Katalog

SAYFA CUMHURİYET 1 MAYIS 2008 PERŞEMBE 10 dishab@cumhuriyet.com.tr Zahar: 200 nükleer bombaya karşılık 200 bin intihar eylemcimiz var • KUDÜS (AA) - Hamas lidcrlcrinden eski Filistin Yönetimi Dışişleri Bakanı Mahmud Zahar, lsrail'e karşı "200 bin intihar eylemcisinin" saldın için beklediğini söyledi. Zahar, Gazze'deki tslam Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada, "Eğer tsrail'in 200 nükleer bombası varsa, bizim de şehit olarak ölmeye hazır 200 bin intihar eylemcimiz var" dedi. Zahar, tsrail'in ateşkesi reddetmesi halinde "bunun bedelini ağır ödcyeceğini" söyledi. Gates: Basra'ya 2. uçak gemisinin amacı Iran'a 'hatırlatma' • MEKStKO (AA) - ABD Savunma Bakanı Robcrt Gates, Basra Körfezi'ne yeni bir uçak gemisi daha gönderdiklerini, bunun gerginliği tnmandırnıa değil, îran'a "hatırlatma" amacı taşıdığını söyledi. Meksika gezisi sırasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gates, Basra Körfezi'nde 2 Amerikan uçak gemisi bulundurulmasının Tahran'a yönelik askeri bir hareketin habercisi olduğu iddialarını yalanlayarak, "Bu konuşlanma uzun süredir planlamyordu" dedi. Litvanya Başbakanı Türkiye'de • ANKARA (Cumhuriyct) - Ankara'nın AB ve NATO'daki en öncmli destekçisi Litvanya'dan, Türkiye'ye ilk kez Başbakan düzeyinde ziyaıet gerçekleştirildi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Litvanya Başbakanı Gcminidas Kiıkilas'la düzenlcdiği ortak basın toplanüsında, bu ziyaretin Türkiye-Litvanya ilişkilerindc yeni bir başlangıç ve gelişme sağlayacağını söyledi. Kirkilas da "Türkiye bu bölgedeki en büyük partnerimiz ve NATO'daki en büyük ortağımız" dedi. El Haşimi geldi • ANKARA (AA) - Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık el Haşimi, temaslarda bulunmak üzere Ankara'ya geldi.Tank el Haşimi, Esenboğa Havalimanı'nda Ankara Valisi Kenıal Önal, Irak'ın Ankara Büyükelçisi Sabah Ümran ve diğcr yetkililer tarafından karşılandı. Cumhurbaşkanı Abdııllah Gül tarafından kabul edilmesi ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya gelmesi beklenen El Haşimi ile yapılacak görüşmelerde ikili ilişkiler, terör örgütli PK.K konusu ve bölgedeki durum ele alınacak. Bir kızın babası tarafından hapsedilmesi ve tecavüze uğraması, 24yıl nasıl oldu dagizli kaldı? Avusturya yanıt anyorDış Haberler Servisi - Öz babası tara- fından 24 yıl bir bodrumda hapsedilip teca- vüz edilen Elisabeth Fritzl'in acı hikâyesi Avusrurya'yı sarstı. Bürün ülke, olayın na- sıl olup da bunca yıl ortaya çıkmadığını ko- nuşuyor. Psikiyatrik tedavı altına alınan Eli- sabeth vc ailesinin, yaşadıklan ruhsal sar- smtıyı tamamen atlatmalannın mümkün ol- madığı açıklandı. Baba Josef Fritzl'den biri ölen 7 çocuğu olan Elisabeth, 24 yıl hiçbir şeyden haber- siz yaşadığmı söyleyen annesi Rosemarie ve çocuklardan 5'i ilk kez birpsikiyatri kli- niğinde bir araya geldiler. Çocuklann en büyüğüolan 19yaşındaki Kirsten isehas- tanede, diyaliz makinesine bağlı yatıyor. Korkunç olay Kirsten'inrahatsızlannıası ve bilincini kaybetmiş durumda babası tara- fından hastaneye kaldırılması iizerine orta- ya çıkmıştı. Baba Fritzl'in, sahibi olduğu apartmanda yaşayan kiracılara, bodruma yaklaşmamaları, aksi takdirde onları evden atacağı tehdidinde bulunduğu, kiracılardan birinın de bodrumdan gelen "kapıya vur- ma" sesleri duymasına ragmen şüphelen- mediği anlaşıldı. Olayın ortaya çıkmasının ardından konuşan bir kiracı, Baba Fritzl'i akşam karanhğında bodruma el arabasıyla yiyecek taşırken gördüğünü anlattı, 'Nükleer saldırıya karşı' yapmış Kiracılardan, 12 yıl binada yaşayan Alfred Dubanovsky, baba Fritzl'in bütün gününü bodrumda geçirdiğiııi, bunu olağanüstü bir şey olarak görmediğini, ancak şüphelenmediği için hayatı boyunca pişmanlık çekeceğini söy- ledi. 18 yaşındayken, babası tarafından Aıns- tetten kasabasında yaşadıkları eve sonradan eklenen bodruma, uyuştunıcu verilip bayıltı- larak ve duvara kelepçelenerek kapatılan Eli- sabeth bugün 42 yaşında. 24 yıl boyunca gün ışığı görmeyen Elisabeth'in, 68 yaşındaki an- ncsiyle aynı yaşta göründüğii belirtiliyor. 73 yaşındaki baba Fritzl, eşine Elisabeth'in evden kaçarak bir tarikata katıldığını söylemiş vc kı- zından olan 3 çocuğu yaşadıklan evin önüne, Elisabeth tarafından terk edildikleri yazılı mektuplarla birliktc bırakmıştı. Anne Rose- marie de çocuklara bakmıştı. Elisabeth'ten olan ve doğar doğmaz ölen bir çocuğun isc ba- ba tarafından yakıldığı anlaşılmıştı. Amstetten kasabası yetkilileri, 1978'de nükleer saldırıya karşı ailesini korumak ge- rekçesıyle, sahibi olduğu apartmana ek bir bodrurn inşa etmek istcyen baba Fritzl'e izin verildiğini, 1983'te de bodruma odalar ve su tesisatı eklendığini, müfettişler tarafından yapılan incclcmcde bir terslik görülmediği- ni açıkladılar. Gaz verip öldürmekle tehdit etti Baba Fritzl'in, hapsettiği Elisabeth ve ço- cuklan, kaçmaya kalkışmaları halinde, kalın çelik kapılı bodrumu kilitleyip, dışandan gaz verip öldümıekle tehdit ettiği dc anlaşıldı. Bodrumda geniş bir bölme de kiler olarak Avusturyalı babanm, kızını bodrumuna hapsettiği binada kalan kiracılann, şüpheli sesler duymalarına ve babadan kuşkulanmalanna rağmen hiçbir şey yapmadıkları anlaşıldı. Olayın geçtiği Amsttenten kasabasının sakinleri dün ellerinde mumlarla Elisabeth ve ailesine destek gösterisi yaparken, bölge adeta basın tarafından istila edilmiş durumda. (Fotoğraflar: AFP/REUTERS) kullanılıyor ve çocuklara birkaç gün yete- cek kadar yiyecek saklanabiliyordu. Fritzl, yaptığı büyük alışverişlerden şüphclenilme- mesi için de akşam saatlcrinde uzaktaki sü- permarketlere gidiyordu. Baba Fritzl'in, çocuklan bodrumda bıra- kıp Tayland'a haftalarca süren "seks seya- hatlerine" gittiği de iddia ediliyor. Fritzl'in 1990'lıyıllardaTayland'daçekilmişfotoğ- rafları ortaya çıktı. Fritzl'in 196O'lı yıllar- da da tecavüz girişiminden kısa bir süre ha- pis yattığı ancak bunun polis kayıtlarından silindiği öğrenildi. Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül'e açık mektup Ülkemiz, dünyadaki gelişmelerin de etkisiyle keskin bir virajı almaya çalışmaktadır. 2002'den bu yana küresel çaptaki iyileşmenin ve kaynak bolluğunun elverişli ortamını değerlendiren hükümet başta olmak üzere bu yeni dönemde Türkiye'nin bütün ekonomik ve sosyal dinamikleri zorlu bir sınav verecektir. Takdir ettiğiniz gibi bu dönem, isabetli kararların alınmasını zorunlu kılmaktadır. İstihdamı daraltıcı politikalar yerine özendirici önlemlerin alınması yaşamsal önem taşımaktadır. Krizden en az zararla çıkılması için B planı hazırlanırken toplumsal uzlaşma zemininin zorlanması başarıyı arttıracaktır. Bu gelişmelere paralel olarak, pek çok alanda, uluslararası gelişmelere uyum açısından da önem taşıyan ve ekonomik yaşamı yakından ilgilendiren yasal düzenlemelerin, yaşam bulması söz konusudur. Bu çerçevede, TürkTicaret Kanunu'ndaki değişiklik, Uluslararası Muhasebe Standartları, Basel II gibi muhasebe / denetim mesleğini yeniden yapılandıran düzenlemelerin yanı sıra sosyal güvenlik reformu gibi yine uygulamada işleyişi etkileyecek ve değiştirecek yasalar söz konusudur. Örnekleri arttırılabilecek bu yasal düzenlemeler, muhasebe mesleğinin iş yükünü bu dönemde ağırlaştırmaktadır. Siyasi erkten bağımsız olarak uzun vadeli stratejilerle üretim yapan, sanayi ve hizmet kuruluşları kadar önem taşıyan meslek kuruluşları, bu dönemde, eğitim faaliyetleri ve yayınlarıyla mesleği sürdürenlere rehberlik etmekte, mesleğini ve meslek mensubunu geliştirmeye çalışmaktadır. Muhasebe camiası, tahsilat, haksız rekabet, sürekli değişen mevzuat nedeniyle ağırlaşan iş yüküyle baş etmeye çalışmaktadır. Böylesi bîr dönemde, meslegin sorunlarına çözüm getirmekten uzak, kayıt dışıyla mücadele ruhunu taşımayan ve bu yönleriyle bektentileri karşılamayan muhasebecilik mesleği yasasının Odalarda seçimlere birkaç gün kala değiştirilmesi kabul edilemez. 3 Mayıs tarihi itibariyie Mali Müşavir Odalarında seçimler başlıyor. Bu düzenleme kaos ortamı yaratacaktır. Meslek örgütleri; Demokratik işleyişin vazgeçilmezi olan sivil toplumun da temel taşıdırlar ve varlık nedenleri gereği, özerk olmak durumundadır. Ekonomik ve sosyal yaşamda işleyişi yakından ilgilendiren sorunlarla boğuşan, Gelir idaresi'nin doğal müttefiki konumundaki, 74 bin kişilik büyük ve güçlü bir aileyi temsil eden muhasebeci, mali müşavirlerin, kendi çalışma alanları düzenlenirken söz hakları olduğunu düşünüyoruz. Hükümetin de Oda seçimlehnden çok mesleki sorunları masaya yatırma ortamı yaratmasının gerektiği kanısındayız. Yakın dönemde fonksiyonu artacak olan muhasebe / denetim mesleği, aynı koşullardaki iki şirketin kredilendirilmesi sürecinde, şeffaflık doğrultusunda kamuoyunun bilgilendirilmesinde etkin olacaktır. Ekonomi için yaşamsal önem taşıyan konularda, sorunlara taraflarıyla çözüm aranması gerektiğine inanıyoruz. Bu yolla, verimli çalışma ortamının sağlanması için isabetli kararlar alınarak başarıya ulaşılacaktır. Aksi takdirde, Odalarda iktidarın seçim zaferi, ekonomide kayıp anlamına gelecektir. Katkımız alınmadan hazırlanan ve beklentileri karşılamaktan uzak 3568 Sayılı Yasa'da değişiklik hakkındaki tasarının yeniden ele alınması yönündeki hassasiyetimize destek olacağınızı umuyor, sağduyunuza inanıyoruz. TURMOB TBB TTB TEB TMMOB TMMOB ©TDBB TDB TVHB Hâlâ hayatta olduğu bilinen 10 Nazi savaş suçlusu için 'av sürüyor' En çok arananlar listesi yayımlandı Dış Haberler Servisi - Dünyada hâlâ hayatta olan Nazi savaş suçlulan- m yakalamaya çalışan Los Angeles merkczli Simon Wiesenthal Merkezi, dün- yanın en çok aranan 10 Nazi savaş suçlusunun lis- tesini yayımladı. Aranan- lar listesinin bir nunıara- sında 2. Dünya Savaşı sı- rasında Mauthausen top- lama kampında, Yahudi- ler üzerinde yaptığı de- neyler sonucu yüzlcrce ki- şinin ölümüne neden olan ve "Ölüm Doktoru" ola- rak anılan 94 yaşındaki Aribert 1 leiııı bulunuyor. Hâlâ yaşadığına inanılan Heim, mahkemeye çık- madan önce 1962'de or- tadan kaybolmuştu. Listedeki diğer isimle- rinse hâlâ hayatta oldukları biliniyor. Büyük bir bölünıü yurtdışma kaçan savaş suç- lulanndan bazılarının dava- ları devam ederken, bir bö- lümü ileri yaşlan nedeniyle ceza almaktan kurtuldu. 2 numarada yer alan ve Nazi kamplarında muhafız oldu- ğu belirtilen John Demjan- juk, ABD'de yaşıyor. 2002'de vatandaşlıktan çıkarılan Demjan- juk, temyiz başvumsu reddedilirse Al- manya, Polonya ya da Ukrayna'ya iade edilecek. Sırbistan'da binden fazla sivilin azi savaş suçlularını yakalamaya çalışan Simon Wie- senthal Meıkezi'nin listcsinde yer alan Boere'nin (sol üstte) Almanya'da saklandığı belirtiliyor. Daha önceki yıllar- da listede yer verilen ve Suriye'de yaşadığı sanüan Alois Brun- ner (sol altta) ise bu yıl en çok arananlar arasında değil. Avus- tralya'da saklanan Zentai (ortada) ise bu yılki listede 7 numa- rada. Nazi kamplarında muhafız olduğu belirtilen Demjan- juk'un (sağ üstte), ABD'de yaşadığı belirtiliyor. Listenin ilk sı- rasında ise Heim (sağ altta) bulunuyor.. (Fotoğraflar: AP) öldürülmesinden sorumlu olduğu söylenen 3. sıradaki Sandor Kepiro da Macaris- tan'da yaşıyor. Listenin geri kalanı ve şu anda yaşadık- lan ülkeler şöyle: 4. Mi- livoj Asner (Avustur- ya), 5. Soeren Kam (Almanya), 6. Heinrich Boere (Almanya), 7. Charles Zentai (Avus- tralya), 8. Mikhail Gorshkovv (Estonya), 9. Algimantas Dailide (Almanya), 10. Harry Mannil (Venezüella). 202 dava açıldı Almanya'da Aribert Heim'ın davasımn yar- gıcı olan Heinz Heis- ter, "Bazıları bu in- sanlann 90'larında ol- duğunu ve onları ya- kalamak için uğraş- ınaya değmeyeceğini söylüyor. Ancak yaşın bir önemi yok. Onları takip etmek görevi- miz" diye konuştu. Simon Wiesenthal Mer- kczi'nin Israil Ofisi Başka- nı Efraim Zuroff ise, 2. Dünya Savaşı'nın üzerinden 63 yıl geçmesine karşın ge- çen yıl Nazi savaş suçlulan- na yönelik 202 dava açıldı- ğmı bildirdi. Buna karşın mahkûmiyet kararıyla sona eren davaların sayısının azaldığını kaydeden Zuroff, "Nazilerin yakalanması konusunda siyasi irade ye- tersizliği karşılaştığımız sorunların ba- şında geliyor" dedi. İTALYADA İPLER SAĞ İKTİDARDA Meclis'e de eski faşist başkan İVleclis başkaıu olan Fiııi, faşi§t litler Mııssolini'ııin •ııirusıııı salıipleııeıı İtalyaıı Sosyal Harckeli'mıı lideriydi. (Fotoğraf: AP) Dış Haberler Servisi - ltalya'da sağın seçim zaferi ve Roma Belediye Başkanlığı'na faşist kökenli Gianni Alemanno'nun seçilmesinin ardından, meclis başkanlığına da yine faşist kökenli Gianfranco Fini seçildi. Genel seçimlerin ardından yeniden başbakan olan Silvio Berlusconi'nin müttefiki olan Fıni, faşist lider Mussolini'nin mirasmı sahiplenen ltalyan Sosyal Hareketi'nin lideriydi. Fini bugün, 1990Tı yıllarda kurulan ve merkez sağ politikalar izlenıe iddıasındaki Ulusal Birlik partisinin lideri. Fini, mecliste yapılan oylanıanın dördüncü turunda, kullanılan 611 oyun 335'ini aldı. Fini, üç yıl önce yaptığı bir konuşmada Mussolini'yi "20'nci yüzyılın en büyük devlet adamı" olarak nitelemişti.