Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 20 OCAK 2009 SALI
6 HABERLER
SALI
ORHAN BURSALI
ABD ve Obama
Obama bugün başkanlığı devralıyor. Dünya büyük
umut bağlamış yeni Başkan’ın “değişim” sloganına.
Her şeyden önce, ekonomik kriz ve savaş politikası-
nın yıkımları arasında sıkışmış, zayıflamış, yoksullaş-
mış ve vicdanen de yaralı Amerikalılar, Obama ile bir
çıkış yolu arıyor. Temel iki soru, içeriğini henüz bil-
mediğimiz iktidar söyleminin, ABD ve dünya için ne-
yi nasıl değiştireceğidir.
Birinci sorun, ekonomik krizdir.
ABD, yerküre olanaklarını tüketmeye ve sınırsız bü-
yüme gibi bir illüzyona dayalı ekonomi politikasını na-
sıl değiştirecek? Finansal ahlaksızlıklarla örülü eko-
nomik çöküşü nasıl “tamir” edecek? Büyük para en-
jeksiyonlarıyla, Amerikan ekonomisini ne derece
ayağa kaldırabilecek? İnsanlara otomobil almaları için
otomobil parası vermek gibi komik uygulamalarla bu
enkazdan çıkılabileceğini sanma hayali yayılıyor! Di-
yelim ki İstanbul’da büyük bir deprem oldu, yapıların
10 bini çöktü, 100 bin ölü, yollar altyapılar dağılmış...
Amerikan ekonomisi, böylesine deprem yemiş bir İs-
tanbul ve Türkiye enkazı.
Obama’nın dünya iklimini korumak için Kyoto
Protokolü’nü uygulamaya sokması, Amerikan eko-
nomisine zarar ve yük getirir...
Amerikan ekonomisi, teknolojik üretimde üstün-
lüğü Çin, Hindistan, Güney Kore ve daha birçok ül-
keye kaptırdı. Bu, küresel pazarda Amerika’nın derin
sorunudur! ABD, bu üstünlüğü yeniden nasıl ele ge-
çirecek?
Amerikalı şirketler, küresel pazarda rekabetçi ola-
bilmek için, üretimlerini ücretlerin düşük olduğu ülkelere
kaydırdı. Bedeli: Yüz binlerce işyeri kaybı ve ABD’de
ücretler üzerinde yoğun baskı! Hindistan’ın 50 milyar
dolarlık yazılım teknolojileri kazancının kaynağı, ABD
pazarına ucuz iş üretimidir!
Obama, benzer sorunları ABD ekonomisi lehine na-
sıl çözecek?
Çin’in yüz milyarlarca ihracat fazlalığının ana kay-
nağı, ABD pazarına yönelik ucuz ve kaliteli yeni tek-
nolojik mal satışıdır! Vb...
Yani, ABD ekonomide rekabetçiliğini yitiriyor! Ba-
zı “hayranlar”, ABD ekonomisinin yaratıcılığına öy-
le güveniyor ki, kapitalist ekonominin yasalarını bile
unutuyor! Her zaman, arkadan gelen birileri öndeki-
leri geçer! Tepede hiç kimse sürekli kalamaz! Küre-
sel ekonomi, pek çok akıllı ülkeye bu fırsatı yarattı!
ABD’de “baba” ekonomistler, “küreselleşmenin”
ABD’nin zararına işlediğini bağırıyor. Büyük kriz,
Obama’yı “koruma” önlemleri almaya itebilir! (Fran-
sız Rokfor peynirine ithalat sınırlaması!..) Bu önlem-
ler, küresel ticaret yasalarına isterse aykırı olsun!
İkincisi ise dünya düzeni. Burada tartışılan Ame-
rikan hegemonyasıdır. Ekonomisi zayıflayan bir ülkenin
siyasal ve askeri gücü de temelden büyük yara alır!..
ABD’yi, ekonomik açıdan zayıflatan diğer önemli
nokta, dünya gücü olması ve dünyada düzenini ayak-
ta tutmak ve kendi yararına biçimlendirmek için zo-
runlu büyük askeri harcamalardır. (2008 bütçesi 460
milyar dolar, 2009: 550 milyar dolar) Salt Irak Sava-
şı’nın maliyeti 800 milyar doları aşmış. ABD’nin cari
açığının Bush dönemi sonunda 2 trilyon liraya varması,
dünya düzeni liderliğinin Amerika’ya maliyetinin bo-
yutlarını göstermekte.
Sivil-ekonomik değer yaratmayan böylesine bir dün-
ya savaş gücü, uzun süre ayakta kalamaz, kendisi-
ni besleyen kaynakları eninde sonunda kurutur! 11 Ey-
lül “2001’den bu yana terorizme karşı mücadele
programları ve denizaşırı savaşlar için bugüne kadar
864 milyar dolarlık bütçe” onayladı! Yeni silah prog-
ramları, sistemleri ne olacak?
Obama hegemonik güç olmaktan ABD’yi çıka-
racak mı?
O istese bile AB ve bir dizi ülke bunu istemez! Çün-
kü, onlara da dünya düzeni için bir jandarma gerek...
Perşembeye devam...
Not: Hrant Dink’i saygıyla anıyorum. Salt bu cinayetin
bile dört dörtlük çözülmesi, Mumcu ve diğer cinayet-
lerin niteliklerini ortaya sermeye yetecektir!
Yurttaşlar, CHP Seçmen Kaydõ Sorgulama Sistemi’yle hanelerine kayõtlõ seçmen listesine ulaşabilecek
CHP sahteseçmenpeşindeİstanbul Haber Servisi - CHP İs-
tanbul İl Başkanlõğõ, “CHP Seçmen
Kaydı Sorgulama Sistemi”yle sah-
te seçmenlerin peşine düştü. CHP İs-
tanbul İl Başkanlõğõ’nõn başarõlõ pro-
jesi ile her yurttaş internetten ya da te-
lefonla, adreslerine kayõtlõ kaç seçmen
olduğunu öğrenebilecek; sahte seçmen
itirazõ için dilekçe oluşturabilecek.
CHP İstanbul İl Başkanõ Gürsel Te-
kin, dün CHP İl Başkanlõğõ’nda dü-
zenlediği toplantõyla, “Seçmen Kay-
dı Sorgulama Sistemi”ni tanõttõ.
Yurttaşlar, CHP İstanbul İl Başkanlõ-
ğõ’nõn www.chpistanbul.org.tr web
adresinden ya da “0 212 276 31 11”
numaralõ sesli yanõt sistemiyle, sade-
ce TC vatandaşlõk numarasõ ve doğum
yõlõ bilgilerini kullanarak hanesinde-
ki seçmenlerin sayõsõnõ ve kimlikleri-
ni öğrenebilecek.
Hanelerinde fazla seçmen görü-
nenler, yine internet üzerinden di-
lekçelerini oluşturabilecek ya da CHP
il örgütüne sahte seçmen ihbarõnda bu-
lunabilecek. CHP il örgütü, Kadõ-
köy, Beşiktaş ve Bakõrköy ilçelerinde
bulunan mobil araçlarla da isteyen
yurttaşlarõn seçmen sorgulama iş-
lemlerini gerçekleştirecek.
CHP İstanbul İl Başkanõ Gürsel Te-
kin, sistemin İstanbul’daki birçok
sahte seçmeni ortaya çõkaracağõnõ
söyledi. Seçmen Kaydõ Sorgulama
Sistemi taramalarõyla hangi sandõkta
ne kadar “şüpheli” seçmenin olduğu
bilgisine de ulaşõlacağõnõ belirten Te-
kin, 29 Mart’ta bu sandõklarõ daha dik-
katli koruyacaklarõnõ söyledi.
Sistemi kullanarak kendi adresinde
ikamet edenlerden başka seçmen ol-
duğunu tespit eden yurttaşlarõn, sis-
temdeki itiraz dilekçesini oluşturarak
ilçe seçim kuruluna vermesi gerekti-
ğini belirten Tekin, “İtiraz edilen seç-
menler seçmen listelerinden silin-
meseler dahi, seçimi etkilemek için
oluşturulan bu ‘hileli seçmen kitle-
si’ne oy kullandırmayacağız” dedi.
‘Sadece İstanbul için’
Bu sistemin sadece İstanbul için ha-
zõrlandõğõnõ kaydeden Tekin şöyle
konuştu:
“Sistem sayesinde, bilgisayar ba-
şından nerede oy kullanabileceği-
nizi, oturduğunuz hanenizde sahte
seçmen var mı, yok mu onu göre-
bileceksiniz. Sahte seçmen çok.
Sahte seçmen deyip geçmeyeceğiz.
O sahte seçmen, bir gün de kapınıza
herhangi bir haciz memuru da ge-
tirebilir. Temel amaç, sahte seç-
menleri tespit etmek. İstanbul hal-
kı, oy kullanırken daha dikkatli ola-
cak. Ayrıca ileride başlarına gele-
bilecek hukuksal sorunların en-
gellenmesi sağlanacak.”
Beylikdüzü ilçesinde 2007 yõlõn-
daki seçmen sayõsõnõn yaklaşõk yüz-
de 50 artmasõnõn yarattõğõ kuşkuy-
la sistemi oluşturduklarõnõ belirten
Beylikdüzü Belediye Başkan aday
adayõ avukat Osman Gürcan Çe-
likkol ise uygulamanõn yurttaşlarõn
hukuki haklarõnõ da koruma altõna
alacağõnõ söyledi.
Yurttaşlar, ‘Seçmen Kaydõ Sorgulama Sistemi’yle CHP İstanbul İl Başkanlõğõ’nõn
www.chpistanbul.org.tr web adresinden ya da ‘0 212 276 31 11’ numaralõ sesli yanõt
sistemiyle, sadece TC vatandaşlõk numarasõ ve doğum yõlõ bilgilerini kullanarak
hanesindeki seçmenlerin sayõsõnõ ve kimliklerini öğrenebilecek.
Belediye Başkanõ Ateş Ünal Erzen, ‘Bakõrköylüler bir torba kömürün peşinde koşmazlar’ dedi
‘Bakırköy’de rahat kazanırız’İstanbul Haber Servisi - CHP’den Ba-
kõrköy Belediye Başkanlõğõ aday adaylõğõ-
nõ açõklayan Bakõrköy Belediye Başkanõ
Ateş Ünal Erzen, AKP’nin Bakõrköy’de
seçim kazanmasõnõn mümkün olmadõğõnõ
belirterek, “Bakırköylüler bir torba kö-
mürün peşinde koşmazlar” dedi. Bakõr-
köy için CHP’den aday adayõ olan işadamõ
Ali Fatinoğlu da “Bakırköy’ü kültür ve
sağlık merkezi yapacağız” dedi.
Bakõrköy Belediye
Başkanõ Erzen, AKP’nin
Bakõrköy için eski Türki-
ye İhracatçõlar Meclisi
Başkanõ Oğuz Satıcı’yõ
aday göstermesinin sonu-
cu değiştirmeyeceğini
belirtti. Erzen, “Bakır-
köy Belediye Başkanlığı
koltuğuna bir CHP’li
oturacaktır. Bakırköy-
lüler, laik Cumhuriyet’e, Atatürk dev-
rimlerine ve demokrasiye inanırlar, ka-
ranlıkta yaşamak istemezler” diye ko-
nuştu. Bakõrköy’de “kaçak” inşaat yapõmõ-
na izin vermediğini vurgulayan Erzen,
“Ruhsatına ve planına aykırı bir tane bi-
na bulurlarsa aday olmayacağım. İstan-
bul’daki 31 ilçe belediye başkanı acaba
bunu söyleyebilir mi?” diye konuştu.
CHP’den Bakõrköy be-
lediye başkan aday adayõ
olan işadamõ Ali Fati-
noğlu, Bakõrköy’ün yal-
nõzca alõşveriş merkezle-
riyle anõlan bir ilçeye
dönüştüğünü belirterek,
“Amacımız Bakırköy’ü
kültür ve sağlık merke-
ziyle anılan bir ilçe hali-
ne getirmek” dedi. Ba-
kõrköy’ün İstanbul’un nüfus yoğunluğu en
fazla olan ilçelerinden biri olduğunu anõm-
satarak, ilçenin en önemli sorununun oto-
park alanõ yetersizliği olduğunu kaydeden
Fatinoğlu, “Bakırköy, Atatürk Havaalanı
bölgesinde yer alması nedeniyle transit
ulaşım merkezi özelliğine sahip. Ancak
Bakırköy’ün sağlık ve eğitim alanlarında
ciddi eksiklikler var” dedi.
Seçim yatõrõmõ
can alõyordu
MEHMET CELEN
ÇANAKKALE - AKP’nin, üst üste 4 dö-
nemdir sosyal demokrat başkanlar tarafõn-
dan yönetilen Çanakkale’yi CHP’nin elin-
den almak için kamuda başlattõğõ ‘yatırım
seferberliği’ bir yurttaşõn yaşamõna mal
oluyordu. Çanakkale Belediyesi’nin yaz se-
zonunda tamamladõğõ altyapõ yatõrõmlarõ sõ-
rasõnda yapõlan çağrõlara, ödenek yokluğunu
gerekçe göstererek katõlmayan TEDAŞ,
yaklaşan yerel seçimler öncesi Bankalar
Caddesi’ne yeraltõ kablolarõ döşemeye baş-
ladõ. Cadde üzerinde kalp krizi geçiren bir
yurttaş ise hafriyat çalõşmasõ nedeniyle uzun
süre ambulans beklemek zorunda kaldõ.
Köstebek yuvasõna dönen yoldaki hafriyat-
larõn üzerinden geçerek hastaya ulaşan sağ-
lõk ekibi, ilk müdahaleyi yaptõ.
Sağlõk ekibinin müdahalesine tanõk olan
Çanakkaleliler yaşanan insanlõk dramõna is-
yan ettiler. TEDAŞ’õn onarõm ihalesini alan
taşeron firmanõn çalõşanlarõ “Bize ne tali-
mat verildiyse onu yapıyoruz” dediler.İ.S’nin yaşamını kurtaran sağlık görevlileri, ‘Her zaman bu kadar şanslı olunmaz’ dediler.
TERÖR VE TOPLUM / MEHMET FARAÇ mfarac@cumhuriyet.com.tr - www.mehmetfarac.com
Devletin Kürtçe televizyon yayınları üze-
rinden Güneydoğu’ya yönelik açılımı nasıl bir
sonuç verecek?.. “TRT’a Kurdî 6” yayınla-
rı siyasilerin popülist yaklaşımlarına mı hiz-
met edecek?.. AKP bu kanalı yerel seçim-
ler öncesi politik bir yatırım olarak mı gün-
deme getirdi?.. Peki, bölge insanının kültürel
zenginliğini dışa vurmayı da hedefleyen bu
yayınlar PKK’yi niçin rahatsız ediyor?.. Te-
rör gerçeği hangi “kanal”ları zorluyor?
12 Eylül sonrası Güneydoğu’nun tüm
kentlerinde güvenlik güçlerini adeta kırmı-
zı görmüş boğaya dönüştüren iki unsur var-
dı. Başında puşıyla dolaşanlar ve araçları ya
da evlerinde Kürtçe kaset bulunduranlar!..
Bölge insanı Ayşe Şan’ın, Aram’ın, Şi-
van’ın ya da yöresel sanatçıların gizlice kay-
dettiği Kürtçe ezgilerle dolu kasetle-
ri adeta uyuşturucu gibi el altından
çoğaltıp gizlice dağıtırdı! Aslında bü-
yük bölümü politik olmayan, destansı
ağıtlarla süslenmiş bu kasetler dev-
letin bekası açısından bir tehdit de
içermiyordu! Tehlike sinyali için tür-
külerin Kürtçe olması yetiyordu! O
dönemde “Loooo... Looooo...” diye uzun
nakaratlarla süslenmiş bu kasetlerle yaka-
lananlar için kullanılan tek bir cümle vardı:
“Vay haline!..”
Köprülerin altından çok sular geçti... Öz-
gürlükler yasakların getirdiği çekiciliği bir sü-
re sonra yok etti. Önce Kürtçe gazete ve der-
giler önemsizleşti, sonra da kasetler... Hat-
ta Güneydoğu’nun çeşitli kentlerinde açılan
Kürtçe dil kursları bile ilgisizliğe ancak 6 ay
dayanabildi!.. Aslında pratikte bile ciddi
erozyon yaşayan yöresel bir dili teorik açı-
dan yaygınlaştıracak ya da zenginleştirecek
çabalar çok dikkat çekmiyordu!.. Üstelik
geçmişte Ortadoğu coğrafyasında kimi
devletlerin bölgesel politik çıkarlar uğruna
devreye soktuğu benzer girişimler de olum-
lu sonuçlar vermemişti. Yani Kürtçe sanal
âleme pek uyum sağlayamıyordu! PKK’nin
yayın organlarından ANF’nin Kürtçe radyo
ve televizyon yayıncılığının tarihi üzerinde
yaptığı derlemedeki şu bilgiler de TRT 6’yı
önemsizleştirmeyi hedefliyordu:
Sovyetler’den Filistin’e..
“19 Temmuz 1923’te Sovyetler
Birliği’ne bağlı özerk Kurdistana
Sor (Kızıl Kürdistan) yönetimi ilan
edildi. İlk Kürtçe radyo yayını da
başkent Laçin’de, merkezi Sovyet
radyosu istasyonu aracılığı ile
1924-1929 yılları arasında yapıldı.
1920’lerde İngilizlerin etkisi ile kurulan Mu-
sul vilayetinin Irak’ta kalması koşullarından
biri olarak ilk Kürtçe yayın Bağdat radyosu
bünyesinde 1939’da başladı. İkinci Dünya
Savaşı sırasında Nazi karşıtı bir Kürtçe rad-
yo da Filistin’de (Hayfa) kuruldu. Sovyetler
Birliği ise kendi toprakları içerisinde Kürtçe
radyo yayınına 1 Ocak 1955’te ikinci kez izin
verdi. Ermenistan’ın başkenti Erivan’da ku-
rulan radyo sınırlı yayın yapıyordu. Mısır’da
Cemal Abdulnasır zamanında 1957 yılında
Kürtçe radyo yayını yapıldı. İran’daki ilk
Kürtçe Radyo ise 1958’de Kırmanşah’ta ku-
ruldu. Irak’ta Kürdistan’ın Sesi radyosu
1963’te peşmergelerin denetiminde yayına
başladı. Irak merkezi hükümetinin 1968’de
Kerkük’te kurduğu ilk Kürtçe televizyon ise
ilgi görmedi.”
Türkiye’de ilk Kürtçe televizyon kanalı dev-
letin terörle mücadelede geliştirdiği yeni kon-
sept gereği mi, yoksa iktidarın politik çıkarları
uğruna mı kuruldu? Doğrusu bu girişimde
iki seçeneğin de ciddi payı bulunuyor. Kürt-
çe televizyon yayınlarıyla bir yandan PKK’nin
elindeki propaganda kozlarının bertaraf
edilmesi planlandı. Diğer yandan iktidar
bu girişimle örgütün DTP merkezli legal si-
yasetini etkisizleştirmeyi hedefleyen ani bir
manevra yaptı! Oysa PKK’nin devlete şid-
det yoluyla dayatmaya çalıştığı politika
içinde Kürtçe televizyon diye bir hedefi
yoktu. Çünkü İran, Irak ve Avrupa ülkele-
rinden yayın yapan Roj TV, Zagros TV, Tişk
TV, MMC, Kürdsat, Kürdistan TV, Newroz
TV ve Kurd 1 gibi kanallar hem örgütün bek-
lentilerini karşılıyor hem de kültürel renkli-
liği yaşamak isteyen çevrelerin gönlünü
okşuyor.
Taviz ve tepki!..
Kürtçe’nin ve Kürt kimliğinin anayasaya
girmesi gibi büyük hedefleri olan örgüt, ön-
celeri “TRT Şeş” üzerinden yapılan açılımı
kendisine verilmiş bir “taviz” diye yorumla-
maya başladı. PKK yöneticilerinden Cemil
Bayık bu düşünceyle Welat ve Yeni Özgür
Politika gazetelerinde “Devletin Kürtleri”
başlıklı bir makale yazdı ve “AKP’nin bir ta-
kıyyesi de olsa, TRT 6’nın kendisi bile, Apo
ve mücadelesinin ortaya çıkardığı bir so-
nuçtur” diyebildi!
Daha sonraları ise TRT’nin Kürtçe yayınla-
rı PKK’yi müthiş biçimde huzursuz etmeye
başladı. Örgüt başta ROJ TV olmak üzere 10
kadar kanal üzerinden yürütülen
terör propagandasının darbe ala-
cağından kaygı duymaya başladı.
TRT 6 bu yüzden “Aksanı bozuk te-
levizyon” diye tanımlandı, yayınlar ise
“Kürtlere yönelik tuzak” ve “asimi-
lasyon projesi” diye yorumlandı!..
Kandil Dağı’nı üs tutan örgüt
yöneticilerinden Murat Karayı-
lan, 25 Aralık’ta örgütün yayın or-
ganlarına yaptığı açıklamada, “TRT
Kürtçe, çiğ bir projedir” dedi ve
AKP’nin bu kanalı yerel seçimleri
kazanmak için kurduğunu öne sürdü.
İmralı’da yatan Abdullah Öcalan bir yan-
dan “hışırtı yüzünden” 4 aydır radyo dinle-
yemediğinden yakındı, diğer taraftan, “Dev-
let kendi Kürdünü yaratıyor” diyerek TRT 6’ya
karşı çıktı. Öcalan, 4 Ocak’ta görüştüğü avu-
katlarına, “Televizyon kurulması için anaya-
sal ve yasal düzenleme gerekiyor. Yasası, ka-
nunu olmadan sen nasıl kanal kurabiliyorsun?
Türkiye’de kanunsuz işler yapılıyor” diye tu-
haf açıklamalar yaptı!
‘Beyaz Kürtler’e tehdit!..
Örgütün yayın organları ise Kürtçe kanalda
program yapanlar üzerinde psikolojik bas-
kı kurmak için son günlerde her yola baş-
vuruyor. Örneğin PKK’nin web sitelerinde,
TRT 6’nın koordinatörü Sinan İlhan’dan “Ur-
fa’da MHP’lilerle birlikte devrimcilerin kanı-
na giren tetikçi” diye söz edildi. Örgüt,
TRT 6’da boy gösteren gazeteciler ve sa-
natçıları “Beyaz Kürtler” diye adlandırdı. Ce-
mil Bayık ise onları, “Oturun oturduğunuz
yerde ve haddinizi bilin, yaptıkları-
nızdan bir an önce vazgeçin” diye
tehdit etti.
Anlaşılıyor ki devlet, uzun süredir
tüm çabalarına karşı susturumadı-
ğı başta Roj TV olmak üzere PKK
yanlısı televizyonlarla kendi sila-
hıyla mücadele edecek! AKP bu ka-
nalı yerel seçimlerde politik çıkar uğ-
runa kullanmaktan kaçınmayacak.
Güneydoğu’daki sıradan yurttaş
ise TRT 6’yı devletin gülen yüzü ola-
rak görecek!..
Peki ya PKK?.. Örgüt bir yandan “taviz”
olarak yorumladığı bu kanalı bölge insanı-
nın uzaktan kumanda aletinden silmek için
çırpınıyor, diğer yandan gerçek hedefinde
ilerlemek için yeni kanallar kazmaya çalışı-
yor!.. Güneydoğu kentlerinde “Kürtçe’ye
anayasal güvence” yürüyüşleri işte bu yüz-
den yapılıyor!
Taviz Güzergâhında Kanal Kazmak!..
Abdullah Öcalan.
DÜZELTME
19 Ocak Pazar günü gazetemizin 6.
sayfasõnda yayõmlanan ‘Mardin adayõ
Güvenç’ başlõklõ haberde, Günay Sevinç’in
adõ yanlõşlõkla Günay Güvenç olarak
yazõlmõştõr. Düzeltir, özür dileriz.
obursali@cumhuriyet.com.tr
İSKİ, İstanbul
Büyükşehir
Belediyesi’ne
65 dava açtõ
İmar planlarına iptal İstanbul Haber Servisi - Su
havzalarõnda ekelojik dengeyi boz-
duğu ve kaçak yapõlaşmaya neden
olduğu gerekçesiyle İSKİ, bağlõ bu-
lunduğu İBB’ye “imar planı iptali
istemiyle” 65 dava açtõ.
Konuya ilişkin dün CHP İstanbul
İl Başkanlõğõ’nda basõn toplantõsõ
düzenleyen CHP İBB Meclisi üye-
si Hüseyin Sağ, İstanbul Su ve Ka-
nalizasyon İdaresi Genel Müdür-
lüğü’nün (İSKİ), İBB’nin 24 plan
değişikliğine itiraz ettiğini söyledi.
Sağ, İSKİ Su Havzalarõnõ Koruma
Yönetmeliği’ni hazõrlayan İBB
Başkanõ Kadir Topbaş’õn, kendi
hazõrladõğõ yönetmeliğe aykõrõ ha-
reket ettiğini belirtti.
İSKİ Genel Müdürlüğü’nun su
havzalarõnda 4 buçuk yõlda tespit
edilen kaçak yapõ tutanağõnõn da 5
bin 315 olduğunu belirten Sağ,
kooperatifler tarafõndan yapõlan
villa ve binalar için tek tutanak tu-
tulmasõyla bu sayõya ulaşõldõğõna
dikkat çekti. İSKİ Genel Müdür-
lüğü’nün kaçak olmasõna karşõn ka-
çak yapõlara ruhsat verildiğini be-
lirten Sağ, “Su havzalarındaki
kaçak yapılara izin veren bele-
diyelerin tümü AKP’lidir” dedi.
27’si Avrupa, 38’i ise Anadolu
yakasõnda olmak üzere toplam 65
adet imar planõ iptal davasõ açõldõ-
ğõnõ belirten Sağ, şöyle konuştu:
“Avrupa yakasında 12 plan
tadilatı iptal edilmiş, 7’sinin yü-
rütmesi durdurulmuş, 8 dava
ise sürüyor. Anadolu yakasında
ise 18 plan tadilatı iptal edilmiş,
4’ünün yürütmesi durdurulmuş,
16’sı devam ediyor. İptal edilen
planların çoğu mahkeme karar-
ları yok sayılarak İBB tarafından
yeniden yapılmaktadır.”
Ateş Ünal Erzen.
Ali Fatinoğlu.