23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 13 KASIM 2008 PERŞEMBE 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Yanlış Anlaşılmadınız Bay Vecdi Gönül asirmen@cumhuriyet.com.tr İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN namikzafer@yahoo.com Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’ü unutmak mümkün değil. O Türk siyaset tarihine, ulus devlet kavramını çarpıtan adam olarak bugünlerde değil çok da- ha önce 2007’deki tartışma ile geçme- liydi. Anımsayacaksınız, 2007 başlarında AKP, Abdullah Gül’ü Çankaya’ya otur- tarak, sivil darbesi önündeki engellerden birini daha bertaraf etmeye çalışıyordu. Kamuoyuna açıkladıkları gerekçeleri de hem demokrasi görüşleri, hem laik- lik anlayışları, hem de kendilerine alanı temizleyip sunan önceki üstatlarına ba- kışlarını yansıtan bir biçimde şuydu: - Artık Çankaya’ya Müslüman bir cumhurbaşkanı seçmek istiyoruz. Buradaki küstahlık açık seçik sırıtı- yordu. Mustafa Kemal Atatürk dahil bundan önce gelen cumhurbaşkanları- nı AKP’liler Müslüman olarak görmü- yorlardı. Neydiler onlar, gâvur mu? AKP onları böyle niteleme cüretini ne- reden alıyordu? Nitekim, bunların kendi aralarında sohbetlerinde bir ara, biri “Müslüman cumhurbaşkanı seçeceğiz” sloganının bi- raz fazla abartılı olduğunu söylemiş, da- ha önceki cumhurbaşkanları arasında da Müslümanların olduğunu belirtmiş ve Turgut Özal’ın adını anmış. O sırada bir kişi itiraz etmiş: - Yok, demiş, o da içki içiyordu, Müslüman sayılmaz. Kim bu zat biliyor musunuz? Vecdi Gönül! Erbab-ı tarikattan Vecdi Gönül o sı- rada da Milli Savunma Bakanıydı, şim- di de Milli Savunma Bakanı. Vecdi Gönül, o sırada, kimin Müslü- man olup kimin olmadığına karar verme yetkisini kendinde görüyordu. Yani bir anlamda Müslümanlık beratı verme yet- kisi olduğunu düşünüyordu Sayın Gö- nül. Şimdi, Sayın Gönül iman belgesinin yanı sıra artık kimlik ve aidiyet sertifikası verme yetkisini de uhdesine almış gö- rünüyor. Geçenlerde Brüksel’de yaptığı bir konuşmada, tehcir ve mübadelenin ulus devletin oluşmasına olumlu katkı- da bulunduğunu buyurmuş, Sayın Mil- li Savunma Bakanı. Tabii bu açıklamasıyla, çağdaş ulus devletten hiçbir şey anlamamış oldu- ğunu, “Irkların Eşitsizliği” adlı yapıtıyla, Nazi Almanya’sını çok etkilemiş olan, (o etki Nazi rejiminden sonra yarım yüzyıl daha sürmüş ve ancak vatandaşlık ya- sasının değişmesiyle ortadan kalkmış- tır) ırkçı Kont de Gobineau’nun etnik te- mele, ırk birliğine dayalı ulus görüşün- de kaldığını kanıtlamıştır Sayın Gönül. O kadar uzaklara gitmeye, Sayın Gö- nül’den çağdaş sübjektivist ulus kav- ramının kurucusu Renan’ı okumasını is- temeye de gerek yok. Sayın bakan, o kadar zahmet buyur- masın. Ama Ziya Gökalp’in 25 Aralık 1922’de “Küçük Mecmua”nın 28. sayı- sında yayımlanmış olan, “Millet Nedir” makalesini okusun! Hadi o kadar da zahmet etmesin! Or- han Karaveli’nin Doğan Yayınları’ndan çıkan yeni kitabı “Ziya Gökalp’i Doğru Tanımak” adlı yapıtının 34-35 sayfaları- na baksın, söylediklerinin dayanaksız- lığını anlayacaktır. Sayın bakan daha sonra yanlış anla- şıldığını ileri sürmüş, kendisinin 85 yıl ön- cesinin özel koşullarından söz ettiğini, yoksa bugün azınlıkları zenginliğimiz olarak gördüklerini söylemiştir. Doğrusu ortada hiçbir yanlış anlama yok. Sayın Gönül kendisinden önceki ve kendisiyle aynı dönemdeki birçok sağ- cı politikacı gibi, yanlış anlaşılmadan de- ğil, sübjektivist, iradi ulus anlayışını yanlış anlamaktan mustariptir. Türkiye bu yanlış anlama yüzünden, tarihte çok badire yaşamıştır. Mende- res-Bayar iktidarı dönemindeki 6-7 Eylül de bunlardan biridir. Burada bir noktayı daha belirtmek gerek. Irklar, et- nik gruplar, inançlar, dinler mozaiği olan Anadolu’da artık etnik temele da- yalı saf bir Türk ırkından söz etmek mümkün olmadığına göre, etnik milli- yetçilik, hele hele Türkçülük de mümkün değildir. Anadolu’da söz konusu olan, Anadolu halkı ve Anadoluluktur. Sayın Vecdi Gönül’ün, azınlıkları zen- ginliğimiz olarak gördüğü sözlerine inanmakta güçlük çekmemizin mazur görülmesini rica ederim. Tehdit edildiğini resmi makamlara bildiren, koruma isteyen, ama devlet ko- rumasından mahrum kalan, herkesin gö- zü önünde bağırta bağırta alenen öldü- rülen, öldürüleceği ihbarı resmi ma- kamlara ulaşan Hrant Dink’in öldürül- mesi karşısında kılını kıpırdatmayan, bütün sorumluları makamlarında tutup birini yerinden oynatmayan bir iktidarın azınlıkları zenginliğimiz olarak gördüğüne inanmak için, her işittiğine kanan saf- lardan biri olmak gerek. Kısacası yanılıyorsunuz sayın bakan, yanlış falan anlaşılmış değilsiniz. Anayasa Mahkemesi Başkanõ’nõn değiştirilemez ilkeleri tartõşma çabasõna vekili de tepki gösterdi: Mahkeme Kõlõç değilİLHAN TAŞCI ANKARA - Anayasa Mahke- mesi Başkanõ Haşim Kılıç’õn mah- kemenin kuruluş yõldönümünde anayasanõn değiştirilemez ilkeleri- ni tartõşmaya açma düşüncesine Yüksek Mahkeme’den sert tepki geldi. Anayasa Mahkemesi Baş- kanvekili Osman Paksüt, mahke- menin kişiyle sõnõrlõ olmayõp bir ku- rum olduğunu vurgulayarak, “Du- yurduğu konu kişisel görüşü olsa gerek. Ko- nudan heyeti- miz haberdar değildir, dü- şüncesini ba- sından öğren- dik” dedi. A n a y a s a M a h k e m e s i Başkanõ Haşim Kõlõç, “Anaya- salardaki De- ğiştirilemez İl- keler” konu- sunu, Anayasa Mahkemesi’nin kuruluş yõldö- nümünde konu olarak tespit et- meyi düşündüğünü belirterek, “An- cak bu konuda ne kadar cesaret- li olabilirim, o konuda biraz en- dişeliyim. Konunun ne kadar önemli ve Türkiye açısından ne kadar hayati bir değere sahip olduğunu anlamak mümkündür” demişti. Haşim Kõlõç’õn bu çõkõşõ hu- kukçularca “sivil dikta hazırlığı” olarak nitelendirilirken, Kõlõç’a en sert tepki başkanõ olduğu Anayasa Mahkemesi’nden geldi. Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt, konuya ilişkin Cumhuri- yet’in sorularõnõ yanõtladõ. Paksüt, Nisan 2009’da gerçekleştirilecek Yüksek Mahkeme’nin 47. Kuruluş Yõldönümü’nde yapõlacak sem- pozyumda irdelenecek konunun henüz değerlendirilmesinin yapõl- madõğõnõ bildirdi. Paksüt, bunun gerekçesini “Çünkü kuruluş yıl- dönümü hazırlıklarına başlan- madı” sözleriyle açõkladõ. Paksüt, “Sanırım bu ay ya da aralık ayı gibi kuruluş yıldönümü hazır- lıklarına başlanır. 2009 yılı ku- ruluş yıldönümünde konunun ne olacağına ilişkin mahkememizde bir görüşme olmadı. Konu da belirlenmedi” diye konuştu. Haşim Kõlõç’õn “anayasanın de- ğiştirilemez ilkelerinin” tartõşma- ya açõlmasõna ilişkin düşüncelerini Anayasa Mahkemesi Başkan- vekili Paksüt, “Du- yurduğu konu kişi- sel görüşü olsa ge- rek. Takdir kendisi- nin. Ama heyetle paylaşması gereke- cektir” şeklinde de- ğerlendirdi. “Anayasanın de- ğiştirilemez ilkeleri- nin tartışılacağı ko- nusundan heyetimiz haberdar değildir” diyen Paksüt, “Baş- kanın bu konudaki düşüncesini biz de basın aracılığıyla öğ- renmiş olduk” sözle- riyle Kõlõç’a tepkisini dile getirdi. Osman Paksüt, “Anayasa Mahke- mesi kişiyle sınırlı bir yapı değil- dir. Anayasa Mahkemesi bir ku- rumdur. Mahkeme kararlarını heyetçe verir” dedi. Anayasa Mah- kemesi Başkanvekili Osman Paksüt, Kõlõç’õn “kişisel” çõkõşõnõn heyette rahatsõzlõk yaratõp yaratmadõğõ so- rusuna ise “Yorum yapmak iste- miyorum” yanõtõnõ vermekle ye- tindi. Anayasa Mahkemesi kuruluş yõl- dönümü kapsamõnda yapõlacak et- kinlikler ve katõlõmcõlarõn belirlen- mesi oluşturulan kurulca belirleni- yor. Kurula kimi zaman Anayasa Mahkemesi Başkanõ da katõlõrken genelde kurul 3 üyeden oluşuyor. Heyet ile de görüşmelerin ardõndan program netleşiyor. Haşim Kõlõç’õn anayasanõn değiştirilemez ilkelerini Anayasa Mahkemesi üyelerinden habersiz tartõşmaya açmaya kalktõğõ ortaya çõktõ. Konuyu basõndan öğrendiğini belirten Başkanvekili Osman Paksüt, başkanõn açõklamalarõnõn yalnõzca kendisini bağlayacağõnõ belirterek, ‘Mahkeme kişiyle sõnõrlõ değil, kurumdur’ dedi. Gülen’e örgütten takipsizlik kararı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn Fethullah Gü- len hakkõnda “örgüt kurma” suçlamasõyla başlattõğõ soruş- turmada takipsizlik kararõ ver- diği bildirildi. Mustafa Gürmeriç isimli bir yurttaş Gülen hakkõnda An- kara Başsavcõlõğõ’na önceki ay ihbarda bulundu. Bunun üze- rine Geniş Yetkili Başsavcõve- kili Hamza Keleş şikâyeti so- ruşturmak üzere Ankara Cum- huriyet Savcõsõ Cemil Tuğte- kin’i görevlendirdi. Tuğtekin, Fethullah Gülen hakkõnda “ör- güt kurduğu” savõyla soruş- turma yaptõ. Savcõlõk yaptõğõ in- celemelerin ardõndan 30 Ekim’de Gülen hakkõnda ta- kipsizlik kararõ verdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle