- se bu, sistem partilerinin güdümünde veya paralelinde değil, özgün bir şekilde ve öz- gür irademiz ile, İslami inanç ve ilkelerimiz ile halkımızın çıkarları doğrultusunda ol- malıdır. Hizbullah cemaati; önümüzdeki ye- rel seçimde hiçbir partiyi desteklememe ve seçime iştirak etmeme kararı almıştır. Müslüman halkımızı sistem partilerinden uzak durmaya davet ediyoruz.” Hizbullah AKP’den uzak duruyor Aslõnda özellikle Diyarbakõr’daki siyasi çevreler, örgüt tabanõnõn yerel seçimlerde, Başbakan Erdoğan’õn Davos şovunu göz önüne alarak AKP adaylarõna destek vere- ceğine inanõyor! Oysa bölgedeki cemaat sa- vaşlarõ Hizbullah’õn bu kez AKP’den uzak durmakta kararlõ olduğunu gösteriyor. Seçim boykotunda, AKP destekçisi Fethullahçõlarõn Hizbullah’a yönelik eleştirilerini son yõllar- da sertleştirmesinin de payõ bulunuyor! Ya- ni Hizbullah aslõnda AKP’ye destek verme- yerek Güneydoğu’da hõzla örgütlenen Fet- hullah cemaatine de tavõr almayõ amaçlõyor! Bu boykot çağrõsõ etkili olursa; AKP ve DTP’ye uzak duran kesimler de eklendiğin- de, Güneydoğu’da sandõğa gitmeyenlerin sayõsõ önemli oranda artacak! Hizbullah’õn seçim boykotu, örgütün önü- müzdeki süreçte legal siyasette söz sahibi ol- mak için adõm atabileceğini de gösteriyor. Zaten dernekler, dergi ve gazeteler, rad- yolar, sosyal yardõmlar ve dini etkinlikler bu hedefin altyapõsõna hizmet ediyor! Anlaşõlõ- yor ki, PKK’nin siyasallaştõğõ bir ülkede, mi- tinglerinde yüz bin insanõ toparlayabilen Hizbullah siyasal gelişmelere ve gereksi- nimlere kayõtsõz kalmayacak!.. Güneydoğu si- yasetindeki hõzlõ ve şaşõrtõcõ değişim önü- müzdeki süreçte bir Hizbullah partisinin de ipuçlarõnõ veriyor! DİYARBAKIR NOTLARI/ MEHMET FARAÇ Yargõtay Onursal Cumhuriyet Başsavcõsõ, kõsõtlamanõn insan hak ve özgürlüklerine aykõrõ olduğunu belirtti BALBAY’IN NOTLARI Akõn: Kişisel birsorunumyok İstanbul Haber Servisi - Tempo24 adlõ internet sitesinin Genel Yayõn Yönetmeni Doğan Akın, Mustafa Balbay’õn günlüklerini önemli bir haber olduğu için yayõmladõklarõnõ belirterek, “Bal- bay’ın muhtemelen önümüzdeki günlerde açık- laması gereken çok tartışma yaratan bazı diya- logların gerçekten eklenip eklenmediğidir. Eğer öyle bir şey olursa bu dolaylı olarak Balbay’a karşı soruşturma aşamalarında görev alan bazı kişilerin komplo kurduğu anlamına gelir” dedi. Gazeteci Ayşenur Arslan’õn hazõrlayõp sundu- ğu CNN Türk’teki “Medya Mahallesi” programõ- na katõlan Akõn, programda günlüklerle ilgili so- rularõ yanõtladõ. Arslan’õn “Notların Balbay’ın günlükleri olduğundan nasıl emin olabildiniz?” sorusu üzerine Akõn, günlüklerde Cumhuriyet ga- zetesinin mahremi olarak saydõklarõ bazõ özel bö- lümlerin yer aldõğõ kõsõmlarõ yayõmlamadõklarõnõ belirtti. Günlüklerin yayõmlanmasõ aşamasõnda çok dikkatli davrandõklarõnõ savunan Akõn, “6 gün boyunca her gün okuyucuyu uyarmamız gereken bölümler oldu. 16 Mart Pazartesi yap- tığımız duyuruda bu günlükler, notlar hepsi ayrı ayrı kaydedilmiş ayrı ayrı dosyalar olarak kaydedilmiş bölümlerin çözülüp birleştirilmesi ile oluşturulmuştur. Balbay’ın kaydettiği mon- taj bu ise gerçekten böyle bir montaj var” diye konuştu. Akõn, Akşam gazetesi köşe yazarõ Oray Eğin’in “O gazeteci de günlüklerini açıklasın” başlõklõ yazõsõnda kendisi ile ilgili yer alan “Tanı- yanlar Akın’õn ‘İntikam soğuk yenen bir yemek- tir’ düsturuna inandığını da söyler” ifadesi ile ilgili, “Cumhuriyet’ten ayrılalı 12 yıl oldu. Bu kadar yıl intikam duygusu içinde yaşamak bir insan için çok büyük bir azap olur. Cumhuri- yet’ten ben ayrıldım fakat tazminat meselesi olmasın diye gönderilmemi rica ettim” dedi. KAHRAMANMARAŞ