25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 HAZİRAN 2008 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cumhurbaşkanı Japonya'ya gfdiyor • ANKARA (ANKA)- Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eşi Hayrünnisa Gül ve Devlet Bakanlan Mehmet Şimşek ve Kürşad Tüzmen'le birlikte kalabalık bir heyetle 3-8 Haziran günlerinde Japonya'ya "tarihi" bir ziyaret yapacak. Diplomatik ilişkilerin kurulduğu 1924 yıhndan bu yana Türkiye ile Japonya arasında ilk defa devlet başkanı düzeyinde bir resmi ziyaret gerçekleşecek. Üst düzey bürokratlann da yer alacağı heyette, TOBB Başkanı Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu ile 100 kadar işadamı da hazır bulunacak. Cumhurbaşkanı Gül ilk olarak Japon Imparatoru Akihito ve eşi împaratoriçe Michiko'yu ziyaret edecek. Abdullah Gül aynca Japonya Başbakanı Yosuo Fukuda, Üst Meclis Başkanı Satsuki Eda ve Temsilciler Meclisi Başkanı Yohei Kono ile de görüşmelerde bulunacak. Tokyo'daki yapılacak görüşmelerde ikili ilişkilerin yanı sıra uluslararası ve bölgesel konular üzerinde de durulacak. Yalçınkaya, mütalaasında AKP'nin devleti dönüştürmeye çalıştığını savladı ' Referansları din' EMtNE KAPLAN ANKARA - Yargıtay Cum- huriyet Başsavcısı Abdurrah- man Yalçınkaya, Başbakan Tayyip Erdoğan ve parti yö- neticilerinin beyan ve eylemle- riyle AKP'nin şeriata ve çok hu- kukluluğa dayanan bir sistemi amaçladığının, devleti adım adım şeriat ile yönetilen bir devlete dönüştürmeye cahştığı- nın ortaya çıktığını vurguladı. Yalçınkaya, AKP'nin söylem- lerinde dini referans alan açık- lamalann, "Milli Görüş" dü- şüncesine uygun projelerin, bu yönde anayasa ve yasalarda de- ğişiklik yapmalannın, toplumu dönüştürmeye çalışmalannın anayasal düzeni ve demokrasi- • Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya, AKP'nin devleti şeriat ile yönetilen bir devlete dönüştürmeye çalışmasının, yöneticilerin beyan ve eylemleri ile ortaya çıktığını vurguladı. yi tehlikeye soktuğuna dikkat çekti. Yalçınkaya, AKP'nin kapatma davasıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'ne sunduğu müta- laada şu görüşlere yer verdi: • Kararlan bağlayıcı, uyul- ması zorunlu olan AlHM'ye göre, siyasi partiler çoğulcu bir demokrasi için tehdit oluştur- maları veya demokratik kural- lardan uzaklaşmalan halinde kapatılabilir. Davah siyasi par- tinin şeriata ve çok hukukluğa dayanan bir sistemi amaçladığı, devleti adım adım şeriat ile yö- netilen bir devlete dönüştürme- ye çahştığı, başta genel başkan olmak üzere her kademedeki parti üyelerinin beyanları ve da- vah partinin eylemleri ile orta- ya çıkmışnr. Davah partinin ey- lemleri Avrupa kamu düzenini oluşturan çoğulcu demokrasinin temel ilkelerine aykındır. Davah partinin iktidarda bulunması, projesini yürürlüğe koyma ola- nağına sahip bulunması amaçlan bakımından demokrasiye yöne- len tehlike ve tehdidi daha somut Toptan mezun olduğu okulda TBMM Başkanı Köksal Toptan ve eşi Saime Toptan 1962 yılında mezun oldukları Zonguldak Mehmet Çelikel Lisesi'nin mezuniyet törenine katıldı. Türkiye'de gönüllü kişilerce yaptırılan Mehmet Çelikel Lisesi, 70. kuruluş yıldönünıünü kutladı. Okulun 1958-1959 mezunlanna 50. yıl, 1978-1979 mezunlarına 30. yıl onur plaketinin verildiği törene katüan Toptan çifti, öğretmenler ve eski mezunlarla bol bol fotoğraf çektirdi. Törenin ardından mezunlara etli pilav dağıtıldı. Zonguldak Mehmet Çelikel Lisesi mezunları arasında; eski Başbakanlardan Yıldırım Akbulut, eski Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Mümtaz Soysal, eski Bakanlar Güneş Müftüoğlu, Hasan Akyol, gazeteci Hikmet ve Fikret Bila, Teoman Erel, Muzaffer Soysal, Kurtul Altuğ, Prof. Dr. Mehmet Haberal bulunuyor. (Fotoğraf: AA) ve yakın kılmaktadır. • 1999 yıhnda Venedik il- kelerinin oluşturulmasından son- ra AİHM tarafindan sonuçlan- dınlan RP karannda söz konu- su ilkeler yönünden bir incele- me yapılmamış, atıfta bulunul- mamıştır. Laikliğe aykırılık, Venedik ilkeleri arasında doğ- rudan yer almamıştır. Çünkü yakın tarihte hiçbir Avrupa ül- kesinde siyasal partilerin taki- bata konu olabilecek laiklik karşıtı eylemlerine tesadüf edil- memiştir. Avrupa kamu düze- ninde laiklik içselleştirilmiş ve tartışma konusu olmaktan çıka- nlmıştır. Devlet yönetiminde din kurallannın belirleyiciliği konusu bu toplumlarda yüzyıl- lardır tartışma dışıdır. Laiklik il- kesinin hukuk devleti, insan haklan ve demokrasi ile uyum halinde olduğu, laiklik ilkesine aykın davranışlann AİHS'nin din ve vicdan özgürlüğüne iliş- kin 9. maddesi tarafindan ko- runmadığı AİHM kararlannda vurgulanmıştır. •" Davah partinin bütün eylem ve söylemlerinde dini referans alan açıklamalan, ülkeye "Mil- li Görüş" düşüncesine uygun projeleri ile egemen ohna faali- yetleri, bu yönde anayasa ve yasalarda değişiklik yapmalan, yönetmelikler çıkarmalan, kad- rolaşmaya ve toplumu dönüş- türmeye, devleti dini esaslara gö- re şekıllendirmeye çalışmalan, mahkemelerin laiklikle ilgili ka- rarlanna hakarete, tehdide varan tahammülsüzlükleri, "ulemaya danışma" tavsiyeleri, inançlı insanlann laik olamayacaklan- na dair söylemleri, bu eksende toplumda yarartıklan aynşma ve kutuplaşma, bu kutaplaşma- nın laik insanlar üzerinde ya- rattığı tedirginlik davah partinin eylemlerinin Venedik ilkeleri ve AKPM kararlan bağlammda bir hoşgörüsüzlüğün, anayasal düzenin ve demokrasinin tehli- keye sokulmasınm kaynağı ol- duğunu açıklamaktadır. KAPATMA DAVASINA GÖNDERME Toshiba Windows Vısta* Home Premium ürününü önerir. >TÜM DIZUSTU BİLGİSAYARLAR AYNI DİYE DÜSÜNÜYORSANIZ > DAHA YAKINDAN BAKIIU! > TOSHİBA YEiyî SATELLITE U400 SERİSİIMİ SUINIAR Şık, hafif ve akıllı Satellite U400. Toshiba yüz tanıma teknolojisine sahip web kamera U400'de. Hiçbir şifre kullanmadan bilgisayarınızı açabilirsiniz, çünkü U400 sizi yüzünüzden tanır. Yenilik güzeldir. leading-innovation.com Erdoğan: Boşuna uğraşmayın, bu bina sarsûmaz TOSHİBA Leading Innovation > » ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Başbakan Tayyip Erdoğan, Kızıl- cahamam kampında üstü örtülü kapatma davasına gönderme yaparak, "Bo- şuna uğraşmaym, teme- linde millet olan bina asla sarsûmaz" dedi. Başbakan Erdoğan, par- tisinin Kızılcahamam kampının sonunda bir açıklama yaptı. Ferhat gi- bi dağlan delerek bugün- lere geldiklerini belirten Erdoğan, buradan geriye gidiş olmayacağını, her- kesin huzur ve güven için- de olmasını istedi. AKP'nin sağduyudan uzaklaşacağını, duygusal davranacağını düşünen- lerin yanıldıklannı ve te- laşa kapıldıklarmı ileri süren Erdoğan, partisinin aksi yönde davranmasını bekleyenlerin mahcup ol- maya devam edeceklerini bildirdi. Erdoğan, "Onlar, bizim ülke sevdasıyla kurduğumuz bu bina- vı, ilk sarsıntıda yıkıla- cak, temelsiz bir yapı zannediyorlardı. Gör- düler ki bu binanın te- melinde, millet vardır, memleket vardır, Tür- kiye vardır. Buradan onlara diyorum ki bo- şuna uğraşmayın. Te- melinde millet olan bina asla sarsılmaz" dedi. 'Bu şarkı bitmez' "Bu şarkı burada bit- mez" diyen Erdoğan, "Milletimiz bize inanı- yor ve güveniyor, bu- nun için hedefe, ıııaksıı- da er ya da geç ulaşaca- ğız" diye konuştu. Erdoğan, AKP'nin Kızıl- cahamam kampının so- nunda konuştu. (AA) Ülkenin huzur ve istik- ranna zarar verecek her hareketten, her davranış- tan özenle sakınmak ge- rektiğinin altını çizen Er- doğan, muhalefet parti- lerini de şu sözlerle eleş- tirdi: "Bu ülkeye tek bir çivi çakmadan, bu mil- letin hafızasında tek bir eser bırakmadan siyaset sahnesinde 40 yüdır yer işgal edenler, her gün ge- lişen, büyüyen, değişen bir Türkiye'de kendile- rine rol bulabilirler mi? Bu milletin değişimine, gelişimine ayak uydu- ramayanlar nasıl tek tek silinip gidiyorsa şu anda da milletin değişimine, gelişimine ayak uydu- ramayanlar siyaset sah- ncsindcn silinip gidecek. Bunu önümüzdeki se- çimlerde göreceğiz. Tür- kiye hızını kesen bu ağırlıklardan mutlaka kurtulacak." BBC: Biraz da Bizim Cemaatten! TBMM Genel Kurulu'nda TRT'de kadrolaşma tasarısı görüşülürken iktidar sözcüleri sık sık BBC örneği üzerinde durdu. Muhalefet sözcüleri de iktidarın bu örnekten ne anladığı konusunda sert eleştiriler yöneltti: Muharrem Ince (CHP): BBC'yle TRT arasında benzerlik ne biliyor musunuz? Siz BBC'den şunu anlıyorsunuz: "Biraz da Bizim Cemaatten" ya da diğer tanımıyla "Başbakanın Borazanlığı Cemiyeti." Bu TRT düzenlemesiyle yakından uzaktan hiçbir alakası yoktur bunların. Partilerin kendi içinde muhalif kanatları olabilir. MHP'nin de CHP'nin de başka partilerin de muhalif kanatlarına sürekli açık TRT -açık olmasın demiyorum-. Ertuğrul Yalçınbayır'a, Turhan Çömez'e, Abdüllatif Şener'e niye kapalı TRT? Onlara da açın TRT'yi... Nuri Yaman (DTP): Türkiye'de kamu adına yayın yapma görevi ve yetkisi TRT'ye aittir. TRT, dünyadaki kamu yayın kurumları arasında gücü ve yayın alanı bakımından ilk sırada yer almaktadır. TRT kurulurken ve yapılanırken BBC örnek alınmış ancak bu örnek alma hep kâğıt üzerinde kalmıştır. BBC ile TRT karşılaştırıldığında, BBC'nin yayın saati toplamı TRT'nin yarısı kadarken televizyon için çalışan eleman sayısının 7 katına ulaştığını görmekteyiz. En önemlisi, devletin ve siyasi iktidarın müdahalesinden uzak kamu yayıncılığı anlayışı hayata geçirilememiştir. Hasip Kaplan (DTP): BBC'de genel müdürleri kendi kurumu seçer, hükümetler seçmez. İktidarın insafına bırakılmamıştır. Temayüz etmiş, kendi alanında uzmanlaşmış, yeteneği kanıtlanmış olanların arasından seçilir. Dersimce' yayın yapılacak mı? TRT Yasası'nda değişiklik öngören tasarı görüşülürken AKP ve DTP'Iİ milletvekillerinin verdiği önergeyle TRT'nin Türkçe dışında farklı dil ve lehçelerde yayın yapması hükmü getirildi. Böylece, f RT'nin bir kanalından Kürtçe, Farsça ve Arapça yayın yapmasının önü açıldı. Bu düzenleme gergin tartışmalara neden oldu. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, önergenin anayasaya aykırı olduğunu savunurken AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş Kürtçe, Farsça ve Arapça yayının AKP propagandası için kullanılacağının işaretlerini verdi: "Türkiye 25 yıldan fazia bir süredir terör belasıyla mücadele ediyor. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nden, Türkiye'nin farklı bölgelerinde yaşayan insanlarımızla, o bölgeye yaptığımız yatırımlarla, bugün istihdam paketi içerisine koyduğumuz düzenleme ve bugüne kadar, rahmetli özal'ın hız verdiği GAP Projesi'nin anlatmasında sıkıntılar çekiyoruz. Bizim buradaki hassasiyetimiz, o bölgelerde yaptığımız yatmmları, o bölgelerde yaptığımız iyileştirmeleri ve refah seviyesini yükseltmek için yaptığımız adımları iyi bir şekilde anlatabilmek için bu düzenlemeyi yapmaya gayret ediyoruz." CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, "Propaganda yapıyorsunuz" diye itiraz ederken Elitaş, sözlerini sürdürdü: "Bugün biz sınır dışı operasyonlar yapıyoruz. Türkiye'nin komşulannda beslenen terör örgütünün başını ezmek için, o bölgelerde askerlerimizin yaptığı başarılı müdahale ve hükümetimizin yaptığı diplomatik politikalar, girişimler neticesinde o bölgelerde mücadeleler yapıyoruz. Siz o bölgedeki insanlara, Irak'ın kuzeyindeki insanlara bizim haklı mücadelemizi anlatmakta zorlanırsanız, dindaşımız olan Arap ülkelerine yaptığımız haklı mücadeleleri anlatmakta zorlanırsanız uluslararası camiada da yalnız kalmakla baş başa kalabilirsiniz." Görüşmeler sürerken Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç, Tunceli'nin diğer adının "Dersim" olduğunu, Dersim havalisinde Dersimce konuşulduğunu söyledi ve Devlet Bakanı Mehmet Aydın'a bir soru yöneltti: "Dersimce ne Kürtçedir ne Zazacadır, nevi şahsına münhasır bir lisandır. Dersimce de bu yayınlar arasında yer alacak mıdır?" Aydın, şaşkındı: "Dersimceyle ilgili bir şey söyleyemem, çünkü böyle bir şeyduymadım, ilk defa sizden öğrenmlş oldum. Dolayısıyla onu herhangi bir şûrada, şu kadar insan konuşuyor, onunla da bir yayın yapılır mı, yapılmaz mı meselesi şu anda benim cevap vereceğim bir mesele değil..." Tasarımız anlaşılmıyor, geri çekiyoruz Hükümet Avrupa Yatırım Bankası'nın (AYB) Türkiye'de temsilcilik açmasına dair anlaşmanın uygun bulunduğuna ilişkin yasa tasarısını geri çekerken aynı gün yeni tasarıyı TBMM'ye sundu. Bu değişikliğin, anlaşmanın Türkçe çevirisinde yer alan Arapça, Osmanlıca sözcüklerin yoğunluğundan kaynaklandığı öğrenildi. Geri çekilen tasarıda yer alan bazı sözcükler ve yeni tasarıya konulan karşılıkları şöyle: "Gayrimenkul matlubat: Taşınmaz mallar", "Masunuiyet ve imtiyazları: Bağışıklık ve ayrıcalıklan", "Tekalifi harbiyeye, zapt ve müsadereye, istimlake ve icrai veya teşrii tasarruflara müstenit her nevi hacizlere karşı masuniyeti haiz olacaktır: El koyma, zoralım, kamulaştırma ve idari veya adli tasarruflarla ilgili her türlü hacze karşı bağışıklık olacaktır", "Her nevi takyit, nizam, murakabe ve moratoryumdan: Her çeşit kısıtlama, düzenleme, denetim ve erteletimden", "Mümasil: Benzer", "Gayrimenkul ve menkul mallar iktisap ve bunlara tasarruf etmek, davacı ve davah olmak ehliyetini haiz olmak: Taşınır ve taşınmaz mallar edinmek ve elden çıkarmak, hukuki işlem yapmak ehliyetine sahip olmak." Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan parlamentokulisi@gmail.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle