15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 EYLÜL 2007 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER TOPTAN’IN AÇIKLAMALARI PARTİDE SIKINTI YARATTI ANAYASANIN MECLİS’TE HAZIRLANMASI İSTENDİ 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA AKP’ye sağduyu çağrısı Türkİş yine uyardı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkİş Genel Başkanı Salih Kılıç, anayasa hazırlığının toplumu kucaklayacak şekilde yapılması gerektiğini belirtti. Kılıç, “Mevcut anayasa taslağı olarak ortaya çıkan Bilim Kurulu’nun taslağına bizim destek vermemiz çok güçtür. Bu taslağa bu şekilde evet dememiz mümkün değil’’ dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Köksal Toptan’ın “uzlaşma yeri TBMM” açıklaması, Yargıtay’ın laiklikle ilgili uyarıları, meslek örgütlerinin anayasa taslağı hazırlamak için birlikte hareket etmesi, AKP yönetimini sıkıntıya soktu. Anayasa taslağının TBMM’de oluşturulacak bir partilerarası uzlaşma komisyonunca hazırlanması baskısı artarken AKP yol haritası için Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kararını bekliyor. Anayasa çalışmalarında TBMM’nin inisiyatif kullanmasına yönelik yapılan çağrılara Toptan’ın “22 Temmuz seçimlerinde seçmen AKP’ye yüzde 47 destek verdi, ama anayasayı tek başına değiştirme yetkisi vermedi” yanıtını vermesi, TBMM’de bir partilerarası uzlaşma komisyonu oluşturulması olasılığını gündeme getirdi. Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun, “anayasanın değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez hükümleri korunur gibi görünse bile başka maddelerde yapılacak değişikliklerle cumhuriyetin temel ilkelerinin zaafa uğratılmasının benimsenmeyeceği” açıklaması da AKP’yi zora sokuyor. AKP’nin bu açıklamalar karşısında taslakta ısrar edip etmeyeceği netlik kazanmadı. Parti yöneticileri, bu konunun MYK toplantısında kararlaştırılacağını belirttiler. Muhalefetten destek AYŞE SAYIN Londra’da Sonbahar... LONDRA Dinle, bu bir sonbahar esintisidir... Nasıl da gri Londra... Avuçların sımsıcak saatlerin içindeyken ırmak kıyısında bir kahvedeyim... Yapraktan, çiçekten ötede bir şey yeşeriyor, bir şey büyüyor içimde... Masmavi bir tırtıl, rahat uzanmış yaprağın üstünde... Bak yağmurlu bir gece yarısı serinliği içindeyiz; bak ikimiz de hüzünlü, ikimiz de yalnızız... Perdeyi aç, balkondaki çiçekleri sula, annene haber ver “geç kalacağım” diye; saçlarını kuşların kanatlarına koy ve beni bekle. Çocuksu savaşların zalim süsünü unut artık. El var, ayak var; göz var, kulak var; kalp var, dudak var; zulüm var, işkence var... Hepsi benim üstümde... Bak yağmur başladı yine.. Bir İngiliz kızı geçiyor, siyahi bir erkekle... İngiliz gençleri “Irak’ta işgale son” gösterisi yapıyorlar sık sık... Not defterimden bazı eski yazıları okuyorum... Dalıp dalıp gidiyorum... Yıldızların arasında bir yıldız aradım.. hem de ufacıklarından. Mavi kadifede bir yıldız zerresiyle koskocaman dünyamızda iyilikler yakalamaya çalıştım... Ne diyordu Nâzım Hikmet: “Diyelim ki hapisteyiz/yaşımız elliye yakın,/daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının...” Cadde bomboştu, evlerin ışıkları yanmıştı... Bir fotoğrafa baktım uzun uzun... Oktay Rifat’ı düşündüm... Dedim ki: “Gözlerin var ya çekik kara kara/Önce gözlerindi en güzel ışık...” Bir sesle irkildim... O güzel kadının bakışlarında kayboldum... ??? Umutların bittiği, anıların yıkıldığı bir ormanda, karanlık geçlere kalındığı saatler içinde kahrolmuş yüzler aradığım günlere döndüm... Biraz Behçet Necatigil okudum karartılı bir hüznün bahçesinde... Bu şiirin dizelerinde aradım seni, içerde fırtınalara tutuldum bir intihar gibi... Dedim ki: “Çocukluk, gene ancak çocukluk Gerçi o da acı Ama iyi ki var Yerine hangi mutlu yaşantı...” Geceydi ve ben üşüyordum... İçimdeki kıpırtı yüreğimin derinliğine bir sızı getiriyordu... A. Kadir’in şiiri senin kaçışını anımsattı bana o anda: “Beni bir dağ başında böyle yapayalnız kodular/rüzgârlara, kuşlara, bulutlara yakın,/senin etinden, tırnağından ayrı,/senin kokundan uzak” Yağmur camlara vuruyordu... Bense kara düşler ülkesinde aşkı, özgürlüğü arıyordum... Gözlerinden ırmaklar akıyor, karlar donmuş otların ortasında... Cahit Külebi’nin içi korku dolu kış gecelerini anımsıyor musun? Yıldızların küfür gibi, yüzümüze tükürür gibi şafak sancılarını görebiliyor musun Attilâ İlhan’ın... Alsancak Garı’nda sabahlıyor musun?.. Haliç’te bir vapuru vuranları tanıyor musun? Yitirilmiş tılsımı ilk sevmelerin, yitirilmiş öpücükleri yaşayabiliyor musun Ahmed Arif’i anımsayarak!.. ??? Yapraktan, çiçekten öte bir şey yeşeriyor, bir şey büyüyor içimde. Trafalgar Meydanı’ndan geçip St. James Park’a doğru yürümeye başlıyorum. Londra’da sonbahar çok güzel... Kenti ikiye bölen Thames ırmağı, kıyılarında yer alan kiliseler, katedraller, doklar, kafeler, etkileyici yapılar... Birden yağmur yağmaya başlıyor... İnsanı büyüleyen yapıların üzerinden kuşlar havalanıyor... Yoksa daha önce gezdiğim St. Paul’s Katedrali’ni mi dolaşsam? ANKARA Halkın AKP’ye “tek başına anayasa yapma yetkisi vermediğini” belirterek bu konuda zeminin Meclis olduğunu açıklayan TBMM Başkanı Köksal Toptan’a muhalefetten tam destek geldi. Parlamentoda grubu bulunan CHP, MHP ve DTP sözcüleri, Toptan’ın açıklamalarını “sağduyulu bir yaklaşım” olarak değerlendirdiler. CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, parti olarak Meclis Başkanı’nın inisiyatif almasını baştan beri istediklerini ve önerdiklerini belirterek “Eğer anayasada bir değişiklik yapılacaksa, bunun par lamento çatısı altında ve gelişmesi zorunlu olan uzlaşma kültürüyle birlikte yapılması gerekir. Sayın Başkan da bunun önemine dikkat çekip bu görevi üstlenmiş görünüyor” dedi. Toptan’a anayasa değişikliği için devreye girme çağrısını içeren mektup yazan MHP’nin Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, taleplerinin yerine gelmesinden son derece memnun olduklarını ifade etti. DTP Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal da Toptan’ın yaklaşımını son derece yerinde bulduğunu söyledi. Birdal, yeni anayasa tartışmalarının “özünü kaybedecek” şekilde farklı zemine kaydığını belirtti. Kanadoğlu, yeni anayasa çalışmalarının ‘dinci oligarşik bir yapının teşebbüsü’ olduğunu savundu İçişleri’nde 376 atama ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, Mülki İdare Amirleri Atama, Değerlendirme ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nde yer alan hizmet gerekleri, sicil, liyakat, performans ve kıdem gibi kriterler, görev yapılan yerde bulunulan süre, bölge ve sınıf hizmetleri ile meslek mensuplarının istekleri de azami ölçüde göz önüne alınarak her yıl olduğu gibi bir kararname hazırlandığı belirtildi. Açıklamada, atama kararnamesiyle 376 mülki idare amirinin görev yerlerinin değiştirildiği bildirildi. ‘Sivil anayasa değil, darbe’ Sabih Kanadoğlu. AYVALIK (Cumhuriyet) Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde gazetemiz okurları (CUMOK) tarafından düzenlenen söyleşiye izleyici olarak katılan eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, anayasa hazırlıklarıyla ilgili kendisine yöneltilen bir soruya, “Bu bir sivil anayasa hazırlama değildir. Bu doğrudan doğruya sivil bir darbedir” yanıtını verdi. Ayvalık CUMOK tarafından her hafta düzenli olarak yapılan aydınlanma toplantılarının bu haftaki konuşmacı konuğu Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Süheyl Batum’du. İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinlikte, eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk’la birlikte izleyici olarak yer alan Kanadoğlu, kendisine yöneltilen sorular üzerine şu yanıtı verdi: “Bu bir sivil anayasa hazırlığı değil, sivil darbedir. Dinci oligarşik bir yapının teşebbüsüdür. Bu sivil darbe teşebbüsüne sadece sivil toplum örgütlerinin değil, laik demokratik Cumhuriyetin inanmış her vatandaşının, her yurttaşının her türlü olanakla ve kendi gücüyle karşı çıkması şarttır.” Batum, yeni anayasa taslağının, Türk toplumunun gereksinmelerini karşılayacak, çağa uygun bir taslak olmadığını anlattı. Batum, “Enteresan bir dönemdeyiz. Çünkü Türkiye’de şunu zannedenler var; 2002 yılına kadar demokrasi yoktu. 2002 yılında bir gecede demokratik olduk. 2007 yılında ilk defa sivil bir anayasa yapıyoruz zannedenler var. Hatta zannettikleri gibi bize de kabul ettirmek isteyenler var” dedi. Hukukun gözden düşürülmek, yerine de dini kuralların getirilmek istendiğini vurgulayan Batum, “Taslak, ‘Türbanı serbest bırakalım, inanca göre eğitim ve yargı siyasallaştırılsın’ diyenlere hitap ediyor. Meclis, sivil toplum örgütlerini alır oturur, kendini kurucu meclis gibi görerek daha demokratik bir anayasa hazırlayabilirdi” diye konuştu. Dink konuşması için soruşturma ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İçişleri Bakanlığı, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesiyle ilgili olarak, Erhan Tuncel ile polis memuru M. Z. arasındaki telefon konuşmasının ortaya çıkması üzerine konunun araştırılması için müfettiş görevlendirdi. İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, adli makamların bilgilendirildiği belirtilerek “Konu büyük bir titizlik ve duyarlılıkla takip edilmektedir” denildi. Telefon konuşmasında, polis M.Z’nin cinayet planından haberdar olduğu yönünde şüpheler doğmuştu. Özürlüler Partisi kuruldu ? ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Özürlüler Partisi (TÖP) kuruldu. Kendisi de işitme engelli olan TÖP Genel Başkanı Rafet Özmen, “Türkiye nüfusunun yüzde 12’si özürlü. Engelsiz bir Türkiye için yola çıktık” dedi. Kurucu üyelerinin tamamı engelli olan TÖP’ün kuruluşu geçen pazartesi günü İçişleri Bakanlığı’na yapılan başvuruyla gerçekleşti. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Taslakta ‘gizli türban’ önerisi EMİNE KAPLAN Dinçer’in adı parka verildi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Geçen nisan ayında yaşamını kaybeden eski TBMM Başkanvekili ve Ankara Belediye Başkanı Ali Dinçer’in adı Batıkent’te bir parka verildi. Dinçer, Batıkent metro son duraktaki parkın açılışı öncesinde gömütü başında anıldı. Parkın açılış töreni de Ankara Büyükşehir Belediyesi Kent Orkestrası’nın mini konseriyle başladı, törende Dinçer’in eşi İbrahimova da İngilizce bir parça seslendirdi. ANKARA AKP’nin siparişi üzerine akademisyenlerce hazırlanan anayasa taslağında “örtülü türban önerisi”nin olduğu belirtildi. Taslağın, özellikle “eğitim ve öğretim hakkı” başlıklı 45. maddesinde seçenekli olarak gündeme getirilen üniversitelerde türban yasağının kaldırılmasına ilişkin öneriler üzerine odaklanılıyor. Taslağın bazı maddelerinde türban serbestliğine adım olarak yorumlanabilecek değişikliklerin önerildiği dile getiriliyor. Bunların başında 24. madde geliyor. Söz konusu maddenin ilk fıkrası, “Herkes din ve inanç hürriyetine sahiptir. Bu hak, tek başına veya topluca, alenen veya özel olarak ibadet, öğretim, uygulama ve ayin yapmak suretiyle dinini veya inancını açıklama ve bunları değiştirebilme hürriyetini de içerir” hükmünü içeriyor. Bu hükmün “din ve inanç özgürlüğünün öğretim hürriyetini de içermesi” biçiminde düzenlenmesinin türban serbestliğini zorlamaya dönük bir dayanak olarak yorumlanabileceği dile getiriliyor. CUMHURİYET 05 CMY K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle