Katalog

ÖZLEM GÜVEMLİ Marmaray Projesi inşaatõnõn, etaplarõn bazõ bölümlerinde çalõşmalarõn hiç baş- lamamõş olmasõ, Yenikapõ’daki arkeolo- jik kazõ, duran çalõşmalar ve etaplar ara- sõndaki uyumsuzluklar nedeniyle ne za- man bitirilip İstanbullularõn hizmetine sokulacağõ kesin olarak saptanamõyor. DLH Genel Müdürlüğü’ne ait bir belge- de 2 yõl kapalõ kalacağõ duyurulan banli- yö hatlarõnõn da en az 6 yõl boyunca tek- rar işletmeye alõnmayacağõnõ resmen göz- ler önüne seriyor. Marmaray Projesi’nin inşaatõ BC1, CR1, CR2 olmak üzere 3 etap olarak planlandõ. BC1, “Demiryolu Boğaz Tüp Geçişi İnşaatı; Tüneller ve İstasyonlar”, CR1 “Gebze-Haydarpaşa, Sirkeci-Hal- kalı Banliyö Hatlarının İyileştirilmesi, İnşaat, Elektrik ve Mekanik Sistemler”, CR2 “Demiryolu araçları imalatı” ola- rak tanõmlandõ. Demiryollar, Liman ve Hava Meydanlarõ İnşaatõ Genel Müdür- lüğü’ne (DLH) ait Kasõm 2008’de hazõr- lanan bilgi notuna göre BC1 inşaatõnõn bi- tişi 25 Ekim 2011 olarak gösterildi. An- cak, durdurulan Yedikule-Yenikapõ tünel inşaatõnõn ne zaman yeniden başlayacağõ, Yenikapõ’daki arkeolojik çalõşmalarõn ta- mamlanmasõ hesaba katõlmadõ. BİTİŞ TARİHLERİ ÖTELENİYOR Hâlâ başlamayan CR1 inşaatõnõn bitim tarihi de 7 Haziran 2011 olarak ilan edil- di. CR2 sözleşmesine göre ise ilk 160 met- ro dizisinin Şubat 2012’de, ikinci 160 araçlõk parti Nisan 2013’te, üçüncü 120 araçlõk bölüm de Temmuz 2014’te teslim edilecek. Aralõkta banliyö hatlarõ kapatõl- mõş olsaydõ 7 Haziran 2011 tarihinde CR1 inşaatõ sona erecekti. Yani inşaat 2 değil 2.5 yõlda bitecekti. CR2 sözleşmesine gö- re Marmaray’da çalõştõrõlmasõ hedeflenen metrolarõn ilk 160 adedinin teslim tarihi Şu- bat 2012. Bu durumda da banliyö hatlarõ- nõn yeniden işletmeye açõlmasõ için bek- lenecek en kõsa süre 3 yõl 3 aya çõkõyor. DLH Genel Müdürlüğü’nün bilgi no- tunda araçlarõn testlerinin 2011 yõlõnda ya- põlabilmesi için 280 aracõn işletmeye ha- zõr olarak sahada bulunmasõ gerekiyor. Oy- sa 2012’de teslim edilecek ilk parti met- ro aracõ sadece 160 adet. Testlerin başlayabilmesi için 280 aracõn gelmesi, yani Nisan 2013 tarihi beklene- cek ve banliyö hatlarõnõn kapalõ kalma sü- rese 4 yõl 5 aya çõkacak. Sistemin testle- rinin bitmesi için son parti metrolarõn ge- leceği Temmuz 2014 tarihine kadar bek- lenirse hatlar en iyi ihtimalle 6 yõl sonra tekrar açõlabilecek. CMYB C M Y B 15 ARALIK 2008 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 SÖZ ÇİZGİNİN Turhan Selçuk AYDINLANMA EMRE KONGAR Mazlumdan Zalime: Sonun Başlangıcı mı? Önce sert ideolojilerin, yani “yap” ve “yapma” emri veren tek tanrılı dinler ve mezhepler gibi ideo- lojilerin, muhalefette “mazlum” iktidarda “zalim” olduğunu anımsayalım. Sonra “Her iktidar yozlaşır, mutlak iktidar mut- lak yozlaşır” sözünü bunun üstüne koyalım. Bir de Türkiye’nin siyasal tarihi açısından, Çok Partili Döneme geçildiğinden beri adına demok- rasi dediğimiz bugünkü rejimin yakasını bırak- mayan liderler oligarşisini, iktidarların otokrasi öz- lemlerini, yolsuzlukların olağanlaştırılmasını bun- lara ekleyelim… İşte size AKP iktidarının “mazlumdan zalime” gi- den serüveni. Serüven, 28 Şubat’tan sonra, AKP’nin kurul- masıyla ve Anti-Amerikan İslamcılığın terk edil- mesiyle başladı. 2002 seçimlerinde DYP’nin binde birkaç puanla baraja takılması sonunda, gerçekten de beklen- medik bir zaferle devam etti. Bu arada zaten ABD ve AB olarak Türkiye’yi de- netleyen dış güçler destekçi olarak arkaya alınmıştı. AKP’nin iktidar gücü 2007 seçimleri sonunda, MHP’nin Meclis’teki desteğiyle de doruğa ulaştı; böylece Cumhurbaşkanlığı da uhdesine geçmiş, tüm devlete ve özerk ya da yarı özerk, resmi ve- ya özel güç odaklarına egemen olmuştu. Üstelik tarikat ve cemaatler aracılığıyla, ka- muoyuna, sivil toplum kuruluşlarına da hâkimdi. Artık karşısında ne “laik jakobenler”, ne “büro- kratik elit”, ne de “askerler” vardı. Zaten bunların bir bölümü aslında var olmayan, AKP ve yandaşlarının “mazlum edebiyatı ve stratejisi” bağlamında yarattığı “hayali güç odaklarıydı”. İşte iktidar gücünün bu tepe noktasında, yoz- laşma da gizlenemez, üstü örtülemez bir aşama- ya taşındı. Antidemokratik eğilimler, yolsuzluklar ortaya dö- küldü. Serbest piyasanın, bağımsız adaletin, yükse- köğretimin, istihbarat örgütlerinin, özgür medya- nın işleyiş kurallarına ya da mekanizmalarına ya- pılan haksız müdahaleler kamuoyundan sakla- namaz hale geldi. İktidarın bu doruk noktasında “Demokrasi mü- cadelesi” maskesi düşmüş, otokratik ve totaliter eğilimler açığa çıkmış, eski “mazlumlar” yeni “zalimler” konumuna gelmişti. İktidar gücünün genişlemesi ve derinleşmesi, bir bölümü yasal ama ahlaka aykırı, bir bölümü ise za- ten gayri meşru olan kazançların paylaşım soru- nunu da belirginleştirdi. İktidar ortağı olan tarikatlar ve cemaatler, yağmadan daha fazla pay istemeye başladı. Parti içi hizipleşmeler derinleşti. Dıştan destek verenler, her zaman olduğu gibi emirlerine tam uyulmasını beklediklerinden, en ufak bir sapmayı bile bağışlamadı. Belirginleşen otokratik eğilimler, dış desteğin sar- sılması, içteki yolsuzlukların büyüklüğü ve yağma- nın paylaşılması sorunları birbirleriyle bütün- leşince, “mazlum” maskesi düştü, “mutlak iktidarın” “mutlak yozlaşması” gündeme geldi. Gücün tepe noktasında, diyalektik olarak so- runlar da doruğa erişmişti. İşte bu aşamada iktidar, demokratik rejimin işle- yiş mekanizmalarının özüne, seçmen listelerine müdahale etti. Aynı zamanda yine demokratik rejimin olmaz- sa olmaz koşulu niteliği taşıyan meşru muhalefete saldırmaya, dış destekçilerine onu şikâyet etme- ye başladı. Bu noktadan sonrasını kestirmek çok olanaklı değil. Bir “sonun” başladığı mutlak… Ama kimin veya neyin sonu belli değil… Ya AKP’nin mutlak olan ve mutlak olarak da yoz- laşmış bulunan iktidarı için sonun başlangıcı… Ya da demokratik rejimin... Yaşarsak göreceğiz! ekongar@cumhuriyet.com.tr; www.kongar.org YİMPAŞ’I ZAMANAŞIMI KURTARDI 4 yaşındaki Servan öldüğüyle kaldı Haber Merkezi - YİMPAŞ’a ait mağazada üzerine dolap düşen 4 yaşõndaki Servan’õ kaybeden Karahan ailesinin sorumlular hakkõnda açtõğõ ve 7.5 yõl süren ceza davasõ zamanaşõmõndan düştü. Aile, tazminat da- vasõ açtõğõ YİMPAŞ’õn avukatlarõna 7 bin YTL avu- katlõk ücreti ödemek zorunda kaldõ. Karahan ailesi, Servan’la 2001’de YİMPAŞ’õn An- kara Söğütözü’ndeki mağazasõna gitmiş, Servan, oyuncak reyonunda oynarken, tek ayağõ boşlukta ve duvara monte edilmemiş 100 kg. dolabõn üzerine düş- mesi sonucu ölmüştü. Karahan ailesi, mağazanõn üç yöneticisi ve üç tezgâhtarõ hakkõnda Ankara 20. Asli- ye Ceza Mahkemesi’nde dava açmõştõ. Mahkeme 3 mağaza yöneticisi ve 3 tezgâhtarõ 2’şer yõl hapse mahkûm etti. Ancak karar Yargõtay’da bozuldu. İkinci yargõlamada yerel mahkeme, bir mağaza yöneticisini para cezasõna mahkûm etti. Bu karar da bozuldu. Son yargõlamada ise mahkeme mağazanõn üç yöneticisini suçlu buldu ve para cezasõna mahkûm etti. Dava Yar- gõtay’a geldiğinde, dosyanõn zamanaşõmõna girdiği or- taya çõktõ. Karahan ailesi Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde YİMPAŞ aleyhine 500 bin YTL’lik tazminat davasõ açtõ. Ancak mahkeme, 60 bin YTL tazminata hükmetti. Aile YİMPAŞ avukatlarõna geri çevrilen 440 bin YTL’lik tazminat talebi için 7 bin YTL avukat ücreti ödemek zorunda kaldõ. Aile, ka- zandõğõ 60 bin YTL’yi de Yargõtay’õn kararõ bozmasõ nedeniyle alamadõ. Yargõtay, davanõn tüketici mahke- mesinde görülmesi gerektiğini belirterek kararõ bozdu. Dava Ankara Tüketici Mahkemesi’nde başlandõ. Hizmete giriş tarihi kesin olarak saptanamayan proje, banliyö hatlarõnõ 6 yõl kapalõ bõrakabilir Marmaray’da takvim şaştõ 11 yaşına kadar yaşayabilecek HATAY (AA) - Hatay’da yaşayan 7 yaşõndaki Melek Ol- gar, dünyada ender rastlanan ve sinir sis- temindeki doğumsal bir hasar olan “Hal- lerman-Streiff” has- talõğõ nedeniyle en çok 11 yaşõna kadar yaşayabilecek. Hasta- lõğõ nedeniyle 7 ya- şõnda olmasõna rağ- men 2 yaşõndaki bir çocuk görünümündeki Melek’in vücudu gelişmiyor, gözleri yüzde 50 oranõnda görüyor, dişleri çürüyor, saçlarõ çõk- mõyor. Hatay ve Ankara’da sayõsõz doktora gittiklerini, ancak çare bulamadõklarõnõ vurgu- layan anne Gülcan Olgar, “Meleğim asla 11 yaşõna gelsin istemiyorum” dedi. FMV Işık Okulları 123 yaşında İstanbul Haber Servisi - Feyziye Mektep- leri Vakfõ (FMV) Işõk Okullarõ’nõn 123. ku- ruluş yõldönümü törenle kutlandõ. Nişanta- şõ’ndaki Işõk Lisesi Muvaffak Benderli Kon- ferans Salonu’nda düzenlenen tören, FVM korosunun seslendirdiği şarkõlarla başladõ. FMV Işõk Okullarõ’nõ tanõtan filmin izlenme- sinin ardõndan, anaokulu öğrencileri “Hoş geldiniz” konuşmasõ yaptõ. FMV Yönetim Kurulu Başkanõ Murat Binark “Laik, demo- kratik, insancõl, bilimsel düşünceyi özümse- miş, çevresi ve kendisi ile barõşõk, çağdaş bi- reyler yetiştirmeyi amaç edindik. Amacõmõz, öğrencilerimizi okul için değil, hayat için ha- zõrlamaktõr” diye konuştu. Bazõ bölümlerde çalõşmalara hiç başlanõlmamõş olmasõ, Yenikapõ’daki arkeolojik kazõ ve etaplar arasõndaki uyumsuzluklar nedeniyle Marmaray Projesi’nin bitiş tarihi belirsiz. İstanbul Haber Servisi - İstanbul Şişli’de bir bar- da, iki grup arasõnda çõkan bõçaklõ kavga sonucu Onur Göktüş ve Murat Çınar adlõ 2 kişi öldü, 4 kişi yaralandõ. Olayla ilgili soruşturma başla- tan emniyet, 3’ü kadõn 8 kişiyi gözaltõna aldõ. Elmadağ Cumhuriyet Caddesi üzerindeki bir barda iki ayrõ grup arasõnda, beraberlerindeki kadõnlara taciz edici şekildiği bakõldõğõ iddiasõy- la başladõğõ öne sürülen kavga çõktõ. Büyüyerek barõn dõşõna taşan ve bõçaklõ kavgaya dönüşen olayda Murat Çınar, kardeşi İsmet Çınar, Ce- mal Sargın, Bekir Aksu ve Ayhan Aktaş isim- li kişiler yaralandõ. Bõçak darbeleriyle ağõr yara- lanan Onur Göktaş hastaneye kaldõrõlõrken Mu- rat Çõnar ise kaldõrõldõğõ hastanede yaşamõnõ yi- tirdi. Aralarõnda barõn sahibi ile müdürü ve bir güvenlik görevlisinin de bulunduğu, 3’ü kadõn 8 kişiyi gözaltõna alõndõ. Olayõn meydana geldiği barõn kamera sisteminin çalõşmadõğõ da öğreni- lirken kavga sonrasõ barõn önündeki kan izleri- nin bazõ kişilerce yõkandõğõ iddia edildi. Şişli’de bayramõn ikinci günü sabah saatlerin- de, yaşanan bar cinayetinde Engin Temel (24), tabancayla vurularak öldürülmüştü. Şişli’de ikinci bar cinayeti: 2 ölü İstanbul Haber Servisi - Eğitim-Sen 2 No’lu Şube tarafõndan yapõlan araştõrmaya göre, okullarõn her türlü ihtiyaçlarõnõn velilerden karşõlandõğõ, velilerin yaptõğõ eğitim harca- malarõnõn giderek arttõğõ ve yaşanan küresel krizle eğitim çalõşanlarõnõn daha da yoksul- laştõğõ belirlendi. Eğitim-Sen 2 No’lu Şube Başkanõ Mustafa Kovanlık, 2008 yõlõ Eylül, Ekim, Kasõm ayla- rõnda İstanbul’un Kadõköy, Ümraniye, Üskü- dar, Sancaktepe, Ataşehir, Çekmeköy, Beykoz ilçelerinde 75 ilköğretim ve ortaöğretim oku- lunda 100 bin öğrenci ve 3 bin öğretmenle ya- põlan araştõrmayõ açõkladõ. Kovanlõk, okullarõn kayõt parasõ, katkõ payõ gibi tüm ihtiyaçlarõnõn velilerden karşõladõğõnõ belirterek “Eğitim harcamalarının artması aile bütçelerine bü- yük yük getirdiği, kantinlerde fiyatların çok yüksek olduğu ortaya çıktı” dedi. Ko- vanlõk, eğitim çalõşanlarõ ile yapõlan araştõrma bulgularõnõ ise özetle şöyle sõraladõ: “Yoksul- luk sınırının altında yaşayan öğretmenler daha da yoksullaşıyor. Ulaşım giderleri aile bütçesini olumsuz yönde etkiliyor.” Ekonomik kriz eğitimi de vurdu Tartışmalı kararlar tepki çekti: Adli Tõp uzmanlarõ tecavüzden yargõlansõn ANKARA (AA) - Fişek Enstitüsü Çalõşan Çocuklar Vakfõ Başkanõ Oya Fişek, “teca- vüz olgularını haklı çıkaran Adli Tıp Ku- rumu uzmanlarının, tecavüz olgularının esas suçlusu olarak yargılanmaları ge- rektiğini” savundu. Fişek, yaptõğõ açõklamada, babasõnõ ve am- casõnõ polise şikâyet eden 17 yaşõndaki kõ- zõn, Adli Tõp Kurumu’nca haksõz çõkarõl- dõğõnõ hatõrlatarak, söz konusu kõzõn 2005’te Urla Barbaros Çocuk Köyü’ndeki tecavüz olayõnõn kurbanlarõndan olduğunu iddia etti. Adli Tõp Kurumu uzmanlarõ tarafõndan verilen raporu eleştiren Fişek, şunlarõ kay- detti: “Bu akıl dışı ve hukuk dışı rapor, aynı zamanda 17 yaşındaki bir kurbanın üçüncü kez tecavüze uğraması için bir ye- şil ışık yakmıyor mu? Kendilerine uzman denilen bu kişiler, suçluları suçsuz gös- tererek, sapkın düşüncedeki insanları su- ça teşvik etmektedirler. Yani bütün cin- sel tecavüzlerin suç ortaklarıdır.” Fişek, Adli Tõp Kurumu’nda, tartõşmalõ raporlara imza atan kişilerin cezalandõrõlmamasõ du- rumunda Avrupa İnsan Haklarõ Mahke- mesi’ne başvuracaklarõnõ bildirdi. Fotoğraf:AA Yedikule-Yenikapı tünel inşaatı bir süre önce durduruldu ve ne zaman tekrar baş- layacağı bilinmiyor. Yenikapı’da devam eden arkeolojik kazıların ne zaman biteceği de belirsiz. Güzergâh için yapılmak iste- nen kamulaştırma sürecinde de ciddi aksamalar bulunuyor. BC1 inşaat etabı için ka- mulaştırılması gereken 208 bin 751 metrekarelik alandan sadece 50 bin 445 metre- karelik alan kamulaştırıldı, yani kamulaştırmanın sadece yüzde 6’sı tamamlandı. BELİRSİZLİK HÂKİM Kadın kuruluşları, Avcılar’da çalıştığı restoranda polis üniforması giyen bazı şahıslar tarafından yerlerde sürüklenerek kaçırılan ve tecavüze uğrayan A.C’ye yapılan saldırıyı protesto etti. Avcılar Atatürk Anıtı önünde bir araya gelen kadınlar adına yapılan ortak basın açıklamasında “Acaba bu şiddette fa- iller gerçek polis olsalardı medyada bu kadar teşhir edilebilecekler miydi?” di- ye soruldu. A.C’nin şiddete maruz kaldığı sırada olay yerinde olan erkeklerin hiçbir müdahalede bulunmadığına dikkat çekilen açıklamada, “Kadın cina- yetlerinde, cinsel saldırılarda kadın örgütlerinin davalara müdahil olarak ka- tılma haklarının tanınmasını istiyoruz” denildi. (Fotoğraf: SERKAN YILDIZ) Kadın örgütlerinden protesto YOKSULLUK HER YERDE