Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 TEMMUZ 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13
Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2007 Yılı Raporu'na göre, her geçen gün üretim düşüyor, kârlar azalıyor
Ekonomideki büyüme sanaldır
İKAZ ÇAIMLARINI DÜYMALIYIZ 5
Y e n l
'* v
a r a t m a k a
P
a s i t e s i
ÎSO Başkanı Kiiçük, Türkiye ekonomisindeki iyi-
leşmenin üretim artışımn birsonucu olmadığmı vıır-
gulayarak, "Türkiye 'de sanayideki ikaz çanlarım
mutlaka dııymak lazım. Unutuhnamah ki bu sanal
iyileşme, kur ve enjlasyon riskipahusına elde edil-
miştir. Türkiye sanayiden vazgeçiyorsa, bıımm ye-
rine de bir polilika koymah " dedi.
HÜKÜMET GÖREVİNİ YAPMALI
Ekonomide 2002 'rtin ilk çeyreği ile haşlayan
olumlu dönemin, 2007 'nin ikinciyansmda sona er-
meye başladığmı vnrgıdayan Küçük, "Siyasetin to-
zu dumamndan sıynlarak, ekonominin ve sanayi-
nin gerçeklerine, Türkiye mutlaka yoğunlaşmah.
Bu sürdüriilemez ve hükümet üzerine düşen gör-
evi bir an önce gerçekleştirmek zorundadır "
KÂRLILIK HÂLÂ
10 YIL ÖNCESİNDE
2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007
(1 milyon YTL satış geltri için Istlhdam)
Tanıl Küçük, çahşan yoğunluğunun 2003 'ten
itibaren azalış trendi içinde olduğunıaı
görüldüğünü belirterek, "Azahşta itlıal girdideki
artıştan kaynaklanmıştır"diye konuştu.
Küçük, Türkiye 'de yatırım ve üretimin cazip olabilmesi
için ekonomik kârlıhklannın yükseltilmesinin şart
olduğunu kdrlılıklarmdaki düşüşün Türkiye 'nin önemli
sonmlanndan biri olduğunu aktardı.
Ekonomi Servisi - lstanbul Sa-
nayi Odası (ÎSO) Başkanı Tanıl
Küçük, Türkiye'nin 500 Büyük
Sanayi Kuruluşu 2007 Yılı Raporu
sonuçlarına göre, 2007'de kârdaki
iyileşmenin, üretim artışımn sonu-
cu olmadığını belirterek, "Sanal
bir iyileşmedir, bir yanılsama-
dır"dedi.
Küçük, "Türkiye'nin 500 Büyük
Sanayi Kuruluşu 2007 Yılı
poru"nun açıklandığı
yaptığı konuşınada,
çeyreği ile baki
min, 2007'ııin ikinci yan itibanyla
sona ermeye başladığmı ifade edc-
rek, Cumhurbaşkanhğı seçimi ve
genel seçimler olmak üzere iki
önemli siyasi olayın ağırlığında ge-
çen 2007'de, ekonominin ikinci
planda kaldığını, rekabet gücünü ve
büyümeyi destekleyici makro ve
mikro refonnların yine hayata gc-
çirilemediğini söyledi.
Küçük, "Unutulmamalı ki bu
sanal iyileşnıe, kur ve enflasyon
riski pahasına elde edilıniştir.
Risklerin gerçekleşmesi duru-
nıuııda sanayi kuruluşlarının cid-
di sıkıntılarla karşılaşacağı orta-
dadır. Büyümenin lokomotifi sa-
nayidir.
Ancak veriler, lokotnotifîn gü-
cünün giderek zayıfladığına işa-
ret etmektedir. On yıl gibi kısa bir
sürede sanayi ve imalat sektörü-
nün ekonomideki ağırlığının bu
derece gerilemiş olması, Türkiye
ekonomisinin yarınları açısından
üzerinde ciddiyet ve hassasiyetle
durulması gereken bir husustur"
diye konuştu. Son yıllarda finans-
man giderlerini azaltmak için ku-
ruluşlann yurtdışı kredi kaynakla-
rına yöncldiklerini ifade eden Kü-
çük, 2007 sonunda reel sektörün
toplam dış borç miktannın 105.5
milyar dolara yükseldiğini, bir yıl-
daki artış oranının yüzde 48.8 ol-
duğunu ve bıınun faaliyet dışı ge-
lirlerin niteliğini de etkilediğini
söyledi.
Tüpraş yine lider
Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi
Kuruluşu 2007 Yılı Raporu'nda
geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi ilk
sırayı TÜPRAŞ aldı.
İkinci sırayı Ford Otomotiv alır-
ken, Elektrik Üretim AŞ (EÜAŞ)
üçüncü oldu. Geçen yıl en fazla kâr
eden kuruluşlar içinde ilk sırayı
yine TÜPRAŞ aldı.
Listesinde 2007'de 445 kuruluş
tekrar, 55 kumluş ise ilk kez yer al-
dı. tSO 5OO'de yabancı sermayeli
143 kuruluş yer alırken. bunlann
19'u ilk 50'ye girdi. TÜPRAŞ'ı sa-
tın alan Koç Holding Ford, Aygaz,
Tofaş ve Arçelik ile İSO listesinde
ilk 10 içinde büyük bir ağırlık oluş-
turdu. İSO 500'e göre 2006'da re-
el sektörün 70.9 milyar dolar olan
toplam dış borç miktan 2007 so-
nunda 105.5 milyar dolara ulaştı.
ÜYÜEN BÜYÜK
50 KURULUŞ
I TÜPRAŞ
FORD OTOMOTİV
3 EÜAŞ ELEKTRİK ÜRETİM
4 OYAK-RENAULT
5 TOYOTA OTOMOTİV
•mtmmmm
8 ERDEMİR
7 ARCELİK
8 TOFAŞ TÜRK OTQMO| Ş
9 AYGA2
10 IÇDAŞ
II VESTEL
12 MERC !-BENZ
13 HA!
14 PETKİM
-mmmm
15 ISDEMİR
•.. a
16 UNILEVER
17 SARKUYSAN ELEKTROLİTİK
1 8
TÜRKİYE KÖMÜR İŞLETMELERİ
19 ÇOLAKOĞLUMETALURJİ
20 TÜRKİYE ŞEKER FABRİKALARI
21 BSHEVALETLERİ
\ ŞS8fkWRmmm\
22 MİLAN0A2
23 IPRAGAZ
•mmmm
24 HYUNDAIASSAN
25 BOSCH SANAYİ
26 PHİLSA PHIÜP MORRIS
27 ER-BAKIR ELEKTROLİTİK
28 KROMAN ÇELİK SANAYİI
29 GRUNDIG ELEKTRONİK
30 VESTEL BEYAZ E$YA
31 BORÇEÜK
32 COCA-COLA IÇECEK
33 DİLER DEMİR ÇELİK
34 EGE ÇELİK ENDÜSTRİSİ
35 TÜRKİYEPETROLLERİ A.O.
38 KAPTAN DEMİR CELİK
37 FIRAT PLASTİK KAUÇUK"
38 BMC SANAYİ
39 AKSAAKRIÜKKİMYA
S
^ f
40 ÇAY İŞLETMELERİ L
41 BORUSAN MANNESMANN
42 ASŞANDEMİRVEa^C
43 İZMİR DEMİR ÇELİK
44 YAZICI DEMİR ÇELİK SANAYİ
45 TEKELTÜTÜN MAML
46 AK GIDA SANA
47 KARDEMİR
- mmmmmL_
4 8
SIEMENS SANAYİ VE TİCARET
49 BRİSA BRIDGESTONE
50 ANADOLU EFES BİRACILIK
Tüpraş 'ayeni tanker
Ekonomi Servisi - Koç Holding Şeref Baş-
kanı Rahmi Koç, Türk gemi inşa sektörünün
dünyada altıncılığa yükseldiğini belirterek,
"Küçük kimyevi tanker inşasında tüm dün-
ya ülkelerini geride bırakarak birinciliğe gel-
dik" dedi.
Koç Topluluğu şirketlerinden RMK Mari-
ne'nin Tüpraş için ürettiği "T. Sevgi" tankeri-
nin denize indirilmesi, "T. Damla 4" römor-
körünün de teslimi için bir tören düzenlendi.
Törende konuşan Rahmi Koç, "Allah Tüp-
raş'tan razı olsun. Bize 2 tane tanker, 4 ta-
ne de römorkör siparişi verdiler" dedi.
Koç, şunları kaydetti: "Türk gemi inşa sek-
törü 2002'de dünyada 23. iken 2007'de al-
tıncüığa yükselmiştir. Bundan sonra kademe
kazanmak daha da zor olacaktır. Zira re-
kabet gitgide keskinleşiyor, şiddetleniyor."
Vergi borçlannda yine Uzan damgası
1.314
1.311
1.194
1.107
1.090
1.063
1.052
1.030
1.024
9S3
950
• lstanbul'da 10 milyon YTL üzeri
vergi borcu bulunan mükellefler
listesininin başında 370 milyon
YTL'lik borcuyla lmar Bankası
eski genel müdürü Hilmi Başaran
yer aldı. Listenin ilk 50'sinde 23
lmar Bankası şubesi bulunuyor.
Ekonomi Servisi - Istanbul'da 30 Hazi-
ran 2008 itibarıyla 10 milyon YTL üzeri
vergi borcu bulunan 135 mükellefın toplam
borç tutarı 5 milyar 122 milyon 409 bin
YTL oldu.
Listenin başında, 370 milyon 245 bin 415
YTL'lik vergi borcuyla eski Türkiye lmar
Bankası Genel Müdürü Hilmi Başaran yer
aldı.
Uzan Grubu ve eski yöneticilerinin ağır-
lıklı olduğu listede, lmar Bankası Bakırköy
Şubesi 247 milyon 840 bin 927 YTL'lik
borçla ikinci, Jetpa Holding ise 212 milyon
İMAR BANKASI LİSTEYİ KAPATTI
Vergi Borçluları
1- HİLMİ BAŞARAN
2 - İMAR BANKASI BAKIRKÖY
Borç Tutarı (YTL) I Vergi Borçluları
3 - JETPA HOLDİNG
4 - TASF. FACTORİNG HİZ}
5 - İMAR BANKASI KADIKÖY
6 - YEŞİM ÖZTÜRK
7 - BAHATTİN UZAN
8 - İMAR BANKASI ŞİŞLİ ŞB
9 - MUHARREM ANUL
10 - ÛRHAN ASUTÜRK ORT.
370.245.415
~ 247.840.927
212.621.415
* H88.309.611
^.^5«9.980^72
139.809.627
139.809.627
111.057.398
.903.452
98.040.486
11 - İMAR BANKASI SİRKECİ ŞB.
12 - ORHAN ASLITÜRK ORT.
13-İMAR BANKASI A.Ş.
14-KOSTİKKİMYASAN.
15 -İMAR BANKASI T.A.Ş.
16 - GESAŞ GEDİZ BOYA BASKı
17-HAÜLDURMUŞ
18 - GİDİA ELFASE
19 - MUHAMMET CI
20 - İFLAS HAL. İMAR BANKASI
PENDİKŞB.
Borç Tutarı (YTL)
90.010.S79
78.435.718
075.075.497
67.871.759
66.968.312
66.889.919
66.416.216
64.448.329
62.744.186
621 bin 415 YTL'lik borçla üçüncü sırada
bulunuyor.
lmar Bankası'nın lstanbul'daki şubeleri,
tasfıye halindeki ADK Factoring, Univer-
sal Yatınm ve Raymond James Yatınm
Menkul Kıymetler gibi kuruluşlann yer al-
dığı fınans sektörü dışında, listede tekstil fir-
malan da bulunuyor.
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Çöplüğe...
Bosna kasabı, tilki.. on binlerle Bosnalı Müslümanın
katliamından sorumlu Karaciç'in yakalanması dün-
ya medyasında öne çıkan haber oldu. Yorumlarda,
Sırbistan'ın AB üyeliğine yakınlaşması, Batı'dan ya-
na siyasi iktidarın olumlu adımı, değerlendirmeleri
ağırlık kazanmıştı. Katliamların mağduru Boşnaklar
ister istemez sevinç gösterileri ile tepkilerini gös-
terdiler. Batı dünyası, çağımızın bu en ağır insan kat-
liamı suçundan, birinci elden sorumlu Karaciç'in ya-
kalanması, daha doğrusu teslim edilmesinden ken-
dine pay çıkararak, Karaciç'in Lahey'de yargılanması
ile aklanmış mı olacak?
Sırbistan'a AB yolunun açılmasında, katliam so-
rumlulannın teslim edilmeleri koşulunun olması, AB
siyasilerinin AB sınırları, hem de içinde bulunduğu-
muz çağın içinde, işlenmiş en büyük insanlık suç-
ları, ırk ve din üzerinden katliamlardaki suç ortak-
lıklarının yok sayılmasına yeterli olabilir mi? Tarihe
kalacak, yaşanmışlıklara ilişkin belge ve bilgiler, Bal-
kanlar katliamlannı anlatan tüm sanat ürünleri de da-
hil, AB'nin çekirdek ülkelerinin emperyal çıkarlan adı-
na oynanan kirli oyunları, suç ortaklıklarını ortaya ko-
yuyor..
Tito Yugoslavya'sını çokkültürlü yapısı ile AB içi-
ne almak, AB'nin merkez ülkelerinin emperyal çı-
karlan ile yüzde yüz çatışan birtablo idi. AB büyürken,
para birliğine giderken, küresel yapılanma, emper-
yal çıkarlar ekseninde, AB'nin sosyal devlet, geliş-
miş insan hakları, sendikal haklar, Kopenhag kri-
terlerinden önemli sapmalaryaşıyordu. Çokkültür-
lülükten vazgeçmiş, merkez ülkelerin gelişmiş kül-
türleri, daha çok da şirket çıkarlan eksenindeki bü-
tünleşmede, dengeleri altüst edecek yapısı ile Yu-
goslavya'nın birliğe alınması düşünülemezdi. Par-
çalanmış, tek tek biyat etmiş, sindirilmesi kolay, ül-
keciklerin zamana yayılmış üyelikleri ancak günde-
me gelebilirdi. Elbette AB'nin odak ülkelerinin çıkarlan
ekseninde bir paylaşım, parçalanma modeli de gün-
deme gelecekti..
•••
Sovyetler Birliği'nin parçalanmasının ardından gün-
deme gelen tek kutuplu, küreselleşme düzeninde,
emperyal çıkarlar paylaşım ekseninde, eski Doğu
Bloku'nun ürettiği petrolün yüzde 70'lerini kullanan
AB ülkelerinin, Moskova ile kurması zorunlu dengeleri
de vardı; Bosna, Kosova, Moskova'nın siyasal güç
ekseninde Sırbistan denetiminde kalabilirlerdi.
Tabii ırklar ve dinler üzerinden ayrımcılık tohum-
ları ekildiğinde, Tito'nun Balkanlar, Yugoslavya
üzerinde çırpındığı çokkültürlülük çimentosu kırıldı.
Ağırlıklı din ekseninde kanlı çatışmalarla bölünme-
ler, devletçikler oluşumunda, AB desteğinde Slo-
venya, Hırvatistan ucuz kurtulurlarken, Bosna ve Ko-
sova kanlı katliamlann odağı oldular. Her ikisinde de
çokkültürlük yerine giderek Hrıstiyan birliği kimliği
ağır basan AB'nin seyirci kaldığı görüldü. Müslüman
Boşnak ve Arnavutların katliamları seyredildi. Ka-
raciç'in yakalanması haberleri içinde bile, geçmiş
kanlı katiamlar sürecinde AB kökenli barış birlikle-
rinin, komutanlarının, siyasilerinin suç ortaklıklarının
görüntü, belgeleri saklanamıyor.
• • •
Bunca yıl dökülen bu kadar kandan sonra, birkaç
milyoncuk devletçikler olarak hepsi de ekonomik,
sosyal, siyasal bağımlı, çok yoksullaşmış, yoksun-
laşmış, Tito Yugoslavyası'nın federasyon yapısından
da daha çok parçalanmış (Bosna'da üçlü devletçik,
Kosova Sırbistan'dan ayrı) şimdilik 9 devletçik,
AB'ye ırk ve siyaseten en yakın olanları göreceli en
iyi durumda, hepsi de çaresiz..
Hikmet Bila arkadaşımız dünkü köşesinde, Ka-
raciç'in yakalanması, teslim edilmesi olayını çıplak
özetleyivermiş; "Pis ve kanlı oyunda vahşi bir biçimde
kullanıldılar ve işleri bitince de çöplüğe atıldılar.."
Bosna ve Kosova'da katliamlar sürer, dünya, AB,
kendi sınırları içindeki insanlık suçlarını seyrederken,
Müslüman dünyası, bizim kamuoyunda "katilSırp-
lar" vurgulaması hep öne çıkıyordu. Içtenlikle sor-
guluyordum, çocukluğumun Yugoslavyası, Koso-
vası'nda tanıdığım Sırpların hiçbirine "katil" damgasını
yakıştıramıyordum. Sırbistan'dan filizlenen, hortla-
yan ırkçı, daha doğrusu Ortodoks fanatizminin, em-
peryal çıkarlann dünya çapında oynadığı, "özgürtükler
adına ayınmcılıkla, insanlığı özellikle yoksul güney dün-
yasında ırklar ve dinler ekseninde parçalama" oyu-
nunun bir sonucu olduğunu anlatmaya çalışıyordum.
Sırplar çok hızlı bir yoksullaşma, yoksunlaşma,
kimlik erozyonu, siyaseten de en çok Yugoslavya'nin
ortak dilinin, kimliğinin, Belgrad eksenli ülke birliği-
nin başını çekenler olarak parçalanmanın travma-
sını yaşıyorlardı. Kendini tehdit altında gören arının
sokması gibi kendine de zarar veren, ilkel, vahşi tep-
kiler, güdülerle hareket ediyorlardı. Katliamların
başını çeken siyasi liderler, çeteler dışında kalan or-
talama Sırp'ın, olsa olsa sesiz kalıp onaylama ya da
yılıp karşı duramama, seyirci kalma suçları vardı.
Karaciç olayından acaba bizimkiler "kullanılıp, işi
bitince çöplüğe atılma.." üzerinden kimi dersler çı-
karabilirler mi dersiniz?
soner@cumhuriyet.com.tr
Torba yasasına bir hüküm eklendi, bazı barajların kamulaştırma faizleri sıfırlandı
AKP'den yabancıya faiz affı geldi
876
853
835
815
812
804
772
758
742
728
723
713
711
MURAT K1ŞLAL1
ANKARA - Hükümet, önceki
hafta Meclis'ten geçen torba Elek-
trik Yasasf na koyduğu bir lıüküm
ile bazı elektrik santrallarının,
kamulaştırma gideri için Elek-
trik Enerjisi Fonu'ndan (EEF)
karşılanan ödemelerinin faizleri-
ni affetti.
Söz konusu hükümden başta
Türk, Alman, Avustıırya, Belçika
ve Fransız ortaklığıyla kunılan 2.3
milyar Alman Markı maliyetli
Birecik Barajı olmak üzerc çeşit-
li şirketler yararlandı. Yüksek
Denetleme Kurumu (YDK) faiz
oranının üst limitini yüzde 99
olarak açıklarken bakanlık kay-
naklarına göre sadece Birecik'te
faizi affedilen kamulaştırma ma-
• AKP, Yüksek Denetleme Kurumu'nun yüzde 99'luk üst
limit belirlediği elektrik santrallarının kamulaştırma
giderleri için Elektrik Enerjisi Fonu'ndan karşılanan
ödemelerinin faizlerini tek kalemde sildi.
liyeti 370 milyon YTL'ye ulaştı.
Meclis Genel Kurulu'nda 9
Temmuz 2008 tarihinde kabul
edilen 5784 sayılı "Elektrik Pi-
yasası Kanunu ve Bazı Kanun-
İarda Değişiklik Yapılmasına
Dair Kanun"un Gcçici 15. Mad-
desi ile "3096 Sayılı Kanun çer-
çevesinde gerçekleştirilmiş olan
projeler kapsanunda ilgili şir-
ketlerle mülga Elektrik Enerji-
si Fonu arasında imzalanan fon
anlaşmaları gereğince, Fon'a
geri ödenmcsi öngörülen kre-
dilerin geri ödenmesinde faiz uy-
gulanmaz" hükmü getirildi.
Başbakanhk YDK "Elektrik
Enerjisi Fonu 2001 Yılı Rapo-
ru "nda, 2.3 milyar marklık Bire-
cik Hidrolektrik Santralı (HES)
projesinin kamulaştırma, KDV
ve stopaj ödemelerinin fınans-
manında kullanılmak üzere EEF
ile Birecik Baraj AŞ arasında
18.11.1995 tarihinde yürürlüğe
giren köprü kredi anlaşması ile il-
gili şu itadclere yer verildi:
"Söz konusu anlaşnıada kre-
dilerin geri dönüşünün Fon Yö-
ııetinı Kurulu tarafından veri-
lecek geri ödeme planına göre
yapılacağı, geri ödeme planının
krediye uygulanacak faiz oranı
ve geri dönüş süresini kapsaya-
cak şekildc oluşturulacağı, söz-
leşmedeki Türk Lirası'na uy-
gulanacak faiz oranı olarak ve-
rilen yüzde 99.09 oranının bir
üst limit olduğu, bu krediye uy-
gulanacak faiz oranının ise Fon
Yönctim Kurulu'nca bclirlene-
ceği konulan yer aldı."
Birecik Barajı ve HES AŞ yö-
neticilerinin bu madde için
TBMM'de ve Bakanlık nezdinde
yoğun bir kulis faaliyetinde bu-
lunduğu öğrenilirken bakanlık
kaynakları "Bu madde ile şir-
ketlerin yüzlerce milyon dolar-
lık faiz yükünden kurtulduğu"
tahmininde bulundu.
Rusyct, sebze meyveyi
denetleyecek^^
A N K A R A 1
^ £ *
(Cumhuriyet Bü-"%
rosu) - Rusya ile yaz "'4
başında meydana gelen "'
domates krizinin ardın- " ^ ^
dan, ülkenin Gıda Güvenliği Kurumu
yetkilileri Türkiye'ye gcldi. Yetkililer,
Antalya ve Izmir'de uluslararası ser-
tifıkaya sahip denetim labaratuvarla-
nnı gezdi. Rusya, Moskova ile Anka-
ra arasında domates krizi soruasında
imzalanan "mutabakat muhtıra-
sı"nm da anlaşmaya dönüştürülürken
genişletilmesini istedi.Anlaşmanm ge-
nişletilmesi, domatesin yanı sıra, "pat-
bcan, patates, limon ve üzüm"ün de
Rusya tarafindan denetleneccği anla-
mına geliyor. Cumhuriyet'e bilgi ve-
ren üst düzcy bir Rus yetkili, gclcn ge-
netiği bozuk, hormonlu ya da içeri-
ğinde ilaç kalıntısı bulunan sebze ve
meyvelerin sağlık için büyük risk
oluşturduğunu belirtti.