Katalog

İznik çinileri Hermes vitrininde Kültür Servisi - İznik Vakfõ çinileri, Fransõzlarõn ünlü Hermes markasõnõn ana mağazasõnõn vitrinlerini süslüyor. Hermes ve İznik Vakfõ tasarõmcõlarõnõn yaptõğõ ortak çalõşmada, ünlü markanõn Paris’in Faubourg St Honore mahallesindeki ana mağazasõnõn Noel için hazõrladõğõ vitrinleri, İznik çinileriyle kaplandõ. 1837 yõlõnda kurulan ve dünyanõnõ dört bir yanõnda mağazalarõ bulunan Hermes, yüksek kalitede ürettiği çanta, aksesuvar, takõ, saat, parfüm ve deri ürünleriyle tanõnõyor. ‘Enerjik’ bir karikatür festivali Kültür Servisi - Yeni Yüksektepe Kültür Derneği tarafõndan düzenlenen “6. İstanbul Uluslararasõ Karikatür Festivali” 5 Aralõk’ta başlõyor. Bu yõl “Enerji” konusunun işleneceği festivalde enerji sorununun ve çözümlerinin mizahõn, sembolik, eğlenceli ve düşündürücü dili ile ele alõnmasõ amaçlanõyor. Bugüne kadar yurtiçi ve yurtdõşõndan yüzlerce karikatüristi ve karikatürü İstanbul’da bir araya getiren festival Caddebostan Kültür Merkezi’nde yapõlacak. 13 Aralõk’ta sona erecek festivalde, Yeni Yüksektepe Kültür Derneği’nin kuruluşunun 20. yõldönümü de kutlanacak. Feministleri kızdıracak kitap Kültür Servisi - Martin Amy’nin feminist bir trajikomedi olarak tarif ettiği son romanõ ‘The Pregnant Widow’ (Hamile Dul), kadõn haklarõ savunucularõndan tepki görmeye hazõr. Kadõn hareketinin elde ettiği cinsel özgürlük ve kazanõmlarõn, kadõnlar üzerinde büyük bir baskõ yarattõğõnõ düşünen yazar, romanõnda bu inancõnõ kõz kardeşi üzerinden anlatõyor. 2000 yõlõnda ölen kõz kardeşinin, cinsel devrimin kurbanlarõndan biri olduğunu belirten yazar, kitabõnõn feministler tarafõndan eleştirileceğini bildiğini, ancak bu romanõn feminist bir kitap olduğuna inandõğõnõ belirtti. Costa Kitap Ödülleri adayları Kültür Servisi - İngiltere’nin saygõn kitap ödüllerinden Costa Kitap Ödülleri’nin (Whitbread) bu yõlki adaylarõ açõklandõ. Roman, ilk roman, çocuk edebiyatõ, şiir, biyografi alanlarõnda verilen ödüller için en iyi roman dalõnda, Man Booker Ödüllü iki yazar, Penelope Lively ve Hilary Mantel de yarõşacak. Bu yõl aday listesi 592 isim arasõndan belirlenirken, ödül tarihinin en yüksek ikinci sayõsõna ulaşõlmõş olundu. Grammy Hall of Fame’e 25 isim Kültür Servisi - Müzisyen, yapõmcõ ve kayõt mühendisleri organizasyonu ‘The Recording Academy’ tarafõndan 1973 yõlõndan beri verilmekte olan “Grammy Hall of Fame” ödülünün bu seneki kazananlarõ belli oldu. En az 25 yõllõk, nitelikli ve tarihte yer etmiş şarkõ ve albümlere verilen ödüllere bu yõl James Brown’un 1966 tarihli “It’s A Man’s Man’s Man’s World” ve Bob Marley’in 1973 tarihli albümü “Catch a Fire” gibi 25 yeni isim eklendi. Böylece ödülü kazananlarõn sayõsõ 851’e yükseldi. İngiliz rüyası gerçek oldu Kültür Servisi - İngiltere’de yayõmlanan ‘Britain’s Got Talent’ adlõ yetenek yarõşmasõyla üne kavuşan ev hanõmõ Susan Boyle, piyasaya sürülen ilk albümüyle satõş rekoru kõrdõ. ‘I Dream A Dream’ adlõ albümüyle Amazon.com’daki ön sipariş rekorundan sonra, aynõ sitedeki en çok satanlar listesine girmeyi de başardõ. Yarõşmadaki sõradan görüntüsüyle önce alay konusu olan, ancak dikkat çeken sesiyle yarõşmayõ kazanmayõ başaran 48 yaşõndaki İskoç şarkõcõnõn albümü, ABD ve İngiltere’de büyük ilgi gördü. [email protected] 21. YÜZYIL EĞİTİM VE KÜLTÜR VAKFI’NIN “BİR ÇOCUK DAHA OKUSUN” KAMPANYASI KAPSAMINDA GRUP RAPSODİ, GÖNÜLLÜ OLARAK BİR KONSER VERİYOR 3 Aralık Perşembe Saat 20.00’de Caddebostan Kültür Merkezi’nde, Grup Rapsodi ile cazdan rock’n roll’a, müzikallerden Latin dünyasına, Fransızca, İtalyanca, İngilizce, İspanyolca ve Türkçe şarkılarla coşmak, coşarken de bir çocuğun yüreğini coşturmak için hepinizi CKM’ye bekliyoruz. Yer : Caddebostan Kültür Merkezi Tarih : 3 Aralık 2009 Perşembe Saat : 20.00 İletişim : 21. Yüzyıl Eğitim ve Kültür Vakfı (0212) 274 15 02 - (0212) 213 74 02 Kültür Servisi - Moncarot Sanat Atölyesi ve Söz Danõşmanlõk’õn deneyimli eğitimcileri ile çocuğunuzun ilgilerini derinleştirmek ve yaratõcõ deneyimler yaşayacağõ bir ortam sağlamak ister misiniz? Moncarot Sanat Atölyesi’nde çocuklar, bir heykeltõraş ve pedagog yardõmõyla kendi dünyalarõnõ kukla, resim ya da kâğõttan heykeller yaparak anlatõyorlar. Atölyede Sakõp Sabancõ Müzesi’ndeki sergilerle eşzamanlõ olarak, çocuklar için düzenlenen etkinlik atölyesinde eğitmen olarak görev yapan, heykeltõraş Başak Günaçan ve pedagog Sibel Sonmaz öncülüğünde atölyeler düzenleniyor. Tasarõm atölyesinde gerçek nesneler tasarlama, gündelik nesneler yaratma yöntemleri; taş heykeller atölyesinde çakõl taşlarõndan heykel yapma; kukla atölyesinde ise el kuklasõ ve dekoru tasarlama yöntemleri uygulamalõ olarak öğretiliyor. 8-12 arasõ yaş grubuna hitap eden ve hafta sonlarõ 2’şer saatlik gruplar halinde 10 kişiyle sõnõrlõ atölyelere katõlabilmek için 0 216 414 26 30 numaralõ telefondan bilgi edinebilirsiniz. (Adres: Fulya M. Mehmetçik C. No: 70 Fulya/ Şişli) TÜRKİYE FELSEFE KURUMU İSTANBUL SEMİNERLERİ Günümüz sorunları ve felsefe Kültür Servisi - Türkiye Felsefe Kurumu (TFK) ve Maltepe Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü tarafõndan Marmara Eğitim Köyü Marma Kongre Merkezi’nde 4-5 Aralõk’ta düzenlenecek ‘İstanbul Seminerleri’ kapsamõnda “Günümüzde Felsefe” konusu ele alõnacak. 4 Aralõk’ta saat 10.00’da başlayacak seminerin açõlõş konuşmasõnõ TFK Başkanõ İoanna Kuçuradi yapacak. Etkinliğe, Yeditepe, Mimar Sinan Güzel Sanatlar, Sabancõ, Maltepe, Muğla, Doğuş, Ankara, Uludağ üniversiteleri öğretim üyeleri; Doğan Özlem, Betül Çotuksöken, Ömer Naci Soykan, Gürol Irzık, Mustafa Dağlı, Kurtul Gülenç, Zeynep Direk, Kaan Özkan, Hülya Durudoğan, Sıtkı Erinç, Gülriz Uygur, İsmail Serin katõlacak. Seminerde; “Mevcudiyet Metafiziğinin Eleştirisi”, “Derrida ve Laiklik, Feminizm ve Rasyonalizm Üzerine”, “Yapı ve İşlev Kavramı Açısından Günümüzde Felsefe”, “Hukuki Pozitivizmin Ayrılabilirlik Kriterinin İçerikten Bağımsız Olması Mümkün mü?”, “Gelecekte Ortaya Çıkacak Bir Türk Felsefesi İçin Günümüz Sorunlarının Katkısı Olabilir mi?” gibi sunumlarla günümüz felsefesi ele alõnacak. Hendrix’in ‘Woodoo Child’õ 1 numara Efsane gitarist Jimi Hendrix’in 1970 tarihli şarkısı ‘Woodoo Child’, tüm zamanların “En iyi gitar riff”i, (tekrarlanan en iyi kısa pasaj) seçildi. Total Guitar’ın yaptığı ankette okurların bir numarası daha önce Guns N’ Rose’un “Sweet Child O’ Mine”ı ise son ankette ikinciliğe düştü. 5 yıl sonra yenilenen ankette diğer isimler sırasıyla şöyle: Led Zeppelin “Whole Lotta Love”, Deep Purple “Smoke On The Water”, Derek and the Dominos “Layla”, AC/DC “Back In Black”, Metallica “Enter Sandman”, The Beatles “Day Tripper”, Nirvana “Smells Like Teen Spirit”, The Rolling Stones -“Satisfaction”. SAYFA CUMHURİYET 29 KASIM 2009 PAZAR 16 KÜLTÜR ERDEM ÖZTOP Metis Yayõnlarõ, uzun zamandõr yeni yõla girerken, farklõ temalarla ajandalar yayõmlõyor. Klasik ajanda kullanõcõsõ için değil, has okurlara hi- tap eden ajandalarõn 2010’daki baş- lõğõ: “İllallah!” İnanmama hakkõnõn da bir insan hakkõ olarak ödünsüz uy- gulanacağõ bir dünya ve ülke umu- duyla, kendisine dinsel kimlik daya- tõlmasõndan illallah diyen okurlar için hazõrlanan ajanda üzerine ya- yõnevinin yöneticisi Müge Sökmen ve editörlerinden Tuncay Birkan’la konuştuk. - Metis Yayınları olarak, ne za- mandır ajanda yayımlıyorsunuz? MÜGE SÖKMEN - 2004’te ilk ajandayõ yayõmladõk: Antikapitalist Hareket İçin Kõlavuzlar. 2005’te Me- tis Edebiyat, 2006’da Doğa İçin So- rumluluk, 2007’de Cadõlar, 2008’de Yaratõcõ Direniş, 2009’da Hayvanlar ve İnsanlar ve 2010: İllallah! -Metis Ajanda’sının fikri nasıl ortaya çıktı peki? SÖKMEN - İlk ajandamõzõn fikri, editörü de olan Levent Şensever’den gelmişti; hazõrladõğõ ajandayõ bizler de çok sevdik ve okurlarõmõzõn yõl boyu ceplerinde dolaştõracaklarõ, günlük işleri için keyifle kullanacaklarõ ama yayõnevimizin genel çizgisine uygun, önemsediğimiz konulara da atõflar içeren ajandalar üretmeyi sürdürmek istedik. Okurlarõn ajandalarõmõzõ sevip sahip çõkmasõ da heveslendirdi bizi. - Okurlardan gelen ilgiyi ve tep- kiyi nasıl değerlendiriyorsunuz? SÖKMEN - Okurlarõmõz ajanda- larõmõzõ artõk bir Metis kitabõ gibi bek- lemeye başladõ. Ajandalarõn tirajõ her yõl giderek artõyor ve on binin üzeri- ne çõkõyor. Bu da bize okurlarõmõzõn, gerçekten bizim hayal ettiğimiz, var- saydõğõmõz gibi olduklarõnõ gösteriyor ve çok sevindiriyor. - Metis Ajanda’nın bu seneki te- ması, ‘İllallah!’ oldukça sert ve bir o kadar da tepkili bir başlık! Ne der- siniz? TUNCAY BİRKAN - Ajandanõn bir tepkinin ürünü olduğu açõk elbet- te, ama sert olduğunu düşünmüyoruz. Aksine biz bir yandan tanrõ ve din fik- rine yönelik esasen ahlaki ve siyasi eleştirileri öne çõkarõrken, bir yandan da, mizahi tonu öne çõkarmaya gayret ettik ki, başlõk da bu mizahi yaklaşõ- mõn ürünü. Dinin karşõsõna pozitiviz- mi değil, Dostoyevski, Pavese, Bilge Karasu, Buñuel gibi vicdan ve ahlak vurgusu son derece güçlü edebiyatçõ ve sanatçõlarõ ve elbette mizahõ çõ- kardõk. SÖKMEN - Zaten bütün dünyada ateizm geleneği de son yüzyõlda sõk sõk bürünebildiği pozitivizmden çok, esa- sen ahlaki bir itiraza yaslanmõştõr; her türlü din eleştirisine otomatik- man pozitivist etiketi yapõştõrõlan bir kültürel ve siyasi ortamda bunu hatõr- latmanõn önemli olduğunu düşündük. Bu geleneğin ajandada bolca yer ver- diğimiz temsilcileri şunu göstermiş- lerdir en temelde: Bir tanrõdan kork- madan da insanlara doğru dürüst dav- ranabilirsiniz ve sizi bir tanrõnõn ya- rattõğõna inanmadõğõnõz zaman da dün- ya ve hayat büyüleyicidir, şaşõrtõcõdõr ve değerlidir. Ahlak da sadece dinle mümkün olan bir şey değildir, dinden ve tanrõnõn icadõndan önce de vardõ sonra da var olacaktõr; din ahlakõn en temel belirleyeni olan vicdanõ aşõrõ oto- matiğe bağlayan, önceden belirlenmiş kodlarõn içinde kontrol ve baskõ altõnda tutmaya çalõşan ve bu yüzden de tarih boyunca milyonlarca insanõn katle- dilmesi dahil her türlü vicdansõzlõğa cevaz da verebilmiş bir kurumdur. - Bu başlığın ve haliyle temanın seçilme sebepleri neler? Daha doğrusu, size ve okurlara ‘illlal- lah’ dedirten nedir? BİRKAN - Dinsel kimliğimizin elde bir sayõlmasõ (“Türkiye’nin yüzde 99’u Müslümandır” yay- gõn söyleminde olduğu gibi), nü- fus cüzdanlarõmõzda dinsel kim- lik hanesi bulunmasõ ve daha doğduğumuz anda doldurulmasõ, okullarda zorunlu din eğitimi ol- masõ gibi konularõn vatandaşlõk haklarõmõzla çeliştiğini düşünü- yoruz. Ayrõca hangi dinsel, etnik, cinsel vb. kimlikten gelirsek gelelim vatandaşlar olarak bize eşit mesafede duran, kayõrma- yan veya tepkisel davranmayan bir devlet yapõsõ; vicdana, adalet il- kelerine, ortak hukuk arayõşõna daya- lõ demokratik tartõşmalarla varõlan bir mutabakat talep ediyoruz. SÖKMEN - Dini son kertede çok güçlü bir özgürlüksüzlük kaynağõ olarak görseler de dindarlara düşman olmayan, onlarõn maruz kaldõğõ ve ka- labileceği her türlü baskõya samimi- yetle karşõ durabilecek, yani dinin yüksel(til)işi karşõsõnda darbeciler- den değil vicdandan ve özgür düşün- cenin eleştirelliğinden medet uman ke- simin sanõldõğõ kadar az olmadõğõnõ, sa- dece bu medya ortamõnda ve bu seçim sisteminde seslerini duyurma imkân- larõnõn az olduğunu düşünüyoruz. Ajandamõz sonuçta kendisine bu tarz kimlikler dayatõlmasõndan ‘İllallah!’ diyenlere... Metis Yayõnlarõ, 2010 için de çok sözü edilecek, “çok farklõ” bir ajanda yayõmladõ Bir tepkinin ürünü: İllallah N üfus cüzdanlarõmõzda dinsel kimlik hanesi bulunmasõ ve daha doğduğumuz anda doldurulmasõ, okullarda zorunlu din eğitimi olmasõ gibi konularõn vatandaşlõk haklarõmõzla çeliştiğini düşünüyoruz. B ir tanrõdan korkmadan da insanlara doğru dürüst davranabilirsiniz; sizi bir tanrõnõn yarattõğõna inanmadõğõnõz zaman da dünya ve hayat büyüleyici ve değerlidir. Çocuklara yaratıcı sanat atölyeleri MügeSökmen TuncayBirkan ‘Ses’in çekimleri tamamlandõ Kültür Servisi - “Anlat İstanbul”, “9”, “Ara” ve “Gölgesizler” adlõ filmleriyle tanõnan yönetmen Ümit Ünal’õn son filmi “Ses”in çekimleri tamamlandõ. Kültür ve Turizm Bakanlõğõ’nõn katkõlarõyla çekilen filmin senaryosunu “Anne Tut Elimi” ve “Büyük Deniz Yükseliyor” romanlarõnõn yazarõ Uygar Şirin yazdõ. Gaipten sesler duymaya başlayan genç bir kõzõn hikâyesini anlatan gerilim filminde baş rolleri Selma Ergeç ve Mehmet Günsür paylaşõyor. Film, 5 Mart 2010’da vizyona girecek. Heykeltõraş Günaçan ve pedagog Sonmaz öncülük ediyor CMYB C M Y B