03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 TEMMUZ 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 17 Patlıcan Mehmet Ali Kılınç: "Anlaşılan o ki Hırant Dink'inki can; Kuddusi Okkır'ınki patlıcan!" D E N I Z S O M Elektronik posta: [email protected]' www.denizsom.com Tel: 0.212.343 72 74 Faks: 0.212.343 72 60 - Temlz eller konuşuluyormuş.. "Bu ayaklar koktu artık!" N S. Arabistan'da S telefon görüşmesine Q kırbaç cezası verilmiş. >M Türkiye'de de >• dinleme cezası! Trio Selahattin Karababa: "Çankaya'daki A AKP'li 'Olayların P içindeyim' demiş. X Triodan biri olarak dışında olması beklenemezdi zaten!" Sakal Erol Barutçugil: "Sıkmabaştan sonra sakal-bıyık için de anayasayı değiştirirler mi dersiniz?" Pastırma Yadigar Sarı: "Kayserili pastırmacıların kulağı Ankara'da; bu mevsimin bütün pastırmaları bozuk çıkabilir!" VELEV Kİ, sayın seyirciler haber merkezimize az önce gelen bir son dakika gelişmesini aktarmak için olay yerinde bulunan muhabir arkadaşımıza bağlanıyoruz: "Evet, sayın seyirciler; velev ki başkent kulislerinden alacağımız bir son dakika haberine göre Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'nın özelleştirileceği bildirildi. Başkent kulislerinin iktidara yakın mahfillerinin nabzını tutan bir kaynak, yasanın özelleştirilmesi ile Türkiye'nin her yerinde düzenlenecek siyasi veya ticari her türlü miting ve salon toplantısı için mülki idare amirliklerin devreden çıkartılacağını belirtti ve devreye yeni kurulan nadide sivil toplum platformlarından Ortak Akıl Hareketi'nin sokulacağını açıkladı. Sayın seyirciler, Ortak Akıl Hareketi biliyorsunuz, Islamcı iktidarı Nakşi, Nurcu, Fetocu gibi hiçbir ayrım yapmadan geniş Velev 3 bir tarikat ve cemaat yelpazesinde temsil etme kabiliyetine sahip olarak geçenlerde bir grup "aydın" denen şahıslar tarafından özel olarak kuruldu. "Darbeye Hayır" mitingleri düzenleyen bu hareketin destekleyiciler arasında Ahmet Taşgetiren, Ali Bulaç, Ali Bayramoğlu, Mümtazer Türköne. Abdurrahman Dilipak, Mehmet Metiner gibi iktidarın teveccühüne mazhar olmuş mühim şahsiyetler bulunuyor. Ayrıca yurdun her köşesindeki Islamcı yerel yönetimler de alt ve üstyapı çalışmaları ile bu hareketi hararetle destekliyor. Örneğin, Kadir Topbaş adındaki belediye başkanın yetkili olduğu Istanbul'daki reklam panoları bu hareketin propaganda çalışmaları için itina ile kullanılıyor. Başkentin güvenilir kaynakları, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'nın özelleştirilmesi ile bundan böyle her türlü miting ve salon toplantısı dahil bilumum siyasi ve ticari organizasyonlarda yer tahsisinin Ortak Akıl Hareketi'nce yapılacağını doğruladı. Yine aynı kaynak, miting başvurusunun kabulü halinde meydan ve meydana çıkan cadde ve sokakların tahsisi için küçük bir ücret alınmasının söz konusu olabileceğini ve bu paranın da kamu yararına kullanılmak üzere örneğin cami yaptırma derneklerine aktarılacağını bildirdi. Evet, tekrar haber merkezine bağlanıyoruz." Evet, sayın seyirciler velev ki diyerek aldığımız yeni gelişmeleri sizlere anında aktarmayı sürdüreceğiz. Şimdi ilahilerle yayınımıza devam ediyoruz. SESSİZ SEDASIZ (!) Bir Türk generali düşmana esir düşse! TÜRKİYE'NİN zor bir süreçten geçtiğini söylüyor emekli Tümgeneral Naci Beştepe ve: "Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, 50 yıllık üniformasını birkaç hafta sonra çıkaracak olmaktan dolayı üzüntüsünü açıklıyor. Haklıdır. Geçen yıl ben de benzer duygular içindeydim. Şimdi ise o üniformayı taşımaktan üzüntü duyuyorum. Ben de, Genelkurmay Başkanı da, terörist başı ve 35 bin kişinin katilinden daha ağır bir muameleye maruz kalan tutuklu orgeneraller de rütbelerimizi simitçi tablalarından satın almadık. Devletimize ve ulusumuza verdiğimiz hizmetin, aldığımız sorumlulukların, çektiğimiz sıkıntıların karşılığında milletimiz bize layık gördüğü için onlara sahip olduk. Emekli de olsa en üst rütbe ve makamlara ulaşmış Türk subaylarına yurdumuzda yapılanlar yenir yutulur değildir. Elbette hukuk önünde herkes eşittir ve hukukun gereği yerine getirilecektir. Yapılanlar bu sınırları zorlamış, milletini, ordusunu sevenleri yaralamıştır. Emekli olduğum gün üzerimden çıkardığım üniformamı, üzerindeki rütbe işaretlerini, ödüllerin simgesi olan şerit rozetlerimi kime veya hangi makama göndereceğimi düşünmeye başladım. Bir Türk subayı için daha acı, üzücü, incitici ve yaralayıcı ne olabilir ki? Yabancı bir ülke ordusuna esir düşsem bu duygulara kapılırdım herhalde!" 4 Sayın Bakanlar' Prof. Dr. MAHİR AYDIN tstanbul Ûniversitesi 15 Temmuz 1524'te Papa, Luther'i "Yeni Muhammet" ola- rak tanımlar. Çünkü onun dinsel ve düşünsel öncülüğü, çağdaş Avrupa'yı yaratan ilk kıvılcımdır. Bu kıvılcım önce Shakespeare'i yakar, ötekiler sıradadır... Bu ortamda Luther şöyle söyler: Türklere karşı direnmenin kime yararı var? Onlar, ele geçirdiği toprakjarda dünya düzeni uygu- luyor. Üstelik herkes kendi inan- cını özgürce yaşıyor. Bugünlerde Avrupa, üstümüze bodoslama geliyor. Avrupa Birli- ği'nin gittikçe su yüzüne çıkan çok önemli sorunları varken söz konusu Türkiye olunca, hepsini göz ardı ediyor. Kendi tarihsel bi- rikimine ters düşme yanılgısı için- de. Içi boş ve arkası yok bir po- litikanın, konu mankeni. Yanlış ya- pıyor. Eğer böyle giderse, Insan Hakları Evrensel Bildirgesi'ni on- lara anımsatmak bize düşecek. Çünkü ortağı olduğu küresel po~ litikanın içinde insan yok. Avrupa'nın gerçek yüzünü Kur- tuluş Savaşı'nda görmüştük. Ya ölecektik ya da tutsak edilecek... Dünya Savaşı'ndan yenik çıkan hiçbir ulusa, bize dayatılan işlem yapılmadı. Güçsüzlerin hakkına saygının eksik olduğunu veya hiç olmadığını, bu aşamada öğ- rendik. Tıpkı günümüzde AB ka- pısındadayatılan koşullar gibi... önce Islam dinini politikaya alet ettiler. Sonra ceplerine para koyarak saf insanımızı kandırdı- lar. Savaş öncesi veya sonrasın- daki her barış isteğimiz ya aşa- ğılandı ya da reddedildi. Çünkü bu savaş, "Anadolu Türklerin de- ğildir" diyen, iki yüz yıllık yıllık po- litikanın sonucuydu. Onlara çok büyük bir sürpriz yaptık. Ve Osmanlı'nın 150 yılda başaramadığı Yeni Düzeni (=Nİ- zam-ı Cedit), 10 yılda tamamla- dık. Bunun değerini, her sabah yataktan kalktığımızda aklımızdan geçirmeliydik. Sözde kalan mi- ting, toplantı veya mikrofon sa- hiplenmesi yetmez. Hükümet olmak, iktidar ol- maktır. Hükümet, ülke güvenliği, ulus esenliği ve gönencini sağlar. Ülkenin herhangi bir köşesinde, halkın güvenliği ve devletin birli- ğine saldıranlar, devletin bütün güçlerini karşısında bulmalıdır. Yalnızca Silahlı Kuvvetleri değil. Devletin bağımsızlığının, ulusun yaşamının ve ülkemizin tek ko- ruyucusu, kahraman ordumuz- dur. Bu nedenle askeri kurumla- rımızın özel titizlikle düzenlenmesi ve geliştirilmesi, en önemli ko- nulardandır. Bu sözler, ordusuna para ile göreve yaptıran ve onu asker, kendini de sivil diye ayıran Avrupa'nın bilinçaltını titretir. Son günlerde Türk Silahlı Kuv- vetleri ile bazı gazeteler arasındaki çekişmeye anlam vermek zor. Ey Türk Gençliği diye başlayan ve memleketin kaleleri işgal edil- miş olabilir diyen sözleri acaba, Çanakkale ya da Kars Kalesi mi sanıyoruz? Yoksa Türkiye Cum- huriyeti Devleti'ndeki her kuru- mun, Ü7erine düşen görev ve sorumluluğu yerine getirmesi ola- rak mı? Ve son zamanlarda ya- şatılanları hepimiz görüyor, du- yuyor ve anlıyoruz ama yalnızca bakıyoruz. Yunus Emre 3 bin şiir söyle- miştir. Bunlar bir gün Molla Ka- sım adlı tutucunun eline geçer. Bir su kıyısına oturup okumaya başlar. Önce şeriata uygun gör- mediği bin şiiri yakar. Sonra, ikinci bin şiiri suya verir. Üçüncü bine başlarken okuduklarından sarsılır: Derviş Yunus bu sözü eğri büğrü söyleme / Seni sorguya çe- ken bir Molla Kasım gelir. Molla Kasım, bizim Yunus'un değerini anlar anlamasına da, şiirlerin üçte ikisi kaybolur. Dün Ermeni soykırımı diyorlardı ve yakında, Rum soykırımı diye- cekler. Şimdilik Gökçeada ve Bozcaada'dan başladılar. Ince- kalın dalgalar halinde yeniden ge- liyorlar. Tüm olasılıkların bizden isteyeceği hazırlığı yapmakta, hiçbir zaman gecikemeyiz, di- yordu Gazi Mustafa Kemal Pa- şa. 13 Ağustos 1923'te, Türk Kurtuluş Savaşı'nı özetleyen söylevinde. Devletler, hayır kurumları de- ğildir. Istekle, dilekle, gönlün- den ne koparsa ile ayakta dur- maz. O, kendi sağlam dayanak- ları üstünde yükselir. Türkiye Cumhuriyeti de, yaşanabilecek her türlü zorluk aşıldıktan sonra kurulmuştur. Bugün isteyen, In- gilizlerin kullandığı Şerif Hüseyin rolüne soyunabilir. Dahası, 1265 yılında Templer tarikatından bir rahibin papaya dediği gibi, "Pa- ra için, günahı da Allah'; da sa- tabilir". Ama unutulmasın ki, ül- kemizde yazıp söylediğimiz her şey, başka bir cumhuriyetin de- ğil, Türkiye Cumhuriyeti saye- sindedir. Inanmayan, gidip de- neyebilir... Söze Luther ile başladık, onun- la bitirelim. Yıl 1541: Türkler bi- zi dayaktan geçirmeli. Yoksa günahlarımız içinde kaybolup gideriz. KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK [email protected] İ5TAMB*)L 4.010 K^LTO ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACl kamilmasaraci@mynet. com HARBİ SEMİH POROY fcM t>E HAYAT EPİK TtYATROSU MUSTAFA BILCIN [email protected] JENIFIR LOPEZ ARAÜI HAKİM Ht HA HO HO. bu da mı F tipl cezaevinde kalıyor?.. ~^ yok, bıj* "yumuşak G~ tİDİ TARİIITE BUGUN MVMTAZ AMKAIS 10 Temmuz www.mumtaz-arikan. com Tatilinizi Zehir Etmeyin Kalbinizi Kontrol Ettirin TÜRK KALP VAKFI 19 Mayıs Cad. No:8 Şişli/ISTANBUL Tel: (212).212 07 07 (pbx) Faks: (212).212 68 35 "F£TR£T D£lf#/"NIN SONU 1413 'm BUGÜM, OSMANLI OEVLETİ'NıN /Zİ " OİYE ANILAN DÖNEMİ SONA EŞDİ. "FASILA -İ SALTANAT" OA DENİLEN BU DBVİR, C>Ö£DtJNCÜ PA- OİŞAH YILOIRIM 8AY£2/P'İN ANKARA SAVAŞl'NM TİMURLEMK'E YEUİLMES/YLS (1402.) BAŞLAMIŞ, Ç£- LESİ MeHMED'M yÖNETİMİ ELE GEÇieMESİME OE- ĞİN SÜRMÜçnİ- SALTANATKAVGflSIMA GieiŞEN KA£- OEŞLERİYLE YAPnĞI MÜCAPELE, MUSA ÇEtESİ'Yİ DE ALTETME£İYLE(1O 7EMMUZ. 14-13) SONA EK.IYOR- PU. OSMAMLI PEVIETİ'NİN İ/dNCİ KURUCUSU SA- YtLAAJ MEHK1ED Ç£LEBİ,8 YIL TAHTTA leALACAKTIR.. Nof-: Ee/reJ- Peı/rı: Yaphınm gücü kalmamç bir yö- netirt/ıin yarctH-ığt zavyıan ı/e &rk. hofluğu. Fosılg-i SdHangf-: Sathmal- aralıgı. DUZ ÇİZGt ÜMİT ZİLELİ TUilak, Haysiyet ve Namııs'... Ergenekon iddianamesi önceki gün Taraf gazete- sinde, hem de dört başı mamur bir şekilde açıklandı!.. "Röportajcı" Neşe Düzel sordu, verdiği yanıtlardan sorgulara bile katılmış olabileceği izlenimi veren "kö- şeyazarı" Ali Bayramoğlu "dehşet senaryosunu" açıkladı!.. Bayramoğlu'nun "mûthiş" açıklamalarına geç- meden önce, Düzel'in bu zatı nasıl tanıttığına bakalım. - Ergenekon örgûtü nedir?.. Medya ilişkileri varmı?.. Son ikiyıldırişlenen cinayetlerie ilgisi varmı?.. Erge- nekon'un tûmû yakalandı mı, yoksa ordunun içinde hâ- lâayaklan varmı?.. Bütün bunları, Türidye'dekisiste- min işleyişini çok iyi bilen ve bu suçlaria ilgiliyazılarya- zan Ali Bayramoğlu'na sorduk. Sistemi çok iyi bilen bu zat da hiç nazlanmadan tüm soruları yanıtlayıveriyor!.. ••• Neşe Düzel soruyor: - Darbe hazırlıkları Şener Eruygur'un Jandarma Ko- mutanı olduğu döneme dayanıyor. O zamandan beri sürüyor mu darbe yapma isteği? Ali Bayramoğlu yanıtlıyor: - Evet sürüyor. Bugün Türkiye'de değişime karşı di- rendn iki büyük kolu var. Biri yasal kol. Diğen yasadı- şı kol. Yasal kolu silahlı kuvvetlerin karargâhı temsil edi- yor. Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt ve Kara Kuvvetleri Komutanı llker Başbuğ bugûn siyasete müdahaleleriyle veAB karşıtı açıklamalanyla yasal ko- lu temsil ediyoriar. Yasadışı kolu ise darbe yapmaya kal- kışan Şener Eruygur ve arkadaşlan temsil ediyoriar. Müthiş değil mi?!. Şu anda komuta kademesinin zir- vesindeki iki komutan, Yüksek Askeri Şûra toplantısı- na bir ay kala, Ergenekon'un içine bir güzel yerleştiril- dikten sonra, sıra medyaya geliyor. Bayramoğlu, hiç uta- nıp sıkılmadan, darbe toplantılarına medya mensup- larının da katıldığını, bir tek isim bile açıklamadan an- latıyor. Bu noktadan sonra ise bu zat "haysiyet cellatlığf'nn en uç noktalarına dek tırmanmaktan kaçınmıyor. Ya- kın arkadaşı röportajcının"Son yıllardayaşadığımızhan- gi eylemler Ergenekon ile bağlantılı?' sorusuna, sor- gu odasından henüz çıkmış bir tavırla şu alçakça ya- nıtı veriyor: - Cumhuriyet mitingleri, Malatya katliamı, Danıştay saldınsı, Hrant Dink cinayeti, Trabzon'da papazın öl- dürülmesi, hepsi Ergenekon'un işi... Milyonlarca insanın katıldığı mitingleri, failinin geri- ci cinayeti mahkeme kararıyla sonuca bağlanmış Da- nıştay saldırısına, Malatya katliamına ve diğer alçakça cinayetlere bağlamak için insanın olsa olsa "özelgö- revlt' olması gerekir!. Çünkü bu yapılanın bırakın ga- zetecilik ahlakını, insan olmanın en asgari değerleriy- le bile bağdaşmayacağı açıktır... • •• Röportajın sonlarına doğru, ipin ucunu iyice kaçıran "özel görevli", adetasavcılığın, BakanlarKurulu'nun ve dahi Genelkurmay'ın içinden ses vermeye başlıyor!.. Ba- kın önce Istanbul Cumhuriyet Başsavcısı'nı nasıl gö- müyor ve bu arada soruşturmanın savcısını nasıl birtöh- met altında bırakıyor!.. - Mesela Istanbul'daki Başsavcı'nın da gözaftılardan, aramalardan haberi olmadı. Başsavcı'nın orgenerallerin soruştunılmasından çok rahatsız olduğu, operasyonu engellemeye çalıştığı ve askerlere bilgi verdiği ileri şürülüyor. Istanbul Emni- yeti'nde ve adliyesinde çeşitli bölünmeler var. Istanbul Cumhuriyet Savcısı Zekeriya öz ve arkadaşlan Baş- savcı'yı by-pas ediyoriar... Siyasi iktidann operasyona yüzde yüz desteği var. Akıl aliTiaz değil mi?!. Söyledikleri yalan da olsa, doğ- ru da olsa çok ama çok vahim.. Tek bir paragrafta iş- lediği suçlar bir tarafa, "Böylesine mahrem bilgilere na- sıl ulaştın arkadaş" diye sorarlar adama!.. Bitmedi, bu zat, hükümetin Şemdinli sooışturmasında yapamadığını şimdi yaptığını, variığını sürdürebilmek için bunu yapmak zorunda olduğunu da bir güzel anlattıktan sonra, Yüksek Askeri Şûra'da kaçgeneralin tasüye edi- leceğinide büyük bir rahatlıkla ekliyor ve noktayı ko- yuyor!.. Ben de sevgili Hikmet Çetinkaya'nın dün köşesin- de yaptığı çağrıyı yineliyor, sorgucu kılıklı bu zat hak- kında suç duyurusunda bulunuyor, cumhuriyet savcı- larını göreve çağırıyorum. SKY Türk'de, kendisini or- dudan ihraç edilmiş binbaşı olarak gösterecek kadar alçalanlara emeklilik belgesini sallayarak yanıt veren Erol Mütercimler'in sözlerine atıfta bulunarak noktalaya- lım: - Hani ahlak, haysiyet ve namus nerede?.. e-posta: [email protected] B U L M A C A SEDA T YAŞA YAN SOLDAN SAĞA: 1/Osmanlı dev- -\ letinin Galata _ sarraflarından t ^ aldığı borç kar- 3 şıhğında ödedi- A ği faiz. 2/ Dü- dcndcn daha ^ genış olan çu- 6 kıırluklara ven- 7 5 6 7 8 9 8 1 Z B A N D U T • Z E C V E •Z T L B L O K •K A R O A V K A L A M A K N E •1 E Y •N A L) •K A Y A K •L U 7 A M | K F F • 1 T R A N •f ü N •L) 0 K A L IN lcn ad... Kayak. 3/ Osmanlı dev- 8 letınde vcrgi ve 9 haraç vermeyen Müslüman ahali... Tu- zağa düşürülen şey. 4/ Üye... Müslümanlann bir çocuğun doğu- mımdan ycdi gün son- ra kestiklcri kurban. 5/ 18. yiizyılda Fran- sa'da moda olan bir bezeme biçemi. 6/ Is- rail'in plaka imi... Kürk hayvanlarının göbek kısmından alınan paıçalarla yapılan kürk. II Bolu ilinde bir göl... Siper, hendek. 8/ Birkaç renkli iplikten yapılmış dokuma... Kars'ın doğıısundaki ün- lü eskiçağ kenti. 9/ Tıp dilinde "fclçli" anlamında kul- lanılan sözcük. YUKAR1DAN AŞAĞIYA: 1/ Arap abecesiyle yazılan ve ancak büyüteçle oku- nabilen çok küçük yazılara verilcn ad... Bir haber ajansının simgesi. 2/ Muşmulaya benzer bir yemiş... Çocuğun eğitim ve öğretimiyle ilgili erkek bakıcı. 3/ "Karadır kaşlann benzer kömüre / Yârdan ayrıl- ması — ömüre" (Türkü)... Hava basıncı birimi. 4/ Bir göz rengi... Asma kütüğü. 5/ Kabaca dokunmuş, da- yanıklı bir tür yün kumaş... Hizmet hayvanlarının aya- ğına çakılan demir. 6/ Ödenmesi gereken bir paranın, alacağa sayılarak bir bölümünün ödenmesi. II Nota- da durak işareti... Yapma, etme... Satrançta bir taş. 8/ Kulağı tırmalayan seslerin art arda sıralanması ya da yinelenmesi. 9/ Yeteneği ve saygınlığıyla ünlü kadııı şarkıcılara verilen ad... "Yaşadım / — ağaçlan şahi- dımdır" (B.R. Eyüboğlu). I
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle