Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Türk Sağlõk-Sen, Genetiği Değiş-
tirilmiş Organizmalõ (GDO) ürünle-
rin ticaretini düzenleyen Tarõm ve
Köyişleri Bakanlõğõ Yönetmeliği’nin
iptali ve yürütmesinin durdurulmasõ
istemiyle Danõştay’da dava açtõ.
Sağlõk-Sen üyeleri dün sabah sa-
atlerinde ellerinde pankartlar ile hor-
monlu sebze ve meyveler bulunduğu
halde Danõştay önünde toplandõ.
Üyeler adõna açõklama yapan Türk
Sağlõk-Sen Genel Başkanõ Önder
Kahveci, GDO’lu gõdalarõn “Soğu-
ğa dayanıklı olması için domatese
balık geni yerleştirilmesi” gibi tu-
haflõklarõ içinde barõndõran ürünler ol-
duğunu belirtti. Kahveci, yönetme-
likte, “GDO’suz ürünlerin etike-
tinde ürünün GDO’suz olduğuna
dair ifadeler bulunamaz” ifadesinin
de yer aldõğõnõ anõmsatarak, böylelikle
insanlarõn ne yediğini bilme hakkõnõn
ellerinden alõndõğõnõ belirtti.
‘BAKANLIK YANILTIYOR’
Ziraat Mühendisleri Odasõ (ZMO)
Başkanõ Gökhan Günaydın da,
Tarõm ve Köyişleri Bakanlõğõ’nõn
GDO ürünlerin ticaretini düzenleyen
yönetmeliğin iptali için dava aça-
caklarõnõ belirterek şunlarõ söyledi:
“Çünkü, Tarım ve Köyişleri
Bakanlığı müthiş bir kamuoyu ya-
nıltma çabası içinde. ‘Biz bu ürün-
leri yasakladõk’ diyor ama gerçek
tam tersi. 2002’de iktidara geldi-
ler. Türkiye’ye 2009’a kadar yıl-
da en az 3 milyon ton genetiği de-
ğiştirilmiş mısır ve soya girdi.
Bu ülkeye giren 20 milyon tondan
fazla genetiği değiştirilmiş mısır
ve soyadan bu hükümet sorum-
ludur. Hâlâ ulusal biyogüvenlik
yasası yok. Geri çektiler. Bu ya-
sa olmadan bu işin ticaretini dü-
zenlemeye çalışıyorlar. GDO’la-
rı bu yönetmelikle yasaklamadı-
lar. Uygulamayla da yasaklama-
ları mümkün değil. Çünkü güm-
rüklerde laboratuvarı yok. Şu
anda bile giren GDO’ların anali-
zi yapılmıyor.”
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 5 KASIM 2009 PERŞEMBE
6 HABERLER
BİLİM ve SİYASET
ORHAN BURSALI
GDO Üzerine Fırtına
Türkiye’de genetiği değiştirilmiş ürünlerin (GDO)
ülkeye sokulmaması için daha çok politik ve
ideolojik amaçlı bir kampanya sürdürülüyor.
Savundukları tezlere bakıyorum, bilimsel olarak
ele gelir fazla bir tarafı yok. Daha çok “gelecek
endişeleri” içeriyor! Toplum bu konuda içinde
yanlışların oldukça büyük bir yüzde tuttuğu “bilgi”
bombardımanı altında. Biraz önce bir
televizyonda halk arasında yapılan kısa söyleşileri
dinledim. Herkes yediğinden şüpheli! Bir cehalet
ki dizboyu!
Tarım Bakanlığı da bir yönetmelik yayımladı ki
evlere şenlik! “Bebeklere yok” diye övünüyorlar,
oysa AB yönetmeliğinde böyle bir şart yok.
Yönetmeliğe göre, yem bile ithal edilemeyecek!
Tavuk ve yumurta üretimi zora girebilir ve fiyatlar
tepe yapabilir!
GDO’lar konusundaki “bilgi kirliliği” üzerine
birkaç yazı yazacağım. Bu amaçla işe İngilizlerin
saygın haftalık bilim dergisi New Scientist’in 31
Ekim 09 tarihli sayısında, hem editörün köşesinde
hem de ilginç haberinde yazılanları özetleyerek ve
bazı bilgileri de ekleyerek size başlayacağım.
Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji dergimizin
yarınki sayısında da “GDO’lar üzerine fırtına,
doğrular ve yanlışlar” başlıklı bir söyleşiyi
anımsatırım.
Soya fasulyesi, Omega-3 yağ asidi üretmek
üzere genetik olarak değiştirildi. ABD’nin ilaç ve
gıda dairesi (FDA- ilaç ve gıdaların satışına izin
veren resmi kuruluş) bir açıklama yaptı: Genetik
soya fasulyesinde üretilen Omega-3 yağı
zararsızdır. Bu demektir ki, gıda şirketleri soyanın
ürettiği yağı kendi ürünleri içine katabilecek.
Örneğin margarinlerin içine!..
Bu farklı nitelikli tarımsal bitkiler üretme
aşamasından, doğrudan sağlık alanına bir geçiş
anlamına geliyor.
Bu ürünü Monsanto üretti. Monsanto, dünya
çapında genetiği değiştirilmiş, bitki zararlılarına
karşı dayanıklılık kazandırılmış mısır ve soya
fasulyesini üreten ve bunların tohumlarını da
bütün dünyaya satan şirket. Bu tekelci
konumuyla da tepki çekiyor. Monsanto bu alanda
yaptığı araştırmalara yüz milyonlarca dolar
harcayarak öncü konuma geçti!
Omega-3 yağı üreten ürün genetiği değiştirilmiş
bitkiler içinde bir ilk. Artık insana “sağlıklı ürünler”
sunma devri başladı! Bu, biyoteknoloji
araştırmacılarının 20 yıl önceki düşleri
arasındaydı! Şimdi hızla gerçekleşme noktasına
gelindi.
Bir bitkinin Omega-3 yağı üretmesinin anlamı
üzerinde duralım:
Dünyaca tanınan Harvard Üniversite Tıp
Fakültesi’nden bilimcilerin bu yıl başlarında
gerçekleştirdiği araştırmaya göre, Omega-3 yağ
asidini yeterince yemeyenlerde ortaya çıkan
hastalıklar ABD’de altınca büyük ölüm nedeni.
Bu alanda yapılan 97 araştırmanın sonuçlarını
değerlendiren araştırmacılara göre, Omega-3’ün,
yüksek kolesterolü düşürmek için alınan statinler
kadar önemli. Kalp krizlerini yüzde 26, ani
kardiyak ölümlerini ise yüzde 44 oranında
engelliyor.
Omega-3 en çok balıklarda var. Bu yağın
bitkilerce üretilmesinin sağlanmasıyla, Omega-3
yağı elde etmek amacıyla balık avlanması
bitecek, balıklar üzerinde avlanma yükü azalacak.
Balıklar sadece eti yenmek üzere avlanacak.
Monsanto, balıkyağı üretimi konusunda yalnız
değil. Dünyaca tanınmış iki şirket daha BASF ve
DuPont da bu konuda çalışmalarını sürdürüyor.
BASF, Omega-3 içeren kanola bitkisi geliştirdi.
DuPont ise Omega-3 içeren ilk bitkisini gelecek
yıl çıkartacak.
GDO’lar geniş ölçekte 10 yılı aşkın bir süredir
yetiştiriliyor. New Scientist dergisi diyor ki: Bu
süre içinde, ilk başlarda öne sürülen “büyük
çevresel felaketler” gerçekleşmedi. Aynı şekilde,
bunları yiyenlerin de bir sağlık problemi ile
karşılaştığı görülmedi. Kimsenin bu ürünlerden
öldüğü de görülmedi.
İlk nesil GDO’lar, 1996- 2007 döneminde
pestisiz (bitki zararlılarına karşı kimyasal ilaç)
kullanımı yüzde 8.8 azaldı. Ayrıca GDO
tohumlarının ekildiği toprakların ekimden önce
traktörlerle kazılarak havalandırılması da
gerekmiyor. Bu yolla, elde edilen enerji tasarrufu,
2007’de 6.3 milyon arabanın trafikten
çıkartılmasına eşdeğerde.
Yarınki CBT’ye bakınız, biz de arada sırada bu
konuda kirletilmiş değil, bilimsel bilgileri aktarmayı
sürdüreceğiz...
obursali@cumhuriyet.com.tr
Sağlõk örgütleri, Erdoğan’õn ‘Aşõ olmayacağõm’ açõklamasõnõn aşõ kampanyasõnõ olumsuz etkileyeceğini belirtti
Aşõya olan güven sarsõldõ
MAHMUT LICALI
ANKARA - Başbakan Re-
cep Tayyip Erdoğan’õn do-
muz gribi aşõsõ olmayacağõnõ
açõklamasõnõn aşõlama kam-
panyasõnõ olumsuz etkilemesi
bekleniyor. Sağlõk örgütleri,
aşõya duyulan güvenin sarsõl-
dõğõnõ ve kafa karõşõklõğõnõn art-
tõğõnõ belirtiyor.
Başbakan Erdoğan’õn önce-
ki gün Sağlõk Bakanõ Recep
Akdağ’õ azarlayarak domuz
gribi aşõsõ olmayõ düşünmedi-
ğini belirtmesinin yankõlarõ sü-
rüyor. Türk Tabipleri Birliği
(TTB) Merkez Konseyi’nden
yapõlan yazõlõ açõklamada, aşõ-
lama konusunda Sağlõk Ba-
kanlõğõ’na yönelik ciddi bir
güvensizliğin hâkim olduğu
belirtildi. Açõklamada, aşõla-
mayla ilgili güven sorununun
Başbakan’õn aşõ olmayacağõnõ
açõklamasõyla ulaştõğõ noktanõn
telafisinin mümkün olmadõğõ
vurgulanarak “Sağlık Baka-
nı’nın kamuoyunu ikna et-
mek için basın önünde aşı ol-
duğu sırada Başbakan’ın aşı
olmayacağını açıklaması ta-
lihsizlik olarak adlandırıla-
maz. Bir bütün olarak, tu-
tarlı, sürekli ve güven veren
politikalar uygulaması gere-
ken yönetsel erkin kendi için-
de bile, ikna edici olamayışı
basiretsizliktir ve kaygı ve-
ricidir. Böylesi bir durumda
bu erkin bir Ulusal Pande-
miyi yönetme konusunda ne
kadar yeterli olabileceği çok
tartışmalıdır” denildi.
‘TEREDDÜTLERARTTI’
Tõp Kurumu Genel Sekreteri
Dr. Ali Rıza Üçer, 25 ile 65 yaş
arasõndaki erişkinlerin domuz
gribine karşõ risk grubunda ol-
madõğõ için Erdoğan’õn aşõ ol-
masõna gerek olmadõğõna işaret
etti. Üçer, “Başbakan’ın bu çı-
kışının aşı konusunda tered-
dütü yoğunlaştırdığı açık. İn-
sanların bu konuda kafala-
rında ciddi tereddütler vardı,
şimdi bu tereddütler daha da
arttı” diye konuştu. Aşõya olan
güvenin sarsõlmõş olduğunu
kaydeden Üçer, risk gruplarõnõn
aşõlanmasõ gerektiğini bildirdi.
Halk Sağlõğõ Uzmanlarõ Der-
neği (HASUDER) Başkanõ Prof.
Dr. Hilal Özcebe, Erdoğan’õn
neden aşõ olmayacağõnõ açõkla-
madan bu tarzda konuşmasõnõn
insanlarõn aşõ olup olmamayla il-
gili kararlarõnõ etkileyebileceği-
ni ifade etti. Özcebe, risk gru-
bunda olan insanlarõn da aşõya
karşõ olumsuz yaklaşmasõna ne-
den olabileceğini ifade etti. Top-
lumda lider konumda olan kişi-
lerin topluma örnek olacak dav-
ranõşlar sergilemesi gerektiğini
dile getiren Özcebe, “Bana ku-
laktan gelen haberler ‘O ol-
muyorsa biz de olmayõz.’ Beni
bile kişisel olarak pek çok ar-
kadaşım aradı” dedi.
Ulusal Hekim Birliği (UHB)
Yürütme Kurulu Başkanõ Prof.
Dr. Recep Akdur, Erdoğan’õn
açõklamasõnõn aşõlama kam-
panyasõnõ olumsuz etkileye-
ceğini söyledi. Akdur, buna
karşõn Başbakan’õn davranõşõ-
nõn çok yerinde ve zamanõnda
olduğunu ifade ederek “Bu-
radan şu anlaşılıyor ki: Baş-
bakan’ın danışmanları sağlık
bakanlığı danışmanlarından
hem bilgi, hem de akıl anla-
mında daha üstün. Tartış-
malı bir aşıyı özellikle risk
grupları dışındaki insanlara
yapmak ve risk gruplarını
yanlış yorumlamak açısın-
dan çok olumsuz bir mecra-
da seyrediyordu. Başbakan
bu mecrayı doğru yere çek-
miştir” diye konuştu.
Sağlõk ve Sosyal Hizmet
Emekçileri Sendikasõ (SES)
Genel Başkanõ Bedriye Yor-
gun, “Başbakan’ın kabine-
sindeki Sağlık Bakanı aşı
yaptırmayı engelleyenler
hakkında suç duyurusunda
bulunacağını açıklamıştı.
Başbakan’ın böyle bir açık-
lama yapmasından kaynak-
lı ne yapılacak?” dedi.
‘KAFALAR KARIŞTI’
SES Ankara Şube Başkanõ İb-
rahim Kara da sağlõk çalõşan-
larõnõn kafalarõnõn tekrar karõş-
tõğõnõ ve özellikle risk gruplarõ-
nõn da aşõ olma konusunda te-
reddütle yaklaşmasõnõn düşün-
dürücü olduğunu belirtti. Kara,
Sağlõk Bakanlõğõ’nõn süreci yö-
netemediğini belirterek “Ölüm-
ler artıyor. Her hastaneden
ölüm haberi geliyor ama giz-
liyorlar” diye konuştu.
TÜREY KÖSE
ANKARA - CHP tartõşma
yaratan GDO yönetmeliğinin
iptali için yargõya başvurmaya
hazõrlanõrken; Bilim, Yöne-
tim, Kültür Platformu tara-
fõndan hazõrlanan GDO rapo-
runda “Biyogüvenlik yasası
çıkarılmalı ve biyo-terorizme
karşı eylem planı hazırlan-
malıdır” deniliyor.
CHP grubunda Muğla Mil-
letvekili Gürol Ergin baş-
kanlõğõnda bir komisyon oluş-
turuldu. Bu komisyonun ça-
lõşmasõnõ tamamlamasõnõn ar-
dõndan yönetmeliğin iptali için
Danõştay’da dava açõlmasõ bek-
leniyor. CHP Ankara Millet-
vekili Nesrin Baytok,
GDO’larla ilgili hazõrladõkla-
rõ raporu geçen ay Parti Mec-
lisi’ne sunduklarõnõ bildirdi.
Bu raporda “Türkiye’ye ge-
tirildiği tahmin edilen
GDO’lu tohumların hiçbir
denetime tabi tutulmadan
ekilerek ürüne dönüştürül-
düğü yönünde önemli bulgu
ve kaygılar bulunmaktadır.
Yapılan çalışmalarda; do-
mates ve patates tohumunda
GDO olduğu gösterilmiş, mı-
sır ve soya tohumunda da
GDO varlığına dair bulgular
elde edilmiştir. Türkiye’nin
mısır ithalatında büyük
GDO’lu mısır üreticisi ülke-
ler olan ABD ve Arjantin’in
payı yüzde 70’lere ulaşmıştır.
Soya çok büyük oranda
GDO’lu soya üreticisi ülke-
ler olan ABD, Arjantin ve
Brezilya’dan ithal edilmek-
tedir” deniliyor. “Türkiye gı-
da emperyalizminin tutsağı
haline getirilmektedir” uya-
rõsõnda bulunan CHP Mersin
Milletvekili İsa Gök, soru
önergesinde konuyu TBMM
gündemine taşõdõ.
Türk Sağlõk-Sen, GDO yönetmeliğinin iptali ve yürütmesinin durdurulmasõ için Danõştay’a dava açtõ
Tehlikeli yönetmelik yargıda
‘Biyogüvenlik
yasası çıkarılmalı’
CHP’NİNGDORAPORU
ESKİ SAĞLIK BAKANI DURMUŞ
‘Başbakan
sorumluluktan
kurtulamaz’
AYŞE SAYIN
ANKARA - Eski Sağlõk Bakanõ ve
MHP Kõrõkkale Milletvekili Osman
Durmuş, Başbakan Tayyip Erdo-
ğan’õn domuz gribi aşõsõ olmayacağõnõ
ve aşõnõn zorunlu tutulamayacağõnõ
açõklayarak “siyasi ve idari sorumlu-
luktan kurtulamayacağını” söyledi.
Sağlõk Bakanõ Recep Akdağ’õn, do-
muz gribi aşõsõna karşõ çõktõğõ için
“Domuz gribinden ölümlerden so-
rumlu olacağını” ifade ettiği Durmuş,
aşõnõn sağlõk çalõşanlarõna uygulanma-
sõndan sonra birçok yerden yan “anaf-
laktik şok” haberleri geldiğini, Sağlõk
Bakanlõğõ’nõn yalanlamalarõnõn inandõ-
rõcõ olmadõğõnõ ifade etti. Aşõnõn bu tür
yan etkisi nedeniyle öldürücü olabile-
ceği gibi, virüsün “mutasyonuna” da
neden olabileceğini belirten
Durmuş, bunun nedenini
şöyle açõkladõ: “2004 yı-
lında İtalya’da çıkan
kuş gribi nedeniyle,
Dünya Sağlık Örgütü,
‘tavuklarõ aşõlamayõn’
dedi. Buna rağmen
İtalya aşılıyordu. Şim-
di domuz gribi aşısını
üreten Novartis firması,
aşıları İtalya’da üretmiş.
Dolayısıyla İtalya’nın tavuk yumur-
taları, daha önce kuş gribi antijeni
ile karşılaşmış yumurtalar. Mutas-
yon dediğimiz hadise de iki antije-
nin tekrar karşılaşması hadisesiyle
oluyor. Öldürücü bir mutasyona se-
bep olabilir bu aşı veya tam tersi de
olabilir. Yani bizim aşılarımız, mu-
tasyona yol açma uyarısı almış İtal-
yan yumurtalarından elde ediliyor
ve bu hiç sorgulanmıyor.”
İsveç’te 5 kişinin domuz gribi aşõsõ
olduktan sonra yan etkileri nedeniyle
öldüğü haberleri geldiğini belirten
Durmuş, Erdoğan’õn da bu yan etkiler-
le ilgili bilgilendirildikten sonra, aşõ
olmaktan vazgeçmiş olabileceğini
söyledi. Erdoğan’õn “Siyasi sorumlu-
luk taşıyamayız” diyerek, sorumlu-
luktan kurtulamayacağõnõ belirten
Durmuş, daha önce bazõ AKP millet-
vekillerinin bu projenin “Başba-
kan’ın sorumluluğunda yürüdüğü”
açõklamasõ yaptõğõna işaret etti.
Kedide domuz gribi çıktı
DES MOINES (AA) - ABD’nin Iowa eyaletin-
de bir kedide domuz gribi tespit edildi. Iowa
Eyalet Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’nde te-
davi edilen 13 yaşõndaki kedinin iyileşmekte ol-
duğu belirtildi. Dr. Brett Sponseller, kediyle aynõ
evde olan üç kişiden ikisinde, kedi hastalanma-
dan önce grip benzeri semptomlar görüldüğünü
söyledi. Sponseller, insanlardan evcil hayvanlara
grip geçmesinin bilinen bir durum olduğunu an-
cak ilk kez bir kedide domuz gribi tespit edildi-
ğini belirtti. Virüsün kedinin yanõ sõra iki dağ ge-
linciğinde de saptandõğõnõ kaydedildi.
AKP’lilerden GDO savunması
ANKARA / ADANA (Cumhuriyet) - Tarõm
ve Köyişleri Bakanõ Mehmet Mehdi Eker, Ge-
netiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) yö-
netmeliği tartõşmalarõ konusunda basõn toplan-
tõsõ düzenleyerek yönetmeliğe dönük iddialara
ilişkin olarak, “Milletin kafasõnõ karõştõrmaya,
her yediğinden, içtiğinden soğutmaya kimse-
nin hakkõ yoktur” dedi. Eker; insan, hayvan ve
çevre sağlõğõ açõsõndan yönetmelikle getirilen
hükümlerin AB’den daha ileride olduğunu id-
dia etti. Tarõm ve Köyişleri Komisyonu Baş-
kanõ Vahit Kirişçi de, “İnsanlara, ‘Domateste
GDO var, salatalõkta, muzda, ette GDO var’
deniliyor. İnsanlara haksõzlõk yapõlõyor” dedi.
Y A Ş A M I N I Y İ T İ R E N L E R İ N S A Y I S I 1 5 ’ E Y Ü K S E L D İ
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tür-
kiye’de dün 4 kişinin daha domuz gribi
nedeniyle yaşamını yitirmesiyle hastalık-
tan ölenlerin sayısı 15’e yükseldi. Hayatını
kaybedenlerin arasında yalnızca 3 kişinin
55 yaşının üstünde olması domuz gribinin
erişkin ve çocuklar için de tehlikeli oldu-
ğunu ortaya koyuyor. Sağlık Bakanlı-
ğı’ndan yapılan açıklamaya göre domuz
gribinden dün 4 kişi daha yaşamını yitirdi.
Hayatını kaybeden kişilerin çeşitli illerde
tedavileri sürdürülen hastalar olduğu be-
lirtilirken bu kişilerin 24 ve 31 yaşlarında 2
kadın ile 55 yaşında bir erkek ile 5 yaşın-
da bir erkek çocuğu olduğu kaydedildi.
Bakanlık, panik yaşanmaması için hayatı-
nı kaybedenlerin hangi illerden olduğunun
artık açıklanmayacağını bildirdi.
Domuz gribinden bir günde 4 ölü
BAKAN
GÜNAY DA
AŞI
OLMAYACAK
İstanbul Haber
Servisi - Başbakan
Recep Tayyip Er-
doğan’õn domuz gi-
ribi aşõsõ olmayaca-
ğõnõ açõklamasõnõn
ardõndan Kültür ve
Turizm Bakanõ Er-
tuğrul Günay da
domuz gribi aşõsõ
olmayacağõnõ bil-
dirdi. TÜYAP’taki
kitap fuarõnda ga-
zetecilerin sorularõ-
nõ yanõtlayan Ba-
kan Günay, “Do-
muz gribi aşõsõ ola-
cak mõsõnõz” sorusu
üzerine, “Hayõr.
Temizlik daha
önemli. Temiz ol-
maya çalõşõyorum.
İnşallah aşõya gerek
kalmaz” dedi.
İstanbul Tabip Odası (İTO),
DİSK Dev Sağlık-İş, KESK
Şubeler Platformu, domuz
gribine ilişkin güven bunalımının aşılması ve acil durum planı ya-
pılması istemiyle yürüyüş gerçekleştirdi. Ayasofya Müzesi önünde top-
lanan İTO, DİSK ve KESK üyeleri, “2 yanlış 1 doğru etmez, hangi
Recep doğru söylüyor”, “Domuz gribi de yoksulları seviyor”, “Mik-
roplar hastalandırır; yoksulluk, yoksunluk kötü yönetim öldürür”, “Aç-
lık, yokluk, yoksunluk için de aşınız var mı?” yazılı dövizler taşıya-
rak İstanbul Valiliği önüne yürüdü. (ŞULE KÖKTÜRK)
Sağlıkçılar yürüdü
İstanbul Atatürk
Havalimanı’ndan
Suudi Arabistan’a
gidecek hacı adaylarına, domuz gribi aşısı yapıldı. Hacı
adayları Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali gidiş katın-
da açılan “Hac H1N1 Aşı Odası” yazılı aşı merkezine gelerek
aşı oldu. Havalimanına iki bin doz aşı gönderilirken 10 sağ-
lık personeli de vardiyalı olarak görev yapacak. (Fotoğraf: AA)
Hacı adayları aşılandı