23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 27 KASIM 2009 CUMA 10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr KAVŞAK ÖZGEN ACAR ‘İşte Dersim Gerçeği!’ Bir Dersim tartışmasıdır gidiyor. Kuşkusuz, Anadolu’da tarih boyunca yaşanmış insanlık için pek çok önemli acılardan biridir. Türk halkının mutluluğuna kurban edilen Ahmet Taner Kışlalı 1 Mart 1996’da Cumhuriyet’teki köşesinde Dersim gerçeğini şöyle yazmıştı: “Gezilerimde zaman zaman karşıma çıkan bir soru var: ‘Dersim isyanının arkasındaki gerçek nedir?’ Özellikle gençlerden gelen bir soru bu. Gençler, inançlarını savunuyorlar. Bilgileri dışındaki sorularla karşılaştıklarında da, yanıtlarını gazete köşelerinde verilmesini istiyorlar… Hem kendileri, hem de kendileri gibi bilmeyenler öğrensin diye. Doğu ve Güneydoğu’daki başkaldırmalar içinde iki tanesi önemli: Şeyh Sait ayaklanması ile Dersim ayaklanması. Şeyh Sait ayaklanmasının arkasında İngiltere vardı. İngiltere’nin amacı, bu ayaklanma sayesinde, Musul üzerindeki isteklerini Türkiye’ye kabul ettirmekti. Kuzey Irak petrollerini kendi denetimi altına almaktı. ‘Din elden gidiyor’ görünümü altındaki ayaklanma bastırıldı. Ama İngiliz emperyalizmi de amacına ulaşmış oldu. Gerek Moskova, gerekse Türkiye komünistleri, Şeyh Sait ayaklanmasına (1925) destek vermediler. Komintern (Komünist Enternasyonal) belgelerinde; bu tutumun nedenleri şöyle açıklanıyor: ‘Mustafa Kemal, genel olarak ulusal kurtuluş hareketini temsil etmekte ve Türkiye’nin demokratlaşması ve feodal kalıntılar ile Müslüman din adamlarının etkisinden kurtarılması için çalışmaktadır. Kemal’e karşı, ilk olarak emperyalizm, ikinci olarak feodal ağalar, üçüncü olarak din adamları ve dördüncü olarak liman şehirlerinin yabancı sermayeye bağlı ticaret burjuvazisi mücadele etmektedir.’ Dersim, bugünkü Tunceli’nin eski adı. Ve Dersim tarihi, ayaklanmalarla dolu. Padişahlara karşı ayaklanmışlar. Meşrutiyette ayaklanmışlar. Jön Türk hareketinde ayaklanmışlar. Sonuncu olarak da Cumhuriyet yönetimine karşı ayaklanmışlar. Kimler bunlar? Osmanlı’nın bile Tımar sistemine dâhil edemediği şeyhler, ağalar, aşiret reisleri… Yani yargı da kendileri olan, vergiyi de kendileri toplayan, gençleri askere yollamayıp kendi muhafızları yapan, haydut çeteleri oluşturan feodal güçler... Derebeyleri. Niçin ayaklanıyorlar? Bu geri düzen değiştirilmek istendiği için. Komintern belgelerinde (1937), son Dersim ayaklanmasına neden olan ortam şöyle anlatılıyor.[*] ‘Feodal unsurlar, Kemalist parti tarafından gerçekleştirilen reformlara rağmen, bugüne kadar ülkenin bu sapa bölgesinde barınmayı başarmışlardır… Dersim, Türkiye’nin ulusal ekonomisinin dışında kalmaktaydı. Öyle ki başka bir vilayetten hiçbir tüccar, Dersim’de iş yapmayı göze alamazdı. Devletin Dersim’de askerlik yükümlülüğünü gerçekleştirmesi ve yasal vergileri toplaması, bugüne kadar mümkün olmamıştır.’ Ve ekleniyor: ‘İsyanın arifesinde tapu kadastro idaresi, feodal aşiret reislerinin elinde bulunan halka ait malların incelenmesi ve saptanmasına ilişkin hükümet önlemlerini uygulamaya başlamıştı. Bu durumda feodalizm, kendi yasadışı egemenliğinin iktisadi temellerini yitirme tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğunu hissetti. İşte, özellikle bu önlem, isyana yol açan neden olmuştur.” Son Dersim ayaklanmasının çok kanlı bir biçimde bastırıldığı doğrudur. Hareketi yöneten komutanın, bu nedenle görevden alındığı da bilinmektedir. Ama Dersim ayaklanması nedeni ile Atatürk’ü ve Kemalizmi suçlamaya çalışanların öncelikle şu soruyu yanıtlamaları gerekir: ‘Suçlamalar doğru ise Tunceli -yani Dersim- niçin yıllar boyu Atatürk’ün partisine oy vermiştir? Türkiye’de Kemalist partiye -ya da başka bir partiye- verilen oyların yüzde 70’leri aştığı başka bir il var mıdır?’ İşte Dersim gerçeği! Gerisi ‘lafügüzaf.’” [*] “Komitern Belgelerinde Türkiye-Kürt Sorunu”, Kaynak Yay., İstanbul, 1994 1919’da Samsun’dan sonra Sıvas ve Erzurum kongrelerine doğru yol alırken Mustafa Kemal Paşa’ya Elazığ Valisi’nce suikast yapılacağı ihbar edilir. Dersimli Diyab Ağa, ‘Dersimlilerle’ birlikte Paşa’nın korumalığını üstlenirler. Diyab Ağa ve Gangozade Hasan Hayri Bey korumasındaki Mustafa Kemal, iki kongrenin ve Amasya’nın ardından Ankara’ya ulaşır. 1921’de Yunan ordusu Ankara’ya 90 km yaklaşmıştır. Polatlı’daki Yunan ordusunun top sesleri Ankara’da duyulmaktadır. Bakanlıklar boşaltılarak kağnılarla Kayseri’ye taşınma konumundadır. TBMM’nin de Kayseri’ye taşınması tartışılırken Dersim milletvekili Diyab Ağa TBMM kürsüsüne ilk ve son kez çıkar ve tartışmayı şu kısa sözlerle noktalar: “Buraya savaşmaya mı, yoksa kadınlar gibi kaçmaya mı geldik?” 1925’te Şeyh Sait İsyanı’nda Alevi Kürtlerinin tutumları önemliydi! Dersimli Diyab Ağa, Atatürk’ün destek beklentisini yanıtlamadı, ancak Şeyh Sait’ten de uzak durarak Alevi Kürtleri Kemalizme yakınlaştırdı. Kışlalı’nın yazısının sonundaki soruların bazı yanıtları da burada aranabilir… CHP Milletvekili ve emekli Büyükelçi Onur Öymen odaklı son tartışma daha ortada yokken, 2008 Eylülü’nden bu yana belirli çevrelerin iki yıldır “Avrupa Parlamentosu” binasında “Dersim olaylarını” kazımaya başladıklarını da göz ardı edemeyiz. Basınımıza fazlaca yansımayan bu toplantılarda, “Avrupa Ermeni Federasyonu Başkanı” Hilda Çoboyan’ın “Dersim Soykırımı” kavramını kabul ve bir yabancı profesörün de “Atatürk’ü savaş suçlusu” ilan ettirdiğinin bilinmesinde yarar var. Türkiye’nin dışından içeriye sokulan çeşitli parmakların kapanmış yaraları kaşımaları sürüyor. AKP hükümeti de bu kaşımalara yanlış bir siyasa ile “Ermeni açılımı”, “Kürt açılımı” ile bilerek ya da bilmeyerek çanak tutuyor! Elmek: oacar@superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 TC AFYONKARAHİSAR 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2008/5332 Esas Bir borçtan dolayõ satõlmasõna karar verilen ipotekli gayrimenkul ile ilgili bilgiler aşağõda olup satõş ilanõ ilgililerin adreslerine tebliğe gönderilmiştir, Adreslerine tebliğe gön- derilmiş olup adreste tebligat yapõlmamasõ ve adresleri bilinmeyenler için de işbu satõş ilanõnõn ilanen tebligat yerine kaim olunacağõ ilan olunur. Satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn cinsi, kõymeti, satõş gün ve saatleri, evsafõ: 1- Afyonkarahisar Merkez Çetinkaya-İmar Mahallesi (Osman Gazi Mahallesi) 150. Sok. No: 26 adresinde, tapu kayõtlarõnda 3035 ada, 7 parsel No’lu 301-m2 yüzölçümlü ar- sa üzerinde 1/2 arsa paylõ inşa edilmiş, E:1 kömürlük, E:1 kiler ve E:1 odunluk eklentili zemin kat 1 bağõmsõz bölüm No’lu mesken arsa üzerinde yaklaşõk 120-m2, bodrum+zemin ve 1. kattan ibaret, kitle nizam inşa edilmiş yapõnõn mevcut olduğu, yapõnõn dõş cephe kaplamasõnõn PVC dõş cephe kaplama malzemesi ile kaplanmõş olduğu, çatõnõn ahşap oturt- ma çatõlõ ve kiremit kaplama çatõ örtülü olduğu, meskenin daire giriş kapõsõnõn çelik kapõ olduğu, halen kullanõlmakta olan mesken dairelerde ise, girişte antre ile devamõnda ko- ridor, girişin sağõnda salon salomanje oda, devamõnda ebeveyn ile çocuk yatak odalarõ, koridorun solunda banyo, mutfak ile WC mahalleri ile antrede vestiyerin mevcut olduğu, antre ile koridor, mutfak, banyo ve WC taban döşeme kaplamalarõnõn seramik kaplama olduğu, ayrõca mutfak banyo ve WC duvarlarõnõn tamamõnõn da seramik kaplama ile kap- lanmõş olduğu, tüm odalar ile antre ve koridorun duvarlarõnõn alçõ sõva üzeri saten boyalõ olduğu, ayrõca tavan köşelerinin kartonpiyerli olduğu, iç kapõlarõnõn ahşap Amerikan panel kapõ olduğu, pencerelerin ise õsõcamlõ PVC doğrama olduğu, odalarõn taban döşemelerinin ise laminant parke kaplamalõ olduğu, bodrum katta bulunan kat kaloriferi kaza- nõ ile tüm binanõn tabandan õsõtmalõ olarak õsõtõlmakta olduğu, her türlü belediye hizmetlerinden yararlanmakta olduğu, ulaşõm ve altyapõ sorununun bulunmadõğõ bilirkişilerce tespit edilmiş olup, değer takdiri yapõlmõş ve buna göre toplam değerinin 82.500,00-TL’dir (Seksen İki Bin Beş Yüz TL). Bu miktar üzerinden satõlarak paraya çevrilecektir. 2- Afyonkarahisar Merkez Çetinkaya-İmar Mahallesi (Osman Gazi Mahallesi) 150. Sok. No: 26 adresinde, tapu kayõtlarõnda 3035 ada, 7 parsel No’lu 301-m2 yüzölçümlü ar- sa üzerinde 1/2 arsa paylõ inşa edilmiş, E:2 kömürlük, E:2 kiler ve E:2 odunluk eklentili birinci kat 2 bağõmsõz bölüm No’lu mesken arsa üzerinde yaklaşõk 120-m2, bodrum+zemin ve 1. kattan ibaret, kitle nizam inşa edilmiş yapõnõn mevcut olduğu, yapõnõn dõş cephe kaplamasõnõn PVC dõş cephe kaplama malzemesi ile kaplanmõş olduğu, çatõnõn ahşap oturt- ma çatõlõ ve kiremit kaplama çatõ örtülü olduğu, meskenin daire giriş kapõsõnõn çelik kapõ olduğu, halen kullanõlmakta olan mesken dairelerde ise, girişte antre ile devamõnda ko- ridor, girişin sağõnda salon salomanje oda, devamõnda ebeveyn ile çocuk yatak odalarõ, koridorun solunda banyo, mutfak ile WC mahalleri ile antrede vestiyerin mevcut olduğu, antre ile koridor, mutfak, banyo ve WC taban döşeme kaplamalarõnõn seramik kaplama olduğu, ayrõca mutfak banyo ve WC duvarlarõnõn tamamõnõn da seramik kaplama ile kap- lanmõş olduğu, tüm odalar ile antre ve koridorun duvarlarõnõn alçõ sõva üzeri saten boyalõ olduğu, ayrõca tavan köşelerinin kartonpiyerli olduğu, iç kapõlarõnõn ahşap Amerikan panel kapõ olduğu, pencerelerin ise õsõcamlõ PVC doğrama olduğu, odalarõn taban döşemelerinin ise laminant parke kaplamalõ olduğu, bodrum katta bulunan kat kaloriferi kaza- nõ ile tüm binanõn tabandan õsõtmalõ olarak õsõtõlmakta olduğu, her türlü belediye hizmetlerinden yararlanmakta olduğu, ulaşõm ve altyapõ sorununun bulunmadõğõ bilirkişilerce tespit edilmiş olup, değer takdiri yapõlmõş ve buna göre toplam değerinin 82.500,00-TL’dir (Seksen İki Bin Beş Yüz TL). Bu miktar üzerinden satõlarak paraya çevrilecektir. Şart- nameye ilişkin bilgiler dosyada mevcut şartnameye ilişik bilirkişi raporunda açõklanmõştõr. İmar Durumu: Dosyada mevcut 13/10/2008 tarihli imar durum belgesine göre parsel imar planõnda Konut alanõnda kalmakta olup, kitle nizam 2 kat inşaat müsaadelidir. Mev- cut yapõ imar planõna uygundur. Satõş Şartlarõ: 1 numaralõ taşõnmazõn 1. satõşõ 11.01.2010 tarihinde saat 14.00’le 14.10 arasõnda, Afyonkarahisar Belediye Mezat Salonu adresinde, 2 Numaralõ taşõnmazõn 1. satõşõ 11.01.2010 tarihinde saat 14.15’le 14.25 arasõnda, Afyonkarahisar Belediye Mezat Salonu adresinde yapõlacaktõr. Bu arttõrõmda tahmin edilen kõymetin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ mecmuunu ve satõş masraflarõnõ karşõlamak şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok arttõranõn taahhüdü baki kalmak şartõyla; 1 numaralõ taşõnmazõn 2. satõşõ 21.01.2010 tarihinde 14.00’le 14.10 arasõnda Afyonkarahisar Belediye Mezat Salonu adresinde, 2 numaralõ taşõnmazõn 2. satõşõ 21.01.2010 tarihin- de 14.15’le 14.25 arasõnda Afyonkarahisar Belediye Mezat Salonu adresinde ikinci arttõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu arttõrõmda da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok arttõrana ihale edilecektir. Şu kadar ki, arttõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin % 40’õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan faz- la olmasõ ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. a- Arttõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetin ve alacağa mahsuben iştirak edeceklerin kendinden önceki sõrada bulunan alacaklõlarõn alacağõnõn, (muhammen be- deli % 20’siyle sõnõrlõ olarak) %20’si nispetin de pey akçesi (nakit memleket parasõ) veya bu miktar kadar bir milli bankanõn “şartsõz, kesin ve süresiz” teminat mektubunu ver- meleri lazõmdõr. Yabancõ para kurunda günlük değişiklikler olmasõ ve 805 sayõlõ Kanun’un 1. maddesine göre “döviz” teminat olarak kabul edilmez. b- Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. İhaleye itiraz vaki olmasõ halinde dahi (alacağõna tekabül eden satõş bedelini müşteri sõfatõyla ödemekte imtina su- retiyle (alacağõna) mahsuben ihale yapõlmamõş olmasõ şartõ hariç) satõş bedeli nakden icra veznesine yatõrõlõr, (Md. 134/4) Tellaliye, resmi, ihale pulu, tapu harç ve masraflarõ ile KDV, Tahliye ve teslim giderleri, tellaliye, tapu alõm-satõm harcõ müşteri tarafõndan ödenir. Birikmiş emlak vergisi, cezalarõ ve fer’ileri ile satõş bedelinden ödenir. c- İhaleye iş- tirak edenlerin icra satõş dosyasõ, tapu kaydõ, şartname, ilan ve tebligatlarõ incelemek suretiyle ihaleye katõldõğõ, kabul ettiği. Satõlacak taşõnmazõn tapu kaydõnda varsa: taşõnma- zõn bütünleyici parçalarõnõn (M.K. Md. 684, 862) taşõnmazõn eklentilerinin (MY. Md. 686, 862) hukuki semerelerinin (MK. Md. 879) taşõnmazõn birleştirilmesi durumunun (MK. Md. 859) İİK. 128 Md.’ye göre taşõnmaz mükellefiyetlerinin (intifa hakkõ MK. m.794, oturma hakkõ MK. m. 823, üst hakkõ MK. m. 834, kaynak hakkõ MK. m. 837, irtifak hak- larõ MK. m. 838, kaydõ hayatla ölünceye kadar bakma akdi BK. m. 507) mükellefiyetleri nazara aldõğõ kabul edilir. d- Uygulamada rehin bedelinin ödenmesinde ve alacağa mah- suben satõşta İİK. 140, 151, 268. md. emredici hükmüne rağmen sõra cetveli düzenlenmemekte olduğunda: taşõnmaz üzerinde haciz, ipotek, satõş vaadi vs. haklarõ olan ilgilile- rin ihaleyi takip ederek satõş tarihinden itibaren 7 gün içinde İİK. md. 100,151 ve 268, 4792 sayõlõ S.S. Kurumu K. Md. 21, 1479 sayõlõ Bağ-Kur K. Yasasõ md. 17, 3065 sayõlõ Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 55, Amme Alacağõnõn Tahsili Hakkõndaki Kanunu md. 21, MK. 766, 789, 777/2, 796/1, İİK. 83/c-2, 100, 142/1, 151 maddelerine göre sõra ve alacağõn aslõna yönelik şikâyet ve itiraz dava haklarõnõ kullanmalarõ ve icra dosyasõna dava açtõklarõna dair derkenar ibraz etmeleri gerekir. e- İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile 15 gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr. Aksi tak- dirde haklarõ tapu ve sicili ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaktõr. f- İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedelini yatõrmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ve son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrõca satõş bedelini yatõrmasõ ve verilen 10 gün sonundan itibaren temer- rüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardõr. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme hacet kalmaksõzõn dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelin- den alõnacaktõr. g- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk tutup, tebligat pul ve masraflarõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderi- lebilir. h- Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarõda yazõlõ dosya numarasõ ile müdürlü- ğümüze başvurmalarõ ilan olunur. 13.11.2009 * İcra İflas Kanunu 126 * İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. Not: Tebligatõ iade olanlara ve diğer ilgililere ilanen tebliğ yerine kaimdir. Basõn: 67873 El Âlemin Oyuncağı ile Gerdek! El âlemin oyuncağı ile gerdeğe girilir mi? İslamiyetin beş koşulundan biri olan “hac” ya da “yarı hac” sayılan “umre” ziyaretinin bir yoksulun cebinden ya da devlet kesesinden yapılması dinen caiz midir? “Hac”, Muhammet’in Mekke’den Medine’ye göçünden 9 yıl sonra 631 yılında beşinci koşul olmuştu. Mekke’de Kâbe’ye yapılan bu ziyaretlerde insanlar arasındaki eşitliği vurgulamak amacıyla, iki parçadan oluşan, saflığın simgesi beyaz kumaş olan “ihram” giyilir. Böylece “beyaz insan” ile “siyah insan” ya da “kral” ile “vatandaş” arasındaki fark, Kâbe çevresinde “tavaf (dönme)” sırasında giderilerek eşitlik sağlanmış olur. 1986’da Turgut Özal’ın Başbakanlığı döneminde Suudi Arabistan’a resmi ziyaretini ve “umresini” de bir gazeteci olarak izlemiştim. O günden beri bir soru aklımı kurcalıyor! Şu anda “hac” görevini yerine getirmek üzere bulunan Diyanet İşleri Başkanı Profesör Ali Bardakoğlu’na bir sorum var! Gazetelerde zaman zaman okuyoruz… Bir grup vali Suudi Kralı’nın “konuğu” olarak “hacca” ya da “umreye” gitti… Ya da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, resmi ziyaret için gittiği Suudi Arabistan’da “umre” ziyaretinde de bulundu. Şu anda Devlet Bakanı Faruk Çelik ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay da “hac” koşulunu yerine getirmek amacıyla Mekke’deler… Soru, “resmi ziyaret” amacıyla devlet bütçesinden sağlanan ödenekle yapılan “umre” dinen kabul edilir mi? Çelik ve Atalay, eğer kendi maddi olanaklarını kullanmadan hacca gitmişlerse, onlara şimdi “hacı” diyebilir miyiz? Tüm okurlarımızın sağlıklı, mutlu, başarılı, barış dolu günler geçirmelerini diler, bayramlarını saygı ve sevgiyle kutlarım... Kâbe. Atatürk ve Diyab Ağa. Afganistan istifasõ Dış Haberler Servisi - Alman- ya Genelkurmay Başkanõ General Wolfgang Schneiderhan ve Savunma Bakan Yar- dõmcõsõ Peter Wichert’in istifa ettikleri açõklandõ. İstifalarõn, Afganistan’õn kuzeyinde 4 Eylül’de mey- dana gelen ve aralarõnda 30-40 sivilin bulunduğu 142 kişinin ölümüne yol açan NATO saldõrõsõyla ilgili olduğu ve iki yetki- linin de istifa etmek zo- runda kaldõklarõ belirtili- yor. Saldõrõda sivil ölümlerinin Alman kuv- vetlerinin yanlõş bilgilendirilmesinden kaynaklandõğõ bildirilmişti. Savunma Bakanõ Karl-Theodor zu Guttenberg, parlamentoda yaptõğõ açõk- lamada, General Schneiderhan’õn “ken- di isteğiyle görevinden ayrıldığını”, Wichert’in de “sorumluluk üstlendiği- ni” söyledi. Afganistan’õn Kunduz vilayeti yakõnla- rõnda 4 Eylül’de düzenlenen saldõrõ, Alman Albay Georg Klein’in çağrõsõ üzerine gerçekleştirilmişti. Albay Klein, Taliban militanlarõ tarafõndan ele geçirilen iki yakõt tankerine, NATO kuv- vetlerine karşõ saldõrõda kullanõla- bileceği endişesiyle hava saldõrõsõ düzenlenmesini istemiş, bunun üze- rine gerçekleştirilen hava saldõrõ- sõnda siviller de ölmüştü. Saldırı kararına arka çıkmıştı Almanya’da yayõmlanan yüksek tirajlõ Bild gazetesi de, aralarõnda bir videonun bulunduğu askeri belgelere dayanarak Al- bay Klein’in saldõrõ düzenlendiği sõrada tan- kerlerin etrafõnda sivillerin bulunduğunu hesaba katmasõ gerektiğini yazdõ. İstifa eden General Schneiderhan, sal- dõrõyla ilgili NATO raporunun yayõmlan- dõğõ ve sivil ölümlerin kabul edildiği 31 Ekim’de yaptõğõ açõklamada, Albay Kle- in’in doğru hareket ettiğini söylemişti. O tarihte Savunma Bakanõ olan Franz Josef Jung da saldõrõdan birkaç gün son- ra yaptõğõ açõklamada, saldõrõda sivillerin ölmediğini öne sürmüştü. Almanya 4 bin 300 kişilik kuvvetle, Af- ganistan’da en çok asker bulunduran üçün- cü ülke. Son kamuoyu yoklamalarõna gö- re Almanlarõn çoğu, Afganistan’a asker gönderilmesine karşõ. Bu arada, İngiliz dõş istihbarat servisi MI6’in eski başkanõ Richard Dearlove, Başbakan Gordon Brown’õn Afganistan politikasõnõ eleştirerek bütçeden savaş için yeterli kaynak ayrõlmadõğõnõ söyledi. İngiltere’nin Afganistan’a ilk kez asker gönderdiği 2001’de MI6 başkanõ olan Dearlove, ordunun gerekli donanõmdan ve mali kaynaklardan yoksun bõrakõldõğõnõ, maliye bakanlõğõnõn sekiz yõldõr savunma bütçesini kõstõğõnõ belirtti. Almanya Genelkurmay Başkanõ, Afganistan’da 4 Eylül’de düzenlenen ve 142 kişinin yaşamõnõ yitirdiği saldõrõ yüzünden koltuğunu yitirdi. Saldõrõnõn Almanlarõn verdiği yanlõş bilgi yüzünden gerçekleştirildiği ortaya çõkmõştõ. Savunma bakan yardõmcõsõnõn da aynõ nedenle istifa ettiği bildirildi. ‘Cesur kardeşim Chavez’ Dış Haberler Servisi - İran Cumhurbaşkanõ Mahmud Ah- medinejad, ziyaret ettiği Ve- nezüella’da Devlet Başkanõ Hu- go Chavez’e “Cesur karde- şim” diyerek, “ABD emperya- lizmine sonuna kadar birlikte karşı koyacaklarını” söyledi. “Dost ve kardeş” Venezüel- la ve İran halklarõnõn emperya- lizme karşõ direnişi sürdürdü- ğünü belirten Ahmedinejad, ya- nõnda bulunan Chavez’in elini, televizyon kameralarõ önünde tu- tup havaya kaldõrdõ ve İspan- yolca “Yaşasın Venezüella! Yaşasın Chavez!” diye bağõrdõ. Chavez de Ahmedinejad ile ortak basõn toplantõsõnda, İsra- il’i ABD’nin “kanlı kanadı” ol- makla suçladõ. Peres’in sözlerine tepki Chavez, İsrail Cumhurbaş- kanõ Şimon Peres’in bu ay içinde Güney Amerika’yõ ziya- reti sõrasõnda sarf ettiği, “Cha- vez ve Ahmedinejad’ın ikti- dardaki günlerinin sayılı ola- bileceği” yolundaki sözlerini hatõrlatarak, “İsrail devletinin neyi temsil ettiğini biliyoruz: Yanki imparatorluğunun kanlı bir kanadı. İsrail Cum- hurbaşkanı’nın söylediğini bir tehdit olarak anlıyoruz” diye konuştu. İki ülke arasõnda bir dizi iş- birliği anlaşmasõ da imzalandõ. Chavez imza töreninde yaptõğõ konuşmada, iki ülke başkentle- ri Caracas ile Tahran arasõnda doğrudan uçak seferleri başla- tacaklarõnõ bildirdi. Ahmedine- jad’õn ziyareti sõrasõnda küçük çaplõ protesto gösterileri de ya- põldõ. Ziyaret, Chavez muhalif- leri ve Venezüella’daki Yahudi toplumu tarafõndan kõnanõrken bazõ öğrenci gruplarõ da göste- riler düzenlediler. Ebadi’nin ödülüne el koyuldu Dış Haberler Servisi - Norveç, İran’õn, Nobel Barõş Ödülü sahibi Şirin Ebadi’nin madalyasõna el koyduğunu duyurdu. Norveç Dõşişleri Bakanlõ- ğõ sözcüsü Ragnhild İmerslund, Ebadi’nin İran’daki kiralõk kasasõn- da bulunan madalyasõna ve diğer kişisel eşyalarõna el konulduğu konusunda Norveçli yetkililerin bil- gilendirildiğini söyledi. Bilgi kaynağõnõ açõkla- mayan İmerslund, İran’õn Oslo Büyükelçiliği mas- lahatgüzarõnõn bakanlõğa çağrõldõğõnõ ve olayõ pro- testo ettiklerini de belirt- ti. Norveç’teki İran Bü- yükelçiliği ise konuyla il- gili yorumda bulunmaktan kaçõndõ. Ebadi, İran’da insan haklarõna katkõla- rõndan dolayõ 2003’te No- bel Barõş Ödülü’ne layõk görülmüştü. İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, Venezüella ziyareti sırasında Devlet Başkanı Hugo Chavez’e yakın ilgi gösterdi ve emperyalizme karşı “sonuna kadar” birlikte mücadele edeceklerini belirtti. (Fotoğraf: AFP) Obama’nın babaannesi hacda Dış Haberler Servisi - ABD Başkanõ Barack Obama’nõn üvey babaannesi Sarah Obama’nõn hacca gittiği bildirildi. Sarah Obama ve beraberindeki torunu ile Obama’nõn yeğenlerinin Suudi Arabistan Kralõ Abdullah’õn misafiri olduklarõ öğrenildi. Kenya’nõn Kogelo köyünde yaşayan Sarah Obama’nõn Hõristiyan olduğu yolunda haberler çõkmõştõ. Çocukluğunda babasõnõn doğum yeri olan Kenya’nõn Kogelo köyünde babaannesiyle birlikte yaşayan Obama, babaannesinin üzerinde büyük etkisi olduğunu söylemişti. Polis dayağı öldürdü MOSKOVA (AA) - Rusya’nõn St. Petersburg kentinde bir Rus vatandaşõnõn daha polis tarafõndan dövülerek öldürüldüğü haberleri, ülkede polisin kötü muamelesine yönelik tepkilerin artmasõna neden oldu. Rus İnterfaks ajansõ, polis tarafõndan feci şekilde dövülmesinin ardõndan, 15 gün önce hastaneye kaldõrõlan söz konusu kişinin, ciddi yaralanma ve travma sonucu dün hayatõnõ kaybettiğini duyurdu. Rus avukat Sergey Magnitskiy de 16 Kasõm’da gözaltõnda tutulduğu hücrede hayatõnõ kaybetmişti. S.Arabistan’da sel: 77 ölü Dış Haberler Servisi - Suudi Arabistan’õn Cidde kentinde yoğun yağõşlarõn yol açtõğõ seller 77 kişinin ölümüne neden oldu. Sel sularõ Mekke yolu üzerinde iki köprünün yõkõlmasõna yol açarken yaklaşõk 900 kişinin kurtarõlmayõ beklediği ve Cidde- Mekke yolunun kapandõğõ bildirildi. Yetkililer ölenler arasõnda hacõ adayõ bulunmadõğõnõ duyurdular. Schneiderhan. İRAN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle