Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 MAYIS 2008 PAZARTESİ CUMHÜRİYET SAYFA
EKONOMİ ekonomi @cumhuriyet.coin.tr 13
ATO'nun yoksulluk araştırması: 70 milyonluk Türkiye'nin 53 milyonu yoksul, 11 milyonu aç
DörtkişidenüçüyoksulANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Ankara Ticaret Odası'nın
(ATO) yaptığı Açlık ve Yoksulluk
Araştırmasf nda Türkiye nürusu-
nun yüzde 74.1 'i yoksulluk sının-
nın, 15.4'ii ise açlık sınınnın altm-
da yaşadığı ortaya çıktı. ATO araş-
tırmasına görc, Türkiyc 52 milyon
278 bin 252 kişi yoksulluk sınınnın
altında, 10 milyon 871 bin 672 ki-
şi ise açlık sınınnın altında yaşıyor.
Türk-lş'in 2007 yılı için aylık ola-
rak hesapladığı açlık vc yoksulluk
sınınnın ortalaması dikkate alına-
rak yapılan hesaplamaya göre, açlık
sınınnın yıllık ortalaması 664.6
YTL, yoksulluk sınırı 2 bin 91.5
• Istatistiki hesaplama yöntemi değişikliği de 'acı gerçeği'
gizlemeye yetmedi. Kişi başına gelir 9 bin dolan geçti ama
bu rötuşlu gelir, Türkiye'deki yaklaşık 3 milyon ailenin
açlığına, 13 milyon ailenin de yoksulluğuna çare olamadı.
YTL olarak gerçekleşirken araştır-
mada, 2007 yı lıııda Türkiye'deki or-
talama hanc geliri ise aylık 1.602
YTL olarak tahnıin edildi.
Araştırmada elde edilen bazı so-
nuçlar şöyle:
• Gelirden en az pay alan birin-
ci yüzde 5'lik dilimdeki ailelerin
aylık ortalama geliri 251 YTL'de,
ikinci yüzde 5'lik dilimdeki ailele-
rin geliri 450 YTL'de ve üçüncü
dilimdckilerin ortalama geliri ise
571 YTL'de kaldı. Söz konusu ilk
üç dilimin ortalama aylık geliri
664.6 YTL olan açlık sınınnı ge-
çemedi.
• Toplam 2 milyon 595 bin aile
2007'de açlık sınınnın altında bir
gelirlc yaşamını sürdürmek zorun-
da kaldı. Bu ailelerdeki nüfussa 10
milyon 872 bin kişi olarak tahnıin
edildi. Buna göre, Türkiye'deki ai-
lelerin yüzde 15'inin, nüfusun da
yüzde 15.4'ünün açlık sınınnın al-
tında gelire sahip olduğu görüldü.
• Gelir dağılımında 1-15'inci
yüzde 5'lik dilimlerde yer alan 12
milyon 973 bin aile, ayda 2 bin 91.5
YTL olarak belirlenen 2007 yılı or-
talama yoksulluk sınınnın altında
gelir elde etti. Yoksulluk suıınnın
altında gelir elde eden ailclerde ise
nüfusun yüzde 74.1'ini mcydana
getircn 52 milyon 278 bin kişinin
yaşadığı tahmin edildi.
• Türkiye'deki ailelerin sadece
yüzde 20'sinin aylık ortalama ha-
nc geliri 2 bin 91.5 YTL olan yok-
sulluk sınınnın üzerine çıktı.
İSTATİSTİKLER
İNANDIRICI DEĞİL
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Si-
nan Aygün, yaptığı yazılı açıklamada, 8
milyon aileye kömür dağıtılmasıyla, mil
yonlarca aileye gıda yardımı yapılmasıy-
la övünülen bir ülkede resmi istatistikle-
rin hiçbir inandırıcılığınm bulunmadığı-
m belirterek şu ifadelereyer verdi: "He-
saplama sistemlerinde değişiklikyaparak
kişi başına geliri 9 bin dolann üzerine çı-
karmak, ülkedeM aç veyoksul insan sayı-
sının azalmasına neden olmuyor. Türki-
ye 'de 52.3 milyon insan açlık ve yoksul-
luk sınınnın altında yaşıyor."
Yoksıd anneye maaş verîn
tktisatçı Mustafa Sönmez'in hazırladığı Doğu ve Güneydoğu Raporu: Teşvik
sistemi hiçbir işeyaramadı, 21 ileyatınm çekilemedi, Doğuprojesi rafta kaldı
MURAT GÜLDEREN
MUŞ - Türkiye Genç
lşadamlan Konfcderas-
yonu'na (TÜGİK) bağh,
Yüksek tstişarc Konse-
yi'nin (YİK) önderliğin-
de, iktisatçı Mustafa
Sönmez'in danışmanh-
ğında hazırlanan "Doğu
ve GüneydoğıTnun Ge-
lişmesi İçin Çözüm
Öncrileri" başlıklı rapor
Sanayi ve Ticaret Baka-
nı Zafer Çağlayan'ın
katılımıyla Muş'ta açık-
landı. Bölgesel denge-
sizliğin AB ilc bütünleş-
mede önemli bir enge]
oluşturduğunun belirtil-
diği raporda, GAP yatı-
nmlannın bölgedeki 21
ilin sorunlannın çözümü
için yetersiz kaldığı, uy-
gulanan yatınmlan teş-
vik programının da böl-
geye yatırım çekmekte
yeterli olmadığı, bölge-
nin kuzeyi için düşünü-
len "Doğu Anadolu
Projesi" programınınsa
raflarda bekletildiği ifa-
de edildi. Raporda,
"Kaynak transferi,
doğrudan gelir desteği
olarak Brezilya ve çoğu
Latin Amerika ülkele-
rindc uygulanmış ve
yoksullukla mücadele-
de sonuç vermiştir.
Merkczi bütçeden, böl-
gedeki 1 milyon yoksul
aileye, bizzat ailenin
annesine her ay net as-
gari ücretin yarısı olan
200 YTL mutfak maa-
şı bağlanmahdır" denil-
di. TUGİK'in raporunda
şu öncriler yer aldı:
Kaınıı yatırımları:
Bölgenin acil ihtiyacı
sağlik, eğitim ve ulaşım
altyapı yatınmlandır.
Sınır ticareti: Sanayi,
bölgc için öncelik verile-
cek bir sektör değil. Böl-
genin sınır ülkeleriyle ti-
caretle kat edebileceği
çok önemli bir mesafe
bulunuyor.
Turizm: lspanya'nın
Endülüs turizm endüstri-
si dcncyimindcn çıkan-
lacak derslerle özellikle
Adıyaman-Şanlıurfa-
Mardin-Diyarbakır böl-
gcsi kendi Endülüs'ünü
yaratabilir.
SESLİ: EKONOMİK MÜCADELE ŞART
TÜGİK Başkanı Hazim Sesli, raporu
değerlendirdiği konuşmasında
umutla başlanan 2008 'in gerek
içerde gerekse de dışanda yaşanan
olumsuzluklar nedeniyle,
belirsizliklerin yoğun olduğu biryıl
olduğunu belirterek "Türkiye uzun
süre terörle mücadele etmiş ve bu
uğurda önemli başanlara da imza
atnuştır. Ancak, artık aym
mücadeleyi ekonomik anlamda da
verme zamanı gelmiştiı: Doğu ve
Güneydoğu hölgemize yönelikyeni
ekonomik açıhmlara ihtiyaç
duyulmaktadır" dedi. TÜGİK
bünyesindeki işadamlarımn son
yülarda gözlerini Doğu ve
Güneydoğu 'ya çevirdiğini ve başta
tekstil ve enerji olmak üzere, farklı
sektörlerde yatırım yapmaya
başladıklarını anlatan Sesli şöyle
konustu: "Umuyorıız ki doğu ve
güneydoğu bölgelerimiz için
hazırlanacak yeni ekonomik
açılımlar, işadamlarımızın ülkemizi
tercih etmelerini sağlar ve ekonomik
anlamda yetersiz kalan bu
bölgelerimiz, canlanır ve gelişirler."
KONSEYİ T0PLAHTI9I
11 MAYIS 2008 MU$
Çağlayan, Merkez Bankası'nın politikalaruu clcşn'rdi.
Tiyasadaki krizin
sorumlusu TCMB 'dir'
•
Tarım-hayvancılık:
GAP bölgesinde sulama projeleri
fîziksel ve kurumsal altyapı yatmmla-
nyla sürdürülmeli, çevreyi de dikkate alan|
ürün desenleri dünyadaİri gelişmeler ışı-
ğında yeniden planlanmalıdır; kırsal
gelişme projelerinc öncelik ve-
rilmelidir.
Bölgesel, sektörel ve
proje bazh teşvikleri
öngören "yeni şok teş-
vik sistemini" yıl so-
nuna kadar çıkaracak-
lanm söyleyen Sanayi
ve Ticaret Bakanı Za-
fer Çağlayan, sanayi
cnvanteri çıkarma ça-
hşmalan çerçevesinde
gcldiği memlcketi
Muş'ta Merkez Ban-
kası'nın (TCMB) poli-
tikalannı eleştirdi.
l • sna 11 n en büyük so-
runu olaıı likidite sıkı-
şıklığının tek sorum-
lusunun Merkez Ban-
kası'nın fıyat istikrarı-
nı sağlamak için ya-
rattığı baskı olduğunu
ilcri süren Çağlayan,
şöyle konuştu: "Piya-
sada yaşanan likidite
sıkışıklığının nedeni
Merkez Bankası poli-
tikaları mı, dünya pi-
yasaları mı? Şimdi
parayı yöncten kuru-
luş TCMB olduğuna
göre cevap koca bir
evet. TCMB piyasa-
dan YTL çekerek, li-
kidite darlığı yaratı-
yor. Fiyat istikrarı
sağlamaya yönelik bir
politika anlayışı var.
Nitekim faizleri be-
lirleyen TCMB'nin
Para Kurulu Politi-
kası değil mi? Yani
burada bir arıza var."
T.C.
YÜKSEKÖĞRETİM KURULU
ÖĞRENCİ SEÇME VE YERLEŞTİRME MERKEZİ
BAŞKANLIĞI'NDAN DUYURU
MESLEK YÜKSEKOKULLARIİLE AÇIKÖĞRETİM
ÖNLİSANS PROGRAMLARI MEZUNLARINDAN
LİSANS ÖĞRENİMİNE DİKEY GEÇİŞ SINAVINA
(DGS) KATILMAK İSTEYENLERİN DİKKATİNE
1) Meslek Yüksekokulları ile Açıkoğretim Önlisans Programları Mezunlarının Li-
sans Öğrenimine Dikey Geçiş Sınavı (DGS) 13 Temmuz 2008 tarihinde Adana, Af-
yonkarahisar, Ankara, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bolu, Bursa, Çanakkale, Denizli, Di-
yarbakır, Edirne, Elazığ, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, Isparta, Istanbul, Iz-
mir, Kahramanmaraş, Kars, Kayseri, Kırıkkale, Kocaeli, Konya, Kütahya, Malatya,
Manisa, Mersin, Muğla, Niğde, Sakarya, Samsun, Sıvas, Şanlıurfa, Tokat, Trabzon,
Van ve Zonguldak illeri ile Lefkoşa'da yapılacaktır.
2) 2008-DGS'ye;
a) Meslek yüksekokulları ve açıkoğretim önlisans programlarından mezun ol-
muş olanlar ile son sınıfta olup da staj dışındaki mezuniyet şartlarını yerine getirmiş
olanlar,
b) Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) meslek yüksekokullarının son sınıf öğ-
rencileri ve mezunları, ülkemizde meslek yüksekokulu adını taşımayan fakat bir mes-
leğe hazırlayan önlisans programlarından mezun olan ve aynı koşullarda yurtdışından
mezun olup denkliği kabul edilenler,
c) Özel yetenek sınavı ile öğrenci alan lisans programlarına dikey geçiş yapmak
isteyenler başvurabilirler.
3) Ankara Üniversitesi tlahiyat Fakültesi llahiyat Lisans Tamamlama (İLİTAM) Prog-
ramına yerleştirme Ankara Üniversitesi tarafından adayların DGS puanlarına göre ya-
pılacağından, bu programa başvuracak adaylann da DGS'ye girmeleri zorunludur.
4) 2008-DGS'ye başvurma işlemleri 12 Mayıs 2008 tarihinde başlayacak ve
21 Mayıs 2008 tarihinde sona erecektir.
5) Bu sınavda adaylara lisans öğrenimindeki başarıda etkili olan sayısal ve sözel
içerikli akıl yürütme (muhakeme) becerilerinin ölçülmesine yönelik bir yetenek testi uy-
gulanacaktır. Test sayısal ve sözel bölümlerden oluşmaktadır.
6) Yerleştirme işlemi merkezi olarak, adayların DGS puanları, tercihleri ve yüksek-
öğretim programlarının kontenjan ve koşulları göz önünde tutularak bilgisayarla ya-
pılacaktır.
7) Sınava başvurmak isteyen adaylar, başvuru merkezlerinden, 2008-DGS Kılavu-
zu ile Aday Bilgi Formundan oluşan başvuru evrakını, 2,00 YTL karşılığında başvur-
ma süresi içerisinde alacaklardır. 50,00 YTL olan sınav ücreti başvuru işleminden
önce ilgili bankaya yatırılmalıdır. Başvurular elektronik ortamda yapılacaktır. 2007-
DGS'ye başvurmuş olan adaylar başvurularını, bireysel olarak internet aracılığıyla
kendileri yapacaklardır. 2007-DGS'ye başvurmamış adaylar başvurularını başvuru
merkezleri aracılığıyla yapacaklardır. Başvuruda 3.00 YTL olan Başvuru Hizmeti Üc-
reti de adaylar tarafından ödenecektir.
8) Başvuru merkezleri ÖSYM'nin http://www.osym.gov.tr internet adresinden duyurulacaktır.
KULTUR • SANAT
• • • • •(0212) 293 89 78
SBS-1885 ORTAOYUNCULAR
www. ortAOV uncu Iar.com
Ferhan Şensoy'un
BOŞGEZEN VE KALFASI
Ferhan $ensoy - Nefrin Tokyay - Rasim Öztekin - Erkan Üçüncü
Ali Çatalbaş - Orlıan Ertürk - Elif Durdu - Ebru Soyuerden
12 - 13 Mayıs 20.00 / 2-3 Haziran 20.00
Ferhan Şensoy
FERNÂME
Cuma- Cumartesi 20,00 /1 Haziran Pazar 15.00
Ferhan Şensoy
FERHANGİ ŞEYLER
31 Mayıs Cumartesi 20.00
IISTIKLAL CAD. N0:140 TEL: (0 212) 25118 65-66 FAX: (0 212) 244 43 27|
USTALARA SAYGl GECELERİ
Kaynak'tan, Pınar'a...
14 Mayıs Çarşamba gecesi
Saadettin Kaynak ve Selahaddin Pınar'ı
unutulmaz eserleri ile anıyoruz.
elmadağ
ınryhanesi
Rezervasyon:7o212)241 03 20 -23
www.elmadagmeyhanesl.com
YÜKSEKÖĞRETtM KURULU
ÖĞRENCÎ SEÇME VE YERLEŞTÎRME MERKEZÎ
2008 YAN DAL UZMANLIK EĞlTtMÎ GÎRÎŞ SINAVI (YDUS) MAYIS
DÖNEMt KILAVUZU DÜZELTMEİLANI
2008 Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (YDUS) Mayıs Döncmi Kılavuzundaki Üniversitelerde Yan
Dal Uzmanlık Egitimi Yapılacak Dallar ve Kontenjanları tablosunda yapılan düzeltme aşağıda verilmiştir.
Kılavuzda Yayınlanan Olması Gereken
Kmkkalc Üniversitesi Tıp Faküllesi
lç Hastalıklan
1331111 Alerji Hastalıklan
Kınkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi
Göğüs Hastalıklan
1331111 Alerjik Hastalıklan
ÖSYMBAŞKANLIĞI
ÖĞRENCÎ SEÇME VE YERLEŞTtRME MERKEZÎ BAŞKANLIĞrNDAN
T.C. Sağlık Bakanlıgrmn 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4/B maddesine göre istihdam edeceği söz-
leşmeli pozisyonlara yerleştirme yapmak amacıyla adaylardan tercih alınacaktır. Bu amaçla hazırlanan Kamu
Pcrsoncl Seçmc Sınavı KPSS-2008/2 Sağlık Bakanlığı Tercih Kılavuzu'nda ortaöğretim, önlisans vc lisans dü-
zeyindeki sözleşmeli pozisyonlar yer almaktadır. Kılavuzda yer alan sözleşmeli pozisyonlardan tercih yapabilmek
için, 10-11 Temmuz 2004 tarihlerinde yapılmış olan 2004-KPSS, 01-02 Temmuz 2006 tarihlcrinde yapılmış olan
2006-KPSS/l veya 17 Eylül 2006 tarihinde yapılmış olan 2006-KPSS/2'ye girilmiş ve bu sınavların en az birin-
den ortaöğretim mezunları için KPSSP94, önlisans mezunlan için KPSSP93 ve lisans mezunlan için KPSSP3
puanının alınmış olması gerekir. Adaylar tcrcihlcrini, 20-23 Mayıs 2008 tarihleri arasında ÖSYM'nin
www.osym.gov.tr intemet sitesinde yayımlanacak olan Kılavuzda yer alan kurallara göre internet üzerinden ken-
dileri yapacaklardır. ÖSYM'ye posta yoluyla gönderilen veya elden verilen tercih listeleri geçerli olmayacaktır.
K.PSS-2008/2 Sağlık Bakanlığı Tercih Kılavuzu'na göre yapılacak ycrleştirmcyc başvuracak adaylann bu kı-
lavuzu dikkatle incelemeleri gereknıektcdir.
KPSS adaylanna duyurulur.
ÖSYM Başkanhğı
Basın: 25614
ANKARA PAZARI
YAKUP KEPENEK
AB'nin Yanlış Bakışı
AB-Avrupa Biıiiği ilişkileri, siyasetin gündeminde
yeniden öne çıktı. Yayımlanan raporlar, alınan ka-
rarlar ve özellikle de AB üst düzey yöneticileri-
nin sözleri, Türkiye-AB ilişkilerinin hızla çok sıkıntılı
bir noktaya doğru gittiğini kanıtlıyor.
Avrupa Konseyi'nin ve Parlamentosu'nun,
üyelik için Türkiye'den istediklerinin "içeriği" ve
bunların "yapılabiliriiği" bir yana, "AB adına" ko-
nuşanların ilişkilere "bakışı" başlı başına sorgu-
lanması gereken bir olaydır.
Türkiye, AB'nin şimdiki başkanı Slovenya ve yı-
lın ikinci yansında başkanhğı üstlenecek olan Fran-
sa'nın katılımıyla geçen yapılan "Üçlü" (Troyka)
toplantı bağlamında yapılan açıklamalarda, özel-
likle de Komisyon Başkanı ve Genişlemeden So-
rumlu Komiser'in sözlerinde çok yanlış bir den-
klem kuruluyordu. Bu yanlış denklem, "Türkiye
eşittirAKP" anlayışıdır. "AKP kapatılırsa üyelik gö-
rüşmeleri gözden geçirilir ve kesilir" türünden söz-
lerin bir başka anlamı olamaz.
• • •
Hiç kuşkusuz "demokrasilerde" parti kapatıl-
ması doğru değildir.
Ancak AKP'nin kapatılmasını isteyen yargıdır.
AB yetkililerinin "AKP kapatılamaz, kapatılırsa şu
yaptınmlarla karşı karşıya kalırsınız" yaklaşımı, Tür-
kiye'de "yargının bağımsız olmadığı" varsayımı-
na dayanıyor. Eğer böyleyse, AB yetkililerinin bu
varsayımlarını da ayrıca kanıtlamaları gerekir.
Kaldı ki, Türkiye'de demokrasinin ne kadar de-
mokrasi olduğu, doğrudan doğruya AB belge-
lerinde yer almakta ve Türkiye'den üye olması için
bunları "düzeltmesi" istenmektedir. Son Katılım
Ortaklığı belgesi, 1-2 yıl içinde Türkiye'nin de-
mokrasi ve insan hak ve özgürlükleri alanların-
da yapması gereken çok sayıda "öncelik" sıra-
lıyor. Örneğin, siyasi partilerle ilgili yasal düzen-
lemelerin, AB üyesi devletleri "en iyi uygulama-
larına koşut" duruma getirilmesi isteniyor. Bir-
leşmiş Milletler'in ilkeleri doğrultusunda bir "ulu-
sal insan haklan kurumu" oluşturulması da öne
riliyor.
Çelişki buradadır; AKP "niteliği gereği" bu tür
konularda adım atamaz. AKP, siyasi parti yapı-
lannın demokratikleşmesini, partilerde üye ve taş-
ra örgütlerinin haklarının korunmasını; milletve-
kili ve belediye başkanı adaylarının tek kişi, ya-
ni parti genel başkanları tarafından değil, parti ör-
gütlerinin, üyelerinin ve halkın katılımıyla sap-
tanmasını isteyemez. Bunları sağlayacak yasal
düzenlemeleri yıllardır yapmıyor. İnsan hakları-
na, bu arada çocuk, kadın ve işçi haklanna ba-
kışının ne kadar hak ve özgürlük anlayışından
uzak olduğunu her gün biraz daha açıkça ka-
nıtlayan AKP'nin insan haklarının kurumlaşma-
sını sağlaması umulamaz. AB sözcülerinin asıl an-
lamadığı ya da anlamak istemediği AKP'nin, çağ-
daş demokrasinin temel ilkelerinden çok uzak
olan gerçek niteliğidir.
• • •
Türkiye yerine "AKP'ye sanlması" AB için çok
büyük bir tarihsel yanılgıdır. Ister Türkiye'yi üye
yapmamak gibi bir niyetten kaynaklansın, iste-
nirse Türkiye'nin üyeliğine giden yolun AKP'den
geçtiği gibi bir düşüncenin eseri olsun, AB'nin tu-
tumu yanlıştır.
Bu noktalara üyelik görüşmelerinin kaplumbağa
hızında bile olmayan ilerlemesi de eklenirse, iliş-
kilerin bir çıkmaza doğru gittiği çok açıktır. Tür-
kiye'nin demokratikleşme ve ekonomi konulannda
yapması gerekenlerden başka, 33 somut başlık
altında da bir iş yapması, yasa çıkarması ve bun-
ları uygulaması zorunludur. Görüşmelerin baş-
ladığı 3 Ekim 2005'ten bu yana bu başlıklann için-
de yalnızca altısı görüşmelere açıldı; bu yıl da iki
başlığın daha açılması bekleniyor. Bu gidişle 33
başlığı tamamlamak için kaç yıla gerek olduğu
kolayca hesaplanır. Sorun burada bitmiyor; se-
kiz başlığın açılması, GKRY, yani AB deyimiyle
Kıbns'ın iznine bağh. Fransa da, bu başlıklann açıl-
ması Türkiye'yi "tam üye yapar" gerekçesiyle beş
başlığın görüşülmesini engelliyor.
Gelecek yıl 50. yaşına basacak olan bu ilişki-
nin "birsonuca varması", aslında AKP'nin işi de-
ğildir. Türkiye'nin, laikliğe dayalı demokrasi ve in-
san haklarını tam olarak yaşama geçirecek,
çağdaşlaşma yolunda ilerleyecek bir sürece
girmesi gerekiyor. Böyle bir siyasal gücün orta-
ya çıkması ve toplumun "AKP korkusundan" kur-
tulması, Türkiye'nin geleceği için büyük önem ta-
şıyor. Böyle biroluşumun sonunda AB üyeliği do-
gal bir sonuç olur.
yakupkepenek06@hotmail.com
AYR1LMAZ İKİLÎ AYR1LDI
Kurufctsulye
pilav da
sofradan kalktı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kamu-
Sen, gıda fıyatlarmdaki artışın,
vatandaşlann sofradaki çeşitliliği
azaltmasına ve bazı ürünleri ise
sofralarından kaldırmasına neden olduğunu
açıkladı. Sendikadan yapılan açıklamada,
"Hükümct, Türk insanının damak tadı
olan kuru fasulye-pilav ikilisiııi
birbirinden ayırdı. Dar gelirli
vatandaşlar, fiyatlarına yapdan son
zamların ardından kuru fasulyc vc
pilavın maliyetini bile karşdayamaz hale
geldi" dcnildi. Açıklamada, şu ifadelere
yer verildi: "Bir yıl önce 3.26 YTL olan
kuru fasulyenin fiyatı yüzde 48 artışla
4.84 YTL'ye, pirinçse yüzde 49.5
zamlanıp 3.11 YTL'den 4.65 YTL'ye
çıktı. Son bir yıl içinde yağ fiyatlarına da
yüzde 65 zam gelince maliyet artışı
dayamlmaz boyuta gcldi.
n
;