Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 21 MART 2009 CUMARTESİ
4 HABERLER
DÜNYADA BUGÜN
ALİ SİRMEN
Borazandan Nağmeler...
Son zamanlarda medyada sayıları ve şirretlikleri
durmadan artan iktidar borazanlarına baktıkça ak-
lıma hep şu şarkı geliyor:
“Borazandan nağmeler ufkumu sardı...
Bir şarkı ki, orada hep yalan, fitne, iftira vardı...”
Eskiden sureta da olsa, bir yansızlık gösterisiyle,
zevahiri kurtarmaya çalışırlardı. Şimdi ise artık bun-
lara hiç ihtiyaç kalmadı, kadrolu borazanlıktan med-
ya borazanlığına yatay geçiş olağan sayılmaya baş-
landı.
Hangi borazanın nereye alınacağı, nereye çağrı-
lacağı, nereye konuşlandırılacağı, neyi çalacağı ko-
nusunda danışman olanlar, şimdi “müstakil borazan”
olarak “kendilerine has ve özgün fikirlerini” ortaya dö-
küyorlar.
Mustafa Balbay’a ait olduğu söylenen ve asılla-
rı Cumhuriyet’te yayımlanacak olan notlar son za-
manlarda borazanların en büyük ilgi alanını oluştu-
ruyor.
O ifadelerin elde ediliş şeklini, Balbay’a ait oldu-
ğu ileri sürülen notların alınışındaki usulsüzlükleri bir
yana bırakıyorum.
Bu alçakça sızdırılmaları, bu yolla, hem sızdıranın
hem yayımlayanın suçlarını, bunların ısrarla kovuş-
turulmamasını ve bu durumların demokrasi açısın-
dan ortaya çıkardığı tehlikeleri de koyuyorum bir ya-
na...
Borazanların yargısız infazcılık çabalarına da çok
dokunduk, bu iğrenç ef’ali de şimdi söz konusu et-
miyorum.
Bugün üzerinde durmak istediğim, gürültüleriyle
sivil darbenin duyulmasını engellemeye çalışan ve
durmadan “askeri darbe geliyor” çağrısı yapan bo-
razanların, Türkiye’de muhal bir darbeyi bahane ede-
rek, yaratmaya çalıştıkları baskı ve terör havasıdır.
Önümüzdeki günlerde karşılaşacağımız en büyük
tehlike bu olacağı için dikkatle hareket etmekte ya-
rar var.
Borazanlara göre, bir kısım gazeteciler, siyasetçiler
vesair kanaat erbabı iktidar oyununa meraklıymışlar
(sanki iktidar oyununa bigâne politikacı varmış gibi);
işte bunlar da kışlayı baştan çıkarıcı tahrikler, teşvikler,
yardımlar yapmakta, yataklık etmekteymişler. Bun-
lar büyük tehlikeymişler ve Ergenekon davası hiçbir
şeye hizmet etmeyecekse bile buna etmeliymiş.
Darbe heveslisi sivillerin fikirleri demokrasiye kar-
şı suç oluşturmaz mıymış?
Suçluya bilerek su vermek yardım ve yataklığa gi-
rermiş de, fikir vermek girmez miymiş?
Silivri’deki mahkeme işte bunlara karar verecek-
miş.
Borazanlar, Silivri’deki mahkemenin yetki ve gö-
rev alanını da belirlemişler. Zaten soruşturmayı sür-
düren zihniyet, AKP iktidarının eleştirilip, işlerin kö-
tüye gittiğinin açıklanmasını, hükümet aleyhinde ha-
va oluşturup, darbe ortamı yaratmak olarak değer-
lendirme eğiliminde...
Sevgili okurlarım, borazanların bu çağrısı ile so-
ruşturmanın bu zihniyeti birleştikleri zaman Türkiye
tam bir cehenneme dönüşecektir.
Çünkü bu durumda Türkiye’de iki tür insan ola-
caktır:
AKP’nin iyi işler yaptığına, ülkeye yararlı olduğu-
na ve iktidarının devam etmesi gerektiğine inanan-
lar. Bunlar iyi vatandaşlar yani masumlar olacaklar-
dır.
Öbürleri, yani AKP’nin ülke için yararlı olmadığını,
iktidarının devamının halkın zararına olduğuna ve git-
mesi, iktidardan uzaklaştırılması gerektiğini düşünen
ve savunanlar ki, bunlar da suçlular grubuna gire-
ceklerdir.
Bunların AKP’nin halkın demokratik bilinci ve
tepkisiyle alaşağı edilmesini savunmalarının da bir
önemi yoktur. Nitekim, halkın demokratik laik sivil bi-
lincini, tepkisini dile getiren Cumhuriyet Mitingleri de,
bu zihniyet tarafından suç olarak görülüp ilan edil-
mişti.
Şimdi bu zihniyet, “Mustafa Balbay’ın günlükleri”ni
kullanma peşindedir.
Evet son zamanlarda medyada moda şarkı şu:
“Borazan nağmeler ufkumu sardı.
Bir şarkı ki, orada hep, fitne, yalan, iftira vardı.”
asirmen@cumhuriyet.com.tr
CHP MYK ÜYESİ ALİ KILIÇ:
Tunceli’deöğretmenler
büyükbaskıaltında
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - CHP
MYK üyesi Ali Kılıç,
“eğitimcilerin saçı, bı-
yığı, küpesi ve eteği ile
uğraşan Tunceli Milli
Eğitim Müdürü ile
milli eğitim şube mü-
dürünün görevden
alınmasını” istedi.
Ali Kõlõç dün yaptõğõ
yazõlõ açõklamada,
“AKP iktidarı eğit-
menlerimize sahip çık-
mak yerine, onları ka-
derleriyle baş başa bı-
rakmış, Tunceli örne-
ğinde olduğu gibi psi-
kolojik baskı altına al-
mak istemiştir. Tun-
celi’de Milli Eğitim
Müdürü bu sorunları
çözmek yerine, eği-
timcilerimizin saçı, bı-
yığı, küpesi ve eteği ile
uğraşmaktadır” dedi.
“Milli Eğitim Müdü-
rü’nün Mazgirt ilçe-
sinde bayan öğretme-
nin kulağındaki hal-
kalı küpeleri görünce
‘Bilir misin bu küpeleri
takanlar hakkõnda herkes
ne düşünür’ dediği, bir
seminerde bayan eği-
timciye, ‘İçinizde eşini
aldatanlar vardõr’ gibi
aşağılayıcı ifade kul-
landığı, bir erkek eği-
tim emekçisine ‘Ma-
kas getirin bunun bõyõk-
larõnõ keseceğim’ diye
sataştığı, bir bayan ve-
liye de ‘Evli kadõn da
bekâr kadõn da kot pan-
tolon giyiyor’ dediği”
haberlerine dikkat çe-
ken Kõlõç, sözlerini şöy-
le sürdürdü:
“Tunceli Milli Eği-
tim Şube Müdürü de
etek giyen bayan eği-
timciye, ‘Dükkânõnõzõ
kapalõ tutun ki komşu-
nuz hõrsõz çõkmasõn’ de-
me saygısızlığında bu-
lunmuştur. Bu eğitim
sistemimizin hangi
noktaya geldiğinin de
göstergesidir. Tunceli
Milli Eğitim Müdürü
ile şube müdürünün
sözleri bardağı taşır-
mıştır. Zaman kaybe-
dilmeden milli eğitim
müdürü ile şube mü-
dürü hakkında soruş-
turma açılmalı ve gö-
revden uzaklaştırıl-
malıdır.”
AKFIRAT BELDESİNDEKİ YOLSUZLUK İDDİALARI
Kirli ilişkiler
ortaya dökülüyor
MHP’li Vural, EGO’da yapõlan fahiş fiyatlõ malzeme alõmlarõnõ ortaya koydu, Gökçek’e ağõr eleştiriler yöneltti
‘AKP’lileri bile fişletiyor’
HİLAL KÖSE
Akfõrat Belde Belediyesi’ndeki
yolsuzluk iddialarõna ilişkin hazõrla-
nan iddianamede “cinsel istismar”
suçundan tutuklanan Pendikli işa-
damõ Musa Hasdemir’in rüşvetle
tahliye edildiği ileri sürüldü.
AKP’li eski Akfõrat Belediye Baş-
kanõ Hilmi Yıldız’õn da aralarõnda bu-
lunduğu 50 sanõk hakkõnda “suç iş-
lemek amacıyla örgüt kurmak”
suçundan dava açõldõ.
İstanbul Cumhuriyet
Başsavcõlõğõ’nca ha-
zõrlanan iddianamede
Hilmi Yõldõz’õn oğlu
Enes Yıldız’õn kõz ar-
kadaşõnõn babasõ Musa
Hasdemir’in rüşvetle
tahliye edildiği iddia
edildi. Dekor Rulo Fõr-
ça Sanayi’nin ortakla-
rõndan Hasdemir’in
Kartal Cumhuriyet
Başsavcõlõğõ’nca açõ-
lan davada, 11 liseli kõz
çocuğuna cinsel istis-
marda bulunduğu gerekçesiyle tu-
tuklandõğõ anlatõlan iddianamede,
Hasdemir’in avukatõnõn tahliye için
hâkim ve savcõlarla yaptõğõ telefon gö-
rüşmelerine de yer verildi.
Hâkimi evinde ziyaret ettiler
Enes Yõldõz’õn telefon görüşmele-
rinde avukat Faruk Mirhanoğulla-
rı’ndan ‘ikili ilişkilerle’ yardõmcõ ol-
masõnõ istemesi üzerine, Mirhano-
ğullarõ’nõn savcõ ile bağlantõ kurdu-
ğu anlatõldõ. Soyadõ belirtilmeyen
Mehmet adlõ Cumhuriyet Savcõsõ’nõn
9 Ekim 2008 tarihli telefon görüş-
mesinde, Mirhanoğullarõ’ndan ve-
kâletnameyi bir an önce almasõnõ is-
tediği, “Hadi bir an önce hallet şe-
yi, bir an önce bakayım” dediği kay-
dedildi. Avukat Mirhanoğullarõ’nõn
davaya bakan asliye ceza hâkiminin
ismini de savcõdan öğrendiği ve 14
Ekim’de hâkimi evinde ziyaret etti-
ği belirtilerek, avukatõn davanõn tu-
tuksuz sanõklarõndan Enes Vurgun
ile ikince kez hâkimin evine gittiği,
Vurgun’un hâkimin elbiselerini ku-
ru temizlemeye götürdüğünün tespit
edildiği kaydedildi.
Mahkeme heyetinde gö-
rüşülen kişilerin Musa
Hasdemir’in duruşmada
“Bu kızlar ortaokul ve li-
seye giden kızlar. Bir
seneden beri bu adamı
sömürmüşler. Her sefe-
rinde 1000-2000 dolar
para almışlar. Kadınlar
şeytandır. Erkeği kan-
dırır” diye ifade verme-
sini söyledikleri kaydedi-
lerek, bu şekilde Hasde-
mir’in savunmasõ konu-
sunda yol gösterildiğine
dikkat çekildi.
13.500 dolar rüşvet
Duruşmanõn ardõndan Musa Hasde-
mir’in serbest bõrakõldõğõ belirtilen id-
dianamede, hâkime vaat edilen paranõn
zamanõnda ödenmemesi nedeniyle sõ-
kõntõ yaşandõğõna dikkat çekiliyor. Bu
iş için Hasdemir’den alõnan paranõn
13.500 dolar olduğu belirtilerek, “20
Ekim’de para hesabı yapıldıktan
sonra avukat Faruk Mirhanoğulla-
rı’nın hâkimi aradığı ve yarın sabaha
yanına uğrayacağını söylediği, erte-
si gün hâkimin, avukatı aradığı tes-
pit edilmiştir” deniliyor.
AKP’li eski
Akfõrat Belediye
Başkanõ Hilmi
Yõldõz’õn oğlu
Enes Yõldõz’õn
cinsel istismar
suçundan
tutuklanan bir
işadamõnõ rüşvet
karşõlõğõ tahliye
ettirdiği ileri
sürüldü.
SINAVSIZ ATAMAYA SEÇİM HIZI
AKP hükümeti, sõnavsõz personel
alõmõ için 7 yõlda 11 bin kadro tahsis
etti. İstisnai kadrolara atama izninin
yarõsõ son iki yõlda verildi.
EMİNE KAPLAN
ANKARA - Devlet Bakanõ Murat
Başesgioğlu’nun, CHP Antalya
Milletvekili Hüsnü Çöllü’nün yazõlõ soru
önergesine verdiği yanõt, AKP hükümetinin
son 7 yõlda kadrolaşmada rekor kõrdõğõnõ,
sõnavsõz atamalara seçim nedeniyle hõz
verildiğini, Abdullah Gül’ün
cumhurbaşkanõ seçilmesinin ardõndan
Çankaya Köşkü ile hükümet arasõndaki 10.
Cumhurbaşkanõ Ahmet Necdet Sezer
döneminde yaşanan kararname krizinin de
sona erdiğini ortaya koydu. Başesgioğlu,
22 Temmuz seçimlerinin ardõndan kurulan
60. hükümet döneminde 10 devlet
bakanlõğõ ile 16 bakanlõk, bunlara bağlõ
ilgili ve ilişkili kuruluşlardan uzman,
kontrolör, müfettiş, başmüfettiş,
başkontrolör, il ve bölge müdürü,
defterdar, müftü, kaymakam, vali
yardõmcõsõ, yurtdõşõ ateşe yardõmcõsõ, ateşe,
müşavir yardõmcõsõ, müşavir, daimi
temsilci yardõmcõsõ, müstakil daire başkanõ,
başkan, genel müdür yardõmcõsõ, genel
müdür, müsteşar yardõmcõsõ ve müsteşar
unvanlarõna olmak üzere toplam 1077
atama kararõ geldiğini, bunlardan 91’inin
veto edildiğini belirtti. Başesgioğlu,
Çankaya Köşkü’ne gönderilen bine yakõn
atama kararnamesinden ise sadece
dördünün veto edildiğini bildirdi.
Başesgioğlu’nun verdiği bilgiye göre, AKP
hükümetleri döneminde sõnavsõz yapõlan
istisnai kadro atamalarõnda da rekor
kõrõldõğõ ortaya çõktõ. Son 7 yõlda 11 bin
istisnai kadro için atama izni verilirken; bu
kadrolar için verilen izinlerin son 2 yõlda 3
kat artmasõ dikkat çekti. 2003 yõlõnda 1885,
2004 yõlõnda 1967, 2005 yõlõnda 663, 2006
yõlõnda 957 istisnai kadroya atama izni
verilirken; 2007 yõlõnda bu sayõ 2 bin 298,
yerel seçimler öncesinde 2008 yõlõnda ise 3
bin 313’e ulaştõ.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - MHP Grup Başkanveki-
li Oktay Vural, Ankara Büyük-
şehir Belediyesi’ndeki “soygun-
yolsuzluk” iddialarõnõ “EGO’da-
ki soygun teknikleri” dosyasõy-
la devam ettirdi.
Vural, parlamentoda düzenle-
diği basõn toplantõsõnda, “entri-
ka, komplo ve yalan haberler-
le” basõnõ meşgul eden Gök-
çek’in, hakkõnda açõklanan iddialõ
belgelere yanõt veremeyince, teh-
ditler savurarak MHP hakkõnda
yalan yanlõş bilgiler vermeye ça-
lõştõğõnõ söyledi. Oktay Vural,
“Sen kim oluyorsun MHP ve ül-
kücüleri tehdit ediyorsun? Ül-
kücüler seni not etmiştir. 29
Mart’tan sonra Ankara Bü-
yükşehir Belediye Başkanı sı-
fatın, tarih kitaplarında dipnot
olarak yer alacaktır. Bu dönem
sona erecektir. Artık maskeli ve
yüzsüz siyasetin sonu gelecek-
tir. Ankaralıların kaynaklarını
verimli kullanmayan, yandaş-
lara, tanıdıklara peşkeş çeken-
ler hakkında adliye kapısı bi-
rinci adres olacaktır” görüşünü
dile getirdi. Gökçek’in korku sa-
larak ve senaryolarla kamuoyunu
meşgul etmeye çalõştõğõnõ, ancak
“korkunun ecele faydası olma-
yacağını” belirten Vural, “An-
karalılar Gökçek’in kâbusu
olacaktır” dedi. Gökçek’in ken-
di parti yöneticileri ve milletve-
killeri hakkõnda bile bilgi toplayõp
dosyalar hazõrlattõğõnõ, fişleme
yaptõrdõğõnõ belirten Vural, bu
eylemlerin de yakõnda kamuo-
yuna açõklanacağõnõ bildirdi.
Kürsünün önüne “Yüzsüz Pi-
nokyo” maketi koyan Oktay Vu-
ral, Ankara Büyükşehir Beledi-
yesi’ne bağlõ EGO’da yürütülen
“soygun tekniklerini” açõkla-
yarak Ankaralõlarõn kaynaklarõnõn
peşkeş çekildiğinin tipik örnek-
lerini vereceğini söyledi. Bu çer-
çevede Vural, EGO’nun metro
vagonlarõnda kullanõlan ve ima-
latçõ firma fiyatõ 700 Avro olan
“aks rulmanının” fiyatõnõn, dev-
reye ithalatçõ firma girmesi ne-
deniyle 1449 Avro’ya yükseldi-
ğini, bu fiyatõ da EGO’nun belir-
lediğine dikkat çekti.
Yapõlan alõmlarõn tek tek bel-
gesini gazetecilere gösteren ve da-
ha sonra dağõtan Vural, şu bilgi-
leri verdi:
“Rulmanın sipariş fiyatı
343 Avro. Alman firmasında
bu ürün 129 avro. Piston con-
ta takımı için verilen fiyat
51 Avro. Bunun fiyatı OS-
TİM’de 3.5-4 Avro. Kapıları
kapatan aparat için verilen fi-
yat 2 bin 016 Avro. OS-
TİM’de bunun fiyatı ne ka-
dar? 120-150 Avro arasında.
OSTİM’de bunun imalatı ya-
pılması mümkün. EGO’nun
ve Büyükşehir Belediyesi’nin
kaynakları fahiş fiyatlarla dı-
şarı sipariş gönderiliyor. Bun-
lar gibi nice kalemler var.
Biletlerde zaman ayarı ya-
pan aparatı 28 liradan sipariş
veriyorlar. Sonra hatanın far-
kına vardılar, idare encüme-
ni kararıyla 3.6 Avro’ya al-
maya karar veriyorlar. Yine
bu aletin OSTİM’deki ücre-
ti 0.6 Avro. EGO’daki alım
satımlar, Ankaralıların aley-
hine kullanılmıştır.”
‘Hazine kenesi gibi’
Oktay Vural, AKP Genel Mer-
kezi’nin önündeki yolda bulu-
nan ahşap saksõlarõn, büyüklüğü-
ne göre 86 ile 313 lira arasõnda bir
fiyatla Romanya’dan ithal edil-
diğini bildirdi. Ankara’ya Çin’den
granit, Romanya’dan saksõ, İtal-
ya ve başka yerlerden kayõş ve
contalarõn geldiğini, bunlarõn fa-
hiş fiyatlarla alõndõğõnõ belirten
Vural, “Ankara Büyükşehir Be-
lediyesi, Hazine’nin kenesi gibi...
4.5 milyar lira borcu bulunu-
yor. EGO Genel Müdürlü-
ğü’nün borcu ise 1.3 milyar li-
ra. Bizim kaynaklarımız yurt-
dışına gidiyor” diye konuştu.
Başkentte artõk komplo, entrika ve
kapalõ devre oda ilişkilerinin so-
na ermesi gerektiğini belirten
Vural, MHP adayõ Mansur Ya-
vaş için oy istedi.
Şehit
yakınları
Gökçek’e
tepkili
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Şehit Ailele-
ri Federasyonu Başkanõ Hamit Köse, Anakent Be-
lediye Başkanõ Melih Gökçek’ten 15 yõldõr rande-
vu bile alamadõklarõnõ belirtti.
Demokrat Parti (DP) Ankara adayõ Kenan Nuhut
önceki gün Şehit Aileleri Federasyonu Başkanõ Ha-
mit Köse’yi ziyaret etti. Nuhut, seçilmesi halinde An-
kara’da şehit ve gazi ailelerinin doğalgazõ yarõ yarõ-
ya indirimli olarak kullanmalarõ için gerekli çalõşmayõ
yapacaklarõnõ söyledi. Köse de, ziyaret sõrasõnda Ana-
kent Belediye Başkanõ Gökçek’i eleştiren açõklamalar
yaptõ. Federasyonun toplam 18 farklõ şehit aileleri der-
neğinin bağlõ olduğu bir federasyon olduğunu kay-
deden Köse, 15 yõldõr kerelerce Melih Gökçek’in ka-
põsõnõ çaldõklarõnõ, fakat çeşitli girişimlerine karşõn
Gökçek’ten randevu bile alamadõklarõnõ kaydetti.
Gökçek’in ikinci kez belediye başkanlõğõ yaptõğõ
dönemde şehitlerin isimlerinin cadde ve sokaklara ve-
rilmemesi için Anakent Belediye Meclisi’nden ka-
rar aldõrdõğõnõ belirten Köse, “Biz kendisine bu ko-
nudaki rahatsızlığımızı da ilettik. Bu konuda da
yanıt gelmedi” dedi.
“Yüzsüz Pinokyo”
maketiyle basõn toplantõsõ
yapan Vural, “EGO’daki
soygun teknikleri”ni
açõkladõ. Vural, 29 Mart’tan
sonra tarih kitaplarõnda
dipnot olacağõnõ söylediği
Gökçek’in kendi partisinin
yöneticilerini bile
fişlediğini ileri sürdü.
Gazetecilerin, kürsü önüne koyduğu “Yüzsüz Pinokyo” maketiyle ilgili “Bu Melih Gökçek için mi?”
sorusuna Oktay Vural, “Sadece ‘Dekor olsun’ diye koydum. Takdiri size bırakıyorum. Yorum ya
da benzetme yapma gibi bir niyetim söz konusu değil” yanıtını verdi. (Fotoğraf: AA)
Kadrolaşma
hız kesmiyor