Katalog

19 TEMMUZ 2008 CUMARTESİ CUMHÜRİYET SAYFA HABERLER Gül, Harp Akademileri'nde • ANKARA (ANKA) - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Harp Akademileri Komutaıılığı mezuniyet törenine katılacağı bildirildi. Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi yaptığı açıklamada, Gül'ün 24 Temmuz'da Bakû- Tiflis-Kars tren yolunun Türkiye ayağının temel atma töreni için Kars'ta düzenlenecek törenin ardından Harp Akademileri törenine katılacağı bildirildi. Muhafız Alay ı'nda devir teslim • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanlığı Muhafiz Alayı'nda devir-teslim töreni yapıldı. Cumhurbaşkanlığı yerleşkesindeki Cumhurbaşkanlığı Muhafiz Alayı'nda düzenlenen basına kapalı törende, Alay Komutanı Kurmay Albay Burhanettin Aktı sancağı Kurmay Albay Metin Özbek'e devretti. Özbek, geçen haftaya kadar Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün başyaverliğini yapmıştı. Perinçek'ten mektup • ADANA/ tSTANBUL (Cumhuriyet) - îşçi Partisi (IP) Adana 11 yöneticileri, Genel Başkanlannın yazdığı, "Doğu Perinçek'in Tayyip Erdoğan'a cezaevinden mektubu" başlıklı bildiriyi halka dağıttı. Istanbul'dada IP Genel Başkan Yardımcısı Erkan Önsel, IP Istanbul îl Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, Perinçek'in Agarta adlı bir öıgütün departman başkanlanndan biri olduğu yönündeki haberlere ilişkin yaptığı yazılı açıklamayı okudu. Perinçek açıklamasında IP Genel Başkanhğı dışında hiçbir örgütün disiplini altında olmadığını vurguladı. CHP'li Kart, Tanık Koruma Yasası'na aykın davranıldığını belirterek soru önergesi verdi 'Gizli tanık dinlenemez'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Tanık Koruma Yasası'nın 5 Temmuz 2008 tarihinde yürürlüğe girdiğini, Er- genekon soruşturmasının daha önce başlamış olması nedeniyle davada giz- li tanık yöntemine başvurulamayacağı- nı vurguladı. Kart, yasanın açık hükmüne karşm Ergenekon soruşturmasında giz- li tanık dinlendiyse soruşturmaya yönelik kuşku ve endişelerin ne kadar yerinde ve haklı olduğunun bir kez daha dogrulan- mış olacağını kaydettii. CHP'li Atilla Kart, Ergenekon soruş- turmasıyla ilgili olarak gündeme gelen Tanık Koruma Yasası'na ilişkin tartış- malan TBMM gündemine taşıdı. Baş- bakan Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi veren Kart, so- ruşturmada hukuki sakatlıklar bir tara- fa gizli tanık dinleme sürecinde de va- him usul sakatlıklannm yapıldığma iliş- kin bulgulann basına yansıdığına dikkat çekti. 5726 sayılı Tanık Koruma Yasa- sı'nın 27 Arahk 2007 tarihinde TBMM'de kabul edildığini, 5 Ocak 2008 tarihinde de Resmi Gazete'de ya- yımlandığını anınısatan Kart, yasanın 25. maddesine göre gerekîli yönetmeliklerin yasanın yayımı tarihinden itibaren 6 ay içinde Adalet ve lçişleri bakanlıklan ile KART'IN ERDOĞAN'A SORULARI ^ Tanık Koruma Kurulu kurul- muş mudur? 5 Ağııstos 2008 tarihine kadar kurulmuş ola- cak mıdır? • 5 Temmuz 2008 tarihine kadar çıkarılması gereken yönetme- likler çıkarılmış mıdır? Çıka- nlmadıysa neden bu görev ih- mal edilmiştir? ^ Ergenekon soruşturmasıyla il- gili olarak tanık koruma ted- birleri alınmış mıdır? Hangi evrede ahnmıştır? Karar veril- meden evvel kolluk makamları ile diğer birimler tarafından değerlendirme raporları hazır- lanmış mıdır? Koruma tedbir- leri kararları, cumhuriyet sav- cısı tarafından mı yoksa mah- ortak düzenlenmesi gerektiğini belirtti. Yasanın 26. maddesinin Resmi Ga- zete'de yayımlanması tarihinden 6 ay sonra yürürlüğe ginnesinin düzenlendi- ğini, buna görc yasanın 5 Temmuz 2008 tarihinde yürürlüğe girdiğini an- latan Kart, yasanın geçici 1. maddesine göre ise yürürlük tarihinden itibaren 1 ay keme tarafından mı ahnmıştır? Ya da yasanın 5-ç bendi gere- ğince kolluk amirinin yazılı emriyle alınan kararlar mı söz konusudur? ^ Yasanın uygulanması ve yürür- lük tarihi konularında açık ve amir düzenleme söz konusu ol- masına, bu durum savcı ya da hâkimin yorumuna bırakıla- mayacak bir konu olmasına rağmen, aksine davranan sav- cı ve yargıç yönünden 2802 sayılı Hâkimler ve Savcüar Yasası 'ndaki idari ve adli yap- tınmların uygulanması konu- sunda üstünüze düşen yasal sorumlulukların gereğini ya- pacak mısınız? içinde Tanık Koruma Kurulu'nda üye olarak görev alacak temsilcilcrin tçişleri Bakanlığı'na bildirilmesi gerektiğini, bu sürenin de 5 Ağustos 2008 tarihinde dolacağına dikkat çekti. Tanık Koruma Yasası'nın ancak 5 Temmuz 2008 tarihinden itibaren adli kovuşturma ve yargılamalarda uygula- nabileceğini, bu tarihten önceki kovuş- turma ve yargılamalarda uygulanama- yacağının açık olduğunu vurgulayan Kart, şu görüşleri dile getirdi: "Yasal düzenleme böylesine açık ol- masına rağmen Ergenekon soruştur- masında 15-20 civarında gizli tanığın dinlendiği, bu tanık beyanlannın so- ruşturmanın içeriğini ve seyrini etki- leyecek bügilcre sahip olduğuna dair bilgiler, hükümet yanlısı mcdya ta- rafından aynı format içinde yayım- lanmaktadır. 5 Temmuz 2008 tarihi- ne kadar olan kovuşturma ve yargı- lamalarda 5726 sayılı yasa hükümle- rinin uygulanamayacağı açık ve lar- tışuıasızdır. Buna rağmen Ergene- kon soruşturmasında bazı basın or- ganları tarafından ifade edildiği gibi gizli tanık dinlenmiş ise bu durum hu- kuki bakımdan kabul edilebilecek bir hal olamaz. Bu takdirde Ergene- kon soruşturmasına yönelik kuşku ve endişelerin ne kadar yerinde ve hak- lı olduğu bir kez daha doğrulanmış olacakür. Ergenekon soruşturmasımn, siyasi iktidarın müdahalesi ve politi- ze olan kolluk güçlerinin işbirliği içinde sürdürüldüğü yolundaki iddia ve bulgular yine bir anlamda doğru- lanmış olacaktır." SlROZ TANIŞI KONULMUŞTU Ozdemir tahliye edildi SİBEL BAHÇETEPE Ergenekon sonıştıir- ması kapsammda yak- laşık 10 ay önce tutuk- lanan ve bir ay önce si- roz teşhisi konulan, kar- runda 35 kiloya yakın su biriken Ayşe Asuman Özdemir (53) önceki gece tahliye edildi. öz- demir'in cşi Özcan Öz- demir karara sevindik- lerini ve şaşırdıklannı belirterek "8 kez tahli- ye kararımız reddedi- lince bu sürecin böyle devam edeceğini dü- şünmüştük. Sanırım ikinci bir Kuddusi Ok- kır olayı yaşanmasıh- dan korkuldu" dedi. Ergenekon soruştur- ması kapsamında "bV- güt üyesi olmak ve yar- gıyı etki altına alma" suçlanndan ilk olarak 23 Haziran 2007 tari- hinde Çengelköy'deki evinde gözaltına alman Özdemir, delil yetersiiz- liği nedeniyle serbest bırakıldı. Savcının istp- mi üzerine ikinci k^z gözaltına alınan Özde- mir 6 Eylül 2007 tari- hinde rutuklanarak Pa- KONUSUNDA TEK KITAPl Doğu Perinçek ANAYASA VE PARTİLER REJİMİ Doğu Perinçek ANAYASAVE - Anayasa Mahkemesi Kararlarının ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıhğı iddianamelerinin kaynak kitabı. - Kitapta AKP Kapatma Davası ile Tayyip Erdoğan'a ve Abdullah Gül'e uygulanacak siyasal yasaklar ele alınıyor. KAYNAK <^YAYINLARI Meşrutlyet Cad. Kardeşler Han Kat:3 Galatasaray-Beyoölu / İSTANBUL Tel: (0212) 252 21 66-252 21 99 FakS: (0212) 249 28 92 wwwkaynakyaylnlari.com • e-posta: [email protected] şakapısı Cezaevi'ne, ar- dından da Gebze M Ti- pi Cezaevi'ne gönderil- di. Epilepsi (sara) hastası olan Özdemir'e geçen aylarda karmnda su top- lanması şikâyetiyle git- tiği tstanbul Universite- si Tıp Fakültesi'nde si- roz teşhisi konuldu, Ko- caeli Üniversitesi Araş- hmıa ve Uygulama Has- tanesi'nde ise Özde- mir'in karaciğer sirozu- na yönelik tetkik aşa- masında ileri derecede bozukluk olduğu ve ka- raciğer nakli yapılması gerektiği ifade edildi. Talcpler reddedildi Avukatı Zeld Hacı- ibrahimoğlu ve Şa- hin Zenginal, Özde- mir'in sağlık sorunlan nedeniyle tahliye edil- mesi gerektiği yönün- de tstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'ne defa- larca talepte bulunmuş, her defasmda bu talep- leri reddedilmişti. Te- davisine daha iyi de- vam edilebilmesi için geçen hafta sonu Ba- kırköy Kadın ve Çocuk Tutukevi'ne gctirilen Özdemir'in tahliye ka- ran önceki akşam ce- zaevi yönetimine faks- la bildirmesi üzerine tahliye edilen Özdemir annesinin evine gitti. Özdemir'in eşi Öz- can özdemir banka emeklisi olduklannı be- lirterek, "Bizim anlaş- malı hastanelerimiz var. Şimdi bu hasta- neleri tespit ediyoruz ve karaciğer naklinin yapılacağı hastanele- rin belirlenmesinin ar- dından bugün ya da pazartesi günü yatış işlemlerini başlataca- ğız" diye konuştu. Eşi- nin "Evinıin şeklini unuttum, bir an önce evime gitmek istiyo- rum" dediğini anım- satan Özcan özdemir, şöylcdcvametti: "Eşi- min karnında 35 kilo- ya yakın su birikmiş- (i. Cezaevi şartlarında doktor koııtrolünü yaptırması çok kolay değildi. Doktora gö- türmeye kalktığımızda ise karşımıza cezaevi protokolü çıkıyordu. Bu şartlar içerisindc eşimin sağlık sorunu- nu ancak biz çözebi- lirdik." ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART [email protected] 'Okfarbuzdağının üstü' TTB ve İTO, cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlülerin durumuyla ilgili rapor hazırlamak için 'Bilimsel Araştırma Kurulu' oluşturdu tstanbul Haber Servisi - Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve îstanbul Tabip Odası, Er- genekon soruşturması kap- samında gözaltına alınan ve cezaevinde yakalandığı ak- ciğer kanserine yenik düşe- rek taliliyesindcn 5 gün son- ra yaşamını yitiren Kuddu- si Okkır'ın tıbbi, hukuki ve idari olarak ölümünün arka- sında yatan nedenin ince- lenmesi amacıyla Bilimsel Araştırma Kurulu oluştur- du. Kurul, cezaevlerindeki sağlık koşullarının araştırıl- ması, tutuklu ve hükümlüle- rin sağlık haklannın belirle- neceği bir rapor hazırlaya- cak. 1 ay sonunda tamam- lanması planlanan rapor da- ha sonra AKP hükümeti, Adalet ve Sağlık Bakanlığı yct- kililerinc sunulacak. lstanbul Tabip Odası binasında dün düzenlenen basın toplantı- sında konuşan tstanbul Tabip Odası Başkanı Özdemir Aktan, "Kuddisi Okkır-Tutuklu ve Hü- kümlülerin Sağlık Hakları ve Devletin Kamusal Yükümlü- lükleri" adlı rapor hazırlanacağı- BUimsel Araştırma Kurulu raporunu 1 ayda tamamlayacak. (SİBEL BAHÇETEPE) nı anımsatarak, "Okkır bize buz- dağının görünen yüzünü gös- terdi. Türkiye'deki cezaevle- rinde çok sayıda tutuklu ve hü- küınlü sağlık sorunu yaşıyor" dedi. TTB Merkez Konsey Üyesi Dr. Ali Çerkezoğlu ise "Türkiye İn- san Hakları Vakfı, geçen yıl hazırladığı raporunda 42 tu- tuklu ve hükümlünün ciddi sağ- lık sorunlan yaşadığını ortaya koydu" dedi. Ankara'dan tstanbul'a gelişin- de gazetcilerin sorulannı yanıtla- yan Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin de Okkır'ın ölümü konu- sunda inceleme yapmak üzerc 2 müfettiş görevlendirdiğini belir- terek "Rapor gelsin, raporu gö- relinı, ondan sonra değerlen- dirme yaparız" dedi. POLİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Ben Savcı Olsaydım... "Erqenekon"\a ilgili en önemli bulgular nelerdir? 1 - Umraniye 'de bulunan bombalar. 2- Eskişehir'de ele geçirilen bomba ve silahlar... lstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin, bir kısım medyaya bilgi aktarıldığını vur- gulamadı mı? Baştan beri şunu söylüyor ve yazıyorum: "Ne AKP'nin şakşakçısıyım ne de darbe savunucusuyum!.." Salt ben değil! Cumhuriyet'in yöneticileri ve yazarları da!.. Aylardır yazmaktan bıktım. Cumhuriyet'e atı- lan üç bombadan sadece birisl Eskişehir'de ele geçirilen bombaların "eşi"... Ümraniye'de bulu- nan bombalarla ilişkisi yok. Bu konuda dün de Cumhuriyet'te ayrıntılı bir haber çıktı. Dinci tarikatçı AKP yandaşı gazetelere bakı- yorum. Onlar bildiklerini okumayı sürdürüyor. Dolandırıcılıktan yakalanan Tuncay Güney'in söylediklerini manşetlerine taşıyorlar; bir bayan ga- zetecinin (adı A...) adını verip Velî Küçük'le olan ilişkisini, Behçet Cantürk cinayetini gündeme ge- tiriyorlar... , Ne diyor Yeni Şafak Istihbarat Şefi Şaban Ars- lan'a Tuncay Güney, okuyalım: "Behçet Cantürk'ün öldüriılmesini gazeteci A... çok iyi bilir. Gazeteci A, Behçet adına Izmit Jan- darma'da birgörüşmeyaptı. 'Sulh olsun' dedi. Gazeteci A, kalemi elinde, neden yazmıyor bun- ları..." Tuncay Güney'in sözünü ettiği "A" adlı ünlü ka- dın gazeteci sanırım Ayşe Önal. Deneyimli ga- zeteci önal, Nokta dergisinde çalıştı, Kanal 7'de program yaptı, 2000'li yıllarda Akşam, Zaman ve Star'da köşe yazarlığı, Kral TV'de Mehmet Al- tan'la program yaptı. Önal, şimdilerde Londra'da yaşıyor... Tuncay Güney, tescilli bir sahtekâr... Çekirge gibi zıplayıp durmuş... Fethullah Gülen'in yanında olup Samanyo- lu'nda "Doruktakiler" programını yapmış; Jl- TEM'le iş çevirmiş, CIA adına çalıştığı öne sü- rülmüş... Yapmadığı üçkâğıtçılık kalmamış... Birileri bu sahtekârı hep kullanmış... ••• Fethullah Gülen'in özel kaleminde 1989-91 yılları arasında çalışan Tuncay Güney, Yeni Şa- fak'ta manşet, Sabah'ta sayfanın başköşelerin- de... Ellerinde "demokrasi" ve "özgürlük" bay- rağını dalgalandıranlar nedense Güneydoğu'daki faili meçhul cinayetlerin üzerine gitmiyorlar!.. Elimde TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araş- tırma Komisyonu'nun raporu var... Neden yazıyorum bunu? Saçma sapan iddiaların ortaya atılmış olma- sından... Bu raporu Ergenekon'u soruşturan savcıları- mız okudu mu? BilememL. Eğer okurlarsa; TBMM Faili Meçhul Cina- yetleri Araştırma Komisyonu'nun üyelerini dinlerlerse "devlet içinde örgütlü çeteleri" görebilirler... Yok Bülent Ecevit'i iktidardan düşürmek is- temişlerdi, yok nükleer silah bulacaklardı, yok po- litikacılara suikast yapılacaktı, yarar sağla- mayan ajanlar öldürülecekti; yok kara para ak- lanacaktı, yok yandaş medya aklanacaktı, yok uyuşturucu işine girilecekti gibi masallarla çe- te çökertilmez!.. Ben iddianameyi bilmiyorum ama dinciler, ta- rikatçılar, Soros'un çocukları biliyor!.. Eğer yazılıp çizilenler iddianamede yer alıyorsa bu işten bir şey çıkmaz... Benim kafam da bu nedenle karışık... önce Güneydoğu'dan neden başlanmıyor? Emekli Binbaşı Cem Ersever cinayeti niçin "es" geçiliyor? Mehmet Sincar cinayeti niçin gözden kaçırılıyor? ••• Ben soruşturmayı sürdüren savcılardan birisi ol- saydım, TBMM'nin Faîli Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu'nun raporunu okur, son- ra soruşturmaya başlardım... Ne yapardım ilk önce? Eski "ülkücü" şimdilerde "AKP destekçisi", sa- pına dek "liberal demokrat" anlı şanlı Fethullah- çı Zaman gazetesi yazarı Mümtazer Türköne'yi çağırır şu soruyu yöneltirdim: "...'Kurşun atan da yiyen de şereflidir' diyen Tan- su Çiller'in özel örgütünü, Güneydoğu'daki faili meçhul cinayetleri, Azerbaycan'daki darbe giri- şimlerini, Behçet Cantürk ve Savaş Buldan'ın ka- çırılıp öldürülmesi hakkında neler biliyorsun?" [email protected] Faks numaramız: 02126 343 72 69 HİKMET ÇETİNKAYA 68'DEN 78r E SANCILIYILLAR KUŞATILMIŞ SOKAKLAR Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın öyküsü Yeryüzünün en yaşlı, engin bir tarihe sahip ülkelerinden biri Türkiye için, 1965- 1978 yılları arasını kapsayan bir tarih kesiti nedir ki, sadece Türkiye'nin yazgısını ele almaya baslayanlann yetiştiği dönem olması olesinde. Hikmel Çetinkaya'nın neşlerîni vurduğu "Sancılı Yıllar- Kuşatılmıs Sokaklar", Türkiye'nin bir dönomine damgasını vuran olay ve olguların tarih bilinciyle incelenmesidtr.TÜMKlTAPÇIUUlDfl 0.212 51211 72 GUNİZİ YAYINCILIK [email protected]