Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 1 TEMMUZ 2008 SALI
HABERLER
AKP iktidannın 2002 yılından bu yana uygulamalan, yurttaşlan hizmet alamaz noktaya getiriyor
Sağlıkta adımadımçöküş
ZEYNEP ŞAHİN
ANKARA - AKP hükümeri, ikti-
dara gcidiği 2002 yılından bu yana
sağlık sistemini adım aduıı çöküşe gö-
türdü. Propaganda aracı olarak kul-
lanılan vaatler "lafta kalırken" sağ-
lık sisteminin bugünkü durumu hem
hastaları hem hastaneleri hem de
sağlık çalışanlannı nıağdur ediyor.
AKP hükümetinin "Sağlıkta Dö-
nüşünı Programı" kapsamında uy-
gulamaya koyduğu politikalar, sağ-
lık sistemini iyileştirmek yerine gi-
derek "çıkmaz sokağa" götürüyor.
Hükümetin sağlıktaki en önemli
vaatleri uygulamada bekleneni ve-
remezken en temel sıkıntılar çerçe-
vesinde bugünkü durum şöyle:
Hastanelerin yükü arttı
İ L A Ç T A B Ü Y Ü K S I K I N T I Y A $ A N I Y 0 R
AKP hükümetinin en önemli vaatlerinden
biri, Uaç kuyruklarını bitiı ıııek ve herkesin
kolaylıkla ilacına ulaşabilmcsini sağla-
nıaktı. Bu amaçla SSK eczaneleri kapatı-
larak "serbest eczane" uygulamasına ge-
çildi. Uygulama, ilaç kuyruklarını orta-
dan kaldırsa da yeni sorunları beraberin-
de getirdi. Geri ödeme sisteminin sağlıklı
işlememesi nedeniyle eczaneler sosyal
güvenlik kuruluşlarından paralarım za-
manında alamadı. Defalarca basın açık-
lamalarıyla, hatta düzenlenen eylemlerle "ke-
rak seslcrini duyurmaya çalıştı. Halen geri
ödeme kurumlarından alınacak paraların ec-
zanelere girişi, ilaç satıldıktan sonra en er-
kcn 1-2 ayda ödeniyor, sürenin 6-8 aya
kadar çıktığı da ifade ediliyor. Geri ödeme
kurumlarından parasını alamayan eczane-
lerin ilaç depolarına borçlarını ödeyeme-
mesi ise yeni ilaç alımı yapılamamasım ve
yurttaşların ilaç bulmakta sıkıntı çekmesi-
ni beraberinde getiriyor. Son olarak ise ge-
rek bu nedenler, gerekse ilaç indiriminin sa-
nayide değil eczanede yapılması nedeniyle ec-
penk indirme noktasına geldiklerini" vurgulaya- zaneler ile hükümet arasındaki ipler iyice gerildi.
Sağlıkta tek çatı uygulaması Şu-
bat 2005'te başladı. Sağlık Bakan-
lığı, "Sigorta kurumuna bakıl-
ıııuksızııı vatandaşlanmızın iste-
diği hastanelere gidebilmesini sağ-
ladık. Emekli Sandığı, SSK, Bağ-
Kur ve Yeşil Karthlar, Türki-
ye'nin her yerinde hiçbir ayrıma
tabi tutulmaksızın hizmet alabi-
liyor" propagandasım 0 dönemden
bu yana sürdürüyor.
Ama gerçekte durum aktanldığı gi-
bi değil. Hastane kuyruklarınm bi-
tirilmesi, hasta yoğunluğunun azal-
tılması söz konusu olmadiğı gibi üs-
telik üniversite hastaneleri artan yü-
kü kaldıramamaya ve asıl işlcri olan
araştırma ve eğitim iaaliyetini yü-
rütemcmeye başladı.
Geri ödeme kurumlanndan ala-
caklan geciktiği için sıkıntıdan kur-
tulamayan, gelir kalemleri sürekli
açık vercn üniversite hastaneleri, ne
hastalarına gerekli kalitede hizmet
verebiliyor ne de gerektiği gibi
araştırma ve eğitim faaliyetinde
bulunabiliyor.
Doğudan batıya tüm tıp fakültesi
hastanelerinde aynı manzara ortaya
TTB, Erdoğan'm Türkiye'de hekim açığı var' sözlerini bilim dışı olarak niteledi
'Amaçları doktor itlıal etmek'
StBEL BAHÇETEPE
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile
Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın sık sık
gündeme getirdiği Türkiye'de hekim açı-
ğının olduğu yönündeki açıklamaları de-
ğerlendiren hekimler, bu açıklamalann bi-
linısel verilere dayandmlmadan yapıldığı-
nı, hekim eksiğinm bulunmadığını; soru-
nun, hekimlerin coğrafi bölgelere dağılı-
mındaki dengesizlikler ve yetersiz istih-
dam olanakları olduğıuıu söylediler.
AKP'nin, sağlığı piyasanın hizmetlerine
göre şekillendirdiğini vurgıılayan hekim-
ler, asıl amacın ithal hekimliğin önünü aç-
mak ve hekim emeğinin ucuzlatılmak ol-
duğuna dikkat çektiler.
Başbakan Erdoğan'ın son olarak hafta
sonu lstanbul Göztepe'deki özel bir hasta-
nenin açılışında söylediği, "Doktorda cid-
di eksiğimiz var. Bııııu gidermemiz la-
zım" sözlerinc, hekimler ve tabip odala-
rından tepki geldi. Türk Tabiplcri Birliği
(TTB) Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy,
hekim açığının AKP iktidannın ve Sağlık
Bakanlığı'nın yıllardan beri savunduğu bi-
limsel gerçeğe dayaumayan, kuşkulu bir
göriiş olduğunu söyledi. Gürsoy, eksik
olan hekim dallannın dahi bilinmediğini
anımsatarak, "Sağlık Bakanlığı'na çok
kez 'Türkiye'de ne tür hekime ihtiyaç var'
diye başvuruda bulunduk. Ancak, bir
yanıt alamadnV' dedi. TBMM'de bekJe-
yen Tam Gün Yasası'nın içinde de ithal
hekim kavramının bulunduğunu kaydeden
Gürsoy, ithal hekimlerle, hekim emeğinin
ucuzlatılmak istendiğini dile getirdi.
lstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr.
Özdemir Aktan, hekimlerin ülke genelin-
de dağılımlannda ciddi sonmlannın bulun-
duğunu vurgulayarak, "Hekim sayısı he-
saplanırken doktora giden insan sayısı
da hcsaplanmalıdır. Türkiye'de Avrupa
ortalamasına göre doktora ve kontrolle-
re giden savı çok az. Doktora gidişler
artınca hekim savısı artmalıdır" dcdi.
v ZAM
öf
*°0/tt TİRYAKİSİ
AKP'nin enerji politikalan îstanbul'da gösterilerle protesto edildi
THD 'den elektrikzammına dava
Haber Merkezi - Tüketici
Hakları Derneğı (THD) ile
Encrji Sanayi ve Maden Kanıu
Emekçileri Sendikası (ESM),
elektrikte otomarik zam kara-
nnın iptali ve yürütmenin dur-
durulması istemiyle Danış-
tay'da dava açtı.
THD Genel Başkanı Tur-
han Çakar, Danıştay Baş-
kanlığı'na dava dilekçesini
sunduktan sonra basın açikla-
ması yaptı. Çakar, elektrik fi-
yatlanndaki artışın nedeninin,
halkın ve ülkenin çıkarlarına
uygun olmayan yanlış ve dışa
bağımlı eneıji politikalan ol-
duğunu söyledi. Alım garan-
tili özel elektrik kuruluşlann-
dan çok yüksek fiyatlarla elek-
trik ahndığını ifadc eden Ça-
kar, "yap-işlet-devret", "yap-
işlet", "işletme hakkı devri"
gibi imtiyaz verilerek gerçek-
leştirilen özelleştirmelerc son
verildiğinde de elektrik fiyat-
lannın en az yan yarıya düşe-
ceğini kaydetti.
Elektıik zamlan BEDAŞ'ın
Taksim'deki binası önünde
Elektıik Mülıendisleri Odası
(EMO) lstanbul Şubesi, DÎSK.
TMMOB lstanbul II Koordi-
nasyon Kurulu, Ener-Sen,
KESK, Tes-Iş 1 No'lu Şube,
TÜKODER, TÜDEF tarafin-
dan protesto edildi. Temel Hak-
lar Federasyonu üyeleri de Me-
cidiyeköy'deki AKP Şişli ilçe
binası önünde elektrik, su, do-
ğalgaz ve eknıeğe yapılan zam-
lann geri çekilmesini istedi.
çıkarken, yurttaşlar bir diğer sorun-
la da özel hastanelerde karşılaşıyor.
Sosyal güvcncesi olan yurttaşların ar-
tık özel hastaneye de gidebileceği, es-
kiden orta halli vatandaşların "ka-
pısının önünden geçemediği" özel
hastanelere artık rahathkla başvur-
duğu savunuluyor. Fakat gerçekteki
işlcyiş bu söylemi haksız çıkanyor.
Özel hastaneler halen parası ol-
mayana hizmet vermiyor. Çünkü
sağlık giderlerinin belli yüzdelerini
devlet karşılıyor, ancak kalan kı-
sımdaki "fark ücretini" hastanın ce-
binden vennesi gerekiyor. Önıeğin
bir SSK'li, özel bir hastanede en-
doskopi yaptırmak istediğinde, cc-
binden ortalama 200 YTL çıkması
gerekiyor, sadece muayene için bi-
le ortalama 50 YTL isteniyor.
Randevular aylar sonraya
AKP, uyguladığı politikalarla
hastanelerdeki yoğunluğu bitirdiğini,
verilen hizmetin kalitesinin arttığı-
nı da öne sürüyor. Ancak muayene
saatlerinde oluşan kuyruklar ve
bekleme sıralan, poliklinik girişle-
rini "adım atılamaz" duruma ge-
tiriyor. Yurttaşlar, hastanelere sabah
erkenden gidip ilk numaraları ala-
rak sıraya girerken, öğleye doğru
hastaneye başvurmak, ya günün
sonuna doğru muayene olabilmeyi
ya da hiç sıra alamamayı berabe-
rinde getiriyor.
Devlet vc üniversite hastanelcrinin
yoğunluğu, yurttaşlan bir anlamda
özel hastanelere zorunlu kılan bir
çarka da yol açıyor. Çünkü kamu has-
tanelerinde özellikle "tomografı,
MR, endoskopi" gibi birçok işlenı
için, yuıttaşlara en iyi ihtimalle 2-3
ay sonrasma randevu veriliyor.
Hastanın tanı sürecini erteleme-
mcsi ve dolayısıyla tedavisinin uza-
maması gerekliliği de özel hastane-
lerin yolunu tutmasını gerektiriyor.
Aksi takdirde, mevcut sağlık şikâ-
yetleriyle aylarca yaşamaya devam
ediyor. Yani hastanelerin yoğunluğu
azalmadığı gibi yurttaş sosyal gü-
vencesiyle özel hastaneye başvursa da
"parası olmadan" sağlık hizmeti
alaınıyor.
Birinci basamak bitti
Aile hekimliği Kasım 2004'te ka-
bul edilen pilot yasa ile uygulanma-
ya başlandı. AKP, "aile hekimF'ni,
"anne karnındaki bebekten ailenin
en yaşlısına kadar bütün aile fert-
lerinin sağuğından, hastalıklanndan
ve sağlık kayıtlarından sorumlu
kişi" olarak tanıttı. Uygulama pilot il-
lerde sürüyor. Ancak yurttaşlar aile he-
kimine nasıl başvurabileceğini, hatta
uygulamanın tam olarak nc anlama
geldiğini bile halen bilmiyor.
Özellikle mcrkezden uzak kırsal ke-
simlerde, yurttaş birinci basamak
sağlık hizmetinden mahrum kalıyor.
Sağlık ocaklannın "bir kenara itil-
mesi", hemşiresiz, araç-gereç eksik-
likleriyle baş başa bırakılması, doktor
sayısının azlığı, buraları yararlanıla-
maz hale getiriyor. Sağlık emek ör-
gütleri, çağdaş bir sağlık sisteminde
sağlık sorunlannın yüzde 80 - 90'ının
birinci basamakta çözüldüğünü, ancak
Türkiye'de bu oranın yüzde 30'lara
kadar düştüğünü vurguluyor.
Taraflardün gün boyu süren görüşmelerin ardından anlaşma sağlarkenyeniprotokol bugün uygulanmaya başlanacak
SGK ile eczacılar uzlaşma sağladı
Türk Eczacıları Birliği Başkanı Çolak, ilaç protokolüyle ilgili krizin aşıl-
ması için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik'le bir araya geldi. (AA)
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Türk Eczacıları Birliği (TEB)
ile Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)
arasmda ilaç alım protokolünün
imzalanmasında yaşanan kriz dün
gün boyu taraflar arasmda süren gö-
rüşmeler sonucu uzlaşmayla so-
nuçlandı. Yeni protokol bugünden
itibaren geçerli olacak.
Birlik yönetim kurulu
ile Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Faruk
Çelik sabahm erken sa-
atlerinde bir araya geldi.
Yapılan görüşmede TEB
Başkanı Erdoğan Çolak
eczacılardan alınan mua-
yene ücreti, eczacı ıs-
kontosu ve hesap kesin-
tilerinin kaldınlmasmdan ödün ver-
meyeceklerini söyledi. Erdoğan
Çolak, "Bizim bu taleplerimizin
büyük bir kısmı da bizim eks-
tradan istediğimiz şeyler değil. Bi-
zc yük olarak getirilen, protokolle
ya da başka uygulamalarla geti-
rilen işler. Biz onların üstümüz-
den kaldırılmasını istiyoruz" me-
sajrnı yineledi.
Üç saat süren toplantının ardından
Bakan Faruk Çclik, eczacıların ta-
leplerini değerlendirmek üzere Ba-
kanlar Kuralu toplantısına katıldı.
Bakanlar Kurulu toplantısı bit-
tikten sonra Çalışma ve Sosyal
birlikte kameralar karşısma çıkarak
anlaşmaya vardıklarını açıkladı.
Faruk Çelik, "İlaç temini proto-
kolü uzlaşmayla sonuçlanmıştır.
Protokol, 1 Temmuz'dan itibaren
geçerli olacaktır" dedi.
Iskonto oranları
• Türk Eczacıları Birliği Başkanı Çolak
görüşmelerden, yurttaşlan sıkıntıya
sokmayacak bir karar çıktığını belirtti. Çolak
"Tüm vatandaşlar, çok rahat bir şekilde
eczanelerden ilaçlannı temin edebileceklerdir.
Bu konuda hiçbir sıkıntı olmamıştır" dedi.
Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Ma-
liye Bakanı Kenıal Unakıtan, Sağ-
lık Bakanı Recep Akdağ ile TEB
Başkanı Erdoğan Çolak, protokole
son şeklini vermek bir araya geldi.
Akşam saatlerinde sona eren gö-
rüşmcnin ardından Bakan Faruk Çe-
lik, TEB Başkanı Erdoğan Çolak ile
Çelik, ilaç konusunda
0-350 milyar arasındaki
ciroda yüzde 1 ıskonto,
350-600 milyar arasındaki
ciroda yüzde 2 ıskonto,
600-900 milyar arasındaki
ciroda yüzde 3 ıskonto,
900 milyarın üzerindeki
cirolarda ise yüzde 4 ıs-
kontoda ulaşmaya vanl-
dığını söyledi. TEB Baş-
kanı Çolak ise görüşmelerden, yurt-
taşlan sıkıntıya sokmayacak bir
karar çıktığını belirterek "Yanndan
(bugünden) itibaren, tüm vatan-
daşlar, çok rahat bir şekilde ec-
zanelerden ilaçlannı temin ede-
bileceklerdir. Bu konuda hiçbir
sıkıntı olmamıştır" diye konuştu.
SALI
ORHAN BURSALI
Ortadoğu'ya İtilmek!
AKP ve Fethullahçıların dışarıda (ve içeride) Tür-
kiye'ye karşı oluşturdukları "kutsal ittifak" çembe-
ri, Avrupa Konseyi'ni de içine aldı; bu kurumun Par-
lamenterler Meclisi, tam bir eblehlik örneği vererek,
ancak geri kalmış bir ülkede geçerli olabilecek "dü-
şük düşünce" ile Türkiye'ye, "giymesi gereken
don"un ölçülerini açıkladı!
Konseyin meclisi, devlet-yurttaş-laiklik ilişkileri, de-
mokrasi ve laiklik konusunda bir "içtihat" yaratma-
ya girişti.
Bakın ne diyorlar: "Dini temellere dayalı partilehn
üye Cılkelerde yaygın şekilde mevcut olduğunu dik-
kate alarak siyasi partilerden laik olmalannın istene-
meyeceği görüşündeyiz. Bir diniparti ülkeyiyönetirken
anayasaya aykın kararlaralırsa o kararlaraleyhine da-
va açılması mümkündür ama o karan çıkardığı ge-
rekçesiyle siyasi parti aleyhine dava açılamaz..."
Sanki AKP'liler yazıp da Parlamenterler Mecli-
si'ndekilerin ellerine tutuşturdu!
Konseyin meclisi, uygarlık süreci içinde demok-
rasi mücadelesi, siyaset bilimi ve felsefesi ile tanımı-
içeriği belirlenmiş ve Avrupa'da uygulanmakta olan
laiklik-devlet-yurttaş ilişkileri konusunda, ne za-
mandır ve neye dayanarak böylesine ahkâm kesiyor!
•••
Bu kararla bize dayatmak istedikleri nanelere ye-
niden bakahm:
1) "AKP'nin dinciliğini, ülkeyi dini kurallara uygun
yönetmek isteyebileceğini kabul etl"
2) "Ülkedeki -dinci- partilerden, laik kurallara bağ-
lı olmalannı isteme!"
3) Eblehliğin üst noktası: "Eğer AKP anayasaya
aykın yasalar çıkarırsa dava açabilirsin ama bundan
partiyi sorumlu tutamazsınl".
Peki, kim sorumlu tutulacak?
O halde zımnen, Anayasa Mahkemesi'ne, "Hü-
kümeti tutuklat veya hükümeti kapat" mı diyorlar?! Ve-
ya "TBMM'ym
Soytanlık Avrupa Konseyi Parlamenterler Mecli-
si'nde taht mı kurmuş durumda!? Öyleyse, uygar-
lık ve insanlık namusu ve kazanımları adına, on-
lara koskoca bir siyaaa çekmenin hiçbir sakıncası
yok...
Çünkü bu gücü ve hakkı, Avrupa uygarlığının
ta kendisinden almış oluruz...
•••
Ancak, siya çekmek önemli değil, Barroso-La-
gendijk gibilerden ve şimdi de Avrupa Konseyi gi-
bi kurumsal yapıdan Türkiye'ye yönelen bu düşün-
ce ve uygarlık ahlaksızlığı bizi nereye götürür, bu
daha önemlidir:
Türkiye'ye "Sen Ortadoğu ülkesi olmalısın. Dinin
Islam, ne işin var Avrupa'nın laik sisteminde! Layık ol-
duğun yere dön, oradan çıkma\" diyorlar.
Bu, AB'nin, en azından bugünkü konjonktürde Tür-
kiye'yi AB'den dışlama vizyonuyla tutarlıdır!
Bu konuda AKP ile ittifak kuruyorlar... Bu aslında
AKP'nin vizyonuyla da tutarlıdır!
Böylece AKP bugüne kadar izlediği temel politi-
kayı AB'ye veya Konsey'e onaylatmış, üstelik daha
ileri mevzilere yönelmiş oluyor:
• Devleti, yönetimi dincileştirmek;
• Dinci politikayla bu milletin ruhunu her zerre-
sine kadar sömürmek;
• Türkiye'yi tam bir Ortadoğu'nun sıradan ülke-
lerinden birine dönüştürmek!
Çünkü din sömürgeciliği, AKP, Feto vb. gibilere,
en azından banş döneminde, sonsuza kadar halk üze-
rinde bir sömürge tahakkümü kurma ve iktidar-
da kalma garantisi vaat ediyor!
Bu çok bilinen adi birfesartır: Milleti, açlıktan yer-
lerde sürünse bile, önüne atacakları bir kemik par-
çasıyla, bir lokma-bir hırka, Allah'ın dediği olur ka-
derciliği içine hapsetmek!
•••
AB, AKP ve Fetocuların, ülkemizdeki "entelektü-
el" kılıklılan koçbaşı kullanarak, (demokratlaştırma ve
sivilleştirme bahanesiyle), Türkiye'ye ve orduya kar-
şı sürdürdükleri "savaş politikası", ülkeyi sadece Or-
tadoğu'ya götürür!
Hem ruh ve politika olarak, hem de bu savaşların
bir sonucu-ürünü olarak!
Türkiye'nin sağlıklı kesimi, yarısından büyük ço-
ğunluğu, salt bu savaş politikası nedeniyle nefretle
AB'den uzaklaşıyor... Biz herzaman ülkemizin ulu-
salcılığını ön plandatutan politikalardan yanayız, bu
açıdan güçlü olmasını istiyoruz. Ama "Kutsal lttifak"m
savaş politikası, ırkçılığı yükseltecek ve bağnazlığı art-
tıracaktır. Bağnazlığın dinci kesiminin kanatları altı-
na sığınmış olmaları, koçbaşı liberal-solcu eskileri-
ni kurtarır mı? Yoksa, kendilerine gönderilecek AB
pasaportlarına mı güveniyorlar?
Ikiye bölen ve kışkırtan politikalar, gelecekte mut-
laka tepkisini doğrurur. Ama bugün ama yarın!..
Bu büyük bir tehlikedir! "Ordu artık hiçbir şey ya-
pamaz.."fetvasıyla, AKP'ye "ileri, marş marş.." ko-
mutu veren kargadan kılavuzlar, sırtlarında kırılacak
tek bir yumurta bile taşımıyorlar!
Onlar, herzamanki gibi, yarın da başka türküler
çağırabilecek bir ruh çıplaklığı içindeler!
Bu politikanın bugün doğurduğu kargaşaya bakın!
Tam bir Ortadoğu ülkesi havasında Türkiye!
Hangi Avrupa ülkesinde, yaşadığımız istikrar-
sızlığın zerresi var!
obursali@cumhuriyet.com.tr
HÜKÜMETTEN YANTTBEKLENİYOR
BOTAŞy doğalgaz
içinyine zam istedi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Elektriğe ya-
pılan yüzde 21 oranındaki zammın ardından
BOTAŞ doğalgaza konutlarda yüzde 9, sana-
yide ise yüzde 11 oranında zam yapılmasını
teklif etti. BOTAŞ, haziran ayında da doğalga-
za konutlarda yüzde 7.4, sanayide yüzde 8.3
oranında zam yapmıştı. BOTAŞ, aıtan petrol
fiyatlan gerekçesiyle geçen haziran ayında
zamlanan doğalgaza bir ay aradan sonra ikinci
zammın yapılmasını da istedi. Bakanlar Kuru-
lu 'na sunulan talepte konut için yüzde 9, sana-
yi için ise yüzde 11 oranında zam yapılması
önerildi. BOTAŞ yönetimi hükümetten gele-
cek yanıta göre yazılı bir açıklama yaparak
oranlan duyuracak. Öneri kabul edilirse 1
Temmuz'dan itibaren doğalgaz ortalama yüz-
de 10 oranında zamlı alınacak. BOTAŞ, hazi-
ran ayında doğalgaza konutlarda yüzde 7.4, sa-
nayide yüzde 8.3 oranında zam yapmıştı.