Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 13 KASIM 2008 PERŞEMBE
8 HABERLER
CMYB
C M Y B
Uzmanlar, kadrolaşmaya teslim edilen Adli Tõp Kurumu’nun AKP döneminde bilimsellikten uzaklaştõğõnõ öne sürdüler
‘Adli Tõp için özerklik şart’
SİBEL BAHÇETEPE
“Cinayet, işkence, otopsi, madde kul-
lanımı, cinsel taciz, tecavüz, miras da-
vaları” ve daha bir dizi adli olayda mah-
kemelere bilirkişilik yapan, yargõlamalarõn
yönünü değiştirecek kararlara imza atan
Adli Tõp Kurumu, AKP iktidarõyla birlik-
te her geçen gün daha da tartõşmalõ hale ge-
liyor. AKP’nin kuruma yaptõğõ müdaha-
lelerle başkandan üyelere dek neredeyse te-
peden tõrnağa tüm yapõ “kadrolaşma”ya
teslim edilirken, bugün sicili cezalarla
anõlan isimler kurumda görev yapõyor.
Adli Tõp Kurumu’nda, özellikle 2004 yõ-
lõndan itibaren hõzlõ bir kadrolaşma yaşandõ,
siyasi iktidarõn değişmesinin ardõndan
Adli Tõp Kurumu Başkanõ Prof. Dr. Oğuz
Polat’õn yerine ilk kez doçent ya da pro-
fesör olmayan biri, Dr. Keramettin Kurt
kurum başkanlõğõna getirildi. Akademis-
yen olmayan kurum başkanõnõn kurumdaki
asistanlarõn uzmanlõk sõnavlarõna gireme-
mesi uzmanlarõn eleştirilerine neden oldu.
Kurum başkanõ Kurt’un 2004 yõlõnda ba-
zõ basõn yayõn organlarõnda çõkan haber ile
ilgili olarak açtõğõ davada avukatõnõn sa-
vunmada “Müvekkilim için siyasi kari-
yerini etkilemeye yönelik bir saldırı
amacı taşıyan” ifadelerinin yer almasõ dik-
kat çekti. Yaşanan değişikliklerin ardõndan
kurumdaki birçok akademisyen görevin-
den ayrõldõ veya istifaya zorlandõ. Kurumun
yapõsõ son olarak Hüseyin Üzmez’in tah-
liye edilmesine olanak sağlayan ve tõp çev-
relerince eleştirilere neden olan 6. İhtisas
Kurulu raporu ile bir kez daha gündeme
geldi.
‘AKP KADROLAŞMASI VAR’
2000-2003 yõllarõ arasõnda Adli Tõp Ku-
rumu Başkanlõğõ yapan ve istifa eden
Maltepe Üniversitesi Tõp Fakültesi Adli Tõp
Anabilim Dalõ Öğretim üyesi Prof. Dr.
Oğuz Polat, kurumda kendisinden sonra
hõzlõ bir kadrolaşma yaşandõğõnõ, AKP ile
kurumun bilimselliğinden uzaklaştõğõnõ
belirterek özetle şunlarõ kaydetti: “Kurum
başkanı günde en az 2 kez Adalet Bakanı
ile görüşmek zorundadır. Döneminin
Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk’le di-
yalogumuz iyiydi ancak daha sonra ba-
kan olan Cemil Çiçek’in siyasetçi kimliği
ön planda olduğu için bunu başarama-
dık. 6. İhtisas Kurulu’nda çocuk psiki-
yatrının olmamasını tartışıyoruz. Peki,
uzman olmayan çocuk psikiyatrı ol-
saydı tartışmayacak mıydık? Kurum-
daki kişiler oldukça yaşlı ve kendi bil-
gilerini yenilemeyen bir psikiyatrist,
konuyla ilgili hiçbir formal eğitimi al-
mamış olan ürolog, kadın doğumcu ve
radyolog, gene herhangi bir bilimsel ça-
lışması olmayan adli tıp uzmanlarından
oluşmaktadır. Mahkemeler üniversite-
leri ve Adli Tıp Kurumu şube müdür-
lüklerini de dikkate almalı.”
‘DENEYİM ŞARTI KALDIRILDI’
İÜ Tõp Fakültesi Adli Tõp Anabilim Da-
lõ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şebnem Korur
Fincancı, AKP ile Adli Tõp Kurum Ya-
sasõ’nõn da değiştiğini anõmsatarak “Da-
ha önce kurul üyesi olabilmek için mes-
lekte 10 yıllık bir çalışma süresi öngö-
rülüyordu. Yasa değişikliği ile bu kal-
dırıldı. Kişiler uzman olduktan birkaç
ay sonra kurul üyesi olabiliyordu. Ad-
li Tıp Kurumu merkezi muayene orta-
mı uygun değil” diye konuştu.
Kocaeli Üniversitesi Tõp Fakültesi Ad-
li Tõp Anabilim Dalõ Başkanõ Prof. Dr.
Ümit Biçer, Adli Tõp Kurumu’nda daha
önce 42 olan üye sayõsõnõn 2003 yõlõndan
sonra yapõlan değişikliklerle 62’ye çõka-
rõldõğõnõ anõmsatarak, “Bu üyelikler hiç-
bir liyakata, akademik gelişime, unva-
na bakılmaksızın, siyasi iktidara ya-
kınlık veya başkana yakınlık çerçeve-
sinde dağıtılmış, İlk kez bilimsel an-
lamda da ciddi bir erozyon yaşanmıştır”
değerlendirmesini yaptõ.
“Kurum, AKP’nin arka bahçesi oldu”
diyen eski Adli Tõp asistanõ Dr. Osman
Öztürk’e göre, kurumun başkanõ Kera-
mettin Kurt bunun en somut örneği. Öz-
türk, Kurumdaki siyasi kadrolaşmanõn
nedeninin, bilirkişi raporlarõnõn belirli
amaçlar doğrultusunda manipüle edilme-
si olduğunu belirterek “Adalet Bakanlı-
ğı’na bilirkişilik yapan kurum yine ay-
nı bakanlığa bağlı. Bu ister istemez
yargıyı etkiler” dedi.
Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri
Dr. Eriş Bilaloğlu ise “Adli Tıp uz-
manlarının sayıca yetersiz olması ne-
deniyle olayların raporlaştırılmasını 1.
basamakta çalışan ya da diğer tüm he-
kimler hizmet veriyor” dedi.
BM’den namus
cinayeti yorumu
CENEVRE (AA)
- BM Nüfus Fonu, na-
mus cinayetlerinin in-
san haklarõ ihlali oldu-
ğunu açõkladõ. Nüfus
Fonu’nun raporunda,
çoğu zaman kadõnlarõn
maruz kaldõğõ namus
cinayetlerinin hiçbir
kültürel haklõlõğa da-
yandõrõlamayacağõ be-
lirtilirken, “Kültürel
kalkõnmanõn da tõpkõ
ekonomik ve sosyal
kalkõnma gibi bir hak
olduğu” bildirildi. Kül-
türel hassasiyetin insan
haklarõnõn ihlal edildi-
ği geleneksel uygula-
malarõn kabul edildiği
anlamõna gelmediği
belirtilen raporda, bazõ
toplumlarda erkeklerin
namusunun, özellikle
de cinsellik anlamõnda,
kadõnõn kontrol edil-
mesi olarak algõlandõğõ
kaydedildi.
Komisyonda
TRT tartışması
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu)
- TBMM KİT Komis-
yonu’nda TRT’nin
2006 yõlõna ilişkin he-
sap ve işlemlerinin gö-
rüşülmesi sõrasõnda
muhalefetle iktidar
partisi milletvekilleri
arasõnda sert tartõşma-
lar yaşandõ. “TRT’nin
uluslararasõ normlar
doğrultusunda kamu
yayõncõlõğõnõ sağlaya-
cak yeni kanun tasarõsõ
hazõrlanmasõ ve ilgili
mercilerde girişimlerde
bulunulmasõ” görüşünü
dile getiren Yüksek
Denetleme Kurulu
(YDK) temsilcisi,
TRT’nin reklam alma-
sõyla ilgili konulara da
açõklõk getirilmesini is-
tedi. Bunun üzerine,
Komisyon Başkanõ
AKP İstanbul Millet-
vekili Ünal Kacõr,
“Meclis’in takdirinden
yeni çõkmõş yasada hâ-
lâ değişiklik önerisinin
yerinde olduğu kanaa-
tinde değilim” dedi.
CHP Zonguldak Mil-
letvekili Ali Koçal,
Kacõr’a “YDK üyeleri-
nin görüşlerini beğen-
mediğiniz için baskõ
mõ yapmak istediniz?”
diye sordu.
Mustafa filmine
tepkiler sürüyor
ADANA (Cum-
huriyet Bürosu) - Can
Dündar’õn “Mustafa”
filmine tüm yurtta
eleştiri ve tepkiler sü-
rüyor. Filme yönelik
eleştirilerde öğrencile-
rin filme götürülme-
mesi çağrõsõna katõlan-
lardan Eğitim-İş Ada-
na Şube Başkanõ İsa
Kayadan, filmin öğren-
cilere izlettirilmemesi-
ni istedi. Adana’daki
yerel gazeteler de fil-
me tepkilerini sürdürü-
yor. Yeni Adana gaze-
tesi yazarõ Süreyya
Köle, Adana Valisi İl-
han Atõş’a çağrõda bu-
lunarak Mustafa filmi-
ne öğrencilerin götü-
rülmemesini talep etti.
Demiryolunda
eylemde
ADANA (Cum-
huriyet Bürosu) - Bir-
leşik Taşõmacõlõk Çalõ-
şanlarõ Sendikasõ
(BTS) üyeleri ek zam-
larla ilgili Yüksek
Planlama Kurulu’nun
aldõğõ kararõ protesto
etti. Türkiye genelinde
17 bin demiryolu çalõ-
şanõnõn yarõn vizite ey-
lemi yapacağõ duyurul-
du. Adana Garõ önünde
toplanan demiryolu ça-
lõşanlarõ söz verilen
103 YTL’lik ek zam-
mõn ödenmemesini kõ-
nadõ. Çalõşanlar “Ya-
lancõ iktidar istemiyo-
ruz”, “Zafer direnen
emekçinin olacak”,
“İnsanca yaşamak isti-
yoruz” ve “Ek zamlar
ödensin” sloganlarõ at-
tõlar.
ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Hırsız
olduğu gerekçesiyle 14 yaşındaki
A.Y’nin polisler tarafından yakın mesa-
feden vurulmasına tepkiler sürüyor.
Adana Valiliği, A.Y’nin “hırsızlık” zanlısı olmadığını açıklarken kitle örgütleri polisin silah kullan-
ma şeklini protesto etti. İnönü Parkı’nda toplanan çok sayıda sendika, meslek odası, siyasi parti ve
çeşitli sivil toplum kuruluşu temsilcisi Engin Çeber olayında olduğu gibi polisin orantısız güç ve si-
lah kullanmasını kınadı. “Engin Çeber ölümsüzdür”, “İşkencenin sorumlusu AKP’dir”, “Ölmek de-
ğil yaşamak istiyoruz” ve “Polis insan öldürme” sloganlarının atıldığı eylemde topluluk adına açık-
lama yapan Recep Gedik, “Engin Çeber, Çağdaş Gemik işkence ve polis kurşunuyla öldü. Adana’da
da A.Y. yakın mesafeden ateş edilerek ağır yaralandı. Polis şiddetine son verilsin. Polisler önüne ge-
leni öldürmesin. Bunun için önlem alınsın” dedi. (Fotoğraf: YUSUF BAŞTUĞ)
‘Polis insan öldürme’
Polis son üç yõlda 2’si çocuk 22 kişiyi ihtara uymadõğõ gerekçesiyle öldürdü
Durmayan vuruluyorİstanbul Haber Servisi - Polisin “dur
ihtarı”na uymadõğõ gerekçesiyle son üç
yõlda 2’si çocuk 22 kişi öldürülürken son
10 ayda da gözaltõnda ve cezaevlerinde
toplam 31 kişi yaşamõnõ yitirdi.
Türkiye İnsan Haklarõ Vakfõ’nõn “Ülke-
mizde Yaşam Hakkı 2008 Özel Raporu”
adlõ 1 Ocak 2008-13 Ekim 2008 tarihleri
arasõndaki işkence olaylarõnõ inceleyen
araştõrmasõna göre, 2008’in son 10 ayõnda
gözaltõnda ve cezaevlerinde toplam 31 kişi
yaşamõnõ yitirdi. Dur ihtarõna uymadõğõ id-
diasõyla 2008 yõlõnda 14, 2007 yõlõnda 2,
2006 yõlõnda ise 2’si çocuk 6 olmak üzere
toplam 22 kişi öldürüldü. Polis kurşunuyla
gelen ölümlerden bazõlarõ şöyle:
2008-Çağdaş Gemik: Motosiklet ehli-
yeti olmayan 18 yaşõndaki Gemik’i kova-
layan polis yakõn mesafeden açtõğõ ateşle
genci öldürdü.
Turan Özdemir: Polis, Sõvas’ta, oto-
mobilde bomba bulunduğundan şüphelen-
diği için Özdemir’i göğsünden vurdu.
Gökhan E.: Bursa’da 24 yaşõndaki
Gökhan E. de polis kurşunuyla yaşamõnõ
yitirdi. Hõrsõzlõk ihbarõ üzerine olay yerine
giden polislerden, R.K. kaçan zanlõlardan
Gökhan E.’yi, bacağõndan vurdu. R.K. kal-
dõrõldõğõ hastanede öldü.
2007-Baran Tursun: Polisin, “dur ih-
tarına uymadığı ve barikatta durmadı-
ğı” iddiasõyla 27 Kasõm’da İzmir’de ateş
açtõğõ arabayõ kullanan 20 yaşõndaki Tur-
sun, kafatasõna giren mermi nedeniyle ya-
şamõnõ yitirdi.
Emrah Dervişoğlu: 8 Şubat’ta İstan-
bul Okmeydanõ’nda “dur” ihtarõna uyma-
yan bir araca ateş açan polisler, 17 yaşõn-
daki Dervişoğlu’nu öldürdü.
2006-Uğur Çetin: Adana’da 12 Aralõk
tarihinde, 17 yaşõndaki Çetin, polisler tara-
fõndan öldürüldü.
Murat Kasap: Adana’da 3 Ekim tari-
hinde “dur” ihtarõna uymadõğõ iddia edilen
Kasap, polis tarafõndan öldürüldü.
Aziz Yargı: İzmir’in Konak ilçesinde
30 Ağustos tarihinde bir araca ateş açan
polisler, çatõşma sõrasõnda yoldan geçen
Yargõ’nõn ölmesine neden oldu.
Fevzi Abik: Adana’da 12 Ağustos ge-
cesi “PKK’nin silahlı eylemlere başla-
masının yıldönümü (15 Ağustos 1984)”
nedeniyle düzenlenen gösteriyi zor kulla-
narak dağõtan polisler, 15 yaşõndaki
Abik’in ölümüne neden oldu.
Aytekin Arnavutoğlu: İstanbul Fõn-
dõkzade’de 11 Mayõs gecesi dur ihtarõna
uymadõğõ ileri sürülen bir arabaya ateş
açan polisler, 22 yaşõndaki Arnavutoğlu’nu
öldürdü. Arnavutoğlu’nu öldüren polisi
serbest bõrakõldõ.
Tecavüz
etmek istedi
boğazõnõ kesti
CEMİL CİĞERİM/ FARUK KIRTAY
SAMSUN/ YALOVA - Samsun Ondo-
kuz Mayõs Üniversitesi (OMÜ) Çocuk
Gelişimi Meslek Yüksekokulu birinci sõ-
nõf öğrencisi F.M. (22) kimliği belirsiz bir
kişinin saldõrõsõna uğradõ. Tecavüze kalkõ-
şan saldõrgan F.M’nin bağõrmasõ üzerine,
genç kõzõn bozağõnõ keserek kaçtõ. Yalo-
va’nõn Kazimiye köyünde de 16 yaşõndaki
bir çocuk 8 yaşõndaki bir erkek çocuğa
cinsel taciz iddiasõyla tutuklandõ.
Samsun’un merkeze bağlõ Sarõõşõk Kö-
yü’nde yaşayan F.M. önceki gece okuldan
çõkarak köye giden minibüse bindi. Evine
yakõn bir yerde minibüsten inen F.M.
kimliği belirsiz bir kişinin saldõrõsõna uğ-
radõ. Saldõrgan F.M’nin bağõrmasõ üzerine
genç kõzõn boğazõnõ keserek kaçtõ. Genç
kõzõn babasõ Ali M. geç kalmasõ üzerine
aramaya çõktõğõ kõzõnõ, kanlar içerisinde
buldu. Ali M. kõzõ F.M’yi Gazi Devlet
Hastanesi’ne kaldõrdõ. Yapõlan ilk müda-
halenin ardõndan F.M. OMÜ Tõp Fakülte-
si Hastanesi’ne sevk edildi. Hayatõ tehli-
keyi atlatan F.M. saldõrganõ tanõmadõğõnõ
ifade etti. Polis saldõrganõn yakalanmasõ
için çalõşma başlattõ.
8YAŞINDAKİ KIZA
TECAVÜZ GİRİŞİMİ
Yalova Kazimiye köyünde yaşayan 8
yaşõndaki A.B. 16 yaşõndaki F.M’nin ken-
disine tecavüz etmeye kalkõştõğõnõ ailesine
anlattõ. Aile durumu jandarmaya bildirdi.
Gözaltõna alõnan zanlõ sorgusunun ardõn-
dan adliyeye sevk edildi. F.M. cinsel taciz
iddiasõyla Yalova 1. Sulh Ceza Mahke-
mesi’nce tutuklandõ. Olay köyde büyük
tepki toplarken köy muhtarõ Mehmet Ya-
vuz, böyle bir olayõn yaşanmasõndan do-
layõ utanç duyduklarõnõ belirtti.
Adli Tõp Kurumu’nun bilimsellikten uzaklaştõğõna dikkat çeken sağlõk ve hukuk çevreleri, yapõlacak en önemli
işin kurumu Adalet Bakanlõğõ’nõn boyunduruğundan çõkarõp, özerkliğini kazandõrmak olduğunu vurguluyorlar.
LEVENT GENCELLİ
BURSA - Bursa’da üç gün önce
polis tarafõndan düzenlenen bir
uyuşturucu operasyonunda, polisten
kaçmak isterken çatõdan düştüğü
öne sürülen Serkan Çedik (25)
adlõ zanlõ, hastanede yaşamõnõ yi-
tirdi. Polis yetkilileri olayõn ardõn-
dan Adli Tõp Kurumu’nda kontrol-
den geçirilen Çedik’e “Yüzünde
düşmeye bağlı ekimoz oluşumu”
yönünde rapor verildiğini, zanlõnõn
bunun üzerine nezarethaneye ko-
nulduğunu belirtti. Ancak polis ta-
rafõndan hastaneye kaldõrõlan Çe-
dik’in kafatasõnda kõrõk ve kanama
saptandõ. Bursa Emniyet Müdür-
lüğü Kaçakçõlõk ve Organize Suç-
larla Mücadele Şubesi Narkotik
Büro Amirliği geçtimiz pazartesi gü-
nü Yõldõrõm ilçesinde uyuşturucu
operasyonu düzenledi. Semih Va-
tansever (21), Oktay Kırbıyıklı
(43) ve oğlu Rıdvan Kırbıyıklı
(19)’ya ait evlerde uyuşturucu mad-
de ele geçirildi.
Gözaltõna alõnan zanlõlarõn ifade-
si üzerine polis Taşkõn Sokak’ta otu-
ran Çedik’i yakalamak için ope-
rasyon düzenledi. Polisin operasyon
düzenlediğini fark eden Çedik’in bir
binanõn damõndan başka bir binaya
geçmek isterken yaklaşõk 3 metre
yüksekten düştüğü ileri sürüldü.
Polis yetkilileri Adli Tõp Kuru-
mu’nda kontrolden geçirilen Çe-
dik’e “Yüzünde ekimoz (alttaki bir
kanama nedeniyle cildin morarma-
sõ, çürük) oluştuğu” yönünde rapor
verildiğini belirttiler. Zanlõ bunun
üzerine nezarethaneye konuldu.
Nezarete giren bir polisin sol gö-
zünde morluk ve şişlik olduğunu
fark etmesi üzerine Çedik, hastaneye
kaldõrõldõ. Çekirge Devlet Hasta-
nesi’nde yapõlan kontrollerde Çe-
dik’in kafatasõnda kõrõk ve kanama
belirlendi. Ameliyata alõnan Çe-
dik, yapõlan müdahalelelere karşõn
kurtarõlamayarak yaşamõnõ yitirdi.
LEVENT GENCELLİ
BURSA - Dinci Vakit Gazetesi Ya-
zarõ Hüseyin Üzmez’in cinsel istis-
marõna uğradõğõ iddiasõyla Sosyal Hiz-
metler Çocuk Esirgeme Kurumu
(SHÇEK) tarafõndan koruma altõna
alõnan B.Ç’nin gözaltõna alõndõğõnda
Üzmez’den şikâyetçi olan babasõ Be-
kir. Ç. Anadolu Ajansõ’na (AA) Üz-
mez hakkõndaki iddialarõn doğru ol-
madõğõ yönünde bir açõklama yaptõ. Ha-
berin AA Genel Müdürlüğü’nün iste-
ğiyle yapõldõğõ savunulurken AA Bur-
sa Bölge Müdürü Murat Taydaş, id-
dialarõ reddetti. AA’ya konuşan Bekir
Ç. “Sağlık durumunda bir sorunu
yok.. İster istemez o psikoloji onu
bozdu orada. Açıkçası kızım evini is-
tiyor. Okulda raporları var zaten. İçi-
ne kapanık. O şekilde rehberlik mer-
kezinin verdiği rapor olmasaydı, kı-
zım okulu bitiremezdi zaten. Psiko-
lojisi bozuldu bu olaydan” dedi.
Üzmez’in kendilerine yardõm ettiğini
kabul eden Bekir. Ç, sözlerini şöyle sür-
dürdü: “20 yıldır kendisiyle görüşü-
yorum. 3-5 ayda bir yolu düştü-
ğünde mutlaka uğrar. Benim ço-
cuklarım Hüseyin Üzmez’e ‘Dede’
diyor. Bir insan torunu yaşındaki ço-
cukla olabilir mi?”
Haberi hazõrlayanlardan AA Bursa
Bölge Müdürü Murat Taydaş, gürüş-
menin Genel Müdürlüğü’nün talima-
tõyla yapõldõğõ iddalarõnõ reddetti. Ha-
beri yapanlardan AA İnegöl Muhabi-
ri Erdal Bayraktar ise “Ben görüş-
mede yoktum. Başka işim vardı.
Bölge Müdürlüğü’ne kişinin tele-
fonlarını ve adresini verip yönlen-
dirdim.” diye konuştu.
Üç sanõğa
15’er yõl hapis
İZMİR (AA) - İzmir’de “Doğum günü par-
tisi yapacağız” diyerek bir eve götürdükle-
ri açõköğretim lisesi öğrencisi kõza tecavüz
ettiği iddia edilen sanõklardan üçüne 15’er
yõl hapis cezasõ verildi. İzmir 11. Ağõr Ceza
Mahkemesi’ndeki karar duruşmasõna, tu-
tuklu sanõklardan Mertcan Türksoylu
(19), Beşir Korkmaz (19), Cüneyt Ünaldı
(32) ile tutuksuz yargõlanan Kaan Barut
(19), tecavüze uğradõğõ öne sürülen F.S.T.
(19) ve anne babasõ katõldõ. Yargõlama so-
nunda mahkeme heyeti, sanõklardan Türk-
soylu, Korkmaz ile Ünaldõ’yõ önce mağdu-
run ruhsal sağlõğõnõ bozacak şekilde cinsel
saldõrõda bulunmak suçundan 10’ar yõl ha-
pis cezasõna çarptõrdõ. Sanõklarõn suçu bir-
den fazla kişiyle işlediklerini dikkate alan
mahkeme heyeti, bu cezayõ yarõ oranõnda
artõrdõ ve sanõklara 15’er yõl hapis cezasõ
verdi. Mahkeme heyeti, davayõ çekmeleri
konusunda F.S.T’nin ailesini tehdit ettikleri
öne sürülen sanõklardan Ünaldõ’ya da ayrõ-
ca 7 ay hapis cezasõ verdi.
LİSELİ ÖĞRENCİYE TECAVÜZ
SAMSUN VE YALOVA
Bursa’da şüpheli ölüm
B.Ç’nin babası yine ifade değiştirdi
Baba Bekir Ç. mo-
bilya boyama işin-
de çalışıyor. (AA)
Polis nezarethanesinden hastaneye kaldõrõlan Çedik’in kafatasõnda kõrõk saptandõ